TEDxWomen 2011
Gayle Tzemach Lemmon: Women entrepreneurs, example not exception
Gayle Tzemach Lemmon: Kadın girişimciler istisna değil örnektir
Filmed:
Readability: 4
669,450 views
Kadınlar mikro değil, o zaman neden sadece mikro krediler alıyorlar? TEDxWomen'da muhabir Gayle Tzemach Lemmon, ev işletmelerinden büyük fabrikalara kadar her çeşit firmayı işleten kadınların ekonomik kalkınmanın göz ardı edilen anahtarı olduğu savunuyor.
Gayle Tzemach Lemmon - Reporter
Gayle Tzemach Lemmon writes about women around the world living their lives at war and in conflict zones. Full bio
Gayle Tzemach Lemmon writes about women around the world living their lives at war and in conflict zones. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
We do not invest in victims,
0
0
3000
Bizler kurbanlara yatırım yapmayız,
00:18
we invest in survivors.
1
3000
2000
sağ kalanlara yatırım yaparız.
00:20
And in ways both big and small,
2
5000
3000
Kurbanın hikayesi,
00:23
the narrative of the victim
3
8000
2000
büyük ve küçük çapta
00:25
shapes the way we see women.
4
10000
2000
kadınlara bakışımızı şekillendirir.
00:27
You can't count what you don't see.
5
12000
3000
Görmediğiniz şeye güvenemezsiniz.
00:30
And we don't invest in what's invisible to us.
6
15000
3000
Ve bizler görünmez olana
yatırım yapmayız.
yatırım yapmayız.
00:33
But this is the face
7
18000
2000
Fakat bu,
00:35
of resilience.
8
20000
3000
esnekliğin ta kendisidir.
00:38
Six years ago,
9
23000
2000
Altı yıl önce,
çatışma dönemi ve sonrası
kadın girişimcileri
kadın girişimcileri
00:40
I started writing about women entrepreneurs
10
25000
2000
00:42
during and after conflict.
11
27000
2000
hakkında yazmaya başladım.
İçinde büyük karakterleri olan,
kimsenin anlatmadığı
kimsenin anlatmadığı
00:44
I set out to write a compelling economic story,
12
29000
2000
00:46
one that had great characters, that no one else was telling,
13
31000
3000
ve önemli olduğunu düşündüğüm
çok etkileyici bir ekonomik
çok etkileyici bir ekonomik
00:49
and one that I thought mattered.
14
34000
2000
hikâye yazmak için yola çıktım.
00:51
And that turned out to be women.
15
36000
3000
Bu, kadınlara döndü.
00:54
I had left ABC news and a career I loved at the age of 30
16
39000
3000
ABC News'i ve sevdiğim kariyeri
30 yaşımda işletme okulu için,
30 yaşımda işletme okulu için,
00:57
for business school,
17
42000
2000
hakkında neredeyse
hiçbir şey bilmediğim
hiçbir şey bilmediğim
00:59
a path I knew almost nothing about.
18
44000
2000
bir yol için bıraktım.
01:01
None of the women I had grown up with in Maryland
19
46000
3000
Maryland'de birlikte
büyüdüğüm hiçbir kadın
büyüdüğüm hiçbir kadın
01:04
had graduated from college,
20
49000
2000
üniversite mezunu değildi,
01:06
let alone considered business school.
21
51000
2000
işletme mezunu hiç değildi.
01:08
But they had hustled to feed their kids
22
53000
2000
Ama çocuklarını beslemek ve
01:10
and pay their rent.
23
55000
2000
kiralarını ödemek için uğraşırlardı.
01:12
And I saw from a young age
24
57000
2000
Çok genç yaştan itibaren
01:14
that having a decent job and earning a good living
25
59000
2000
iyi bir işin ve kazancın
01:16
made the biggest difference
26
61000
2000
zor durumdaki aileler için
01:18
for families who were struggling.
27
63000
2000
büyük bir fark yarattığını gördüm.
01:20
So if you're going to talk about jobs,
28
65000
2000
Yani, iş hakkında konuşacaksanız,
01:22
then you have to talk about entrepreneurs.
29
67000
3000
girişimciler hakkında da konuşmalısınız.
01:25
And if you're talking about entrepreneurs
30
70000
2000
Çatışma ve çatışma sonrası
girişimciler
girişimciler
01:27
in conflict and post-conflict settings,
31
72000
2000
hakkında konuşacaksanız
01:29
then you must talk about women,
32
74000
2000
kadınlardan bahsetmelisiniz,
01:31
because they are the population you have left.
33
76000
3000
çünkü onlar dışarıda bıraktığınız nüfus.
01:34
Rwanda in the immediate aftermath of the genocide
34
79000
4000
Soykırımdan hemen sonra Rwanda'nın
01:38
was 77 percent female.
