ABOUT THE SPEAKER
Travis Kalanick - Entrepreneur
As Uber's co-founder and former CEO, Travis Kalanick is disrupting an entrenched industry and reinventing urban transportation.

Why you should listen

In 2010, entrepreneur and angel investor Travis Kalanick, with his co-­founder Garrett Camp, took a niche product -- Uber -- and turned it into a global platform that has transformed the way we move around the world.

In 68 countries and 360 cities, riders can push a button and get a ride, and drivers have a flexible, independent way to make money. With big investments in China, India, carpooling, self-driving cars and logistics,­ Uber's future promises to be as headline-­grabbing as its past, continuing to reinvent urban transportation as we know it.

More profile about the speaker
Travis Kalanick | Speaker | TED.com
TED2016

Travis Kalanick: Uber's plan to get more people into fewer cars

Travis Kalanick: Uber'in daha az arabaya daha çok insan alma planı

Filmed:
1,850,919 views

Uber sıkışıklığı ve kirliliği önlemek üzere büyük amaçlarla işe başlamadı. Ancak şirket ilerledikçe, ortak kurucusu Travis Kalanick yolculuğu paylaşmak, maliyetleri düşürmek ve karbon ayak izini azaltmak için insanların aynı yolları kullanması için bir yol olup olmadığını merak etti. Sonuç: Şirketin araba paylaşım hizmeti uberPOOL, ilk sekiz ayında yollardan 7,9 milyon mili ve 1.400 metrik ton karbondioksiti Los Angeles semalarında azalttı. Şimdi ise Kalanick araba paylaşımının banliyölerdeki yolcular için de işe yarayacağını söylüyor. "Bugün cebimizde olan teknolojiyle ve küçük bir akıllı düzenmeyle," diyor, "her arabayı paylaşılan bir arabaya dönüştürebiliriz ve bugünden başlayarak şehirlerimizin yeniden iadesini isteyebiliriz."
- Entrepreneur
As Uber's co-founder and former CEO, Travis Kalanick is disrupting an entrenched industry and reinventing urban transportation. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
TodayBugün I wanted to --
well, this morningsabah --
0
680
3224
Bugün istedim ki --
yani bu sabah --
00:15
I want to talk about the futuregelecek
of human-driveninsan odaklı transportationtaşımacılık;
1
3929
4991
gelecekteki insan güdümlü ulaşım
hakkında konuşmak istiyorum;
00:21
about how we can cutkesim congestiontıkanıklık,
pollutionkirlilik and parkingotopark
2
9560
5320
daha az arabaya daha çok insan
alarak sıkışıklığı, kirliliği
00:27
by gettingalma more people into fewerDaha az carsarabalar;
3
15640
3320
ve araba parklarını
nasıl azaltabileceğimizi
00:31
and how we can do it
with the technologyteknoloji that's in our pocketscepler.
4
19840
5320
ve ceplerimizdeki teknolojiyle
bunu nasıl yapabileceğimizi.
00:37
And yes, I'm talkingkonuşma about smartphonesakıllı telefonlar ...
5
25840
2856
Ve evet, akıllı telefonlardan
bahsediyorum,
00:40
not self-drivingkendi kendine sürüş carsarabalar.
6
28720
1400
sürücüsüz arabalardan değil.
00:43
But to get startedbaşladı we'vebiz ettik got
to go back over 100 yearsyıl.
7
31120
5080
Ancak başlangıç olarak 100 seneden
fazla geriye gitmemiz lazım.
00:48
Because it turnsdönüşler out
there was an UberUber way before UberUber.
8
36800
5480
Çünkü öyle görünüyor ki,
Uber'den önce bir Uber vardı.
00:55
And if it had survivedhayatta,
9
43480
1856
Eğer ki yaşasaydı,
00:57
the futuregelecek of transportationtaşımacılık
would probablymuhtemelen alreadyzaten be here.
10
45360
4160
geleceğin ulaşımı muhtemelen
çoktan burada olurdu.
01:03
So let me introducetakdim etmek you to the jitneydolmuş.
11
51480
2920
O zaman sizi
"jitney" (dolmuş) ile tanıştırayım.
01:06
In 1914 it was createdoluşturulan or inventedicat edildi
by a guy namedadlı LPLP DraperDraper.
12
54960
5480
1914'te LP Draper adında bir adam
tarafından yaratıldı veya icat edildi.
01:12
He was a cararaba salesmanSatıcı from LALA,
and he had an ideaFikir.
13
60880
3255
Kendisi LA'de bir araba satıcısıydı
ve bir fikri vardı.
01:16
Well, he was cruisingseyir around
downtownşehir merkezinde LosLos AngelesAngeles,
14
64160
2496
Benim memleketim olan
Los Angeles şehir merkezinde
01:18
my hometownMemleket,
15
66680
1376
arabayla dolaşıyordu
01:20
and he saw trolleysyük arabaları
16
68080
1336
ve gitmek istedikleri yere
01:21
with long lineshatlar of people tryingçalışıyor
to get to where they wanted to go.
17
69440
3640
gitmeye çalışan insanların olduğu uzun
kuyrukları olan tramvaylar gördü.
01:26
He said, well, why don't
I just put a signişaret on my cararaba
18
74400
3296
Şöyle dedi: Neden arabama insanları
gitmek istedikleri yere
01:29
that takes people whereverher nerede
they want to go for a jitneydolmuş --
19
77720
2936
bir jitney'le -- beş sentin argosu --
götürmek için
01:32
that was slangArgo for a nickelNikel.
20
80680
1360
bir levha koymuyorum.
01:34
And so people jumpedatladı on boardyazı tahtası,
21
82880
1800
Böylece insanlar arabaya
binmeye başladı
01:37
and not just in LosLos AngelesAngeles
but acrosskarşısında the countryülke.
22
85280
2960
ve sadece Los Angeles'ta değil,
bütün ülkede.
01:40
And withiniçinde one yearyıl,
23
88680
1216
Bir yıl içinde,
01:41
by 1915,
24
89920
1680
1915 itibariyle
01:44
there were 50,000
ridessürmek perbaşına day in SeattleSeattle,
25
92200
2840
Seattle'da günde 50.000 yolculuk,
01:47
45,000 ridessürmek perbaşına day in KansasKansas
26
95520
3456
Kansas'ta günde 45.000 yolculuk
01:51
and 150,000 ridessürmek perbaşına day in LosLos AngelesAngeles.
27
99000
3696
ve Los Angeles'ta günde
150.000 yolculuk vardı.
01:54
To give you some perspectiveperspektif,
28
102720
1760
Size biraz perspektif sunmak için,
01:57
UberUber in LosLos AngelesAngeles
29
105360
1720
Uber bugün Los Angeles'ta
01:59
is doing 157,000 ridessürmek perbaşına day, todaybugün ...
30
107760
4920
günde 157.000 yolculuk gerçekleştiriyor.
02:05
100 yearsyıl latersonra.
31
113280
1280
100 sene sonra.
02:09
And so these are the trolleytramvay guys,
32
117560
1720
İşte bunlar tramvaycılar,
02:11
the existingmevcut transportationtaşımacılık
monopolyTekel at the time.
33
119680
2736
o zamanki mevcut ulaşım monopolisi.
02:14
They were clearlyAçıkça not happymutlu
about the jitneydolmuş juggernautJuggernaut.
34
122440
3976
Açıkçası jitney'in gücünden
pek memnun değillerdi.
02:18
And so they got to work
35
126440
2015
Bu yüzden işe koyulup
02:20
and they wentgitti to citiesşehirler acrosskarşısında the countryülke
36
128479
2617
ülkenin dört bir yanında
şehirlere gittiler
02:23
and got regulationsyönetmelik put in placeyer
to slowyavaş down the growthbüyüme of the jitneydolmuş.
