ABOUT THE SPEAKER
Sebastian Junger - Journalist and documentarian
The author of "The Perfect Storm" and the director of the documentaries "Restrepo" and "Korengal," Sebastian Junger tells non-fiction stories with grit and emotion.

Why you should listen

Sebastian Junger thundered onto the media landscape with his non-fiction book, The Perfect Storm. A correspondent for Vanity Fair and ABC News, Junger has covered stories all across the globe, igniting a new interest in non-fiction. One of his main interests: war.

From 2007 to 2008, Junger and photographer Tim Hetherington embedded with the 173rd Airborne Brigade Combat Team in Afghanistan. They spent intensive time with the soldiers at the Restrepo outpost in the Korengal Valley, which saw more combat than any other part of Afghanistan. The experience became Junger's book WAR, and the documentary "Restrepo," which was nominated for the Academy Award for Best Documentary in 2011.

Junger and Hetherington planned to make a second documentary on the topic, "Korengal," meant to help soldiers and civilians alike understand the fear, courage and complexity involved in combat. It's a project that Junger decided to carry on after Hetherington was killed in Libya while covering the civil war there. Junger self-financed and released the film.

More profile about the speaker
Sebastian Junger | Speaker | TED.com
TED Talks Live

Sebastian Junger: Our lonely society makes it hard to come home from war

Sebastian Junger: Yalnız toplumumuz savaştan eve dönmeyi zorlaştırıyor

Filmed:
1,180,791 views

Sebastian Junger savaşı yakından görmüştür ve savaş alanı travmasının askerler üzerindeki etkisini bilmektedir. Fakat kendisi, gazilerin eve döndüklerinde daha büyük bir acı sebebinin var olduğunu öne sürmektedir: Askeriyenin toplum yakınlığından ayrılmış olmanın ve yabancılaşmaya, acı bir şekilde bölünen topluma dönüşün deneyimi. "Bazen kendimize sorarız, savaş emektarlarını kurtarabilir miydik," diyor Junger. "Bence asıl soru, kendimizi kurtarabilir miyiz?"
- Journalist and documentarian
The author of "The Perfect Storm" and the director of the documentaries "Restrepo" and "Korengal," Sebastian Junger tells non-fiction stories with grit and emotion. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