35
83000
3000
yüzde 77'si kadındı.
01:41
I want to introduce you
36
86000
2000
Sizlere, tanıştığım
bazı girişimcileri
bazı girişimcileri
01:43
to some of those entrepreneurs I've met
37
88000
2000
tanıtmak ve yıllar içinde
01:45
and share with you some of what they've taught me over the years.
38
90000
3000
bana öğrettiklerini sizlerle
paylaşmak istiyorum.
paylaşmak istiyorum.
01:48
I went to Afghanistan in 2005
39
93000
3000
Financial Times'la ilgili bir iş için
01:51
to work on a Financial Times piece,
40
96000
2000
2005 yılında Afganistan'a gittim
01:53
and there I met Kamila,
41
98000
2000
ve orada Kamila ile tanıştım
01:55
a young women who told me she had just turned down
42
100000
2000
daha yeni, ayda 2000 dolar kazanacağı
01:57
a job with the international community
43
102000
2000
uluslararası bir topluluktaki
01:59
that would have paid her nearly $2,000 a month --
44
104000
3000
işi kabul etmediğini söyleyen
genç bir kadındı,
genç bir kadındı,
02:02
an astronomical sum in that context.
45
107000
3000
içinde bulunduğu duruma göre
astronomik bir rakam.
astronomik bir rakam.
02:05
And she had turned it down, she said,
46
110000
2000
Geri çevirmişti
02:07
because she was going to start her next business,
47
112000
3000
çünkü bir sonraki işini,
02:10
an entrepreneurship consultancy
48
115000
2000
Afganistan'daki erkek ve kadınlara
02:12
that would teach business skills
49
117000
2000
iş becerileri öğretmek için
02:14
to men and women all around Afghanistan.
50
119000
2000
Girişimcilik Danışmanlığını kuracaktı.
02:16
Business, she said,
51
121000
2000
Ülkesinin geleceği için
02:18
was critical to her country's future.
52
123000
2000
iş dünyasının kritik olduğunu söyledi.
02:20
Because long after this round of internationals left,
53
125000
3000
Uluslararası firmaların
terketmesinden sonra
terketmesinden sonra
02:23
business would help keep her country
54
128000
2000
iş, ülkesinin
02:25
peaceful and secure.
55
130000
3000
barışcıl ve güvenli
kalmasını sağlayacaktı.
kalmasını sağlayacaktı.
02:28
And she said business was even more important for women
56
133000
3000
İşin özellikle kadınlar için daha
önemli olduğunu söylemişti,
önemli olduğunu söylemişti,
02:31
because earning an income earned respect
57
136000
3000
çünkü gelirlerinin olması
onlara saygı kazandırıyordu
onlara saygı kazandırıyordu
02:34
and money was power for women.
58
139000
3000
ve para kadınlar için güçtü.
02:37
So I was amazed.
59
142000
2000
Etkilenmiştim.
02:39
I mean here was a girl who had never lived in peace time
60
144000
3000
Demek istediğim hiç barış
yaşamamış bir kızdı o,
yaşamamış bir kızdı o,
02:42
who somehow had come to sound like a candidate from "The Apprentice."
61
147000
3000
"Çırak" programından
bir aday gibiydi.
bir aday gibiydi.
02:45
(Laughter)
62
150000
2000
(Kahkaha)
02:47
So I asked her, "How in the world do you know this much about business?
63
152000
3000
"İş hakkında nasıl bu kadar çok şey
biliyorsun?" diye sordum.
biliyorsun?" diye sordum.
02:50
Why are you so passionate?"
64
155000
2000
"Neden bu kadar tutkulusun?
02:52
She said, "Oh Gayle, this is actually my third business.
65
157000
4000
"Oh Gayle, bu aslında benim
üçüncü işim.
üçüncü işim.
02:56
My first business was a dressmaking business
66
161000
2000
İlk işim elbise yapımıydı.
02:58
I started under the Taliban.
67
163000
2000
Taliban varken başladım.
03:00
And that was actually an excellent business,
68
165000
2000
Aslında harika bir işti.
03:02
because we provided jobs for women all around our neighborhood.
69
167000
3000
Çünkü mahallemizdeki
kadınlara iş sağlıyorduk.
kadınlara iş sağlıyorduk.
03:05
And that's really how I became an entrepreneur."
70
170000
3000
İşte böyle girişimci oldum." dedi.
03:10
Think about this:
71
175000
2000
Şöyle düşünün:
03:12
Here were girls who braved danger
72
177000
2000
Bu kızlar ekmek parası
kazanmak için
kazanmak için
03:14
to become breadwinners
73
179000
2000
sokakta bile olamadıkları yıllarda
03:16
during years in which they couldn't even be on their streets.
