ABOUT THE SPEAKER
Achenyo Idachaba - Green entrepreneur
Achenyo Idachaba is the head of MitiMeth, a Nigeria-based company that makes handicrafts from aquatic weeds and other agro-waste.

Why you should listen

In 2009, Achenyo Idachaba bid her corporate career in the United States goodbye and relocated to Nigeria to start a new chapter as a social entrepreneur. She founded Greennovative Chain, which provided research and advocacy services in climate change mitigation, and later founded MitiMeth, a for-profit social enterprise based in Ibadan, Nigeria, which she considers a tangible expression of her research advice.

MitiMeth creates eco-friendly handicrafts like home décor and personal accessories from weeds prevalent on Nigeria’s waterways. The company also conducts training workshops for locals on river handicraft product development.

More profile about the speaker
Achenyo Idachaba | Speaker | TED.com
TEDWomen 2015

Achenyo Idachaba: How I turned a deadly plant into a thriving business

Achenyo Idachaba: Ölümcül bir bitkiyi nasıl büyüyen bir işletmeye çevirdim

Filmed:
1,836,174 views

Su sümbülü zararsız hatta güzel bir bitki olarak görünebilir ama gerçekte ise su yollarını tıkayan, ekonomiyi durduran, eğitimi aksattıran ve günlük hayatı engelleyen bir istilacı su bitkisidir. Bu afette yeşil girişimci Achenyo İdachaba bir fırsat gördü. Kendisiyle bitkileri, işlenmiş mucizelere çevirdiği yolculuğuna katılın.
- Green entrepreneur
Achenyo Idachaba is the head of MitiMeth, a Nigeria-based company that makes handicrafts from aquatic weeds and other agro-waste. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
WelcomeHoş geldiniz to BayekuBayeku,
0
880
2216
Bayeku'ya hoş geldiniz.
00:15
a riverinenehir communitytoplum in IkoroduIkorodu, LagosLagos --
1
3120
3376
Ikorodu, Lagos'ta yaşayan bir nehir halkı.
00:18
a vividcanlı representationtemsil of severalbirkaç
riverinenehir communitiestopluluklar acrosskarşısında NigeriaNijerya,
2
6520
6376
Nijerya boyunca uzanan bir çok nehir
topluluklarının temsili bir örneği.
00:24
communitiestopluluklar whosekimin waterwayssu yolları
have been infestedmusallat
3
12920
3976
Öyle ki bu toplumlarin, su
yolları istilacı su bitkisi
00:28
by an invasiveinvaziv aquaticsuda yaşayan weedot;
4
16920
2856
tarafından kuşatılmış.
00:31
communitiestopluluklar where economicekonomik livelihoodsgeçim
have been hamperedengel:
5
19800
5256
Bu toplumların ekonomik
yaşamları engellenmiş;
00:37
fishingBalık tutma, marineDeniz transportationtaşımacılık
6
25080
3216
Balıkçılık, şu ulaşımı ve ticaret
zarar görmüş.
00:40
and tradingticari;
7
28320
1256
00:41
communitiestopluluklar where fishbalık yieldsverimleri
have diminishedazaltılmış;
8
29600
4176
Öyle ki, balık alanları ufalmış,
çocuklar bazen günlerce bazen de
00:45
communitiestopluluklar where schoolchildrenokul
are unableaciz to go to schoolokul
9
33800
4616
üst üste haftalarca okula gidemez olmuş.
00:50
for daysgünler, sometimesara sıra weekshaftalar, on endson.
10
38440
4296
00:54
Who would have thought that this plantbitki
11
42760
2856
Kim böyle yuvarlak yapraklı, şişik saplı
00:57
with roundyuvarlak leavesyapraklar, inflatedşişirilmiş stemssapları,
and showygösterişli, lavenderLavanta flowersÇiçekler
12
45640
6736
ve gösterişli lavanta çiçekli bir bitkinin
bu topluluklarda bu kadar tahribata sebep
01:04
would causesebeb olmak suchböyle havocHavoc
in these communitiestopluluklar.
13
52400
3776
olabileceğini tahmin edebilirdi.
Bu bitki sümbül olarak bilinir ve
01:08
The plantbitki is knownbilinen as waterSu hyacinthsümbül
14
56200
2776
01:11
and its botanicalBotanik nameisim,
EichhorniaEichhornia crassipescrassipes.
15
