ABOUT THE SPEAKER
Vishaan Chakrabarti - Architect, author
Vishaan Chakrabarti's book, "A Country of Cities: A Manifesto for an Urban America," makes the case that a more urban USA would result in a more prosperous, sustainable, joyous and socially mobile nation.

Why you should listen

As the designer for Brooklyn's Domino Sugar Refinery, the first mixed-use skyscrapers in Philadelphia's Schuylkill Yards project, a nonprofit artist space in Harlem, attainable housing in Newark and a contemporary urban bazaar in Ulaanbaatar, Mongolia, Vishaan Chakrabarti is engaged in some of the most distinctive projects redefining global urban life in the 21st century. He has also advocated for more equitable and ecological cities in New York Times op-eds such as "Penn Station Reborn" and "America's Urban Future." In his 2013 book, A Country of Cities: A Manifesto for an Urban America, he illustrates through hard data and soft cartoons why Americans would be more prosperous, sustainable, joyful and socially mobile in a more urban nation.

Chakrabarti is the founder of Practice for Architecture and Urbanism (PAU), a New York-based architecture studio dedicated to the advancement of metropolitan life. He is also a Professor of Practice at Columbia University, where he teaches architectural design and urban theory. Prior to founding PAU, he served as the director of planning for Manhattan under Mayor Michael Bloomberg after the tragic events of 9/11, during which he helped to plan the High Line, the reconstruction of the World Trade Center and the expansion of Columbia University. Born in Calcutta, Chakrabarti holds degrees from Cornell, MIT and Berkeley.

More profile about the speaker
Vishaan Chakrabarti | Speaker | TED.com
TED2018

Vishaan Chakrabarti: How we can design timeless cities for our collective future

Vishaan Chakrabarti: Hepimizin geleceği için hiç eskimeyen şehirler nasıl tasarlarız?

Filmed:
1,355,686 views

Mimar Vishaan Chakrabarti'ye göre en yeni şehir yapıları ve sokak düzenlemelerimizde tüyler ürpertici bir benzerlik var. Diğer pek çok etkenin yanında, düzenlemelerin, toplu üretimin, güvenlik sorunlarının ve maliyet hesaplarının sonucu olan bu fiziksel homojenlik gezegenimizi de sosyal ve psikolojik olarak sarıp sarmaladı. Bu aydınlatıcı konuşmasında Chakrabarti, yerel kültürleri öne çıkaracak ve değişen dünya ve iklime adapte olacak çekici, şiirsel şehirlere dönüş yapma çağrısında bulunuyor.
- Architect, author
Vishaan Chakrabarti's book, "A Country of Cities: A Manifesto for an Urban America," makes the case that a more urban USA would result in a more prosperous, sustainable, joyous and socially mobile nation. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
TravelSeyahat with me
0
1603
1190
Benimle birlikte
00:14
to some of the mostçoğu beautifulgüzel spotsnoktalar
in citiesşehirler around the worldDünya:
1
2817
3864
dünyanın en güzel merkezlerinden
bazılarına seyahat edin.
00:19
Rome'sRoma'nın Spanishİspanyolca stepsadımlar;
2
7452
2268
Roma'daki İspanyol Merdivenleri;
00:21
the historictarihi neighborhoodsmahalleler
of ParisParis and ShanghaiShanghai;
3
9744
4911
Paris ve Şanghay'daki tarihi mahalleler;
00:28
the rollingyuvarlanan landscapepeyzaj of CentralMerkez ParkPark;
4
16006
2524
Central Park'ın inişli çıkışlı manzarası;
00:31
the tight-knitsıkı blocksbloklar of TokyoTokyo or FezFez;
5
19430
4704
Tokyo ve Fez'de birbirine bağlı binalar;
00:37
the wildlyçılgınca slopingeğimli streetssokaklar
of the favelasfavelas of RioRio dede JaneiroJaneiro;
6
25509
3978
Rio de Janeiro favelalarının
inanılmaz eğimli sokakları;
00:42
the dizzyingbaş döndürücü stepadım wellsKuyu of JaipurJaipur;
7
30960
2903
Jaipur'daki göz alıcı basamaklı kuyular;
00:48
the archedkemerli pedestrianyaya bridgesköprü of VeniceVenedik.
8
36127
2768
Venedik'teki kavisli yaya köprüleri.
00:53
Now let's go to some newerdaha yeni citiesşehirler.
9
41165
2333
Şimdi de bazı yeni şehirlere göz atalım.
00:56
SixAltı downtownsdowntowns builtinşa edilmiş acrosskarşısında
sixaltı continentskıtalar in the 20thinci centuryyüzyıl.
10
44093
4877
20. yüzyılda altı kıtada inşa edilen
altı şehir merkezi.
01:01
Why do noneYok of these placesyerler
have any of the charmingbüyüleyici characteristicskarakteristikleri
11
49763
4954
Niçin bu şehirlerden hiçbiri
eski şehirlerimizin o büyüleyici
özelliklerini hiç taşımıyor?
01:06
of our olderdaha eski citiesşehirler?
12
54741
1411
01:09
Or let's go to sixaltı suburbsbanliyöler builtinşa edilmiş
on sixaltı continentskıtalar in the 20thinci centuryyüzyıl.
