ABOUT THE SPEAKER
Sarah Donnelly - Lawyer
Westpac's Sarah Donnelly wants to encourage more open conversations about why and how an individual might continue to work while undergoing treatment for serious illnesses.

Why you should listen

Sarah Donnelly was diagnosed with breast cancer at 30 years of age -- a story all too familiar among young women in her family. She chose to continue full-time employment throughout treatment and is living proof that work can play a crucial role in a person's mental and physical recovery from a serious illness. While her employer backed her decision, Donnelly has learned that the way organizations approach this issue varies greatly. This has sparked a personal mission to encourage more open conversations about why and how an individual might continue to work while undergoing treatment.  

A lawyer by trade, Donnelly is currently the Head of Group Secretariat at Westpac. She is an ally for GLOBAL, Westpac Group's Employee Action Group for LGBTIQ employees, a member of Women of Westpac, an advocate of Breast Cancer Network Australia and volunteers with Vinnie’s Van. She is an avid traveler and, when at home in Sydney's Blue Mountains, can usually be found out on a trail.

More profile about the speaker
Sarah Donnelly | Speaker | TED.com
TED@Westpac

Sarah Donnelly: How work kept me going during my cancer treatment

Sarah Donnelly: İşim kanser tedavimde bana nasıl güç verdi?

Filmed:
981,552 views

Avukat Sarah Donnelly'e göğüs kanseri tanısı konulduğunda arkadaşlarının ve ailesinin desteğini istedi -fakat ayrıca işinde bir anlam, odaklanma ve istikrar da buldu. İşinde neden ve nasıl kaldığı üzerine yaptığı bu kişisel konuşmasında, iş yerlerinin ciddi hastalıkları olan insanlara nasıl uyum sağlayabileceğine dair anlayışını paylaşıyor -çünkü faydaları iki yönde de geçerli.
- Lawyer
Westpac's Sarah Donnelly wants to encourage more open conversations about why and how an individual might continue to work while undergoing treatment for serious illnesses. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
It was JuneHaziran 2014.
0
1436
2700
Haziran 2014'tü.
00:16
I was 30 yearsyıl oldeski,
1
4754
1309
30 yaşındaydım.
00:19
and I receivedAlınan a call
from my doctor'sdoktorda officeofis
2
7119
2110
Doktorun ofisinden bir çağrı aldım.
00:21
to say my testÖlçek resultsSonuçlar were in.
3
9253
2067
Test sonuçlarım gelmişti.
00:24
So I walkedyürüdü up to see her
in my lunchöğle yemeği breakkırılma, and my doctordoktor said
4
12460
4373
Yemek molamda onu görmeye gittim
ve doktorum bana,
00:28
she was very sorry to tell me
that I had breastmeme cancerkanser.
5
16857
3655
göğüs kanseri olduğum için çok üzgün
olduğunu söyledi.
00:34
I didn't want to believe her
and at first, I didn't.
6
22442
4246
Ona inanmak istemedim ve
ilk başta inanmadım.
00:38
You see, I'm a lawyeravukat
and I neededgerekli some evidencekanıt.
7
26712
3785
Anlarsınız ya, ben bir avukatım ve
kanıta ihtiyacım vardı.
00:42
So I'm very embarrassedmahçup to tell you all
8
30601
2603
Bu yüzden size bunu söylemekten
çok utanıyorum,
00:45
that I stooddurdu up and I walkedyürüdü around
to where she was sittingoturma
9
33228
3850
ayağa kalktım ve doktorumun oturduğu
yere kadar gittim,
00:49
so that I could look
over her shoulderomuz and verifyDOĞRULAYIN
10
37102
2890
omzunun üzerinden bakabileyim ve
önündeki sayfada
00:52
what was writtenyazılı
on the pagesayfa in frontön of her.
11
40016
2105
ne yazılmış kontrol edebileyim diye.
00:54
(LaughterKahkaha)
12
42145
1202
(Gülüşmeler)
00:55
MalignantMalign carcinomaKarsinomu.
13
43371
1587
Kötü huylu karsinom.
00:57
But still not wantingeksik
to believe it, I said,
14
45864
3324
Fakat, hala inanmak istemeyerek
dedim ki:
01:01
"Now, malignantMalign carcinomaKarsinomu,
you're sure that meansanlamına geliyor cancerkanser?"
15
49212
5601
"Şimdi, kötü huylu karsinomun kanser
olduğuna emin misiniz?"
01:06
(LaughterKahkaha)
16
54837
1206
(Gülüşmeler)
01:08
She told me she was sure.
17
56067
1667
Bana, emin olduğunu söyledi.
