ABOUT THE SPEAKER
Caleb Harper - Principal Investigator and Director of the Open Agriculture Initiative
Caleb Harper leads a group of engineers, architects, urban planners, economists and plant scientists in the exploration and development of high performance urban agricultural systems.

Why you should listen

What do we know about the food we eat? What if there was climate democracy? These and other questions inform the work of Caleb Harper and his colleagues as they explore the future of food systems. He is the principal investigator and director of the Open Agriculture Initiative (OpenAG) at the MIT Media Lab. Under his guidance, a diverse group of engineers, architects, urbanists, economists and plant scientists (what he calls an “anti-disciplinary group”) is developing an open-source agricultural hardware, software and data common aiming to create a more agile, transparent and collaborative food system.

More profile about the speaker
Caleb Harper | Speaker | TED.com
TEDGlobal>Geneva

Caleb Harper: This computer will grow your food in the future

Caleb Harper: Bu bilgisayar gelecekte yiyeceğinizi büyütecek

Filmed:
1,812,924 views

Lezzetli, besin yönünden zengin yiyecekleri dünyanın herhangi bir yerinde içeride büyütebilsek ne olurdu? MIT Media Lab CitiFARM direktörü Caleb Harper yetiştiricileri teknolojiyle bağlayarak gıda sistemini değiştirmek istiyor. Harper'ın "besin bilgisayarları" ile tanışın ve geleceğin çiftçiliğinin neye benzeyebileceğine bir göz atın.
- Principal Investigator and Director of the Open Agriculture Initiative
Caleb Harper leads a group of engineers, architects, urban planners, economists and plant scientists in the exploration and development of high performance urban agricultural systems. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
FoodGıda crisiskriz.
0
1157
1264
Yiyecek krizi.
00:14
It's in the newshaber everyher day.
1
2445
1578
Her gün haberlerde.
00:16
But what is it?
2
4047
1322
Peki nedir bu?
00:17
Some placesyerler in the worldDünya
it's too little foodGıda,
3
5393
2899
Dünyadaki bazı yerlerde
çok az yiyecek var,
00:20
maybe too much.
4
8316
1190
belki de çok fazla.
00:21
Other placesyerler, GMOGDO is savingtasarruf the worldDünya.
5
9963
2329
Diğer yerlerde GDO dünyayı kurtarıyor.
00:24
Maybe GMOGDO is the problemsorun?
6
12821
1788
Belki de GDO problemdir.
00:27
Too much agriculturaltarım runoffİkinci Tur
creatingoluşturma badkötü oceansokyanuslar, toxictoksik oceansokyanuslar,
7
15355
3462
Çok fazla tarımsal fazlalık,
besin azlığı ile zararlı
00:30
attenuationzayıflama of nutritionbeslenme.
8
18841
1637
ve zehirli okyanuslar yaratıyor.
00:32
They go on and on.
9
20836
1666
Bu böyle sürüp gidiyor.
00:34
And I find the currentşimdiki climateiklim
of this discussiontartışma
10
22919
3225
Ben şimdiki tartışma ortamını
00:38
incrediblyinanılmaz disempoweringdisempowering.
11
26168
2299
inanılmaz derecede
cesaret kırıcı buluyorum.
00:41
So how do we bringgetirmek that
to something that we understandanlama?
12
29110
3441
Peki bunu anlayacağımız
şekle nasıl getiririz?
00:45
How is this appleelma foodGıda crisiskriz?
13
33508
2230
Bu elma nasıl yiyecek krizi olur?
00:48
You've all eatenyemiş an appleelma
in the last weekhafta, I'm sure.
14
36194
2615
Eminim ki hepiniz bir hafta
içinde bir elma yediniz.
00:51
How oldeski do you think it was
from when it was pickedseçilmiş?
15
39468
2753
Sizce elma toplandığından
bu yana ne kadar eskiydi?
00:55
Two weekshaftalar?
16
43264
1184
İki hafta?
00:56
Two monthsay?
17
44472
1154
İki ay?
00:58
ElevenOnbir monthsay --
18
46887
1153
11 ay --
01:00
the averageortalama ageyaş of an appleelma
in a groceryBakkal storemağaza in the UnitedAmerika StatesBirleşik.
19
48064
3355
Birleşik Devletler'deki bir marketteki
bir elmanın ortalama yaşı.
Avrupa'da veya dünyada herhangi
bir yerde de bunun çok
01:03
And I don't expectbeklemek it
to be much differentfarklı in EuropeEurope
20
51443
2499
01:05
or anywhereherhangi bir yer elsebaşka in the worldDünya.
21
53966
1480
farklı olduğunu sanmıyorum.
01:07
We pickalmak them,
22
55470
1164
Onları topluyoruz,
soğuk bir depoya koyuyoruz,
01:08
we put them in coldsoğuk storagedepolama,
23
56658
2077
soğuk deponun içini gazla dolduruyoruz --
01:10
we gasgaz the coldsoğuk storagedepolama --
24
58759
1268
01:12
there's actuallyaslında documentedbelgeli proofkanıt
25
60051
1897
aslına bakılırsa
01:13
of workersişçiler tryingçalışıyor to go
into these environmentsortamları
26
61972
2243
bir elma almak için
bu ortama girmeyi deneyen
01:16
to retrievealmak an appleelma,
27
64239
1594
ve ölen çalışanlar olduğuna dair
01:17
and dyingölen,
28
65857
1168
belgeli kanıt mevcut,
01:19
because the atmosphereatmosfer
29
67606
1155
çünkü elmanın sürecini
01:20
that they slowyavaş down the processsüreç
of the appleelma with is alsoAyrıca toxictoksik to humansinsanlar.
30
68785
3965
yavaşlatan atmosfer insanlar için zehirli.
01:25
How is it that noneYok of you knewbiliyordum this?
31
73152
1899
Bunu nasıl hiçbiriniz bilmiyordu?
01:27
Why didn't I know this?
32
75075
1504
Neden ben bilmiyordum?
01:29
NinetyDoksan percentyüzde of the qualitykalite
of that appleelma --
33
77086
2208
Elmanın kalitesinin yüzde 90’ı --
01:31
all of the antioxidantsantioksidanlar -- are gonegitmiş
by the time we get it.
34
79318
2960
bütün antioksidanlar --
biz alana kadar gidiyor.
01:34
It's basicallytemel olarak a little balltop of sugarşeker.
35
82719
2183
Esasen küçük bir şeker topu.
01:38
How did we get so informationbilgi poorfakir
36
86126
2782
Bu kadar yetersiz bilgiyi nasıl aldık
ve nasıl daha iyi hâle geliriz?
01:40
and how can we do better?
37
88932
1458
01:43
I think what's missingeksik is a platformplatform.
38
91347
2856
Bence eksik olan şey platform.
Platformları biliyorum --
Bilgisayarları biliyorum,
01:46
I know platformsplatformlar -- I know computersbilgisayarlar,
39
94630
1809
01:48
they put me on the InternetInternet
when I was younggenç.
40
96463
2119
daha küçükken beni
internetle tanıştırdılar.
Çok garip şeyler yaptım --
01:50
I did very weirdtuhaf things --
41
98606
1246
01:51
(LaughterKahkaha)
42
99876
1001
(Gülüşmeler)
01:52
on this platformplatform.