13
57700
5398
Bir de 20. yüzyılda altı kıtada
inşa edilen altı banliyöye göz atalım.
01:16
Why do noneYok of them have
any of the lyricallirik qualitiesnitelikleri
14
64054
5143
Neden bunların hiçbirinde
en sevdiğimiz yerlerle bağdaştırdığımız
01:21
that we associateilişkilendirme with the placesyerler
that we cherishbeslemek the mostçoğu?
15
69221
3983
o şiirsel özellikler yok?
01:27
Now, maybe you think
I'm just beingolmak nostalgicnostaljik --
16
75196
3421
Belki de nostaljik
olduğumu düşünüyorsunuz.
01:30
why does it mattermadde?
17
78641
1164
Bunun ne önemi var?
01:31
Who caresbakımları if there is this creepingsürünen
samenessaynılık besettingbesetting our planetgezegen?
18
79829
4219
Bu tüyler ürpertici benzerlik
gezegeni ele geçiriyorsa bu kimin umrunda?
01:37
Well, it mattershususlar because
mostçoğu people around the worldDünya
19
85442
5170
Ancak bu önemli
çünkü dünyadaki çoğu insan
01:42
are gravitatinggravitating to urbankentsel areasalanlar globallyküresel.
20
90636
2767
küresel çapta şehirlere doğru geliyor.
01:46
And how we designdizayn those urbankentsel areasalanlar
could well determinebelirlemek
21
94434
4127
Bizim bu şehir alanlarını
tasarlayışımız şeklimiz de
01:50
whetherolup olmadığını we thrivegelişmek or not as a speciesTürler.
22
98585
2499
insan türü olarak ne kadar
gelişeceğimizi etkileyebilir.
01:53
So, we alreadyzaten know that people
who livecanlı in transit-richTransit zengini areasalanlar,
23
101934
6582
Şunu zaten biliyoruz ki
çok geçitli alanlarda yaşayan insanlar
02:00
livecanlı in apartmentapartman buildingsbinalar,
24
108540
1581
banliyölerde yaşayanlara göre
02:02
have a faruzak loweralt carbonkarbon footprintayak izi
25
110145
2812
apartman dairelerinde yaşıyorlar
02:04
than theironların suburbanbanliyö counterpartsmuadilleri.
26
112981
1960
ve çok daha az karbon salınımı yapıyorlar.
02:07
So maybe one lessonders from that
is if you love naturedoğa,
27
115276
3134
Buradan çıkarılacak ders,
eğer doğayı seviyorsanız
02:10
you shouldn'tolmamalı livecanlı in it.
28
118434
1249
doğa içinde yaşamayın.
02:11
(LaughterKahkaha)
29
119707
2414
(Kahkahalar)
02:15
But I think the drykuru statisticsistatistik
30
123157
2150
Ama bana kalırsa
02:17
of what's knownbilinen as
transit-orientedTransit odaklı developmentgelişme
31
125331
2269
transite dayalı gelişime dair rakamlar
02:19
only tellsanlatır partBölüm of the storyÖykü.
32
127624
1739
hikâyenin yalnızca bir kısmını anlatıyor.
02:22
Because citiesşehirler, if they're
going to attractçekmek people,
33
130339
4246
Çünkü eğer şehirler
insanlara cazip gelecekse
02:26
have to be great.
34
134609
1244
harika olmaları lazım.
02:28
They have to be powerfulgüçlü magnetsmıknatıslar
with distinctiveayırıcı appealtemyiz
35
136306
4311
Tüm o yeni yeşil
kentselliği yansıtmak için
belirgin cezbedicilikle
çok güçlü mıknatıslar gibi olmalılar.
02:32
to bringgetirmek in all those newyeni greenyeşil urbanitesKentliler.
36
140641
2420
02:36
And this is not just
an aestheticestetik issuekonu, mindus you.
37
144125
3174
Ama dikkat edin,
bu sadece estetik bir kaygı değil.
02:39
This is an issuekonu
of internationalUluslararası consequencesonuç.
38
147323
3285
Uluslararası bir netice sorunu.
02:43
Because todaybugün, everyher day,
39
151419
3539
Çünkü bugün, her geçen gün,
02:46
literallyharfi harfine hundredsyüzlerce of thousandsbinlerce of people
are movinghareketli into a cityŞehir somewherebir yerde,
40
154982
6397
kelimenin tam anlamıyla
yüz binlerce insan şehre taşınıyor,
02:53
mainlyağırlıklı olarak in the GlobalKüresel SouthGüney.
41
161403
1800
genel olarak Küresel Güney'e.
02:56
And when you think
about that, asksormak yourselfkendin:
42
164641
3023
Bunu düşündüğünüzde kendinize sorun:
02:59
Are they condemnedmahkum to livecanlı
in the sameaynı blandmülayim citiesşehirler
43
167688
2627
Bu insanlar bizim
20. yüzyılda inşa ettiğimiz
03:02
we builtinşa edilmiş in the 20thinci centuryyüzyıl,
44
170339
2048
aynı vasat şehirlerde yaşamaya mahkum mu
03:04
or can we offerteklif them something better?
45
172411
2272
yoksa onlara daha iyi
bir şey sunabilir miyiz?
03:07
And to answerCevap that questionsoru,
46
175736
1365
Bu soruyu cevaplamak için
03:09
you have to unpackaçmak
how we got here in the first placeyer.