01:11
Back at work, I handedeli over
the urgentacil things that neededgerekli to be donetamam
18
59376
3500
İşe döndüm, kanserim yayılmış mı
görmek için daha fazla
test yaptıracağım dönemde yapılması
gereken acil işlerimi teslim ettim.
01:14
while I was havingsahip olan more teststestler
to see if my cancerkanser had spreadYAYILMIŞ.
19
62900
3296
01:18
But at that momentan,
work wasn'tdeğildi my priorityöncelik.
20
66895
3000
Fakat o anda,
iş önceliğim değildi.
01:23
I was thinkingdüşünme about how I was going
to tell my familyaile and friendsarkadaşlar
21
71046
3120
Aileme ve arkadaşlarıma
kanser olduğumu
nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum.
01:26
that I had cancerkanser.
22
74190
1200
01:28
How I was going to answerCevap theironların questionssorular
23
76165
1968
Onların durumun ne kadar kötü olduğuna,
iyileşebileceğime ilişkin sorularına
01:30
about how badkötü it was
and whetherolup olmadığını I was going to be OK,
24
78157
3095
nasıl cevap verecektim,
01:33
when I didn't know that myselfkendim.
25
81276
1817
cevabını kendim bile bilmezken.
01:36
I was wonderingmerak ediyor if my partnerortak and I
26
84307
1691
Eşim ve benim bir aile kurmak için
01:38
would ever have an opportunityfırsat
to startbaşlama a familyaile.
27
86022
2317
bir fırsatım olacak mıydı merak ediyordum.
01:41
And I was figuringendam out
how I was going to tell my motheranne,
28
89094
3444
Ve anneme nasıl söyleyeceğimi
çözmeye çalışıyordum.
01:44
who had herselfkendini had breastmeme cancerkanser
when she was pregnanthamile with me.
29
92562
3753
Annem bana hamileyken göğüs kanserine
yakalanmıştı.
01:49
She would know how I was feelingduygu
30
97165
1928
Nasıl hissettiğimi bilebilirdi.
01:51
and have an ideaFikir of what layyatırmak aheadönde for me.
31
99117
2627
Beni neyin beklediğiyle ilgili bir fikri
olabilirdi.
01:53
But I alsoAyrıca didn't want her
to have to reliveyeniden yaşamak her cancerkanser experiencedeneyim.
32
101768
4588
Ama onun kanser deneyimini tekrar
yaşamak zorunda kalmasını da istemiyordum.
01:59
What I didn't appreciateanlamak at the time
33
107568
2294
O zamanlar kıymetini bilmediğim şey ise,
02:01
was that work was about to playoyun
a hugeKocaman rolerol in my treatmenttedavi and recoveryKurtarma.
34
109886
4484
tedavimde ve iyileşmemde büyük bir rol
oynayacak olan işimdi.
02:07
That it would be my coworkersiş arkadaşları and my job
35
115402
3135
Çalışma arkadaşlarım ve işim,
02:10
that would make me feel valuabledeğerli and humaninsan
36
118561
2008
bir istatistikmişim gibi
hissedebileceğim zamanlarda
02:12
at timeszamanlar when I would have
otherwiseaksi takdirde feltkeçe like a statisticistatistik.
37
120593
2795
beni değerli ve insan hissettirenlerdi.
02:16
That it would be my job
that would give me routinerutin and stabilityistikrar
38
124379
4174
Birçok zor kişisel kararla ve
birçok belirsizlikle
02:20
when I was dealingmuamele with so manyçok
difficultzor personalkişisel decisionskararlar
39
128577
2825
uğraştığım zamanlarda bana bir rutin
ve istikrar sağlayan
02:23
and so much uncertaintybelirsizlik.
40
131426
1572
yine işim olacaktı.
02:25
Like, what sortçeşit of breastmeme
reconstructionyeniden yapılanma I was going to have.
41
133022
4133
Mesela, ne tür bir meme rekonstrüksiyonu
olacağım gibi.
02:30
And at a time like that,
42
138680
1619
Ve bu gibi zamanlarda,
02:32
you would think that I would turndönüş
to my familyaile and friendsarkadaşlar for supportdestek.
43
140323
3554
ailemin ve arkadaşlarımın desteğine
başvurabileceğimi düşünebilirsiniz.
02:35
And yes, of coursekurs I did that.
44
143901
2706
Ve evet, tabii ki başvurdum.
02:39
But it would ultimatelyen sonunda be my colleaguesmeslektaşlar
45
147806
1929
Fakat, sonuç olarak iş arkadaşlarım
02:41
who would playoyun a hugeKocaman rolerol
in my day-to-dayGünden güne life.
46
149759
4373
günlük yaşamımda büyük bir rol
oynayanlardı.