37
131120
4800
ve jitney'in büyümesini engellemek
için düzenlemeler koydurdular.
02:28
And there were all kindsçeşit of regulationsyönetmelik.
38
136520
2496
Ve her türde düzenleme vardı.
02:31
There were licenseslisansları --
oftensık sık they were priceypahalı.
39
139040
2256
Lisanslar vardı --
çoğunlukla çok pahalıydı.
02:33
In some citiesşehirler,
40
141320
1416
Bazı şehirlerde,
eğer bir jitney sürücüsüyseniz,
02:34
if you were a jitneydolmuş driversürücü,
41
142760
1376
02:36
you were requiredgereklidir to be
in the jitneydolmuş for 16 hourssaatler a day.
42
144160
4200
jitney'in içinde günde 16 saat
bulunmanız gerekiyordu.
02:40
In other citiesşehirler,
43
148880
1376
Diğer şehirlerde ise
02:42
they requiredgereklidir two jitneydolmuş
driverssürücüleri for one jitneydolmuş.
44
150280
2800
bir jitney için iki jitney sürücüsünü
mecbur kılmışlardı.
02:45
But there was a really
interestingilginç regulationdüzenleme
45
153760
2256
Ancak gerçekten ilginç
bir düzenleme vardı,
02:48
whichhangi was they had to
put a backseatarka koltuk lightışık --
46
156040
2880
ki arka koltuğa ışık
koymaları gerekiyordu --
02:51
installkurmak it in everyher JitneyDolmuş --
47
159920
1896
her jitney'e koymaları --
02:53
to stop a newyeni perniciouszararlı innovationyenilik
whichhangi they calleddenilen spooningkaşık pozisyonu.
48
161840
3936
"spooning" (kaşıklama) adını verdikleri
yeni, tehlikeli inovasyonu durdurmak için.
02:57
(LaughterKahkaha)
49
165800
1216
(Gülüşmeler)
02:59
All right. So what happenedolmuş?
50
167040
2176
Tamam. O zaman ne oldu?
03:01
Well, withiniçinde a yearyıl
this thing had takenalınmış off.
51
169240
3096
Bir yıl içinde bu şey aldı başını gitti.
03:04
But the jitneydolmuş, by 1919, was regulatedDüzenlenmiş
completelytamamen out of existencevaroluş.
52
172360
5840
Ama 1919 yılında jitney tamamen
yok olmak üzere düzenlendi.
03:10
That's unfortunateşanssız ...
53
178880
1200
Bu şanssızlık...
03:13
because, well, when you can't sharepay a cararaba,
then you have to ownkendi one.
54
181200
4496
Çünkü eğer arabayı paylaşamazsanız,
ona sahip olmak zorundasınız.
03:17
And cararaba ownershipsahiplik skyrocketedfırlamış
55
185720
2016
Araba mülkiyeti tavan yaptı
03:19
and it's no wondermerak etmek that by 2007,
56
187760
3536
ve 2007 itibariyle Birleşik Devletler'de
03:23
there was a cararaba for everyher man,
womankadın and childçocuk in the UnitedAmerika StatesBirleşik.
57
191320
3560
her erkek, kadın ve çocuğun bir
arabasının olması garip değil.
03:27
And that phenomenonfenomen had gonegitmiş globalglobal.
58
195480
2160
Ve bu olgu küreselleşti.
03:30
In ChinaÇin by 2011,
59
198280
2480
2011'de Çin'de
03:33
there were more cararaba salessatış
happeningolay in ChinaÇin than in the US.
60
201480
3440
ABD'den daha fazla araba
satışı gerçekleşti.
03:37
Now, all this privateözel ownershipsahiplik
of coursekurs had a publichalka açık costmaliyet.
61
205400
3856
Elbette bütün bu özel mülkiyetin
toplumsal maliyeti bulunuyordu.
03:41
In the US, we spendharcamak
7 billionmilyar hourssaatler a yearyıl,
62
209280
4856
ABD'de yılda 7 milyar saati
03:46
wastedboşa, sittingoturma in traffictrafik.
63
214160
1960
trafikte boş oturarak harcıyoruz.
03:48
160 billionmilyar dollarsdolar in lostkayıp productivityverimlilik,
64
216760
2960
160 milyar dolar verim kaybı
03:52
of coursekurs alsoAyrıca sittingoturma in traffictrafik,
65
220240
1736
elbette trafikte oturarak oluyor
03:54
and one-fifthbeşte of all
of our carbonkarbon footprintayak izi
66
222000
3936
ve bütün karbon ayak izimizin beşte biri
03:57
is spewedkustu out in the airhava
by those carsarabalar that we're sittingoturma in.
67
225960
3160
içinde oturduğumuz
o arabalardan havaya veriliyor.
04:02
Now, that's only fourdört percentyüzde
of our problemsorun thoughgerçi.
68
230240
2976
Ancak bu sorunumuzun sadece yüzde 4'ü.
04:05
Because if you have to ownkendi a cararaba
69
233240
2216
Çünkü eğer arabanız olması gerekiyorsa,
04:07
then that meansanlamına geliyor 96 percentyüzde of the time
your cararaba is sittingoturma idleboşta.
70
235480
3440
bu arabanızın zamanın yüzde 96'sında
atıl kaldığı anlamına geliyor.
04:11
And so, up to 30 percentyüzde
of our landarazi and our spaceuzay
71
239360
4216
Bu yüzden arazilerimizin
ve alanlarımızın neredeyse yüzde 30'unu
04:15
is used storingdepolanması these hunkskıyım of steelçelik.
72
243600
3296
bu büyük çelik parçaları
depolamak için kullanıyoruz.
04:18
We even have skyscrapersgökdelenler builtinşa edilmiş for carsarabalar.
73
246920
4936
Arabalar için inşa edilen
gökdelenler bile var.
04:23
That's the worldDünya we livecanlı in todaybugün.
74
251880
1920
Bugün içinde yaşadığımız dünya bu.
04:27
Now, citiesşehirler have been dealingmuamele
with this problemsorun for decadeson yıllar.
75
255720
3080
Şehirler bu sorunla onlarca
yıldır uğraşıyor.
04:31
It's calleddenilen masskitle transittransit.
76
259399
1656
Buna toplu ulaşım adı veriliyor.
04:33
And even in a cityŞehir like NewYeni YorkYork CityŞehir,
77
261079
2537
Dünyadaki en kalabalık şehirlerden biri
04:35
one of the mostçoğu denselyyoğun
populatednüfuslu in the worldDünya
78
263640
2216
ve dünyadaki en sofistike toplu taşım
04:37
and one of the mostçoğu sophisticatedsofistike
masskitle transittransit systemssistemler in the worldDünya,
79
265880
3656
sistemlerinden birine sahip
olan New York şehrinde bile,
04:41
there are still 2.5 millionmilyon carsarabalar
that go over those bridgesköprü everyher day.
80
269560
6360
hâlâ her gün o köprülerden
2,5 milyon araba gidiyor.
04:48
Why is that?
81
276480
1200
Peki neden?
04:50
Well, it's because masskitle transittransit
hasn'tdeğil sahiptir yethenüz figuredanladım out
82
278440
4040
Çünkü herkesin kapısının önüne giden
04:55
how to get to everybody'sherkesin doorstepkapılarına.
83
283320
2640
bir toplu taşım henüz icat olmadı.
