ABOUT THE SPEAKER
Charles Leadbeater - Innovation consultant
A researcher at the London think tank Demos, Charles Leadbeater was early to notice the rise of "amateur innovation" -- great ideas from outside the traditional walls, from people who suddenly have the tools to collaborate, innovate and make their expertise known.

Why you should listen

Charles Leadbeater's theories on innovation have compelled some of the world's largest organizations to rethink their strategies. A financial journalist turned innovation consultant (for clients ranging from the British government to Microsoft), Leadbeater noticed the rise of "pro-ams" -- passionate amateurs who act like professionals, making breakthrough discoveries in many fields, from software to astronomy to kite-surfing. His 2004 essay "The Pro-Am Revolution" -- which The New York Times called one of the year's biggest global ideas -- highlighted the rise of this new breed of amateur.

Prominent examples range from the mountain bike to the open-source operating system Linux, from Wikipedia to the Jubilee 2000 campaign, which helped persuade Western nations to cancel more than $30 billion in third-world debt. In his upcoming book, We-Think, Leadbeater explores how this emerging culture of mass creativity and participation could reshape companies and governments. A business reporter by training, he was previously an editor for the Financial Times, and later, The Independent, where, with Helen Fielding, he developed the "Bridget Jones' Diary" column. Currently, he is researching for Atlas of Ideas, a program that is mapping changes in the global geography of science and innovation.

More profile about the speaker
Charles Leadbeater | Speaker | TED.com
TEDSalon London 2010

Charles Leadbeater: Education innovation in the slums

Charles Leadbeater: Varoşlarda eğitimde yenilik

Filmed:
899,600 views

Charles Leadbeater köktenci yeni eğitim yöntemleri için aradıklarına, dünyanın en fakir çocuklarından bazılarının dönüşümcü yeni öğrenme yollarını bulduğu Rio ve Kibera'nın varoşlarında ulaştı. Ve kendisi, buralardaki yeni tip gayri resmi ve düzensiz okul yapısının diğer bütün okulların benimsemesi gereken sistem oldugunu belirtmektedir.
- Innovation consultant
A researcher at the London think tank Demos, Charles Leadbeater was early to notice the rise of "amateur innovation" -- great ideas from outside the traditional walls, from people who suddenly have the tools to collaborate, innovate and make their expertise known. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:15
It's a great pleasureZevk to be here.
0
0
2000
Burada bulunmak büyük bir onur.
00:17
It's a great pleasureZevk to speakkonuşmak after
1
2000
2000
CERN'den Brian Cox'un
00:19
BrianBrian CoxCox from CERNCERN.
2
4000
2000
ardından konuşmak büyük bir zevk.
00:21
I think CERNCERN is the home
3
6000
2000
Yanılmıyorsam CERN,
00:23
of the LargeBüyük HadronHadron ColliderÇarpıştırıcısı.
4
8000
3000
Büyük Hadron Çarpıştırıcısı'nın bulunduğu yerin adı.
00:26
What ever happenedolmuş to the SmallKüçük HadronHadron ColliderÇarpıştırıcısı?
5
11000
3000
Küçük Hadron Çarpıştırıcısına ne olduysa?
00:29
Where is the SmallKüçük HadronHadron ColliderÇarpıştırıcısı?
6
14000
3000
Küçük Hadron Çarpıştırıcısı nerede?
00:32
Because the SmallKüçük HadronHadron ColliderÇarpıştırıcısı oncebir Zamanlar was the bigbüyük thing.
7
17000
3000
Küçük Hadron Çarpıştırıcısı daha önce büyük olandı.
00:35
Now, the SmallKüçük HadronHadron ColliderÇarpıştırıcısı
8
20000
3000
Şimdi Küçük Hadron Çarpıştırıcısı
00:38
is in a cupboarddolap, overlookedgözden kaçan and neglectedbakımsız.
9
23000
3000
rafa kaldırıldı, gözden düştü ve önemini yitirdi
00:41
You know when the LargeBüyük HadronHadron ColliderÇarpıştırıcısı startedbaşladı,
10
26000
3000
Biliyorsunuz Büyük Hadron Çarpıştırıcısı ilk denemede
00:44
and it didn't work, and people trieddenenmiş to work out why,
11
29000
3000
çalışmadığında insanlar nedenini araştırdılar.
00:47
it was the SmallKüçük HadronHadron ColliderÇarpıştırıcısı teamtakım
12
32000
3000
Bunun sebebi Küçük Hadron Çarpıştırıcısı ekibiydi,
00:50
who sabotagedsabotaj it
13
35000
2000
onlar sabote etmişlerdi,
00:52
because they were so jealouskıskanç.
14
37000
2000
çünkü çok kıskanıyorlardı.
00:54
The wholebütün HadronHadron ColliderÇarpıştırıcısı familyaile
15
39000
2000
Bütün Hadron Çarpıştırıcısı ailesinin
00:56
needsihtiyaçlar unlockingkilit açma.
16
41000
2000
ortaya çıkması gerekiyor.
00:58
The lessonders of Brian'sBrian'ın presentationsunum, in a way --
17
43000
3000
Brian'ın sunumundan aldığımız ders
01:01
all those fantasticfantastik picturesresimler --
18
46000
2000
- bir bakıma bütün o muhteşem fotoğrafların ifade ettiği şey -
01:03
is this really:
19
48000
2000
şuydu:
01:05
that vantageVantage pointpuan determinesbelirleyen everything that you see.
20
50000
3000
gördüklerinizi aslında bakış açısı belirler.
01:08
What BrianBrian was sayingsöz was
21
53000
2000
Brian'ın dediği şuydu;
01:10
scienceBilim has openedaçıldı up successivelyarka arkaya differentfarklı vantageVantage pointsmakas
22
55000
2000
bilim, bize kendimizi görebileceğimiz
01:12
from whichhangi we can see ourselveskendimizi,
23
57000
2000
müteakip farklı bakış açıları oluşturdu.
01:14
and that's why it's so valuabledeğerli.
24
59000
2000
O, işte bu yüzden çok değerli.
01:16
So the vantageVantage pointpuan you take
25
61000
2000
Bu yüzden, sizin bakış açınız,
01:18
determinesbelirleyen virtuallyfiilen everything that you will see.
26
63000
2000
neredeyse göreceğiniz herşeyi tayin eder.
01:20
The questionsoru that you will asksormak
27
65000
2000
Soracağınız soru,
01:22
will determinebelirlemek much of the answerCevap that you get.
28
67000
3000
size verilecek yanıtın büyük kısmı için belirleyici olacaktır.
01:25
And so if you asksormak this questionsoru:
29
70000
2000
Ve eğer "Eğitimin geleceğini nerede arardınız?"
01:27
Where would you look to see the futuregelecek of educationEğitim?
30
72000
3000
sorusunu soracak olursanız.
01:30
The answerCevap that we'vebiz ettik traditionallygeleneksel givenverilmiş to that
31
75000
3000
Buna en azından son 20 yıl boyunca
01:33
is very straightforwardbasit, at leasten az in the last 20 yearsyıl:
32
78000
2000
verdiğimiz geleneksel cevap çok açıktır.
01:35
You go to FinlandFinlandiya.
33
80000
2000
Finlandiya'ya gidin.
01:37
FinlandFinlandiya is the besten iyi placeyer in the worldDünya to see schoolokul systemssistemler.
34
82000
3000
Finlandiya, okul sistemlerini görmek için dünyadaki en ideal ülkedir.
01:40
The FinnsFinliler mayMayıs ayı be a bitbit boringsıkıcı and depressivedepresif and there's a very highyüksek suicideintihar rateoran,
35
85000
3000
Finlandiyalılar belki biraz sıkıcı ve depresiftirler ve orada intihar oranları çok yüksektir,
01:43
but by gollyHay Allah, they are qualifiednitelikli.
36
88000
3000
fakat doğrusu oldukça kalifiyedirler.
01:46
And they have absolutelykesinlikle amazingşaşırtıcı educationEğitim systemssistemler.
37
91000
3000
Kesinlikle muntazam bir eğitim sistemleri vardır.
01:49
So we all troopasker off to FinlandFinlandiya,
38
94000
2000
Ve bu yüzden topluca Finlandiya'ya gidiyoruz,
01:51
and we wondermerak etmek at the socialsosyal democraticdemokratik miraclemucize of FinlandFinlandiya
39
96000
3000
ve Finlandiya'nın mucizevi sosyal demokrasi ortamında,
01:54
and its culturalkültürel homogeneityhomojenliği and all the restdinlenme of it,
40
99000
3000
homojen kültürel bütünlüğünde, ve diğer herşeyiyle birlikte,
01:57
and then we strugglemücadele to imaginehayal etmek how we mightbelki
41
102000
2000
buralardan nasıl dersler çıkarabiliriz diye
01:59
bringgetirmek lessonsdersler back.
42
104000
2000
düşünmeye çalışıyoruz.