02:46
And they would be
the onesolanlar to make me laughgülmek.
47
154625
2990
Beni güldürenler yine onlardı.
02:49
You see, we were a prettygüzel closekapat teamtakım,
48
157639
3184
Anlayacağınız, epey samimi bir takımdık
02:52
and we sharedpaylaşılan a coupleçift
of really good in-jokesin-Jokes,
49
160847
2563
ve gerçekten de iyi şakalar
yapıyorduk.
02:55
like this time they overheardkulak misafiri
someonebirisi asksormak me
50
163434
3961
Mesela, birinin bana saçımın
nasıl bu kadar
02:59
how I got my hairsaç so shinyparlak and perfectmükemmel --
51
167419
3755
parlak ve muhteşem olduğunu sormasına
kulak misafiri oldular.
03:04
withoutolmadan knowingbilme that it was,
of coursekurs, a wigperuk,
52
172002
2992
Onun tabii ki de bir peruk olduğunu
bilmiyorlardı.
03:07
and you know, it was a very good wigperuk
53
175018
2127
Ve bilirsiniz baya da güzel bir peruktu,
03:09
and it did make gettingalma readyhazır
in the morningsSabahları very easykolay.
54
177169
3156
sabahları hazırlanmamı çok kolaylaştırdı.
03:12
(LaughterKahkaha)
55
180349
1347
(Gülüşmeler)
03:13
But in little momentsanlar like this,
I appreciatedtakdir what theironların supportdestek meantdemek,
56
181720
4619
Bunun gibi zamanlarda onların desteğinin
ne anlama geldiğini anladım
03:18
and I wonderedmerak what I would
have donetamam withoutolmadan that network.
57
186363
3174
ve bu çevrem olmadan ne yapacaktım
merak ettim.
03:22
I've spokenkonuşulmuş with so manyçok people,
womenkadınlar in particularbelirli,
58
190716
4158
Çok fazla kişiyle konuştum,
özellikle kadınlarla,
03:26
who haven'tyok had the chanceşans
to have that network
59
194898
2873
bu çevreye sahip olma şansı olmayanlarla,
03:29
because they haven'tyok been givenverilmiş
the opportunityfırsat to work throughvasitasiyla treatmenttedavi.
60
197795
3976
çünkü onların tedavisi boyunca çalışma
fırsatı yoktu.
03:35
And there are severalbirkaç reasonsnedenleri for this.
61
203471
2269
Ve bunun birkaç nedeni var.
03:37
But I think it mostlyçoğunlukla comesgeliyor down
to overlyaşırı derecede paternalisticataerkil employersİşverenler.
62
205764
3821
Fakat bence bu çoğunlukla aşırı
ataerkil işverenlerden geliyor.
03:42
These employersİşverenler want you to go away
and focusodak on yourselfkendin.
63
210375
4369
Bu işverenler işten uzaklaşıp
kendine odaklanmanı istiyor.
03:47
And come back when you're better.
64
215077
2246
Ve daha iyi olduğunda geri dönmeni.
03:50
And they use those kindsçeşit of phrasesifadeler.
65
218196
2400
Bu tür cümleler kullanıyorlar.
03:53
And while these responsesyanıt-e doğru
are well-meaningiyi niyetli,
66
221135
3174
Ve bu yanıtlar iyi niyetliyken,
03:56
knowingbilme the benefitsfaydaları it broughtgetirdi me,
67
224333
1920
bana sağlayacağı faydaları bilirken,
03:58
it makesmarkaları me incrediblyinanılmaz frustratedhayal kırıklığına uğramış
68
226277
2992
beni inanılmaz derecede hayal kırıklığına
uğratan
04:01
when people are told
that they couldnbulamamalarıdır’t or shouldn'tolmamalı work,
69
229293
3868
insanların çalışamayacağımı veya
çalışmamam gerektiğini söylediği zamandı,
04:05
when it's something that they want to do
and physicallyfiziksel olarak can do.
70
233185
3265
onların yapmamı istediği ve fiziksel
olarak yapabileceğim zamanda.
04:09
So I startedbaşladı to look into
what an employerişveren is requiredgereklidir to do
71
237605
3210
Bu yüzden, birine kanser
teşhisi konulduğu zaman
04:12
when someonebirisi presentshediyeler
with a cancerkanser diagnosisTanı.
72
240839
2706
işvereninin ne yapması gerektiğini
araştırmaya başladım.
04:16
I discoveredkeşfedilen that underaltında AustralianAvustralya lawhukuk,
cancerkanser is considereddüşünülen a disabilitysakatlık.
73
244839
4404
Avustralya yasasında kanserin bir engel
olarak değerlendirildiğini buldum.