74
181000
3000
tehlikeye göğüs geriyorlardı.
03:19
And at a time of economic collapse
75
184000
3000
Ve ekonomik krizin olduğu,
03:22
when people sold baby dolls and shoe laces
76
187000
2000
insanların hayatta kalabilmek için
03:24
and windows and doors
77
189000
3000
oyuncak bebekler ve ayakkabı bağları,
03:27
just to survive,
78
192000
3000
pencereler ve kapılar
sattığı bu zamanda
sattığı bu zamanda
03:30
these girls made the difference
79
195000
2000
bu kızlar pek çokları için
03:32
between survival and starvation
80
197000
2000
hayatta kalma ve açlık sınırı arasında
03:34
for so many.
81
199000
2000
fark yaratıyordu.
03:36
I couldn't leave the story, and I couldn't leave the topic either,
82
201000
3000
Bu hikayeden ve bu konudan
bir türlü kopamadım,
bir türlü kopamadım,
03:39
because everywhere I went I met more of these women
83
204000
3000
çünkü gittiğim her yerde bu
kadınlardan daha çoğu ile tanıştım,
kadınlardan daha çoğu ile tanıştım,
03:42
who no one seemed to know about,
84
207000
2000
kimsenin tanımadığı
03:44
or even wish to.
85
209000
2000
veya tanımak istemediği.
03:46
I went on to Bosnia,
86
211000
2000
Bosna'ya gittim.
03:48
and early on in my interviews I met with an IMF official
87
213000
3000
Röportajlarımın birinde
bir IMF çalışanı bana
bir IMF çalışanı bana
03:51
who said, "You know, Gayle,
88
216000
2000
"Biliyor musun Gayle?" dedi.
"Bence Bosna'da kadın işgücü yok,
03:53
I don't think we actually have women in business in Bosnia,
89
218000
2000
03:55
but there is a lady selling cheese nearby
90
220000
2000
ama sokakta peynir
satan bir kadın var,
satan bir kadın var,
03:57
on the side of the road.
91
222000
2000
belki onunla röportaj
03:59
So maybe you could interview her."
92
224000
3000
yapabilirsin." dedi.
04:02
So I went out reporting
93
227000
2000
Ben de onunla röportaj yapmaya gittim.
04:04
and within a day I met Narcisa Kavazovic
94
229000
3000
Ertesi gün Narcisa Kavazovic
ile tanıştım,
ile tanıştım,
04:07
who at that point was opening a new factory
95
232000
2000
Sarajevo'nun savaşılan sınırlarında,
04:09
on the war's former front lines in Sarajevo.
96
234000
3000
yeni bir fabrika açıyordu.
04:12
She had started her business
97
237000
2000
İşine, terkedilmiş bir
garajda oturup
garajda oturup
04:14
squatting in an abandoned garage,
98
239000
2000
çarşaf ve yastık kılıfı dikerek
04:16
sewing sheets and pillow cases
99
241000
2000
başlamıştı,
şehrin dört bir yanına,
pazarlara dağıtıyordu.
pazarlara dağıtıyordu.
04:18
she would take to markets all around the city
100
243000
2000
04:20
so that she could support
101
245000
2000
Böylece
04:22
the 12 or 13 family members
102
247000
2000
hayatta kalabilmek için ona güvenen
04:24
who were counting on her for survival.
103
249000
3000
12 veya 13 kişilik ailesine
destek olabiliyordu.
destek olabiliyordu.
04:27
By the time we met, she had 20 employees,
104
252000
2000
Tanıştığımızda yirmi elemanı vardı,
04:29
most of them women,
105
254000
2000
çoğu,
04:31
who were sending their boys and their girls to school.
106
256000
3000
kızlarını ve oğullarını okula
yollayan kadınlardı.
yollayan kadınlardı.
04:34
And she was just the start.
107
259000
2000
O sadece başlangıçtı.
04:36
I met women running essential oils businesses,
108
261000
3000
Esans yağ işinde olan,
04:39
wineries
109
264000
2000
şaraphaneleri olan,
hatta ülkenin en büyük reklam ajansını
yöneten kadınlarla tanıştım.
yöneten kadınlarla tanıştım.
04:41
and even the country's largest advertising agency.
110
266000
3000
04:44
So these stories together
111
269000
2000
Bütün bu hikayeler
04:46
became the Herald Tribune business cover.
112
271000
2000
Herald Tribune'de kapak yazısı oldu.
04:48
And when this story posted,
113
273000
2000
Bu hikaye yayınlandığında,
IMF çalışanına
IMF çalışanına
04:50
I ran to my computer to send it to the IMF official.
