ABOUT THE SPEAKER
Shimon Schocken - Computer Scientist, Educator
Shimon Schocken is a computer science professor and dedicated educator.

Why you should listen

Shimon Schocken is a former dean at Interdisciplinary Center (IDC) Herzliya, a new Israeli private university which he helped found in 1995. He's also taught at NYU, Harvard and Stanford. Together with Noam Nisan he developed a freely available, open-source, self-paced program for learning applied computer science: The Elements of Computing Systems. Offered in 2005, this led to one of the first successful open online courses. Now, courses based on the approach are offered by traditional universities as well as in crowd-sourced settings, and have been taken freely by thousands of self-learners over the web. Registration, lecture and project schedules are managed by volunteer course coordinators, and student questions are answered by the course alumni community.


His current project focuses on developing instructional materials for early-age math education, which he thinks can be transformed using low-cost tablet computers. He uses his other life passion, mountain biking, to teach adolescent boys in Israelʼs juvenile detention centers valuable life lessons through challenging bike rides in remote locations. He was co-organizer and program chair of TEDxTelAviv 2010.

More profile about the speaker
Shimon Schocken | Speaker | TED.com
TEDxTelAviv 2010

Shimon Schocken: What a bike ride can teach you

Shimon Schocken umuda pedal çeviriyor

Filmed:
615,444 views

Bilgisayar Bilimleri profesörü Shimon Schocken, aynı zamanda tutkulu bir dağ bisikletçisi. Gezileri sırasında öğrendiği hayat derslerini paylaşmak için, İsrail'in genç mahkumlarıyla bir program başlattı. Karşılaştıkları yoğun güçlükler ve kazandıkları başarılar kendisini de etkiledi.
- Computer Scientist, Educator
Shimon Schocken is a computer science professor and dedicated educator. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:15
MountainDağ bikingbisikleti in Israelİsrail
0
0
4000
İsrail'de dağ bisikletçiliği
00:19
is something that I do with great passiontutku
1
4000
2000
benim büyük tutkuyla
00:21
and commitmenttaahhüt.
2
6000
3000
ve bağlılıkla yaptığım birşey.
00:24
And when I'm on my bikebisiklet,
3
9000
2000
Bisikletimin üstündeyken,
00:26
I feel that I connectbağlamak
4
11000
2000
İsrail'in derin güzellikleriyle
00:28
with the profoundderin beautygüzellik of Israelİsrail,
5
13000
3000
bağlantı kurduğumu
00:31
and I feel that I'm unitedbirleşmiş
6
16000
2000
ve ülkemin
00:33
with this country'sülkenin historytarih
7
18000
4000
geçmişiyle ve kutsal kitapla
00:37
and biblicalİncil'deki lawhukuk.
8
22000
2000
bir olduğumu hissediyorum.
00:39
And alsoAyrıca, for me,
9
24000
2000
Bisikletçilik aynı zamanda,
00:41
bikingbisikleti is a mattermadde of empowermentgüçlenme.
10
26000
2000
benim için güç ile ilişkili.
00:43
When I reachulaşmak the summitzirve
11
28000
2000
Issızlığın ortasında
00:45
of a steepdik mountaindağ in the middleorta of nowhereHiçbir yerde,
12
30000
2000
dik bir dağın zirvesine ulaştığımda,
00:47
I feel younggenç,
13
32000
2000
kendimi genç,
00:49
invincibleyenilmez, eternalsonsuz.
14
34000
3000
yenilmez ve ölümsüz hissediyorum.
00:52
It's as if I'm connectingbağlantı with some legacymiras
15
37000
3000
Bu, kendimden çok daha büyük
00:55
or with some energyenerji
16
40000
2000
bir çeşit miras
00:57
faruzak greaterbüyük than myselfkendim.
17
42000
2000
ya da enerjiyle bağ kurmak gibi.
00:59
You can see my fellowadam ridersbinici
18
44000
2000
Bisiklet arkadaşlarımı
01:01
at the endson of the pictureresim,
19
46000
2000
resmin sonunda
01:03
looking at me with some concernilgilendirmek.
20
48000
3000
bana biraz endişeyle bakarken görebilirsiniz.
01:06
And here is anotherbir diğeri pictureresim of them.
21
51000
2000
Bu da onların bir diğer resmi.
01:08
UnfortunatelyNe yazık ki, I cannotyapamam showgöstermek theironların facesyüzleri,
22
53000
3000
Ne yazık ki, yüzlerini gösteremiyorum.
01:11
neitherne can I discloseifşa theironların truedoğru namesisimler,
23
56000
2000
Gerçek isimlerini de açıklayamıyorum.
01:13
and that's because my fellowadam ridersbinici
24
58000
2000
Çünkü bisiklet arkadaşlarım,
01:15
are juvenileçocuk inmatesMahkumlar,
25
60000
2000
genç mahkumlar,
01:17
offenderssuçluların
26
62000
2000
tutuklular,
01:19
spendingharcama time in a correctiondüzeltme facilitytesis
27
64000
2000
ve bir ıslahevindeler
01:21
about 20 minutes'dakikalık ridebinmek from here --
28
66000
3000
- buradan bisikletle yaklaşık 20 dakikalık bir mesafede
01:24
well, like everything in Israelİsrail.
29
69000
2000
Yani, İsrail'deki herşey gibi.
01:28
And I've been ridingbinme with these kidsçocuklar oncebir Zamanlar a weekhafta,
30
73000
3000
Bu çocuklarla haftada bir kez bisiklete biniyorum,
01:31
everyher TuesdaySalı, rainyağmur or shineparlaklık, for the last fourdört yearsyıl
31
76000
3000
her Salı, yağmurda çamur demeden, son dört senedir.
01:34
and by now, they'veonlar ettik becomeolmak a very bigbüyük partBölüm of my life.
32
79000
3000
Ve artık, onlar benim hayatımın çok büyük bir parçası oldular.
01:37
This storyÖykü beganbaşladı fourdört yearsyıl agoönce.
33
82000
3000
Hikaye, dört sene önce başladı.
01:40
The correctiondüzeltme facilitytesis where they are lockedkilitli up
34
85000
2000
Tutuklu bulundukları ıslahevi,
01:42
happensolur to be right in the middleorta
35
87000
2000
şansa bakın ki,
01:44
of one of my usualolağan tripsgezileri,
36
89000
2000
her zamanki gezilerimden birinin tam ortasında.