O zaman tekrar yaşadığım şehir
olan San Francisco'ya dönersek,
04:58
And so back in SanSan FranciscoFrancisco,
where I livecanlı,
84
286920
2576
05:01
the situation'sdurum much worsedaha da kötüsü,
85
289520
1336
durum daha da vahim,
05:02
in factgerçek, much worsedaha da kötüsü around the worldDünya.
86
290880
2600
aslında dünyanın diğer
yerlerinde daha da vahim.
05:06
And so the beginningbaşlangıç
of UberUber in 2010 was --
87
294000
3456
Bu yüzden 2010'da Uber'in başlaması --
05:09
well, we just wanted
to pushit a buttondüğme and get a ridebinmek.
88
297480
2496
sadece bir düğmeye basıp
arabaya binmek istedik.
05:12
We didn't have any grandbüyük ambitionsemelleri.
89
300000
2296
Büyük hırslarımız yoktu.
05:14
But it just turneddönük out
90
302320
1336
Sadece pek çok insanın da,
05:15
that lots of people wanted
to pushit a buttondüğme and get a ridebinmek,
91
303680
2896
bir düğmeye basarak arabaya
binmek istediği ortaya çıktı
05:18
and ultimatelyen sonunda what we startedbaşladı to see
was a lot of duplicateçift ridessürmek.
92
306600
4560
ve sonuç olarak görmeye başladığımız şey,
bir sürü ikinci yolculuklardı.
05:24
We saw a lot of people
93
312360
1776
Bir sürü aslında aynı yere giden
05:26
pushingitme the sameaynı buttondüğme at the sameaynı time
94
314160
3016
insanın aynı anda,
05:29
going essentiallyesasen to the sameaynı placeyer.
95
317200
2456
aynı düğmeye bastığını gördük.
05:31
And so we startedbaşladı thinkingdüşünme about,
96
319680
1576
Ve nasıl bu iki yolculuğu
05:33
well, how do we make those two tripsgezileri
and turndönüş them into one.
97
321280
3680
bir yolculuğa çevirebiliriz diye
düşünmeye başladık.
05:37
Because if we did,
that ridebinmek would be a lot cheaperdaha ucuz --
98
325840
3336
Çünkü eğer yaparsak,
yolculuk çok daha ucuz olacaktı --
05:41
up to 50 percentyüzde cheaperdaha ucuz --
99
329200
1480
neredeyse yüzde 50 daha ucuz --
05:43
and of coursekurs for the cityŞehir
100
331160
1256
ve elbette şehirler için
05:44
you've got a lot more people
and a lot fewerDaha az carsarabalar.
101
332440
3056
çok daha fazla insan
ve çok daha az araba var.
05:47
And so the bigbüyük questionsoru for us was:
102
335520
2376
Bundan dolayı bizim için büyük soru şuydu:
05:49
would it work?
103
337920
1296
İşe yarayacak mı?
05:51
Could you have a cheaperdaha ucuz ridebinmek
104
339240
3376
İnsanların paylaşmak isteyecekleri kadar
05:54
cheapucuz enoughyeterli that people
would be willingistekli to sharepay it?
105
342640
2840
ucuz bir yolculuğunuz olabilir mi?
05:58
And the answerCevap, fortunatelyneyse ki,
is a resoundingyankılanan yes.
106
346360
3240
Ve cevap şanslıyız ki içten bir evet.
06:02
In SanSan FranciscoFrancisco,
107
350080
1696
San Francisco'da
06:03
before uberPOOLuberPOOL, we had --
108
351800
2656
uberPOOL'dan önce, biz --
06:06
well, everybodyherkes would take theironların cararaba
whereverher nerede the heckkahrolası they wanted.
109
354480
3376
herkes arabasını canının
istediği yere götürürdü.
06:09
And the brightparlak colorsrenkler
is where we have the mostçoğu carsarabalar.
110
357880
2520
Parlak renkler en çok
arabanın olduğu yerler.
06:12
And oncebir Zamanlar we introducedtanıtılan uberPOOLuberPOOL,
111
360880
2136
uberPOOL'u piyasaya çıkardıktan sonra,
06:15
well, you see there's not
as manyçok brightparlak colorsrenkler.
112
363040
2280
görüyorsunuz ki
o kadar fazla parlak renk yok.
06:18
More people gettingalma around
the cityŞehir in fewerDaha az carsarabalar,
113
366400
3936
Daha fazla insan daha az
arabayla şehirde dolaşarak
06:22
takingalma carsarabalar off the roadyol.
114
370360
2056
yollarda arabaları azaltıyor.
06:24
It looksgörünüyor like uberPOOLuberPOOL is workingçalışma.
115
372440
1920
Öyle görünüyor ki uberPOOL işe yarıyor.
06:27
And so we rolledhaddelenmiş it out in LosLos AngelesAngeles
116
375240
2440
Böylece Los Angeles'ta sekiz ay önce
06:30
eightsekiz monthsay agoönce.
117
378640
1400
bunu başlattık.
06:32
And sincedan beri then, we'vebiz ettik takenalınmış
7.9 millionmilyon milesmil off the roadsyollar
118
380560
5040
O zamandan beri, gidilen
yolu 7,9 milyon mil azalttık
06:38
and we'vebiz ettik takenalınmış 1.4 thousandbin
metricmetrik tonston of COCO2 out of the airhava.
119
386120
6360
ve havada 1,4 bin metrik
ton karbondioksidi düşürdük.
06:45
But the partBölüm that I'm really --
120
393400
1816
Ama gerçekten bu kısım --
06:47
(ApplauseAlkış)
121
395240
2600
(Alkış)
06:51
But my favoritesevdiğim statisticistatistik --
122
399520
2456
Ama benim en sevdiğim istatistik --
unutmayın ben LA'liyim,
06:54
rememberhatırlamak, I'm from LALA,
123
402000
1256
direksiyonun ardında oturarak
06:55
I spentharcanmış yearsyıl of my life
124
403280
1256
06:56
sittingoturma behindarkasında the wheeltekerlek,
going, "How do we fixdüzeltmek this?" --
125
404560
3336
"Bunu nasıl düzeltebiliriz?"
diye yıllarımı geçirdim --
06:59
my favoritesevdiğim partBölüm
is that eightsekiz monthsay latersonra,
126
407920
3736
en sevdiğim kısımsa, sekiz ay sonra
07:03
we have addedkatma 100,000 newyeni people
that are carpoolingBu carpooling everyher weekhafta.
127
411680
6040
her hafta araba paylaşımına
100.000 yeni insan ekledik.
07:10
Now, in ChinaÇin everything is supersizedSupersized,
128
418200
2840
Şimdi Çin'de her şey süper büyüklükte
07:13
and so we're doing 15 millionmilyon
uberPOOLuberPOOL tripsgezileri perbaşına monthay,
129
421720
4376
ve ayda 15 milyon uberPOOL
yolculuğu yapıyoruz,
07:18
that's 500,000 perbaşına day.
130
426120
2056
bu günde 500.000 eder.
07:20
And of coursekurs we're seeinggörme
that exponentialüstel growthbüyüme happenolmak.
131
428200
2976
Tabii ki bunun katlanarak
artışını görüyoruz.
07:23
In factgerçek, we're seeinggörme it in LALA, too.
132
431200
2096
Aslında LA'de de bunu görüyoruz.
07:25
And when I talk to my teamtakım,
we don't talk about,
133
433320
2376
Ekibimle konuştuğumda, şöyle konuşmuyoruz,
07:27
"Hey, well, 100,000 people
carpoolingBu carpooling everyher weekhafta and we're donetamam."
134
435720
6360
"Hey, haftada 100.000 insan araba
paylaşıyor, işimiz bitti."
