ABOUT THE SPEAKER
Bono - Musician, activist
Bono, the lead singer of U2, uses his celebrity to fight for social justice worldwide: to end hunger, poverty and disease, especially in Africa. His nonprofit ONE raises awareness via media, policy and calls to action.

Why you should listen

Irreverent, funny, iconoclastic and relentless, Bono has proven himself stunningly effective in encouraging and cajoling the world's most powerful leaders to take seriously the challenge of disease and hunger and seize the historic opportunity we now have to beat extreme poverty, especially in Africa, through technological innovation, smart aid, transparency and investments which put citizens in charge. 

As lead singer of U2, Bono performed at Live Aid in 1985, which inspired him to travel to Ethiopia with his wife, Ali. There they spent several weeks helping with a famine relief project. The experience shocked him and ignited a determination to work for change. In Bono's own words, "What are the blind spots of our age? It might be something as simple as our deep-down refusal to believe that every human life has equal worth". In 2005, the year of Make Poverty History, Bono became one of the inaugural winners of the TED Prize; he used his wish to raise awareness and inspire activism.

In 2002, he co-founded DATA (Debt, AIDS, Trade, Africa), which later became the advocacy and campaign organization, ONE. Today ONE has more than 3 million members who pressure politicians around the world to improve policies to empower the poorest. Thanks to these efforts, along with those of partners and grassroots leaders in Africa, these policies have delivered results. For example, eight million people are now on life preserving antiretoviral medications, malarial death rates have been halved in eight target countries, 50 million more children are in school and 5.4 million lives have been saved through vaccines.

In 2006, Bono and Bobby Shriver launched (RED) to engage the private sector in the fight against AIDS in Africa. (RED) Partners direct a portion of their profits from (RED)-branded products, services and events directly to the Global Fund to Fight AIDS, Tuberculosis and Malaria. In just six years, (RED) has contributed more than $200 million - every penny of which goes directly to HIV/AIDS programs with the goal of eliminating mother-to-child transmission of HIV. To date, (RED) dollars have helped the lives of more than 14 million people in Africa through education, testing, counseling, and treatment programs.

Bono also co-founded EDUN with his wife Ali. EDUN is a global fashion brand which does business in an number of countries in Africa and beyond, sourcing materials and manufacturing clothing. In Uganda, EDUN is supporting over 8,000 farmers in their move from subsistence to sustainable business practices.  

Granted knighthood in 2007 and dubbed a "Man of Peace" in 2008, Bono mobilized in 2010 following the devastating earthquake in Haiti, performing the song "Stranded" with bandmate The Edge -- and Rihanna and Jay-z -- during the for Hope for Haiti Now telethon. The event was watched by 83 million people in the United States alone and raised a reported $58 million for relief.

Bono’s journey in activism spans a generation and where he is coming from, and above all where he is going, is something we should all pay close attention to. 

More profile about the speaker
Bono | Speaker | TED.com
TED2013

Bono: The good news on poverty (Yes, there's good news)

Bono: Yoksulluk üzerine iyi haberler (Evet, iyi haberler var)