04:21
So if you are unableaciz to performyapmak
your usualolağan work dutiesgörevleri,
74
249835
3413
Eğer normal işlerini yerini getiremiyorsan
04:25
your employerişveren is obligatedyükümlü
by the DisabilitySakatlık DiscriminationAyrımcılık ActYasası
75
253272
3920
işverenin Engelli Ayrımcılığı Yasası'na
göre
04:29
to make reasonablemakul adjustmentsayarlamalar
to your workingçalışma arrangementsdüzenlemeler,
76
257216
3099
çalışmaya devam edebil diye
04:32
so that you can continuedevam et to work.
77
260339
2444
iş sözleşmene göre uygun ayarlamalar
yapmak zorunda.
04:36
What would reasonablemakul
adjustmentsayarlamalar look like for me?
78
264014
2866
Bu uygun ayarlamalar bana nasıl görünecek?
04:40
I knewbiliyordum the obviousaçık impactsetkiler
my diagnosisTanı was going to have on work.
79
268579
3928
Teşhisimin iş üzerinde yaratacağı kesin
etkileri biliyordum.
04:45
MedicalTıbbi appointmentsrandevular would be scheduledZamanlanmış
duringsırasında business hourssaatler,
80
273000
3341
Tıbbi randevular iş saatleri sırasında
olacaktı
04:48
and I knewbiliyordum that I would need time off
to recoverkurtarmak from surgicalcerrahi proceduresyordamlar.
81
276365
4350
ve cerrahi işlemlerden sonra iyileşmek
için zamana ihtiyacım olacaktı.
04:53
Again, beingolmak a typicaltipik lawyeravukat,
82
281490
2429
Yine, tipik bir avukat olduğumdan,
04:55
I had donetamam my duenedeniyle diligencedurum tespiti
on what to expectbeklemek from treatmenttedavi.
83
283944
3871
tedaviden ne beklediğim üzerine bir durum
tespiti yaptım.
05:00
AdmittedlyKuşkusuz, a lot of that
was throughvasitasiyla DoctorDoktor GoogleGoogle,
84
288371
2445
Kuşkusuz ki bunun birçoğu
Doktor Google üzerinden oldu,
05:02
perhapsbelki not my besten iyi movehareket
and I wouldn'tolmaz recommendtavsiye etmek that.
85
290840
3035
en iyi hareketim değildi ve bunu
kimseye tavsiye etmiyorum.
05:05
(LaughterKahkaha)
86
293895
1150
(Gülüşmeler)
05:07
But while I was readyhazır
for all the physicalfiziksel sideyan effectsetkileri,
87
295207
3142
Bütün fiziksel yan etkilere hazırken
05:10
what really scaredkorkmuş me
was this thing calleddenilen chemoKemoterapi brainbeyin.
88
298373
3425
beni asıl korkutan şey, kemo beyin
denen şeydi.
05:15
ChemoKemoterapi brainbeyin presentshediyeler itselfkendisi
throughvasitasiyla memorybellek losskayıp,
89
303103
3131
Kemo beyin kendini hafıza kaybı,
05:18
an inabilityyetersizlik to concentrateyoğunlaşmak
90
306258
2197
konsantrasyonda zorluk
05:20
and an inabilityyetersizlik to solveçözmek problemssorunlar.
91
308479
2334
ve problemleri çözmede zorluk olarak
gösterir.
Ve eğer bu bana olsaydı,
05:23
And if this happenedolmuş to me,
92
311226
1762
05:25
I wonderedmerak how I was going to do
my job as a lawyeravukat.
93
313012
2794
avukat olarak işimi nasıl yapacağımı
merak ettim.
05:28
Would I be forcedzorunlu to leaveayrılmak work?
94
316415
1794
İşi bırakmak zorunda mı kalacaktım?
05:30
And how could I possiblybelki
have a discussiontartışma with my managermüdür
95
318924
4349
Ve nasıl etkilendiğimi bilmediğim halde,
05:35
about reasonablemakul adjustmentsayarlamalar
to my workingçalışma arrangementsdüzenlemeler
96
323297
2899
çalışma düzenlemelerimde makul
ayarlamalar hakkında
05:38
when I didn't know
how I was going to be impactedetkilenen?
97
326220
2516
yöneticimle nasıl bir tartışma
yapabilirdim?
05:41
I was fortunateşanslı to have
a supportivedestekleyici managermüdür
98
329823
3222
Önceden somut bir plan
şart koşan yerine,
05:45
who was happymutlu to see
how things wentgitti as we wentgitti alonguzun bir,
99
333069
3818
işlerin nasıl gittiğini görmekten
mutlu olan
05:48
ratherdaha doğrusu than requiringgerektiren
a concretebeton planplan up frontön.