07:34
How do we get that to a millionmilyon?
135
442400
1680
Bunu nasıl bir milyon yaparız?
07:36
And in ChinaÇin, well,
that could be severalbirkaç millionmilyon.
136
444680
2360
Çin'de ise bu birkaç milyon olabilir.
07:39
And so uberPOOLuberPOOL is a very great
solutionçözüm for urbankentsel carpoolingBu carpooling.
137
447800
6136
Yani uberPOOL şehirde
araba paylaşımı için harika bir çözüm.
07:45
But what about the suburbsbanliyöler?
138
453960
1936
Peki ya banliyöler?
07:47
This is the streetsokak
where I grewbüyüdü up in LosLos AngelesAngeles,
139
455920
2376
Burası Los Angeles'ta büyüdüğüm sokak,
aslında Northridge, Kaliforniya
adı verilen bir banliyö
07:50
it's actuallyaslında a suburbbanliyösü
calleddenilen NorthridgeNorthridge, CaliforniaCalifornia,
140
458320
2516
07:52
and, well --
141
460850
1286
ve peki --
07:54
look, those mailboxesposta kutuları,
they kindtür of just go on foreversonsuza dek.
142
462160
3600
bakın bu posta kutuları
sanki sonsuza dek gidiyor.
07:58
And everyher morningsabah at about the sameaynı time,
143
466600
2400
Her sabah yaklaşık aynı saatte
08:01
carsarabalar rollrulo of out theironların drivewaydriveway,
144
469840
1896
garaj yolundan arabalar çıkar,
08:03
mostçoğu of them, one personkişi in the cararaba,
145
471760
2760
çoğu arabada bir kişi vardır
08:07
and they go to work,
they go to theironların placeyer of work.
146
475960
3616
ve işe giderler, iş yerlerine giderler.
08:11
So the questionsoru for us is:
147
479600
1256
Yani bizim için soru şu:
08:12
well, how do we turndönüş
148
480880
1240
Bütün bu işe giden
08:15
all of these commuterbanliyö carsarabalar --
149
483320
1816
arabaları nasıl dönüştürürüz --
08:17
and literallyharfi harfine there's
tensonlarca of millionsmilyonlarca of them --
150
485160
3280
ve sahiden onlarca milyon varlar --
08:21
how do we turndönüş all these
commuterbanliyö carsarabalar into sharedpaylaşılan carsarabalar?
151
489080
3080
bütün bu işe giden arabaları nasıl
paylaşılan arabalara dönüştürürüz?
08:25
Well, we have something for this that we
recentlyson günlerde launchedbaşlattı calleddenilen uberCOMMUTEuberCOMMUTE.
152
493040
4240
Bunun için yakınlarda başlattığımız
uberCOMMUTE adı verilen şey var.
08:29
You get up in the morningsabah,
get readyhazır for work, get your coffeeKahve,
153
497640
2953
Sabah kalkıyor, işe gitmek için
hazırlanıyor, kahvenizi alıyor,
08:32
go to your cararaba
154
500617
1279
arabanıza gidiyor,
08:33
and you lightışık up the UberUber appUygulamanın,
155
501920
2016
Uber uygulamasını açıyorsunuz
08:35
and all of a suddenani,
156
503960
1496
ve birden
08:37
you becomeolmak an UberUber driversürücü.
157
505480
1720
Uber sürücü oluveriyorsunuz.
08:40
And we'lliyi matchmaç you up
with one of your neighborsKomşular
158
508360
2376
İşinize giderken komşularınızdan biriyle
08:42
on your way to work
159
510760
1200
sizi eşleştiriyoruz
08:44
and it's a really great thing.
160
512679
1681
ve bu gerçekten harika bir şey.
08:47
There's just one hitchaksama ...
161
515000
2280
Sadece bir aksaklık var...
08:50
it's calleddenilen regulationdüzenleme.
162
518080
1920
Düzenleme adı veriliyor.
08:52
So 54 centscent a milemil, what is that?
163
520440
2215
Yani mil başına 54 sent. Nedir bu?
08:54
Well, that is what the US governmenthükümet
164
522679
2057
ABD hükümetinin araba mülkiyeti için
08:56
has determinedbelirlenen that the costmaliyet
of owningsahibi a cararaba is perbaşına milemil.
165
524760
4160
mil başına belirlediği maliyet bu.
09:01
You can pickalmak up anybodykimse
in the UnitedAmerika StatesBirleşik
166
529720
2976
Birleşik Devletler'de
herhangi bir kişiyi alıp
09:04
and take them whereverher nerede they want to go
at a moment'san noticeihbar,
167
532720
3576
istedikleri an arzu ettikleri
yere götürebilirsiniz,
09:08
for 54 centscent a milemil or lessaz.
168
536320
2496
mil başına 54 sente veya daha azına.
09:10
But if you chargeşarj etmek 60 centscent a milemil,
you're a criminaladli.
169
538840
3320
Ama eğer mil başına 60 sent
alırsanız, suçlu olursunuz.
09:14
But what if for 60 centscent a milemil
170
542960
2096
Ama eğer mil başına 60 sente,
09:17
we could get halfyarım a millionmilyon more people
carpoolingBu carpooling in LosLos AngelesAngeles?
171
545080
4576
Los Angeles'ta yarım milyon daha fazla
insana araba paylaştırabilsek ne olurdu?
09:21
And what if at 60 centscent a milemil
172
549680
2536
Peki mil başına 60 sente,
09:24
we could get 50 millionmilyon people
carpoolingBu carpooling in the UnitedAmerika StatesBirleşik?
173
552240
4160
Birleşik Devletler'de 50 milyon insana
araba paylaştırabilsek ne olurdu?
09:28
If we could,
174
556960
1256
Eğer yapabilsek,
09:30
it's obviouslybelli ki something we should do.
175
558240
1920
belli ki yapmamız gereken bir şey.
09:33
And so it goesgider back
to the lessonders of the jitneydolmuş.
176
561120
2480
Sonuçta jitney hikâyesindeki
derse dönüyor.
09:36
If by 1915 this thing was takingalma off,
177
564320
3736
Eğer 1915'te bu olay devam etseydi,
09:40
imaginehayal etmek withoutolmadan
the regulationsyönetmelik that happenedolmuş,
178
568080
3496
olan düzenlemelerin olmadığını düşünün,
09:43
if that thing could just keep going.
179
571600
1720
eğer bu olay devam etseydi.
09:46
How would our citiesşehirler be differentfarklı todaybugün?
180
574160
2856
Bugün şehirlerimiz ne kadar farklı olurdu?
09:49
Would we have parksparklar
in the placeyer of parkingotopark lots?
181
577040
3696
Araba parkları yerine
parklarımız olur muydu?
09:52
Well, we lostkayıp that chanceşans.
182
580760
1896
O şansı kaybettik.
09:54
But technologyteknoloji has givenverilmiş us
anotherbir diğeri opportunityfırsat.
183
582680
3056
Ancak teknoloji bize yeniden imkân verdi.
09:57
Now, I'm as excitedheyecanlı as anybodykimse elsebaşka
about self-drivingkendi kendine sürüş carsarabalar
184
585760
4200
Sürücüsüz arabalar hakkında
herkes kadar heyecanlıyım,
10:02
but do we have to really wait
fivebeş, 10 or even 20 yearsyıl
185
590960
4416
ama yeni şehirlerimizi
gerçeğe dönüştürmek için
10:07
to make our newyeni citiesşehirler a realitygerçeklik?
186
595400
3320
gerçekten 5, 10 veya 20 sene
beklememiz gerekli mi?
