ABOUT THE SPEAKER
Gary Slutkin - Epidemiologist
Could our culture have misdiagnosed violence? As the director of the initiative Cure Violence, Gary Slutkin approaches gunfire on neighborhood streets as a contagious disease, looking to science and public health for strategies to stop it.

Why you should listen

Gary Slutkin is an epidemiologist, an innovator in violence reduction, and the Founder/Executive Director of Cure Violence, formerly known as CeaseFire. As a physician, he began his career working in Somalian refugee camps, where tuberculosis and cholera epidemics flared up regularly. He went on to work for the World Health Organization on reversing epidemics, supporting Uganda’s AIDS program which helped the country reversed the course of the disease. Upon returning to the United States, it occurred to him: could gun violence function like an epidemic? And could it be fought, and even stopped, using the principles of public health?

Slutkin has applied the lessons learned over a decade of fighting epidemics to the creation of Cure Violence, a public health approach that has been statistically validated by two independent evaluations by the Department of Justice and Centers for Disease Control. Cure Violence has been called a "pioneering violence reduction model" and its methods have received nods from the Institute of Medicine and the U.S. Conference of Mayors. The program is being replicated at more than 50 sites in 15 U.S. cities, as well as in many countries abroad.

Dr. Sultkin is an Ashoka Fellow, a Professor of Epidemiology and International Health at the University of Illinois at Chicago, and a senior advisor to the World Health Organization.

More profile about the speaker
Gary Slutkin | Speaker | TED.com
TEDMED 2013

Gary Slutkin: Let's treat violence like a contagious disease

Gary Slutkin: Hadi şiddeti bulaşıcı bir hastalıkmış gibi tedavi edelim!

