ABOUT THE SPEAKER
Amanda Burden - Urban planner
As New York’s chief city planner under the Bloomberg administration, Amanda Burden led revitalization of some of the city's most familiar features -- from the High Line to the Brooklyn waterfront.

Why you should listen

With a keen eye for detail that extends to the most humble park bench -- and a gift for convincing developers and bureaucrats of her vision -- former New York City Planning Commissioner Amanda Burden rebuilt New York City.

Taking inspiration from her mentor, the influential urban theorist William H. “Holly” Whyte, Burden stepped out of the society pages (she's Babe Paley's daughter) and into a high-profile development career, which started with the planning and design of Battery Park and brought her to the Bloomberg administration. Her high design standards and flair for human-scale public spaces (as she told the Wall Street Journal, "You can actually change a city by a small stroke") ensures that her legacy will be an enduring element of New York’s urban landscape. Post-mayoralty, she is joining Mike Bloomberg's newly established global consultancy, Bloomberg Associates, as one of the founding Principals (along with Janette Sadik-Khan, former traffic commisioner).

More profile about the speaker
Amanda Burden | Speaker | TED.com
TED2014

Amanda Burden: How public spaces make cities work

Amanda Burden: Açık alanlar bir şehri nasıl geliştirir

Filmed:
1,364,232 views

8 milyon insan New York'ta yaşamak için bir aradadır. Bunu mümkün kılan nedir? Bunun nedenlerinden biri, şehrin harika açık alanlarıdır, minik cep parklarından geniş su kenarı gezinti yerlerine kadar insanların yürüyüş yapıp oynayabilecekleri yerler. Amanda Burden şaşırtıcı bir şekilde hayvan davranış bilimcisi olarak edindiği tecrübeyle şehrin en yeni açık alanlarından bazılarının planlanmasına katkıda bulundu. İnsanların seveceği parklar yaratmanın beklenmedik zorluklarını ve bunun neden önemli olduğunu anlatıyor.
- Urban planner
As New York’s chief city planner under the Bloomberg administration, Amanda Burden led revitalization of some of the city's most familiar features -- from the High Line to the Brooklyn waterfront. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
When people think about citiesşehirler,
0
1008
1690
Şehirler hakkında düşünürken
00:14
they tendeğiliminde to think of certainbelli things.
1
2698
2302
insanların aklına belirli şeyler gelir.
00:17
They think of buildingsbinalar and streetssokaklar
2
5000
2060
Binaları, caddeleri,
00:19
and skyscrapersgökdelenler, noisygürültülü cabsKabinler.
3
7060
2896
gökdelenleri ve gürültülü taksileri düşünürler.
00:21
But when I think about citiesşehirler,
4
9956
1934
Ama ben şehirler hakkında düşünürken
00:23
I think about people.
5
11890
1801
insanları düşünürüm.
00:25
CitiesŞehirler are fundamentallyesasen about people,
6
13691
3470
Şehirler temelde insanlarla ilgilidir.
00:29
and where people go
7
17161
1844
İnsanların nerelere gittikleri
00:31
and where people meetkarşılamak
8
19005
1515
ve nerelerde buluştukları
00:32
are at the coreçekirdek of what makesmarkaları a cityŞehir work.
9
20520
3330
bir şehrin ayakta durmasını sağlayan temellerdir.
00:35
So even more importantönemli than buildingsbinalar in a cityŞehir
10
23850
3180
Yani bir şehirdeki binalardan çok daha önemlisi
00:39
are the publichalka açık spacesalanlarda in betweenarasında them.
11
27030
3008
binalar arasındaki halka açık alanlardır.
00:42
And todaybugün, some of the mostçoğu transformativedönüştürücü
12
30038
2658
Ve günümüzde şehirlerdeki
00:44
changesdeğişiklikler in citiesşehirler
13
32696
1677
en önemli değişimler
00:46
are happeningolay in these publichalka açık spacesalanlarda.
14
34373
3186
bu açık alanlarda gerçekleşiyor.
00:49
So I believe that livelycanlı, enjoyablezevkli publichalka açık spacesalanlarda
15
37559
4193
Bence canlı ve eğlenceli halka açık alanlar,
00:53
are the keyanahtar to planningplanlama a great cityŞehir.
16
41752
3120
mükemmel bir şehir planlamanın anahtarıdır.
00:56
They are what makesmarkaları it come alivecanlı.
17
44872
3420
Şehri canlandıran bu alanlardır.