02:01
Well, so, for this last yearyıl,
43
106000
2000
Neyse, geçen seneden beri
02:03
with the help of CiscoCisco who sponsoredsponsor me,
44
108000
2000
bana bunu gerçekleştirebilmem için sponsor olan
02:05
for some balmyçatlak reasonneden, to do this,
45
110000
3000
Cisco'nun da yardımı ile
02:08
I've been looking somewherebir yerde elsebaşka.
46
113000
2000
başka yerlere de bakmaya başladım.
02:10
Because actuallyaslında radicalradikal innovationyenilik does sometimesara sıra
47
115000
3000
Çünkü radikal bir buluş bazen
02:13
come from the very besten iyi,
48
118000
2000
en muhtemel kaynaktan ortaya çıkabilir,
02:15
but it oftensık sık comesgeliyor from placesyerler
49
120000
2000
fakat çoğunlukla
02:17
where you have hugeKocaman need --
50
122000
2000
büyük ihtiyaçların,
02:19
unmetkarşılanmamış, latentgizli demandtalep --
51
124000
2000
karşılanamayan, gizli taleplerin olduğu
02:21
and not enoughyeterli resourceskaynaklar for traditionalgeleneksel solutionsçözeltiler to work --
52
126000
3000
ve geleneksel çözümler için yeterli kaynakların bulunmadığı ortamlardan gelebilir --
02:24
traditionalgeleneksel, high-costyüksek maliyetli solutionsçözeltiler,
53
129000
2000
ki burada geleneksel çözümlerden kasıt,
02:26
whichhangi dependbağımlı on professionalsprofesyoneller,
54
131000
2000
profesyonel insan kaynağına dayanan,
02:28
whichhangi is what schoolsokullar and hospitalshastaneler are.
55
133000
2000
yüksek maliyetli çözümler olan geleneksel okullar ve hastanelerdir.
02:30
So I endedbitti up in placesyerler like this.
56
135000
2000
Netice olarak, ben bu tür ortamlarda çalışmaya karar verdim.
02:32
This is a placeyer calleddenilen MonkeyMaymun HillHill.
57
137000
3000
Burası Monkey Hill diye bilinen bir yer.
02:35
It's one of the hundredsyüzlerce of favelasfavelas in RioRio.
58
140000
3000
Rio'da ki yüzlerce varoşlardan biri.
02:38
MostÇoğu of the populationnüfus growthbüyüme of the nextSonraki 50 yearsyıl
59
143000
3000
Önümüzdeki 50 yıl, nüfus artışının büyük kısmı
02:41
will be in citiesşehirler.
60
146000
2000
şehirlerde olacak.
02:43
We'llWe'll growbüyümek by sixaltı citiesşehirler of 12 millionmilyon people a yearyıl
61
148000
3000
Önümüzdeki 30 yıl boyunca,
02:46
for the nextSonraki 30 yearsyıl.
62
151000
2000
6 şehirde, yıllık 12 milyon artış olacak.
02:48
AlmostNeredeyse all of that growthbüyüme will be in the developedgelişmiş worldDünya.
63
153000
3000
Bu artışın neredeyse tamamı gelişmiş kesimlerde olacak.
02:51
AlmostNeredeyse all of that growthbüyüme will be
64
156000
2000
Bu artışın neredeyse tamamı
02:53
in placesyerler like MonkeyMaymun HillHill.
65
158000
2000
Monkey Hill gibi yerlerde olacak.
02:55
This is where you'llEğer olacak find the fastestEn hızlı growingbüyüyen
66
160000
2000
Burası dünya çapında genç nüfusun
02:57
younggenç populationspopülasyonları of the worldDünya.
67
162000
2000
en hızlı arttığı yer.
02:59
So if you want recipesyemek tarifleri to work --
68
164000
2000
Eğer herhangi bir alanda işe yarayacak bir reçete arıyorsanız --
03:01
for virtuallyfiilen anything -- healthsağlık, educationEğitim,
69
166000
2000
ki bu alanlar sağlık, eğitim,
03:03
governmenthükümet politicssiyaset
70
168000
2000
hükümet politikaları
03:05
and educationEğitim --
71
170000
2000
ve eğitim olabilir --
03:07
you have to go to these placesyerler.
72
172000
2000
bu tür yerlere gitmelisiniz.
03:09
And if you go to these placesyerler, you meetkarşılamak people like this.
73
174000
2000
Ve eğer böyle yerlere giderseniz, bu çeşit insanlarla karşılaşırsınız.
03:11
This is a guy calleddenilen JuandersonJuanderson.
74
176000
2000
Bu kişinin adı Juanderson.
03:13
At the ageyaş of 14,
75
178000
2000
14 yaşında,
03:15
in commonortak with manyçok 14-year-oldsyıllık bir-yaş in the BrazilianBrezilya educationEğitim systemsistem,
76
180000
3000
Brezilya eğitim sistemindeki birçok 14 yaşındakiler gibi,
03:18
he droppeddüştü out of schoolokul.
77
183000
2000
okulunu yarıda bırakmış.
03:20
It was boringsıkıcı.
78
185000
2000
Sıkıcı bulduğundan.
03:22
And JuandersonJuanderson, insteadyerine, wentgitti into
79
187000
2000
Ve Juanderson okula gitmek yerine,
03:24
what providedsağlanan kindtür of opportunityfırsat and hopeumut
80
189000
2000
yaşadığı bölgede, bir çeşit fırsat ve umut yaratan
03:26
in the placeyer that he livedyaşamış, whichhangi was the drugsilaçlar tradeTicaret.
81
191000
3000
uyuşturucu ticaretine girmiş.
03:29
And by the ageyaş of 16, with rapidhızlı promotiontanıtım,
82
194000
3000
Ve 16 yaşına geldiğinde, hızlı bir ilerleme sağlayarak,
03:32
he was runningkoşu the drugsilaçlar tradeTicaret in 10 favelasfavelas.
83
197000
2000
çevredeki 10 mahallenin uyuşturucu ticaretini üstlendi.
03:34
He was turningdöndürme over 200,000 dollarsdolar a weekhafta.
84
199000
3000
Haftada 200.000 dolarlık iş yapıyordu.
03:37
He employedçalışan 200 people.
85
202000
2000
200 çalışanı vardı.
03:39
He was going to be deadölü by the ageyaş of 25.
86
204000
2000
25 yaşına geldiğinde ölecekti.
03:41
And luckilyiyi ki, he metmet this guy,
87
206000
2000
Şanslıydı ki bu adamla tanıştı.
03:43
who is RodrigoRodrigo BaggioBaggio,
88
208000
2000
Adı Rodrigo Baggio,
03:45
the ownersahip of the first laptopdizüstü to ever appeargörünmek in BrazilBrezilya.
89
210000
3000
Brezilyada dizüstü bilgisayar sahibi olan ilk kişi.
03:48
1994, RodrigoRodrigo startedbaşladı something
90
213000
2000
Rodrigo, 1994 yılında,
03:50
calleddenilen CDICDI,
91
215000
2000
CDI adında bir girişime öncülük etti.
03:52
whichhangi tookaldı computersbilgisayarlar
92
217000
2000
Amacı, firmalar tarafından
03:54
donatedbağışladı by corporationsşirketler,
93
219000
2000
hibe edilen bilgisayarları alıp
03:56
put them into communitytoplum centersmerkezleri in favelasfavelas
94
221000
2000
gecekondu mahallelerindeki halk evlerine koyarak,
03:58
and createdoluşturulan placesyerler like this.
95
223000
3000
buradaki gibi mekanlar yaratmaktı.
04:01
What turneddönük JuandersonJuanderson around
96
226000
2000
Juanderson'un yaptığı şey
04:03
was technologyteknoloji for learningöğrenme
97
228000
2000
teknoloji sayesinde
04:05
that madeyapılmış learningöğrenme funeğlence and accessibleulaşılabilir.
98
230000
2000
öğrenmeyi eğlenceli ve çekici yapmaktı.
04:07
Or you can go to placesyerler like this.
99
232000
2000
Bu tür yerlere de gidebilirsiniz.
04:09
This is KiberaKibera, whichhangi is the largesten büyük slumgecekondu in EastDoğu AfricaAfrika.
100
234000
3000
Burası Kibera, Doğu Afrikadaki en büyük gecekondu bölgesi.
04:12
MillionsMilyonlarca of people livingyaşam here,
101
237000
2000
Burada yaşayan milyonlarca insan
04:14
stretchedgergin over manyçok kilometerskilometre.
102
239000
2000
kilometrelerce alana yayılmış durumda.
04:16
And there I metmet these two,
103
241000
2000
Orada bu iki kişi ile karşılaştım.
04:18
AzraAzra on the left, MaureenMaureen on the right.
104
243000
2000
Soldaki Azra ve sağdaki Maureeen.
04:20
They just finishedbitmiş theironların KenyanKenya certificatesertifika
105
245000
2000
Ortaokulu Kenya'da
04:22
of secondaryikincil educationEğitim.
106
247000
2000
daha yeni bitirdiler.