43
100901
1151
bu platformda.
Ama insanlarla tanıştım
ve kendimi ifade edebildim.
01:54
But I metmet people,
and I could expressekspres myselfkendim.
44
102076
2093
Yemekte kendini nasıl ifade edersin?
01:56
How do you expressekspres yourselfkendin in foodGıda?
45
104193
2014
01:58
If we had a platformplatform,
46
106556
1540
Bir platforma sahip olsaydık,
02:00
we mightbelki feel empoweredgüçlenmiş
to questionsoru: What if?
47
108120
3147
"Bunu yapsaydık?" sorusunu soracak
gücü hissedebilirdik.
02:04
For me, I questionedsorguya:
48
112005
1151
Ben sordum:
02:05
What if climateiklim was democraticdemokratik?
49
113180
2746
Ya iklim demokratik olsaydı?
02:09
So, this is a mapharita of climateiklim in the worldDünya.
50
117830
2007
İşte bu dünyanın iklim haritası.
02:11
The mostçoğu productiveüretken areasalanlar in greenyeşil,
the leasten az productiveüretken in redkırmızı.
51
119861
3340
En üretken bölgeler yeşil,
en az üretken bölgeler kırmızı.
02:15
They shiftvardiya and they changedeğişiklik,
52
123606
1308
Yer değiştirip farklılaşırlar,
02:16
and CalifornianKaliforniya farmersçiftçiler
now becomeolmak MexicanMeksika farmersçiftçiler.
53
124938
2671
Kaliforniyalı çiftçiler şimdi
Meksikalı çiftçilere dönüştü.
02:19
ChinaÇin picksseçtikleri up landarazi in BrazilBrezilya
to growbüyümek better foodGıda,
54
127934
2897
Çin, daha iyi besin yetiştirmek için
Brezilya'dan toprak alıyor
02:22
and we're a slaveköle to climateiklim.
55
130855
2026
ve biz iklime bir köleyiz.
02:26
What if eachher countryülke had
its ownkendi productiveüretken climateiklim?
56
134056
3057
Ya her ülke kendi üretken
ortamına sahip olsaydı?
02:29
What would that changedeğişiklik about how we livecanlı?
57
137612
2120
Yaşam şeklimizle ilgili ne değiştirirdi?
02:32
What would that changedeğişiklik
about qualitykalite of life and nutritionbeslenme?
58
140233
2984
Hayatın ve besinlerin kalitesi
konusunda ne değiştirirdi?
02:36
The last generation'snesil problemsorun
was, we need more foodGıda
59
144257
3295
Önceki kuşağın problemi
ucuz ve daha fazla
02:39
and we need it cheapucuz.
60
147576
1181
besin ihtiyacıydı.
02:41
WelcomeHoş geldiniz to your globalglobal farmÇiftlik.
61
149194
2120
Küresel çiftliğinize hoş geldiniz.
02:43
We builtinşa edilmiş a hugeKocaman analoganalog farmÇiftlik.
62
151338
2460
Devasa analog bir çiftlik inşa ettik.
02:45
All these tracesizleri --
63
153822
1430
Bütün bu çizgiler --
02:47
these are carsarabalar, planesdüzlemler,
trainstrenler and automobilesotomobiller.
64
155276
2900
arabalar, uçaklar,
trenler, otomobillerdir.
02:50
It's a miraclemucize that we feedbesleme
sevenYedi billionmilyar people
65
158597
3185
Yiyecek üretimine dâhil olan çok azımızla
02:53
with just a fewaz of us involvedilgili
in the productionüretim of foodGıda.
66
161806
3045
yedi milyar insanı beslememiz bir mucize.
02:57
What if ...
67
165709
1168
Peki ya şu olsaydı...
02:59
we builtinşa edilmiş a digitaldijital farmÇiftlik?
68
167758
1676
dijital bir çiftlik inşa etseydik?
Dijital bir dünya çiftliği.
03:01
A digitaldijital worldDünya farmÇiftlik.
69
169458
1163
03:02
What if you could take this appleelma,
70
170645
2809
Peki ya bu elmayı alıp bir şekilde
03:06
digitizedijital ortama it somehowbir şekilde,
71
174052
1710
dijital hâle getirebilseydiniz,
03:07
sendgöndermek it throughvasitasiyla particlesparçacıklar in the airhava
72
175786
2468
havadaki partiküllerden gönderip
03:10
and reconstitutesulandırmak it on the other sideyan?
73
178278
2410
diğer tarafta yeniden oluşturabilseydiniz?
03:13
What if?
74
181337
1160
Böyle olsaydı?
Bazı alıntıların üzerinden gidince,
03:15
Going throughvasitasiyla some of these quotestırnak işareti,
75
183338
1675
bilirsiniz, yaptığım şeyi yaparken
bana ilham veriyor.
03:17
you know, they inspireilham vermek me to do what I do.
76
185037
2042
03:19
First one:
77
187103
1155
Bunlardan birincisi:
03:20
["JapaneseJaponca farmingtarım has no youthgençlik,
no waterSu, no landarazi and no futuregelecek."]
78
188282
4110
["Japon çiftçiliğinde genç nüfus, su,
arazi ve gelecek yok."]
03:24
That's what I landedindi to the day
that I wentgitti to MinamisanrikuMinamisanriku,
79
192767
3738
Bu, Fukushima’nın biraz
güneyinde bir yer olan
03:28
one stop southgüney of FukushimaFukushima,
80
196529
1573
Minamisanriku’ya felaketten sonra
03:30
after the disasterafet.
81
198126
1702
gittiğim gün gördüğüm şey.
03:31
The kidsçocuklar have headedbaşlı to SendaiSendai and TokyoTokyo,
82
199852
2551
Çocuklar Sendai ve
Tokyo’ya doğru gittiler,
03:34
the landarazi is contaminatedkirlenmiş,
83
202427
1375
toprak kirlenmişti
ve yiyeceklerinin yüzde 70’ini
zaten ithal ediyorlardı.
03:35
they alreadyzaten importithalat 70 percentyüzde
of theironların ownkendi foodGıda.
84
203826
2321
03:38
But it's not uniquebenzersiz to JapanJaponya.
85
206171
2140
Ama bu Japonya'ya özgü değil.
03:40
Two percentyüzde of the AmericanAmerikan populationnüfus
is involvedilgili in farmingtarım.
86
208749
3397
Amerika nüfusunun
yüzde 2'si çiftçiliğe dâhil.
03:45
What good answerCevap comesgeliyor
from two percentyüzde of any populationnüfus?
87
213091
3542
Nüfusun yüzde 2'sinden
ne gibi bir iyi cevap gelir?
03:49
As we go around the worldDünya,
88
217725
1585
Dünya çapına bakınca,
03:51
50 percentyüzde of the AfricanAfrika
populationnüfus is underaltında 18.
89
219334
3611
Afrika nüfusunun yüzde 50'si
18 yaşın altında.
03:55
EightySeksen percentyüzde don't want to be farmersçiftçiler.
90
223905
2816
Yüzde 80'i çiftçi olmak istemiyor.
03:58
FarmingTarım is hardzor.
91
226745
1454
Çiftçilik zor.