Gerçekten bir problemim
olduğunu fark etmeden önce,
00:13
I workedişlenmiş as a warsavaş reportermuhabir for 15 yearsyıl
0
1759
3353
00:17
before I realizedgerçekleştirilen
that I really had a problemsorun.
1
5136
3465
savaş muhabiri olarak 15 sene çalıştım.
00:21
There was something really wrongyanlış with me.
2
9101
2106
Yanlış giden bir şeyler vardı bende.
00:23
This was about a yearyıl before 9/11,
and AmericaAmerika wasn'tdeğildi at warsavaş yethenüz.
3
11231
3338
9/11'den bir yıl önceydi
ve Amerika henüz savaşta değildi.
00:27
We weren'tdeğildi talkingkonuşma about PTSDTSSB.
4
15432
2392
TSSB (travma sonrası stres bozukluğu)
henüz gündemde değildi.
00:29
We were not yethenüz talkingkonuşma
about the effectEfekt of traumaTravma and warsavaş
5
17848
4196
Travmanın ve savaşın insan psikolojisine
olan etkisinden
00:34
on the humaninsan psycheruh.
6
22068
1784
hiç söz etmemiştik bile.
00:36
I'd been in AfghanistanAfganistan
for a coupleçift of monthsay
7
24706
2250
Birkaç ay Afganistan'da bulundum.
00:38
with the NorthernKuzey Allianceİttifak
as they were fightingkavga the TalibanTaliban.
8
26980
3008
Kuzey İttifakı'nın yanında Taliban'a
karşı mücadele veriyorduk.
00:42
And at that pointpuan the TalibanTaliban
had an airhava forcekuvvet,
9
30012
3257
O sırada Taliban'ın hava kuvvetleri vardı.
00:45
they had fighteravcı planesdüzlemler,
they had tankstanklar, they had artilleryağır silahlar,
10
33293
3229
Savaş uçakları, tankları,
ağır silahları vardı
00:48
and we really got hammereddövülmüş
prettygüzel badlykötü a coupleçift of timeszamanlar.
11
36546
3291
ve bazı zamanlar gerçekten
ağır darbeler yedik.
00:51
We saw some very uglyçirkin things.
12
39861
1966
Çok tatsız olaylara şahit olduk.
00:55
But I didn't really think it affectedetkilenmiş me.
13
43104
1970
Ama bundan etkilendiğimi hiç düşünmezdim.
00:57
I didn't think much about it.
14
45098
1528
Buna hiç kafama takmadım.
00:58
I camegeldi home to NewYeni YorkYork, where I livecanlı.
15
46650
1951
Yaşadığım yere, evime, New York'a geldim.
01:01
Then one day I wentgitti down into the subwaymetro,
16
49141
2365
Sonra bir gün metro alt geçidine inerken,
01:04
and for the first time in my life,
17
52490
2451
o gün hayatımda ilk defa
01:06
I knewbiliyordum realgerçek fearkorku.
18
54965
1834
gerçek korkuyu tatmıştım.
01:08
I had a massivemasif panicPanik attacksaldırı.
19
56823
2339
Şiddetli bir panik atak geçiriyordum.
01:12
I was way more scaredkorkmuş
than I had ever been in AfghanistanAfganistan.
20
60058
2879
Afganistan'da bulunduğumdan
daha da çok korkunçtu.
01:16
Everything I was looking at seemedgibiydi like
it was going to killöldürmek me,
21
64093
3400
Gördüğüm her şey sanki beni
öldürecekmişcesine geliyordu,
01:19
but I couldn'tcould explainaçıklamak why.
22
67517
2293
ama bunun nedenini açıklayamıyordum.
01:22
The trainstrenler were going too fasthızlı.
23
70121
1974
Trenler büyük bir hızla geçip gidiyordu.
01:24
There were too manyçok people.
24
72119
1354
Çok fazla insan vardı.
01:25
The lightsışıklar were too brightparlak.
25
73497
1788
Işıklar aşırı parlaktı.
01:27
Everything was too loudyüksek sesle,
everything was movinghareketli too quicklyhızlı bir şekilde.
26
75309
2799
Çok gürültülüydü, her şey
çok hızlı hareket ediyordu.
01:30
I backedarka çıkılmış up againstkarşısında a supportdestek columnkolon
and just waitedbekledi for it.
27
78132
3328
Sütuna tutunarak öylece bekledim.
01:35
When I couldn'tcould take it any longeruzun,
I ranran out of the subwaymetro stationistasyon
28
83115
3196
Daha fazla kaldıramayınca da,
kendimi istasyondan dışarı attım
01:38
and walkedyürüdü whereverher nerede I was going.
29
86335
1729
ve öylece yürüdüm.
01:41
LaterDaha sonra, I foundbulunan out that what I had
was short-termkısa dönem PTSDTSSB:
30
89648
4179
Sonrasında anladım ki geçirdiğim şey
kısa dönemli TSSB imiş.
01:45
post-traumaticTravma sonrası stressstres disorderdüzensizlik.
31
93851
1903
Travma Sonrası Stres Bozukluğu.
01:48
We evolvedgelişti as animalshayvanlar, as primatesprimatlar,
to survivehayatta kalmak periodsdönemleri of dangerTehlike,
32
96993
3228
Badire süreçlerini atlatmak için
hayvanlar, insanlar olarak
01:52
and if your life has been in dangerTehlike,
33
100245
2921
değişim geçiriyoruz
ve hayatınız tehlikedeyse,
01:55
you want to reacttepki to unfamiliaryabancı noisesgürültüler.
34
103190
2641
alışılmadık seslere
tepki vermek istiyorsunuz.
01:59
You want to sleepuyku lightlyhafifçe, wakeuyanmak up easilykolayca.
35
107352
2255
Az uyuyup erkenden kalkmak istiyorsunuz.
02:01