01:46
and it's surroundedçevrili by barbeddikenli wiresteller
37
91000
2000
Dikenli tellerle çevrili,
01:48
and electricelektrik gateskapılar and armedSilahlı guardsMuhafızlar.
38
93000
2000
elektrikli kapıları ve silahlı gardiyanları var.
01:50
So on one of these ridessürmek,
39
95000
2000
Bu gezilerden birinde,
01:52
I talkedkonuştuk my way into the compoundbileşik
40
97000
2000
konuşarak tesise girmeyi başardım
01:54
and wentgitti to see the wardenMüdür.
41
99000
3000
ve cezaevi müdürünü görmeye gittim.
01:57
I told the wardenMüdür
42
102000
2000
Ona,
01:59
that I wanted to startbaşlama a mountaindağ bikingbisikleti clubkulüp in this placeyer
43
104000
3000
orada bir dağ bisikleti kulübü kurmak istediğimi
02:02
and that basicallytemel olarak I wanted to take the kidsçocuklar
44
107000
2000
ve kısaca çocukları
02:04
from here to there.
45
109000
3000
oraya buraya götürmek istediğimi söyledim.
02:07
And I told him, "Let's find a way
46
112000
2000
Ve ona dedim ki, "Bir yol bulalım,
02:09
in whichhangi I'll be ableyapabilmek to take out 10 kidsçocuklar oncebir Zamanlar a weekhafta
47
114000
3000
10 çocuğu haftada bir kez dışarı çıkarabileyim
02:12
to ridebinmek with in the summeryaz in the countryülke."
48
117000
3000
ve yazın arazide bisiklete binelim."
02:15
And the wardenMüdür was quiteoldukça amusedeğlenerek,
49
120000
2000
Cezaevi müdürünün oldukça komiğine gitti,
02:17
and he told me he thought that I was a nutsomun
50
122000
3000
bana aklımı kaçırdığımı söyledi.
02:20
and he told me,
51
125000
2000
Ve dedi ki,
02:22
"This placeyer is a correctiondüzeltme facilitytesis. These guys are seriousciddi offenderssuçluların.
52
127000
3000
"Burası bir ıslahevi. Bunlar ciddi suçlular.
02:25
They are supposedsözde to be lockedkilitli up.
53
130000
2000
Kilit altında bulunmaları gerekiyor,
02:27
They aren'tdeğil supposedsözde to be out at largegeniş."
54
132000
3000
dışarıda rahatça gezinmeleri değil."
02:30
And yethenüz, we beganbaşladı to talk about it,
55
135000
2000
Yine de, konu hakkında konuşmaya başladık
02:32
and one thing led to anotherbir diğeri.
56
137000
2000
ve gelişmeler ardı ardına geldi.
02:34
And I can't see myselfkendim
57
139000
3000
Ve kendimi
02:37
going into a statebelirtmek, bildirmek prisonhapis in NewYeni JerseyJersey
58
142000
2000
New Jersey'de bir eyalet hapishanesine gidip de
02:39
and makingyapma suchböyle a propositionönerme,
59
144000
2000
böyle bir teklif yaparken hayal dahi edemiyorum.
02:41
but this beingolmak Israelİsrail,
60
146000
2000
Ancak İsrail'de,
02:43
the wardenMüdür somehowbir şekilde madeyapılmış it happenolmak.
61
148000
3000
bu cezaevi müdürü, bir şekilde bunu yapmayı başardı.
02:46
And so two monthsay latersonra,
62
151000
3000
Ve iki ay sonra,
02:49
we foundbulunan ourselveskendimizi "at largegeniş" --
63
154000
2000
kendimizi dışarıda bulduk
02:51
myselfkendim,
64
156000
2000
-- ben,
02:53
10 juvenileçocuk inmatesMahkumlar
65
158000
3000
10 genç mahkum
02:56
and a wonderfulolağanüstü fellowadam namedadlı RussRuss,
66
161000
2000
ve Russ adında harika bir arkadaş.
02:58
who becameoldu a very good friendarkadaş of mineMayın
67
163000
2000
Benim çok iyi bir arkadaşım
03:00
and my partnerortak in this projectproje.
68
165000
2000
ve bu projede ortağım oldu.
03:02
And in the nextSonraki fewaz weekshaftalar, I had the tremendousmuazzam pleasureZevk
69
167000
3000
Ve sonraki birkaç haftada, müthiş memnuniyetle
03:05
of introducingtanıtım these kidsçocuklar
70
170000
2000
bu çocukları
03:07
to the worldDünya of totalGenel Toplam freedomözgürlük,
71
172000
2000
tam özgürlük dünyasıyla tanıştırabildim.
03:09
a worldDünya consistingoluşan of magnificentmuhteşem vistasuzak manzara
72
174000
3000
Muhteşem manzaralardan oluşan bir dünya,
03:12
like these --
73
177000
2000
bunun gibi.
03:14
everything you see here is obviouslybelli ki in Israelİsrail --
74
179000
3000
-- Tüm burada gördükleriniz İsrail'den. --
03:17
as well as closekapat encountersBuluşmaları
75
182000
2000
Çeşit çeşit,
03:19
with all sortssıralar of smallküçük creaturesyaratıklar
76
184000
2000
renk renk,
03:21
cominggelecek in all sortssıralar of sizesboyutları,
77
186000
2000
biçim biçim
03:23
colorsrenkler, shapesşekiller, formsformlar
78
188000
3000
küçük yaratıklarla yaşanan
03:26
and so on.
79
191000
2000
yakın temaslar gibi.
03:28
In spitenispet of all this splendorSplendor,
80
193000
3000
Tüm bu ihtişama karşın,
03:31
the beginningbaşlangıç was extremelyson derece frustratingsinir bozucu.
81
196000
3000
başlangıç son derece hayal kırıcıydı.
03:34
EveryHer smallküçük obstacleengel,
82
199000
2000
Her küçük engel,
03:36
everyher slighthafif uphillyokuş yukarı,
83
201000
2000
her küçük rampa,
03:38
would causesebeb olmak these fellowsarkadaşlar
84
203000
2000
ekip üyelerinin
03:40
to stop in theironların tracksraylar and give up.
85
205000
3000
durup vazgeçmesine neden oluyordu.
03:43
So we had a lot of this going on.
86
208000
3000
Bunu çok sık yaşıyorduk.