04:24
That nameisim should tell you that the KenyanKenya educationEğitim systemsistem
107
249000
3000
Kenya, eğitim sisteminin
04:27
borrowsödünç alır almostneredeyse everything
108
252000
2000
neredeyse tamamını
04:29
from Britainİngiltere, circayaklaşık 1950,
109
254000
3000
1950lerde İngiltere'den almış
04:32
but has managedyönetilen to make it even worsedaha da kötüsü.
110
257000
3000
fakat kötü şekilde yönetmiştir.
04:35
So there are schoolsokullar in slumsgecekondu like this.
111
260000
2000
Mesela gecekondu bölgelerindeki okullar buna benziyor.
04:37
They're placesyerler like this.
112
262000
2000
Böyle mekanlar.
04:39
That's where MaureenMaureen wentgitti to schoolokul.
113
264000
2000
Burası Maureen'ın gittiği okul.
04:41
They're privateözel schoolsokullar. There are no statebelirtmek, bildirmek schoolsokullar in slumsgecekondu.
114
266000
3000
Bunlar özel okullar. Bu bölgelerde devlet okulları yok.
04:44
And the educationEğitim they got was pitifulzavallı.
115
269000
3000
Ve aldıkları eğitim acınacak düzeyde.
04:47
It was in placesyerler like this. This a schoolokul setset up by some nunsrahibeler
116
272000
3000
Böyle yerlerde eğitim gördü. Burası, bazı rahibeler tarafından
04:50
in anotherbir diğeri slumgecekondu calleddenilen NakuruNakuru.
117
275000
3000
Nakuru adında bir gecekondu bölgesinde kurulan bir okul.
04:53
HalfYarısı the childrençocuklar in this classroomsınıf have no parentsebeveyn
118
278000
3000
Sınıftaki çocukların yarısının ebeveynleri yok,
04:56
because they'veonlar ettik diedvefat etti throughvasitasiyla AIDSAIDS.
119
281000
2000
çünkü AIDS yüzünden hayatlarını kaybetmişler.
04:58
The other halfyarım have one parentebeveyn
120
283000
2000
Diğer yarısının ise sadece annesi veya babası var,
05:00
because the other parentebeveyn has diedvefat etti throughvasitasiyla AIDSAIDS.
121
285000
3000
çünkü diğerini AIDS sebebiyle kaybetmiş.
05:03
So the challengeszorluklar of educationEğitim
122
288000
2000
Bu sebeple, bu tür yerlerde
05:05
in this kindtür of placeyer
123
290000
2000
eğitimle ilgili zorluklar,
05:07
are not to learnöğrenmek the kingskrallar and queenskraliçeler of KenyaKenya or Britainİngiltere.
124
292000
3000
Kenya veya İngiltere'nin kral ve kraliçelerinin adlarını öğrenebilme becerisi değildir.
05:10
They are to staykalmak alivecanlı, to earnkazanmak a livingyaşam,
125
295000
3000
Onlar asıl hayatta kalabilme, geçinebilme,
05:13
to not becomeolmak HIVHIV positivepozitif.
126
298000
3000
HIV'ye yakalanmama mücadelesi veriyorlar.
05:16
The one technologyteknoloji that spansaçıklıklı richzengin and poorfakir
127
301000
3000
Zengin ile fakir arasındaki bağı kuran teknolojinin,
05:19
in placesyerler like this
128
304000
2000
bu tür yerlerde,
05:21
is not anything to do with industrialSanayi technologyteknoloji.
129
306000
2000
sanayileşme ile alakası yoktur.
05:23
It's not to do with electricityelektrik or waterSu.
130
308000
2000
Elektrik veya su ile de ilgisi yoktur.
05:25
It's the mobileseyyar phonetelefon.
131
310000
2000
Sadece cep telefonu ile sağlanabilir.
05:27
If you want to designdizayn from scratchçizik
132
312000
2000
Şayet Afrika'da yepyeni
05:29
virtuallyfiilen any servicehizmet in AfricaAfrika,
133
314000
2000
bir hizmet sunmak niyetindeyseniz,
05:31
you would startbaşlama now with the mobileseyyar phonetelefon.
134
316000
3000
hemen cep telefonu ile başlayabilirsiniz.
05:34
Or you could go to placesyerler like this.
135
319000
2000
Veya böyle yerlere gidebilirsiniz.
05:36
This is a placeyer calleddenilen the MadangiriMadangiri SettlementYerleşim ColonyKoloni,
136
321000
3000
Burası Madangiri Yerleşim Kolonisi,
05:39
whichhangi is a very developedgelişmiş slumgecekondu
137
324000
2000
oldukça gelişmiş bir gecekondu bölgesi
05:41
about 25 minutesdakika outsidedışında NewYeni DelhiDelhi,
138
326000
3000
ve Yeni Delhi'nin 25 dakika dışında.
05:44
where I metmet these characterskarakterler
139
329000
2000
Bu insanlarla orada tanıştım.
05:46
who showedgösterdi me around for the day.
140
331000
2000
Bana birgün boyunca etrafı gezdirdiler.
05:48
The remarkabledikkat çekici thing about these girlskızlar,
141
333000
3000
Bu kızlarla ilgili asıl ilginç olan şey,
05:51
and the signişaret of the kindtür of socialsosyal revolutiondevrim
142
336000
2000
aynı zamanda gelişmekte olan ülkelerde yayılan
05:53
sweepingNefes kesici throughvasitasiyla the developinggelişen worldDünya
143
338000
2000
bir sosyal devrimin de göstergesi olarak,
05:55
is that these girlskızlar are not marriedevli.
144
340000
3000
evlenmemiş olmalarıdır.
05:58
TenOn yearsyıl agoönce, they certainlykesinlikle would have been marriedevli.
145
343000
2000
10 yıl önce olsaydı kesinlikle evlenmiş olurlardı.
06:00
Now they're not marriedevli, and they want to go on
146
345000
2000
Şimdi hala evli değiller ve
06:02
to studyders çalışma furtherayrıca, to have a careerkariyer.
147
347000
2000
okumak, kariyer sahibi olmak istiyorlar.
06:04
They'veOnlar ettik been broughtgetirdi up by mothersanneler who are illiteratecahil,
148
349000
3000
Eğitim görmemiş ve hayatında hiç ev ödevi yapmamış
06:07
who have never ever donetamam homeworkev ödevi.
149
352000
3000
anneler tarafından büyütüldüler.
06:10
All acrosskarşısında the developinggelişen worldDünya there are millionsmilyonlarca of parentsebeveyn --
150
355000
2000
Gelişmekte olan bölgelerde milyonlarca ebeveyn,
06:12
tensonlarca, hundredsyüzlerce of millionsmilyonlarca --
151
357000
2000
on milyonlarca hatta yüz milyonlarca veli,
06:14
who for the first time
152
359000
2000
hayatlarında ilk defa
06:16
are with childrençocuklar doing homeworkev ödevi and examssınavları.
153
361000
3000
çocukları ile beraber ev ödevi yapıyor, sınava çalışıyorlar.
06:19
And the reasonneden they carrytaşımak on studyingders çalışıyor
154
364000
2000
Ve bunu yapmalarının sebebi de
06:21
is not because they wentgitti to a schoolokul like this.
155
366000
2000
kendilerinin böyle okullarda eğitim almış olmalarından değildir.
06:23
This is a privateözel schoolokul.
156
368000
2000
Burası özel bir okul.
06:25
This is a fee-payücret ödeme schoolokul. This is a good schoolokul.
157
370000
2000
Burası ücretli bir okul ve iyi bir okul.
06:27
This is the besten iyi you can get
158
372000
2000
Haydarabat'da, Hindistan eğitim sistemiyle
06:29
in HyderabadHyderabad in IndianHint educationEğitim.
159
374000
3000
en iyi eğitim alabileceğiniz yer.
06:32
The reasonneden they wentgitti on studyingders çalışıyor was this.
160
377000
3000
Burada eğitimlerine devam etmiş olmalarının sebebi budur.
06:35
This is a computerbilgisayar installedKurulmuş in the entranceGiriş to theironların slumgecekondu
161
380000
3000
Bu, yenilikçi bir sosyal girişimci tarafından
06:38
by a revolutionarydevrimci socialsosyal entrepreneurgirişimci
162
383000
2000
gecekondu mahallesinin girişine kurulmuş bir bilgisayar.
06:40
calleddenilen SugataSugata MitraMitra
163
385000
2000
Girişimcinin adı Sugata Mitra.
06:42
who has conductedyürütülen the mostçoğu radicalradikal experimentsdeneyler,
164
387000
2000
Uygun şartlar sağlandığında
06:44
showinggösterme that childrençocuklar, in the right conditionskoşullar,
165
389000
3000
çocukların, bilgisayarların yardımı ile kendi kendilerine
06:47
can learnöğrenmek on theironların ownkendi with the help of computersbilgisayarlar.
166
392000
3000
öğrenebileceklerini göstermiş olan kişidir.
06:50
Those girlskızlar have never touchedmüteessir GoogleGoogle.
167
395000
3000
Bu kızlar Google'ı hiç kullanmadılar.