You want to have nightmareskabuslar and flashbacksflashback
36
109631
2194
Sizi öldürebilecek kâbuslar
ve geriye dönüşler
02:03
of the thing that could killöldürmek you.
37
111849
1809
yaşamak istiyorsunuz.
02:06
You want to be angrykızgın because it makesmarkaları you
predisposedyatkın to fightkavga,
38
114756
3057
Kızgın olmak istiyorsunuz, çünkü
sizi kavgaya meyilli yapıyor
02:09
or depressedbunalımlı, because it keepstutar you out
of circulationdolaşım a little bitbit.
39
117837
3373
ya da depresyona girerek, kısır döngünün
içinden çıkmak istiyorsunuz.
02:13
KeepsTutar you safekasa.
40
121591
1331
Sizi güvende tutuyor.
02:15
It's not very pleasanthoş,
but it's better than gettingalma eatenyemiş.
41
123580
2878
Her ne kadar hoş olmasa da,
yenilmekten daha iyidir.
02:20
MostÇoğu people recoverkurtarmak
from that prettygüzel quicklyhızlı bir şekilde.
42
128469
2454
Çoğu insan bunu kolayca atlatmakta.
02:22
It takes a fewaz weekshaftalar, a fewaz monthsay.
43
130947
2090
Birkaç hafta, birkaç ay sürüyor.
02:25
I kepttuttu havingsahip olan panicPanik attackssaldırılar,
but they eventuallysonunda wentgitti away.
44
133061
3115
Panik atak geçirmeye devam ettim
ama zaman içerisinde kayboldular.
02:28
I had no ideaFikir it was connectedbağlı
to the warsavaş that I'd seengörüldü.
45
136200
2650
Gördüğüm savaşla ilgili
olduğuna dair hiç fikrim yoktu.
Tek düşündüğüm kafayı yediğimdi
02:30
I just thought I was going crazyçılgın,
46
138874
1596
ama sonra artık
delirmediğimi düşündüm.
02:32
and then I thought, well,
now I'm not going crazyçılgın anymoreartık.
47
140494
3134
02:37
About 20 percentyüzde of people, howeverancak,
48
145197
2630
İnsanların %20'sinin sonu
02:39
windrüzgar up with chronicKronik, long-termuzun vadeli PTSDTSSB.
49
147851
3291
uzun dönemli TSSB ile sonuçlanıyor.
02:43
They are not adapteduyarlanmış to temporarygeçici dangerTehlike.
50
151166
2394
Geçici bir tehlikeye alışmış değiller.
02:45
They are maladaptedmaladapted for everydayher gün life,
51
153584
2761
Yardım almadıkları sürece, hayatla
02:48
unlessolmadıkça they get help.
52
156369
1178
uyumsuzluk içindeler.
02:49
We know that the people
who are vulnerablesavunmasız to long-termuzun vadeli PTSDTSSB
53
157994
3539
Biliyoruz ki uzun dönemli TSSB'ye
yatkın olan insanlar,
02:53
are people who were abusedistismar as childrençocuklar,
54
161557
2716
çocukken tacize uğramış,
02:56
who sufferedacı traumaTravma as childrençocuklar,
55
164297
1731
çocukken travma geçirmiş,
02:58
people who have lowdüşük educationEğitim levelsseviyeleri,
56
166052
2618
eğitim düzeyi düşük,
03:00
people who have psychiatricpsikiyatrik
disordersbozukluklar in theironların familyaile.
57
168694
2558
ailesinde psikolojik rahatsızlıklar
bulunan kimseler.
Vietnam'da görev yapmışsanız
03:03
If you servedhizmet in VietnamVietnam
58
171276
1278
03:04
and your brothererkek kardeş is schizophrenicşizofrenik,
59
172578
2694
ve kardeşiniz şizofrense,
03:07
you're way more likelymuhtemelen to get
long-termuzun vadeli PTSDTSSB from VietnamVietnam.
60
175296
4116
uzun dönemli TSSB'ye yakalanmanız
oldukça yüksektir.
03:12
So I startedbaşladı to studyders çalışma this
as a journalistgazeteci,
61
180571
2628
Böylece gazeteci olarak bunun üstünde
çalışmaya başladım
03:15
and I realizedgerçekleştirilen that there was something
really strangegarip going on.
62
183868
3523
ve tuhaf bir şeylerin döndüğünü sezdim.
03:19
The numberssayılar seemedgibiydi to be going
in the wrongyanlış directionyön.
63
187415
2743
Rakamlar ters istikamete
gidiyor gibiydi.
03:22
EveryHer warsavaş that we have
foughtkavga etti as a countryülke,
64
190597
2372
Ülke olarak savaşmaya başladığımız
03:24
startingbaşlangıç with the CivilSivil WarSavaş,
65
192993
1974
iç savaşlardan beri,
03:26
the intensityyoğunluk of the combatsavaş has gonegitmiş down.
66
194991
3056
savaşın şiddeti giderek düşüş göstermişti.
03:30
As a resultsonuç, the casualtykaza ratesoranları
have gonegitmiş down.
67
198878
3380
Sonucunda, can kayıplarında
azalmalar yaşanmış,
03:34
But disabilitysakatlık ratesoranları have gonegitmiş up.
68
202707
1955
ama sakatlıklar tavan yapmıştı.
03:36
They should be going
in the sameaynı directionyön,
69
204686
2202
Değerlerin aynı istikamette
gitmesi gerekirken,
03:39
but they're going in differentfarklı directionstalimatlar.
70
207702
2249
farklı yönlere gidiyordu.
03:44
The recentson warssavaşlar in IraqIrak and AfghanistanAfganistan
have producedüretilmiş, thank God,
71
212124
4589
Tanrıya şükür, Irak ve Afganistan'da
yapılan son savaşlarda
03:48
a casualtykaza rateoran about one thirdüçüncü