Filmed:
817,401 views

Doktor Gary Slutkin, hayatının on yılını Afrika'da tüberküloz, kolera ve AİDS salgınları ile savaşarak geçirdi. Amerika Birleşik Devletleri'ne geri döndüğünde, acımasız salgın hastalık ölümlerinden kaçtığını düşündü. Ancak sonra, silahlı şiddetlere daha dikkatli bakmaya başladı ve tıpkı bulaşıcı bir hastalık gibi yayıldıkları dikkatini çekti. Pek çok toplumun doğrudan kabul ettiği bir soruna şaşırtıcı bir bakış açısı... "Birçok hastalığın etkisini geri çevirdik ve aynısını şiddeti tedavi ederken de yapabiliriz", diyor Slutkin. (TEDMED'de filme alınmıştır.)
- Epidemiologist
Could our culture have misdiagnosed violence? As the director of the initiative Cure Violence, Gary Slutkin approaches gunfire on neighborhood streets as a contagious disease, looking to science and public health for strategies to stop it. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I'm a physicianhekim trainedeğitilmiş in infectiousbulaşıcı diseaseshastalıklar,
0
290
5248
Bulaşıcı hastalıklar üzerine uzmanlığını yapmış bir doktorum
00:17
and followingtakip etme my trainingEğitim,
1
5538
2394
ve eğitimim bittikten sonra,
00:19
I movedtaşındı to SomaliaSomali
2
7932
2922
San Francisco`dan
00:22
from SanSan FranciscoFrancisco.
3
10854
2044
Somali`ye taşındım.
00:24
And my goodbyeGüle güle greetingselamlama
4
12898
1615
Ve benim için yapılan veda partisinde,
00:26
from the chiefşef of infectiousbulaşıcı diseaseshastalıklar
5
14513
1853
San Francisco`da enfeksiyon hastaklıkları Bölüm
00:28
at SanSan FranciscoFrancisco GeneralGenel was,
6
16366
2096
Başkanı bana:
00:30
"GaryGary, this is the biggesten büyük mistakehata you'llEğer olacak ever make."
7
18462
3683
"Gary, bu senin yapacağın en büyük hata", dedi.
00:34
But I landedindi in a refugeemülteci situationdurum
8
22145
4048
Ama bir mülteci kamp yerine indim,
00:38
that had a millionmilyon refugeesmülteciler in 40 campskampları,
9
26193
4073
bir milyon mülteci barındıran 40 tane kamp vardı
00:42
and there were sixaltı of us doctorsdoktorlar.
10
30266
2527
ve biz sadece 6 doktorduk!
00:44
There were manyçok epidemicssalgın hastalıklar there.
11
32793
2316
Bu bölgede çok sayıda salgın hastalık vardı.
00:47
My responsibilitiessorumluluklar were largelybüyük oranda relatedilgili to
12
35109
2613
Benim sorumluluklarım ise büyük oranda
00:49
tuberculosisTüberküloz,
13
37722
1741
tüberkülozla alakalıydı
00:51
and then we got struckvurdu by an epidemicsalgın of cholerakolera.
14
39463
3866
ve sonra kolera salgını baş gösterdi.
00:55
So it was the spreadYAYILMIŞ of tuberculosisTüberküloz
15
43329
2063
Yani, ortada yayılan bir tüberküloz
00:57
and the spreadYAYILMIŞ of cholerakolera
16
45392
2047
ve kolera mevcuttu
00:59
that I was responsiblesorumluluk sahibi for inhibitinginhibe.
17
47439
5201
ve ben bunu durdurmaktan sorumluydum.
01:04
And in ordersipariş to do this work, we, of coursekurs,
18
52640
2641
Ve bu işi yapmak için, tabii ki,
01:07
because of the limitationsınırlama in healthsağlık workersişçiler,
19
55281
2700
sağlık görevlisi sayısının yetersizliği yüzünden,
01:09
had to recruitaskere refugeesmülteciler to be a specializeduzman
20
57981
3766
yeni kategori geliştirerek mültecileri sağlık görevlileri
01:13
newyeni categorykategori of healthsağlık workerişçi.
21
61747
2759
olarak çalıştırmak zorundaydık.
01:16
FollowingTakip threeüç yearsyıl of work in SomaliaSomali,
22
64506
3228
Somali'de geçen 3 seneyi takiben,
01:19
I got pickedseçilmiş up by the WorldDünya HealthSağlık OrganizationOrganizasyon,
23
67734
2610
WHO (Dünya Sağlık Örgütü) tarafından işe alınıp,
01:22
and got assignedatanmış to the epidemicssalgın hastalıklar of AIDSAIDS.
24
70344
3047
AİDS salgınıyla ilgilenmek üzere atandım.
01:25
My primarybirincil responsibilitysorumluluk was UgandaUganda,
25
73391
2873
Ana sorumluluğum Uganda'ydı,
01:28
but alsoAyrıca I workedişlenmiş in RwandaRuanda and BurundiBurundi
26
76264
3003
ama aynı zamanda Ruanda ve Burundi
01:31
and ZaireZaire, now CongoKongo Cumhuriyeti,
27
79267
3087
ve Zaire, şimdiki Kongo,
01:34
TanzaniaTanzanya, MalawiMalavi, and severalbirkaç other countriesülkeler.
28
82354
3568
Tanzanya, Malavi ve çeşitli ülkelerde çalıştım.
01:37
And my last assignmentatama there was to runkoş a unitbirim
29
85922
2461
Ve burada son görevim ise, adı müdahale geliştirme olan
01:40
calleddenilen interventionmüdahale developmentgelişme,
30
88383
1885
ve -hastalığa karşı- müdahale tarzı geliştirmekle
01:42
whichhangi was responsiblesorumluluk sahibi for designingtasarım interventionsmüdahaleler.
31
90268
3716
yükümlü olan bir ünite yönetmekti.
01:45
After 10 yearsyıl of workingçalışma overseasdenizaşırı,
32
93984
2975
Yurtdışında çalıştığım 10 sene sonrasında
01:48
I was exhaustedbitkin.
33
96959
1723
bitkin düşmüştüm.
01:50
I really had very little left.
34
98682
2198
Gerçekten çok az enerjim kalmıştı.
01:52
I had been travelingseyahat to one countryülke after anotherbir diğeri.
35
100880
4412
Bir ülkeden başka bir ülkeye seyahat edip duruyordum.
01:57
I was emotionallyduygusal yönden feelingduygu very isolatedyalıtılmış.
36
105292
3464
Kendimi tümüyle izole olmuş gibi hissediyordum.
02:00
I wanted to come home.
37
108756
2138
Eve gitmek istiyordum.
02:02
I'd seengörüldü a lot of deathölüm,
38
110894
2036
Birçok ölüme şahit olmuştum,
02:04
in particularbelirli epidemicsalgın deathölüm,
39
112930
2950
özellikle salgın hastalıklar yüzünden olan ölümlere
02:07
and epidemicsalgın deathölüm has a differentfarklı feel to it.
40
115880
2948
ve salgın hastalık sebebiyle olan ölüm biraz daha farklı hissettirir.
02:10
It's fulltam of panicPanik and fearkorku,
41
118828
3608
Tamamen panik ve korku doludur...
02:14
and I'd heardduymuş the womenkadınlar wailingAğlama and cryingağlıyor
42
122436
3796
Ve çölde
02:18
in the desertçöl.
43
126247
2293
ağlayan ve feryat eden kadınlar duydum.
02:20
And I wanted to come home and take a breakkırılma
44
128540
2393
Ve eve gidip biraz olsun ara vermek,
02:22
and maybe startbaşlama over.
45
130933
3039
belki de yeni baştan başlamak istedim.
02:25
I was not awarefarkında of any epidemicsalgın problemssorunlar
46
133972
2852
Amerika'da olan salgın hastalıklardan
02:28
in AmericaAmerika.
47
136824
1637