100
336911
3097
destekleyici bir yöneticiye sahip
olduğum için şanslıydım.
05:53
I was luckyşanslı that while
he mayMayıs ayı not have even knownbilinen
101
341546
3341
Bu makul ayarlamalar konseptinden
05:56
about this conceptkavram
of reasonablemakul adjustmentsayarlamalar,
102
344911
2730
haberdar olmasa bile
05:59
to him, it was just commonortak senseduyu.
103
347665
2698
ona göre, sadece sağduyulu
olduğu için şanslıydım.
06:03
But I've learnedbilgili that it's not
commonortak senseduyu to everyoneherkes.
104
351220
3254
Fakat bunun herkes için sağduyu
olmadığını öğrendim.
06:08
EveryoneHerkes going throughvasitasiyla treatmenttedavi
will learnöğrenmek how it impactsetkiler them
105
356625
3301
Herkes onları nasıl etkileyeceğini
ve kısıtlamalarının ne olduğunu
06:11
and what theironların limitationssınırlamaları are.
106
359950
1793
öğreneceği tedavilerden
geçiyordu.
06:14
And they'llacaklar learnöğrenmek to adjustayarlamak for that.
107
362871
2063
Ve bunun için ayarlamayı
öğrenecekler.
06:16
So for me, there were the tipsİpuçları and trickspüf nokta
that I learnedbilgili about the treatmenttedavi itselfkendisi,
108
364958
4657
Benim için, tedavinin kendisi hakkında
öğrendiğim ipuçları ve kısayollar vardı,
06:21
like, before you go to chemoKemoterapi,
109
369639
1730
mesela kemoya gitmeden önce,
06:23
you need to make sure
you're really well hydratedSulu
110
371393
2309
hemşirelerin damarlarını bulmalarına
yardımcı olduğu için
06:25
and that you're warmIlık, hafif sıcak, because it helpsyardım eder
the nurseshemşireler to find your veinsdamarlar.
111
373726
3381
susuz kalmadığından ve sıcak olduğundan
emin olmalısın.
06:29
And make sure that you don't eatyemek
any of your favoritesevdiğim foodGıda,
112
377474
2944
Ve kemodan önce veya sonra
06:32
eitherya before or after chemoKemoterapi,
113
380442
1953
favori yiyeceğini yemediğinden
emin ol,
06:34
because you're going to be
throwingatma that up
114
382419
2269
çünkü onu kusacaksın
06:36
and you won'talışkanlık ever
want to look at it again.
115
384712
2102
ve ona bir daha bakmak bile
istemeyeceksin.
06:38
(LaughterKahkaha)
116
386838
1190
(Gülüşmeler)
06:40
I learnedbilgili that one the hardzor way.
117
388052
1555
Ben bunu zor yoldan öğrendim.
06:42
And then there were the trickspüf nokta
for managingyönetme my workflowiş akışı.
118
390292
2952
Ve sonra iş akışımı düzenlemek
için ipuçları vardı.
06:45
I scheduledZamanlanmış chemoKemoterapi for first thing
on a MondayPazartesi morningsabah.
119
393720
2757
Kemoyu pazartesi sabah ilk
iş olarak ayarladım.
06:49
I knewbiliyordum that from the time
I left the cancerkanser carebakım unitbirim,
120
397171
3072
Kanser tedavi unitesini
terk ettikten sonra,
06:52
I had about fourdört hourssaatler
before this fogsis screenekran would come down
121
400267
4429
sis ekranı gelmeden ve tekrar hasta
hissetmemden önce
06:56
and I would startbaşlama to be sickhasta.
122
404720
1840
yaklaşık dört saatim olduğunu
biliyordum.
06:58
So I would use that time to cleantemiz my inboxgelen kutusu
and make any urgentacil callsaramalar.
123
406863
4174
Bu zamanı gelen kutumu boşaltmak ve
acil aramaları yapmak için kullanacaktım.
07:04
The worsten kötü of the sicknesshastalık would be gonegitmiş
withiniçinde about 48 hourssaatler.
124
412371
3511
Hastalığın en kötü kısmı yaklaşık 48
saat içinde gitmiş oluyor.
07:08
And then I would logkütük back
into work from home.
125
416228
2238
Ve sonra evden işe geri girerim.
07:12
This treatmenttedavi continueddevam etti
and I knewbiliyordum what to expectbeklemek.
126
420053
3143
Tedavi sürerken neleri beklemem
gerektiğini biliyordum.