of what it was in VietnamVietnam.
72
216737
5344
Vietnam'ın üçte biri kadar
can kayıpları yaşandı.
03:56
But they'veonlar ettik alsoAyrıca createdoluşturulan --
73
224129
1960
Ama bunun yanında --
03:58
they'veonlar ettik alsoAyrıca producedüretilmiş
threeüç timeszamanlar the disabilitysakatlık ratesoranları.
74
226678
3346
3 kat daha fazla sakatlıklara neden oldu.
04:03
Around 10 percentyüzde of the US militaryaskeri
is activelyaktif engagednişanlı in combatsavaş,
75
231526
5973
ABD ordusunun %10'a yakını
savaşta etkin olarak savaştı.
04:10
10 percentyüzde or underaltında.
76
238439
1338
%10 veya daha az.
04:11
They're shootingçekim at people,
killingöldürme people,
77
239801
2274
İnsanlara kurşun sıkıyor,
onları öldürüyor,
04:14
gettingalma shotatış at,
seeinggörme theironların friendsarkadaşlar get killedöldürdü.
78
242099
2338
vuruluyor, arkadaşlarının
öldürüldüğünü görüyorlar.
04:16
It's incrediblyinanılmaz traumatictravmatik.
79
244461
1553
Çok sarsıcı bir şey bu.
04:18
But it's only about 10 percentyüzde
of our militaryaskeri.
80
246038
2810
Ama bu ordumuzun %10'u
için geçerli bir durum.
04:20
But about halfyarım of our militaryaskeri has filedunder
81
248872
2233
Halbuki, ordumuzun neredeyse yarısı
04:23
for some kindtür of PTSDTSSB compensationtazminat
from the governmenthükümet.
82
251129
4222
hükûmetten TSSB için tazminat istediler.
04:28
And suicideintihar doesn't even fituygun into this
in a very logicalmantıksal way.
83
256922
4695
Ve mantıklı olarak intihar
bununla çelişmiyor.
04:34
We'veBiz ettik all heardduymuş the tragictrajik statisticistatistik
of 22 vetsVeterinerler a day, on averageortalama,
84
262173
5786
Hepimiz bu ülkede günde
ortalama 22 eski askerin
04:39
in this countryülke, killingöldürme themselveskendilerini.
85
267983
2607
kendilerini öldürdüğünün
trajik istatistiğini duymuşuzdur.
04:43
MostÇoğu people don't realizegerçekleştirmek
86
271564
1490
Pek çok insan,
04:45
that the majorityçoğunluk of those suicidesintihar
are veteransGaziler of the VietnamVietnam WarSavaş,
87
273078
5637
intiharların çoğunun Vietnam Savaşı'ndaki
04:50
that generationnesil,
88
278739
1878
gazilerin neslinden olduğunun
04:52
and theironların decisionkarar to take theironların ownkendi liveshayatları
actuallyaslında mightbelki not be relatedilgili
89
280641
4498
ve hayatlarına son vermelerinin ise
50 yıl önceki savaşla alakası
04:57
to the warsavaş they foughtkavga etti 50 yearsyıl earlierdaha erken.
90
285163
2698
olmadığının farkında değil.
05:01
In factgerçek, there's no statisticalistatistiksel connectionbağ
betweenarasında combatsavaş and suicideintihar.
91
289122
3692
Gerçek şu ki, savaşla intihar arasında
hiçbir istatiksel ilişki yok.
05:04
If you're in the militaryaskeri
and you're in a lot of combatsavaş,
92
292838
3067
Eğer ki orduda ve çok sayıda
savaşta yer almışsanız,
05:07
you're no more likelymuhtemelen to killöldürmek yourselfkendin
than if you weren'tdeğildi.
93
295929
3010
kendinizi öldürmeye meyliniz
katılmamış hâlinizden fazla değil.
05:11
In factgerçek, one studyders çalışma foundbulunan
94
299614
1326
Aslında, bir çalışmaya göre
05:12
that if you deploydağıtmak to IraqIrak or AfghanistanAfganistan,
95
300964
2024
Irak veya Afganistan'da görev almışsanız,
05:15
you're actuallyaslında slightlyhafifçe lessaz likelymuhtemelen
to commitişlemek suicideintihar latersonra.
96
303012
3420
sonraki zamanlarda intihar etmeniz
oldukça düşük ihtimaldir.
05:20
I studiedokudu anthropologyantropoloji in collegekolej.
97
308626
2270
Üniversitede antropoloji üstünde
çalışmıştım.
05:22
I did my fieldworksaha çalışması
on the NavajoNavajo reservationrezervasyon.
98
310920
3019
Alan çalışmamı Navajo bölgesinde yaptım.
05:25
I wroteyazdı a thesistez on NavajoNavajo
long-distanceuzun mesafe runnerskoşucu.
99
313963
3395
Navajo'nun uzun mesafeli koşucuları
hakkında tez hazırladım.
05:30
And recentlyson günlerde, while
I was researchingaraştırma PTSDTSSB,
100
318473
4004
Ve şu sıralarda, TSSB üzerinde
araştırmamı yaparken,
05:35
I had this thought.
101
323501
2105
aklıma bu geldi.
05:38
I thought back to the work
I did when I was younggenç,
102
326325
3079
Gençken yaptığım araştırmayı hatırladım
05:41
and I thought, I betbahis the NavajoNavajo,
the ApacheApache, the ComancheComanche --
103
329428
4069
ve dedim ki eminim Navajo,
Apaçiler, Komançiler,
05:45
I mean, these are very warlikesavaşçı nationsmilletler --
104
333521
2564
-demek istediğim, bunlar
savaşçı milletler-
05:48
I betbahis they weren'tdeğildi gettingalma
PTSDTSSB like we do.
105
336109
3782
eminim ki onlar bizler gibi TSSB