haberdar değildim.
02:30
In factgerçek, I wasn'tdeğildi awarefarkında of any problemssorunlar in AmericaAmerika.
48
138461
3287
Aslında, Amerika'da olup biten hiçbir sorunun farkında değildim.
02:33
In factgerçek -- seriouslycidden mi.
49
141748
2080
Samimi söylüyorum...
02:35
And in factgerçek I would visitziyaret etmek friendsarkadaşlar of mineMayın,
50
143828
2842
Gerçekten, arkadaşlarımı ziyaret ettiğimde,
02:38
and I noticedfark that they had waterSu
51
146670
3089
evlerine kadar gelen
02:41
that camegeldi right into theironların homesevler.
52
149759
2013
suya sahip olduklarını fark ettim.
02:43
How manyçok of you have suchböyle a situationdurum?
53
151772
1875
Bu durumda olan kaç kişi var?
02:45
(LaughterKahkaha)
54
153647
1168
(Gülüşmeler)
02:46
And some of them, manyçok of them actuallyaslında,
55
154815
2611
Ve onlardan bazıları, aslında çoğu
02:49
had waterSu that camegeldi into more than one roomoda.
56
157426
2115
evinde birden fazla odasına gelen, su imkânına sahiplerdi.
02:51
And I noticedfark that they would movehareket
57
159541
3247
Ve fark ettiğim şeylerden bir tanesi de,
02:54
this little thermoregulatorytüketicinin devicecihaz
58
162788
2007
evlerindeki ısıyı
02:56
to changedeğişiklik the temperaturesıcaklık in theironların home
59
164795
2275
küçük bir ısı düzenleyici cihazla
02:59
by one degreederece or two degreesderece.
60
167070
2851
bir ya da iki derece değiştirebiliyorlardı.
03:01
And now I do that.
61
169921
1681
Ve artık ben de onu kullanıyorum.
03:03
And I really didn't know what I would do,
62
171602
4253
Ve arkadaşlarım bana anlattığında,
03:07
but friendsarkadaşlar of mineMayın beganbaşladı tellingsöylüyorum me
63
175855
2545
ne yapacağımı bilmiyordum ama,
03:10
about childrençocuklar shootingçekim other childrençocuklar with gunssilahlar.
64
178400
3980
çocukların silahla birbirlerini vurmalarından bahsettiler.
03:14
And I askeddiye sordu the questionsoru,
65
182380
1815
Ve şu soruyu sordum,
03:16
what are you doing about it?
66
184195
1958
"Bu olay hakkında ne yapıyorsunuz?"
03:18
What are you in AmericaAmerika doing about it?
67
186153
2108
"Bu olay hakkında ne yapıyorsunuz Amerika'da?"
03:20
And there were two essentialgerekli explanationsaçıklamalar
68
188261
2412
Yaygın olan iki temel açıklama
03:22
or ideasfikirler that were prevalentyaygın.
69
190673
2249
ya da fikir vardı.
03:24
And one was punishmentceza.
70
192922
2054
Bu fikirlerden biri cezalandırmaktı,
03:26
And this I had heardduymuş about before.
71
194976
2173
ki bunu daha önce duymuştum.
03:29
We who had workedişlenmiş in behaviordavranış
72
197149
2644
Biz, davranış üzerine çalışmış kişiler olarak
03:31
knewbiliyordum that punishmentceza was something that was discussedtartışılan
73
199793
3384
biliyoruz ki, cezalandırma tartışmalı bir durumdur
03:35
but alsoAyrıca that it was highlybüyük ölçüde overvaluedaşırı değerlenen.
74
203177
2837
ama yine de yüksek rağbet görmektedir.
03:38
It was not a mainana driversürücü of behaviordavranış,
75
206014
2344
Davranışa yön vermez,
03:40
norne de was it a mainana driversürücü of behaviordavranış changedeğişiklik.
76
208358
3890
davranış değişikliğine de yol açmadığı gibi.
03:44
And besidesdışında that, it remindedhatırlattı me
77
212248
2050
Ve bununla beraber, bu bana
03:46
of ancienteski epidemicssalgın hastalıklar
78
214298
2502
geçmişte tamamen yanlış anladığımız
03:48
that were previouslyÖnceden completelytamamen misunderstoodyanlış
79
216800
3070
eski salgınları hatırlattı.
03:51
because the scienceBilim hadn'tolmasaydı been there before,
80
219870
2574
Çünkü bilim önceleri
03:54
epidemicssalgın hastalıklar of plagueveba
81
222444
2386
veba,
03:56
or typhustifüs or leprosycüzzam,
82
224830
2912
tifüs ya da cüzzam salgınını bilmiyordu.
03:59
where the prevalentyaygın ideasfikirler were that there were
83
227742
2737
O zamanlar,
04:02
badkötü people or badkötü humorsanlayışımızı or badkötü airhava,
84
230479
3642
kötü insan, kötü mizaç ya da kötü havanın olduğu anlaşıydı hâkim olan
04:06
and widowsdul kadın were draggedsürüklenen around the moathendek,
85
234121
2609
ve dullar hendek etrafında sürüklendi
04:08
and dungeonszindan were partBölüm of the solutionçözüm.
86
236730
3447
ve zindanlar çözümün bir parçasıydı.
04:12
The other explanationaçıklama or, in a way,
87
240177
2153
Bir başka açıklama ya da başka deyişle,
04:14
the solutionçözüm suggestedönerdi,
88
242330
1774
önerilen çözüm ise,
04:16
is please fixdüzeltmek all of these things:
89
244104
3000
şunların bir zahmet düzeltilmesidir:
04:19
the schoolsokullar, the communitytoplum, the homesevler, the familiesaileleri,
90
247104
3332
okul, toplum, ev, aile,
04:22
everything.
91
250436
1526
herşey!
04:23
And I'd heardduymuş this before as well.
92
251962
1813
Bunu da önceden duydum.
04:25
I'd calleddenilen this the "everything" theoryteori,
93
253775
2735
Ben bunu "Herşey" teorisi olarak adlandırmak istedim
04:28
or EOEEOE: Everything On EarthDünya.
94
256510
2668
ya da DOH (EOE): Dünyada Olan Herşey.
04:31
But we'devlenmek alsoAyrıca realizedgerçekleştirilen
95
259178
1611
Diğer süreçleri ve problemleri
04:32
in treatingtedavi other processessüreçler and problemssorunlar
96
260789
3637
ele alırken farkına vardığımız bir şey vardı,
04:36
that sometimesara sıra you don't need to treattedavi etmek everything.
97
264426
2915
o da herşeyin tedavi edilmesinin gerekli olmadığı idi.
04:39
And so the senseduyu that I had
98
267341
2184
Ve bu noktada hissettiğim şey,
04:41
was there was a giantdev gapboşluk here.
99
269525
2598
ortada dev bir boşluk olduğuydu.
04:44
The problemsorun of violenceşiddet was stucksıkışmış,
100
272123
2746
Şiddet problemi tıkanıp kalmış durumda
04:46
and this has historicallytarihsel been the casedurum
101
274869
2266
ve daha birçok olay geçmişten beri
04:49
in manyçok other issuessorunlar.
102
277135
1162
bu şekilde.
04:50
Diarrhealİshal diseaseshastalıklar had been stucksıkışmış.
103
278297
1578
İshal hastalıklarında takılıp kalındı.
04:51
MalariaSıtma had been stucksıkışmış.
104
279875
1479
Sıtmada takılıp kalındı.
04:53
FrequentlySık sık, a strategystrateji has to be rethoughtyeniden düşündüm.
105
281354
2470
Bir strateji sıklıkla yeniden gözden geçirilmelidir.
04:55