10:11
With the technologyteknoloji in our pocketscepler todaybugün,
187
599400
2976
Bugün ceplerimizdeki teknolojiyle
10:14
and a little smartakıllı regulationdüzenleme,
188
602400
1800
ve küçük akıllı bir düzenlemeyle,
10:16
we can turndönüş everyher cararaba into a sharedpaylaşılan cararaba,
189
604920
3480
her arabayı paylaşılan
bir arabaya dönüştürebiliriz
10:21
and we can reclaimıslah our citiesşehirler
startingbaşlangıç todaybugün.
190
609360
3680
ve bugünden itibaren şehirlerimizin
yeniden iadesini isteyebiliriz.
10:25
Thank you.
191
613560
1216
Teşekkürler.
10:26
(ApplauseAlkış)
192
614800
3080
(Alkış)
10:35
ChrisChris AndersonAnderson: TravisTravis, thank you.
193
623916
1620
Chris Anderson: Travis, teşekkürler.
10:37
TravisTravis KalanickKalanick: Thank you.
194
625560
1286
Travis Kalanick: Teşekkürler.
10:38
CACA: You know -- I mean the companyşirket
you've builtinşa edilmiş is absolutelykesinlikle astoundingşaşırtıcı.
195
626870
4546
CA: Biliyorsun --
Yani kurduğun şirket kesinlikle müthiş.
10:43
You only just talkedkonuştuk
about a smallküçük partBölüm of it here --
196
631440
2856
Burada sadece küçük
bir bölümünden bahsettin --
10:46
a powerfulgüçlü partBölüm --
197
634320
1216
güçlü bir bölüm --
10:47
the ideaFikir of turningdöndürme carsarabalar
into publichalka açık transporttaşıma like that,
198
635560
2696
arabaları bunun gibi toplu
taşıma dönüştürme fikri
10:50
it's coolgüzel.
199
638280
1216
harika.
10:51
But I've got a coupleçift other questionssorular
200
639520
1816
Ancak birkaç sorum daha var,
çünkü insanların akıllarında
bunların var olduğunu biliyorum.
10:53
because I know they're
out there on people'sinsanların mindszihinler.
201
641360
2416
10:55
So first of all, last weekhafta I think it was,
202
643800
2336
Öncelikle geçen haftaydı sanırım,
10:58
I switchedanahtarlamalı on my phonetelefon
and trieddenenmiş to bookkitap an UberUber
203
646160
2816
telefonumu açıp Uber
randevusu ayarlamaya çalıştım
11:01
and I couldn'tcould find the appUygulamanın.
204
649000
2056
ve uygulamayı bulamadım.
11:03
You had this very radicalradikal,
very boldcesur, bravecesur redesignyeniden tasarlamak.
205
651080
4416
Çok radikal, çok gözüpek,
cesur bir yeniden tasarımın var.
11:07
TKTK: Sure.
206
655520
1416
TK: Elbette.
11:08
CACA: How did it go?
207
656960
1216
CA: Nasıl gitti?
11:10
Did you noticeihbar other people
not findingbulgu the appUygulamanın that day?
208
658200
2696
O gün insanların uygulamayı
bulamadığını fark ettin mi?
11:12
Are you going to winkazanmak people over
for this redesignyeniden tasarlamak?
209
660920
2696
Bu yeniden tasarımla insanların
kalbini kazanacak mısın?
TK: Önce yalnızca muhtemelen
şunu söylemeliyim,
11:15
TKTK: Well, first I should
probablymuhtemelen just say,
210
663640
2056
11:17
well, what we were tryingçalışıyor to accomplishbaşarmak.
211
665720
2176
yani neyi başarmak istediğimizi.
11:19
And I think if you know
a little bitbit about our historytarih,
212
667920
2896
Bence eğer biraz tarihimizi biliyorsan,
11:22
it makesmarkaları a lot more senseduyu.
213
670840
1936
bu çok mantıklı gelir.
11:24
WhichHangi is, when we first got startedbaşladı,
214
672800
2216
Yani ilk başladığımızda,
11:27
it was just blacksiyah carsarabalar.
215
675040
1376
sadece siyah arabalar vardı.
11:28
It was literallyharfi harfine you pushit a buttondüğme
and get an S-ClassS-Class.
216
676440
2656
Cidden bir düğmeye basıp
S-Sınfı alıyordunuz.
Yani yaptığımız şey, diyebilirim ki
11:31
And so what we did
217
679120
1616
11:32
was almostneredeyse what I would call
an immatureolgunlaşmamış versionversiyon of a luxurylüks brandmarka
218
680760
5336
lüks bir arabadaki bir arma
gibi görünen, lüks bir markanın
11:38
that lookedbaktı like a badgerozet on a luxurylüks cararaba.
219
686120
2856
olgunlaşmamış bir versiyonu gibiydi.
11:41
And as we'vebiz ettik gonegitmiş worldwideDünya çapında
220
689000
1816
Dünyaya yayıldıkça
11:42
and gonegitmiş from S-ClassesS-sınıflar
to autoOto rickshawsrickshaws in IndiaHindistan,
221
690840
4336
ve S-Sınıfları'ndan Hindistan'da
çekçek arabalara doğru gittikçe,
11:47
it becameoldu something
that was importantönemli for us
222
695200
2136
bizim için önemli olan şey,
11:49
to be more accessibleulaşılabilir,
223
697360
2376
daha ulaşılır olmak,
11:51
to be more hyperlocalhyperlocal,
224
699760
1536
daha hiperlokal olmak,
11:53
to be about the citiesşehirler we were in
225
701320
2336
bulunduğumuz şehirlerle ilgili olmaktı
11:55
and that's what you see
with the patternsdesenler and colorsrenkler.
226
703680
2496
ve bunu şekiller ve renklerle görürsünüz.
Ve daha sembolik olmak için,
11:58
And to be more iconicikonik,
227
706200
1256
11:59
because a U doesn't mean
anything in SanskritSanskrit,
228
707480
2616
çünkü Sanskritçe'de U'nun bir anlamı yok
12:02
and a U doesn't mean anything in MandarinMandarin.
229
710120
2456
ve Mandarin'de U'nun bir anlamı yok.
12:04
And so that was
a little bitbit what it was about.
230
712600
2216
İşte bunun anlamı biraz da bu.
12:06
Now, when you first
rollrulo out something like that,
231
714840
2896
İlk kez böyle bir şey çıkardığınızda,
12:09
I mean, your handseller are sweatingterleme,
232
717760
1536
yani elleriniz terler,
12:11
you've got --
233
719320
1216
şu vardır --
12:12
you know, you're a little worriedendişeli.
234
720560
1656
bilirsiniz, biraz endişelisinizdir.
12:14
What we saw is a lot of people --
235
722240
1616
Gördüğümüz şey birçok insan --
12:15
actuallyaslında, at the beginningbaşlangıç,
we saw a lot more people openingaçılış the appUygulamanın
236
723880
3296
aslında başlangıçta birçok insanın
uygulamayı açtığını gördük,
12:19
because they were curiousMeraklı
what they would find when they openedaçıldı it.
237
727200
3143
çünkü açtıklarında ortaya çıkacak
şeyi merak ediyorlardı.
12:23
And our numberssayılar were slightlyhafifçe up
from what we expectedbeklenen.
238
731600
3640
Rakamlarımız beklediğimizin
biraz üzerindeydi.
12:28
CACA: OK, that's coolgüzel.
239
736440
1256
CA: Tamam, bu harika.
12:29
Now, so you, yourselfkendin,
are something of an enigmabilmece, I would say.
240
737720
4816
Yani sen şahsen biraz muammasın bence.