59000
3296
botanik adi Eichhornia Crassipestir.
01:14
Interestinglyİlginç bir şekilde, in NigeriaNijerya,
the plantbitki is alsoAyrıca knownbilinen by other namesisimler,
16
62320
4536
İlginçtir ki, Nijerya'da bu bitki aynı
zamanda tarihi olaylar ve efsanelerden
01:18
namesisimler associatedilişkili with historicaltarihi eventsolaylar,
17
66880
2856
türemiş adlarla bilinir.
01:21
as well as mythsmitler.
18
69760
1896
Bazı yerlerde adi Babangidadir.
01:23
In some placesyerler,
the plantbitki is calleddenilen BabangidaBabangida.
19
71680
4096
Babangida,
01:27
When you hearduymak BabangidaBabangida, you rememberhatırlamak
the militaryaskeri and militaryaskeri coupsdarbeler.
20
75800
5136
askeriyeyi ve askeri ihtilali hatırlatır.
01:32
And you think: fearkorku, restraintkısıtlama.
21
80960
3336
Sana, korku ve baskı aşılar.
Nijerya'nın parçası olan Niger deltasında
01:36
In partsparçalar of NigeriaNijerya in the NigerNijer DeltaDelta,
the plantbitki is alsoAyrıca knownbilinen as AbiolaAbiola.
22
84320
5376
bitki Abiola olarak bilinir.
01:41
When you hearduymak AbiolaAbiola,
you rememberhatırlamak annullediptal edildi electionsseçimleri
23
89720
4416
Abiola dendiginde, akla iptal edilen
seçimler gelir ve sen kırılan hayalleri
01:46
and you think: dashedKesikli hopesumutlar.
24
94160
2616
düşünürsün.
01:48
In the southwesternGüneybatı partBölüm of NigeriaNijerya,
25
96800
2536
Nijerya'nın güneybatısında, bu bitki
01:51
the plantbitki is knownbilinen as Gbe'borunGbe'borun.
26
99360
2216
Gbe'borun olarak bilinir.
Gbe'borun bir Yoruba tabiridir.
01:53
Gbe'borunGbe'borun is a YorubaYoruba dili phraseifade
27
101600
1776
01:55
whichhangi translatesçevirir to "gossipdedikodu,"
or "talebearertalebearer."
28
103400
3976
Dedikodu ve laf taşıyıcı anlamına gelir.
Dedikodu dendiğinde, hızla coğalmayı ve
01:59
When you think of gossipdedikodu, you think:
rapidhızlı reproductionüreme, destructionimha.
29
107400
5816
yıkımı düşünürsün.
02:05
And in the Igala-speakingIgala konuşma partBölüm of NigeriaNijerya,
30
113240
2536
Nijerya'nın, Igala dili konuşulan kısmında
02:07
the plantbitki is knownbilinen as A Kp'iyeKp'iye Kp'omaKp'oma,
31
115800
2856
bitki, A Kp'iye Kp'oma olarak bilinir ve
02:10
And when you hearduymak that,
you think of deathölüm.
32
118680
2696
bunu duyduğunda ölümü düşündürür, direkt
02:13
It literallyharfi harfine translatesçevirir
to "deathölüm to motheranne and childçocuk."
33
121400
4856
tercümesi "anne ve çocuğun ölümüdür".
Benim bu bitkiyle karşılaşmam
02:18
I personallyŞahsen had my encounterkarşılaşma
with this plantbitki in the yearyıl 2009.
34
126280
4856
2009 yılında oldu.
02:23
It was shortlykısa bir süre after I had relocatedtaşındı
from the US to NigeriaNijerya.
35
131160
5736
Amerika'dan, Nijerya'ya taşınmamdan kısa
kısa bir süre sonraydı.
Amerika'daki işimden ayrılıp,
02:28
I'd quitçıkmak my job in corporatetüzel AmericaAmerika
36
136920
2536
içten yükselen inanç sıçramasını
02:31
and decidedkarar to take
this bigbüyük leapsıçrama of faithinanç,
37
139480
3176
dinleme kararı alarak
02:34
a leapsıçrama of faithinanç that camegeldi
out of a deepderin senseduyu of convictionmahkumiyet
38
142680
3496
Nijerya'da sürdürülebilir kalkınma
alanında yapılabilecek çok işin olduğunu
02:38
that there was a lot of work
to do in NigeriaNijerya
39
146200
2136
02:40
in the areaalan of sustainablesürdürülebilir developmentgelişme.
40
148360
2456
düşünmeye başlamıştım.
Böylece 2009 yılında, daha doğrusu
02:42
And so here I was in the yearyıl 2009,
41
150840
2976
2009 yılının sonunda, Lagos'ta Üçüncü
02:45
actuallyaslında, at the endson of 2009,
42
153840
2136
02:48
in LagosLagos on the ThirdÜçüncü MainlandAnakara BridgeKöprü.