It's not as if I had any ideaFikir what it would look like,
106
283824
3290
Neye benzeyeceği hakkında bir fikrim olduğundan değil,
04:59
but there was a senseduyu that we would have to do
107
287114
3306
ancak yeni çalışanlar kategorisinde
05:02
something with newyeni categorieskategoriler of workersişçiler
108
290420
2253
bir şeyler yapmamız gerektiği,
05:04
and something havingsahip olan to do with behaviordavranış changedeğişiklik
109
292673
2268
davranış değişimiyle ilgili bir şeyler yapmamız gerektiği
05:06
and something havingsahip olan to do with publichalka açık educationEğitim.
110
294941
4109
ve toplum eğitiminde bir şeyler yapmamız gerektiği ile ilgili bir hisse sahiptim.
05:11
But I beganbaşladı to asksormak questionssorular
111
299050
2067
Ancak sorular sormaya başladım
05:13
and searcharama out the usualolağan things
112
301117
2538
ve daha önceden de araştırmış olduğum
05:15
that I had been exploringkeşfetmek before,
113
303655
1952
olağan şeyleri buldum.
05:17
like, what do the mapsharitalar look like?
114
305607
1533
Örneğin, haritalar nasıl görünüyordu?
05:19
What do the graphsgrafikleri look like?
115
307140
1450
Grafikler neye benziyordu?
05:20
What does the dataveri look like?
116
308590
2039
Veriler nasıldı?
05:22
And the mapsharitalar of violenceşiddet
117
310629
2396
Ve Amerika'daki birçok şehirde
05:25
in mostçoğu U.S. citiesşehirler
118
313025
1962
şiddetin haritası
05:26
lookedbaktı like this.
119
314987
1992
bu şekilde görünüyordu.
05:28
There was clusteringkümeleme.
120
316979
1664
Bir kümeleşme vardı.
05:30
This remindedhatırlattı me of clusteringkümeleme that we'devlenmek seengörüldü alsoAyrıca
121
318643
3338
Bu, bana daha önceden
05:33
in infectiousbulaşıcı epidemicssalgın hastalıklar,
122
321981
1743
bulaşıcı hastalıklarda gördüğümüz kümeleşme tablosunu hatırlattı,
05:35
for exampleörnek cholerakolera.
123
323724
1992
tıpkı kolerada olduğu gibi...
05:37
And then we lookedbaktı at the mapsharitalar,
124
325716
2367
Haritalara baktığımız zaman,
05:40
and the mapsharitalar showedgösterdi this typicaltipik wavedalga
125
328083
2714
haritalar bize tipik bir dalgalanmayı göstermekteydi,
05:42
uponüzerine wavedalga uponüzerine wavedalga,
126
330797
1793
dalga üzerine dalga,
05:44
because all epidemicssalgın hastalıklar
127
332590
1355
çünkü bütün salgınlar
05:45
are combinationskombinasyonlar of manyçok epidemicssalgın hastalıklar.
128
333945
2574
birçok salgının birleşimidir.
05:48
And it alsoAyrıca lookedbaktı like infectiousbulaşıcı epidemicssalgın hastalıklar.
129
336519
3104
Ve bu harita tıpkı salgın hastalıkların tablosu gibi göründüğünden,
05:51
And then we askeddiye sordu the questionsoru,
130
339623
1613
bir soru sorduk....
05:53
well what really predictstahmin eder a casedurum of violenceşiddet?
131
341236
3542
Pekâlâ, neydi şiddet olgusunun gerçekten varlığını gösteren?
05:56
And it turnsdönüşler out that the greatestEn büyük predictorPredictor
132
344778
2245
Ve cevap ise, şiddet olgusunun varlığını,
05:59
of a casedurum of violenceşiddet is a precedingönceki casedurum of violenceşiddet.
133
347023
3308
şiddetin, şiddetle körüklenmiş olması ortaya koyuyordu.
06:02
WhichHangi alsoAyrıca soundssesleri like, if there is a casedurum of flugrip,
134
350331
3230
Bu tıpkı grip olunması gibiydi,
06:05
someonebirisi gaveverdi someonebirisi a casedurum of flugrip, or a coldsoğuk,
135
353561
2900
birisi grip ya da nezle olduğunda, etrafa bulaştırması gibi
06:08
or the greatestEn büyük riskrisk factorfaktör of tuberculosisTüberküloz
136
356461
2440
ya da tüberkülozda en büyük risk grubunda olanların
06:10
is havingsahip olan been exposedmaruz to tuberculosisTüberküloz.
137
358901
3052
tüberküloza maruz kalanlar olması gibi...
06:13
And so we see that violenceşiddet is, in a way,
138
361953
2732
Ve böylelikle gördük ki, şiddet de
06:16
behavingdavranışlar like a contagiousbulaşıcı diseasehastalık.
139
364685
3159
tıpkı bulaşıcı bir hastalık gibi bulaşıyordu.
06:19
We're awarefarkında of this anywayneyse
140
367844
1550
Hayatımızda bunun
06:21
even in our commonortak experiencesdeneyimler
141
369394
1936
pek çok örneğini görmüşüzdür
06:23
or our newspapergazete storieshikayeleri
142
371330
1810
ya da gazetelerde hikâyeler okumuşuzdur,
06:25
of the spreadYAYILMIŞ of violenceşiddet from fightskavgalar
143
373140
3124
şiddetin dövüşten yayıldığını
06:28
or in gangçete warssavaşlar or in civilsivil warssavaşlar
144
376264
3451
ya da mafya veya iç savaşları
06:31
or even in genocidessoykırımlar.
145
379715
2258
ya da soykırımları...
06:33
And so there's good newshaber about this, thoughgerçi,
146
381973
2572
Bununla beraber, bu konuyla ilgili güzel haberler de var,
06:36
because there's a way to reverseters epidemicssalgın hastalıklar,
147
384545
2805
çünkü salgını geriye çevirmek mümkün
06:39
and there's really only threeüç things that are donetamam
148
387350
2006
ve salgını geriye çevirmek için
06:41
to reverseters epidemicssalgın hastalıklar,
149
389356
1868
yapılacak sadece üç şey var
06:43
and the first of it is interruptingkesintiye transmissiontransmisyon.
150
391224
2640
ve bunlardan birincisi, bulaşmanın önünü kesmektir.
06:45
In ordersipariş to interruptkesmek transmissiontransmisyon,
151
393864
1926
Bulaşmayı önlemenin yolu ise,
06:47
you need to detectbelirlemek and find first casesvakalar.
152
395790
3550
salgına sebep olan ilk vakayı bulmaktır.
06:51
In other wordskelimeler, for T.B. you have to find somebodybirisi
153
399340
3014
Başka bir deyişle, örneğin tüberkülozda,
06:54
who has activeaktif T.B. who is infectingbulaşmasını other people.
154
402354
3248
tüberkülozu yayan, aktif hastayı bulmak gerekir.
06:57
Make senseduyu?
155
405602
1417
Anlatabiliyor muyum?
06:59
And there's specialözel workersişçiler for doing that.
156
407019
2264
Ve sadece bununla meşgul olan özel görevliler vardır.
07:01
For this particularbelirli problemsorun,
157
409283
1859
Bu sorun için,
07:03
we designedtasarlanmış a newyeni categorykategori of workerişçi
158
411142
2315
yeni çalışan grubu dizayn ettik,
07:05
who, like a SARSSARS workerişçi
159
413457
1345
SARS ile ilgili çalışmalar yapan görevliler,
07:06
or someonebirisi looking for birdkuş flugrip,
160
414802
1861