07:15
I was ableyapabilmek to setset reasonablemakul expectationsbeklentileri
with my business partnersortaklar
127
423220
3429
İş ortaklarımla yapabileceklerim
07:18
about what I could do
128
426673
1889
ve yapabildiğim zaman çerçeveleri
07:20
and the time framesçerçeveler that I could do it in.
129
428586
2192
hakkında makul beklentiler belirledim.
07:23
But I still rememberhatırlamak
the hesitationtereddüt in theironların voicessesleri
130
431387
4031
Fakat sıra birşeyler rica etmeye
gelince seslerindeki tereddütü
07:27
when it camegeldi to askingsormak for things.
131
435442
2207
hala hatırlayabiliyorum.
07:29
And askingsormak me to do things
by a certainbelli time.
132
437673
2825
Ve benden kesin bir zamana kadar
bir şey yapmamı istediklerinde.
07:32
And trustgüven me, these were people
133
440522
1994
Bana güvenin, bu insanlar
07:34
that were not afraidkorkmuş
of settingayar a good deadlineson tarih.
134
442540
2267
düzgün bir son gün belirleme konusunda
korkan kişiler değiller.
07:36
(LaughterKahkaha)
135
444836
1150
(Gülüşmeler)
07:38
I got the impressionizlenim they didn't want
to put any extraekstra pressurebasınç on me
136
446569
3445
Zor bir tedavi sürecinden geçerken
üzerime ekstra basınç koymak
07:42
while I was going throughvasitasiyla treatmenttedavi.
137
450038
1753
istemedikleri izlenimine kapıldım.
07:44
And while I appreciatedtakdir the sentimentduyguları,
138
452133
2389
Ve ben bu duyguları takdir ederken,
07:46
I actuallyaslında neededgerekli the deadlinesson başvuru tarihleri.
139
454546
2133
aslında son günlere ihtiyacım vardı.
07:49
To me, that was something
withiniçinde my controlkontrol
140
457085
2754
Benim için bu, kontrol altında
kalamayacak
07:51
and something
that could staykalmak in my controlkontrol
141
459863
2944
bir sürü şey varken benim
kontrolümde olan
07:54
when there were so manyçok
things that couldn'tcould.
142
462831
2159
ve kontrolüm
altında kalabilen bir şeydi.
07:57
And as I was workingçalışma from home,
143
465720
2428
Ve evden çalışıyordum,
08:00
I was thinkingdüşünme about how employersİşverenler
should be applyinguygulayarak this conceptkavram
144
468172
3437
iki Avustralyalı erkek ve kadından birine
85 yaşında kanser tanısı konacakken,
08:03
of reasonablemakul adjustmentsayarlamalar
in our currentşimdiki ageyaş,
145
471633
2372
işverenlerimizin şu anki
yaşımızda
08:06
where one in two AustralianAvustralya menerkekler and womenkadınlar
146
474712
3302
makul düzenlemeler
08:10
will be diagnosedtanısı with cancerkanser
by the ageyaş of 85.
147
478038
3166
kavramını nasıl
kullanmaları gerektiğini düşünüyordum.
08:13
So, as we continuedevam et to work
longeruzun and longeruzun into olderdaha eski ageyaş,
148
481815
5008
Daha ileriki yaşlarda daha fazla
çalışmaya devam ettikçe,
08:18
the chancesşansı of havingsahip olan a seriousciddi illnesshastalık
while we're in the workforceişgücü
149
486847
3436
iş gücündeyken ciddi
bir hastalığa yakalanma ihtimalimiz
08:22
are increasingartan.
150
490307
1150
artıyor.
08:24
And with technologyteknoloji enablingetkinleştirme us
to work anywhereherhangi bir yer, any time,
151
492584
5000
Ve teknoloji her yerde ve her zaman
çalışmamıza izin veriyor,
08:29
reasonablemakul adjustmentsayarlamalar
are no longeruzun contingentBirlik uponüzerine
152
497608
3793
makul düzenlemeler artık
fiziksel olarak
08:33
whetherolup olmadığını or not you can continuedevam et
to physicallyfiziksel olarak make it
153
501425
2893
fiziksel bir
ortamda çalışmaya
08:36
into the physicalfiziksel officeofis.
154
504342
1886
devam edip etmeyeceğine
bağlı değil.
08:39
ReasonableMakul adjustmentsayarlamalar are alsoAyrıca not about
155
507299
2223
Makul düzenlemeler
08:41
just offeringteklif a longeruzun breakkırılma
or a comfierrahatettirmek chairsandalye to sitoturmak in,
156
509546
3998
daha güzel olsa da, daha uzun molalar
veya daha rahat koltuklarla
08:45
althougholmasına rağmen those things mightbelki be good, too.
157
513568
2404
alakalı değiller.