04:00
The life of a small-shareholderküçük hissedar
farmerçiftçi is miserablesefil.
92
228651
3831
Küçük hisseli çiftçilerin
yaşamları perişan hâlde.
04:05
They go into the cityŞehir.
93
233381
1292
Şehre gidiyorlar.
04:06
In IndiaHindistan:
94
234697
1160
Hindistan'da:
04:08
farmers'çiftçi familiesaileleri not beingolmak ableyapabilmek
to have basictemel accesserişim to utilitiesyardımcı programlar,
95
236523
3190
Çiftçi ailelerin temel
ihtiyaçlara erişimi yok,
04:11
more farmerçiftçi suicidesintihar this yearyıl
and the previousönceki 10 before that.
96
239737
3799
bu yıl ve bundan önceki 10 yıl
daha çok çiftçi intihar etti.
04:15
It's uncomfortablerahatsız to talk about.
97
243560
1635
Bunu konuşmak rahatsız edici.
04:17
Where are they going?
98
245219
1168
Nereye gidiyorlar?
04:18
Into the cityŞehir.
99
246411
1208
Şehre.
04:20
No younggenç people, and everyone'sherkesin var headedbaşlı in.
100
248719
2168
Gençler değil, herkes gidiyor.
04:22
So how do we buildinşa etmek this platformplatform
that inspiresilham verir the youthgençlik?
101
250911
3971
Peki gençlere ilham veren
bu platformu nasıl inşa ederiz?
04:27
WelcomeHoş geldiniz to the newyeni tractorTraktör.
102
255687
1632
Yeni traktöre hoş geldiniz.
04:29
This is my combinebirleştirmek.
103
257754
1827
Bu benim bileşimim.
04:32
A numbernumara of yearsyıl agoönce now,
104
260224
1299
Bundan birkaç yıl önce,
04:33
I wentgitti to BedYatak BathBanyo and BeyondÖtesinde
and Home DepotDepo
105
261547
2162
Bed Bath & Beyond
ve Home Depot’ya gittim
04:35
and I startedbaşladı hackinghack.
106
263733
1151
ve hacklemeye başladım.
Saçma sapan şeyler yaptım,
04:36
And I builtinşa edilmiş sillysaçma things
107
264908
1215
04:38
and I madeyapılmış plantsbitkiler dancedans
108
266147
1151
dans eden bitkiler yaptım,
04:39
and I attachedekli them to my computerbilgisayar
109
267322
1851
onları bilgisayarıma bağladım
04:41
and I killedöldürdü them all --
110
269197
1290
ve hepsini öldürdüm --
04:42
a lot.
111
270966
1173
birçok kere.
04:44
(LaughterKahkaha)
112
272163
1000
(Gülüşmeler)
Sonunda onların hayatta
kalmalarını sağladım.
04:45
I eventuallysonunda got them to survivehayatta kalmak.
113
273773
1610
04:47
And I createdoluşturulan one of the mostçoğu
intimatesamimi relationshipsilişkiler
114
275407
2466
Ve hayatımda sahip olduğum en samimi
ilişkilerden birini yarattım.
04:49
I've ever had in my life,
115
277897
1215
04:51
because I was learningöğrenme
the languagedil of plantsbitkiler.
116
279136
3105
Çünkü bitkilerin dilini öğreniyordum.
Bunu daha fazla büyütmek istiyordum.
04:55
I wanted to make it biggerDaha büyük.
117
283008
1318
04:56
They said, "KnockKnock yourselfkendin out, kidçocuk!
118
284350
1763
Dediler ki, "Göster kendini, evlat!
04:58
Here'sİşte an oldeski electronicselektronik roomoda
that nobodykimse wants.
119
286137
2901
İşte kimsenin istemediği
eski bir elektronik odası.
05:01
What can you do?"
120
289062
1302
Ne yapabilirsin?"
Ekibimle beraber, tarihsel olarak
biyoloji hakkında değil,
05:03
With my teamtakım, we builtinşa edilmiş a farmÇiftlik
insideiçeride of the mediamedya lablaboratuvar,
121
291031
2627
05:05
a placeyer historicallytarihsel knownbilinen
not for anything about biologyBiyoloji
122
293682
3934
dijital hayat hakkında her şeyin
bilindiği bir yer olan Media Lab'in
05:09
but everything about digitaldijital life.
123
297640
2549
içine bir çiftlik inşa ettik.
05:12
Insideİçinde of these 60 squarekare feetayaklar,
124
300213
2642
Bu 60 fit kare (5,57 m²)’nin içinde,
ayda bir kez yaklaşık
300 kişinin beslenmesine
05:14
we producedüretilmiş enoughyeterli foodGıda to feedbesleme
about 300 people oncebir Zamanlar a monthay --
125
302879
3126
yetecek kadar yiyecek yetiştirdik --
05:18
not a lot of foodGıda.
126
306029
1152
çok fazla değil.
05:19
And there's a lot of interestingilginç
technologyteknoloji in there.
127
307205
2515
Ve burada çok fazla ilginç teknoloji var.
05:21
But the mostçoğu interestingilginç thing?
128
309744
1655
Ama en ilginç şey?
05:24
BeautifulGüzel, whitebeyaz rootskökleri,
129
312226
1705
Güzel beyaz kökler,
05:26
deepderin, greenyeşil colorsrenkler
130
314478
2421
derin yeşil renkler
05:29
and a monthlyaylık harvesthasat.
131
317629
1532
ve aylık hasat.
05:31
Is this a newyeni cafeteriakafeterya?
132
319668
2561
Bu yeni kafeterya mı?
05:34
Is this a newyeni retailperakende experiencedeneyim?
133
322787
3321
Bu yeni bir perakende deneyimi mi?
05:38
Is this a newyeni groceryBakkal storemağaza?
134
326132
1574
Bu yeni bir yiyecek marketi mi?
05:39
I can tell you one thing for sure:
135
327730
1881
Emin olduğum bir şeyi söyleyebilirim ki,
05:42
this is the first time
136
330127
1150
Media Lab'de biri
05:43
anybodykimse in the mediamedya lablaboratuvar
rippedsökülmüş the rootskökleri off of anything.
137
331301
2881
ilk defa bir şeyin kökünü çıkardı.
05:46
(LaughterKahkaha)
138
334613
1417
(Gülüşmeler)
05:48
We get our saladsalata in bagsçantalar;
139
336528
1705
Yeşilliklerimizi torbalara koyduk;
05:50
there's nothing wrongyanlış with that.
140
338257
1736
bunda yanlış bir şey yok.
05:52
But what happensolur
141
340400
1521
Ama “Bunun hakkında
05:53
when you have an image-basedyansıma tabanlı
processingişleme expertuzman,
142
341945
3111
bir şeyler biliyorum.
Bunu gerçekleştirebilirim.
05:57
a dataveri scientistBilim insanı,
143
345080
1415
Denemek istiyorum.” diye düşünen
05:58
a roboticistsızacağını,
144
346996
1396
ve kökleri çıkaran
06:00
rippingmüthiş rootskökleri off and thinkingdüşünme,
145
348933
1526
bir görüntü tabanlı işlem uzmanına,
06:02
"Huh. I know something about --
146
350483
1880
bir veri bilimciye, bir robot bilimciye
06:04
I could make this happenolmak, I want to try."