ya da kuş gribini inceleyen görevliler gibi,
07:08
mightbelki find first casesvakalar.
161
416663
1747
çalışmalar yapıp ilk vakayı bulacaklardı.
07:10
In this casedurum, it's someonebirisi who'skim very angrykızgın
162
418410
2201
Bu vakada, birisi kız arkadaşına baktığı için
07:12
because someonebirisi lookedbaktı at his girlfriendkız arkadaşı
163
420611
1753
ya da birisi ona borçlu olduğu için
07:14
or owesborçlu him moneypara,
164
422364
1786
çok öfkeli olan biri olacaktı
07:16
and you can find workersişçiler and traintren them
165
424150
2469
ve görevliler bulup
07:18
into these specializeduzman categorieskategoriler.
166
426619
3114
onları bu spesifik kategoriler üzerine eğitebilirsiniz.
07:21
And the secondikinci thing to do, of coursekurs,
167
429733
1650
Ve yapacağınız ikinci iş ise, hiç şüphesiz ki,
07:23
is to preventönlemek furtherayrıca spreadYAYILMIŞ,
168
431383
1501
yayılmayı önlemektir.
07:24
that meansanlamına geliyor to find who elsebaşka has been exposedmaruz,
169
432884
3522
Bunun anlamı, bu salgından daha başka kimin etkilendiğini bulmaktır,
07:28
but mayMayıs ayı not be spreadingyayma so much right now
170
436406
2445
belki de şimdilik çok fazla yaymıyor olabilir,
07:30
like someonebirisi with a smallerdaha küçük casedurum of T.B.,
171
438851
2526
tüberküloza yakalanmış küçük vaka sayılan birisi gibi
07:33
or someonebirisi who is just hangingasılı out in the neighborhoodsmahalleler,
172
441377
2854
ya da mahallede takılan birisi gibi,
07:36
but in the sameaynı groupgrup,
173
444231
1626
ama aynı gruptadır
07:37
and then they need to be, in a way,
174
445857
2297
ve onlar da, bir bakıma,
07:40
managedyönetilen as well,
175
448154
1373
spesifik hastalık sürecine özgü şekilde
07:41
particularbelirli to the specificözel diseasehastalık processsüreç.
176
449527
3351
yönetilmelidir.
07:44
And then the thirdüçüncü partBölüm, the shiftingdeğişken the normsnormlar,
177
452878
3053
Ve üçüncü bölüm ise, normları değiştirmektir
07:47
and that meansanlamına geliyor a wholebütün bunchDemet of communitytoplum activitiesfaaliyetler,
178
455931
3300
ve bunun anlamı bir sürü toplum faaliyeti,
07:51
remodelingremodeling, publichalka açık educationEğitim,
179
459231
2341
yeniden yapılanma, halk eğitiminin olmasıdır
07:53
and then you've got what you mightbelki call
180
461572
2137
ve bundan sonra artık
07:55
groupgrup immunitydokunulmazlık.
181
463709
1222
elinizde grup bağışıklığı denen şey vardır.
07:56
And that combinationkombinasyon of factorsfaktörler
182
464931
1888
Ve adı geçen birleşik faktörler sayesinde,
07:58
is how the AIDSAIDS epidemicsalgın in UgandaUganda
183
466819
2362
AİDS salgını Uganda'da
08:01
was very successfullybaşarılı olarak reversedters.
184
469181
2437
çok başarılı bir şekilde geri çevrildi.
08:03
And so what we decidedkarar to do in the yearyıl 2000
185
471618
2830
Ve böylece 2000 senesinde yapmayı kararlaştırdığımız şey,
08:06
is kindtür of put this togetherbirlikte in a way
186
474448
1920
bunların hepsini bir şekilde birleştirmekti,
08:08
by hiringişe alıyor in newyeni categorieskategoriler of workersişçiler,
187
476368
2527
yeni bir görevli kategorisi istihdam ederek,
08:10
the first beingolmak violenceşiddet interruptorsinterruptors.
188
478895
2575
yani ilk "şiddet müdahalecileri" olarak.
08:13
And then we would put all of this into placeyer
189
481470
2662
Ve sonra bunların hepsini,
08:16
in one neighborhoodKomşuluk
190
484132
1435
o sırada Amerika Birleşik Devletleri'nde
08:17
in what was the worsten kötü policepolis districtilçe
191
485567
2410
polis kontrolünün en zayıf olduğu
08:19
in the UnitedAmerika StatesBirleşik at the time.
192
487977
1907
bir semte koyacaktık.
08:21
So violenceşiddet interruptorsinterruptors hiredkiralanmış from the sameaynı groupgrup,
193
489884
2743
İşte "şiddet müdahalecileri" aynı gruptan işe alındı,
08:24
credibilitygüvenilirlik, trustgüven, accesserişim,
194
492627
2985
güvenirlik, sadakat, erişim yönünden
08:27
just like the healthsağlık workersişçiler in SomaliaSomali,
195
495612
2618
tıpkı Somali'de seçilen sağlık görevlileri gibi,
08:30
but designedtasarlanmış for a differentfarklı categorykategori,
196
498230
2267
ama farklı bir kategori için tasarlanmıştı
08:32
and trainedeğitilmiş in persuasionikna,
197
500497
1972
ve ikna edebilme, insanları sakinleştirebilme,
08:34
coolingsoğutma people down, buyingalış time, reframingReframing.
198
502469
3778
zaman kazanma, yeni boyut kazandırma alanında eğitilmişti.
08:38
And then anotherbir diğeri categorykategori of workerişçi,
199
506247
1966
Daha sonra, diğer bir kategoride çalışanlar işe alındı,
08:40
the outreachsosyal yardım workersişçiler, to keep people
200
508213
2540
sosyal çalışanlar, insanları bir bakıma
08:42
in a way on therapyterapi for sixaltı to 24 monthsay.
201
510753
3370
6-24 aylık terapi altında tutmak için.
08:46
Just like T.B., but the objectnesne is behaviordavranış changedeğişiklik.
202
514123
3659
Aynen tüberkülozda olduğu gibi, ama bu sefer amaç davranış değişikliğiydi.
08:49
And then a bunchDemet of communitytoplum activitiesfaaliyetler
203
517782
1808
Daha sonra normları değiştirmek için
08:51
for changingdeğiştirme normsnormlar.
204
519590
1695
bir sürü toplumsal aktivite yapıldı.
08:53
Now our first experimentdeney of this
205
521285
2367
Şu an, bizim ilk deneyimiz
08:55
resultedsonuçlandı in a 67-percent-yüzde dropdüşürmek
206
523652
2677
Chicago'nun Batı Garfield semtinde
08:58
in shootingsçekimleri and killingscinayetleri
207
526329
1471
ateş etme ve öldürmelerde
08:59
in the WestBatı GarfieldGarfield neighborhoodKomşuluk of ChicagoChicago.
208
527800
2397
%67 oranında bir düşüşe sebep oldu.
09:02
(ApplauseAlkış)
209
530197
2150
(Alkış)
09:04
And this was a beautifulgüzel thing
210
532347
1360
Ve bu semt adına
09:05
for the neighborhoodKomşuluk itselfkendisi,
211
533707
1616
güzel bir şeydi,
09:07
first 50 or 60 daysgünler, then 90 daysgünler,
212
535323
2892
ilk 50. ya da 60. gün, daha sonra 90. gün,
09:10
and then there was unfortunatelyne yazık ki anotherbir diğeri shootingçekim
213
538215
1779
ve daha sonra ne yazık ki başka bir ateş etme oldu,
09:11
in anotherbir diğeri 90 daysgünler,
214
539994
1519
diğer 90. gün
09:13