olayını yaşamamışlardır.
05:52
When theironların warriorssavaşçı camegeldi back
from fightingkavga the US militaryaskeri
106
340814
2992
Askerleri ABD ordusuyla savaştıktan
sonra geri geldiklerinde
05:55
or fightingkavga eachher other,
107
343830
1608
veya birbirleriyle didiştiklerinde
05:58
I betbahis they prettygüzel much just slippedkaydı
right back into tribalkabile life.
108
346241
3943
eminim ki kabile hayatına
kolayca geri dönmüşlerdir.
06:03
And maybe what determinesbelirleyen
109
351635
2254
Belki, uzun dönemli TSSB'nin
06:05
the rateoran of long-termuzun vadeli PTSDTSSB
110
353913
2694
oranlarını belirleyen şey,
06:08
isn't what happenedolmuş out there,
111
356631
1988
orada ne yaşadığımız değil,
06:11
but the kindtür of societytoplum you come back to.
112
359942
2405
geri döndüğümüz toplum yapısıdır.
06:15
And maybe if you come back
to a closekapat, cohesivetutarlı, tribalkabile societytoplum,
113
363107
4954
Belki de, birbirine bağlı bir topluma
geri dönmüşseniz,
06:20
you can get over traumaTravma prettygüzel quicklyhızlı bir şekilde.
114
368823
2325
travmadan paçayı kolayca sıyırabilirsiniz.
06:23
And if you come back
to an alienatingyabancılaştırıcı, modernmodern societytoplum,
115
371830
4346
Eğer ki, birbirine yabancı,
modern bir topluma geri dönerseniz,
06:28
you mightbelki remainkalmak traumatizedTravma
your entiretüm life.
116
376719
3505
tüm hayatınıza sarsıntıya uğramış
bir biçimde devam edebilirsiniz.
06:32
In other wordskelimeler, maybe the problemsorun
isn't them, the vetsVeterinerler;
117
380248
3111
Bir diğer deyişle, belki de sorun
gaziler değil,
06:35
maybe the problemsorun is us.
118
383383
1764
belki de sorun bizizdir.
06:39
CertainlyKesinlikle, modernmodern societytoplum
is hardzor on the humaninsan psycheruh
119
387325
4443
Kesinlikle sahip olduğumuz her ölçüyle
06:44
by everyher metricmetrik that we have.
120
392649
1914
modern toplum insan ruhu
konusunda zor.
06:49
As wealthservet goesgider up in a societytoplum,
121
397043
2361
Bir toplumda zenginlik giderek arttıkça,
06:53
the suicideintihar rateoran goesgider up insteadyerine of down.
122
401523
3571
intihar oranları düşeceği yerde,
giderek artış gösterir.
06:58
If you livecanlı in modernmodern societytoplum,
123
406066
2090
Modern bir toplumda yaşıyorsanız,
07:00
you're up to eightsekiz timeszamanlar more likelymuhtemelen
124
408180
2136
ömrünüz boyunca depresyondan
kıvranmanız,
07:04
to sufferacı çekmek from depressiondepresyon in your lifetimeömür
125
412379
2321
kırsal, yoksul bir kesimdeki yaşamanızdan,
07:06
than if you livecanlı in a poorfakir,
agrarianTarım societytoplum.
126
414724
2888
8 kat daha kuvvetlidir.
07:10
ModernModern societytoplum has probablymuhtemelen producedüretilmiş
the highesten yüksek ratesoranları of suicideintihar
127
418915
3599
Modern toplum insanlık tarihinin en yüksek
intihar, depresyon, endişe, yalnızlık
ve çocuk istismarı
07:14
and depressiondepresyon and anxietyanksiyete
and lonelinessyalnızlık and childçocuk abusetaciz
128
422538
3254
07:17
ever in humaninsan historytarih.
129
425816
1745
oranlarını üretti.
07:20
I saw one studyders çalışma
130
428695
1573
Gördüğüm bir çalışma,
07:22
that comparedkarşılaştırıldığında womenkadınlar in NigeriaNijerya,
131
430292
3042
Afrika'nın en yoksul ülkesi olan,
07:25
one of the mostçoğu chaotickarmakarışık
and violentşiddetli and corruptyozlaşmış
132
433358
2497
çarpıklaşmanın, şiddetin ve
yozlaşmanın eksilmediği
07:28
and poorestyoksul countriesülkeler in AfricaAfrika,
133
436627
2206
Nijerya'daki kadınları, Kuzey ABD'deki
kadınlarla karşılaştırıyordu.
07:31
to womenkadınlar in NorthKuzey AmericaAmerika.
134
439358
1291
07:32
And the highesten yüksek ratesoranları of depressiondepresyon
were urbankentsel womenkadınlar in NorthKuzey AmericaAmerika.
135
440673
5190
En yüksek depresyon oranı Kuzey ABD'de
yaşayan şehirli kadınlara aitti.
07:37
That was alsoAyrıca the wealthiesten zengin groupgrup.
136
445887
1995
Ayrıca bunlar en zengin gruptu.
07:40
So let's go back to the US militaryaskeri.
137
448637
3849
Şimdi ABD ordusuna geri dönelim.
07:45
TenOn percentyüzde are in combatsavaş.
138
453096
2518
Savaşan %10'luk kısma.
07:47
Around 50 percentyüzde have filedunder
for PTSDTSSB compensationtazminat.
139
455638
4739
%50'sine yakını TSSB tazminatı
için başvuru yaptılar.
07:53
So about 40 percentyüzde of veteransGaziler
really were not traumatizedTravma overseasdenizaşırı
140
461602
5102
Gazilerin %40 kadarı
dışarıdayken travma geçirmedi
07:59
but have come home to discoverkeşfetmek
they are dangerouslytehlikeli alienatedyabancılaşmış