01:00
But what makesmarkaları a publichalka açık spaceuzay work?
18
48292
3680
Ama açık alanların kullanılmasını sağlayan nedir?
01:03
What attractsçekiyor people to successfulbaşarılı publichalka açık spacesalanlarda,
19
51972
3551
İnsanları başarılı açık alanlara çeken
01:07
and what is it about unsuccessfulbaşarısız placesyerler
20
55523
2422
ya da insanları başarısız yerlerden
01:09
that keepstutar people away?
21
57945
2680
uzak tutan nedir?
01:12
I thought, if I could answerCevap those questionssorular,
22
60625
3359
Eğer bu sorulara cevap verebilirsem
01:15
I could make a hugeKocaman contributionkatkı to my cityŞehir.
23
63984
3780
şehrime büyük bir katkıda bulunacağımı düşündüm.
01:19
But one of the more wonkybitkin things about me
24
67764
2154
Hakkımdaki en garip şeylerden biri
01:21
is that I am an animalhayvan behavioristdavranışçı,
25
69918
3551
bir hayvan davranış bilimcisi olmam
01:25
and I use those skillsbecerileri not to studyders çalışma animalhayvan behaviordavranış
26
73469
3577
ve bu yeteneğimi hayvan davranışlarını incelemek için değil,
01:29
but to studyders çalışma how people in citiesşehirler
27
77046
2934
şehirli insanların açık alanları
01:31
use cityŞehir publichalka açık spacesalanlarda.
28
79980
2248
nasıl kullandıklarını incelemek için kullanmam.
01:34
One of the first spacesalanlarda that I studiedokudu
29
82228
3321
İncelediğim ilk yerlerden birisi
01:37
was this little vestyelek pocketcep parkpark calleddenilen PaleyPaley ParkPark
30
85549
3405
Manhattan'ın merkezindeki küçük bir cep parkı olan
01:40
in midtownMidtown ManhattanManhattan.
31
88954
2308
Paley Parkı idi.
01:43
This little spaceuzay becameoldu a smallküçük phenomenonfenomen,
32
91262
4125
Bu dar alan küçük bir fenomene dönüşmüştü
01:47
and because it had suchböyle a profoundderin impactdarbe
33
95387
2868
ve New Yorklular üzerinde derin
01:50
on NewYeni YorkersYorklu,
34
98255
1216
bir etki yarattığı için
01:51
it madeyapılmış an enormousmuazzam impressionizlenim on me.
35
99471
4084
burası beni çok etkiledi.
01:55
I studiedokudu this parkpark very earlyerken on in my careerkariyer
36
103555
2497
Bu parkı kariyerimin başında incelemiştim,
01:58
because it happenedolmuş to have been builtinşa edilmiş
37
106052
1586
çünkü üvey babam tarafından
01:59
by my stepfatherüvey baba,
38
107638
1778
inşa edilmişti.
02:01
so I knewbiliyordum that placesyerler like PaleyPaley ParkPark
39
109416
2632
Böylece Paley Parkı gibi yerlerin şans eseri
02:04
didn't happenolmak by accidentkaza.
40
112048
2400
oluşmadığını öğrendim.
02:06
I saw firsthandilk elden that they requiredgereklidir
41
114448
2552
İnanılmaz bir adanmışlık ve
02:09
incredibleinanılmaz dedicationithaf
42
117000
1456
detaylara gösterilen muazzam dikkatin
02:10
and enormousmuazzam attentionDikkat to detaildetay.
43
118456
3058
şart olduğunu şahsen gördüm.
02:13
But what was it about this spaceuzay
44
121514
1734
Ama bu yeri bu kadar özel kılan
02:15
that madeyapılmış it specialözel and drewdrew people to it?
45
123248
3802
ve insanları ona çeken şey neydi?
02:19
Well, I would sitoturmak in the parkpark and watch very carefullydikkatlice,
46
127050
2901
Parkta oturup dikkatlice etrafı incelerdim,
02:21
and first amongarasında other things
47
129951
1892
her şeyden önce gelen
02:23
were the comfortablerahat, movablehareketli chairssandalye.
48
131843
3063
rahat ve taşınabilen sandalyelerdi.
02:26
People would come in, find theironların ownkendi seatoturma yeri,
49
134906
2510
İnsanlar parka gelir, kendi sandalyelerini bulur,
02:29
movehareket it a bitbit, actuallyaslında, and then staykalmak a while,
50
137416
3394
yerini ayarlarlar, sonra bir süre otururlardı
02:32
and then interestinglyilginç biçimde,
51
140810
1848
ve ilginç bir şekilde
02:34
people themselveskendilerini attractedçekti other people,
52
142658
2975
bu insanlar başka insanları çekerlerdi.