06:53
They know nothing about WikipediaWikipedia.
168
398000
2000
Wikipedia hakkında hiçbirşey bilmiyorlar.
06:55
ImagineHayal what theironların liveshayatları would be like
169
400000
3000
Bir de bunlara ulaşabilselerdi
06:58
if you could get that to them.
170
403000
2000
hayatları nasıl olurdu bir düşünün.
07:00
So if you look, as I did,
171
405000
2000
Eğer siz de olayları
07:02
throughvasitasiyla this tourtur,
172
407000
2000
benim bu seyahatim esnasında gördüğüm gibi görebiliyorsanız,
07:04
and by looking at about a hundredyüz casedurum studiesçalışmalar
173
409000
3000
bu zor koşullarda uğraşan
07:07
of differentfarklı socialsosyal entrepreneursgirişimciler
174
412000
2000
yüzlerce girişimcinin,
07:09
workingçalışma in these very extremeaşırı conditionskoşullar,
175
414000
3000
eğitim sorununu çözmek için
07:12
look at the recipesyemek tarifleri that they come up with for learningöğrenme,
176
417000
3000
nasıl yöntemler kullandıklarını görürsünüz.
07:15
they look nothing like schoolokul.
177
420000
2000
Bunların hiçbiri okula benzemiyor.
07:17
What do they look like?
178
422000
2000
Peki neye benziyorlar o zaman?
07:19
Well, educationEğitim is a globalglobal religiondin.
179
424000
2000
Evet, eğitim global bir dindir.
07:21
And educationEğitim, plusartı technologyteknoloji,
180
426000
2000
Ve eğitim teknoloji ile birleşince,
07:23
is a great sourcekaynak of hopeumut.
181
428000
2000
çözüm için büyük bir umut kaynağı oluşturur.
07:25
You can go to placesyerler like this.
182
430000
3000
Böyle yerlere gidebilirsiniz.
07:28
This is a schoolokul threeüç hourssaatler outsidedışında of SaoSao PauloPaulo.
183
433000
3000
Burası Sao Paulo'dan 3 saat mesafede bir okul.
07:31
MostÇoğu of the childrençocuklar there have parentsebeveyn who are illiteratecahil.
184
436000
3000
Buradaki çocukların çoğunun ebeveynleri okur yazar değil.
07:34
ManyBirçok of them don't have electricityelektrik at home.
185
439000
3000
Çoğunun evinde elektrik yok.
07:37
But they find it completelytamamen obviousaçık
186
442000
3000
Fakat onlar
07:40
to use computersbilgisayarlar, websitesweb siteleri,
187
445000
2000
bilgisayar kullanma, web sitelerini ziyaret etme,
07:42
make videosvideolar, so on and so forthileri.
188
447000
2000
video oluşturma gibi yeteneklerin tamamen gerekli olduğunu düşünüyorlar.
07:44
When you go to placesyerler like this
189
449000
2000
Böyle yerlere
07:46
what you see is that
190
451000
2000
gittiğinizde
07:48
educationEğitim in these settingsAyarlar
191
453000
3000
buralarda eğitimin
07:51
worksEserleri by pullÇek, not pushit.
192
456000
2000
zorlama ile değil, özendirmekle mükün olduğunu görürsünüz.
07:53
MostÇoğu of our educationEğitim systemsistem is pushit.
193
458000
2000
Bizdeki eğitim sistemi çoğunlukla zorlamaya dayanır.
07:55
I was literallyharfi harfine pusheditilmiş to schoolokul.
194
460000
2000
Ben okula gerçekten zorla gönderildim.
07:57
When you get to schoolokul, things are pusheditilmiş at you:
195
462000
2000
Okulda herşey sizin önünüze sunulur.
07:59
knowledgebilgi, examssınavları,
196
464000
2000
Bilgi, sınavlar,
08:01
systemssistemler, timetableszaman çizelgeleri.
197
466000
2000
sistemler, zaman çizelgeleri.
08:03
If you want to attractçekmek people like JuandersonJuanderson
198
468000
2000
Eğer siz de Juanderson gibi
08:05
who could, for instanceörnek,
199
470000
2000
uyuşturucu ticareti sayesinde
08:07
buysatın almak gunssilahlar, weargiyinmek jewelrytakı,
200
472000
2000
silah kullanan, mücevher takan
08:09
ridebinmek motorbikesMotosiklet and get girlskızlar
201
474000
2000
motosikletle dolaşan ve kızlarla beraber olan
08:11
throughvasitasiyla the drugsilaçlar tradeTicaret,
202
476000
2000
kişilerin dikkatini çekmek istiyorsanız
08:13
and you want to attractçekmek him into educationEğitim,
203
478000
2000
ve eğitime, okula kazandırmak istiyorsanız,
08:15
havingsahip olan a compulsoryzorunlu curriculumMüfredat doesn't really make senseduyu.
204
480000
3000
zorunlu bir eğitim programı bir anlam ifade etmez.
08:18
That isn't really going to attractçekmek him.
205
483000
2000
Bu onun ilgisini çekmeyecektir.
08:20
You need to pullÇek him.
206
485000
2000
Onu özendirmeniz gerekiyor.
08:22
And so educationEğitim needsihtiyaçlar to work by pullÇek, not pushit.
207
487000
2000
Bu yüzden eğitim; zorlamayla değil, özendirmeyle yapılmalıdır.
08:24
And so the ideaFikir of a curriculumMüfredat
208
489000
3000
O halde müfredat kavramının
08:27
is completelytamamen irrelevantilgisiz in a settingayar like this.
209
492000
2000
bu tür bir ortamda yeri yoktur.
08:29
You need to startbaşlama educationEğitim
210
494000
2000
Eğitime,
08:31
from things that make a differencefark
211
496000
2000
kişilere kendi bulundukları ortamlarda
08:33
to them in theironların settingsAyarlar.
212
498000
2000
farklılık yaratacak şeylerden başlamanız gerekir.
08:35
What does that?
213
500000
2000
Peki bunu nasıl yaparsınız?
08:37
Well, the keyanahtar is motivationmotivasyon, and there are two aspectsyönleri to it.
214
502000
3000
En önemli şey motivasyondur ve bunun iki yöntemi vardır.
08:40
One is to deliverteslim etmek extrinsicdışsal motivationmotivasyon,
215
505000
3000
Birincisi, motivasyonu harici olarak sağlayabilmektir.
08:43
that educationEğitim has a payoffhesabı kapatmak.
216
508000
2000
Bu eğitim sisteminde yatırımın bir geri dönüşü vardır.
08:45
Our educationEğitim systemssistemler all work
217
510000
3000
Bizim eğitim sistemlerimiz
08:48
on the principleprensip that there is a payoffhesabı kapatmak,
218
513000
2000
bu geri dönüş prensibine göre calışır,
08:50
but you have to wait quiteoldukça a long time.
219
515000
2000
fakat uzun bir süre beklemeniz gerekir.
08:52
That's too long if you're poorfakir.
220
517000
2000
Eğer fakirseniz bu süre gerçekten çok uzundur.
08:54
WaitingBekleyen 10 yearsyıl for the payoffhesabı kapatmak from educationEğitim
221
519000
3000
Eğitimden bir sonuç almak için 10 yıl beklemek çok uzun bir süredir,
08:57
is too long when you need to meetkarşılamak dailygünlük needsihtiyaçlar,
222
522000
3000
özellikle de günlük ihtiyaçları karşılama zorunlulukları arasında,
09:00
when you've got siblingsKardeşler to look after
223
525000
2000
bakmanız gereken kardeşleriniz,
09:02
or a business to help with.
224
527000
2000
veya vakit ayırmanız gereken başka işler varken.
09:04
So you need educationEğitim to be relevantuygun and help people
225
529000
2000
Öyleyse eğitimin, kişilerin hayatlarını devam ettirebilmeleri için
09:06
to make a livingyaşam there and then, oftensık sık.
226
531000
3000
yaptıkları işlerle ilgili olması ve onlara bu konuda yardımcı olması gerekir.
09:09
And you alsoAyrıca need to make it intrinsicallydoğal olarak interestingilginç.
227
534000
3000
İkinci olarak, motivasyon içten gelmelidir.
09:12
So time and again, I foundbulunan people like this.
228
537000
3000
Ve yine, böyle insanlarla karşılaştım.
09:15
This is an amazingşaşırtıcı guy, SebastiaoSebastiao RochaRocha,
229
540000
3000
Bu harika adam Sebastiao Rocha,
09:18
in BeloBelo HorizonteHorizonte,
230
543000
2000
Belo Horizonte'den.
09:20
in the thirdüçüncü largesten büyük cityŞehir in BrazilBrezilya.
231
545000
2000
Brezilya'nın üçüncü büyük şehrinden.
09:22
He's inventedicat edildi more than 200 gamesoyunlar
232
547000
2000
Bugüne kadar, cok farklı alanlardaki konuları öğretmek amacıyla kullanılan
09:24
to teachöğretmek virtuallyfiilen any subjectkonu underaltında the sunGüneş.