Filmed:
1,896,369 views

İnsanlar eşitsizlik ve yoksullukla 3.000 yıldır mücadele ediyorlar. Ama bu yolculuk hızlanıyor. Bono "içindeki zeki ucubeyi benimsiyor" ve elindeki veriler yoksulluğun sonunun ufukta olduğunu gösteriyor ... eğer ivmeyi kontrol edebilirsek.
- Musician, activist
Bono, the lead singer of U2, uses his celebrity to fight for social justice worldwide: to end hunger, poverty and disease, especially in Africa. His nonprofit ONE raises awareness via media, policy and calls to action. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:16
ChrisChris AndersonAnderson askeddiye sordu me if I could put the last 25 yearsyıl
0
1043
3565
Chris Anderson benden yoksulluğa karşı son 25
00:20
of anti-povertyanti-yoksulluk campaigningkampanya into 10 minutesdakika for TEDTED.
1
4608
4699
yıllık mücadelemi TED için 10 dakikaya sığdırmamı istedi.
00:25
That's an Englishmanİngiliz askingsormak an Irishmanİrlandalı to be succinctaz ve öz.
2
9307
3997
Bu bir İngiliz'in bir İrlandalı'dan kısa ve öz olmasını istemesidir.
00:29
(LaughterKahkaha)
3
13304
2065
(Gülüşmeler)
00:31
I said, "ChrisChris, that would take a miraclemucize."
4
15369
4573
Ben de "Chris, bunun için bir mucize gerek." dedim.
00:35
He said, "BonoBono, wouldn'tolmaz that be a good use of your messianicMesih complexkarmaşık?"
5
19942
5155
O da, "Bono, peygamber kompleksin işte burada işe yaramaz mı?" dedi.
00:40
So, yeah.
6
25097
2021
Yani, evet.
00:43
Then I thought, let's go even furtherayrıca than 25 yearsyıl.
7
27118
3997
Ben de hadi 25 yıldan daha da önceye gidelim diye düşündüm.
00:47
Let's go back before Christİsa, threeüç millenniabin yıl,
8
31115
3735
İsa'dan bile öncesine gidelim. Üç bin yıl öncesine
00:50
to a time when, at leasten az in my headkafa, the journeyseyahat for justiceadalet,
9
34850
4367
en azından benim düşüncemde hak için yolculuğun, eşitsizlik
00:55
the marchMart againstkarşısında inequalityeşitsizlik and povertyyoksulluk really beganbaşladı.
10
39217
4027
ve yoksulluğa karşı savaşın asıl başladığı zamana dönelim.
00:59
ThreeÜç thousandbin yearsyıl agoönce,
11
43244
1483
Üç bin yıl önce
01:00
civilizationmedeniyet just gettingalma startedbaşladı on the banksbankalar of the NileNil,
12
44727
3053
medeniyet Nil nehrinin kıyılarında gelişmeye başlıyordu.
01:03
some slavesköle, JewishYahudi shepherdsÇoban in this instanceörnek,
13
47780
3905
Bazı köleler, bu örnekte İbrani çobanlar,
01:07
smellingkokulu of sheepkoyun shitbok, I guesstahmin,
14
51685
2908
muhtemelen keçi boku gibi kokarak
01:10
proclaimedilan to the PharaohFiravun, sittingoturma highyüksek on his thronetaht,
15
54593
4579
tahtında, yükseklerde oturan Firavun'a bir beyanda bulundular
01:15
"We, your majesty-nessMajesteleri-ness, are equaleşit to you."
16
59172
5484
"Biz, siz majesteleri ile eşitiz."
01:20
And the PharaohFiravun repliescevaplar, "Oh, no.
17
64656
3381
Firavun da yanıtladı, "Yo, hayır.
01:23
You, your miserablenessmiserableness, have got to be kiddingdalga geçmek."
18
68037
3268
Siz sefiller, dalga geçiyorsunuz herhalde."
01:27
And they say, "No, no, that's what it saysdiyor here
19
71305
3812
Onlar da dedi ki, "Hayır, hayır işte burada bizim
01:31
in our holyKutsal bookkitap."
20
75117
2011
kutsal kitabımızda böyle yazıyor."
01:33
CutKesme to our centuryyüzyıl, sameaynı countryülke, sameaynı pyramidsPiramitleri,
21
77128
2828
Bizim yüzyılımıza dönelim, aynı ülke, aynı piramitler,
01:35
anotherbir diğeri people spreadingyayma the sameaynı ideaFikir
22
79956
2238
farklı insanlar aynı eşitlik fikrini
01:38
of equalityeşitlik with a differentfarklı bookkitap.
23
82194
1991
farklı bir kitapla yayıyorlar.
01:40
This time it's calleddenilen the FacebookFacebook.
24
84185
3559
Bu sefer o kitabın adı Facebook.
01:43
CrowdsKalabalık are gatheredtoplanmış in TahrirTahrir SquareKare.
25
87744
1892
Tahrir Meydanı'nda güruhlar toplandı.
01:45
They turndönüş a socialsosyal network from virtualsanal to actualgerçek,
26
89636
2413
Sosyal bir ağı sanaldan gerçeğe çevirdiler
01:47
and kindtür of rebootedyeniden the 21stst centuryyüzyıl.
27
92049
3490
ve aslında 21. yüzyılı yeniden başlattılar.
01:51
Not to undersellşeyler how messydağınık and uglyçirkin
28
95539
2483
Arap Baharı'nın sonrasının ne kadar
01:53
the aftermathsonrasının of the ArabArap SpringBahar has been,
29
98022
2748
pis ve çirkin olduğunu küçümsemeye
01:56
neitherne to oversellfazla satış the rolerol of technologyteknoloji,
30
100770
2775
veya teknolojinin rolünü övmeye çalışmıyorum
01:59
but these things have givenverilmiş a senseduyu of what's possiblemümkün
31
103545
3367
ama bunlar gücün en eski simgesi piramidin
02:02
when the age-oldasırlık modelmodel of powergüç, the pyramidpiramit,
32
106912
4359
alt üst edilip insanlar üste geldiği ve
02:07
getsalır turneddönük upsideüst taraf down, puttingkoyarak the people on topüst
33
111271
2812
günümüzün firavunlarının alta geldiği durumda
02:09
and the pharaohsFiravunlar of todaybugün on the bottomalt, as it were.
34
114083
3800
nelerin mümkün olabildiğini gösterdi.
02:13