43
156000
3016
Ana Köprünün üzerindeydim.
02:51
And I lookedbaktı to my left
and saw this very arrestingtutukluyor imagegörüntü.
44
159040
4656
Soluma baktım ve çok dikkat çekici bir
manzarayla karşılaştım.
02:55
It was an imagegörüntü of fishingBalık tutma boatstekneler
45
163720
1776
Bu balıkçı botlarına dolaşmış
02:57
that had been hemmedsarılıyor in
by denseyoğun matspaspaslar of waterSu hyacinthsümbül.
46
165520
5736
çok yoğun su sümbülü tabakalarıydı.
Bu görüntü bana çok acı vermişti çünkü
03:03
And I was really painedboyalı by what I saw
47
171280
2376
03:05
because I thought to myselfkendim,
48
173680
1496
kendi kendime, bu perişan halkın her gün
03:07
"These poorfakir fisherfolkfisherfolk,
49
175200
1856
03:09
how are they going
to go about theironların dailygünlük activitiesfaaliyetler
50
177080
4856
karşılaştığı kısıtlamayla nasıl yaşamaya
çalıştığını düşündüm.
03:13
with these restrictionskısıtlamalar."
51
181960
2096
"Daha iyi bir yol olmalı." dedim.
03:16
And then I thought,
"There's got to be a better way."
52
184080
3056
Çift taraflı bir kazançla hem yosunları
03:19
A win-winkazan-kazan solutionçözüm wherebyMademki
the environmentçevre is takenalınmış carebakım of
53
187160
5016
temizleyerek cevre bakımını sağlamak,
03:24
by the weedsmatem elbisesi beingolmak clearedtemizlenir out of the way
54
192200
2376
hem de bu bitkiden zarar gören topluluklar
03:26
and then this beingolmak turneddönük
into an economicekonomik benefityarar
55
194600
3136
03:29
for the communitiestopluluklar
whosekimin liveshayatları are impactedetkilenen the mostçoğu
56
197760
2816
için ekonomik kazanç üretmek.
03:32
by the infestationistila of the weedot.
57
200600
1760
03:35
That, I would say, was my sparkkıvılcım momentan.
58
203160
3576
O an benim için bir kıvılcımdı.
Böylece bu bitkinin faydalı kullanımları
03:38
And so I did furtherayrıca researchAraştırma
to find out more
59
206760
3456
konusunda araştırmaya başladım.
03:42
about the beneficialfaydalı useskullanımları of this weedot.
60
210240
2936
03:45
Out of the severalbirkaç,
one struckvurdu me the mostçoğu.
61
213200
3416
Bir çok seçenekten en çok
bir tanesinden etkilendim.
03:48
It was the use of the plantbitki
for handicraftsel sanatları.
62
216640
3096
Bu bitkinin el işlerinde kullanımıydı.
Bu harika bir fikirdi.
03:51
And I thought, "What a great ideaFikir."
63
219760
2336
Şahsen, el işlerini severim.
03:54
PersonallyŞahsen, I love handicraftsel sanatları,
64
222120
2376
Özellikle bir hikayeyle örülmüş olanları.
03:56
especiallyözellikle handicraftsel sanatları
that are wovendokuma around a storyÖykü.
65
224520
4656
Düşündüm ki bu iş teknik beceri talep
04:01
And so I thought, "This could be
easilykolayca deployedkonuşlandırılmış withiniçinde the communitiestopluluklar
66
229200
4616
etmeden topluma kolayca aşılanabilir.
04:05
withoutolmadan the requirementgereklilik
of technicalteknik skillsbecerileri."
67
233840
3536
04:09
And I thought to myselfkendim,
"ThreeÜç simplebasit stepsadımlar to a megaMega solutionçözüm."
68
237400
4640
Kendi kendime "Üç basit adımla,
büyük çözüme ulaşacağım." diye düşündüm
İlk adım: Şu yollarına çıkmak ve
04:15
First stepadım: Get out into the waterwayssu yolları
and harvesthasat the waterSu hyacinthsümbül.
69
243040
5096
sümbülleri biçmek.
Bu şekilde erişimi sağlarsın.
04:20
That way, you createyaratmak accesserişim.
70
248160
2296
04:22
Secondlyİkinci olarak, you drykuru
the waterSu hyacinthsümbül stemssapları.
71
250480
4576
ikinci adımda, sümbül saplarını kurutursun
Üçüncü adımda, sapları dokuyarak
04:27
And thirdlyüçüncü olarak, you weavedokuma
the waterSu hyacinthsümbül into productsÜrünler.