233
549000
3000
200 den fazla oyun geliştirmiş.
09:27
In the schoolsokullar and communitiestopluluklar
234
552000
2000
Sebastiao'nun çalıştığı
09:29
that TaioTaio worksEserleri in,
235
554000
2000
okul ve topluluklarda,
09:31
the day always startsbaşlar in a circledaire
236
556000
2000
gün her zaman bir çember oluşturulması
09:33
and always startsbaşlar from a questionsoru.
237
558000
3000
ve bir soru sorulması ile başlar.
09:36
ImagineHayal an educationEğitim systemsistem that startedbaşladı from questionssorular,
238
561000
3000
Sorular ile başlayan bir eğitim sistemi düşünün.
09:39
not from knowledgebilgi to be impartedöğretilir,
239
564000
2000
Bilginin direkt aktarılması ile başlamayan.
09:41
or startedbaşladı from a gameoyun, not from a lessonders,
240
566000
3000
Ya da bir dersle değil de oyun ile başlayan.
09:44
or startedbaşladı from the premiseöncül
241
569000
2000
Veya birşeyler öğretmeden önce
09:46
that you have to engagetutmak people first
242
571000
3000
kişileri olayın içine çeken,
09:49
before you can possiblybelki teachöğretmek them.
243
574000
2000
bir önerme ile başladığını düşünün.
09:51
Our educationEğitim systemssistemler,
244
576000
2000
Bizim eğitim sistemimizde
09:53
you do all that stuffşey afterwardsonra, if you're luckyşanslı,
245
578000
2000
eğer şanslıysanız bunların hepsini sonradan yaparsınız:
09:55
sportspor, dramadram, musicmüzik.
246
580000
2000
spor, tiyatro, müzik.
09:57
These things, they teachöğretmek throughvasitasiyla.
247
582000
3000
Böyle şeyler öğretmek için araçtır.
10:00
They attractçekmek people to learningöğrenme
248
585000
2000
İnsanların öğrenmesini kolaylaştırırlar
10:02
because it's really a dancedans projectproje
249
587000
2000
çünkü gerçekten bir dans projesidir,
10:04
or a circussirk projectproje
250
589000
2000
veya bir sirk projesidir
10:06
or, the besten iyi exampleörnek of all --
251
591000
2000
veya hepsinden daha iyi bir örnek:
10:08
ElEl SistemaSistema in VenezuelaVenezuela --
252
593000
2000
Venezuela'daki "El Sistema"
10:10
it's a musicmüzik projectproje.
253
595000
2000
bir müzik projesidir.
10:12
And so you attractçekmek people throughvasitasiyla that into learningöğrenme,
254
597000
2000
Ve siz insanların öğrenmeye olan ilgisini bununla sağlayabilirsiniz.
10:14
not addingekleme that on after
255
599000
2000
Herşey öğrenildikten sonra
10:16
all the learningöğrenme has been donetamam
256
601000
2000
bunu konuya dahil etmekle
10:18
and you've eatenyemiş your cognitivebilişsel greensYeşiller.
257
603000
3000
ve öğrenmek için en verimli zamanı harcadıktan sonra değil.
10:21
So ElEl SistemaSistema in VenezuelaVenezuela
258
606000
2000
Venezuela'daki "El Sistema"
10:23
useskullanımları a violinkeman as a technologyteknoloji of learningöğrenme.
259
608000
3000
öğrenmek için kemanı aletini bir araç olarak kullanıyor.
10:26
TaioTaio RochaRocha useskullanımları makingyapma soapsabun
260
611000
3000
Sebastiao Rocha çorba pişirmeyi,
10:29
as a technologyteknoloji of learningöğrenme.
261
614000
2000
öğrenme için bir aracı teknik olarak kullanıyor.
10:31
And what you find when you go to these schemesdüzenleri
262
616000
2000
Ve buralara gittiğinizde gördüğünüz şey
10:33
is that they use people and placesyerler
263
618000
2000
onların; kişileri ve mekanları
10:35
in incrediblyinanılmaz creativeyaratıcı waysyolları.
264
620000
2000
inanılmaz yaratıcı şekilde kullandığıdır.
10:37
MassesKitleler of peerakran learningöğrenme.
265
622000
2000
Kitlelerin, gruplar halinde öğrenmesi.
10:39
How do you get learningöğrenme to people
266
624000
2000
İnsanların öğrenmesini nasıl sağlardınız?
10:41
when there are no teachersöğretmenler,
267
626000
2000
Öğretmenlerin olmadığı,
10:43
when teachersöğretmenler won'talışkanlık come, when you can't affordparası yetmek them,
268
628000
2000
öğretmenlerin derslere gelmediği, ödeme yapamadığınız,
10:45
and even if you do get teachersöğretmenler,
269
630000
3000
ve hatta öğretmen bulduğunuzda, ama
10:48
what they teachöğretmek isn't relevantuygun to the communitiestopluluklar that they serveservis?
270
633000
3000
öğrettiklerinin o toplum ile ilgisi olmadığı durumlarda ne yapardınız?
10:51
Well, you createyaratmak your ownkendi teachersöğretmenler.
271
636000
2000
O zaman kendi öğretmenlerinizi kendiniz yaratırsınız.
10:53
You createyaratmak peer-to-peerPeer-to-peer learningöğrenme,
272
638000
2000
Birbirinden öğrenme sistemini oluşturursunuz,
10:55
or you createyaratmak para-teacherspara-öğretmenler, or you bringgetirmek in specialistuzman skillsbecerileri.
273
640000
3000
veya vekil/yardımcı öğretmenler oluşturur veya meslek kazandırırsınız.
10:58
But you find waysyolları to get learningöğrenme that's relevantuygun to people
274
643000
3000
Farklı teknolojiler, kişiler ve mekanlar vasıtasıyla
11:01
throughvasitasiyla technologyteknoloji, people and placesyerler that are differentfarklı.
275
646000
3000
kişilere uygun öğrenme yöntemlerini geliştirirsiniz.
11:04
So this is a schoolokul in a busotobüs
276
649000
2000
Bu bir konut arazisinde yer alan
11:06
on a buildingbina siteyer
277
651000
3000
otobüs içine kurulmuş bir okul.
11:09
in PunePune, the fastestEn hızlı growingbüyüyen cityŞehir in AsiaAsya.
278
654000
3000
Asyanın en hızlı büyüyen şehri Pune'da.
11:12
PunePune has 5,000 buildingbina sitesSiteler.
279
657000
3000
Pune'da 5.000 konut alanı ve
11:15
It has 30,000 childrençocuklar
280
660000
2000
bu alanlarda
11:17
on those buildingbina sitesSiteler.
281
662000
2000
30.000 çocuk var.
11:19
That's one cityŞehir.
282
664000
2000
Bu sadece bir şehir.
11:21
ImagineHayal that urbankentsel explosionpatlama
283
666000
2000
Gelişmekte olan bölgelerde meydana gelecek
11:23
that's going to take placeyer acrosskarşısında the developinggelişen worldDünya
284
668000
3000
olan kentsel patlamayı
11:26
and how manyçok thousandsbinlerce of childrençocuklar
285
671000
2000
ve kaç bin çocuğun
11:28
will spendharcamak theironların schoolokul yearsyıl on buildingbina sitesSiteler.
286
673000
2000
okul yıllarını bu alanlarda geçireceğini düşünün.
11:30
Well, this is a very simplebasit schemedüzen
287
675000
2000
Doğrusu, bir otobüs vasıtasıyla
11:32
to get the learningöğrenme to them throughvasitasiyla a busotobüs.
288
677000
3000
eğitimin sağlanması çok kolay bir girişim.
11:35
And they all treattedavi etmek learningöğrenme,
289
680000
3000
Ve onların hepsi eğitimi,
11:38
not as some sortçeşit of academicakademik, analyticalanalitik activityaktivite,
290
683000
3000
bir akademik ve analitik bir aktivite olarak değil de,
11:41
but as that's something that's productiveüretken,
291
686000
2000
üretken bir faaliyet,
11:43
something you make,
292
688000
2000
sizin ortaya çıkardığınız,
11:45
something that you can do, perhapsbelki earnkazanmak a livingyaşam from.
293
690000
3000
yapabildiğiniz birşey ve belki de geçiminizi sağlayabileceğiniz uğraşı olarak görüyorlar.
11:48
So I metmet this characterkarakter, StevenSteven.
294
693000
3000
Orada Steven isminde bu kişi ile karşılaştım.
11:51
He'dO istiyorsunuz spentharcanmış threeüç yearsyıl in NairobiNairobi livingyaşam on the streetssokaklar
295
696000
3000
Üç yılını Nairobi'de sokaklarda yaşayarak geçirmişti
11:54
because his parentsebeveyn had diedvefat etti of AIDSAIDS.
296
699000
2000
çünkü ailesini AIDS'den kaybetmişti.