02:37
and ironicallyironik, I feltkeçe more peacefulhuzurlu
53
145633
2777
Ne gariptir ki, etrafta başka insanlar olunca
02:40
if there were other people around.
54
148410
1981
daha da huzurlu hissederdim.
02:42
And it was greenyeşil.
55
150391
1890
Ve yemyeşildi.
02:44
This little parkpark providedsağlanan what NewYeni YorkersYorklu craveyalvarmak:
56
152281
3761
Bu park New Yorklular'a ihtiyaçları olan
02:48
comfortkonfor and greeneryyeşillik.
57
156042
2538
rahatlık ve yeşilliği sunuyordu.
02:50
But my questionsoru was,
58
158580
1688
Benim sorumsa,
02:52
why weren'tdeğildi there more placesyerler with greeneryyeşillik
59
160268
3062
şehrin ortasında neden daha fazla yeşil alan ve
02:55
and placesyerler to sitoturmak in the middleorta of the cityŞehir
60
163330
2509
oturabileceğiniz, kendinizi yalnız
02:57
where you didn't feel aloneyalnız,
61
165839
2480
ya da fazlalık gibi hissetmediğiniz
03:00
or like a trespasserKaçak?
62
168319
2457
yerler olmadığıydı.
03:02
UnfortunatelyNe yazık ki, that's not how citiesşehirler
63
170776
2232
Maalesef şehirler
03:05
were beingolmak designedtasarlanmış.
64
173008
2018
bu şekilde tasarlanmıyor.
03:07
So here you see a familiartanıdık sightgörme.
65
175026
3694
Burada tanıdık bir manzara görüyoruz.
03:10
This is how plazasplazalar have been
designedtasarlanmış for generationsnesiller.
66
178720
4281
Plazalar nesillerdir bu şekilde tasarlanıyor.
03:15
They have that stylishşık, SpartanSpartalı look
67
183001
3130
Modern mimariyle ilişkilendirilen
03:18
that we oftensık sık associateilişkilendirme with modernmodern architecturemimari,
68
186131
3820
çok şık ve yalın bir görüntüleri var.
03:21
but it's not surprisingşaşırtıcı that people
69
189951
2311
Fakat insanların buna benzer yerleri gözardı etmeleri
03:24
avoidönlemek spacesalanlarda like this.
70
192262
1862
sürpriz değil.
03:26
They not only look desolateıssız,
71
194124
2110
Sadece ıssız değil, aynı zamanda
03:28
they feel downrightdobra dobra dangeroustehlikeli.
72
196234
2712
düpedüz tehlikeli görünüyorlar.
03:30
I mean, where would you sitoturmak here?
73
198946
3277
Burada nerede oturabilirsiniz?
03:34
What would you do here?
74
202223
2546
Burada ne yapabilirsiniz?
03:36
But architectsmimarlar love them.
75
204769
3476
Ama mimarlar bunlara bayılıyorlar.
03:40
They are plinthssüpürgelikler for theironların creationskreasyonları.
76
208245
3273
Yaratıcılıklarının abideleri.
03:43
They mightbelki toleratekatlanmak a sculptureheykel or two,
77
211518
1933
Birkaç heykele katlanabilirler,
03:45
but that's about it.
78
213451
1753
ama hepsi bu.
03:47
And for developersgeliştiriciler, they are idealideal.
79
215204
3204
Ve müteahhitler için idealler.
03:50
There's nothing to waterSu, nothing to maintainsürdürmek,
80
218408
2587
Sulayacak ya da bakım yapılacak bir şey
03:52
and no undesirableistenmeyen people to worryendişelenmek about.
81
220995
3960
veya uğraşacakları istenmeyen insanlar yok.
03:56
But don't you think this is a wasteatık?
82
224955
3244
Sizce de bu israf değil mi?
04:00
For me, becomingolma a cityŞehir plannerplanlayıcısı
83
228199
2321
Benim için şehir planlamacı olmak
04:02
meantdemek beingolmak ableyapabilmek to trulygerçekten changedeğişiklik the cityŞehir
84
230520
2672
yaşadığım ve sevdiğim şehri
04:05
that I livedyaşamış in and lovedsevilen.