and the momsAnneler were hangingasılı out in the afternoonöğleden sonra.
215
541513
2440
ve anneler öğleden sonraları dışarda vakit geçiriyordu.
09:15
They were usingkullanma parksparklar they weren'tdeğildi usingkullanma before.
216
543953
2398
Önceleri kullanmadıkları park yerlerini kullanıyordu.
09:18
The sunGüneş was out. EverybodyHerkes was happymutlu.
217
546351
2137
Dışarıda güneş vardı ve herkes mutluydu.
09:20
But of coursekurs, the fundersfon said, "Wait a secondikinci,
218
548488
3190
Hiç şüphesiz, sponsorlar şöyle dedi;
09:23
do it again."
219
551678
1327
"Bir dakika! Bunu bir daha yapın!"
09:25
And so we had to then, fortunatelyneyse ki,
220
553005
3317
Ve neyse ki biz de aynı deneyi tekrarlamak için
09:28
get the fundspara to repeattekrar et this experiencedeneyim,
221
556322
2759
parasal destek aldık
09:31
and this is one of the nextSonraki fourdört neighborhoodsmahalleler
222
559081
2011
ve bu dört komşu semtten birisi,
09:33
that had a 45-percent-yüzde dropdüşürmek in shootingsçekimleri and killingscinayetleri.
223
561092
3020
burada ateş etme ve öldürmelerde %45 oranında bir düşüş sağlandı.
09:36
And sincedan beri that time, this has been replicatedçoğaltılan
224
564112
2776
Ve o zamandan şu ana kadar
09:38
20 timeszamanlar.
225
566888
1616
bu durum 20 kez tekrarlandı.
09:40
There have been independentbağımsız evaluationsdeğerlendirme
226
568504
2081
Adalet Bakanlığı ve CDC (Hastalık kontrol ve korunma merkezleri) tarafından desteklenen
09:42
supporteddestekli by the JusticeAdalet DepartmentBölümü
227
570585
1946
ve Johns Hopkins tarafından uygulanan
09:44
and by the CDCCDC and performedgerçekleştirilen by JohnsJohns HopkinsHopkins
228
572531
2777
bağımsız değerlendirmeler var,
09:47
that have showngösterilen 30-to--e-50-percent-yüzde and 40-to--e-70-percent-yüzde
229
575308
3794
bu yeni metodlar uygulanarak
09:51
reductionsazalmalar in shootingsçekimleri and killingscinayetleri
230
579102
2109
ateş etme ve öldürmelerde
09:53
usingkullanma this newyeni methodyöntem.
231
581211
1922
%30-50 ve %40-70'lik düşüş elde edildiğini gösteren.
09:55
In factgerçek, there have been threeüç independentbağımsız
232
583133
1447
Aslında, şu ana kadar üç bağımsız
09:56
evaluationsdeğerlendirme of this now.
233
584580
2118
değerlendirme bulunmaktadır.
09:58
Now we'vebiz ettik gottenkazanılmış a lot of attentionDikkat as a resultsonuç of this,
234
586698
2257
Şimdilerde bunun sonucu olarak oldukça fazla ilgi topluyoruz,
10:00
includingdahil olmak üzere beingolmak featuredSeçme on
235
588955
2196
The New York Times'ın Pazar ekinin
10:03
The NewYeni YorkYork Times'Günlerin SundayPazar magazinedergi coverkapak storyÖykü.
236
591151
3945
kapak hikâyesi de olduk.
10:07
The EconomistEkonomist in 2009
237
595096
2798
2009'da Ekonomist bu çalışma
10:09
said this is "the approachyaklaşım that will come to prominenceönem."
238
597894
2214
"Ün kazanacak yaklaşım olacaktır.", dedi.
10:12
And even a moviefilm was madeyapılmış around our work.
239
600108
2337
Hatta çalışmamızı konu alan bir film bile yapıldı.
10:14
[The Interruptersİnterrupters]
240
602445
1168
[Müdahaleciler]
10:15
HoweverAncak, not so fasthızlı,
241
603613
2504
Ancak, çok çabuk olmadı bu,
10:18
because a lot of people did not agreeanlaşmak
242
606117
1862
bir çok kişinin bu yolu
10:19
with this way of going about it.
243
607979
1981
tasvip etmemesinden dolayı.
10:21
We got a lot of criticismeleştiri,
244
609960
1963
Bir çok eleştiri aldık,
10:23
a lot of oppositionmuhalefet,
245
611923
1739
bir çok karşı gelme
10:25
and a lot of opponentsrakipler.
246
613662
1735
ve bir çok karşıt kazandık.
10:27
In other wordskelimeler, what do you mean, healthsağlık problemsorun?
247
615397
2851
Başka bir deyişle, "sağlık problemi" ile neyi kastediyorsunuz?
10:30
What do you mean, epidemicsalgın?
248
618248
2586
"Salgın" derken neyi kastediyorsunuz?
10:32
What do you mean, no badkötü guys?
249
620834
2808
"Kötü çocuklar yok" derken neyi kastediyorsunuz?
10:35
And there's wholebütün industriesEndüstriyel designedtasarlanmış
250
623642
2153
Ve kötü insanları yönetmek için
10:37
for managingyönetme badkötü people.
251
625795
2958
bir sürü iş alanı tasarlanmış durumda.
10:40
What do you mean, hiringişe alıyor people
252
628753
3043
"Sabıkası olan kişileri işe almak" ile
10:43
who have backgroundsarka?
253
631796
1949
neyi kastediyorsunuz?
10:45
My business friendsarkadaşlar said,
254
633745
4499
İş arkadaşlarım bana;
10:50
"GaryGary, you're beingolmak criticizedeleştirdi tremendouslymüthiş.
255
638244
3347
"Gary, bu kadar müthiş tenkitler aldığına göre,
10:53
You mustşart be doing something right."
256
641591
1998
sen gerçekten doğru şeyler yapıyor olmalısın.", dediler.
10:55
(LaughterKahkaha)
257
643589
2009
(Gülüşmeler)
10:57
My musicianmüzisyen friendsarkadaşlar addedkatma the wordsözcük "dudedostum."
258
645598
3255
Müzisyen arkadaşlarım da "adamım" kelimesini eklediler.
11:00
So anywayneyse, additionallyAyrıca,
259
648853
3771
Ayrıca zaten
11:04
there was still this problemsorun,
260
652624
1825
ortada hâlâ sürmekte olan bu problem mevcuttu
11:06
and we were gettingalma highlybüyük ölçüde criticizedeleştirdi as well
261
654449
2905
ve diğer sorunlarla uğraşmadığımız için
11:09
for not dealingmuamele with all of these other problemssorunlar.
262
657354
3296
yoğun bir şekilde tenkitler alıyorduk.
11:12
YetHenüz we were ableyapabilmek to manageyönetmek malariasıtma
263
660650
3130
Lakin, sıtmayı yönetebiliyorduk,
11:15
and reduceazaltmak HIVHIV and reduceazaltmak diarrhealishal diseaseshastalıklar
264
663780
2752
AİDS'i ve ishalli hastalıkları azaltmıştık,
11:18
in placesyerler with awfulkorkunç economiesekonomiler
265
666532
1938
bunları ekonomik durumu kötü yerlerde
11:20
withoutolmadan healingşifa the economyekonomi.
266
668470
1820
ekonomiyi düzeltmeden yapmıştık.
11:22
So what's actuallyaslında happenedolmuş is,
267
670290
2535
Asıl neler olduğuna gelirsek,
11:24
althougholmasına rağmen there is still some oppositionmuhalefet,
268
672825
2445
hâlâ tenkitler olmasına rağmen,
11:27
the movementhareket is clearlyAçıkça growingbüyüyen.
269
675270
1820
bu hareket şüphesiz ki büyüyor.
11:29
ManyBirçok of the majormajör citiesşehirler in the U.S.,
270
677090
2084