11:56
And he was finallyen sonunda broughtgetirdi back into schoolokul,
297
701000
2000
Ve sonunda okula geri kazandırıldı,
11:58
not by the offerteklif of GCSEsGCSE,
298
703000
2000
ancak bu lise diploması alması için değil,
12:00
but by the offerteklif of learningöğrenme how to becomeolmak a carpentermarangoz,
299
705000
3000
pratik beceri kazanması,
12:03
a practicalpratik makingyapma skillbeceri.
300
708000
2000
marangozluk eğitimi alması içindi.
12:05
So the trendiesttrendy schoolsokullar in the worldDünya,
301
710000
2000
Dünyadaki en gelişmiş okullar,
12:07
HighYüksek TechTeknik okul HighYüksek and othersdiğerleri,
302
712000
2000
Yüksek Teknoloji Liseleri ve diğerleri,
12:09
they espousebenimsemek a philosophyFelsefe of learningöğrenme as productiveüretken activityaktivite.
303
714000
3000
öğrenmeyi üretken aktivite olarak benimsemişlerdir.
12:12
Here, there isn't really an optionseçenek.
304
717000
2000
Burada gerçekten bir alternatif yok.
12:14
LearningÖğrenme has to be productiveüretken
305
719000
2000
Öğrenmenin bir anlamı olması için
12:16
in ordersipariş for it to make senseduyu.
306
721000
3000
sonucunda bir üretkenlik olmak zorunda.
12:19
And finallyen sonunda, they have a differentfarklı modelmodel of scaleölçek,
307
724000
3000
Ve son olarak, farklı bir büyüme yöntemleri var.
12:22
and it's a ChineseÇince restaurantrestoran modelmodel
308
727000
2000
Büyümeyi,
12:24
of how to scaleölçek.
309
729000
2000
Çin Lokantası modeli bazında belirliyorlar.
12:26
And I learnedbilgili it from this guy,
310
731000
2000
Bunu işte bu adamdan öğrendim,
12:28
who is an amazingşaşırtıcı characterkarakter.
311
733000
2000
inanılmaz bir kişi.
12:30
He's probablymuhtemelen the mostçoğu remarkabledikkat çekici socialsosyal entrepreneurgirişimci
312
735000
2000
Dünyada eğitim konusunda belki de
12:32
in educationEğitim in the worldDünya.
313
737000
2000
en dikkat çekici sosyal girişimcidir.
12:34
His nameisim is MadhavMadhav ChavanChief,
314
739000
2000
İsmi Madhav Chavan,
12:36
and he createdoluşturulan something calleddenilen PrathamPratham.
315
741000
2000
ve kendisi Pratham adında bir organizasyon kurdu.
12:38
And PrathamPratham runskoşar preschoolokul öncesi playoyun groupsgruplar
316
743000
3000
Pratham Hindistan'da şu an 21 milyon çocuğa
12:41
for, now, 21 millionmilyon childrençocuklar in IndiaHindistan.
317
746000
3000
okul öncesi eğitimi veriyor.
12:44
It's the largesten büyük NGOSİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜ in educationEğitim in the worldDünya.
318
749000
3000
Eğitim alanında dünyadaki en büyük sivil toplum örgütü.
12:47
And it alsoAyrıca supportsdestekler working-classişçi sınıfı kidsçocuklar going into IndianHint schoolsokullar.
319
752000
3000
Aynı zamanda Hint okullarında okuyan çalışan aile çocuklarını da destekliyor.
12:50
He's a completetamamlayınız revolutionarydevrimci.
320
755000
2000
O tam bir devrimci.
12:52
He's actuallyaslında a tradeTicaret unionbirlik organizerOrganizatör by backgroundarka fon,
321
757000
3000
Ve aslında daha evvel bir ticaret birliğinin organizatörlüğünü yapmış.
12:55
and that's how he learnedbilgili the skillsbecerileri
322
760000
2000
Orada öğrendiği becerilerini kullanarak
12:57
to buildinşa etmek his organizationorganizasyon.
323
762000
2000
kendi şirketini kurmuş.
12:59
When they got to a certainbelli stageevre,
324
764000
2000
Şirket belirli bir aşamaya geldiğinde
13:01
PrathamPratham got bigbüyük enoughyeterli to attractçekmek
325
766000
2000
Pratham, McKinsey'nin dikkatini çekecek ve
13:03
some proprofesyonel bonobono supportdestek from McKinseyMcKinsey.
326
768000
2000
yatırım desteği alacak kadar büyümüştü.
13:05
McKinseyMcKinsey camegeldi alonguzun bir and lookedbaktı at his modelmodel and said,
327
770000
3000
McKinsey gelip onun modelini inceledi ve
13:08
"You know what you should do with this, MadhavMadhav?
328
773000
2000
"Madhav bu şirketle ne yapman gerektiğini biliyor musun?
13:10
You should turndönüş it into McDonald'sMcDonald's.
329
775000
2000
Bunu McDonald's a dönüştürmelisin" dedi.
13:12
And what you do when you go to any newyeni siteyer
330
777000
2000
Yeni bir pazara girmek istediğinde yapman gereken;
13:14
is you kindtür of rollrulo out a franchiseimtiyaz.
331
779000
2000
bir bayilik vermek olacaktır.
13:16
And it's the sameaynı whereverher nerede you go.
332
781000
2000
Nereye gidersen git aynı şeyi yapman gerek.
13:18
It's reliabledürüst and people know exactlykesinlikle where they are.
333
783000
3000
Böyle bir yöntem güvenilirdir ve insanlar kimden hizmet aldıklarını biliyor olacaklar.
13:21
And there will be no mistakeshatalar."
334
786000
2000
Ve hata olmayacaktır.
13:23
And MadhavMadhav said,
335
788000
2000
Madhav şöyle karşılık verdi:
13:25
"Why do we have to do it that way?
336
790000
2000
"Neden öyle yapalım?
13:27
Why can't we do it more like the ChineseÇince restaurantsrestoranlar?"
337
792000
3000
Neden Çin Lokantaları gibi yapamıyoruz?"
13:30
There are ChineseÇince restaurantsrestoranlar everywhereher yerde,
338
795000
2000
Heryerde Çin Lokantalaları var,
13:32
but there is no ChineseÇince restaurantrestoran chainzincir.
339
797000
3000
fakat bir Çin Lokantası zinciri yok.
13:35
YetHenüz, everyoneherkes knowsbilir what is a ChineseÇince restaurantrestoran.
340
800000
2000
Yine de, herkes Çin Lokantasının ne olduğunu bilir.
13:37
They know what to expectbeklemek, even thoughgerçi it'llolacak be subtlyustaca differentfarklı
341
802000
3000
Aralarında çok ufak farklılıklar olsa da, isimleri ve renkleri farklı da olsa
13:40
and the colorsrenkler will be differentfarklı and the nameisim will be differentfarklı.
342
805000
2000
insanlar orada ne bulacağını bilir.
13:42
You know a ChineseÇince restaurantrestoran when you see it.
343
807000
3000
Gördüğünüzde bir Çin Lokantasını tanırsınız.
13:45
These people work with the ChineseÇince restaurantrestoran modelmodel --
344
810000
3000
Bu kişiler Çin Lokantası modeli ile çalışıyorlar.
13:48
sameaynı principlesprensipler, differentfarklı applicationsuygulamaları and differentfarklı settingsAyarlar --
345
813000
3000
Prensip aynı, uygulama ve ortamlar farklı.
13:51
not the McDonald'sMcDonald's modelmodel.
346
816000
2000
McDonald's modeli değil.
13:53
The McDonald'sMcDonald's modelmodel scalesterazi.
347
818000
2000
McDonald's modeli büyümeyi esas alır.
13:55
The ChineseÇince restaurantrestoran modelmodel spreadsyayılır.
348
820000
3000
Çin Lokantası modeli ise yayılmacıdır.
13:58
So masskitle educationEğitim
349
823000
2000
Evet, kitle eğitimi
14:00
startedbaşladı with socialsosyal entrepreneurshipGirişimcilik
350
825000
2000
sosyal girişimcilik faaliyetiyle
14:02
in the 19thinci centuryyüzyıl.
351
827000
2000
19. yy da başladı.
14:04
And that's desperatelyumutsuzca what we need again
352
829000
2000
Ve global olarak kesinlikle
14:06
on a globalglobal scaleölçek.
353
831000
2000
buna yeniden ihtiyacımız var.
14:08
And what can we learnöğrenmek from all of that?
354
833000
2000
Peki bütün bunlardan ne öğrenebiliriz?
14:10
Well, we can learnöğrenmek a lot
355
835000
2000
Çok şey öğrenebiliriz,
14:12
because our educationEğitim systemssistemler
356
837000
2000
çünkü bizim eğitim sistemlerimiz
14:14
are failinghata desperatelyumutsuzca in manyçok waysyolları.
357
839000
2000
birçok yönden başarısız kalıyor.
14:16
They failbaşarısız to reachulaşmak the people
358
841000
2000
En çok hizmet vermesi gereken kişilere
14:18
they mostçoğu need to serveservis.
359
843000
2000
ulaşma açısından başarısızlar.