It's alsoAyrıca showngösterilen us that something as powerfulgüçlü
35
117883
3075
Ayrıca bize bilgi kadar güçlü bir şeyin ve bu bilginin
02:16
as informationbilgi and the sharingpaylaşım of it can challengemeydan okuma inequalityeşitsizlik,
36
120958
4025
paylaşılmasının eşitsizlikle savaşabileceğini gösterdi
02:20
because factsGerçekler, like people,
37
124983
2963
çünkü gerçekler, insanlar gibi
02:23
want to be freeücretsiz, and when they're freeücretsiz,
38
127946
2350
özgür kalmak isterler ve özgür kaldıklarında
02:26
libertyözgürlük is usuallygenellikle around the cornerköşe,
39
130296
1671
hürriyet genellikle çok yakındadır,
02:27
even for the poorestyoksul of the poorfakir --
40
131967
2672
fakirlerin en fakiri için bile --
02:30
factsGerçekler that can challengemeydan okuma cynicismkinizm
41
134639
2545
gerçekler alaycılıkla ve uyuşulukla
02:33
and the apathyilgisizlik that leadspotansiyel müşteriler to inertiaatalet,
42
137184
2882
sonuçlanan kayıtsızlıkla savaşır,
02:35
factsGerçekler that tell us what's workingçalışma and,
43
140066
1834
gerçekler bize neyin işe yaradığını ve
02:37
more importantlyönemlisi, what's not, so we can fixdüzeltmek it,
44
141900
2733
en önemlisi düzeltebilmemiz için neyin işe yaramadığını gösterir,
02:40
factsGerçekler that if we hearduymak them and heedkulak verin them could help us
45
144633
2550
gerçekler, eğer onları duyabilir ve onlara
02:43
meetkarşılamak the challengemeydan okuma that NelsonNelson MandelaMandela madeyapılmış
46
147183
3534
önem verirsek bize Nelson Mandela'nın 2005'te
02:46
back in 2005,
47
150717
2525
bizden insanlığa karşı yapılan en büyük suçun
02:49
when he askeddiye sordu us to be that great generationnesil
48
153242
2688
aşırı yoksulluğun üstesinden gelen nesil olmamızı
02:51
that overcomesüstesinden gelir that mostçoğu awfulkorkunç offensesuç to humanityinsanlık,
49
155930
3063
istediğindeki meydan okumasında
02:54
extremeaşırı povertyyoksulluk,
50
158993
1975
yardımcı olabilir,
02:56
factsGerçekler that buildinşa etmek a powerfulgüçlü momentummoment.
51
160968
4099
gerçekler güçlü bir ivme oluşturur.
03:00
So I thought, forgetunutmak the rockKaya operaopera,
52
165067
2588
Dolayısıyla ben de her zamanki uğraşlarım olan
03:03
forgetunutmak the bombastsüslü, my usualolağan trickspüf nokta.
53
167655
5126
rock operayı ve gösterişi boşver diye düşündüm.
03:08
The only thing singingşan todaybugün would be the factsGerçekler,
54
172781
4024
Bugün şarkı söyleyecek tek şey gerçekler olacak
03:12
for I have trulygerçekten embracedkucakladı by inner nerdinek öğrenci.
55
176805
5438
çünkü içimdeki zeki ucubeyi benimsedim.
03:18
So exitçıkış the rockKaya starstar.
56
182243
6288
Dolayısıyla rock yıldızı gider.
03:24
EnterGirin the evidence-basedkanıta dayalı activisteylemci, the factivistfactivist.
57
188531
9160
Kanıtlara dayalı aktivist, gerçaktivist gelir.
03:33
Because what the factsGerçekler are tellingsöylüyorum us
58
197691
4664
Çünkü gerçekler bize insanlığın
03:38
is that the long, slowyavaş journeyseyahat,
59
202355
3277
uzun ve yavaş seyahatinin
03:41
humanity'sinsanlığın long, slowyavaş journeyseyahat of equalityeşitlik,
60
205632
2292
eşitsizliğin uzun ve yavaş seyahatinin
03:43
is actuallyaslında speedinghız up.
61
207924
1763
aslında hızlandığını gösteriyor.
03:45
Look at what's been achievedelde.
62
209687
2084
Nelerin başarıldığına bakın.
03:47
Look at the picturesresimler these dataveri setskümeler printbaskı.
63
211771
3350
Bu veri setlerinin oluşturduğu resimlere bakın
03:51
SinceBeri the yearyıl 2000, sincedan beri the turndönüş of the millenniumMillennium,
64
215121
2924
2000 yılından beri, milenyumdan beri
03:53
there are eightsekiz millionmilyon more AIDSAIDS patientshastalar
65
218045
1894
sekiz milyon AIDS hastası daha
03:55
gettingalma life-savinghayat kurtarma antiretroviralantiretroviral drugsilaçlar.
66
219939
2731
virüse karşı hayat kurtaran ilaçlar alıyor.
03:58
MalariaSıtma: There are eightsekiz countriesülkeler in sub-SaharanSahra AfricaAfrika
67
222670
3237
Sıtma: Sahra altı Afrika'da ölüm oranlarını
04:01
that have theironların deathölüm ratesoranları cutkesim by 75 percentyüzde.
68
225907
3651
yüzde 75 düşüren sekiz ülke var.
04:05
For kidsçocuklar underaltında fivebeş, childçocuk mortalityölüm oranı, kidsçocuklar underaltında fivebeş,
69
229558
3680
Beş yaşından küçük çocuklarda, çocuk ölümü
04:09
it's down by 2.65 millionmilyon a yearyıl.
70
233238
3420
senede 2.65 milyon düştü.
04:12
That's a rateoran of 7,256 children'sçocuk liveshayatları savedkaydedilmiş eachher day.
71
236658
6613
Bu oran günde 7.256 çocuğun hayatının kurtulduğunun oranı.
04:19
WowVay canına. WowVay canına. (ApplauseAlkış)
72
243271
5250
Vay Canına. (Alkış)
04:24
Let's just stop for a secondikinci, actuallyaslında, and think about that.
73
248521
2288
Bir saniye duralım ve geçen hafta içinde herhangi
04:26
Have you readokumak anything anywhereherhangi bir yer in the last weekhafta
74
250809
3830
bir yerde bu rakamdan biraz bile olsa daha önemli
04:30
that is remotelyUzaktan as importantönemli as that numbernumara? WowVay canına.