47
177125
3284
bu aşamaya nasıl
geldiğimize bakmamız lazım.
03:13
First: masskitle productionüretim.
48
181287
2078
Birincisi toplu üretim.
03:15
Just like consumertüketici goodsmal and chainzincir storesdepolar,
49
183857
3453
Tıpkı tüketici malları
ve mağaza zincirleri gibi
03:19
we mass-produceToplu üretim glassbardak and steelçelik
and concretebeton and asphaltAsfalt and drywallAlçıpan,
50
187334
5553
toplu olarak cam, çelik, tuğla,
asfalt ve alçı levha üretiyoruz
03:24
and we deploydağıtmak them in mind-numbinglyzihin numbingly
similarbenzer waysyolları acrosskarşısında the planetgezegen.
51
192911
4332
ve bunları dünyanın her yanında aşırı
sıkıcı bir şekilde benzer kullanıyoruz.
03:31
Secondİkinci: regulationdüzenleme.
52
199165
2301
İkincisi düzenleme.
03:33
So, take carsarabalar, for instanceörnek.
53
201934
2262
Örneğin arabaları ele alın.
03:36
CarsArabalar travelseyahat at very highyüksek speedshızlar.
54
204561
2643
Arabalar çok yüksek hızda gidiyor.
03:39
They're susceptibleduyarlı to humaninsan errorhata.
55
207228
1936
İnsan hatasına çok elverişliler.
03:41
So when we're askeddiye sordu, as architectsmimarlar,
to designdizayn a newyeni streetsokak,
56
209188
3604
Bizdem mimar olarak yeni bir sokak
tasarlamamız istendiğinde
kaldırımın yüksekliğine karar vermek için
03:44
we have to look at drawingsçizimler like this,
57
212816
1852
03:46
that tell us how highyüksek a curbKaldırıma needsihtiyaçlar to be,
58
214692
2076
bunun gibi çizimlere bakmamız gerekiyor,
03:48
that pedestriansyayalar need to be over here
and vehiclesAraçlar over there,
59
216792
3134
yayaların bu kısımda olması,
araçların da şurada olması lazım,
03:51
a loadingYükleme zonebölge here, a drop-offTeslimat there.
60
219950
2849
buraya bir park yeri gerek,
şurası da eğimli olsun gibi.
03:54
What the cararaba really did
in the 20thinci centuryyüzyıl
61
222823
2738
Otomobilin 20. yüzyılda yaptığı şey
03:57
is it createdoluşturulan this carved-upoyma-up,
segregatedayrılmış landscapepeyzaj.
62
225585
3467
bu bölünmüş, ayrımlı manzarayı yarattı.
04:03
Or take the laddermerdiven fireateş truckkamyon --
you know, those bigbüyük laddermerdiven truckskamyonlar
63
231330
3531
Mesela merdivenli itfaiye aracını düşünün,
04:06
that are used to rescuekurtarmak people
from burningyanan buildingsbinalar?
64
234885
2697
yanan binalardan insanları
kurtarmada kullanılan aracı.
04:11
Those have suchböyle a widegeniş turningdöndürme radiusRADIUS,
65
239776
2309
Bunların o kadar geniş
bir dönüş açıları var ki
04:14
that we have to deploydağıtmak an enormousmuazzam amounttutar
of pavementkaldırım, of asphaltAsfalt,
66
242109
4833
yerleşebilmeleri için
aşırı düzeyde kaldırım
ve asfalt kullanmamız gerekiyor.
04:18
to accommodateKarşılamak them.
67
246966
1267
04:22
Or take the criticallyciddi olarak
importantönemli wheelchairtekerlekli sandalye.
68
250633
3000
Bir de çok önemli olan
tekerlekli sandalye var.
04:25
A wheelchairtekerlekli sandalye necessitatesgerektirir
a landscapepeyzaj of minimalen az slopesyamaçlar
69
253990
4182
Bir tekerlekli sandalye için
minimal eğim ve azaltılmış
dikey sirkülasyon gerek.
04:30
and redundantgereksiz verticaldikey circulationdolaşım.
70
258196
1691
04:31
So whereverher nerede there's a stairbasamak,
there has to be an elevatorAsansör or a ramprampa.
71
259911
3237
Yani merdiven olan yerde
bir asansör veya rampa olması lazım.
04:36
Now, don't get me wrongyanlış, please --
I am all for pedestrianyaya safetyemniyet,
72
264323
4374
Yanlış anlamayın lütfen,
ben de yaya güvenliğinden yanayım,
04:40
firefightingYangın söndürme
73
268721
1494
itfaiyelerin varlığından
ve tabii ki tekerlekli
sandalyelerden de.
04:42
and certainlykesinlikle, wheelchairtekerlekli sandalye accesserişim.
74
270239
1609
04:43
BothHer ikisi de of my parentsebeveyn were in wheelchairstekerlekli sandalye
at the endson of theironların liveshayatları,
75
271872
3071
Annem ve babam hayatlarının
son evresinde buna ihtiyaç duydular,
04:46
so I understandanlama very much that strugglemücadele.
76
274967
1975
o yüzden bu zorluğu çok iyi anlıyorum.