14:20
They oftensık sık hitvurmak theironların targethedef but missbayan the pointpuan.
360
845000
3000
Çoğu zaman belirlenen hedefi tutturuyorlar ancak bir türlü onikiden vuramıyorlar.
14:23
Improvementİyileştirme is increasinglygiderek
361
848000
2000
Gelişmeleri organize etmek
14:25
difficultzor to organizedüzenlemek;
362
850000
2000
gittikçe daha da zorlaşmakta.
14:27
our faithinanç in these systemssistemler, incrediblyinanılmaz fraughtdolu.
363
852000
3000
Mevcut sistemimize olan güvenimiz, son derece endişe verici.
14:30
And this is just a very simplebasit way of
364
855000
2000
Ve aslında bu; nasıl bir yeniliğe,
14:32
understandinganlayış what kindtür of innovationyenilik,
365
857000
3000
ne tür bir tasarıma ihtiyaç duyduğumuzu
14:35
what kindtür of differentfarklı designdizayn we need.
366
860000
3000
anlamanın en basit yoludur.
14:38
There are two basictemel typestürleri of innovationyenilik.
367
863000
2000
Temelde yeniliği ikiye ayırabiliriz.
14:40
There's sustainingbesleyici innovationyenilik,
368
865000
2000
"Kalıcı yenilik",
14:42
whichhangi will sustainsürdürmek an existingmevcut institutionkurum or an organizationorganizasyon,
369
867000
3000
ki bu var olan kurumları veya organizasyonları devamlı kılar,
14:45
and disruptiveyıkıcı innovationyenilik
370
870000
2000
ve "yıkıcı yenilik",
14:47
that will breakkırılma it apartayrı, createyaratmak some differentfarklı way of doing it.
371
872000
3000
bu da kurumları parçalar, buna sebep olacak ortamlar oluşturur.
14:50
There are formalbiçimsel settingsAyarlar --
372
875000
2000
Resmi kurumlar vardır;
14:52
schoolsokullar, collegeskolejler, hospitalshastaneler --
373
877000
2000
okullar, üniversiteler, hastaneler gibi.
14:54
in whichhangi innovationyenilik can take placeyer,
374
879000
2000
Buralar yenilik yapmaya elverişli yerlerdir.
14:56
and informalresmi olmayan settingsAyarlar -- communitiestopluluklar,
375
881000
2000
Bir de gayrıresmi örgütler vardır; cemiyetler,
14:58
familiesaileleri, socialsosyal networksağlar.
376
883000
2000
aileler, sosyal iletişim grupları gibi.
15:00
AlmostNeredeyse all our effortçaba goesgider in this boxkutu,
377
885000
2000
Bizim şu ana kadar olan bütün çabalarımız bu kategori içindi:
15:02
sustainingbesleyici innovationyenilik in formalbiçimsel settingsAyarlar,
378
887000
3000
resmi kurumlardaki kalıcı yenilikler.
15:05
gettingalma a better versionversiyon
379
890000
2000
Yani 19.yy'da geliştirilmiş olan
15:07
of the essentiallyesasen BismarckianBismarckian schoolokul systemsistem
380
892000
2000
Bismarck Sistemi'nin
15:09
that developedgelişmiş in the 19thinci centuryyüzyıl.
381
894000
3000
iyileştirilmesi çabaları.
15:12
And as I said, the troublesorun with this is that,
382
897000
2000
Daha evvel de bahsettiğim gibi
15:14
in the developinggelişen worldDünya
383
899000
2000
bu konudaki sorun, bu modelin başarılı olması için gerekli
15:16
there just aren'tdeğil teachersöğretmenler to make this modelmodel work.
384
901000
2000
yeterli sayıda öğretmenin gelişmekte olan bölgelerde bulunamamasıdır.
15:18
You'dOlur need millionsmilyonlarca and millionsmilyonlarca of teachersöğretmenler
385
903000
3000
Bu modelde, Çin, Hindistan, Nijerya ve diğer gelişmekte olan yerlerde
15:21
in ChinaÇin, IndiaHindistan, NigeriaNijerya
386
906000
2000
ihtiyacı karşılamak için
15:23
and the restdinlenme of developinggelişen worldDünya to meetkarşılamak need.
387
908000
3000
milyonlarca öğretmene ihtiyacınız olacaktır.
15:26
And in our systemsistem, we know
388
911000
2000
Ve biliyoruz ki bizim kullandığımız sistemde
15:28
that simplybasitçe doing more of this won'talışkanlık eatyemek into
389
913000
3000
aynı şeyleri tekrarlamak
15:31
deepderin educationaleğitici inequalitieseşitsizlikler,
390
916000
2000
eğitimdeki eşitsizliği
15:33
especiallyözellikle in inner citiesşehirler
391
918000
2000
-- özellikle de iç bölgelerde ve eski endüstri bölgelerinde --
15:35
and formereski industrialSanayi areasalanlar.
392
920000
2000
ortadan kaldıramayacaktır.
15:37
So that's why we need threeüç more kindsçeşit of innovationyenilik.
393
922000
3000
Bu yüzden diğer üç çeşit yeniliği de denememiz lazım.
15:40
We need more reinventionyeniden icadı.
394
925000
2000
Daha fazla yeniden yapılanmalara ihtiyacımız var
15:42
And all around the worldDünya now you see
395
927000
2000
Dünyanın heryerinde her geçen gün
15:44
more and more schoolsokullar reinventingyeniden icat themselveskendilerini.
396
929000
3000
daha fazla sayıda okul yeniden yapılanmaya gidiyor
15:47
They're recognizablyrecognizably schoolsokullar, but they look differentfarklı.
397
932000
3000
Bildiğimiz okullar ama farklı görüntüleri/yapılanmaları var.
15:50
There are BigBüyük PictureResim schoolsokullar
398
935000
2000
Mesela ABD ve Avustralya'da faaliyet gösteren
15:52
in the U.S. and AustraliaAvustralya.
399
937000
2000
"Big Picture" okulları.
15:54
There are KunskapsskolanKunskapsskolan schoolsokullar
400
939000
2000
İsveç'teki
15:56
in Swedenİsveç.
401
941000
2000
"Kunscap Skolan" okulları.
15:58
Of 14 of them,
402
943000
3000
Toplam 14 okuldan
16:01
only two of them are in schoolsokullar.
403
946000
2000
sadece iki tanesi resmi okul binalarında.
16:03
MostÇoğu of them are in other buildingsbinalar not designedtasarlanmış as schoolsokullar.
404
948000
3000
Çoğu, okul olarak düzenlenmemiş olan binalarda faaliyet göstermekte.
16:06
There is an amazingşaşırtıcı schoolokul in NorthenKuzey QueenslandQueensland
405
951000
2000
Kuzey Queensland'da
16:08
calleddenilen JaringanJaringan.
406
953000
2000
Jaringan adında harika bir okul var.
16:10
And they all have the sameaynı kindtür of featuresÖzellikler:
407
955000
2000
Ve tamamı ortak özellikler taşıyor.
16:12
highlybüyük ölçüde collaborativeişbirlikçi, very personalizedkişiselleştirilmiş,
408
957000
3000
Hepsi yüksek düzeyde işbirliği içinde, herbirinin kendine has özellikleri var
16:15
oftensık sık pervasiveyaygın technologyteknoloji,
409
960000
3000
ve çoğunlukla yaygın teknoloji kullanıyorlar.
16:18
learningöğrenme that startsbaşlar from questionssorular
410
963000
2000
Bilgi aktarımı ve müfredat ile değil de
16:20
and problemssorunlar and projectsprojeler,
411
965000
2000
sorularla, problem tanımlarıyla ve projelerle başlayan
16:22
not from knowledgebilgi and curriculumMüfredat.
412
967000
2000
bir eğitim sistemleri var.
16:24
So we certainlykesinlikle need more of that.
413
969000
2000
Kesinlikle bu tür okulların çok daha fazlasına ihtiyacımız var.
16:26
But because so manyçok of the issuessorunlar in educationEğitim
414
971000
3000
Fakat eğitimdeki sorunların çoğu
16:29
aren'tdeğil just in schoolokul,
415
974000
2000
sadece okullarla ilgili olmayıp
16:31
they're in familyaile and communitytoplum,
416
976000
2000
toplum ve ailelerle de ilgili olduğundan,
16:33
what you alsoAyrıca need, definitelykesinlikle,
417
978000
2000
aynı zamanda ihtiyacınız olan şeyler
16:35
is more on the right handel sideyan.
418
980000
2000
bu tablonun daha çok sağ tarafındakiler.
16:37
You need effortsçabaları to supplementek schoolsokullar.
419
982000
3000
Okulları "desteklemek" için çabalar gerekli.
16:40
The mostçoğu famousünlü of these is ReggioReggio EmiliaEmilia in Italyİtalya,
420
985000
3000
Bu işi yapanlardan en tanınmış olanı
16:43
the family-basedAile esaslı learningöğrenme systemsistem
421
988000
3000
okuldakileri teşvik etmek ve desteklemek için çalışan
16:46
to supportdestek and encourageteşvik etmek people in schoolsokullar.