141
467734
4306
ama evlerine döndüklerinde
dışlanmış olduklarını keşfettiler
08:04
and depressedbunalımlı.
142
472563
1326
ve depresyona girdiler.
08:08
So what is happeningolay with them?
143
476341
2937
Öyleyse onların nesi var?
08:11
What's going on with those people,
144
479302
1817
Bu insanlara neler oluyor?
08:14
the phantomfantom 40 percentyüzde that are troubledsıkıntılı
but don't understandanlama why?
145
482051
4735
Sıkıntı içinde olan ama
nedenini anlayamayan %40'a...
08:18
Maybe it's this:
146
486810
1324
Belki de nedeni şudur:
08:20
maybe they had an experiencedeneyim
of sortçeşit of tribalkabile closenessyakınlık
147
488158
4644
Ülke dışındayken birliklerinde
kabilemsi bir iç içelik
08:24
in theironların unitbirim when they were overseasdenizaşırı.
148
492826
2230
tecrübe etmişlerdir.
08:28
They were eatingyemek yiyor togetherbirlikte,
sleepinguyuyor togetherbirlikte,
149
496075
2633
Birlikte yiyip içmişler,
birlikte uyumuşlar
08:30
doing tasksgörevler and missionsmisyonlar togetherbirlikte.
150
498732
2299
ve birlikte göreve gitmişlerdir.
08:33
They were trustinggüvenme eachher other
with theironların liveshayatları.
151
501055
2539
Birbirlerine canlarını emanet etmişlerdir.
08:37
And then they come home
152
505160
1673
Sonrasında eve gelmişler
08:38
and they have to give all that up
153
506857
2000
ve bunları bırakmak zorunda kalmışlar
08:41
and they're cominggelecek back
to a societytoplum, a modernmodern societytoplum,
154
509851
3739
ve askerde bulunmamış
bir kişi için bile zor olan
08:45
whichhangi is hardzor on people
who weren'tdeğildi even in the militaryaskeri.
155
513614
3533
modern bir topluma geri dönmüşlerdir.
08:49
It's just hardzor on everybodyherkes.
156
517171
1625
Bu herkes için zor bir şey.
08:51
And we keep focusingodaklanma on traumaTravma, PTSDTSSB.
157
519494
3923
Ve biz hâlâ travmaya,
TSSB'ye odaklanıyoruz.
08:56
But for a lot of these people,
158
524685
1692
Ama bu insanların çoğu için,
08:59
maybe it's not traumaTravma.
159
527340
1197
travma değildir belki.
09:00
I mean, certainlykesinlikle,
soldiersaskerler are traumatizedTravma
160
528561
2555
Demek istediğim, kesinlikle
askerler sarsıntıya uğramıştır
09:03
and the onesolanlar who are
have to be treatedişlenmiş for that.
161
531140
2369
ve böyle olanların bunun için
tedavi edilmeleri gerekir.
09:05
But a lot of them --
162
533533
1194
Ama çoğu için,
09:06
maybe what's botheringrahatsız them
is actuallyaslında a kindtür of alienationyabancılaşma.
163
534751
3230
onların canını sıkan şey
belki de ötekileşmedir.
09:10
I mean, maybe we just have
the wrongyanlış wordsözcük for some of it,
164
538321
2770
Yani, belki bunun için yanlış
kelimeyi kullanıyoruzdur
09:13
and just changingdeğiştirme our languagedil,
our understandinganlayış,
165
541115
2389
ve dilimizi, anlayışımızı değiştirmek
biraz yardımcı olabilir.
09:15
would help a little bitbit.
166
543528
1174
''Savaş sonrası ötekileştirme bozukluğu.''
09:16
"Post-deploymentDağıtım sonrası alienationyabancılaşma disorderdüzensizlik."
167
544726
2712
09:19
Maybe even just callingçağrı it that
for some of these people
168
547462
2878
Belki sadece bunu belirtmek bile
o insanların bazılarının
09:23
would allowizin vermek them to stop imagininghayal
169
551634
2578
yaşanan duyguyu açıklamak için
09:26
tryingçalışıyor to imaginehayal etmek a traumaTravma
that didn't really happenolmak
170
554236
2766
aslında olmamış bir travmayı
09:29
in ordersipariş to explainaçıklamak a feelingduygu
that really is happeningolay.
171
557707
2771
hayal etmeyi bırakmasına sebep olabilir.
Ve aslında bu çok tehlikeli bir his.
09:32
And in factgerçek, it's an extremelyson derece
dangeroustehlikeli feelingduygu.
172
560502
2517
09:35
That alienationyabancılaşma and depressiondepresyon
can leadöncülük etmek to suicideintihar.
173
563043
2740
Yabancılaşma ve depresyonun
intihara kadar yolu var.
09:37
These people are in dangerTehlike.
174
565807
1997
Bu insanlar tehlike altında.
09:39
It's very importantönemli to understandanlama why.
175
567828
2122
Nedenini anlamak çok önemli.
09:43
The Israeliİsrail militaryaskeri has a PTSDTSSB rateoran
of around one percentyüzde.
176
571167
4274
İsrail ordusunda
TSSB oranı %1 civarlarında.
Teoride, İsrail'deki herkes
orduya hizmet etmekle yükümlü.
09:47
The theoryteori is that everyoneherkes in Israelİsrail
is supposedsözde to serveservis in the militaryaskeri.
177
575650
5599
09:53
When soldiersaskerler come back
from the frontön linehat,
178
581273
2110
Askerler cepheden geri döndüklerinde,
09:55