03:46
I foundbulunan out that they had a very hardzor time
87
211000
2000
Farkettim ki,
03:48
dealingmuamele with frustrationhüsran and difficultieszorluklar --
88
213000
2000
hayal kırıklıkları ve zorluklarla boğuşuyorlardı
03:50
not because they were physicallyfiziksel olarak unfituygun olmayan.
89
215000
2000
-- fiziksel olarak uygun olmadıklarından değil.
03:52
But that's one reasonneden why they endedbitti up where they were.
90
217000
3000
Bu da nedenlerden biri olsa bile.
03:56
And I becameoldu increasinglygiderek more and more agitatedheyecanlı,
91
221000
2000
Ve ben günden güne daha tepkili oluyordum.
03:58
because I was there
92
223000
2000
Çünkü orada bulunma nedenim,
04:00
not only to be with them,
93
225000
2000
sadece onlarla birlikte olmak değil,
04:02
but alsoAyrıca to ridebinmek and createyaratmak a teamtakım
94
227000
2000
aynı zamanda bisiklet sürmek ve bir ekip yaratmaktı.
04:04
and I didn't know what to do.
95
229000
2000
Ve ne yapacağıımı bilemiyordum.
04:06
Now, let me give you an exampleörnek.
96
231000
2000
Bir örnek vereyim.
04:08
We're going downhillyokuş aşağı in some rockyRocky terrainarazi,
97
233000
3000
Kayalık bir arazide yokuş aşağı gidiyorduk,
04:11
and the frontön tirelastik of AlexAlex
98
236000
3000
ve Alex'in ön tekerleği
04:14
getsalır caughtyakalandı in one of these crevassescrevasses here.
99
239000
2000
buradaki yarıklardan birine takıldı.
04:16
So he crashesçöker down,
100
241000
2000
Düştü,
04:18
and he getsalır slightlyhafifçe injuredyaralı,
101
243000
2000
ve hafifçe yaralandı.
04:20
but this does not preventönlemek him from jumpingatlama up
102
245000
3000
Bununla birlikte, ayağa fırladı
04:23
and then startingbaşlangıç to jumpatlama up and down on his bikebisiklet
103
248000
2000
bisikletinin üstünde tepinip
04:25
and curselanet violentlyşiddetle.
104
250000
2000
küfürler savurmaya başladı.
04:27
Then he throwsatar his helmetkask in the airhava.
105
252000
3000
Sonra kaskını havaya fırlattı.
04:30
His backpacksırt çantası goesgider ballisticbalistik in some other directionyön.
106
255000
3000
Sırt çantası başka bir yöne uçtu.
04:33
And then he runskoşar to the nearesten yakın treeağaç
107
258000
2000
Sonra en yakın ağaca koşarak
04:35
and startsbaşlar to breakkırılma branchesdalları and throwatmak rockskayalar
108
260000
3000
dallarını kırmaya, taşlar fırlatmaya
04:38
and curselanet like I've never heardduymuş.
109
263000
3000
ve daha önce duymadığım küfürler savurmaya başladı.
04:41
And I'm just standingayakta there,
110
266000
3000
Ben orada öylece durdum
04:44
watchingseyretme this scenefaliyet alani, sahne
111
269000
2000
ve bu sahneyi seyrettim.
04:46
with a completetamamlayınız disbeliefgüvensizlik,
112
271000
2000
Tam bir inançsızlıkla
04:48
not knowingbilme what to do.
113
273000
3000
ve ne yapacağımı bilemeden.
04:51
I'm used to algorithmsalgoritmalar
114
276000
2000
Ben algoritmalara,
04:53
and dataveri structuresyapıları
115
278000
3000
veri yapılarına
04:56
and superSüper motivatedmotive studentsöğrencilerin,
116
281000
3000
ve süper istekli öğrencilere alışığım.
04:59
and nothing in my backgroundarka fon
117
284000
2000
Ve geçmişimdeki hiçbirşey,
05:01
preparedhazırlanmış me to dealanlaştık mı
118
286000
2000
beni ıssızlığın ortasında
05:03
with a ragingşiddetli, violentşiddetli adolescentergen
119
288000
3000
öfkeli ve şiddet dolu ergenlerle
05:06
in the middleorta of nowhereHiçbir yerde.
120
291000
2000
zaman geçirmek konusunda
05:08
And you have to realizegerçekleştirmek that these incidentsolaylar
121
293000
2000
Dikkatinizi çekmek isterim ki, bu olayların hiçbiri
05:10
did not happenolmak in convenientuygun locationsyerleri.
122
295000
2000
rahat mekanlarda gelişmedi.
05:12
They happenedolmuş in placesyerler like this,
123
297000
3000
Bunun gibi yerlerde,
05:15
in the JudeanMusevi DesertÇöl,
124
300000
2000
örneğin Yahuda Çölü'nde,
05:17
20 kilometerskilometre away from the nearesten yakın roadyol.
125
302000
3000
en yakın yoldan 20 km uzakta bulunuyorduk.
05:20
And what you don't see in this pictureresim
126
305000
2000
Ve bu resimde görmediğiniz şu ki,
05:22
is that somewherebir yerde betweenarasında these ridersbinici there,
127
307000
3000
şuradaki bisikletçilerin arasında bir yerlerde,
05:25
there's a teenagergenç sittingoturma on a rockKaya,
128
310000
2000
kayaya oturmuş bir genç,
05:27
sayingsöz, "I'm not movinghareketli from here. ForgetUnut it.
129
312000
2000
"Buradan bir adım ileri gitmiyorum. Unut gitsin.
05:29
I've had it."
130
314000
2000
Benden bu kadar!" diyordu..
05:31
Well, that's a problemsorun
131
316000
2000
Tabii, bu bir sorun.
05:33
because one way or anotherbir diğeri, you have to get this guy movinghareketli
132
318000
3000
Bir şekilde, bu elemanı harekete geçirmek zorundasınız
05:36
because it's gettingalma darkkaranlık soonyakında and dangeroustehlikeli.
133
321000
3000
çünkü yakında karanlık çökecek ve etraf tehlikeli olacak.
05:39
It tookaldı me severalbirkaç suchböyle incidentsolaylar to figureşekil out what I was supposedsözde to do.
134
324000
3000
Yapmam gerekeni bulmam için bunun gibi birkaç olay yaşamam gerekti.
05:42
At the beginningbaşlangıç, it was a disasterafet.
135
327000
2000
Ve başlarda, bu bir felaketti.
05:44
I trieddenenmiş harshsert wordskelimeler and threatstehditler
136
329000
2000
Sert sözler ve tehditler kullanmayı denedim.