422
991000
3000
İtalya'daki aile-esaslı eğitim sistemini uygulayan Reggio Emilia'dır.
16:49
The mostçoğu excitingheyecan verici is the HarlemHarlem Children'sÇocuk ZoneBölge,
423
994000
3000
En etkileyici olanı ise
16:52
whichhangi over 10 yearsyıl, led by GeoffreyGeoffrey CanadaKanada,
424
997000
3000
Geoffrey Canada tarafından yönetilen ve
16:55
has, throughvasitasiyla a mixturekarışım of schoolingeğitim
425
1000000
2000
okul, aile ve cemiyet projelerinin karışımı ile
16:57
and familyaile and communitytoplum projectsprojeler,
426
1002000
2000
10 yıldan fazla bir süredir sadece okullardaki eğitimi değil
16:59
attemptedteşebbüs to transformdönüştürmek not just educationEğitim in schoolsokullar,
427
1004000
3000
Harlem'deki 10.000 ailenin kültürünü ve arzularını
17:02
but the entiretüm culturekültür and aspirationaspirasyon
428
1007000
3000
dönüştürme girişiminde bulunan
17:05
of about 10,000 familiesaileleri in HarlemHarlem.
429
1010000
3000
"Harlem Children's Zone" kurumudur.
17:08
We need more of that
430
1013000
2000
Tamamen yeni ve köktenci olan
17:10
completelytamamen newyeni and radicalradikal thinkingdüşünme.
431
1015000
2000
bu tür düşüncelerin daha fazlasına ihtiyacımız var.
17:12
You can go to placesyerler an hoursaat away, lessaz,
432
1017000
3000
Buradan bir saat ya da daha kısa mesafede yerlere,
17:15
from this roomoda,
433
1020000
2000
ya da yolun hemen aşağısına gitseniz
17:17
just down the roadyol, whichhangi need that,
434
1022000
3000
bunlara ihtiyacı olan, bizim daha önce hiç düşünemediğimiz türden
17:20
whichhangi need radicalismradikalizm of a kindtür that we haven'tyok imaginedhayal.
435
1025000
3000
bir köktenciliğe ihtiyacı olan yerler görürsünüz.
17:23
And finallyen sonunda, you need transformationaldönüşüm innovationyenilik
436
1028000
2000
Ve son olarak da
17:25
that could imaginehayal etmek gettingalma learningöğrenme to people
437
1030000
2000
öğrenme yeteneğini insanlara tamamen yeni ve farklı yöntemlerle
17:27
in completelytamamen newyeni and differentfarklı waysyolları.
438
1032000
3000
kazandırabilecek "dönüşümcü" yeniliğe gereksinim var.
17:30
So we are on the vergemeyletmek, 2015,
439
1035000
3000
Şu anda 2015'in,
17:33
of an amazingşaşırtıcı achievementbaşarı,
440
1038000
3000
yani muhteşem bir başarının,
17:36
the schoolificationschoolification of the worldDünya.
441
1041000
2000
dünyanın okullaşmasının eşiğindeyiz.
17:38
EveryHer childçocuk up to the ageyaş of 15 who wants a placeyer in schoolokul
442
1043000
3000
15 yaşından küçük olan ve okula gitmek isteyen her çocuk
17:41
will be ableyapabilmek to have one in 2015.
443
1046000
2000
2015 yılında bunu yapabilecek.
17:43
It's an amazingşaşırtıcı thing.
444
1048000
2000
Bu inanılmaz birşey.
17:45
But it is,
445
1050000
2000
Fakat, çok hızlı ve düzenli olarak gelişmiş olan
17:47
unlikeaksine carsarabalar, whichhangi have developedgelişmiş
446
1052000
2000
otomobil teknolojisinin aksine
17:49
so rapidlyhızla and orderlyhasta bakıcı,
447
1054000
2000
okul sistemi
17:51
actuallyaslında the schoolokul systemsistem is recognizablyrecognizably
448
1056000
3000
bilindiği üzere
17:54
an inheritancedevralma from the 19thinci centuryyüzyıl,
449
1059000
2000
19.yy'ın mirasıdır.
17:56
from a BismarkianBismarkian modelmodel of GermanAlmanca schoolingeğitim
450
1061000
3000
Alman okul sisteminde Bismarck modeli olarak yerini almış,
17:59
that got takenalınmış up by Englishİngilizce reformersReformcular,
451
1064000
3000
İngiliz yenilikçileri
18:02
and oftensık sık by
452
1067000
3000
ve çoğunlukla
18:05
religiousdini missionariesmisyonerler,
453
1070000
2000
din misyonerleri tarafından benimsenmiş,
18:07
takenalınmış up in the UnitedAmerika StatesBirleşik
454
1072000
2000
ABD'de sosyal kaynaşmayı sağlayan
18:09
as a forcekuvvet of socialsosyal cohesionuyum,
455
1074000
2000
bir güç olarak görülmüş ve benimsenmiş,
18:11
and then in JapanJaponya and SouthGüney KoreaKore as they developedgelişmiş.
456
1076000
3000
ve sonra da gelişmelerine paralel olarak Japonya ve Güney Kore'ye yayılmıştır.
18:14
It's recognizablyrecognizably 19thinci centuryyüzyıl in its rootskökleri.
457
1079000
2000
Yani kökleri 19.yy'a kadar gitmektedir.
18:16
And of coursekurs it's a hugeKocaman achievementbaşarı.
458
1081000
2000
Tabi ki çok büyük bir başarıdır.
18:18
And of coursekurs it will bringgetirmek great things.
459
1083000
2000
Ve tabi ki büyük olaylara kapı açacaktır.
18:20
It will bringgetirmek skillsbecerileri and learningöğrenme and readingokuma.
460
1085000
3000
Yetenekler kazandıracak, okuma ve öğrenmeyi sağlayacaktır.
18:23
But it will alsoAyrıca layyatırmak wasteatık to imaginationhayal gücü.
461
1088000
3000
Fakat aynı zamanda hayal gücümüzü de köreltecektir.
18:26
It will layyatırmak wasteatık to appetiteiştah. It will layyatırmak wasteatık to socialsosyal confidencegüven.
462
1091000
3000
İstekleri köreltecek. Sosyal güveni yok edecek.
18:29
It will stratifytabakalaşmak societytoplum
463
1094000
2000
Toplumu özgürleştirdiği kadar,
18:31
as much as it liberatesaçığa it.
464
1096000
2000
sınıflara da bölecektir.
18:33
And we are bequeathingbırakmayı to the developinggelişen worldDünya
465
1098000
2000
Ve şimdi bizler gelişen dünyaya
18:35
schoolokul systemssistemler that they will now spendharcamak
466
1100000
3000
yeniden yapılandırmak için yüzyıl harcayacakları
18:38
a centuryyüzyıl tryingçalışıyor to reformreform.
467
1103000
2000
bir okul sistemi bırakıyoruz.
18:40
That is why we need really radicalradikal thinkingdüşünme,
468
1105000
3000
İşte bu yüzden köktenci bir düşünce tarzına ihtiyacımız var,
18:43
and why radicalradikal thinkingdüşünme is now
469
1108000
2000
bu yüzden köktenci düşünce şimdi daha mümkün ve
18:45
more possiblemümkün and more neededgerekli than ever in how we learnöğrenmek.
470
1110000
3000
öğrenme yöntemi açısından her zamankinden daha gerekli.
18:48
Thank you. (ApplauseAlkış)
471
1113000
2000
Teşekkür ederim.
Translated by Cevat Erisken
Reviewed by osman oguz ahsen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Charles Leadbeater - Innovation consultant
A researcher at the London think tank Demos, Charles Leadbeater was early to notice the rise of "amateur innovation" -- great ideas from outside the traditional walls, from people who suddenly have the tools to collaborate, innovate and make their expertise known.

Why you should listen

Charles Leadbeater's theories on innovation have compelled some of the world's largest organizations to rethink their strategies. A financial journalist turned innovation consultant (for clients ranging from the British government to Microsoft), Leadbeater noticed the rise of "pro-ams" -- passionate amateurs who act like professionals, making breakthrough discoveries in many fields, from software to astronomy to kite-surfing. His 2004 essay "The Pro-Am Revolution" -- which The New York Times called one of the year's biggest global ideas -- highlighted the rise of this new breed of amateur.

Prominent examples range from the mountain bike to the open-source operating system Linux, from Wikipedia to the Jubilee 2000 campaign, which helped persuade Western nations to cancel more than $30 billion in third-world debt. In his upcoming book, We-Think, Leadbeater explores how this emerging culture of mass creativity and participation could reshape companies and governments. A business reporter by training, he was previously an editor for the Financial Times, and later, The Independent, where, with Helen Fielding, he developed the "Bridget Jones' Diary" column. Currently, he is researching for Atlas of Ideas, a program that is mapping changes in the global geography of science and innovation.

More profile about the speaker
Charles Leadbeater | Speaker | TED.com