12:34
Your supportersdestekçileri and investorsyatırımcılar,
who have been with you the wholebütün way,
241
742560
4776
Yol boyunca seninle olan
destekçilerin ve yatırımcıların
12:39
believe that the only chanceşans
242
747360
1376
taksi endüstrisi ve benzerine
12:40
of sortçeşit of takingalma on
the powerfulgüçlü, entrenchedyerleşik interestsilgi
243
748760
3216
bir anlamda güçlü, sağlam ilgi duymanın
12:44
of taxitaksi industrysanayi and so forthileri,
244
752000
2096
tek yolunun,
12:46
is to have someonebirisi who is
a fiercesert, relentlessacımasız competitorrakip,
245
754120
3656
ateşli, durmak bilmeyen bir rakibe
sahip olmak olduğuna inanıyor
12:49
whichhangi you've certainlykesinlikle provedkanıtlanmış to be.
246
757800
1720
ki sen bunu kesinlikle ispatladın.
12:52
Some people feel you've almostneredeyse
takenalınmış that culturekültür too faruzak,
247
760040
3336
Bazı insanlar bu kültürü neredeyse
fazla ileri götürdüğüne inanıyor
12:55
and you know --
like a yearyıl or two agoönce
248
763400
1976
ve biliyorsun --
bir veya iki yıl önce
12:57
there was a hugeKocaman controversytartışma
where a lot of womenkadınlar got upsetüzgün.
249
765400
3816
birçok kadının mutsuz olduğu
bir tartışma vardı.
13:01
How did it feel like
insideiçeride the companyşirket duringsırasında that perioddönem?
250
769240
4936
O süreçte şirket içinde ne hissettiniz?
13:06
Did you noticeihbar a losskayıp of business?
251
774200
2176
İşlerde azalma hissettin mi?
13:08
Did you learnöğrenmek anything from that?
252
776400
2536
Bundan bir şey öğrendin mi?
13:10
TKTK: Well, look, I think --
253
778960
1256
TK: Bak, bence --
13:12
I've been an entrepreneurgirişimci
sincedan beri I've been in highyüksek schoolokul
254
780240
2616
liseden beri bir girişimciyim
13:14
and you have --
255
782880
2816
ve sende olan --
13:17
In variousçeşitli differentfarklı waysyolları
an entrepreneurgirişimci will see hardzor timeszamanlar
256
785720
3496
Pek çok farklı şekilde bir girişimci
zor zamanlar görecektir
13:21
and for us,
257
789240
1256
ve bizim için
13:22
it was about a yearyıl and a halfyarım agoönce,
258
790520
2056
bir buçuk sene önceydi,
13:24
and for us it was hardzor timeszamanlar, too.
259
792600
1720
bizim için de zor zamanlardı.
13:27
Now, insideiçeride, we feltkeçe like --
260
795000
2080
Şimdi içeride şöyle hissettik --
13:30
I guesstahmin at the endson of the day
261
798120
1416
Sanırım sonuçta
13:31
we feltkeçe like we were
good people doing good work,
262
799560
4256
iyi iş yapan iyi insanlar
olduğumuzu hissettik,
13:35
but on the outsidedışında that wasn'tdeğildi evidentbelirgin.
263
803840
2000
ama dışarıdan bu belli olmuyordu.
13:38
And so there was a lot that we had to do
264
806520
2616
Yani yapmamız gereken pek çok şey vardı,
13:41
to sortçeşit of --
265
809160
1856
bir nevi --
13:43
We'dBiz istiyorsunuz gonegitmiş from a very smallküçük companyşirket --
266
811040
1856
Çok küçük bir şirketten --
13:44
I mean if you go literallyharfi harfine
two and a halfyarım yearsyıl agoönce,
267
812920
3096
yani cidden iki buçuk
sene öncesine giderseniz,
13:48
our companyşirket was 400 people,
268
816040
2136
şirketimiz 400 kişiydi
13:50
and todaybugün it's 6,500.
269
818200
2080
ve bugün ise 6.500.
13:52
And so when you go throughvasitasiyla that growthbüyüme,
270
820880
1896
Yani bu büyümeyi geçirince,
13:54
you have to sortçeşit of cementçimento
your culturalkültürel valuesdeğerler
271
822800
3016
kültürel değerlerinizi
bir anlamda pekiştirmek
13:57
and talk about them all of the time.
272
825840
1800
ve durmadan bahsetmek zorundasınız.
14:00
And make sure that people
are constantlysürekli checkingkontrol etme
273
828200
3176
İnsanların şöyle diyerek
durmadan kontrol ettiğine
14:03
to say, "Are we good people
doing good work?"
274
831400
2496
emin olmalısınız,
"İyi iş yapan iyi insanlar mıyız?"
14:05
And if you checkKontrol those boxeskutuları,
275
833920
1656
Eğer o kutuları işaretlerseniz,
14:07
the nextSonraki partBölüm of that
is makingyapma sure you're tellingsöylüyorum your storyÖykü.
276
835600
3000
bunun bir sonraki kısmı hikâyenizi
anlattığınıza emin olmanızdır.
14:11
And I think we learnedbilgili a lot of lessonsdersler
277
839360
1936
Bence bir sürü ders aldık,
14:13
but I think at the endson of it
we camegeldi out strongergüçlü.
278
841320
3176
ama bence sonuçta daha da güçlendik.
14:16
But it was certainlykesinlikle a difficultzor perioddönem.
279
844520
2520
Ama kesinlikle zor bir süreçti.
14:20
CACA: It seemsgörünüyor to me, everywhereher yerde you turndönüş,
280
848151
1905
CA: Bana öyle geliyor ki nereye dönsen,
14:22
you're facingkarşı people
who occasionallybazen give you a hardzor time.
281
850080
3736
sana ara sıra zorluk çıkaran insanlarla
karşı karşıya geliyorsun.
14:25
Some UberUber driverssürücüleri
in NewYeni YorkYork and elsewherebaşka yerde
282
853840
2776
New York ve başka yerlerde
bazı Uber sürücüleri
şimdi felaket kızgın,
çünkü ücretleri değiştirdin
14:28
are maddeli as hellcehennem now
because you changeddeğişmiş the feesharç
283
856640
2256
14:30
and they can barelyzar zor -- they claimİddia --
barelyzar zor affordparası yetmek the dealanlaştık mı anymoreartık.
284
858920
3880
ve artık zorla -- öyle iddia ediyorlar --
artık işi zorla kotarıyorlar.
14:35
How --
285
863800
1416
Nasıl --
14:37
You know, you said
that you startedbaşladı this originallyaslında --
286
865240
3296
Biliyorsun bunu aslen
senin başlattığını söyledin --
14:40
just the coolnessserinlik of pressingbasma a buttondüğme
and summoningçağırma a ridebinmek.
287
868560
3256
sadece bir düğmeye basıp
bir arabayı çağırmanın güzelliği.
14:43
This thing'sşey takenalınmış off,
288
871840
1256
Bu olay devam etti,
14:45
you're affectingetkileyen the wholebütün globalglobal
economyekonomi, basicallytemel olarak, at this pointpuan.
289
873120
3216
bu noktada aslında tüm
küresel ekonomiyi etkiliyorsun.
14:48
You're beingolmak forcedzorunlu to be,
whetherolup olmadığını you want it or not,
290
876360
3296
İstesen de, istemesen de,
dünyayı değiştiren
14:51
a kindtür of globalglobal visionarydüşsel
who'skim changingdeğiştirme the worldDünya.
291
879680
2456
bir nevi küresel bir vizyoner
olmaya zorlanıyorsun.
14:54
I mean -- who are you?
292
882160
1656
Yani, sen kimsin?
14:55
Do you want that?