85
233192
2490
tamamıyla değiştirebilmek anlamına geliyordu.
04:07
I wanted to be ableyapabilmek to createyaratmak placesyerler
86
235682
2488
Paley Park'taki gibi hissetmenizi sağlayacak
04:10
that would give you the feelingduygu that you got
87
238170
1965
yerler yaratabilmek
04:12
in PaleyPaley ParkPark,
88
240135
1538
istiyordum
04:13
and not allowizin vermek developersgeliştiriciler to
buildinşa etmek bleakkasvetli plazasplazalar like this.
89
241673
4788
ve müteahhitlerin böyle kasvetli plazalar yaratmalarına izin vermemek.
04:18
But over the manyçok yearsyıl,
90
246461
1415
Ama yıllar içinde öğrendim ki,
04:19
I have learnedbilgili how hardzor it is
91
247876
2596
başarılı, anlamlı, eğlenceli
04:22
to createyaratmak successfulbaşarılı, meaningfulanlamlı,
92
250472
2588
açık alanlar yaratmak
04:25
enjoyablezevkli publichalka açık spacesalanlarda.
93
253060
2028
hiç de kolay değil.
04:27
As I learnedbilgili from my stepfatherüvey baba,
94
255088
1577
Üvey babamdan öğrendiğim gibi,
04:28
they certainlykesinlikle do not happenolmak by accidentkaza,
95
256665
2288
şans eseri oluşmuyorlar,
04:30
especiallyözellikle in a cityŞehir like NewYeni YorkYork,
96
258953
2828
özellikle de New York gibi
04:33
where publichalka açık spaceuzay has to
be foughtkavga etti for to beginbaşla with,
97
261781
3279
açık alanlar için savaş verilen bir şehirde,
04:37
and then for them to be successfulbaşarılı,
98
265060
2108
böyle alanların başarılı olması için de
04:39
somebodybirisi has to think very hardzor
99
267168
2022
birilerinin her detayı
04:41
about everyher detaildetay.
100
269190
2024
çok iyi düşünmesi gerekiyor.
04:43
Now, openaçık spacesalanlarda in citiesşehirler are opportunitiesfırsatlar.
101
271214
3946
Günümüzde şehirlerdeki her açık alan bir fırsat.
04:47
Yes, they are opportunitiesfırsatlar
for commercialticari investmentyatırım,
102
275160
3804
Evet, ticari yatırımlar için bir fırsat,
04:50
but they are alsoAyrıca opportunitiesfırsatlar for the commonortak good
103
278964
3569
ama şehrin kamu yararı için de
04:54
of the cityŞehir,
104
282533
1766
bir fırsat.
04:56
and those two goalshedefleri are oftensık sık
not alignedhizalanmış with one anotherbir diğeri,
105
284299
3515
Bu iki amaç çoğunlukla birbiriyle uyuşmuyor
04:59
and thereinOrada liesyalanlar the conflictfikir ayrılığı.
106
287814
2609
ve işte çatışma da burada.
05:02
The first opportunityfırsat I had to fightkavga
107
290423
2652
Mükemmel bir açık alan için savaşma fırsatını
05:05
for a great publichalka açık openaçık spaceuzay was in the earlyerken 1980s,
108
293075
3162
ilk kez 1980'lerin başında yakaladım.
05:08
when I was leadingönemli a teamtakım of plannersplanlamacıları
109
296237
2338
Aşağı Manhattan'da Hudson Nehri kıyısındaki
05:10
at a giganticDev landfilldüzenli depolama calleddenilen BatteryPil ParkPark CityŞehir
110
298575
3312
Battery Park City adı verilen devasa bir çöplük arazisinde
05:13
in loweralt ManhattanManhattan on the HudsonHudson RiverNehir.
111
301887
2613
bir planlama ekibini yönetiyordum.
05:16
And this sandykumlu wastelandboş arazi had lainatılması barrençorak
112
304500
2814
Bu kumlu boş arazi 10 yıl boyunca
05:19
for 10 yearsyıl,
113
307314
1450
çoraklaşmıştı
05:20
and we were told, unlessolmadıkça we foundbulunan a developergeliştirici
114
308764
2644
ve bize eğer 6 ay içinde bir müteahhit bulamazsak
05:23
in sixaltı monthsay, it would go bankruptiflas etti.
115
311408
2128
iflas edeceği söylendi.
05:25
So we camegeldi up with a radicalradikal,
116
313536
2001
Biz de çok kökten ve neredeyse
05:27
almostneredeyse insanedeli ideaFikir.