04:49
But we alsoAyrıca have to acknowledgekabul
that all of these well-intentionediyi niyetli ruleskurallar,
77
277419
4218
Ancak o iyi niyetli kuralları da
kabul etmemiz lazım,
04:54
they had the tremendousmuazzam
unintendedistenmeyen consequencesonuç
78
282608
3318
aşırı düzeyde istenmeyen
sonuçlara yol açtılar;
04:57
of makingyapma illegalyasadışı the waysyolları
in whichhangi we used to buildinşa etmek citiesşehirler.
79
285950
4638
şehirler inşa etmek için
yasa dışı yollara başvurmak gibi.
05:05
SimilarlyBenzer şekilde illegalyasadışı: at the endson
of the 19thinci centuryyüzyıl,
80
293191
3173
Benzer şekilde, 19. yüzyılın sonunda,
05:08
right after the elevatorAsansör was inventedicat edildi,
81
296388
1819
asansörün icadının hemen ardından,
05:10
we builtinşa edilmiş these charmingbüyüleyici urbankentsel buildingsbinalar,
82
298231
3148
bu göz alıcı kentsel binaları inşa ettik,
05:13
these lovelygüzel buildingsbinalar,
all over the worldDünya,
83
301403
2190
çok güzellerdi,
İtalya'dan Hindistan'a
tüm dünyaya yaılmışlardı.
05:15
from Italyİtalya to IndiaHindistan.
84
303617
1373
05:17
And they had maybe
10 or 12 apartmentsdaireler in them.
85
305752
2785
İçlerinde 10 veya 12 daire vardı.
05:20
They had one smallküçük elevatorAsansör
and a staircasemerdiven that wrappedörtülü them
86
308561
3682
Bir asansörleri,
daireleri saran bir merdivenleri
05:24
and a lightışık well.
87
312267
1150
bir de ışıklık olurdu.
05:25
And not only were they charmingbüyüleyici buildingsbinalar
that were cost-effectivemaliyetli,
88
313903
4072
Bu göz alıcı binalar
sadece masrafsız değil,
05:29
they were communaltoplumsal --
89
317999
1197
aynı zamanda ortaktı;
05:31
you ranran into your neighborkomşu
on that stairwellmerdiven boşluğu.
90
319220
3200
merdivende komşunuza rastlardınız.
05:35
Well, you can't buildinşa etmek this, eitherya.
91
323053
1767
Artık böyle bina yapamıyoruz.
05:37
By contrastkontrast, todaybugün, when we have to buildinşa etmek
a majormajör newyeni apartmentapartman buildingbina somewherebir yerde,
92
325506
4182
Aksine bugün, çok büyük bir apartman
yapmamız gerektiğinde
05:41
we have to buildinşa etmek
lots and lots of elevatorsasansörler
93
329712
2230
çok sayıda asansör de yapıyoruz,
05:43
and lots of fireateş stairsmerdiven,
94
331966
1905
çok sayıda yangın merdiveni
05:45
and we have to connectbağlamak them with these
long, anonymousanonim, drearykasvetli corridorskoridorlar.
95
333895
5466
ve onları uzun, kasvetli koridorlarla
birbirine bağlıyoruz.
05:52
Now, developersgeliştiriciler --
when they're confrontedkarşı karşıya with the costmaliyet
96
340524
3420
İmarcılar tüm bu ortak alt yapının
05:55
of all of that commonortak infrastructurealtyapı,
97
343968
2334
masrafıyla yüzleştiklerinde
05:58
they have to spreadYAYILMIŞ that costmaliyet
over more apartmentsdaireler,
98
346326
3117
maliyeti daha çok daireye
dağıtmak zorundalar,
06:01
so they want to buildinşa etmek biggerDaha büyük buildingsbinalar.
99
349467
2205
o yüzden daha büyük
binalar yapmak istiyorlar.
06:04
What that resultsSonuçlar in is the thudgüm,
100
352022
4365
Bunun sonucu ortada,
06:08
the dulldonuk thudgüm of the sameaynı
apartmentapartman buildingbina beingolmak builtinşa edilmiş
101
356411
5079
Dünyanın her şehrinde
06:13
in everyher cityŞehir acrosskarşısında the worldDünya.
102
361514
2642
aynı sıkıcı apartmanlar yapılıyor.
06:17
And this is not only creatingoluşturma
physicalfiziksel samenessaynılık,
103
365166
3167
Bu yalnızca fiziksel benzerlik yaratmıyor,
06:20
it's creatingoluşturma socialsosyal samenessaynılık,
104
368357
2269
sosyal benzerlik de yaratıyor,
06:22
because these buildingsbinalar
are more expensivepahalı to buildinşa etmek,
105
370650
3110
çünkü bu binaların inşası daha pahalı
06:25
and it helpedyardım etti to createyaratmak
an affordabilityuygun maliyet crisiskriz
106
373784
2634
ve dünyanın her yanında şehirlerde
parasal bir krize yol açıyor,
06:28
in citiesşehirler all over the worldDünya,
includingdahil olmak üzere placesyerler like VancouverVancouver.
107
376442
4131
buna Vancouver gibi yerler de dâhil.
06:33
Now, I said there was a thirdüçüncü reasonneden
for all this samenessaynılık,
108
381688
2937
Tüm bu benzerliğin üçüncü
bir sebebi olduğunu söylemiştim,
06:36
and that's really a psychologicalpsikolojik one.
109
384649
2141
bu aslında psikolojik bir sebep.