they're not going from a militaryaskeri
environmentçevre to a civiliansivil environmentçevre.
179
583407
4438
askeriyeden çıkıp sivil bir ortama
doğru açılmıyorlar.
10:00
They're cominggelecek back to a communitytoplum
where everyoneherkes understandsanlar
180
588741
3707
Herkesin askeriyeden anladığı bir çevreye
10:05
about the militaryaskeri.
181
593698
1155
geri dönüyorlar.
Herkes içinde bulunmuş
veya bulunacaktır.
10:06
Everyone'sHerkesin been in it
or is going to be in it.
182
594877
2155
Herkes onların bulundukları
durumu anlamakta.
10:09
EveryoneHerkes understandsanlar
the situationdurum they're all in.
183
597056
2356
10:11
It's as if they're all in one bigbüyük tribekabile.
184
599436
2269
Büyük bir ailenin parçası gibiler.
10:14
We know that if you take a lablaboratuvar ratsıçan
185
602282
2034
Biliyoruz ki bir deney faresini alıp
10:16
and traumatizetravmatize it and put it
in a cagekafes by itselfkendisi,
186
604340
3672
sarsıntıya uğratarak onu
bir kafese tıkarsak,
10:20
you can maintainsürdürmek its traumaTravma symptomssemptomlar
almostneredeyse indefinitelysüresiz olarak.
187
608036
3157
travma semptomlarını
süresiz devam ettirebilirsiniz.
10:23
And if you take that sameaynı lablaboratuvar ratsıçan
and put it in a cagekafes with other ratssıçanlar,
188
611717
5087
Eğer aynı deney faresini alıp
onu diğer farelerle bir kafese koyarsak,
10:30
after a coupleçift of weekshaftalar,
it's prettygüzel much OK.
189
618018
3356
birkaç hafta sonra durum iyileşir.
10:35
After 9/11,
190
623509
1262
9/11'den sonra,
10:38
the murdercinayet rateoran in NewYeni YorkYork CityŞehir
wentgitti down by 40 percentyüzde.
191
626549
3293
New York'taki cinayet oranları
%40 azaldı.
10:41
The suicideintihar rateoran wentgitti down.
192
629866
1822
İntihar oranları düştü.
10:44
The violentşiddetli crimesuç rateoran in NewYeni YorkYork
wentgitti down after 9/11.
193
632756
4504
9/11'den sonra New York'taki
şiddet suçu oranları düştü.
10:49
Even combatsavaş veteransGaziler of previousönceki warssavaşlar
who sufferedacı from PTSDTSSB
194
637284
5319
TSSB geçiren eski savaş gazileri bile
10:54
said that theironların symptomssemptomlar wentgitti down
after 9/11 happenedolmuş.
195
642627
4497
9/11 olayı yaşandıktan sonra
semptomların azaldığını söylediler.
10:59
The reasonneden is that if you traumatizetravmatize
an entiretüm societytoplum,
196
647148
3436
Bunun sebebiyse,
tüm topluluk sarsıldığında
11:04
we don't falldüşmek apartayrı
and turndönüş on one anotherbir diğeri.
197
652450
3219
ayrı düşmeyiz ve birbirimize döneriz.
11:07
We come togetherbirlikte. We unifybirleştirmek.
198
655693
2114
Tutunuruz. Birleşiriz.
11:09
BasicallyTemel olarak, we tribalizetribalize,
199
657831
2047
Kısacası, birbirimize yapışırız
11:11
and that processsüreç of unifyingbirleştirici
feelshissediyor so good and is so good for us,
200
659902
5553
ve birleşme süreci bizi iyi hissettirir,
bu bizim için iyidir de.
11:17
that it even helpsyardım eder people
201
665479
1417
Akıl sağlığı problemleriyle
11:18
who are strugglingmücadele
with mentalzihinsel healthsağlık issuessorunlar.
202
666920
3294
boğuşan insanlara bile yardımı dokunur.
11:22
DuringSırasında the blitzBlitz in LondonLondra,
203
670238
1765
Londra'daki hava saldırısı sırasında
11:24
admissionskabul to psychiatricpsikiyatrik wardsWards
wentgitti down duringsırasında the bombingsbombalama.
204
672027
5013
psikiyatri hastaneleri kabulleri
düşüşe geçti.
11:30
For a while, that was the kindtür of countryülke
205
678606
3222
Bir süreliğine de olsa, Amerika
11:33
that AmericanAmerikan soldiersaskerler camegeldi
back to -- a unifiedbirleşik countryülke.
206
681852
3871
ABD askerlerinin birleşmiş bir
ülkeye döndüğü bir yer hâline gelmişti.
11:38
We were stickingyapışkan togetherbirlikte.
207
686288
1271
Birbirimize kenetlenmiştik.
11:39
We were tryingçalışıyor to understandanlama
the threattehdit againstkarşısında us.
208
687583
2611
Karşımızda duran tehditi
anlamaya çalışmıştık.
11:42
We were tryingçalışıyor to help
ourselveskendimizi and the worldDünya.
209
690218
4079
Kendimize ve dünyaya yardım etmek
için çabalamıştık.
11:47
But that's changeddeğişmiş.
210
695521
1601
Ama bu artık değişti.
11:50
Now, AmericanAmerikan soldiersaskerler,
211
698392
2346
Şu an, Amerikalı askerlerin,
Amerikalı gazilerin döndükleri ülke
11:52
AmericanAmerikan veteransGaziler are cominggelecek back
to a countryülke that is so bitterlyacı acı dividedbölünmüş
212
700762
3820
feci şekilde bölünmüş,
11:57
that the two politicalsiyasi partiespartiler
are literallyharfi harfine accusingitham eachher other