Amerika'nın büyük kentlerinin çoğunda,
11:31
includingdahil olmak üzere NewYeni YorkYork CityŞehir and BaltimoreBaltimore
271
679174
2238
New York, Baltimore
11:33
and KansasKansas CityŞehir,
272
681412
1265
ve Kansas dahil,
11:34
theironların healthsağlık departmentsbölümler are runningkoşu this now.
273
682677
1933
sağlık birimleri artık bu hizmeti vermektedir.
11:36
ChicagoChicago and NewYeni OrleansOrleans, the healthsağlık departmentsbölümler
274
684610
2621
Chicago ve New Orleans'ın sağlık birimlerinin
11:39
are havingsahip olan a very largegeniş rolerol in this.
275
687231
2531
bunda büyük bir katkısı var.
11:41
This is beingolmak embracedkucakladı more by lawhukuk enforcementzorlama
276
689762
2855
Bu hareket, kolluk kuvvetleri tarafından bir kaç yıl önce olduğundan daha fazla
11:44
than it had been yearsyıl agoönce.
277
692617
1979
benimsenmiş durumda.
11:46
TraumaTravma centersmerkezleri and hospitalshastaneler
278
694596
2054
Travma merkezleri ve hastaneler
11:48
are doing theironların partBölüm in steppingAdım up.
279
696650
2294
üzerlerine düşen sorumlukları aldılar.
11:50
And the U.S. ConferenceKonferans of MayorsBelediye başkanları
280
698944
1893
Ve Birleşik Devletler Belediye Başkanları Konferansı tarafından da,
11:52
has endorsedonaylanan not only the approachyaklaşım
281
700837
2593
sadece yaklaşım olarak değil,
11:55
but the specificözel modelmodel.
282
703430
2293
özel bir model olarak desteklendi.
11:57
Where there's really been uptakekavrama even fasterDaha hızlı
283
705723
3249
Bu hareketin daha hızla kavrandığı yer
12:00
is in the internationalUluslararası environmentçevre,
284
708972
1997
uluslararası çevreler,
12:02
where there's a 55-percent-yüzde dropdüşürmek
285
710969
1756
Porto Riko'da ilk semtte
12:04
in the first neighborhoodKomşuluk in PuertoPorto RicoRico,
286
712725
2424
%55'lik düşüş sağlandı,
12:07
where interruptionskesintiler are just beginningbaşlangıç in HondurasHonduras,
287
715149
2806
müdahaleler Honduras'ta daha yeni başladı,
12:09
where the strategystrateji has been applieduygulamalı in KenyaKenya
288
717955
2914
Kenya'da stratejiler
12:12
for the recentson electionsseçimleri,
289
720869
2646
son seçimlerde uygulandı
12:15
and where there have been 500 interruptionskesintiler in IraqIrak.
290
723515
3173
ve Irak'ta 500 adet müdahale oldu.
12:18
So violenceşiddet is respondingtepki vermek as a diseasehastalık
291
726688
3275
Kısacası, şiddet hastalık gibi cevap vermektedir
12:21
even as it behavesdavranır as a diseasehastalık.
292
729963
2265
ve hatta hastalık gibi davranmaktadır.
12:24
So the theoryteori, in a way,
293
732228
2203
Bir bakıma bu teori,
12:26
is kindtür of beingolmak validateddoğrulanmış by the treatmenttedavi.
294
734431
4165
tedavi ile de doğrulanmaktadır.
12:30
And recentlyson günlerde, the InstituteEnstitüsü of MedicineTıp
295
738596
2934
Ve yakınlarda, Tıp Enstitüsü
12:33
camegeldi out with a workshopatölye reportrapor
296
741530
2137
nörolojiyi de içeren
12:35
whichhangi wentgitti throughvasitasiyla some of the dataveri,
297
743667
1864
bazı verilerle destekleyerek,
12:37
includingdahil olmak üzere the neurosciencenörobilim,
298
745531
1545
bu problemin gerçekte bulaşıcı olduğunu
12:39
on how this problemsorun is really transmittedaktarılan.
299
747076
4323
bir çalıştay raporu olarak sundu.
12:43
So I think this is good newshaber,
300
751399
2911
Bence bu güzel bir haber,
12:46
because it allowsverir us an opportunityfırsat
301
754310
1864
çünkü Orta Çağ'dan çıkmamızı sağlayacak
12:48
to come out of the MiddleOrta AgesÇağlar,
302
756174
1555
bir fırsat sunuyor,
12:49
whichhangi is where I feel this fieldalan has been.
303
757729
3042
ki bence bu konu oralardaydı.
12:52
It givesverir us an opportunityfırsat to considerdüşünmek the possibilityolasılık
304
760771
3106
Bazı hapishaneleri, oyun alanları ya da parklar ile
12:55
of replacingyerine some of these prisonsHapishaneler
305
763877
2796
değiştirilebilme olasılığı hakkında
12:58
with playgroundsoyun alanları or parksparklar,
306
766673
3282
düşünme imkânı veriyor
13:01
and to considerdüşünmek the possibilityolasılık
307
769955
2668
ve mahallelerimizi mahalleye dönüştürebilme
13:04
of convertingdönüştürme our neighborhoodsmahalleler into neighborhoodsmahalleler,
308
772623
3687
olasılığını düşünme imkânı sunuyor
13:08
and to allowizin vermek there to be a newyeni strategystrateji,
309
776310
3454
ve yeni stratejilere,
13:11
a newyeni setset of methodsyöntemleri, a newyeni setset of workersişçiler:
310
779764
3861
yeni metodlara, yeni görevlilere olanak sağlamayı mümkün kılıyor.
13:15
scienceBilim, in a way, replacingyerine moralityahlâk.
311
783625
3415
Bir bakıma, bilim ahlâkı değiştiriyor.
13:19
And movinghareketli away from emotionsduygular
312
787040
2384
Ve hislerden uzaklaşmak,
13:21
is the mostçoğu importantönemli partBölüm of the solutionçözüm
313
789424
3187
çözümün en önemli parçasıdır,
13:24
to scienceBilim as a more importantönemli partBölüm of the solutionçözüm.
314
792611
4318
bilime göre çözümün daha önemli bir parçasıdır.
13:28
So I didn't mean to come up with this at all.
315
796929
4723
Aslında ben bunların hiçbirini yapmak için gelmedim.
13:33
It was a mattermadde of,
316
801652
2502
Asıl mesele,
13:36
I wanted actuallyaslında a breakkırılma,
317
804154
1831
gerçekten bir mola istememdi
13:37
and we lookedbaktı at mapsharitalar, we lookedbaktı at graphsgrafikleri,
318
805985
4111
ve haritalara baktık, grafiklere baktık
13:42
we askeddiye sordu some questionssorular
319
810096
1637
ve bazı sorular sorduk
13:43
and trieddenenmiş some toolsaraçlar
320
811733
3196
ve uzun zamandır
13:46
that actuallyaslında have been used manyçok timeszamanlar before
321
814929
2557
başka şeyler için birçok kez kullanılan
13:49
for other things.
322
817486
1918
bazı araçları denedik.
13:51
For myselfkendim, I trieddenenmiş to get away from
323
819404
3255
Ben kendi adıma, bulaşıcı hastalıklardan
13:54
infectiousbulaşıcı diseaseshastalıklar,
324
822659
1743
uzak durmak istedim
13:56
and I didn't.
325
824402
1955
ve öyle yapmadım.
13:58
Thank you.
326
826357
1627
Teşekkürler.
13:59
(ApplauseAlkış)
327
827984
3290
(Alkış)
Translated by ASLI KARSLI
Reviewed by Eren Gokce