114
275000
2000
göndermek için bilgisayarıma koştum
04:52
And I said, "Just in case you're looking for entrepreneurs
115
277000
3000
"Bir sonraki yatırım
konferansında sunmak için
konferansında sunmak için
04:55
to feature at your next investment conference,
116
280000
3000
girişimci arıyorsan,
04:58
here are a couple of women."
117
283000
2000
işte sana birkaç kadın." dedim.
05:00
(Applause)
118
285000
5000
(Alkış)
05:05
But think about this.
119
290000
2000
Ama şunu bir düşünün.
05:07
The IMF official is hardly the only person
120
292000
3000
O IMF çalışanı, kadınları
05:10
to automatically file women under micro.
121
295000
3000
mikro olarak gören tek insan değildi.
05:13
The biases, whether intentional or otherwise,
122
298000
2000
Kasıtlı olsun ya da olmasın
peşin hüküm
peşin hüküm
05:15
are pervasive,
123
300000
2000
yaygın bir kanı
05:17
and so are the misleading mental images.
124
302000
3000
ve yanlış yönlendiren
görseller de öyle.
görseller de öyle.
05:20
If you see the word "microfinance,"
125
305000
2000
"Mikrofinans" sözünü görünce
05:22
what comes to mind?
126
307000
3000
aklınıza ne gelir?
05:25
Most people say women.
127
310000
2000
Çoğu insan "kadınlar" diyor.
05:27
And if you see the word "entrepreneur,"
128
312000
3000
"Girişimci" sözünü görünce,
05:30
most people think men.
129
315000
2000
çoğu insan "erkekler" diyor.
05:32
Why is that?
130
317000
2000
Niye böyle?
05:34
Because we aim low and we think small
131
319000
3000
Çünkü kadınlar söz
konusu olunca biz,
konusu olunca biz,
daha aşağıyı hedefliyor ve
daha küçük düşünüyoruz.
daha küçük düşünüyoruz.
05:37
when it comes to women.
132
322000
2000
Mikrofinans kendi kendine
yetme ve kendine saygı
yetme ve kendine saygı
05:39
Microfinance is an incredibly powerful tool
133
324000
2000
05:41
that leads to self-sufficiency and self-respect,
134
326000
3000
sağlayan son derece kuvvetli bir araç
05:44
but we must move beyond micro-hopes
135
329000
2000
ama kadınlar için mikro-umutlarımızın ve
05:46
and micro-ambitions for women,
136
331000
2000
mikro-hırslarımızın ötesine geçmeliyiz,
05:48
because they have so much greater hopes for themselves.
137
333000
3000
çünkü onların kendileri için
daha büyük umutları var.
daha büyük umutları var.
05:51
They want to move from micro to medium and beyond.
138
336000
3000
Mikrodan orta seviyeye ve daha da
ötesine ilerlemek istiyorlar.
ötesine ilerlemek istiyorlar.
05:54
And in many places,
139
339000
2000
Pek çok yerde,
05:56
they're there.
140
341000
2000
o seviyedeler.
Amerika'da 2018'de kadınların
sahip oldukları işler
sahip oldukları işler
05:58
In the U.S., women-owned businesses
141
343000
2000
06:00
will create five and a half million new jobs by 2018.
142
345000
3000
beş buçuk milyon yeni iş
olanağı sağlayacak.
olanağı sağlayacak.
06:03
In South Korea and Indonesia,
143
348000
3000
Güney Kore ve Endonezya'da
06:06
women own nearly half a million firms.
144
351000
3000
kadınlar neredeyse yarım
milyon firmaya sahip.
milyon firmaya sahip.
06:09
China, women run 20 percent
145
354000
2000
Çin'de kadınlar küçük işlerin
06:11
of all small businesses.
146
356000
2000
yüzde yirmisini yönetiyor.
06:13
And in the developing world overall,
147
358000
2000
Gelişen dünyada bu sayı toplamda
06:15
That figure is 40 to 50 percent.
148
360000
3000
yüzde kırk ve yüzde elli arası.
06:18
Nearly everywhere I go,
149
363000
2000
Gittiğim hemen hemen her yerde
06:20
I meet incredibly interesting entrepreneurs
150
365000
2000
çok ilginç girişimcilerle karşılaştım;
06:22
who are seeking access to finance, access to markets
151
367000
3000
finans gücüne, pazar erişimine ve
06:25
and established business networks.
152
370000
2000
kurulu iş ağına ulaşmaya çalışan.
06:27
They are often ignored
153
372000
2000
Çoğunlukla görmezden geliniyorlar,
06:29
because they're harder to help.
154
374000
2000
çünkü yardım edilmesi daha zorlar.
06:31
It is much riskier to give a 50,000 dollar loan
155
376000
3000
Elli bin dolar borç vermek
06:34
than it is to give a 500 dollar loan.
156
379000
3000
beş yüz dolar borç vermekten daha riskli.