75
254639
4320
bir şey okuyup okumadığınızı düşünelim. Vay canına.
04:34
Great newshaber. It drivessürücüler me nutsfındık
76
258959
3988
Harika haberler. Çoğu insanın
04:38
that mostçoğu people don't seemgörünmek to know this newshaber.
77
262947
2888
bu haberleri bilmemesi beni delirtiyor.
04:41
SevenYedi thousandbin kidsçocuklar a day. Here'sİşte two of them.
78
265835
2859
Günde yedi bin çocuk. İşte iki tanesi.
04:44
This is MichaelMichael and BenedictaBenedicta,
79
268694
2678
Bunlar Michael ve Benedicta
04:47
and they're alivecanlı thanksTeşekkürler in largegeniş partBölüm
80
271372
2651
ve çoğunlukla harika bir insan olan
04:49
to DrDr. PatriciaPatricia AsamoahAsamoah -- she's amazingşaşırtıcı --
81
274023
3885
Dr. Patricia Asamoah ve bilseniz de bilmeseniz de
04:53
and the GlobalKüresel FundFonu, whichhangi all of you financiallymali supportdestek,
82
277924
2970
finansal olarak desteklediğiniz Global Fon
04:56
whetherolup olmadığını you know it or not.
83
280894
1536
sayesinde hayattalar.
04:58
And the GlobalKüresel FundFonu providessağlar antiretroviralantiretroviral drugsilaçlar
84
282430
2918
Global Fon, annelerin çocuklarına HIV
05:01
that stop mothersanneler from passinggeçen HIVHIV to theironların kidsçocuklar.
85
285348
3638
bulaştırmasını engellemek için virüse karşı ilaç sağlıyor.
05:04
This fantasticfantastik newshaber didn't happenolmak by itselfkendisi.
86
288986
3175
Bu harika haberler kendiliğinden oluşmadı.
05:08
It was foughtkavga etti for, it was campaignedKampanya for,
87
292161
1875
Bunlar için savaşıldı, mücadele edildi,
05:09
it was innovatedyenilikçi for.
88
294036
1671
yenilikler yapıldı.
05:11
And this great newshaber givesverir birthdoğum to even more great newshaber,
89
295707
5229
Ve bu harika haber daha da harika haberler doğuruyor
05:16
because the historictarihi trendakım is this.
90
300936
2880
çünkü tarihsel eğilim şöyle.
05:19
The numbernumara of people livingyaşam in back-breakingarka-son dakika,
91
303816
2608
İnsanın belini kıran ve ruhunu ezen aşırı yoksulluk
05:22
soul-crushingruh kırma extremeaşırı povertyyoksulluk has declinedreddetti
92
306424
2587
altında yaşayan insanların sayısı 1990'da
05:24
from 43 percentyüzde of the world'sDünyanın en populationnüfus in 1990
93
309011
5090
dünya nüfusunun yüzde 43'ünden
05:30
to 33 percentyüzde by 2000
94
314101
2904
2000'de yüzde 33'e
05:32
and then to 21 percentyüzde by 2010.
95
317005
4771
ve sonra 2010'da yüzde 21'e düştü.
05:37
Give it up for that. (ApplauseAlkış)
96
321776
4263
Bunu bir alkışlayın. (Alkış)
05:41
HalvedYarıya. HalvedYarıya.
97
326039
3138
Yarılandı. Yarılandı.
05:45
Now, the rateoran is still too highyüksek -- still too manyçok people
98
329177
4300
Ama oran hala çok yüksek -- hala çok fazla
05:49
unnecessarilyboşu boşuna losingkaybetme theironların liveshayatları.
99
333477
1978
insan boş yere hayatını kaybediyor.
05:51
There's still work to do.
100
335455
1121
Hala yapılacak işler var. Ama bunlar
05:52
But it's heart-stoppingkalp-durdurma. It's mind-blowingsanrılama stuffşey.
101
336576
5652
yürekleri durduran insanın aklını başından alan şeyler.
05:58
And if you livecanlı on lessaz than $1.25 a day,
102
342228
4480
Ve eğer günde 1,25 dolarla yaşıyorsanız,
06:02
if you livecanlı in that kindtür of povertyyoksulluk,
103
346708
2148
eğer böyle bir yoksulluk içindeyseniz,
06:04
this is not just dataveri.
104
348856
1902
bunlar sadece veri değil.
06:06
This is everything.
105
350758
1879
Bunlar her şey.
06:08
If you're a parentebeveyn who wants the besten iyi for your kidsçocuklar -- and I am --
106
352637
5799
Eğer çocukları için en iyisini isteyen bir ebeveynseniz -- ki ben öyleyim --
06:14
this rapidhızlı transitiongeçiş is a routerota out of despairumutsuzluk and into hopeumut.
107
358436
5330
bu hızlı geçiş, çaresizlikten umuda bir yol.
06:19
And guesstahmin what? If the trajectoryYörünge continuesdevam ediyor,
108
363766
2869
Ve hatta eğer gidiş böyle devam ederse,
06:22
look where the amounttutar of people livingyaşam on $1.25 a day
109
366635
4537
günde 1,25 dolara yaşayan insanların sayısı bakın 2030'da
06:27
getsalır to by 2030.
110
371172
3632
kaça düşüyor.
06:30
Can't be truedoğru, can it?
111
374804
3312
Doğru olamaz, değil mi?
06:34
That's what the dataveri is tellingsöylüyorum us. If the trajectoryYörünge continuesdevam ediyor,
112
378116
4388
Bize verilerin söylediği bu. Bu gidişle devam edersek
06:38
we get to, wowvay, the zerosıfır zonebölge.
113
382504
5141
vay canına sıfır bölgesine ulaşıyoruz.
06:43
For number-cruncherssayı crunchers like us,
114
387645
1475
Bizim gibi sayıları seven insanlar için
06:45
that is the erogenousErojen zonebölge,
115
389120
3509
bu erotik bir bölge,
06:48
and it's fairadil to say that I am, by now,
116
392629
3191
ve hatta dürüstçe söyleyebilirim ki
06:51
sexuallycinsel arouseduyandırdı by the collatingharmanlama sırası of dataveri.
117
395820
5049
şu ana kadar verilerin dizilişinden tahrik oldum.
06:56
So virtualsanal eliminationeliminasyon of extremeaşırı povertyyoksulluk,
118
400869
5261