147
352387
2193
sahipseniz ne olur?
06:07
In that processsüreç we would
bringgetirmek the plantsbitkiler out
148
355364
2275
Bu süreçte bitkileri üretip
06:09
and we would take some back to the lablaboratuvar,
149
357663
1909
birazını laboratuvara geri aldık.
Çünkü ürettiğin için atamazsın.
06:11
because if you grewbüyüdü it,
you don't throwatmak it away;
150
359596
2256
O senin için değerli olur.
06:13
it's kindtür of preciousdeğerli to you.
151
361876
1397
Şu an tuhaf bir dile sahibim,
06:15
I have this weirdtuhaf tonguedil now,
152
363297
1397
öyle ki ilk ben yemeden başkasının
herhangi bir şey yemesinden korkuyorum.
06:16
because I'm afraidkorkmuş to let anybodykimse eatyemek
anything untila kadar I've eatenyemiş it first,
153
364718
3444
Çünkü iyi olmasını istiyorum.
06:20
because I want it to be good.
154
368186
1389
Bu yüzden her gün marul yerim
06:21
So I eatyemek lettucemarul everyher day
155
369599
1246
06:22
and I can tell the pHpH
of a lettucemarul withiniçinde .1.
156
370869
2457
ve 0,1 sapmayla pH değerinin
ne olduğunu söyleyebilirim.
06:25
(LaughterKahkaha)
157
373350
1005
(Gülüşmeler)
06:26
I'm like, "No, that's 6.1 -- no,
no, you can't eatyemek it todaybugün."
158
374379
3171
Şöyle derim, “Hayır, bu 6,1 --
hayır, hayır, bugün bunu yiyemezsin.”
06:29
(ApplauseAlkış)
159
377574
3145
(Alkış)
06:34
This lettucemarul that day was hyperHiper sweettatlı.
160
382042
2588
O gün bu marul fazla tatlıydı.
06:37
It was hyperHiper sweettatlı
because the plantbitki had been stressedvurguladı
161
385362
2548
Fazla tatlıydı,
çünkü bitki stres altındaydı
ve kendini korumak için bitki
kimyasal bir reaksiyon yaratmıştı.
06:39
and it createdoluşturulan a chemicalkimyasal reactionreaksiyon
in the plantbitki to protectkorumak itselfkendisi:
162
387934
3129
06:43
"I'm not going to dieölmek!"
163
391087
1164
“Ölmeyeceğim!”
06:44
And the plantsbitkiler not-going-to-dieölmek için değil gidiş,
tastedamak zevki sweettatlı to me.
164
392275
3129
Ve "ölmeyeceğim" bitkilerinin
tadı bana tatlı geliyor.
06:48
TechnologistsTeknoloji fallingdüşen backwardsgeriye doğru
into plantbitki physiologyfizyoloji.
165
396683
2862
Teknologlar bitki fizyolojisi
üzerine düşüyorlar.
Bunu deneyebilmek için diğer
insanlara ihtiyaç olduğunu düşündük.
06:51
So we thought other people
neededgerekli to be ableyapabilmek to try this.
166
399569
2705
İnsanların neler yaratabileceğini
görmek istediğimizden
06:54
We want to see what people can createyaratmak,
167
402298
1857
06:56
so we conceivedgebe of a lablaboratuvar
that could be shippedsevk anywhereherhangi bir yer.
168
404179
2689
herhangi bir yere sevkedilen
bir laboratuvar tasarladık.
06:59
And then we builtinşa edilmiş it.
169
407359
1232
Sonra bunu inşa ettik.
07:02
So on the facadecephe
of the mediamedya lablaboratuvar is my lablaboratuvar,
170
410095
2623
Media Lab'in dış cephesinde
benim laboratuvarım var,
07:04
that has about 30 pointsmakas
of sensingalgılama perbaşına plantbitki.
171
412742
2693
bitki başına yaklaşık 30 noktanın
algılamasına sahip.
07:08
If you know about the genomegenom or geneticsgenetik,
172
416035
3169
Eğer genom veya genetikleri biliyorsanız,
07:11
this is the phenomephenome, right?
173
419228
2503
bu da fenomdur, doğru mu?
07:13
The phenomenafenomenler.
174
421755
1242
Fenomen.
07:15
When you say, "I like
the strawberriesçilek from MexicoMeksika,"
175
423021
2480
"Meksika’daki çilekleri
seviyorum" dediğinizde,
07:17
you really like the strawberriesçilek
from the climateiklim
176
425525
2389
aslında sevdiğiniz tadı üreten iklimden
07:19
that producedüretilmiş the expressionifade
that you like.
177
427938
2088
gelen çilekleri seviyorsunuz.
07:22
So if you're codingkodlama climateiklim --
178
430050
2189
Eğer ortamı kodluyorsanız --
07:24
this much COCO2, this much O2 createsyaratır
a recipeyemek tarifi -- you're codingkodlama
179
432263
3301
bu kadar CO², bu kadar O²
bir tarif yaratır --
bitkinin ne ifade ettiğini,
bitkinin besinini, boyutunu, şeklini,
07:27
the expressionifade of that plantbitki,
the nutritionbeslenme of that plantbitki,
180
435588
3275
07:30
the sizeboyut of that plantbitki, the shapeşekil,
the colorrenk, the texturedoku.
181
438887
3258
rengini, dokusunu kodluyorsunuz demektir.
07:35
We need dataveri,
182
443683
1185
Veriye ihtiyacımız var.
Bu amaçla olan biteni
göstermesi için içeriye
07:36
so we put a bunchDemet of sensorssensörler in there
183
444892
1781
07:38
to tell us what's going on.
184
446697
1303
bir sürü sensör yerleştirdik.
Kendi ev bitkilerinizi düşünüyor,
07:40
If you think of your houseplantshouseplants,
185
448024
1582
07:41
and you look at your houseplanthouseplant
186
449630
1495
bitkilerinize bakarak
çok üzgün bir şekilde
onlara şöyle diyorsanız,
07:43
and you're superSüper sadüzgün, because you're like,
187
451149
2012
“Neden ölüyorsun?
07:45
"Why are you dyingölen? Won'tAlışkanlık you talk to me?"
188
453185
2016
Benimle konuşmayacak mısın?”
07:47
(LaughterKahkaha)
189
455225
1000
(Gülüşmeler)
07:48
FarmersÇiftçiler developgeliştirmek the mostçoğu beautifulgüzel
fortune-tellingservet-söylüyorum eyesgözleri
190
456659
2822
Çiftçiler 60-70 yaşlarının sonlarına doğru
07:51
by the time they're in theironların
lategeç 60s and 70s.
191
459505
2171
en güzel geleceği gören
gözleri geliştirir.
Bitkilerin öldüğünü gördüğünüzde,
07:53
They can tell you when you
see that plantbitki dyingölen
192
461700
2193
size azot eksikliği mi,
07:55
that it's a nitrogenazot deficiencyeksikliği,
a calciumkalsiyum deficiencyeksikliği
193
463917
2539
kalsiyum eksikliği mi olduğunu,
yoksa daha fazla neme mi
07:58
or it needsihtiyaçlar more humidityNem oranı.