06:37
And as the World Bank recently noted,
157
382000
2000
Dünya Bankası'nın yakın
zamanda bahsettiği gibi,
zamanda bahsettiği gibi,
06:39
women are stuck in a productivity trap.
158
384000
3000
kadınlar üretkenlik tuzağına
takılı kalmış.
takılı kalmış.
06:42
Those in small businesses
159
387000
2000
Küçük işlerde olanlar
06:44
can't get the capital they need to expand
160
389000
2000
büyümek için gerekli
parayı alamıyor
parayı alamıyor
06:46
and those in microbusiness
161
391000
2000
ve mikro işler
06:48
can't grow out of them.
162
393000
2000
bunlardan doğamıyor.
06:50
Recently I was at the State Department in Washington
163
395000
3000
Washington'da Devlet Departmanı'ndayken
çok tutkulu, Ghanalı
bir girişimciyle tanıştım.
bir girişimciyle tanıştım.
06:53
and I met an incredibly passionate entrepreneur from Ghana.
164
398000
3000
06:56
She sells chocolates.
165
401000
2000
Çikolata satarak geçiniyordu.
06:58
And she had come to Washington,
166
403000
2000
Washington'a gelmişti
07:00
not seeking a handout and not seeking a microloan.
167
405000
3000
ve küçük bir sadaka peşinde değildi.
07:03
She had come seeking serious investment dollars
168
408000
3000
Fabrika kurmak ve ekipman almak için
gerçek bir yatırım miktarı istiyordu.
07:06
so that she could build the factory
169
411000
2000
Böylece çikolatalarını
07:08
and buy the equipment she needs
170
413000
2000
07:10
to export her chocolates
171
415000
2000
Afrika, Avrupa,
07:12
to Africa, Europe, the Middle East
172
417000
2000
Orta Doğu
07:14
and far beyond --
173
419000
2000
ve ötesine ihraç edebilecekti,
07:16
capital that would help her to employ
174
421000
2000
fon hali hazırda
onun için çalışan
onun için çalışan
07:18
more than the 20 people
175
423000
2000
yirmiden fazla insanı işe almasına
07:20
that she already has working for her,
176
425000
3000
ve kendi ülkesinin ekonomik
tırmanışına
tırmanışına
07:23
and capital that would fuel her own country's
177
428000
2000
yardımcı olacak.
07:25
economic climb.
178
430000
2000
07:27
The great news is
179
432000
2000
İyi haber ise,
07:29
we already know what works.
180
434000
2000
neyin çalıştığını biliyoruz.
07:31
Theory and empirical evidence
181
436000
2000
Teori ve ampirik bulgular
07:33
Have already taught us.
182
438000
2000
bize çoktan öğretti.
07:35
We don't need to invent solutions because we have them --
183
440000
3000
Çözüm yaratmamıza gerek yok
çünkü çoktan var;
çünkü çoktan var;
07:38
cash flow loans
184
443000
2000
nakit akışı kredileri
07:40
based in income rather than assets,
185
445000
2000
mevduattan çok gelire dayanır,
07:42
loans that use secure contracts rather than collateral,
186
447000
3000
teminat yerine güvenli sözleşmeler
kullanan kredilere dayanır,
kullanan kredilere dayanır,
07:45
because women often don't own land.
187
450000
3000
çünkü kadınlar genellikle
toprak sahibi değildir.
toprak sahibi değildir.
07:48
And Kiva.org, the microlender,
188
453000
2000
Küçük faizli kredi kurumu Kiva.org,
07:50
is actually now experimenting with crowdsourcing
189
455000
3000
şu anda küçük ve orta büyüklükteki
kredileri kullanarak
kredileri kullanarak
07:53
small and medium sized loans.
190
458000
2000
kitlesel olarak deney yapıyor.
07:55
And that's just to start.
191
460000
3000
Bu sadece başlangıç.
07:58
Recently it has become very much in fashion
192
463000
3000
Son günlerde kadınlara
08:01
to call women "the emerging market of the emerging market."
193
466000
4000
"Gelişmekte olan pazarın gelişmekte
olan pazarı." denmesi moda oldu.
olan pazarı." denmesi moda oldu.
08:05
I think that is terrific.
194
470000
2000
Bence bu müthiş.
08:07
You know why?
195
472000
2000
Neden biliyor musunuz?
08:09
Because -- and I say this as somebody who worked in finance --
196
474000
4000
Bunu finans alanında çalışmış
biri olarak söylüyorum, çünkü
biri olarak söylüyorum, çünkü
08:13
500 billion dollars at least
197
478000
3000
geçtiğimiz on yılda
pazarları geliştirmek için
pazarları geliştirmek için
08:16
has gone into the emerging markets in the past decade.