Dolayısıyla günde 1,25 dolardan daha azla yaşayan insanlar
07:02
as definedtanımlanmış by people livingyaşam on lessaz than $1.25 a day,
119
406130
3600
olarak tanımlanan aşırı yoksulluğun sanal yokoluşu
07:05
adjustedayarlanabilir, of coursekurs, for inflationenflasyon from a 1990 baselinebaşlangıç.
120
409730
4397
tabii ki bu 1990'daki bir taban çizgisinden enflasyona göre ayarlanmış.
07:10
We do love a good baselinebaşlangıç.
121
414127
3017
İyi bir taban çizgisini kim sevmez.
07:13
That's amazingşaşırtıcı.
122
417144
1721
Bu muhteşem.
07:14
Now I know that some of you think this progressilerleme
123
418865
3900
Biliyorum ki bazılarınız bu ilerlemenin hepsinin Asya veya
07:18
is all in AsiaAsya or LatinLatin AmericaAmerika or
124
422765
2691
Latin Amerika'da veya Brezilya gibi model ülkelerde
07:21
modelmodel countriesülkeler like BrazilBrezilya --
125
425456
1332
ülkelerde olduğunu düşünüyorsunuz --
07:22
and who doesn't love a BrazilianBrezilya modelmodel? --
126
426788
2892
Brezilyalı modelleri kim sevmez? --
07:25
but look at sub-SaharanSahra AfricaAfrika.
127
429680
4110
ama Sahra altı Afrika'ya bakın.
07:29
There's a collectionToplamak of 10 countriesülkeler, some call them the lionsaslanlar,
128
433790
3675
Burada bazılarının aslanlar dediği 10 ülke var.
07:33
who in the last decadeonyıl have had a combinationkombinasyon
129
437465
2728
Bu ülkeler son on yılda yüzde yüz borç iptali,
07:36
of 100 percentyüzde debtborç cancellationiptal,
130
440193
1544
yardımın üçe
07:37
a triplingüç katına of aidyardım, a tenfoldon kat increaseartırmak in FDIDYY --
131
441737
2741
FDI'ın -- ki bu dolaysız yabancı yatırım--
07:40
that's foreignyabancı directdirekt investmentyatırım --
132
444478
1455
ona katlanmasını
07:41
whichhangi has unlockedkilidi a quadruplingquadrupling of domesticyerli resourceskaynaklar -- that's localyerel moneypara --
133
445933
3922
ve böylece yerel kaynaklarını -yani yerel para birimi- dörde katlamayı
07:45
whichhangi, when spentharcanmış wiselyakıllıca -- that's good governanceYönetim --
134
449855
2664
ki bu da bilinçli harcandığında -- yani iyi yönetim--
07:48
cutkesim childhoodçocukluk mortalityölüm oranı by a thirdüçüncü,
135
452519
2270
çocuk ölümünü üçte birine indirme,
07:50
doubledkatına educationEğitim completionTamamlama ratesoranları,
136
454789
1707
eğitim tamamlama oranlarını ikiye katlama
07:52
and they, too, halvedyarıya extremeaşırı povertyyoksulluk,
137
456496
3104
ve aşırı yoksulluğu yarılamayı başarmıştır.
07:55
and at this rateoran, these 10 get to zerosıfır too.
138
459600
4429
Ve bu gidişle bu 10'lu da sıfıra ulaşacak.
07:59
So the pridegurur of lionsaslanlar
139
464029
2253
Dolayısıyla aslanların gururu
08:02
is the proofkanıt of conceptkavram.
140
466282
2716
konseptin kanıtıdır.
08:04
There are all kindsçeşit of benefitsfaydaları to this.
141
468998
3431
Bunun birçok faydası var.
08:08
For a startbaşlama, you won'talışkanlık have to listen
142
472429
3188
Öncelikle benim gibi katlanılmaz cahil bir
08:11
to an insufferableçekilmez little jumped-upfırlama Jesusİsa like myselfkendim.
143
475617
4352
mesihi dinlemenize gerek kalmayacak.
08:15
How about that? (ApplauseAlkış)
144
479969
5208
İyi değil mi? (Alkış)
08:21
And 2028, 2030? It's just around the cornerköşe.
145
485177
4038
Ve 2028, 2030 gelmek üzere.
08:25
I mean, it's about threeüç RollingHaddeleme StonesTaşlar farewellveda concertskonser away.
146
489215
4281
Yani üç Rolling Stones veda konseri sonra 2030 olur.
08:29
(LaughterKahkaha) I hopeumut. I'm hopingumut.
147
493496
5327
(Gülüşmeler) Umarım. Umuyorum.
08:34
MakesYapar us look really younggenç.
148
498823
3687
Bizi çok genç gösteriyorlar.
08:38
So why aren'tdeğil we jumpingatlama up and down about this?
149
502510
3026
Peki neden bu sonuçları deli gibi kutlamıyoruz?
08:41
Well, the opportunityfırsat is realgerçek, but so is the jeopardytehlike.
150
505536
3711
Çünkü fırsat gerçek ama risk de gerçek.
08:45
We can't get this donetamam untila kadar we really acceptkabul etmek
151
509247
3814
Bunu yapabileceğimizi gerçekten kabul edene kadar
08:48
that we can get this donetamam.
152
513061
2475
bunu yapamayız.
08:51
Look at this graphgrafik.
153
515536
2253
Bu grafiğe bakın.
08:53
It's calleddenilen inertiaatalet. It's how we screwvida it up.
154
517789
4818
Bunun adı eylemsizlik. Bununla her şeyi batırırız.
08:58
And the nextSonraki one is really beautifulgüzel.
155
522607
1874
Bir sonraki gerçekten çok güzel.
09:00
It's calleddenilen momentummoment.
156
524481
3533
Bunun adı ivme.
09:03
And it's how we can bendviraj the arcArk of historytarih
157
528014
4556
Bununla tarihin eğrisini sıfıra doğru
09:08
down towardskarşı zerosıfır,
158
532570
1628
bükebiliriz, sadece işe yaradığını
09:10
just doing the things that we know work.
159
534198
2399
bildiğimiz şeyleri yaparak.
09:12
So inertiaatalet versuse karşı momentummoment.
160
536597
2045
Yani hareketsizliğe karşı ivme.
09:14
There is jeopardytehlike, and of coursekurs,
161
538642
2541
Risk de var ve tabii ki
09:17
the closeryakın you get, it getsalır harderDaha güçlü.