05:46
and they tookaldı me nowhereHiçbir yerde.
137
331000
2000
Ancak hiçbir sonuç alamadım.
05:48
That's what they had all theironların liveshayatları.
138
333000
2000
Tüm hayatları boyunca gördükleri zaten buydu.
05:50
And at some pointpuan I foundbulunan out,
139
335000
3000
Ve bir noktada farkettim ki,
05:53
when a kidçocuk like this getsalır into a fituygun,
140
338000
2000
böyle bir çocuğun damarı tuttuğunda,
05:55
the besten iyi thing that you can possiblybelki do
141
340000
2000
muhtemelen yapabileceğiniz en iyi şey,
05:57
is staykalmak as closekapat as possiblemümkün to this kidçocuk,
142
342000
3000
mümkün olduğunca onun yanında olmaktır.
06:00
whichhangi is difficultzor,
143
345000
2000
Bu zordur,
06:02
because what you really want to do is go away.
144
347000
2000
çünkü gerçekte yapmak istediğiniz şey oradan çekip gitmektir.
06:04
But that's what he had all his life,
145
349000
2000
Onun bütün hayatı boyunca başına gelen de budur
06:06
people walkingyürüme away from him.
146
351000
2000
-- insanların ona sırtını dönmesi.
06:08
So what you have to do is staykalmak closekapat
147
353000
2000
Yani yapmanız gereken, yakın durmak,
06:10
and try to reachulaşmak in
148
355000
2000
ona ulaşmaya çalışmak,
06:12
and petEvcil Hayvan his shoulderomuz
149
357000
2000
omzuna vurmak,
06:14
or give him a pieceparça of chocolateçikolata.
150
359000
2000
ya da bir parça çikolata vermektir.
06:16
So I would say, "AlexAlex, I know that it's terriblyson derece difficultzor.
151
361000
3000
Ona dedim ki, "Alex, biliyorum ki berbat derecede zor.
06:19
Why don't you restdinlenme for a fewaz minutesdakika
152
364000
2000
Neden birkaç dakika dinlenmiyorsun,
06:21
and then we'lliyi go on."
153
366000
2000
sonra devam ederiz."
06:23
"Go away you maniac-psychopathmanyak psikopat.
154
368000
3000
"Defol git seni manyak, psikopat.
06:26
Why would you bringgetirmek us to this goddamnLanet olsun placeyer?"
155
371000
3000
Ne diye bizi bu lanet olası yere getirdin ki?"
06:30
And I would say, "RelaxSakin ol, AlexAlex.
156
375000
3000
Ve derdim ki, "Sakin ol Alex.
06:33
Here'sİşte a pieceparça of chocolateçikolata."
157
378000
2000
Bir parça çikolata al."
06:35
And AlexAlex would go, "ArrrrgggArrrrggg!"
158
380000
2000
Ve Alex "Offff!* dedi.
06:37
Because you have to understandanlama
159
382000
2000
Çünkü bilmenizi isterim ki,
06:39
that on these ridessürmek we are constantlysürekli hungry --
160
384000
2000
bu sürüşler sırasında hepimiz sürekli açızdır
06:41
and after the ridessürmek alsoAyrıca.
161
386000
3000
-- ve tabi sürüşten sonra da.
06:45
And who is this guy, AlexAlex, to beginbaşla with?
162
390000
3000
Peki, kimdir bu Alex?
06:48
He's a 17-year-old-yaşında.
163
393000
2000
17 yaşındadır.
06:50
When he was eightsekiz,
164
395000
2000
Ve 8 yaşındakyen,
06:52
someonebirisi put him on a boattekne in OdessaOdessa
165
397000
3000
birini onu Odessa'dan bir gemiye bindirip
06:55
and sentgönderilen him, shippedsevk him to Israelİsrail
166
400000
3000
İsrail'e göndermiştir,
06:58
on his ownkendi.
167
403000
2000
tek başına.
07:00
And he endedbitti up in southgüney TelTel AvivAviv
168
405000
2000
Sonuçta Tel Aviv'in güneyine ulaşmış,
07:02
and did not have the good luckşans
169
407000
2000
talihi yaver gitmemiş,
07:04
to be pickedseçilmiş up by a [unclearbelirsiz]
170
409000
2000
ve onu alacak olan kişiyle karşılaşamamıştır.
07:06
and roameddolaştı the streetssokaklar
171
411000
2000
Sokaklarda dolaşmış
07:08
and becameoldu a prominentönemli gangçete memberüye.
172
413000
3000
ve geleceğin çete üyesi olmuştur.
07:11
And he spentharcanmış the last 10 yearsyıl of his life
173
416000
2000
Hayatının son 10 yılını
07:13
in two placesyerler only,
174
418000
2000
sadece iki yerde geçirmiştir:
07:15
the slumsgecekondu and the statebelirtmek, bildirmek prisonhapis,
175
420000
3000
varoşlar ve devlet hapishanesi.
07:18
where he spentharcanmış the last two yearsyıl
176
423000
2000
Son iki yıldır da buradadır,
07:20
before he endedbitti up sittingoturma on this rockKaya there.
177
425000
3000
en sonunda o kayaya oturmadan önce.
07:23
And so this kidçocuk
178
428000
2000
Yani bu çocuk,
07:25
was probablymuhtemelen abusedistismar,
179
430000
3000
muhtemelen kötü muameleye maruz kalmış,
07:28
abandonedterkedilmiş, ignoredihmal, betrayedihanet
180
433000
3000
yolu boyunca karşılaştığı hemen her yetişkin tarafından
07:31
by almostneredeyse everyher adultyetişkin alonguzun bir the way.
181
436000
2000
terk edilmiş, gözardı edilmiş, ihanete uğramıştır.
07:33
So, for suchböyle a kidçocuk,
182
438000
2000
Böyle bir çocuk için,
07:35
when an adultyetişkin that he learnsöğrenir to respectsaygı stayskalır closekapat to him
183
440000
3000
saygı duymayı öğrendiği bir yetişkin onun yanında durduğunda,
07:38
and doesn't walkyürümek away from him
184
443000
2000
ona sırtını dönüp gitmediğinde
07:40
in any situationdurum,
185
445000
2000
-- ne olursa olsun,
07:42
irrespectivebakılmaksızın of how he behavesdavranır,
186
447000
3000
kendi ona nasıl davranırsa davransın --
07:45
it's a tremendousmuazzam healingşifa experiencedeneyim.
187
450000
3000
bu müthiş tedavi edici bir deneyimdir.