194
466480
1404
ihtiyaç olduğunu söyleyebilirler.
07:59
Those beautifulgüzel eyesgözleri
are not beingolmak passedgeçti down.
195
467908
2315
O güzel gözler nesilden nesile geçmez.
08:03
These are eyesgözleri in the cloudbulut of a farmerçiftçi.
196
471199
2318
Bu gözler bir çiftçinin kâhin bulutudur.
08:06
We trendakım those dataveri pointsmakas over time.
197
474080
2215
Bu veri noktalarının zaman
içindeki trendini çıkarırız.
08:08
We correlateilişkilendirmek those dataveri pointsmakas
to individualbireysel plantsbitkiler.
198
476805
2475
Bu veri noktaları ile tek tek
bitkiler arasında bağ kurarız.
08:11
These are all the broccolibrokoli
in my lablaboratuvar that day, by IPIP addressadres.
199
479304
4050
Bunlar o gün IP adresiyle beraber
laboratuvarımdaki bütün brokoliler.
08:15
(LaughterKahkaha)
200
483378
1138
(Gülüşmeler)
08:16
We have IP-addressableIP adresli broccolibrokoli.
201
484540
2721
IP adreslenebilen brokolimiz var.
08:20
(ApplauseAlkış)
202
488176
4514
(Alkış)
08:24
So if that's not weirdtuhaf enoughyeterli,
203
492714
2675
Eğer bu yeterince garip değilse,
08:27
you can clicktık one
and you get a plantbitki profileprofil.
204
495413
2489
birine tıklayıp bitki
profilini görebilirsiniz.
08:29
And what this tellsanlatır you
is downloadableindirilebilir progressilerleme on that plantbitki,
205
497926
3016
Bunun size söylediği şey
o bitkinin indirilebilir gelişimi,
ama düşündüğünüz gibi değil,
08:32
but not like you'dşimdi etsen think,
206
500966
1206
08:34
it's not just when it's readyhazır.
207
502196
1445
sadece hazır olduğunda değil.
08:35
When does it achievebaşarmak
the nutritionbeslenme that I need?
208
503665
2276
İhtiyacım olan besin değerine
ne zaman erişir?
08:37
When does it achievebaşarmak
the tastedamak zevki that I desirearzu etmek?
209
505965
2780
İstediğim tada ne zaman ulaşır?
08:41
Is it gettingalma too much waterSu?
210
509284
1676
Çok mu su alıyor?
08:42
Is it gettingalma too much sunGüneş?
211
510984
1912
Çok mu güneş alıyor?
08:44
AlertsUyarıları.
212
512920
1164
Alarmlar.
08:46
It can talk to me, it's conversantbilen,
213
514108
1834
Benimle konuşabilir, konuşkan,
08:47
we have a languagedil.
214
515966
1364
bir dilimiz var.
08:50
(LaughterKahkaha)
215
518043
1788
(Gülüşmeler)
08:51
(ApplauseAlkış)
216
519855
4636
(Alkış)
08:56
I think of that as the first userkullanıcı
on the plantbitki FacebookFacebook, right?
217
524515
4779
Onu bitki Facebook'ta ilk kullanıcı
olarak düşünüyorum, değil mi?
09:01
That's a plantbitki profileprofil
218
529318
1206
Bu bir bitki profili
09:02
and that plantbitki will startbaşlama makingyapma friendsarkadaşlar.
219
530548
1993
ve bu bitki arkadaş edinmeye başlayacak.
09:04
(LaughterKahkaha)
220
532565
1007
(Gülüşmeler)
09:05
And I mean it -- it will make
friendsarkadaşlar with other plantsbitkiler
221
533596
2619
Ve bunda ciddiyim --
daha az azot, daha fazla fosfor,
09:08
that use lessaz nitrogenazot, more phosphorusfosfor,
222
536239
2127
daha az potasyum kullanan
diğer bitkilerle
09:10
lessaz potassiumPotasyum.
223
538390
1198
arkadaş olacak.
09:11
We're going to learnöğrenmek about a complexitykarmaşa
224
539910
1981
Şimdi sadece tahmin edebileceğimiz
09:13
that we can only guesstahmin at now.
225
541915
1617
bir karmaşıklığı öğreneceğiz.
09:16
And they mayMayıs ayı not friendarkadaş us back --
I don't know, they mightbelki friendarkadaş us back,
226
544048
3580
Bizi arkadaş eklemeyebilirler --
bilmiyorum, belki de arkadaş eklerler,
nasıl davrandığımıza bağlı.
09:19
it dependsbağlıdır on how we actdavranmak.
227
547652
1199
09:20
So this is my lablaboratuvar now.
228
548875
1958
Bu şimdi benim laboratuvarım.
09:23
It's a little bitbit more systematizedsistematize,
229
551294
1738
Biraz daha sistematik,
09:25
my backgroundarka fon is designingtasarım dataveri centersmerkezleri
in hospitalshastaneler of all things,
230
553056
3231
geçmişte hastanelerde her türden
veri merkezini tasarlıyordum,
bu yüzden kontrollü çevre yaratma
konusunda bir şeyler biliyorum.
09:28
so I know a little bitbit about creatingoluşturma
a controlledkontrollü environmentçevre.
231
556311
2968
09:31
And so --
232
559303
1150
Ve bu yüzden --
09:32
insideiçeride of this environmentçevre,
233
560754
1643
bu çevrenin içinde
09:34
we're experimentingdeneme
with all kindsçeşit of things.
234
562421
2373
her türlü deneyi yapıyoruz.
09:36
This processsüreç, aeroponicsAeroponics, was developedgelişmiş
by NASANASA for MirMir SpaceUzay Stationİstasyonu
235
564818
4208
Bu süreç, aeroponik (püskürtme), NASA
tarafından Mir Uzay İstasyonu için
09:41
for reducingindirgen the amounttutar of waterSu
they sendgöndermek into spaceuzay.
236
569050
2548
uzaya daha az su göndermek
üzere geliştirildi.
Esasen yaptığı şey bitkiye
tam olarak istediği şeyi vermek:
09:43
What it really does is give the plantbitki
exactlykesinlikle what it wants:
237
571622
2859
Su, mineraller ve oksijen.
09:46
waterSu, mineralsmineraller and oxygenoksijen.
238
574505
1635
09:48
RootsKökleri are not that complicatedkarmaşık,
239
576164
1492
Kökler o kadar karmaşık değil,
09:49
so when you give them that,
you get this amazingşaşırtıcı expressionifade.
240
577680
3912
onlara bunu verdiğinizde,
bu harika ifadeyi alırsınız.
09:54
It's like the plantbitki has two heartskalpler.
241
582472
3073
İki kalbi olan bir bitki gibi.
09:57
And because it has two heartskalpler,
242
585569
1665
İki kalbi olduğu için,
09:59
it growsbüyür fourdört or fivebeş timeszamanlar fasterDaha hızlı.
243
587958
2069
dört ya da beş kat daha hızlı büyürler.
10:02
It's a perfectmükemmel worldDünya.
244
590657
1154
Mükemmel bir dünya.