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Gary Slutkin - Epidemiologist
Could our culture have misdiagnosed violence? As the director of the initiative Cure Violence, Gary Slutkin approaches gunfire on neighborhood streets as a contagious disease, looking to science and public health for strategies to stop it.

Why you should listen

Gary Slutkin is an epidemiologist, an innovator in violence reduction, and the Founder/Executive Director of Cure Violence, formerly known as CeaseFire. As a physician, he began his career working in Somalian refugee camps, where tuberculosis and cholera epidemics flared up regularly. He went on to work for the World Health Organization on reversing epidemics, supporting Uganda’s AIDS program which helped the country reversed the course of the disease. Upon returning to the United States, it occurred to him: could gun violence function like an epidemic? And could it be fought, and even stopped, using the principles of public health?

Slutkin has applied the lessons learned over a decade of fighting epidemics to the creation of Cure Violence, a public health approach that has been statistically validated by two independent evaluations by the Department of Justice and Centers for Disease Control. Cure Violence has been called a "pioneering violence reduction model" and its methods have received nods from the Institute of Medicine and the U.S. Conference of Mayors. The program is being replicated at more than 50 sites in 15 U.S. cities, as well as in many countries abroad.

Dr. Sultkin is an Ashoka Fellow, a Professor of Epidemiology and International Health at the University of Illinois at Chicago, and a senior advisor to the World Health Organization.

More profile about the speaker
Gary Slutkin | Speaker | TED.com