72
255080
5415
ürünler oluşturmaya başlarsın.
04:32
The thirdüçüncü stepadım was a challengemeydan okuma.
73
260519
2377
Üçüncü adım ise zor olan kısımdı.
04:34
See, I'm a computerbilgisayar scientistBilim insanı
by backgroundarka fon
74
262920
2696
Bakın, ben bir bilgisayar uzmanıyım,
yaratıcı sanatlar alanında değilim.
04:37
and not someonebirisi in the creativeyaratıcı artssanat.
75
265640
2656
Bu sebeple, dokuma öğrenme
04:40
And so I beganbaşladı my questQuest
76
268320
1696
04:42
to find out how I can learnöğrenmek how to weavedokuma.
77
270040
2936
arayışım başlamış oldu.
Bu arayış beni Ibadan'da, Sabo
04:45
And this questQuest tookaldı me
to a communitytoplum in IbadanIbadan, where I livedyaşamış,
78
273000
4136
denilen bir topluma götürdü.
04:49
calleddenilen SaboSabo.
79
277160
1416
Sabo, "Yabancıların Konağı" demektir.
04:50
SaboSabo translatesçevirir to "strangers'Yabancıların quarterskışla."
80
278600
2856
04:53
And the communitytoplum is
predominantlyağırlıklı olarak madeyapılmış up of people
81
281480
3016
Topluluk da çoğunlukla ülkenin
kuzeyinden gelen kişilerle doludur.
04:56
from the northernkuzey partBölüm of the countryülke.
82
284520
1976
04:58
So I literallyharfi harfine tookaldı
my driedkurutulmuş weedsmatem elbisesi in handel,
83
286520
2936
Böylelikle elime gerçek anlamda
kuru sapları aldım ve kapı kapı
05:01
there were severalbirkaç more of them,
84
289480
1576
05:03
and wentgitti knockingvurma from doorkapı to doorkapı
to find out who could teachöğretmek me
85
291080
3336
dolaşarak, bu sümbül saplarını nasıl
05:06
how to weavedokuma these
waterSu hyacinthsümbül stemssapları into ropeshalatlar.
86
294440
4416
örebileceğimi soruşturmaya başladım.
Beni Malam Yahaya
05:10
And I was directedyönlendirilmiş
to the sheddöken of MalamMalam YahayaYahaya.
87
298880
3120
kulübesine yönlendirdiler.
Ama küçük bir problem vardi.
05:14
The problemsorun, thoughgerçi,
is that MalamMalam YahayaYahaya doesn't speakkonuşmak Englishİngilizce
88
302880
3016
Ne onlar İngilizce konuşuyorlardı,
05:17
and neitherne did I speakkonuşmak HausaHausa dili.
89
305920
2096
ne de ben Hausa dili konuşabiliyordum.
05:20
But some little kidsçocuklar camegeldi to the rescuekurtarmak
90
308040
2136
Lakin küçük çocuklar yardıma
ve tercüme etmeye geldiler.
05:22
and helpedyardım etti translateÇevirmek.
91
310200
1776
Bu sayede kuru sümbül saplarını örerek,
05:24
And that beganbaşladı my journeyseyahat
of learningöğrenme how to weavedokuma
92
312000
3256
05:27
and transformdönüştürmek these
driedkurutulmuş waterSu hyacinthsümbül stemssapları
93
315280
4576
bu küçük su sümbülü saplarını, bu
uzun iplere dönüştürme eğitimim başladı.
05:31
into long ropeshalatlar.
94
319880
2880
Elimdeki uzun ipler sayesinde,
05:35
With my long ropeshalatlar in handel,
95
323400
2256
05:37
I was now equippeddonanımlı to make productsÜrünler.
96
325680
3096
üretime başlamaya hazırdım.
05:40
And that was the beginningbaşlangıç
of partnershipsortaklıklar.
97
328800
2416
Bu ayrıca bir ortaklığın da başlangıcıydı.
05:43
WorkingÇalışma with rattanRattan basketsepet makersvericiler
to come up with productsÜrünler.
98
331240
3976
Hintkamışından sepet üreticilerle,
yeni ürünler düşündük.
05:47
So with this in handel, I feltkeçe confidentkendine güvenen
99
335240
2776
Elimde bununla kendimden emin hissettim.
05:50
that I would be ableyapabilmek
to take this knowledgebilgi
100
338040
2000
Sayesinde, nehir insanlarına geri dönüp
05:52
back into the riverinenehir communitiestopluluklar
101
340064
2552
05:54
and help them to transformdönüştürmek
theironların adversitysıkıntı into prosperityrefah.
102
342640
5256
sıkıntılarını refaha çevirecektim.