213
705716
3422
iki politik partinin birbirlerini ihanetle,
12:02
of treasonvatana ihanet, of beingolmak
an enemydüşman of the statebelirtmek, bildirmek,
214
710670
2840
vatan haini olmakla suçladığı,
12:06
of tryingçalışıyor to underminebaltalamak the securitygüvenlik
and the welfarerefah of theironların ownkendi countryülke.
215
714265
4760
kendi ülkelerinin güvenliğini ve refahını
indirgemeye çalışmakla suçladığı bir ülke.
12:11
The gapboşluk betweenarasında richzengin and poorfakir
is the biggesten büyük it's ever been.
216
719049
4133
Zenginle fakir arasındaki uçurum
her zamankinden daha da açık.
12:15
It's just gettingalma worsedaha da kötüsü.
217
723206
1185
Giderek de açılmakta.
12:16
RaceYarış relationsilişkiler are terriblekorkunç.
218
724415
2408
Irklar arasındaki ilişkiler bozuk.
12:18
There are demonstrationsgösteriler
and even riotsayaklanmalar in the streetssokaklar
219
726847
2856
Sokaklarda ırklar arasındaki
adaletsizlik yüzünden
12:21
because of racialırk injusticeadaletsizlik.
220
729727
1979
protestolar, hatta kargalaşalar çıkıyor.
12:24
And veteransGaziler know that any tribekabile
that treatedişlenmiş itselfkendisi that way -- in factgerçek,
221
732727
4261
Ve gaziler biliyor ki kendine
bu şekilde davranan her toplum
12:29
any platoonMüfreze that treatedişlenmiş itselfkendisi
that way -- would never survivehayatta kalmak.
222
737012
4930
-aslında, kendine bu şekilde davranan
her müfreze- hayatta kalamaz.
12:35
We'veBiz ettik gottenkazanılmış used to it.
223
743068
1891
Bunlara alıştık artık.
12:36
VeteransGaziler have gonegitmiş away
and are cominggelecek back
224
744983
3853
Gaziler uzaklara gidip geldiler
12:40
and seeinggörme theironların ownkendi countryülke
with freshtaze eyesgözleri.
225
748860
4441
ve kendi ülkelerini çıplak
gözlerle görüyorlar.
12:45
And they see what's going on.
226
753325
1657
Neler olduğunun farkındalar.
12:47
This is the countryülke they foughtkavga etti for.
227
755738
1855
Uğruna savaştıkları ülke bu işte.
12:50
No wondermerak etmek they're depressedbunalımlı.
228
758433
1678
Boşuna depresyonda değiller.
12:52
No wondermerak etmek they're scaredkorkmuş.
229
760135
1574
Boşuna korkmuyorlar.
12:55
SometimesBazen, we asksormak ourselveskendimizi
if we can savekayıt etmek the vetsVeterinerler.
230
763371
3877
Bazen kendimize gazileri kurtarıp
kurtaramayacağımızı soruyoruz.
13:00
I think the realgerçek questionsoru
is if we can savekayıt etmek ourselveskendimizi.
231
768248
3170
Bana kalırsa asıl soru:
Acaba kendimizi kurtarabilir miyiz?
13:03
If we can,
232
771905
1690
Kurtarırsak eğer,
13:05
I think the vetsVeterinerler are going to be fine.
233
773619
1974
gaziler daha hoşnut olacaktır kanımca.
13:08
It's time for this countryülke to unitebirleştirmek,
234
776697
3137
Bu ülkenin birleşmesinin tam zamanı,
13:13
if only to help the menerkekler and womenkadınlar
who foughtkavga etti to protectkorumak us.
235
781818
4792
sırf bizi korumak için savaşan
erkek ve kadınların hatırı için.
13:19
Thank you very much.
236
787182
1231
Çok teşekkür ederim.
13:20
(ApplauseAlkış)
237
788437
6666
(Alkışlar)
Translated by Rüya ŞİPKALI
Reviewed by Ramazan Şen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Sebastian Junger - Journalist and documentarian
The author of "The Perfect Storm" and the director of the documentaries "Restrepo" and "Korengal," Sebastian Junger tells non-fiction stories with grit and emotion.

Why you should listen

Sebastian Junger thundered onto the media landscape with his non-fiction book, The Perfect Storm. A correspondent for Vanity Fair and ABC News, Junger has covered stories all across the globe, igniting a new interest in non-fiction. One of his main interests: war.

From 2007 to 2008, Junger and photographer Tim Hetherington embedded with the 173rd Airborne Brigade Combat Team in Afghanistan. They spent intensive time with the soldiers at the Restrepo outpost in the Korengal Valley, which saw more combat than any other part of Afghanistan. The experience became Junger's book WAR, and the documentary "Restrepo," which was nominated for the Academy Award for Best Documentary in 2011.

Junger and Hetherington planned to make a second documentary on the topic, "Korengal," meant to help soldiers and civilians alike understand the fear, courage and complexity involved in combat. It's a project that Junger decided to carry on after Hetherington was killed in Libya while covering the civil war there. Junger self-financed and released the film.

More profile about the speaker
Sebastian Junger | Speaker | TED.com