06:39
It's a fearkorku of differencefark,
110
387220
1643
Farklılık korkusu
06:40
and architectsmimarlar hearduymak this
all the time from theironların clientsistemciler:
111
388887
2800
ve mimarlar bunu müşterilerinden
her zaman duyuyor:
06:43
"If I try that newyeni ideaFikir, will I be sueddava?
112
391711
3702
''Bu yeni fikri denersem
beni dava ederler mi?
06:48
Will I be mockedalay?
113
396165
1253
Benimle alay ederler mi?
06:50
Better safekasa than sorry."
114
398546
1999
Pişman olmaktansa güvende olayım.''
06:53
And all of these things
have conspiredkomplo togetherbirlikte
115
401450
3524
Tüm bu hususlar bir araya geldi
06:56
to blanketbattaniye our planetgezegen with a homogeneityhomojenliği
that I think is deeplyderinden problematicsorunsal.
116
404998
5899
ve dünyamızı çok derin bir sorun olarak
gördüğüm bir homojenlik esiri yaptı.
07:03
So how can we do the oppositekarşısında?
117
411660
1865
Bunun tersini nasıl yaparız?
07:05
How can we go back to buildingbina citiesşehirler
118
413549
2246
Fiziksel ve kültürel açıdan
07:07
that are physicallyfiziksel olarak
and culturallykültürel variedçeşitli again?
119
415819
3726
çok çeşitli binalar inşa etmeye
nasıl geri döneriz?
07:11
How can we buildinşa etmek citiesşehirler of differencefark?
120
419569
2534
Farklı şehirler nasıl inşa ederiz?
07:14
I would arguetartışmak that we should startbaşlama
121
422823
2310
Bence başlangıç noktamız
07:17
by injectingenjekte into the globalglobal the localyerel.
122
425157
3209
yereli küresele taşımak olmalı.
07:20
This is alreadyzaten happeningolay
with foodGıda, for instanceörnek.
123
428814
2928
Bu zaten yiyecek konusunda
yaşadığımız bir şey.
07:24
You just look at the way in whichhangi
craftzanaat beerbira has takenalınmış on corporatetüzel beerbira.
124
432076
5239
Geleneksel biranın nasıl
ticari biraya galip geldiğine bakın.
07:30
Or, how manyçok of you
still eatyemek WonderMerak ediyorum BreadEkmek?
125
438704
3397
Mesela aranızdan kaçı
hâlâ Wonder Bread yiyor?
07:35
I'd betbahis mostçoğu of you don't.
126
443164
2008
Eminim çoğunuz yemiyordur.
07:37
And I betbahis you don't because
you don't want processedişlenen foodGıda
127
445196
2733
Eminim yemeyişinizin sebebi,
hayatınızda işlenmiş gıda
istemiyor olmanız.
07:39
in your life.
128
447953
1174
07:41
So if you don't want processedişlenen foodGıda,
129
449151
1942
İşlenmiş gıda istemiyorsanız
07:43
why would you want processedişlenen citiesşehirler?
130
451117
2643
neden işlenmiş şehirler isteyesiniz ki?
07:45
Why would you want these
mass-producedüretilen, bleachedağartılmış placesyerler
131
453784
3119
Neden bu toplu üretilmiş,
adeta ağartılmış şehirlerde
07:48
where all of us have to livecanlı
and work everyher day?
132
456927
2788
her gün yaşamak ve çalışmak isteyesiniz?
07:53
(ApplauseAlkış)
133
461498
4594
(Alkışlar)
07:58
So, technologyteknoloji was a bigbüyük partBölüm
of the problemsorun in the 20thinci centuryyüzyıl.
134
466806
4698
Teknoloji 20. yüzyılda
sorunun büyük bir parçasıydı.
08:03
When we inventedicat edildi the automobileotomobil,
what happenedolmuş is,
135
471528
2549
Otomobili icat ettiğimizde
08:06
the worldDünya all bentbükülmüş towardskarşı the inventionicat.
136
474101
2733
tüm dünya bu icada kilitlendi.
08:09
And we recreatedyeniden our landscapepeyzaj around it.
137
477363
2388
Tüm çevre mimarisini buna göre ayarladık.
08:12
In the 21stst centuryyüzyıl,
138
480125
2500
21. yüzyılda ise,
08:14
technologyteknoloji can be partBölüm of the solutionçözüm --
139
482649
2761
teknoloji çözümün bir parçası olabilir,
08:17
if it bendsvurgun to the needsihtiyaçlar of the worldDünya.
140
485434
2825
tabii dünyanın ihtiyaçlarına
göre ayarlanırsa.
08:21
So what do I mean by that?
141
489730
1284
Bundan kastettiğim şey ne?
08:23
Take the autonomousözerk vehiclearaç.
142
491038
1385
Sürücüsüz araçları ele alalım.
08:24
I don't think the autonomousözerk vehiclearaç
is excitingheyecan verici because it's a driverlesssürücüsüz cararaba.
143
492447
3746
Burada heyecan verici şey
bence bir sürücüsü olmaması değil.
08:28
That, to me, only impliesanlamına gelir
144
496217
1614
Bana göre bu sadece şu demek,
08:29
that there's even more congestiontıkanıklık
on the roadsyollar, franklyaçıkçası.
145
497855
3396
yollarda daha fazla tıklanıklık olacak.