10:03
We'veBiz ettik gonegitmiş a long way into technologyteknoloji
and seedtohum for an adverseolumsuz worldDünya
245
591835
3213
Teknolojide çok ilerledik ve
zor bir dünya için tohum ektik,
10:07
and we're going to continuedevam et to do that,
246
595072
1865
bunu yapmaya devam edeceğiz,
10:08
but we're going to have a newyeni toolaraç, too,
247
596961
1913
ama yeni bir aracımız da olacak,
10:10
whichhangi is perfectmükemmel worldDünya.
248
598898
1683
yani mükemmel bir dünya.
10:12
So we'vebiz ettik grownyetişkin all kindsçeşit of things.
249
600605
1679
Her türden şey yetiştirdik.
10:14
These tomatoesdomates hadn'tolmasaydı been
in commercialticari productionüretim for 150 yearsyıl.
250
602308
3808
Bu domatesler 150 senedir
ticari olarak yetiştirilmiyordu.
10:18
Do you know that we have
rarenadir and ancienteski seedtohum banksbankalar?
251
606515
3274
Nadir ve eski tohum bankalarımızın
olduğunu biliyor muydunuz?
10:22
BanksBankalar of seedtohum.
252
610312
1742
Tohum bankaları.
10:24
It's amazingşaşırtıcı.
253
612078
1157
Bu inanılmaz.
Canlı irsiyet plazmaları ve daha önce
yemediğiniz türden şeyleri var.
10:25
They have germplasmPangenez alivecanlı
and things that you've never eatenyemiş.
254
613259
2882
10:28
I am the only personkişi in this roomoda
that's eatenyemiş that kindtür of tomatodomates.
255
616165
3281
Bu odada bu türden bir
domates yiyen tek insanım.
10:31
ProblemSorun is it was a sauceSos tomatodomates
and we don't know how to cookpişirmek,
256
619837
3001
Sorun bir sos domatesi olması ve
nasıl pişirileceğini bilmememizdi,
10:34
so we ateyemek yedi a sauceSos tomatodomates,
whichhangi is not that great.
257
622862
2356
bu yüzden çok da harika
olmayan bir sos domatesi yedik.
10:37
But we'vebiz ettik donetamam things with proteinprotein --
we'vebiz ettik grownyetişkin all kindsçeşit of things.
258
625242
3316
Ama proteinle bir şeyler yaptık --
her türden şey yetiştirdik.
İnsan yetiştirdik --
10:40
We'veBiz ettik grownyetişkin humansinsanlar --
259
628582
1173
10:41
(LaughterKahkaha)
260
629779
1642
(Gülüşmeler)
Belki siz yapabilirsiniz,
ama biz yapmadık.
10:44
Well maybe you could, but we didn't.
261
632103
1732
10:45
But what we realizedgerçekleştirilen is,
262
633859
1596
Farkına vardığımız şey,
10:47
the toolaraç was too bigbüyük,
it was too expensivepahalı.
263
635479
2075
aracın çok büyük ve pahalı olduğuydu.
Onları dünyanın dört bir
yanına koymaya başladım
10:49
I was startingbaşlangıç to put them
around the worldDünya
264
637578
2004
10:51
and they were about 100,000 dollarsdolar.
265
639606
1817
ve 100.000 dolar civarındaydılar.
10:53
FindingBulma somebodybirisi with 100 grandbüyük
in theironların back pocketcep isn't easykolay,
266
641447
3009
Arka cebinde 100.000 dolar
olan birini bulmak kolay değil,
bu yüzden daha küçüğünü yapmak istedik.
10:56
so we wanted to make a smallküçük one.
267
644480
1580
10:58
This projectproje was actuallyaslında
one of my student'söğrencinin --
268
646084
2297
Bu proje aslında
öğrencilerimden birinin --
11:00
mechanicalmekanik engineeringmühendislik
undergraduateLisans, CamilleCamille.
269
648405
2856
makine mühendisliği
lisans öğrencisi Camille.
11:03
So CamilleCamille and I and my teamtakım,
270
651851
1532
Camille, ben ve ekibim
11:05
we iteratedtekrarlanır all summeryaz,
271
653407
1858
daha ucuz, daha iyi çalışır,
11:07
how to make it cheaperdaha ucuz,
how to make it work better,
272
655289
2420
diğer kişilerin kendileri
yapabileceği hâle getirmek
11:09
how to make it so other
people can make it.
273
657733
2024
için onun bütün yaz iterasyonunu yaptık.
11:11
Then we droppeddüştü them off in schoolsokullar,
seventhyedinci throughvasitasiyla eleventhon birinci gradesınıf.
274
659781
3303
Sonra onları okullara yedinciden
on birinci sınıflara kadar bıraktık.
Eğer mütevazı olmak istiyorsanız,
bir çocuğa bir şeyler öğretin.
11:15
And if you want to be humbledboyunları bükük,
try to teachöğretmek a kidçocuk something.
275
663108
2999
11:18
So I wentgitti into this schoolokul and I said,
276
666131
1849
Bu okula gittiğimde şöyle dedim,
11:20
"SetAyarla it to 65 percentyüzde humidityNem oranı."
277
668004
1893
"Yüzde 65 oranında neme ayarlayın."
11:21
The seventhyedinci gradersınıf öğrencisi
said, "What's humidityNem oranı?"
278
669921
2266
Yedinci sınıf öğrencisi
şöyle dedi, "Nem nedir?"
11:24
And I said, "Oh, it's waterSu in airhava."
279
672211
1865
Şöyle dedim, "Havadaki sudur."
O da şöyle dedi, "Havada su yoktur,
sen bir aptalsın."
11:26
He said, "There's no waterSu
in airhava, you're an idiotsalak."
280
674100
2444
11:28
(LaughterKahkaha)
281
676568
1019
(Gülüşmeler)
11:29
And I was like, "AlrightTamam, don't trustgüven me.
282
677611
2009
Ben de şöyle dedim, "Tamam, bana inanma.
11:31
ActuallyAslında -- don't trustgüven me, right?
283
679644
1659
Aslında -- bana inanma, tamam mı?
100'e ayarla."
11:33
SetAyarla it to 100.
284
681327
1151
11:34
He setskümeler it to 100 and what happensolur?
285
682502
1705
100'e ayarladı ve sonra ne oldu?
11:36
It startsbaşlar to condenseyoğunlaştırmak, make a fogsis
and eventuallysonunda dripdamla.
286
684231
2774
Yoğunlaşmaya başladı, buluta
dönüştü ve sonunda yağdı.
11:39
And he saysdiyor, "Oh. HumidityNem oranı is rainyağmur.
287
687457
3224
O da şöyle dedi, "Ah, nem yağmurdur."
11:43
Why didn't you just tell me that?"
288
691372
1630
"Neden bunu bana söylemedin?"
11:45
(LaughterKahkaha)
289
693026
1970
(Gülüşmeler)
11:47
We'veBiz ettik createdoluşturulan an interfacearayüzey
for this that's much like a gameoyun.
290
695489
2843
Bunun için oyuna benzer
bir arayüz yarattık.
11:50
They have a 3D environmentçevre,
291
698356
1316
3B ortamları var,
11:51
they can logkütük into it anywhereherhangi bir yer in the worldDünya
292
699696
2016
akıllı telefonlarından, tabletlerinden
dünyanın herhangi bir
11:53
on theironların smartphoneSmartphone, on theironların tabletTablet.