293
883840
1216
Bunu istiyor musun?
14:57
Are you readyhazır to go with that
and be what that takes?
294
885080
3776
Bunu alıp getireceklerine hazır mısın?
15:00
TKTK: Well, there's a fewaz things
packedpaketlenmiş in that questionsoru, so --
295
888880
3336
TK: Bu soruda gizli birkaç
şey var, yani --
15:04
(LaughterKahkaha)
296
892240
1776
(Gülüşmeler)
15:06
First is on the pricingfiyatlandırma sideyan --
297
894040
3496
İlki fiyatlama kısmında --
Yani aklında olması lazım, değil mi?
15:09
I mean, keep in mindus, right?
298
897560
1616
15:11
UberXUberX, when we first startedbaşladı,
299
899200
1896
İlk başladığında UberX,
15:13
was literallyharfi harfine 10 or 15 percentyüzde cheaperdaha ucuz
than our blacksiyah cararaba productürün.
300
901120
3800
siyah araba ürünümüzden
cidden yüzde 10 ila 15 daha ucuzdu.
15:17
It's now
301
905400
1240
Şimdi
15:19
in manyçok citiesşehirler, halfyarım the pricefiyat of a taxitaksi.
302
907520
3080
pek çok şehirde taksinin yarı fiyatı.
15:23
And we have all the dataveri to showgöstermek
303
911320
2136
Sürücülerin saat başına kazandıklarının,
taksi sürücüsü olarak
kazanacaklarından daha fazla
15:25
that the diversdalgıçlar are makingyapma more perbaşına hoursaat
than they would as taxitaksi driverssürücüleri.
304
913480
4176
olduğuna dair tüm verilerimiz mevcut.
15:29
What happensolur is when the pricefiyat goesgider down,
305
917680
3016
Olan şey şu ki fiyat aşağı indiğinde,
15:32
people are more likelymuhtemelen to take UberUber
306
920720
2536
insanların gün içinde normaldekinden
15:35
at differentfarklı timeszamanlar of the day
than they otherwiseaksi takdirde would have,
307
923280
2858
daha farklı zamanlarda
Uber kullanma ihtimalleri
15:38
and they're more likelymuhtemelen to use it
in placesyerler they wouldn'tolmaz have before.
308
926162
3294
ve daha önce kullanmadıkları yerlerde
kullanma ihtimalleri oluyor.
15:41
And what that meansanlamına geliyor for a driversürücü
is whereverher nerede he or she dropsdamla somebodybirisi off,
309
929480
4136
Bunun bir sürücü için anlamı ise,
ne zaman birini bıraksa,
15:45
they're much more likelymuhtemelen
to get a pickuppikap and get back in.
310
933640
3256
daha fazla alma
ve geri dönme ihtimalleri var.
15:48
And so what that meansanlamına geliyor
is more tripsgezileri perbaşına hoursaat,
311
936920
2536
Bu da saat başına daha çok yolculuk,
15:51
more minutesdakika of the hoursaat
where they're productiveüretken
312
939480
2416
saatte üretken oldukları
daha fazla dakika demek
15:53
and actuallyaslında, earningskazanç come up.
313
941920
1896
ve gerçekten kazanç yükseliyor.
15:55
And we have citiesşehirler where we'vebiz ettik donetamam
literallyharfi harfine fivebeş or sixaltı pricefiyat cutskeser
314
943840
4056
Cidden beş veya altı kez fiyat
düşürdüğümüz şehirler var
15:59
and have seengörüldü those pricefiyat cutskeser
go up over time.
315
947920
2776
ve zamanla bu fiyat düşüşlerinin
arttığını gördük.
16:02
So even in NewYeni YorkYork --
316
950720
1536
New York da dahi --
16:04
We have a blogBlog postposta
we call "4 SeptembersSeptembers" --
317
952280
2976
"4 Eylüller" adını verdiğimiz
bir blog yazımız var --
16:07
comparekarşılaştırmak the earningskazanç
318
955280
1216
Her Eylül'deki kazançlar
16:08
SeptemberEylül after SeptemberEylül after SeptemberEylül.
319
956520
2136
karşılaştırılıyor.
16:10
SameAynı monthay everyher yearyıl.
320
958680
1240
Her sene aynı ay.
16:12
And we see the earningskazanç going up over time
321
960760
2736
Ve fiyatlar düştükçe kazancın zamanla
16:15
as the pricefiyat comesgeliyor down.
322
963520
2696
arttığını görüyoruz.
16:18
And there's a perfectmükemmel pricefiyat pointpuan --
you can't go down foreversonsuza dek.
323
966240
3296
Mükemmel bir fiyat noktası var --
sonsuza dek aşağı indiremezsiniz.
16:21
And in those placesyerler
where we bringgetirmek the pricefiyat down
324
969560
2336
Fiyatları indirdiğimiz ama kazançların
16:23
but we don't see those earningskazanç poppop,
325
971920
1736
artmadığını gördüğümüz yerlerde,
fiyatları tekrar artırıyoruz.
16:25
we bringgetirmek the pricesfiyatları back up.
326
973680
1376
16:27
So that addressesadresler that first partBölüm.
327
975080
2136
Yani bu kadarı ilk kısmı ele alıyor.
16:29
And then the enigmabilmece and all of this --
328
977240
3656
Ve sonra muamma ve diğer hepsi --
16:32
I mean, the kindtür of entrepreneurgirişimci I am
329
980920
2616
Yani ben zor sorunları çözmekten
16:35
is one that getsalır really excitedheyecanlı
about solvingçözme hardzor problemssorunlar.
330
983560
3560
gerçekten heyecan duyan
türden bir girişimciyim.
16:39
And the way I like to describetanımlamak it
is it's kindtür of like a mathmatematik professorprofesör.
331
987600
3840
Bunu tanımlama şeklim,
biraz bir matematik profesörü gibi.
16:44
You know? If a mathmatematik professorprofesör
doesn't have hardzor problemssorunlar to solveçözmek,
332
992080
3456
Bilirsiniz, eğer bir matematik
profesörünün çözecek zor bir sorusu yoksa,
16:47
that's a really sadüzgün mathmatematik professorprofesör.
333
995560
2040
o gerçekten üzgün bir
matematik profesörüdür.
16:50
And so at UberUber we like the hardzor problemssorunlar
334
998600
4176
Biz Uber'de zor soruları seviyoruz,
16:54
and we like gettingalma excitedheyecanlı
about those and solvingçözme them.
335
1002800
4216
onlara karşı heyecan duymayı
ve çözmeyi seviyoruz.
Ama herhangi bir matematik
sorusu istemiyoruz,
16:59
But we don't want just any mathmatematik problemsorun,
336
1007040
1936
17:01
we want the hardestEn zor onesolanlar
that we can possiblybelki find,
337
1009000
2416
bulabileceğimiz en zor soruları istiyoruz
17:03
and we want the one that if you solveçözmek it,
338
1011440
1976
ve eğer çözerseniz biraz içinde
17:05
there's a little bitbit of a wowvay factorfaktör.
339
1013440
1800
şaşırtma faktörü olanı istiyoruz.
17:08
CACA: In a coupleçift years'yıl time --
340
1016040
1456
CA: Birkaç yıl içinde --
diyelim beş yıl içinde,
ne zaman bilmiyorum --
17:09
say fivebeş years'yıl time, I don't know when --
341
1017520
2000
17:11
you rollrulo out your incredibleinanılmaz
self-drivingkendi kendine sürüş carsarabalar,
342
1019544
3192
inanılmaz sürücüsüz
arabalarını çıkartacaksın,
17:14
at probablymuhtemelen a loweralt costmaliyet
than you currentlyşu anda payödeme for an UberUber ridebinmek.