08:34
I think what's excitingheyecan verici about
the autonomousözerk vehiclearaç is the promisesöz vermek --
146
502013
3859
Burada heyecan verici olan şey
sürücüsüz otomobilin bize vadettiği -
08:37
and I want to stressstres the wordsözcük "promisesöz vermek,"
147
505896
1958
Arizona'daki kazayı düşününce
''vadetmek'' kelimesini
vurgulamak istiyorum.
08:39
givenverilmiş the recentson accidentkaza in ArizonaArizona --
148
507878
1970
08:42
the promisesöz vermek that we could have
these smallküçük, urbankentsel vehiclesAraçlar
149
510577
3309
Vadettiği şey, yaya ve bisikletlerle
güven içinde etkileşime geçecek
08:45
that could safelygüvenli bir şekilde cominglecomingle
with pedestriansyayalar and bicyclesbisikletler.
150
513910
4336
küçük ve kentsel araçlar.
08:50
That would enableetkinleştirmek us
to designdizayn humaneinsancıl streetssokaklar again,
151
518776
3936
Bu bizim yeniden insani sokaklar
tasarlamamıza imkân sağlayacak,
08:54
streetssokaklar withoutolmadan curbsCurbs,
152
522736
1612
bordürleri olmayan sokaklar,
08:56
maybe streetssokaklar like the woodenahşap
walkwaysyürüme yolları on FireYangın IslandAda.
153
524372
3125
belki de Fire Island'daki gibi
ahşap yürüyüş patikaları.
09:01
Or maybe we could designdizayn streetssokaklar
with the cobblestoneArnavut kaldırımı of the 21stst centuryyüzyıl,
154
529078
5096
Hatta belki de 21. yüzyılın kaldırım
taşıyla sokaklar tasarlayabiliriz,
09:06
something that capturesyakalar
kineticKinetik energyenerji, meltserir snowkar,
155
534198
3469
kinetik enerjiyi çeken
ve karı eriten bir şey,
09:09
helpsyardım eder you with your fitnessFitness when you walkyürümek.
156
537691
2412
yürürken formunuzu korumanıza yardım eder.
09:13
Or rememberhatırlamak those bigbüyük laddermerdiven fireateş truckskamyonlar?
157
541720
2548
Merdivenli büyük
itfaiye araçlarını düşünün.
09:16
What if we could replacedeğiştirmek them
and all the asphaltAsfalt that comesgeliyor with them
158
544292
3872
Hem itfaiye araçları hem de onlar için
gerekli olan asfaltın yerine
09:20
with droneserkek arı and robotsrobotlar that could
rescuekurtarmak people from burningyanan buildingsbinalar?
159
548188
4000
insanları yanan binalardan kurtaran
drone ve robotlar kullansak?
09:24
And if you think that's outlandishtuhaf,
you'dşimdi etsen be amazedşaşırmış to know
160
552212
2786
Bunun uçarı olduğunu düşünüyorsanız
09:27
how much of that technologyteknoloji
is alreadyzaten beingolmak used todaybugün
161
555022
3444
kurtarma operasyonlarında
zaten bu teknolojinin pek çoğunun
kullandığını söylesem çok şaşırırsınız.
09:30
in rescuekurtarmak activityaktivite.
162
558490
1267
09:33
But now I'd like you
to really imaginehayal etmek with me.
163
561291
3079
Benimle gerçekten hayal edin.
09:36
ImagineHayal if we could designdizayn
the hovercraftHovercraft wheelchairtekerlekli sandalye.
164
564966
4188
Hava yastıklı tekerlekli
sandalyeyi hayal edin.
09:42
Right?
165
570299
1165
Olamaz mı?
09:43
An inventionicat that would
not only allowizin vermek equaleşit accesserişim,
166
571488
3740
Bu sadece herkes için
eşit erişimi temin etmekle kalmaz,
09:47
but would enableetkinleştirmek us to buildinşa etmek
the Italianİtalyanca hillTepe townkasaba of the 21stst centuryyüzyıl.
167
575252
5514
21. yüzyılın İtalyan tepe kentini
inşa etmemizi sağlar.
09:54
I think you'dşimdi etsen be amazedşaşırmış to know
168
582244
2301
İnsanların ihtiyaçlarına yönelik olan
09:56
that just a fewaz of these inventionsbuluşlar,
responsiveduyarlı to humaninsan need,
169
584569
4787
bu icatlardan sadece birkaçı
10:01
would completelytamamen transformdönüştürmek
the way we could buildinşa etmek our citiesşehirler.
170
589380
3703
şehirlerimizi inşa ediş şeklimizi
tamamen dönüşüme uğratır.
10:06
Now, I betbahis you're alsoAyrıca thinkingdüşünme:
171
594253
2075
Şöyle düşündüğünüze eminim:
10:08
"We don't have kineticKinetik cobblestonescobblestones
or flyinguçan wheelchairstekerlekli sandalye yethenüz,
172
596352
3693
''Ne kinetik kaldırım taşlarımız var
ne de uçan tekerlekli sandalyemiz,
10:12
so what can we do about this problemsorun
with today'sbugünkü technologyteknoloji?"
173
600069
3397
bu sorunu çözmek için
bugünün teknolojisiyle ne yapabiliriz?''