198
481000
3000
en azından beş yüz
milyon dolar harcandı.
milyon dolar harcandı.
08:19
Because investors saw the potential for return
199
484000
3000
Çünkü yatırımcılar ekonomik
büyümeyi yavaşlatma döneminde;
büyümeyi yavaşlatma döneminde;
08:22
at a time of slowing economic growth,
200
487000
2000
geri dönüş potansiyelini gördüler
08:24
and so they created financial products
201
489000
2000
ve gelişen marketlere özel
08:26
and financial innovation
202
491000
2000
finansal ürünler
08:28
tailored to the emerging markets.
203
493000
3000
ve finansal yenilikler ortaya koydular.
08:31
How wonderful would it be
204
496000
3000
Yüce kelimelerimizi
cüzdanlarımız ile değiştirsek
cüzdanlarımız ile değiştirsek
08:34
if we were prepared to replace all of our lofty words
205
499000
2000
ve kadınların ekonomik
potansiyelini
potansiyelini
08:36
with our wallets
206
501000
2000
ortaya çıkarmak için
beş yüz milyon dolar
beş yüz milyon dolar
08:38
and invest 500 billion dollars
207
503000
2000
yatırım yapmaya hazırlıklı olsaydık
08:40
unleashing women's economic potential?
208
505000
3000
ne kadar harika olurdu değil mi?
08:43
Just think of the benefits
209
508000
2000
Konu meslekler, üretkenlik,
08:45
when it comes to jobs, productivity,
210
510000
2000
işe alım, çocuk bakımı,
08:47
employment, child nutrition,
211
512000
2000
anne ölüm oranı, okuma yazma
08:49
maternal mortality, literacy
212
514000
2000
ve daha birçoğuna gelseydi
08:51
and much, much more.
213
516000
4000
ne kadar faydalı olacağını düşünün.
08:55
Because, as the World Economic Forum noted,
214
520000
3000
Çünkü, Dünya Ekonomik
Forumu'nun belirttiği gibi,
Forumu'nun belirttiği gibi,
08:58
smaller gender gaps are directly correlated
215
523000
3000
daha küçük cinsiyet boşlukları artan
ekonomik rekabetçilik ile
ekonomik rekabetçilik ile
09:01
with increased economic competitiveness.
216
526000
2000
doğrudan ilişkilidir.
09:03
And not one country in all the world
217
528000
3000
Dünyada bir ülke bile
09:06
has eliminated its economic participation gap --
218
531000
3000
bu ekonomik boşluğu kapatabilmiş değil,
09:09
not one.
219
534000
2000
bir tanesi bile.
09:11
So the great news
220
536000
2000
Harika haber şu ki,
09:13
is this is an incredible opportunity.
221
538000
2000
bu inanılmaz bir fırsat.
09:15
We have so much room to grow.
222
540000
3000
Büyüyebileceğimiz çok alan var.
09:18
So you see,
223
543000
2000
Yani,
09:20
this is not about doing good,
224
545000
2000
olay iyi yapmakla alakalı değil,
09:22
this is about global growth
225
547000
2000
küresel büyüme
09:24
and global employment.
226
549000
2000
ve küresel işe alımla alakalı.
09:26
It is about how we invest
227
551000
2000
Nasıl yatırım yaptığımız
09:28
and it's about how we see women.
228
553000
2000
ve kadınları nasıl gördüğümüzle alakalı.
09:30
And women can no longer be
229
555000
2000
Kadınlar artık hem nüfusun yarısı
09:32
both half the population
230
557000
2000
hem de özel ilgi grubu
09:34
and a special interest group.
231
559000
2000
olamaz.
09:36
(Applause)
232
561000
7000
(Alkış)
09:43
Oftentimes I get into very interesting discussions with reporters
233
568000
3000
Çoğu zaman, "Gayle, bunlar
harika hikayeler,
harika hikayeler,
ama gerçekten istisnalar
hakkında yazıyorsunuz."
hakkında yazıyorsunuz."
09:46
who say to me, "Gayle, these are great stories,
234
571000
2000
09:48
but you're really writing about the exceptions."
235
573000
3000
diyen muhabirlerle çok ilginç
tartışmalara giriyorum.
tartışmalara giriyorum.
09:51
Now that makes me pause for just a couple reasons.
236
576000
3000
Şimdi bu beni sadece birkaç
nedenden dolayı duraklatıyor.
nedenden dolayı duraklatıyor.
09:54
First of all, for exceptions,
237
579000
2000
Öncelikle, istisnalar,
09:56
there are a lot of them
238
581000
2000
onlardan çokça var
09:58
and they're important.
239
583000
3000
ve önemliler.