162
541183
2372
yaklaştıkça, daha da zorlaşıyor.
09:19
We know the obstaclesengeller that are in our way
163
543555
1944
Şu anda, zor zamanlarda yolumuzun
09:21
right now, in difficultzor timeszamanlar.
164
545499
2025
üstündeki engelleri biliyoruz.
09:23
In factgerçek, todaybugün in your capitalBaşkent, in difficultzor timeszamanlar,
165
547524
5141
Hatta bugün, başkentinizde, zor zamanlarda,
09:28
some who mindus the nation'snationâ €™ s purseçanta want to cutkesim
166
552665
2575
ülkenin cebini düşünen bazıları Global Fon gibi
09:31
life-savinghayat kurtarma programsprogramlar like the GlobalKüresel FundFonu.
167
555240
2405
hayat kurtaran programları kesmek istiyor.
09:33
But you can do something about that.
168
557645
1813
Ama siz bu konuda bir şeyler yapabilirsiniz.
09:35
You can tell politicianssiyasetçiler
169
559458
1984
Politikacılarınıza bu kesintilerin
09:37
that these cutskeser [can costmaliyet] liveshayatları.
170
561442
2906
hayatlara mal olabileceğini söyleyebilirsiniz.
09:40
Right now todaybugün, in OsloOslo as it happensolur,
171
564348
3577
Şu anda, bugün Oslo'da petrol şirketleri,
09:43
oilsıvı yağ companiesşirketler are fightingkavga to keep secretgizli
172
567925
2367
gelişmekte olan ülkelerden petrol çıkarmak için
09:46
theironların paymentsÖdemeler to governmentshükümetler
173
570292
1478
hükümetlerine yaptıkları
09:47
for extractingayıklama oilsıvı yağ in developinggelişen countriesülkeler.
174
571770
3717
ödemeleri gizli tutmak için savaşıyorlar.
09:51
You can do something about that too.
175
575487
1719
Bu konuda da bir şeyler yapabilirsiniz.
09:53
You can joinkatılmak the One CampaignKampanya,
176
577206
1860
One Campaign'e ve
09:54
and leadersliderler like MoMo IbrahimIbrahim, the telecomTelekom entrepreneurgirişimci.
177
579066
4353
telekom girişimcisi Mo Ibrahim gibi liderlere katılabilirsiniz.
09:59
We're pushingitme for lawsyasalar that make sure that at leasten az some
178
583419
3823
Yerin altındaki zenginliklerin en azından birazının
10:03
of the wealthservet underaltında the groundzemin
179
587242
2472
üstünde yaşayan insanların
10:05
endsuçları up in the handseller of the people livingyaşam aboveyukarıdaki it.
180
589714
3571
eline geçmesini sağlayacak kanunlar için savaşıyoruz.
10:09
And right now, we know
181
593285
3767
Ve şimdi biliyoruz ki
10:12
that the biggesten büyük diseasehastalık of all
182
597052
3712
en kötü hastalık aslında bir
10:16
is not a diseasehastalık. It's corruptionbozulma.
183
600764
2963
hastalık değil. Yolsuzluk.
10:19
But there's a vaccineaşı for that too.
184
603727
1824
Ama bunun için de bir aşı var.
10:21
It's calleddenilen transparencyşeffaflık, openaçık dataveri setskümeler,
185
605551
3491
Adı şeffaflık, açık veri setleri,
10:24
something the TEDTED communitytoplum is really on it.
186
609042
5011
TED topluluğunun başardığı bir şey.
10:29
DaylightGün ışığı, you could call it, transparencyşeffaflık.
187
614053
3612
Buna gün ışığı diyebilirsiniz, şeffaflık.
10:33
And technologyteknoloji is really turbochargingTurbo this.
188
617665
2562
Ve teknoloji bunu gerçekten hızlandırıyor.
10:36
It's gettingalma harderDaha güçlü to hidesaklamak if you're doing badkötü stuffşey.
189
620227
4751
Kötü bir şeyler yapıyorsanız bunları saklamak zorlaşıyor.
10:40
So let me tell you about the U-reportU-rapor,
190
624978
2982
Size beni çok heyecanlandıran U-raporundan
10:43
whichhangi I'm really excitedheyecanlı about. It's 150,000 millennialsMillennials
191
627960
3607
bahsetmek istiyorum. 150,000 Y-Nesli
10:47
all acrosskarşısında UgandaUganda, younggenç people
192
631567
2335
Uganda'nın her yerinde genç insanlar
10:49
armedSilahlı with 2G phonestelefonlar, an SMSSMS socialsosyal network
193
633902
4376
2G telefonlar ve SMS sosyal ağıyla kuşanmışlar
10:54
exposingaçığa governmenthükümet corruptionbozulma
194
638278
3066
hükumet yolsuzluğunu açığa çıkarıyorlar
10:57
and demandingzahmetli to know what's in the budgetbütçe
195
641344
2596
ve nelerin bütçede olduğunu ve paralarının
10:59
and how theironların moneypara is beingolmak spentharcanmış.
196
643940
2863
nasıl harcandığını bilmeyi talep ediyorlar.
11:02
This is excitingheyecan verici stuffşey.
197
646803
2675
Bunlar heyecan verici şeyler.
11:05
Look, oncebir Zamanlar you have these toolsaraçlar,
198
649478
3363
Bu araçlara bir kere sahip olduğunuzda
11:08
you can't not use them.
199
652841
1724
kullanmamanız imkansız.
11:10
OnceBir kez you have this knowledgebilgi, you can't un-knowBM-biliyorum it.
200
654565
2526
Bu bilince bir kez sahip olunca, kafanızdan çıkaramazsınız.
11:12
You can't deletesilmek this dataveri from your brainbeyin,
201
657091
3275
Bu verileri beyninizden silemezsiniz,
11:16
but you can deletesilmek the clichedklişeleşmiş imagegörüntü
202
660366
2823
ama yalvaran, fakirleştirilen, hayatlarının kontrolünü
11:19
of supplicantİstek sahibi, impoverishedyoksul peopleshalklar
203
663189
2238
ellerine almayan insanların
11:21
not takingalma controlkontrol of theironların ownkendi liveshayatları.
204
665427
2072