293
701736
1783
yerinde bağlanabiliyorlar.
11:55
They have differentfarklı partsparçalar of the botsbotlar --
the physicalfiziksel, the sensorssensörler.
294
703543
3427
Robotların farklı parçalarına sahipler --
fiziksel, sensörler.
Dünyada herhangi bir yerdeki
11:58
They selectseçmek recipesyemek tarifleri that have
been createdoluşturulan by other kidsçocuklar
295
706994
2640
diğer çocuklar tarafından
yaratılan tarifleri seçerler.
12:01
anywhereherhangi bir yer in the worldDünya.
296
709658
1150
12:02
They selectseçmek and activateetkinleştirmek that recipeyemek tarifi,
they plantbitki a seedlingfide.
297
710832
3031
Tarifi seçerek etkinleştirirler,
bir fide dikerler.
12:06
While it's growingbüyüyen, they make changesdeğişiklikler.
298
714324
1837
Büyüdüğü sırada değişiklikler yaparlar.
12:08
They're like, "Why does a plantbitki
need COCO2 anywayneyse? Isn't COCO2 badkötü?
299
716185
3009
Şöyle derler, "Bir bitkinin niye CO²'e
ihtiyacı olsun ki? CO² kötü değil mi?
12:11
It killsöldürür people."
300
719218
1151
İnsanları öldürür."
12:12
CrankKrank up COCO2, plantbitki dieskalıp.
301
720393
1371
CO²'i artırınca bitki ölür.
12:14
Or crankkrank down COCO2, plantbitki does very well.
302
722404
2997
Ya da CO²'i azaltınca bitki iyileşir.
12:17
HarvestHasat plantbitki,
303
725425
1190
Bitkiyi hasat edince,
12:19
and you've createdoluşturulan a newyeni digitaldijital recipeyemek tarifi.
304
727130
2167
yeni bir dijital tarif elde edersiniz.
12:21
It's an iterativeyinelemeli designdizayn and developmentgelişme
305
729821
2090
Bu iteratif bir tasarım, geliştirme
12:23
and explorationkeşif processsüreç.
306
731935
1912
ve keşfetme sürecidir.
12:25
They can downloadindir, then,
307
733871
1412
Sonra geliştirdikleri yeni bitki
12:27
all of the dataveri about that newyeni plantbitki
that they developedgelişmiş
308
735307
2717
ya da yeni dijital tarifle
ve ne durumda olduklarıyla
12:30
or the newyeni digitaldijital recipeyemek tarifi
and what did it do --
309
738048
2286
ilgiyi tüm veriyi indirebilirler --
daha iyi miydi, daha kötü müydü?
12:32
was it better or was it worsedaha da kötüsü?
310
740358
1444
12:33
ImagineHayal these as little coresçekirdekler
of processingişleme.
311
741826
2126
Bunları küçük çekirdek işlemciler
olarak düşünün.
12:36
We're going to learnöğrenmek so much.
312
744771
1967
Çok fazla şey öğreneceğiz.
12:39
Here'sİşte one of the foodGıda computersbilgisayarlar,
as we call them,
313
747764
2698
İşte besin bilgisayarı
dediklerimizden birinin
12:42
in a schoolokul in threeüç weeks'Haftalık time.
314
750486
2252
okulda üç hafta içindeki durumu.
12:45
This is threeüç weekshaftalar of growthbüyüme.
315
753793
1439
Bu üç haftalık büyüme.
12:47
But more importantlyönemlisi,
316
755256
1844
Ama daha önemlisi,
12:49
it was the first time that this kidçocuk
ever thought he could be a farmerçiftçi --
317
757124
3960
bu çocuk ilk defa bir çiftçi
olabileceğini düşündü --
12:53
or that he would want to be a farmerçiftçi.
318
761658
2116
veya bir çiftçi olmak istediğini.
12:56
So, we'vebiz ettik open-sourcedaçık kaynak kodlu all of this.
319
764187
2015
Bütün bunları açık kaynak yaptık.
Hepsi internette; eve gidin,
ilk besin bilgisayarınızı yapmaya çalışın.
12:58
It's all onlineinternet üzerinden; go home, try to buildinşa etmek
your first foodGıda computerbilgisayar.
320
766226
3086
13:01
It's going to be difficultzor --
I'm just tellingsöylüyorum you.
321
769336
2389
Bu zor olacak, bunu bilin.
13:03
We're in the beginningbaşlangıç,
but it's all there.
322
771749
2064
İşin başındayız, ama her şey orada.
13:05
It's very importantönemli to me
that this is easilykolayca accessibleulaşılabilir.
323
773837
2699
Kolayca ulaşılabilir olması
benim için önemli.
Daha fazla öyle yapmaya devam edeceğiz.
13:08
We're going to keep makingyapma it more so.
324
776560
1847
13:10
These are farmersçiftçiler,
325
778946
1428
Bunlar çiftçiler,
13:13
electricalelektrik engineermühendis, mechanicalmekanik engineermühendis,
326
781016
1977
elektrik mühendisi,
makine mühendisi,
13:15
environmentalçevre engineermühendis,
computerbilgisayar scientistBilim insanı,
327
783017
2033
çevre mühendisi, bilgisayar bilimci,
13:17
plantbitki scientistBilim insanı,
economistiktisatçı, urbankentsel plannersplanlamacıları.
328
785074
2594
bitki bilimci, iktisatçı,
şehir planlamacılar.
13:20
On one platformplatform, doing
what they're good at.
329
788214
2754
Bir platformda iyi oldukları
şeyi yapıyorlar.
13:22
But we got a little too bigbüyük.
330
790992
1824
Ama biraz fazla büyüdük.
13:24
This is my newyeni facilitytesis
that I'm just startingbaşlangıç.
331
792840
2832
Bu yeni başladığım tesisim.
13:27
This warehousedepo could be anywhereherhangi bir yer.
332
795696
1840
Bu depo herhangi bir yerde olabilir.
13:30
That's why I choseseçti it.
333
798088
1265
Bu yüzden onu seçtim.
13:31
And insideiçeride of this warehousedepo
334
799718
1623
Bu deponun içinde
13:33
we're going to buildinşa etmek something
kindtür of like this.
335
801365
2369
bunun gibi bir şey inşa edeceğiz.
13:35
These existvar olmak right now.
336
803758
1462
Bunlar şimdi mevcut.
13:37
Take a look at it.
337
805244
1227
Bir göz atın.
13:40
These existvar olmak, too.
338
808053
1331
Bunlar da mevcut.
13:42
One growsbüyür greensYeşiller,
339
810034
1280
Birinde yeşillik büyüyor,
13:43
one growsbüyür EbolaEbola vaccineaşı.
340
811338
1581
diğerinde Ebola aşısı.
13:46
PrettyOldukça amazingşaşırtıcı that plantsbitkiler
and this DARPADARPA GrandGrand ChallengeMeydan okuma winnerkazanan
341
814212
3914
Bitkilerin ve bu DARPA
Büyük Mücadele galibinin
Ebola'nın önüne geçmemizin
nedenlerinden biri olması harika.
13:50
is one of the reasonsnedenleri
we're gettingalma aheadönde of EbolaEbola.