07:48
It's an actdavranmak of unconditionalkoşulsuz acceptancekabul,
188
453000
3000
Koşulsuz bir benimseme hareketidir,
07:51
something that he never had.
189
456000
2000
hayatında görmediği birşeydir.
07:53
I want to say a fewaz wordskelimeler about visionvizyon.
190
458000
2000
Vizyon hakkında birkaç kelime söylemek istiyorum.
07:55
When I startedbaşladı this programprogram fourdört yearsyıl agoönce,
191
460000
3000
Dört yıl önce bu programı başlattığımda,
07:58
I had this originalorijinal planplan
192
463000
3000
aklımdaki plan
08:01
of creatingoluşturma a teamtakım
193
466000
2000
mazlumlardan oluşan ve kazanmayı öğrenen
08:03
of winningkazanan underdogsgeride mi.
194
468000
2000
bir takım yaratmaktı.
08:05
I had an imagegörüntü of LanceLance ArmstrongArmstrong
195
470000
3000
Lance Armstrong'un görüntüsü
08:08
in my mindus.
196
473000
2000
aklımdaydı.
08:10
And it tookaldı me exactlykesinlikle two monthsay
197
475000
3000
Ve tam olarak iki ay sonra
08:13
of completetamamlayınız frustrationhüsran
198
478000
2000
tamamen hayal kırıklığı içinde
08:15
to realizegerçekleştirmek that this visionvizyon
199
480000
2000
farkettim ki, bu vizyon
08:17
was misplacedyanlış yerleştirilmiş,
200
482000
2000
hatalıydı.
08:19
and that there was anotherbir diğeri visionvizyon
201
484000
2000
Ve başka bir vizyon
08:21
supremelyFevkalade more importantönemli
202
486000
2000
çok daha fazla önemli
08:23
and more readilykolayca availablemevcut.
203
488000
3000
ve daha mümkündü.
08:26
It all of a suddenani dawneddank etti on me, in this projectproje,
204
491000
3000
Birden bire farkettim ki, bu projede
08:29
that the purposeamaç of these ridessürmek
205
494000
2000
gezilerimizin amacı
08:31
should actuallyaslında be
206
496000
2000
gerçekte
08:33
to exposemaruz bırakmak the kidsçocuklar
207
498000
2000
çocuklara
08:35
to one thing only: love.
208
500000
3000
bir tek şeyi vermekti: Sevgi.
08:38
Love to the countryülke, to the uphillyokuş yukarı
209
503000
2000
Ülkeye karşı sevgi, rampaya karşı sevgi,
08:40
and the downhillyokuş aşağı,
210
505000
2000
yokuş aşağı sevgi,
08:42
to all the incredibleinanılmaz creaturesyaratıklar that surroundkuşatma us --
211
507000
3000
etrafımızdaki tüm inanılmaz yaratıklara,
08:45
the animalshayvanlar, the plantsbitkiler,
212
510000
2000
hayvanlara, bitkilere,
08:47
the insectshaşarat --
213
512000
2000
böceklere
08:49
love and respectsaygı
214
514000
2000
sevgi ve saygı.
08:51
to other fellowadam membersüyeler in your teamtakım,
215
516000
2000
Takımdaki diğer arkadaşlarına,
08:53
in your bikingbisikleti teamtakım,
216
518000
2000
bisiklet ekibindeki,
08:55
and mostçoğu importantlyönemlisi,
217
520000
2000
ve en önemlisi,
08:57
love and respectsaygı to yourselfkendin,
218
522000
2000
kendine karşı sevgi ve saygı.
08:59
whichhangi is something
219
524000
2000
Bu onların
09:01
that they badlykötü missbayan.
220
526000
2000
fena derecede özlem duydukları birşeydi.
09:03
TogetherBirlikte with the kidsçocuklar,
221
528000
2000
Çocuklarla birlikte,
09:05
I alsoAyrıca wentgitti throughvasitasiyla a remarkabledikkat çekici transformationdönüşüm.
222
530000
3000
ben de kayda değer bir dönüşüm geçirdim.
09:08
Now, I come from a cutthroatacımasızı worldDünya
223
533000
2000
Bilim ve teknolojiden oluşan
09:10
of scienceBilim and highyüksek technologyteknoloji.
224
535000
2000
kıran kırana bir dünyada yaşıyorum.
09:12
I used to think that reasonneden and logicmantık
225
537000
3000
Akıl yürütme, mantık
09:15
and relentlessacımasız drivesürücü
226
540000
2000
ve dur durak bilmeyen gayret
09:17
were the only waysyolları to make things happenolmak.
227
542000
2000
birşeyleri ortaya çıkarmanın tek yolu sanırdım.
09:19
And before I workedişlenmiş with the kidsçocuklar,
228
544000
2000
Ve çocuklarla birlikte çalışmadan önce,
09:21
anything that I did with them,
229
546000
2000
onlarla birlikte
09:23
or anything that I did with myselfkendim,
230
548000
2000
ya da kendi kendime yaptığım herşey
09:25
was supposedsözde to be perfectmükemmel,
231
550000
2000
bence mükemmel,
09:27
idealideal, optimalEn iyi,
232
552000
3000
ideal, optimal olmalıydı.
09:30
but after workingçalışma with them for some time,
233
555000
4000
Ancak onlara bir süre çalıştıktan sonra,
09:34
I discoveredkeşfedilen the great virtueserdemleri of empathyempati
234
559000
3000
yeni ve büyük erdemler keşfettim: empati,
09:37
and flexibilityesneklik
235
562000
2000
esneklik
09:39
and beingolmak ableyapabilmek to startbaşlama with some visionvizyon,
236
564000
2000
ve bir hayalle başlayıp
09:41
and if the visionvizyon doesn't work, well nothing happenedolmuş.
237
566000
3000
o hayal başarısız olduğunda, aslında birşey kaybetmediğin gerçeği.
09:44
All you have to do is playoyun with it, changedeğişiklik it a little bitbit,
238
569000
3000
Tek yapman gereken onunla oynamak, biraz değiştirmek
09:47
and come up with something that does help, that does work.
239
572000
3000
ve işe yarayan, başarılı olan başka bir tane yaratmak.
09:50
So right now, I feel more
240
575000
2000
Böylece şu anda
09:52
like these are my principlesprensipler,
241
577000
2000
benim ilkelerim bunlar,
09:54
and if you don't like them,
242
579000
2000
ve eğer bunları beğenmezseniz,
09:56
I have othersdiğerleri.