klişeleşmiş görüntülerini silebilirsiniz.
11:23
You can erasesilmek that, you really can,
205
667499
2382
Bunu silebilirsiniz, gerçekten,
11:25
because it's not truedoğru anymoreartık. (ApplauseAlkış)
206
669881
5477
çünkü bu artık doğru değil. (Alkış)
11:31
It's transformationaldönüşüm.
207
675358
2852
Bu değişim.
11:34
2030? By 2030, robotsrobotlar,
208
678210
3873
2030? 2030'a kadar robotlar bize bira getirmekle
11:37
not just servingservis us GuinnessGuinness, but drinkingiçme it.
209
682083
2794
kalmayıp bir de içecekler.
11:40
By the time we get there,
210
684877
2134
O noktaya ulaşana kadar
11:42
everyher placeyer with a roughkaba semblancegörünüş of governanceYönetim
211
687011
3129
az çok bir yönetim benzerine sahip her
11:46
mightbelki actuallyaslında be on theironların way.
212
690140
4030
yer aslında yola çıkmış olabilir.
11:50
So I'm here to -- I guesstahmin we're here
213
694170
3805
Dolayısıyla ben -- sanırım biz
11:53
to try and infectenfekte you with this virtuousErdemli, data-basedveri tabanlı virusvirüs,
214
697975
5508
burada sizi erdemli, veri temelli virüsü size bulaştırmaya çalışıyoruz.
11:59
the one we call factivismfactivism.
215
703483
2050
Bu virüsün adı gerçaktivizm.
12:01
It's not going to killöldürmek you.
216
705533
1644
Bu sizi öldürmez.
12:03
In factgerçek, it could savekayıt etmek countlesssayısız liveshayatları.
217
707177
4093
Tersine sayısız hayat kurtarabilir.
12:07
I guesstahmin we in the One CampaignKampanya would love you
218
711270
2679
Biz, One Campaign olarak sizin bulaşıcı
12:09
to be contagiousbulaşıcı, spreadYAYILMIŞ it, sharepay it, passpas it on.
219
713949
5037
olmanızı, bunu yaymanızı, paylaşmanızı, iletmenizi istiyoruz.
12:14
By doing so, you will joinkatılmak us and countlesssayısız othersdiğerleri
220
718986
5210
Bunu yaparak bize ve diğer sayısız kişiye çıkılan en büyük
12:20
in what I trulygerçekten believe is the greatestEn büyük adventuremacera ever takenalınmış,
221
724196
4963
macera olduğuna gerçekten inandığım eşitliğin sürekli
12:25
the ever-demandinghiç talep journeyseyahat of equalityeşitlik.
222
729159
4238
emek isteyen yolculuğunda katılabilirsiniz
12:29
Could we really be the great generationnesil
223
733397
3237
Gerçekten Mandela'nın olmamızı istediği
12:32
that MandelaMandela askeddiye sordu us to be?
224
736634
1961
büyük nesil olabilir miyiz?
12:34
MightOlabilir we answerCevap that clarionClarion call with scienceBilim,
225
738595
3980
Bu eylem çağrısını bilimle, mantıkla,
12:38
with reasonneden, with factsGerçekler,
226
742575
2659
gerçeklerle ve hatta
12:41
and, darecesaret I say it, emotionsduygular?
227
745234
4038
duygularla yanıtlayabilir miyiz?
12:45
Because as is obviousaçık, factivistsfactivists have feelingsduygular too.
228
749272
6132
Çünkü barizdir ki, gerçaktivistlerin de duyguları var.
12:51
I'm thinkingdüşünme of WaelWael GhonimGhonim, thoughgerçi.
229
755404
2487
Aslında Wael Ghonim'i düşünüyorum.
12:53
Some of you know him. He setset up one of the FacebookFacebook groupsgruplar
230
757891
2275
Bazılarınız onu tanıyor. Kahire'deki Tahrir
12:56
behindarkasında the TahrirTahrir SquareKare in CairoCairo.
231
760166
4103
Meydanının arkasındaki Facebook gruplarından birini kurdu.
13:00
He got thrownatılmış in jailhapis for it,
232
764269
1550
Bu yüzden hapse atıldı
13:01
but I have his wordskelimeler tattooeddövme on my brainbeyin.
233
765819
4723
ama sözleri beynime kazılı duruyor.
13:06
"We are going to winkazanmak because we don't understandanlama politicssiyaset.
234
770542
4487
"Biz kazanacağız çünkü politikadan anlamıyoruz.
13:10
We are going to winkazanmak because we don't playoyun theironların dirtykirli gamesoyunlar.
235
775029
3125
Biz kazanacağız çünkü onların kirli oyunlarını oynamıyoruz.
13:14
We are going to winkazanmak because we don't have a partyParti politicalsiyasi agendaGündem.
236
778154
3288
Biz kazanacağız çünkü parti politikası hedeflerimiz yok.
13:17
We are going to winkazanmak because the tearsgözyaşı
237
781442
1971
Biz kazanacağız çünkü gözlerimizden
13:19
that come from our eyesgözleri actuallyaslında come from our heartskalpler.
238
783413
3106
akan yaşlar aslında yüreklerimizden geliyor.
13:22
We are going to winkazanmak because we have dreamsrüyalar,
239
786519
2864
Biz kazanacağız çünkü bizim düşlerimiz var
13:25
and we're willingistekli to standdurmak up for those dreamsrüyalar."
240
789383
3510
ve biz bu düşler için savaşmak istiyoruz."
13:28
WaelWael is right.
241
792893
2313
Wael haklı.
13:31
We're going to winkazanmak
242
795206
1862
Biz kazanacağız
13:32
if we work togetherbirlikte as one,
243
797068
2232
eğer birlik olarak çalışırsak,
13:35
because the powergüç of the people
244
799300
2444
çünkü insanların gücü
13:37
is so much strongergüçlü than the people in powergüç.
245
801744
3824
güce sahip insanlardan çok daha fazladır.
13:41
Thank you.
246
805568
3450
Teşekkür ederim.
13:44
(ApplauseAlkış)
247
809018
2872
(Alkış)
13:47
Thank you so much. (ApplauseAlkış)
248
811890
4000
Çok teşekkür ederim. (Alkış)
Translated by Pınar Tunçay
Reviewed by Meric Aydonat