08:48
At the very leasten az,
158
516854
1310
En azından,
08:50
we need to be applyinguygulayarak
the flexibilityesneklik policiespolitikaları and strategiesstratejiler
159
518188
3245
aile sorumlulukları olan kişiler
için olduğu gibi,
08:53
we'vebiz ettik developedgelişmiş for other scenariossenaryolar,
160
521457
1811
diğer senaryolar için geliştirdiğimiz
08:55
like for people
with familyaile responsibilitiessorumluluklar.
161
523292
3243
esneklik politikalarını ve
stratejilerini uygulamak zorundayız.
08:59
But how can we ensuresağlamak that people
are even havingsahip olan a conversationkonuşma
162
527831
4500
Ancak, bir yöneticinin ilk cevabı
09:04
about what reasonablemakul adjustmentsayarlamalar
mightbelki look like for them
163
532355
3405
“Ah hayır, daha iyi olana kadar işe
geri dönme” olduğunda,
insanların makul ayarlamaların nasıl
görünebileceği konusunda bir
09:07
if a manager'syöneticinin first responsetepki is to say,
164
535784
3039
09:10
"Oh no, don't come back to work
untila kadar you're better."
165
538847
3580
konuşma yaptıklarından
nasıl emin olabiliriz?
09:15
And a lightışık wentgitti on for me.
166
543435
1698
Ve benim için bir ışık yandı.
09:17
It mustşart be compulsoryzorunlu for managersyöneticileri
167
545903
2072
İşverenlerin çalışanları ile
09:19
to have to have these conversationskonuşmaları
with theironların employeesçalışanlar.
168
547999
3237
bu konuşmaları
yapmaları zorunlu olmalı.
09:23
And lessonsdersler from people like me,
169
551855
2278
Ve benim gibi tedavi sürecinde
gerçekten çalışma imkanı olan
09:26
that have really benefitedyararlandı
from workingçalışma throughvasitasiyla treatmenttedavi,
170
554157
2904
insanlardan öğrenilenler,
09:29
need to be more widelygeniş ölçüde sharedpaylaşılan.
171
557085
2000
daha geniş bir alanda paylaşılmalı.
09:31
And I thought about what could be donetamam
to guidekılavuz these conversationskonuşmaları,
172
559990
3944
Ve bu konuşmalara yol gösterecek
daha neler yapılabilir diye düşündüm,
09:35
and then an amazingşaşırtıcı
colleagueçalışma arkadaşı of mineMayın, CamillaCamilla GunnGunn,
173
563958
3603
ardından harika meslektaşlarımdan
biri olan Camilla Gunn
09:39
developedgelişmiş a "WorkingÇalışma with CancerKanser" toolkitaraç seti.
174
567585
2373
''Kanserle Çalışma'' denen bir araç
geliştirdi.
09:42
The toolkitaraç seti providessağlar a frameworkiskelet
for those diagnosedtanısı,
175
570855
3627
Bu araç teşhis koyulmuş kişiler
için bir sistem sağlıyor;
09:46
theironların managersyöneticileri, theironların carersbakıcılar
and theironların coworkersiş arkadaşları
176
574506
2992
onların müdürleri, bakıcıları ve çalışma
arkadaşlarının kanser hakkında
09:49
to have conversationskonuşmaları about cancerkanser
and the work supportdestek availablemevcut.
177
577522
3836
bir konuşma yapmalarını ve çalışma
desteği göstermelerini sağlıyor.
Camilla ile birlikte diğer kuruluşlara
bu araç hakkında
09:54
CamillaCamilla and I have now been
to other organizationsorganizasyonlar
178
582101
2409
konuşmak ve konuşma sürecinde
09:56
to talk about the toolkitaraç seti
179
584534
1219
09:57
and how it can help to guidekılavuz throughvasitasiyla
180
585777
2587
yardımcı olmasını anlatmak
için gittik,
10:00
what, quiteoldukça franklyaçıkçası, are otherwiseaksi takdirde
some prettygüzel awkwardgarip conversationskonuşmaları.
181
588388
3736
çünkü bazen gerçekten tuhaf
konuşmalar oluyor.
10:04
And I'm pleasedmemnun to say that the uptakekavrama
of the toolkitaraç seti is increasingartan.
182
592632
3919
Ve şunu söylemekten memnunum;
bu aracın kavranması artıyor.
10:10
So what should be
a manager'syöneticinin first responsetepki
183
598005
2540
Bir kişi hasta olduğunu söylediğinde
10:12
when somebodybirisi saysdiyor that they're sickhasta
184
600569
2414
ve işlerini nasıl etkileyeceğini
bilmediklerinde
10:15
and they don't know
how it's going to impactdarbe theironların work?