342
818150
2496
13:53
The plantsbitkiler are producingüreten
the proteinprotein that's EbolaEbola resistantdayanıklı.
343
821130
3524
Bitkiler Ebola'ya dirençli
protein üretiyor.
13:57
So pharmaceuticalsEczacılık, nutraceuticalsNutraceuticals,
344
825083
2538
Yani farmasötikler, nutrasötikler,
ta marula kadar gidiyor.
13:59
all they way down to lettucemarul.
345
827645
1516
14:01
But these two things look nothing alikebenzer,
346
829620
1938
Ama bu ikisi birbirlerine hiç benzemiyor
14:03
and that's where I am with my fieldalan.
347
831582
2277
ve bu alanımda bulunduğum yer.
14:05
Everything is differentfarklı.
348
833883
1389
Her şey farklı.
14:07
We're in that weirdtuhaf "We're alrightPeki" stageevre
349
835629
3310
O garip "biz iyiyiz" aşamasındayız
14:10
and it's like, "Here'sİşte my blacksiyah boxkutu --"
350
838963
1863
ve bu şöyle, "İşte benim kara kutum."
14:12
"No, buysatın almak mineMayın."
351
840850
1151
"Hayır, benimkini al."
"Hayır, hayır, hayır. Tamamen
değerli fikrî haklarım var.
14:14
"No, no, no -- I've got intellectualentellektüel
propertyözellik that's totallybütünüyle valuabledeğerli.
352
842025
3361
Onunkini alma, benimkini al."
14:17
Don't buysatın almak his, buysatın almak mineMayın."
353
845410
1200
Gerçek şu ki daha başındayız,
14:18
And the realitygerçeklik is,
we're just at the beginningbaşlangıç,
354
846634
2285
14:20
in a time when societytoplum is shiftingdeğişken, too.
355
848943
2143
toplumun da değiştiği bir yerde.
Daha fazla, daha ucuz
yiyecek istediğimizde,
14:23
When we asksormak for more, cheaperdaha ucuz foodGıda,
356
851110
1715
14:24
we're now askingsormak for better,
environmentallyçevresel olarak friendlyarkadaş canlısı foodGıda.
357
852849
3340
artık daha iyi, çevreye
dost besin de istiyoruz.
14:28
And when you have McDonald'sMcDonald's advertisingreklâm
what's in the ChickenTavuk McNuggetMcNugget,
358
856654
5313
McDonald's tüm zamanların
en gizemli yiyeceği
14:33
the mostçoğu mysteriousgizemli
foodGıda itemmadde of all time --
359
861991
2095
Tavuk McNugget'ın reklamını yaptığında --
14:36
they are now basingdayandırarak
theironların marketingpazarlama planplan on that --
360
864110
2737
artık pazarlama planlarını
ona dayandırıyorlar --
14:38
everything is changingdeğiştirme.
361
866871
1470
her şey değişiyor.
14:40
So into the worldDünya now.
362
868365
1522
Artık tüm dünyada böyle.
14:41
PersonalKişisel foodGıda computersbilgisayarlar,
363
869911
1658
Kişisel besin bilgisayarları,
14:44
foodGıda serverssunucular
364
872764
1150
besin sunucuları
14:47
and foodGıda dataveri centersmerkezleri
365
875261
1411
ve besin veri merkezleri
14:50
runkoş on the openaçık phenomephenome.
366
878434
2419
açık fenomda çalışıyor.
14:53
Think openaçık genomegenom, but we're going
to put little climateiklim recipesyemek tarifleri,
367
881245
3229
Açık genomu düşünün,
Vikipedi gibi küçük iklim
14:56
like WikipediaWikipedia,
368
884498
1161
tarifleri koyacağız,
14:57
that you can pullÇek down, actuateharekete and growbüyümek.
369
885683
3481
bunları indirip, faaliyete geçirerek
büyütebileceksiniz.
15:03
What does this look like in a worldDünya?
370
891275
1730
Dünyada bu nasıl görünüyor?
"String" (dizgi)'lerle bağlı
dünyayı hatırladınız mı?
15:05
You rememberhatırlamak the worldDünya
connectedbağlı by stringsdizeleri?
371
893029
2135
15:07
We startbaşlama havingsahip olan beaconsişaretleri.
372
895188
1547
"Beacon" (parıldak)'larımız
olmaya başladı.
15:09
We startbaşlama sendinggönderme informationbilgi about foodGıda,
373
897338
2086
Yiyecek göndermek yerine yiyecekle ilgili
15:11
ratherdaha doğrusu than sendinggönderme foodGıda.
374
899448
1319
bilgi göndermeye başladık.
15:13
This is not just my fantasyfantezi,
375
901249
1718
Bu yalnızca hayalim değil,
15:14
this is where we're alreadyzaten deployingdağıtma.
376
902991
2038
bunu hâlihazırda buralarda uyguluyoruz.
15:17
FoodGıda computersbilgisayarlar, foodGıda serverssunucular,
377
905578
1689
Besin bilgisayarları, besin sunucuları,
15:19
soon-to-beyakında olacak foodGıda dataveri centersmerkezleri,
378
907291
1436
yakında besin veri merkezleri
15:20
connectingbağlantı people togetherbirlikte
to sharepay informationbilgi.
379
908751
2414
bilgi paylaşımı için insanları
birbirine bağlıyor.
15:24
The futuregelecek of foodGıda is not about fightingkavga
over what's wrongyanlış with this.
380
912723
5357
Geleceğin gıdası bunda neyin yanlış
olduğu kavgasıyla ilgili değil.
15:30
We know what's wrongyanlış with this.
381
918556
1826
Bunda neyin yanlış olduğunu biliyoruz.
15:33
The futuregelecek of foodGıda is about networking
the nextSonraki one billionmilyar farmersçiftçiler
382
921128
4515
Geleceğin gıdası gelecekteki bir milyar
çiftçiyi birbirine bağlayarak
15:37
and empoweringgüçlendirici them with a platformplatform
383
925667
2274
"Bunu yapsaydık?" sorusunu sorup
cevaplamaları için onları
bir platfom aracılığıyla
15:39
to asksormak and answerCevap the questionsoru,
384
927965
2020
15:42
"What if?"
385
930693
1335
güçlendirmekle ilgili.
15:44
Thank you.
386
932052
1171
Teşekkürler.
15:45
(ApplauseAlkış)
387
933247
8833
(Alkış)
Translated by Eren Gokce
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Caleb Harper - Principal Investigator and Director of the Open Agriculture Initiative
Caleb Harper leads a group of engineers, architects, urban planners, economists and plant scientists in the exploration and development of high performance urban agricultural systems.

Why you should listen

What do we know about the food we eat? What if there was climate democracy? These and other questions inform the work of Caleb Harper and his colleagues as they explore the future of food systems. He is the principal investigator and director of the Open Agriculture Initiative (OpenAG) at the MIT Media Lab. Under his guidance, a diverse group of engineers, architects, urbanists, economists and plant scientists (what he calls an “anti-disciplinary group”) is developing an open-source agricultural hardware, software and data common aiming to create a more agile, transparent and collaborative food system.

More profile about the speaker
Caleb Harper | Speaker | TED.com