243
581000
2000
başkaları da var.
09:58
(LaughterKahkaha)
244
583000
2000
(Gülüşmeler)
10:00
(ApplauseAlkış)
245
585000
5000
(Alkış)
10:05
And one of these principlesprensipler
246
590000
2000
Ve bu ilkelerden biri de
10:07
is focusodak.
247
592000
2000
odaklanma.
10:09
Before eachher ridebinmek
248
594000
2000
Her sürüşten önce
10:11
we sitoturmak togetherbirlikte with the kidsçocuklar,
249
596000
2000
çocuklarla birlikte oturur
10:13
and we give them one wordsözcük
250
598000
2000
ve onlara sürüş sırasında düşünmeleri için
10:15
to think about duringsırasında the ridebinmek.
251
600000
2000
bir tek kelime veririz.
10:17
You have to focusodak theironların attentionDikkat on something
252
602000
3000
Dikkatlerini birşey üzerine odaklamanız gerekir,
10:20
because so manyçok things happenolmak.
253
605000
2000
çünkü öyle çok şey olur ki.
10:22
So these are wordskelimeler like "teamworkTakım çalışması"
254
607000
2000
Örneğin, "takım çalışması"
10:24
or "endurancedayanıklılık"
255
609000
2000
ya da "dayanıklılık" gibi.
10:26
or even complicatedkarmaşık conceptskavramlar
256
611000
2000
Ya da karmaşık kavramlar,
10:28
like "resourcekaynak allocationayırma"
257
613000
2000
örneğin "kaynak kullanımı" gibi.
10:30
or "perspectiveperspektif," a wordsözcük that they don't understandanlama.
258
615000
2000
Ya da anlamadıkları kelimeler, mesela "perspektif".
10:32
You know, perspectiveperspektif
259
617000
2000
Bilirsiniz, perspektif
10:34
is one of these criticallyciddi olarak importantönemli
260
619000
2000
kritik derecede önemli
10:36
life-copinghayat başa çıkma strategiesstratejiler
261
621000
2000
hayatla mücadele stratejilerinden biridir.
10:38
that mountaindağ bikingbisikleti can really teachöğretmek you.
262
623000
3000
Dağ bisikletçiliği bunu size gerçekten öğretebilir.
10:41
I tell kidsçocuklar
263
626000
2000
Çocuklara derim ki,
10:43
when they strugglemücadele throughvasitasiyla some uphillyokuş yukarı
264
628000
3000
bir rampada çaba harcarken
10:46
and feel like they cannotyapamam take it anymoreartık,
265
631000
2000
eğer daha fazla gidemeyeceklerini hissederlerse,
10:48
it really helpsyardım eder to ignorealdırmamak the immediateacil obstaclesengeller
266
633000
3000
o anki engellerini bir an için yok saymak işe yarar.
10:51
and raiseyükseltmek your headkafa and look around
267
636000
2000
Başınızı bir an kaldırın ve etrafınıza bakın,
10:53
and see how the vistauzak manzara around you growsbüyür.
268
638000
2000
etrafınızdaki manzaranın nasıl da büyüdüğünü görün.
10:55
It literallyharfi harfine propelspropels you upwardsyukarı doğru.
269
640000
3000
Bu sizi kelimenin tam anlamıyla yokuş yukarı iter.
10:58
That's what perspectiveperspektif is all about.
270
643000
2000
Perspektif budur işte.
11:00
Or you can alsoAyrıca look back in time
271
645000
2000
Ya da geçmişe bakabilir
11:02
and realizegerçekleştirmek that you've alreadyzaten conqueredfethetti
272
647000
2000
ve daha önce
11:04
steeperdik mountainsdağlar before.
273
649000
3000
daha dik dağları fethetmiş olduğunuzu hatırlayabilirsiniz.
11:07
And that's how they developgeliştirmek self-esteembenlik saygısı.
274
652000
3000
Kendilerine saygıları böyle böyle gelişir.
11:10
Now, let me give you an exampleörnek of how it worksEserleri.
275
655000
2000
Nasıl işe yaradığını bir örnekle anlatayım.
11:12
You standdurmak with your bikebisiklet at the beginningbaşlangıç of FebruaryŞubat.
276
657000
3000
Şubat başında bisikletinizlesiniz.
11:15
It's very coldsoğuk, and you're standingayakta in one of these rainyYağmurlu daysgünler,
277
660000
3000
Hava çok soğuk ve yağmurlu,
11:18
and it's drizzlingyoğun sis
278
663000
2000
çiseltili bir gün.
11:20
and coldsoğuk and chillysoğuk,
279
665000
3000
Soğuk donduruyor.
11:23
and you're standingayakta in, let's say, YokneamYokneam.
280
668000
3000
Ve mesela, Yokneam'dasınız
11:26
And you look up at the skygökyüzü throughvasitasiyla a holedelik in the cloudsbulutlar
281
671000
3000
Gökyüzüne, bulutlar arasında bir aralığa bakarsınız.
11:29
you see the monasterymanastır at the topüst of the MuhrakaMuhraka --
282
674000
3000
Ve Muhraka'nın tepesinde manastırı görürsünüz
11:32
that's where you're supposedsözde to climbtırmanış now --
283
677000
2000
-- şimdi tırmanmanız gereken yeri --
11:34
and you say, "There's no way that I could possiblybelki get there."
284
679000
3000
ve dersiniz ki: "Oraya ulaşmamın imkânı yok!".
11:37
And yethenüz, two hourssaatler latersonra
285
682000
3000
Yine de, iki saat sonra
11:40
you find yourselfkendin standingayakta on the roofçatı of this monasterymanastır,
286
685000
3000
kendinizi manastırın çatısında bulursunuz
11:43
smearedbulaşmış with mudçamur,
287
688000
3000
-- çamura batmış şekilde,
11:46
bloodkan and sweatter.
288
691000
2000
kan ter içinde.
11:48
And you look down at YokneamYokneam;
289
693000
2000
Aşağıya, Yokneam'a bakarsınız
11:50
everything is so smallküçük and tinyminik.
290
695000
2000
ve herşey öyle küçük görünür ki.
11:52
And you say, "Hey, AlexAlex. Look at this parkingotopark lot where we startedbaşladı.
291
697000
2000
Dersiniz ki, "Hey, Alex. Yola çıktığımız otoparka bak."
11:54
It's that bigbüyük.
292
699000
2000
"Şu kadarcık."
11:56
I can't believe that I did it."