10:01
Secondly, when we talk about men who are succeeding,
240
586000
3000
İkincisi, başarılı olan
erkeklerden söz ettiğimizde
erkeklerden söz ettiğimizde
10:04
we rightly consider them
241
589000
2000
onların simgelerini ya da öncülerini
10:06
icons or pioneers or innovators
242
591000
2000
ya da yenilikçilerinin
10:08
to be emulated.
243
593000
2000
taklit edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
10:10
And when we talk about women,
244
595000
2000
Kadınlardan konuştuğumuzda,
10:12
they are either exceptions to be dismissed
245
597000
3000
onlar ya reddedilmesi
gereken istisnalar
gereken istisnalar
10:15
or aberrations to be ignored.
246
600000
3000
ya da görmezden gelinmesi
gereken anormallikler.
gereken anormallikler.
10:18
And finally,
247
603000
2000
Son olarak,
10:20
there is no society anywhere in all the world
248
605000
3000
büyük istisnaları olmadan
10:23
that is not changed
249
608000
2000
değişen bir toplum
10:25
except by its most exceptional.
250
610000
2000
dünyanın hiçbir yerinde yoktur.
10:27
So why wouldn't we celebrate and elevate
251
612000
4000
Öyleyse neden bu ve
değişim yaratanları
değişim yaratanları
10:31
these change makers and job creators
252
616000
2000
ve iş yaratıcılarını
göz ardı etmektense
göz ardı etmektense
10:33
rather than overlook them?
253
618000
3000
kutlayıp yükseltmeyelim?
10:36
This topic of resilience is very personal to me
254
621000
3000
Bu esneklik konusu
benim için çok kişisel
benim için çok kişisel
10:39
and in many ways has shaped my life.
255
624000
3000
ve birçok yönden
hayatımı şekillendirdi.
hayatımı şekillendirdi.
10:42
My mom was a single mom
256
627000
2000
Annem gündüzleri
telefon şirketinde
telefon şirketinde
10:44
who worked at the phone company during the day
257
629000
3000
çalışan, geceleri ise
Tupperware satarak
Tupperware satarak
10:47
and sold Tupperware at night
258
632000
2000
ben mümkün olan her
fırsata sahip olayım diye
fırsata sahip olayım diye
10:49
so that I could have every opportunity possible.
259
634000
3000
uğraşan bekar bir anneydi.
10:52
We shopped double coupons
260
637000
2000
Çifte kuponlarla,
10:54
and layaway and consignment stores,
261
639000
2000
taksitle ve konsinye
satışından alışveriş yaptık
satışından alışveriş yaptık
10:56
and when she got sick with stage four breast cancer
262
641000
3000
ve dördüncü seviye göğüs
kanseri teşhisi konulup
kanseri teşhisi konulup
10:59
and could no longer work,
263
644000
2000
artık daha fazla çalışamadığında
11:01
we even applied for food stamps.
264
646000
3000
gıda puluna bile başvurduk.
Dokuz, on yaşlarındaki
kızların yaptığı gibi
kızların yaptığı gibi
11:04
And when I would feel sorry for myself
265
649000
2000
11:06
as nine or 10 year-old girls do,
266
651000
2000
kendim için kötü hissedersem
11:08
she would say to me, "My dear, on a scale of major world tragedies,
267
653000
3000
bana şunu söylerdi: "Canım benim,
büyük dünya trajedileri ölçeğinde
büyük dünya trajedileri ölçeğinde
11:11
yours is not a three."
268
656000
2000
seninki üç bile değil.''
11:13
(Laughter)
269
658000
2000
(Kahkaha)
11:15
And when I was applying to business school
270
660000
2000
İşletme okuluna başvururken
11:17
and felt certain I couldn't do it
271
662000
2000
yapamayacağımdan çok emindim
11:19
and nobody I knew had done it,
272
664000
2000
ve kimse yaptığımı bilmiyordu,
11:21
I went to my aunt who survived years of beatings at the hand of her husband
273
666000
3000
yıllarca kocasından dayak yemiş
ve bir evlilik tacizinden
ve bir evlilik tacizinden
11:24
and escaped a marriage of abuse
274
669000
2000
bütün onuru ile kaçmış olan
11:26
with only her dignity intact.
275
671000
2000
teyzemin evine gittim.
11:28
And she told me,
276
673000
2000
"Asla başkalarının
sınırlamalarını alma." dedi.
sınırlamalarını alma." dedi.
11:30
"Never import other people's limitations."