185
603007
2762
bir müdürün cevabı ne olmalı?
10:18
It mustşart be this:
186
606450
2238
Şöyle olmalı:
10:20
"To the extentderece that you
are ableyapabilmek, and want to,
187
608712
3778
''Yapabildiğin ve istediğin kadarıyla,
10:24
we would love to work out
an arrangementdüzenleme for you
188
612514
2333
tedavi sürecinde çalışmaya devam
edebilmen için
10:26
to continuedevam et to work throughvasitasiyla treatmenttedavi."
189
614871
2086
sana bir düzenleme yapmayı
çok isteriz.''
10:29
We need to startbaşlama positivelypozitif olarak engagingçekici
people with seriousciddi illnesshastalık
190
617518
3928
Ciddi hastalıklara sahip insanları
uzaklaştırmak yerine
10:33
to keep them in the workforceişgücü,
191
621470
2500
pozitif bir şekilde
10:35
ratherdaha doğrusu than paternalisticallypaternalistically
pushingitme them away.
192
623994
3133
onları iş gücünde tutmak için
çabalamalıyız.
10:40
I've told you my storyÖykü
because I want you to know the benefitsfaydaları
193
628299
4045
Size hikayemi anlattım
çünkü tedavi sürecinde
10:44
that workingçalışma throughvasitasiyla treatmenttedavi broughtgetirdi me.
194
632368
2072
çalışmanın sunduğu faydaları
bilmenizi istedim.
10:46
And I alsoAyrıca want to changedeğişiklik your perceptionsalgılamalar
195
634836
2027
Eğer tedavi gören birinin sıkıldığını,
10:48
if you think that somebodybirisi
going throughvasitasiyla treatmenttedavi
196
636887
2443
kırılgan olduğunu ve sürekli
kustuğunu düşünüyorsanız;
10:51
is just boredcanı sıkkın, frailçelimsiz and vomitingkusma a lot.
197
639354
3571
algılarınızı değiştirmenizi istiyorum.
10:55
And yes, these things
were truedoğru some of the time,
198
643784
2912
Ve evet, bu şeyler bazen
doğru olabiliyor,
10:58
if not a lot of the time,
199
646720
2246
zamanın çoğunda değilse bile,
11:00
but I was alsoAyrıca determinedbelirlenen
to pushit myselfkendim at work
200
648990
2421
fakat her zaman yaptığım kadar
11:03
as much as I had always donetamam.
201
651435
1730
kendimi işe itmem için kararlıydım.
11:05
And I was ableyapabilmek to do that
because my employerişveren gaveverdi me the choiceseçim.
202
653625
4611
Ve ben bunu yapabildim çünkü,
işverenim bu seçeneği sundu.
11:11
MostÇoğu importantlyönemlisi, I'm tellingsöylüyorum you
203
659307
2245
Her şeyden önemlisi
bunu söylüyorum çünkü,
11:13
because while it's a seeminglygörünüşte
obviousaçık choiceseçim to give someonebirisi,
204
661576
4176
bir kişiye görünürde seçenek sunmak
her zaman
11:17
it's not one that is always
offeredsunulan or encouragedteşvik.
205
665776
3358
o kişiye teklif sunulduğu veya
onun cesaretlendirildiğini göstermez.
11:21
And it mustşart be.
206
669158
1150
Ve bu olmalı.
11:23
Thank you.
207
671666
1167
Teşekkür ederim.
11:24
(ApplauseAlkış)
208
672857
4087
(Alkışlar)
Translated by Nihal Aksakal
Reviewed by Merve Kılıç

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Sarah Donnelly - Lawyer
Westpac's Sarah Donnelly wants to encourage more open conversations about why and how an individual might continue to work while undergoing treatment for serious illnesses.

Why you should listen

Sarah Donnelly was diagnosed with breast cancer at 30 years of age -- a story all too familiar among young women in her family. She chose to continue full-time employment throughout treatment and is living proof that work can play a crucial role in a person's mental and physical recovery from a serious illness. While her employer backed her decision, Donnelly has learned that the way organizations approach this issue varies greatly. This has sparked a personal mission to encourage more open conversations about why and how an individual might continue to work while undergoing treatment.  

A lawyer by trade, Donnelly is currently the Head of Group Secretariat at Westpac. She is an ally for GLOBAL, Westpac Group's Employee Action Group for LGBTIQ employees, a member of Women of Westpac, an advocate of Breast Cancer Network Australia and volunteers with Vinnie’s Van. She is an avid traveler and, when at home in Sydney's Blue Mountains, can usually be found out on a trail.

More profile about the speaker
Sarah Donnelly | Speaker | TED.com