293
701000
2000
"Bunu yaptığıma inanamıyorum!"
11:58
And that's the pointpuan
294
703000
2000
Olay da bu zaten,
12:00
when you startbaşlama lovingseven yourselfkendin.
295
705000
2000
kendini sevmeye başlaman.
12:03
And so we talkedkonuştuk about
296
708000
2000
Onlara öğrettiğimiz
12:05
these specialözel wordskelimeler that we teachöğretmek them.
297
710000
2000
bu özel kelimeler hakkında konuştuk.
12:07
And at the endson of eachher ridebinmek, we sitoturmak togetherbirlikte
298
712000
3000
Ve her sürüşten sonra birlikte oturup,
12:10
and sharepay momentsanlar
299
715000
2000
o gün o kelimelerin ortaya çıkıp
12:12
in whichhangi those specialözel wordskelimeler of the day
300
717000
3000
bir değişim yarattığı
12:15
poppedattı up and madeyapılmış a differencefark,
301
720000
2000
anlarımızı paylaşırız.
12:17
and these discussionstartışmalar
302
722000
2000
Ve bu tartışmalar
12:19
can be extremelyson derece inspiringilham verici.
303
724000
2000
son derece ilham verici olabilir.
12:21
In one of them, one of the kidsçocuklar oncebir Zamanlar said,
304
726000
2000
Bunlardan birinde, bir çocuk dedi ki,
12:23
"When we were ridingbinme on this ridgeRidge
305
728000
2000
"Bu sırtın üzerinde bisiklete binerken
12:25
overlookingbakan the DeadÖlü SeaDeniz --
306
730000
2000
ve Ölü Deniz'e tepeden bakarken
12:27
and he's talkingkonuşma about this spotyer here --
307
732000
3000
-- şu noktadan bahsediyor --
12:30
"I was remindedhatırlattı
308
735000
2000
aklıma
12:32
of the day when I left my villageköy in EthiopiaEtiyopya
309
737000
2000
Etiyopya'daki köyümü
12:34
and wentgitti away togetherbirlikte with my brothererkek kardeş.
310
739000
3000
kardeşimle birlikte terkettiğim gün geldi.
12:37
We walkedyürüdü 120 kilometerskilometre
311
742000
2000
120 km yürüdük
12:39
untila kadar we reachedulaştı SudanSudan.
312
744000
2000
ve Sudan'a ulaştık.
12:41
This was the first placeyer where we got some waterSu and suppliesgereçler."
313
746000
3000
Orası biraz su ve erzak edinebildiğimiz ilk yerdi."
12:44
And he goesgider on sayingsöz, and everyoneherkes looksgörünüyor at him like a herokahraman,
314
749000
3000
Anlatmaya devam etti, ve herkes onu bir kahraman olarak gördü
12:47
probablymuhtemelen for the first time in his life.
315
752000
2000
-- muhtemelen hayatında ilk kez.
12:49
And he saysdiyor -- because I alsoAyrıca have volunteersgönüllüler ridingbinme with me,
316
754000
3000
Ve dedi ki (orada bizimle bisiklete binen başka gönüllüler de vardı,
12:52
adultsyetişkinler, who are sittingoturma there
317
757000
2000
orada oturmuş
12:54
listeningdinleme to him --
318
759000
3000
onu dinleyen yetişkinler)
12:57
and he saysdiyor, "And this was just the beginningbaşlangıç
319
762000
2000
Dedi ki, "Ve bu sadece başlangıcıydı
12:59
of our ordealçile
320
764000
2000
çilemizin,
13:01
untila kadar we endedbitti up in Israelİsrail.
321
766000
2000
İsrail'e ulaşana kadar.
13:03
And only now," he saysdiyor,
322
768000
2000
Ve ancak şimdi,
13:05
"I'm beginningbaşlangıç to understandanlama where I am,
323
770000
2000
nerede olduğumu anlamaya başlıyorum,
13:07
and I actuallyaslında like it."
324
772000
2000
ve aslında burayı seviyorum."
13:09
Now I rememberhatırlamak, when he said it,
325
774000
2000
Bunu söylediği zaman,
13:11
I feltkeçe goosebumpsdiken diken on my bodyvücut,
326
776000
2000
tüylerim diken diken oldu,
13:13
because he said it overlookingbakan the MoabMoab MountainsDağlar here in the backgroundarka fon.
327
778000
3000
çünkü arkasında Moab Dağları'na tepeden bakarak konuşmuştu.
13:16
That's where JoshuaJoshua descendedindi
328
781000
2000
Burası Yuşa'nın indiği,
13:18
and crossedçarpı the JordanÜrdün
329
783000
2000
Ürdün nehrini geçtiği,
13:20
and led the people of Israelİsrail into the landarazi of CanaanCanaan
330
785000
3000
ve İsrailoğulları'nı Kenan Ülkesi'ne götürdüğü,
13:23
3,000 yearsyıl agoönce
331
788000
2000
bundan 3,000 sene önce
13:25
in this finalnihai legbacak
332
790000
2000
Afrika'dan başlayan yolculuğun
13:27
of the journeyseyahat from AfricaAfrika.
333
792000
3000
son etabıydı.
13:30
And so, perspectiveperspektif
334
795000
2000
Kısacası perspektif,
13:32
and contextbağlam and historytarih
335
797000
2000
bağlam ve tarih
13:34
playoyun keyanahtar rolesroller
336
799000
2000
çocuklarla çıktığım gezileri
13:36
in the way I planplan my ridessürmek
337
801000
2000
planlarken
13:38
with the kidsçocuklar.
338
803000
2000
anahtar bir rol oynuyor.
13:40
We visitziyaret etmek KibbutzimKibbutzim
339
805000
2000
Soykırımdan kurtulanlar tarafından kurulmuş
13:42
that were establishedkurulmuş by HolocaustHolokost survivorsHayatta kalanlar.
340
807000
3000
Kibbutz'ları ziyaret ediyoruz.
13:45
We explorekeşfetmek ruinsHarabeleri
341
810000
3000
Filistin köylerinin
13:48
of PalestinianFilistin villagesköyler,
342
813000
3000
harabelerini keşfe gidiyoruz
13:51
and we discusstartışmak how they becameoldu ruinsHarabeleri.
343
816000
3000
ve neden harabeye dönüştüklerini tartışıyoruz.