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Bono - Musician, activist
Bono, the lead singer of U2, uses his celebrity to fight for social justice worldwide: to end hunger, poverty and disease, especially in Africa. His nonprofit ONE raises awareness via media, policy and calls to action.

Why you should listen

Irreverent, funny, iconoclastic and relentless, Bono has proven himself stunningly effective in encouraging and cajoling the world's most powerful leaders to take seriously the challenge of disease and hunger and seize the historic opportunity we now have to beat extreme poverty, especially in Africa, through technological innovation, smart aid, transparency and investments which put citizens in charge. 

As lead singer of U2, Bono performed at Live Aid in 1985, which inspired him to travel to Ethiopia with his wife, Ali. There they spent several weeks helping with a famine relief project. The experience shocked him and ignited a determination to work for change. In Bono's own words, "What are the blind spots of our age? It might be something as simple as our deep-down refusal to believe that every human life has equal worth". In 2005, the year of Make Poverty History, Bono became one of the inaugural winners of the TED Prize; he used his wish to raise awareness and inspire activism.

In 2002, he co-founded DATA (Debt, AIDS, Trade, Africa), which later became the advocacy and campaign organization, ONE. Today ONE has more than 3 million members who pressure politicians around the world to improve policies to empower the poorest. Thanks to these efforts, along with those of partners and grassroots leaders in Africa, these policies have delivered results. For example, eight million people are now on life preserving antiretoviral medications, malarial death rates have been halved in eight target countries, 50 million more children are in school and 5.4 million lives have been saved through vaccines.

In 2006, Bono and Bobby Shriver launched (RED) to engage the private sector in the fight against AIDS in Africa. (RED) Partners direct a portion of their profits from (RED)-branded products, services and events directly to the Global Fund to Fight AIDS, Tuberculosis and Malaria. In just six years, (RED) has contributed more than $200 million - every penny of which goes directly to HIV/AIDS programs with the goal of eliminating mother-to-child transmission of HIV. To date, (RED) dollars have helped the lives of more than 14 million people in Africa through education, testing, counseling, and treatment programs.

Bono also co-founded EDUN with his wife Ali. EDUN is a global fashion brand which does business in an number of countries in Africa and beyond, sourcing materials and manufacturing clothing. In Uganda, EDUN is supporting over 8,000 farmers in their move from subsistence to sustainable business practices.  

Granted knighthood in 2007 and dubbed a "Man of Peace" in 2008, Bono mobilized in 2010 following the devastating earthquake in Haiti, performing the song "Stranded" with bandmate The Edge -- and Rihanna and Jay-z -- during the for Hope for Haiti Now telethon. The event was watched by 83 million people in the United States alone and raised a reported $58 million for relief.

Bono’s journey in activism spans a generation and where he is coming from, and above all where he is going, is something we should all pay close attention to. 

More profile about the speaker
Bono | Speaker | TED.com