277
675000
3000
11:34
And when I complained to my grandmother,
278
679000
2000
İkinci Dünya Savaşı gazisi,
11:36
a World War II veteran
279
681000
2000
50 yıl filmde çalışan
11:38
who worked in film for 50 years
280
683000
2000
ve beni on üç yaşımdan
beri destekleyen
beri destekleyen
11:40
and who supported me from the age of 13,
281
685000
2000
büyükanneme
11:42
that I was terrified
282
687000
2000
yurt dışı bursu için
11:44
that if I turned down a plum assignment at ABC
283
689000
2000
herkesin hayalindeki
görevi reddedersem
görevi reddedersem
11:46
for a fellowship overseas,
284
691000
2000
bir daha böyle bir işi
asla bulamayacağım
asla bulamayacağım
11:48
I would never ever, ever find another job,
285
693000
3000
diye şikayet ettiğimde
bana şöyle dedi ''Bak çocuk.
Sana iki şey söyleyeceğim.
Sana iki şey söyleyeceğim.
11:51
she said, "Kiddo, I'm going to tell you two things.
286
696000
2000
11:53
First of all, no one turns down a Fulbright,
287
698000
3000
Öncelikle, kimse
Fulbright'ı reddedemez.
Fulbright'ı reddedemez.
11:56
and secondly, McDonald's is always hiring."
288
701000
3000
İkinci olarak, McDonald's
sürekli işe alıyor.''
sürekli işe alıyor.''
11:59
(Laughter)
289
704000
2000
(Kahkaha)
12:01
"You will find a job. Take the leap."
290
706000
3000
''Bir iş bulursun. Şansını dene.''
12:05
The women in my family
291
710000
2000
Ailemdeki kadınlar
12:07
are not exceptions.
292
712000
2000
istisna değil.
12:09
The women in this room and watching in L.A.
293
714000
2000
Şu anda burada olan
ve L.A.'den izleyen
ve L.A.'den izleyen
12:11
and all around the world
294
716000
2000
dünyanın her yerindeki kadınlar
12:13
are not exceptions.
295
718000
2000
istisna değiller.
12:15
We are not a special interest group.
296
720000
3000
Bizler özel ilgi grubu değiliz.
12:18
We are the majority.
297
723000
2000
Biz çoğunluğuz.
12:20
And for far too long,
298
725000
2000
Uzun zaman boyunca
12:22
we have underestimated ourselves
299
727000
2000
kendi değerimizi bilemedik
12:24
and been undervalued by others.
300
729000
3000
ve diğerleri tarafından da
öyle görüldük.
öyle görüldük.
12:27
It is time for us to aim higher
301
732000
2000
Konu kadınlara gelince
12:29
when it comes to women,
302
734000
2000
daha çok yatırım ve istihdam için,
12:31
to invest more and to deploy our dollars
303
736000
3000
dünyadaki her kadının faydası için
12:34
to benefit women all around the world.
304
739000
3000
daha ilerisini düşünme zamanı.
12:37
We can make a difference,
305
742000
2000
Bir değişiklik yaratabiliriz;
12:39
and make a difference, not just for women,
306
744000
2000
sadece kadınlar için değil
12:41
but for a global economy
307
746000
2000
katkımıza son derece
ihtiyacı olan
ihtiyacı olan
12:43
that desperately needs their contributions.
308
748000
4000
küresel ekonomi için.
12:47
Together we can make certain
309
752000
2000
Birlikte, sözde istisnaların
12:49
that the so-called exceptions
310
754000
2000
yönetmeye başladığından
12:51
begin to rule.
311
756000
2000
emin olabiliriz.
12:53
When we change the way we see ourselves,
312
758000
3000
Kendimizi görme şeklimizi
değiştirdiğimizde
değiştirdiğimizde
12:56
others will follow.
313
761000
2000
diğerleri de takip edecektir.
12:58
And it is time for all of us
314
763000
2000
Hepimizin daha büyük
düşünmesinin
düşünmesinin
13:00
to think bigger.
315
765000
2000
zamanı geldi.
13:02
Thank you very much.
316
767000
2000
Çok teşekkür ederim.
13:04
(Applause)
317
769000
5000
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Gayle Tzemach Lemmon - ReporterGayle Tzemach Lemmon writes about women around the world living their lives at war and in conflict zones.
Why you should listen
Gayle Tzemach Lemmon never set out to write about women entrepreneurs. After leaving ABC News for MBA study at Harvard, she was simply looking for a great -- and underreported -- economics story. What she found was women entrepreneurs in some of the toughest business environments creating jobs against daunting obstacles. Since then her writing on entrepreneurship has been published by the International Herald Tribune and Financial Times along with the World Bank and the International Finance Corporation.
Now a senior fellow at the Council on Foreign Relations, Lemmon continues to travel the world reporting on economic and development issues with a focus on women. She is the author of Ashley's War: The Untold Story of a Team of Women Soldiers on the Special Ops Battlefield (2014), as well as the best seller The Dressmaker of Khair Khana (2011) about a young entrepreneur who supported her community under the Taliban.
Gayle Tzemach Lemmon | Speaker | TED.com