10:15
And my inspirationilham for that questionsoru
comesgeliyor from a very differentfarklı cityŞehir,
174
603990
4722
Bu soruya duyduğum ilham
çok farklı bir şehirden geliyor,
10:20
the cityŞehir of UlaanbaatarUlaanbaatar, MongoliaMoğolistan.
175
608736
2341
Moğolistan'ın Ulanbatur şehrinden.
10:23
I have clientsistemciler there
176
611101
1163
Orada müşterilerim var,
10:24
who have askeddiye sordu us to designdizayn
a 21st-centuryst yüzyıl open-airaçık hava villageköy
177
612288
4654
bizden bir 21. yüzyıl açık hava
kasabası tasarlamamızı istediler,
10:28
that's sustainablysürdürülebilir heatedısıtmalı
usingkullanma today'sbugünkü technologyteknoloji,
178
616966
4278
şehirlerinin merkezinde
bugünün teknolojisini kullanarak
ısıyı dengede tutan bir kasaba.
10:33
in the heartkalp of theironların downtownşehir merkezinde.
179
621268
2206
10:35
And that's to copebaşa çıkmak
with theironların frigidbuz gibi winterskışları.
180
623498
2667
Zorlu geçen kışları için istiyorlardı.
10:38
And the projectproje is bothher ikisi de poetryşiir and prosenesir.
181
626918
3262
Proje hem şiirsel hem de sıkıcı.
10:42
The poetryşiir is really
about evokingçağrıştıran the localyerel:
182
630204
3857
Şiirsel kısmı lokal
özellikleri uyandırmak:
10:46
the mountainousDağlık terrainarazi,
183
634085
1803
dağlık bölge,
10:47
usingkullanma colorsrenkler to pickalmak up
the spectacularmuhteşem lightışık,
184
635912
3578
harika ışıklandırma için renk seçimi,
10:51
understandinganlayış how to interpretyorumlamak
the nomadicgöçebe traditionsgelenekler
185
639514
3852
Moğol milletini yansıtacak
10:55
that animateanimasyon ekleme the nationulus of MongoliaMoğolistan.
186
643390
2574
göçebe geleneklerini yorumlama becerisi.
10:59
The prosenesir has been the developmentgelişme
of a catalogueKatalog of buildingsbinalar,
187
647427
3753
Sıkıcı olan kısım ise bina
seçeneklerini bir araya getirme,
11:03
of smallküçük buildingsbinalar
that are fairlyoldukça affordablesatın alınabilir,
188
651204
2889
kısmen daha karşılanabilir küçük binalar,
11:06
usingkullanma localyerel constructioninşaat
materialsmalzemeler and technologyteknoloji
189
654117
3079
yerel inşaat malzemeleri
ve teknolojisi kullanılarak
11:09
that can still providesağlamak
newyeni formsformlar of housingKonut,
190
657220
2825
yeni konutlar yapmak;
11:12
newyeni workspaceçalışma alanı,
191
660069
1701
yeni çalışma alanları,
11:13
newyeni shopsdükkanlar
192
661794
1155
yeni mağazalar,
11:14
and culturalkültürel buildingsbinalar,
like a theatertiyatro or a museummüze --
193
662973
2504
yeni kültürel binalar,
tiyatro ve müze gibi,
11:17
even a hauntedperili houseev.
194
665501
1254
hatta lanetli bir ev.
11:21
While workingçalışma on this in our officeofis,
195
669016
1798
Bunun üzerinde çalışırken
11:22
we'vebiz ettik realizedgerçekleştirilen that we're buildingbina uponüzerine
the work of our colleaguesmeslektaşlar,
196
670838
4045
meslektaşlarımızın işleri üzerinde
çalıştığımızı fark ettik,
11:26
includingdahil olmak üzere architectmimar TatianaTatiana BilbaoBilbao,
workingçalışma in MexicoMeksika CityŞehir;
197
674907
4284
Mexico City'de çalışan
mimar Tatiana Bilbao,
11:32
PritzkerPritzker Mimarlık laureateÖdülü sahibi
AlejandroAlejandro AravenaAravena, workingçalışma in ChileŞili;
198
680220
4230
Şili'de çalışan Pritzker kazananı
Alejandro Aravena
11:36
and recentson PritzkerPritzker Mimarlık winnerkazanan
BalkrishnaBalkrishna DoshiDoshi, workingçalışma in IndiaHindistan.
199
684474
3715
ve son Pritzker kazananı
Hindanstan'da çalışan Balkrishna Doshki.
11:40
And all of them are buildingbina spectacularmuhteşem
newyeni formsformlar of affordablesatın alınabilir housingKonut,
200
688506
4785
Hepsi de inanılmaz yeni şekillerde
karşılanabilir konutlar yapıyorlar,
11:45
but they're alsoAyrıca buildingbina
citiesşehirler of differencefark,
201
693315
2500
ama ayrıca farklı şehirler de yapıyorlar,
11:47
because they're buildingbina citiesşehirler
that respondyanıtlamak to localyerel communitiestopluluklar,
202
695839
4071
çünkü yerel topluluklara yönelik
şehirler inşa ediyorlar;
11:51
localyerel climatesİklimler
203
699934
1678
yerel iklimlere
11:53
and localyerel constructioninşaat methodsyöntemleri.
204
701636
1933
ve yerel inşaat tekniklerine göre.