13:54
And we go throughvasitasiyla numeroussayısız remnantskalıntıları
344
819000
3000
Çok sayıda kalıntıya gidiyoruz,
13:57
of JewishYahudi settlementsyerleşim, NabaticNabatic settlementsyerleşim,
345
822000
2000
Yahudi yerleşimleri, Nabat yerleşimleri,
13:59
CanaaniteCanaanite settlementsyerleşim --
346
824000
2000
Kenan yerleşimleri
14:01
three-üç-, fourdört, five-thousandBeş - bin yearsyıl oldeski.
347
826000
2000
-- 3000, 4000, 5000 yıllık yerleşimler.
14:03
And throughvasitasiyla this tapestryGoblen,
348
828000
2000
Ve bu dokuma sayesinde,
14:05
whichhangi is the historytarih of this countryülke,
349
830000
3000
bu ülkenin tarihiyle,
14:08
the kidsçocuklar acquirekazanmak
350
833000
2000
çocuklar
14:10
what is probablymuhtemelen the mostçoğu importantönemli
351
835000
2000
belki de en önemli
14:12
valuedeğer in educationEğitim,
352
837000
2000
eğitim değerini alıyorlar.
14:14
and that is the understandinganlayış that life is complexkarmaşık,
353
839000
4000
Bu da hayatın karmaşık olduğu,
14:18
and there's no blacksiyah and whitebeyaz.
354
843000
3000
siyah - beyaz olmadığıdır.
14:21
And by appreciatingtakdir complexitykarmaşa,
355
846000
2000
Karmaşıklığa saygı duyarak,
14:23
they becomeolmak more toleranthoşgörülü,
356
848000
2000
daha hoşgörülü oluyorlar.
14:25
and tolerancehata payı leadspotansiyel müşteriler to hopeumut.
357
850000
3000
Ve hoşgörü, umudu doğuruyor.
14:29
I ridebinmek with these kidsçocuklar oncebir Zamanlar a weekhafta,
358
854000
2000
Bu çocuklarla haftada bir kez bisiklete biniyorum,
14:31
everyher TuesdaySalı.
359
856000
2000
her Salı.
14:33
Here'sİşte a pictureresim I tookaldı last TuesdaySalı -- lessaz than a weekhafta agoönce --
360
858000
3000
Bu, geçen Salı çektiğim bir fotoğraf -- bir hafta bile olmadı --
14:36
and I ridebinmek with them tomorrowyarın alsoAyrıca.
361
861000
2000
ve yarın da bineceğiz.
14:38
In everyher one of these ridessürmek
362
863000
3000
Bu sürüşlerin her birinde,
14:41
I always endson up standingayakta in one of these incredibleinanılmaz locationsyerleri,
363
866000
3000
kendimi bu inanılmaz yerlerden birinde,
14:44
takingalma in this incredibleinanılmaz landscapepeyzaj around me,
364
869000
3000
etrafımdaki inanılmaz manzarayı sindirirken buluyorum.
14:47
and I feel blessedmübarek and fortunateşanslı
365
872000
2000
Ve kendimi kutsanmış ve talihli buluyorum,
14:49
that I'm alivecanlı,
366
874000
2000
hayatta olduğum için.
14:51
and that I senseduyu everyher fiberelyaf
367
876000
2000
Ve ağrıyan vücudumdaki
14:53
in my achingağrıyan bodyvücut.
368
878000
2000
her bir lifimi hissettiğim için.
14:55
And I feel blessedmübarek and fortunateşanslı
369
880000
2000
Kendimi kutsanmış ve talihli buluyorum,
14:57
that 15 yearsyıl agoönce
370
882000
2000
15 yıl önce
14:59
I had the couragecesaret to resignİstifa
371
884000
2000
cesaret gösterip
15:01
my tenuredtenured positionpozisyon at NYUNYU
372
886000
2000
New York Üniversitesi'ndeki kalıcı pozisyonumdan istifa ederek
15:03
and returndönüş to my home countryülke
373
888000
2000
anayurduma döndüğüm için.
15:05
where I can do these incredibleinanılmaz ridessürmek
374
890000
2000
Bu inanılmaz gezileri
15:07
with this groupgrup of troubledsıkıntılı kidsçocuklar
375
892000
2000
bu sorunlu çocuklar grubuyla yapabildiğim için
15:09
cominggelecek from EthiopiaEtiyopya
376
894000
2000
-- Etiyopya'dan
15:11
and MoroccoFas and RussiaRusya.
377
896000
3000
Fas'tan ve Rusya'dan gelen çocuklar.
15:14
And I feel blessedmübarek and fortunateşanslı
378
899000
2000
Kendimi kutsanmış ve talihli buluyorum,
15:16
that everyher weekhafta, everyher TuesdaySalı --
379
901000
2000
her hafta, her Salı,
15:18
and actuallyaslında everyher FridayCuma alsoAyrıca --
380
903000
3000
ve aslında her Cuma da,
15:21
I can oncebir Zamanlar again celebratekutlamak
381
906000
3000
bir kez daha
15:24
in the marrowkemik iliği of my boneskemikler
382
909000
3000
iliklerime kadar
15:27
the very essenceöz of livingyaşam in Israelİsrail on the edgekenar.
383
912000
3000
İsrail'de sınırda yaşamanın özünü kutlayabildiğim için.
15:30
Thank you.
384
915000
2000
Teşekkürler.
15:32
(ApplauseAlkış)
385
917000
7000
(Alkış)
Translated by Aykut Türker
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Shimon Schocken - Computer Scientist, Educator
Shimon Schocken is a computer science professor and dedicated educator.

Why you should listen

Shimon Schocken is a former dean at Interdisciplinary Center (IDC) Herzliya, a new Israeli private university which he helped found in 1995. He's also taught at NYU, Harvard and Stanford. Together with Noam Nisan he developed a freely available, open-source, self-paced program for learning applied computer science: The Elements of Computing Systems. Offered in 2005, this led to one of the first successful open online courses. Now, courses based on the approach are offered by traditional universities as well as in crowd-sourced settings, and have been taken freely by thousands of self-learners over the web. Registration, lecture and project schedules are managed by volunteer course coordinators, and student questions are answered by the course alumni community.


His current project focuses on developing instructional materials for early-age math education, which he thinks can be transformed using low-cost tablet computers. He uses his other life passion, mountain biking, to teach adolescent boys in Israelʼs juvenile detention centers valuable life lessons through challenging bike rides in remote locations. He was co-organizer and program chair of TEDxTelAviv 2010.

More profile about the speaker
Shimon Schocken | Speaker | TED.com