343
1022760
4496
şu an bir Uber yolculuğu için ödenenden
muhtemelen daha az bir fiyata.
17:19
What do you say to your armyordu
of a millionmilyon driverssürücüleri plusartı at that time?
344
1027280
5096
O zaman bir milyon sürücü
ordusuna ne dersin?
17:24
TKTK: ExplainAçıklamak that again --
at whichhangi time?
345
1032400
1896
TK: Tekrar söyle --
ne zaman?
17:26
CACA: At the time when
self-drivingkendi kendine sürüş carsarabalar are cominggelecek --
346
1034319
2457
CA: Sürücüsüz arabalar çıktığı zaman --
17:28
TKTK: Sure, sure, sure.
Sorry, I missedcevapsız that.
347
1036800
2456
TK: Elbette, tabii, tabii.
Pardon, onu kaçırdım.
17:31
CACA: What do you say to a driversürücü?
348
1039280
1655
CA: Sürücüye ne dersin?
17:32
TKTK: Well, look, I think
the first partBölüm is it's going to take --
349
1040960
2975
TK: Bakın, bence ilk başta şöyle olacak --
17:35
it's likelymuhtemelen going to take a lot longeruzun
350
1043960
1856
Bence reklamların veya medyanın
17:37
than I think some of the hypehype
or mediamedya mightbelki expectbeklemek.
351
1045839
3297
beklediğinden çok daha fazla
zaman alması muhtemel.
17:41
That's partBölüm one.
352
1049160
1216
Bu ilk kısım.
17:42
PartBölümü two is it's going to alsoAyrıca take --
353
1050400
2216
İkinci kısım, aynı zamanda alacağı şey --
17:44
there's going to be a long transitiongeçiş.
354
1052640
1856
uzun bir geçiş dönemi olacak.
17:46
These carsarabalar will work
in certainbelli placesyerler and not in othersdiğerleri.
355
1054520
4216
Bu arabalar belli yerlerde çalışacak,
diğer yerlerde çalışmayacak.
17:50
For us it's an interestingilginç
challengemeydan okuma, right?
356
1058760
3176
Bizim için ilginç bir sorun, değil mi?
17:53
Because, well --
357
1061960
1680
Çünkü --
17:56
Google'sGoogle'nın been investingyatırım
in this sincedan beri 2007,
358
1064280
3216
Google buna 2007'den beri yatırım yapıyor,
17:59
Tesla'sTesla'nın going to be doing it,
Apple'sApple'nın going to be doing it,
359
1067520
2816
Tesla bunu yapacak, Apple bunu yapacak,
18:02
the manufacturersüreticileri
are going to be doing it.
360
1070360
2056
imalatçılar bunu yapacaklar.
18:04
This is a worldDünya that's going to existvar olmak,
and for good reasonneden.
361
1072440
3160
Bu var olacak bir dünya
ve iyi bir sebeple.
18:08
A millionmilyon people dieölmek a yearyıl in carsarabalar.
362
1076040
2896
Yılda bir milyon insan arabalarda ölüyor.
18:10
And we alreadyzaten lookedbaktı at the billionsmilyarlarca
or even trillionsTrilyonlarca of hourssaatler worldwideDünya çapında
363
1078960
3536
Dünya çapında insanların öfkeli,
endişeli şekilde sürerken içinde oturarak
18:14
that people are spendingharcama sittingoturma in them,
drivingsürme frustratedhayal kırıklığına uğramış, anxiousendişeli.
364
1082520
4256
harcadıkları milyarlarca ve hatta
trilyonlarca saate zaten baktık.
18:18
And think about the qualitykalite
of life that improvesgeliştirir
365
1086800
3936
İnsanlara zamanlarını geri verdiğinizde
18:22
when you give people theironların time back
366
1090760
2936
ve o kadar endişe dolu olmadıklarında
hayat kalitelerinin artışını bir düşünün.
18:25
and it's not so anxiety-riddenanksiyete basmış.
367
1093720
1576
18:27
So I think there's a lot of good.
368
1095320
2416
Bence pek çok iyilik mevcut.
18:29
And so the way we think about it
is that it's a challengemeydan okuma,
369
1097760
2856
Bunun bir zorluk olduğunu düşünüyoruz,
18:32
but one for optimisticiyimser leadershipliderlik,
370
1100640
2456
ama iyimser bir liderlik için,
18:35
Where insteadyerine of resistingdirençli --
371
1103120
2816
direnme yerine --
18:37
resistingdirençli technologyteknoloji,
372
1105960
1216
teknolojiye direnme,
18:39
maybe like the taxitaksi industrysanayi,
or the trolleytramvay industrysanayi --
373
1107200
2800
belki taksi endüstrisi
veya tramvay endüstrisi gibi --
18:43
we have to embracekucaklamak it
or be a partBölüm of the futuregelecek.
374
1111640
3616
onu kucaklamalı ve
geleceğin bir parçası olmalıyız.
18:47
But how do we optimisticallyiyimser
leadöncülük etmek throughvasitasiyla it?
375
1115280
2136
Ama nasıl iyimser olarak bunu yöneteceğiz?
Şehirlerle ortak olmanın bir yolu var mı?
18:49
Are there waysyolları to partnerortak with citiesşehirler?
376
1117440
1936
18:51
Are there waysyolları to have educationEğitim systemssistemler,
vocationalMesleki trainingEğitim, etcvb.,
377
1119400
3736
Bu geçiş dönemi için eğitim sistemleri,
18:55
for that transitiongeçiş perioddönem.
378
1123160
1416
meslek eğitimleri vb. var mı?
Bence hepimizin beklediğinden
çok daha uzun zaman alacak,
18:56
It will take a lot longeruzun
than I think we all expectbeklemek,
379
1124600
2496
18:59
especiallyözellikle that transitiongeçiş perioddönem.
380
1127120
1656
özellikle de geçiş dönemi.
19:00
But it is a worldDünya that's going to existvar olmak,
381
1128800
2416
Ama bu var olacak bir dünya
19:03
and it is going to be a better worldDünya.
382
1131240
2000
ve daha iyi bir dünya olacak.
19:06
CACA: TravisTravis, what you're buildingbina
is absolutelykesinlikle incredibleinanılmaz
383
1134000
2776
CA: Travis, inşa ettiğin şey
kesinlikle müthiş
19:08
and I'm hugelyderece gratefulminnettar to you
for cominggelecek to TEDTED and sharingpaylaşım so openlyaçıkça.
384
1136800
3336
ve TED'e gelip böylesine açıkça
paylaştığın için sana çok minnettarım.
Çok teşekkür ederim.
TK: Çok teşekkür ederim.
19:12
Thank you so much.
TKTK: Thank you very much.
385
1140160
2056
19:14
(ApplauseAlkış)
386
1142240
3480
(Alkış)
Translated by Eren Gokce
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Travis Kalanick - Entrepreneur
As Uber's co-founder and former CEO, Travis Kalanick is disrupting an entrenched industry and reinventing urban transportation.

Why you should listen

In 2010, entrepreneur and angel investor Travis Kalanick, with his co-­founder Garrett Camp, took a niche product -- Uber -- and turned it into a global platform that has transformed the way we move around the world.

In 68 countries and 360 cities, riders can push a button and get a ride, and drivers have a flexible, independent way to make money. With big investments in China, India, carpooling, self-driving cars and logistics,­ Uber's future promises to be as headline-­grabbing as its past, continuing to reinvent urban transportation as we know it.

More profile about the speaker
Travis Kalanick | Speaker | TED.com