11:57
We're doublingikiye katlama down on that ideaFikir,
we're researchingaraştırma a newyeni modelmodel
205
705369
3965
Bu fikir üzerine kendimizi geliştiriyoruz,
12:01
for our growingbüyüyen citiesşehirler
with gentrificationmutenalaşma pressuresbasınçları,
206
709358
3802
kentsel güzelleştirmeye ihtiyaç duyan
gelişmekte olan şehirlerimiz için
12:05
that could buildinşa etmek uponüzerine
that late-geç-19th-centuryinci yüzyıl modelmodel
207
713184
2726
19. yüzyılın sonlarında
inşa edilmiş havası veren
12:07
with that centermerkez coreçekirdek,
208
715934
1476
yeni bir model araştırıyoruz,
12:09
but a prototypeprototip that could shape-shiftŞekil-shift
in responsetepki to localyerel needsihtiyaçlar
209
717434
5695
yerel ihtiyaçlara ve yerel yapı
materyallerine yanıt vererek
12:15
and localyerel buildingbina materialsmalzemeler.
210
723153
2166
adeta şekil değiştiren bir prototip.
12:18
All of these ideasfikirler,
to me, are nostalgia-freeNostalji-ücretsiz.
211
726906
3843
Tüm bu fikirler benim için
hiç de nostaljik değil.
12:23
They all tell me
212
731276
2007
Benim için görünen şey,
12:25
that we can buildinşa etmek citiesşehirler that can growbüyümek,
213
733307
2945
gelişebilen şehirler inşa edebiliriz,
12:28
but growbüyümek in a way that reflectsyansıtır
the diverseçeşitli residentssakinleri
214
736276
2738
o şehirlerde yaşayan farklı insanların
farklılıklarını yansıtacak kadar gelişen;
12:31
that livecanlı in those citiesşehirler;
215
739038
1531
12:33
growbüyümek in a way that can accommodateKarşılamak
all incomegelir groupsgruplar,
216
741395
4960
renk, inanış ve cinsiyet ayırt etmeksizin
her tür topluluğa ev sahibi
yapacak kadar gelişen şehirler.
12:38
all colorsrenkler, creedsdinden, genderscinsiyet.
217
746379
2167
12:42
We could buildinşa etmek suchböyle spectacularmuhteşem citiesşehirler
that we could disincentivizedisincentivize sprawlyayılma
218
750022
4479
Öyle harika şehirler yapabiliriz ki
yayılmaya engel olabilir
12:47
and actuallyaslında protectkorumak naturedoğa.
219
755304
1989
ve gerçekten doğayı koruyabiliriz.
12:51
We can growbüyümek citiesşehirler that are high-techyüksek teknoloji,
220
759260
2550
İleri teknoloji şehirler yapabiliriz,
12:53
but alsoAyrıca respondyanıtlamak to the timelesszamansız
culturalkültürel needsihtiyaçlar of the humaninsan spiritruh.
221
761834
4614
ama ayrıca insan doğasının dönemi olmayan
kültürel gereklerine yanıt verebilir.
12:59
I'm convincedikna olmuş that we can buildinşa etmek
citiesşehirler of differencefark
222
767778
3436
Hepimizin çok istediği kültürel mozaiği
yaratmamıza yardım edecek
13:03
that help to createyaratmak the globalglobal mosaicMozaik
to whichhangi so manyçok of us aspireçok istemek.
223
771238
4146
farklılıkları yansıtan şehirler
yapabileceğimize gerçekten inanıyorum.
13:07
Thank you.
224
775786
1150
Teşekkürler.
13:08
(ApplauseAlkış)
225
776960
3643
(Alkışlar)
Translated by Cihan Ekmekçi
Reviewed by Figen Ergürbüz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Vishaan Chakrabarti - Architect, author
Vishaan Chakrabarti's book, "A Country of Cities: A Manifesto for an Urban America," makes the case that a more urban USA would result in a more prosperous, sustainable, joyous and socially mobile nation.

Why you should listen

As the designer for Brooklyn's Domino Sugar Refinery, the first mixed-use skyscrapers in Philadelphia's Schuylkill Yards project, a nonprofit artist space in Harlem, attainable housing in Newark and a contemporary urban bazaar in Ulaanbaatar, Mongolia, Vishaan Chakrabarti is engaged in some of the most distinctive projects redefining global urban life in the 21st century. He has also advocated for more equitable and ecological cities in New York Times op-eds such as "Penn Station Reborn" and "America's Urban Future." In his 2013 book, A Country of Cities: A Manifesto for an Urban America, he illustrates through hard data and soft cartoons why Americans would be more prosperous, sustainable, joyful and socially mobile in a more urban nation.

Chakrabarti is the founder of Practice for Architecture and Urbanism (PAU), a New York-based architecture studio dedicated to the advancement of metropolitan life. He is also a Professor of Practice at Columbia University, where he teaches architectural design and urban theory. Prior to founding PAU, he served as the director of planning for Manhattan under Mayor Michael Bloomberg after the tragic events of 9/11, during which he helped to plan the High Line, the reconstruction of the World Trade Center and the expansion of Columbia University. Born in Calcutta, Chakrabarti holds degrees from Cornell, MIT and Berkeley.

More profile about the speaker
Vishaan Chakrabarti | Speaker | TED.com