Bu yabanı otları alıp, gerçekten örerek
05:59
So takingalma these weedsmatem elbisesi
and actuallyaslında weavingdokuma them
103
347920
3176
06:03
into productsÜrünler that can be soldsatıldı.
104
351120
2576
satılabilecek ürünlere dönüştürecektik.
06:05
So we have penskalemler, we have tablewareSofra takımı,
105
353720
3736
Burada, kalemlerimiz, sofra takımımız,
06:09
we have pursesÇantalar, we have tissuedoku boxeskutuları.
106
357480
3776
cüzdanlarımız, mendil kutularımız var.
06:13
TherebyBöylece, helpingyardım ediyor the communitiestopluluklar
107
361280
2536
Bu sayede, insanlara su sümbülünü
06:15
to see waterSu hyacinthsümbül
in a differentfarklı lightışık.
108
363840
3176
farklı bir açıdan görmesini sağlamak var.
Su sümbülünü değerli, estetik, dayanıklı,
06:19
SeeingGörmek waterSu hyacinthsümbül as beingolmak valuabledeğerli,
109
367040
2656
06:21
beingolmak aestheticestetik,
beingolmak durabledayanıklı, toughsert, resilientesnek.
110
369720
6136
çetin, elastik olarak görmek,
bitkinin adlarını ve yaşamları değiştirdi.
06:27
ChangingDeğiştirme namesisimler, changingdeğiştirme livelihoodsgeçim.
111
375880
3376
06:31
From Gbe'borunGbe'borun, gossipdedikodu,
112
379280
2976
Gbe'borun, dedikodudan Olusotan, masalcıya
06:34
to OlusotanOlusotan, storytellermasalcı.
113
382280
2816
A kp'ye Kp'oma, "ana ve çocuk katilinden",
06:37
And from A Kp'iyeKp'iye Kp'omaKp'oma,
whichhangi is "killerkatil of motheranne and childçocuk,"
114
385120
4016
06:41
to Ya duDu j'ewnj'ewn w'Iyew'Iye kp'Omakp'Oma,
115
389160
2336
"ana ve çocuğa geçim
06:43
"providersağlayıcı of foodGıda for motheranne and childçocuk."
116
391520
3376
sağlayıcıya" değişti.
06:46
And I'd like to endson
with a quotealıntı by MichaelMichael MargolisMargolis.
117
394920
3856
Sözlerimi Michael Margolisten alıntıyla
bitirmek istiyorum.
06:50
He said, "If you want to learnöğrenmek
about a culturekültür, listen to the storieshikayeleri.
118
398800
5016
"Eğer bir kültürü tanımak istiyorsan,
onların hikayelerini dinle.
Şayet, bir kültürü değiştirmek istiyorsan,
06:55
And if you want to changedeğişiklik a culturekültür,
changedeğişiklik the storieshikayeleri."
119
403840
4056
onların hikayelerini değiştir."
06:59
And so, from MakokoMakoko communitytoplum,
to AbobiriAbobiri, to EwoiEwoi,
120
407920
5096
Bu şekilde, Makoko topluluğundan,
Abobiri'de, Ewoi'de, Kolo'da, Owahwa'da,
07:05
to KoloKolo, to OwahwaOwahwa, EsabaEsaba,
121
413040
3656
Esaba'da hikayeleri değiştirdik.
07:08
we have changeddeğişmiş the storyÖykü.
122
416720
2576
07:11
Thank you for listeningdinleme.
123
419320
1536
Tesekkürler. (Alkış)
07:12
(ApplauseAlkış)
124
420880
3120
Translated by Nihan Sipahioglu
Reviewed by Dilan Timucin

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Achenyo Idachaba - Green entrepreneur
Achenyo Idachaba is the head of MitiMeth, a Nigeria-based company that makes handicrafts from aquatic weeds and other agro-waste.

Why you should listen

In 2009, Achenyo Idachaba bid her corporate career in the United States goodbye and relocated to Nigeria to start a new chapter as a social entrepreneur. She founded Greennovative Chain, which provided research and advocacy services in climate change mitigation, and later founded MitiMeth, a for-profit social enterprise based in Ibadan, Nigeria, which she considers a tangible expression of her research advice.

MitiMeth creates eco-friendly handicrafts like home décor and personal accessories from weeds prevalent on Nigeria’s waterways. The company also conducts training workshops for locals on river handicraft product development.

More profile about the speaker
Achenyo Idachaba | Speaker | TED.com