117
315537
2390
çılgınca bir fikir bulduk.
05:29
InsteadBunun yerine of buildingbina a parkpark
118
317927
1848
İlerideki gelişimi tamamlayıcı bir
05:31
as a complementtamamlayıcı to futuregelecek developmentgelişme,
119
319775
2508
park inşa etmek yerine,
05:34
why don't we reverseters that equationdenklem
120
322283
2085
neden denklemi ters çevirmiyoruz
05:36
and buildinşa etmek a smallküçük but very high-qualityyüksek kalite
121
324368
3053
ve önce küçük ama çok yüksek kalitede
05:39
publichalka açık openaçık spaceuzay first,
122
327421
1985
bir açık alan inşa edip
05:41
and see if that madeyapılmış a differencefark.
123
329406
3006
fark yaratacak mı diye bakmıyoruz.
05:44
So we only could affordparası yetmek to buildinşa etmek a two-blockiki blok sectionBölüm
124
332412
3698
Bütçemiz, ileride bir mil uzunluğunda bir gezinti yeri oluşturacak
05:48
of what would becomeolmak a mile-longmil uzunluğundaki esplanademeydan,
125
336110
3460
sadece iki blok büyüklüğündeki bir alana yetiyordu.
05:51
so whateverher neyse we builtinşa edilmiş had to be perfectmükemmel.
126
339570
2967
Yani inşa edeceğimiz şey mükemmel olmalıydı.
05:54
So just to make sure, I insistedısrar
127
342537
2996
Emin olmak için korkulukların ve deniz kenarındaki duvarın
05:57
that we buildinşa etmek a mock-upmock-up
128
345533
2217
tahtadan bir maketini
05:59
in woodahşap, at scaleölçek, of the railingkorkuluk and the seadeniz wallduvar.
129
347750
3934
yapmamızda ısrar ettim.
06:03
And when I satoturdu down on that testÖlçek benchBank
130
351684
3024
Kumlar hâlâ etrafımda uçuşurken,
06:06
with sandkum still swirlinggirdap gibi all around me,
131
354708
3198
o deneme bankına oturduğumda,
06:09
the railingkorkuluk hitvurmak exactlykesinlikle at eyegöz levelseviye,
132
357906
3093
korkuluklar tam göz hizamdaydı
06:12
blockingengelleme my viewgörünüm and ruiningbozma my experiencedeneyim
133
360999
2991
bütün manzaramı ve suyun kenarındaki
06:15
at the water'ssu çok edgekenar.
134
363990
2130
zevkimi engelliyordu.
06:18
So you see, detailsayrıntılar really do make a differencefark.
135
366120
3307
Gördüğünüz gibi detaylar gerçekten de fark yaratıyor.
06:21
But designdizayn is not just how something looksgörünüyor,
136
369427
3931
Fakat tasarım sadece bir şeyin nasıl göründüğü değil,
06:25
it's how your bodyvücut feelshissediyor on that seatoturma yeri in that spaceuzay,
137
373358
5892
vücudunuzun oradaki o bankta nasıl hissettiğidir
06:31
and I believe that successfulbaşarılı designdizayn always dependsbağlıdır
138
379250
3140
ve bence başarılı tasarım her zaman bu kişisel
06:34
on that very individualbireysel experiencedeneyim.
139
382390
3425
tecrübeye bağlıdır.
06:37
In this photoFotoğraf, everything looksgörünüyor very finishedbitmiş,
140
385815
4371
Bu fotoğrafta her şey bitmiş görünüyor
06:42
but that graniteGranit edgekenar, those lightsışıklar,
141
390186
2718
fakat o granit duvar, o lambalar,
06:44
the back on that benchBank,
142
392904
1888
o bankın arkası,
06:46
the treesağaçlar in plantingdikim,
143
394792
1694
dikilen ağaçlar,
06:48
and the manyçok differentfarklı kindsçeşit of placesyerler to sitoturmak
144
396486
2603
oturulacak bir sürü farklı alanlar,
06:51
were all little battlessavaşlar that turneddönük this projectproje
145
399089
3182
bu projeyi insanların bulunmak isteyecekleri
06:54
into a placeyer that people wanted to be.
146
402271
4044
bir yere dönüştüren küçük savaşlardı.
06:58
Now, this provedkanıtlanmış very valuabledeğerli 20 yearsyıl latersonra
147
406315
3835
Bütün bunların ne kadar değerli olduğunu
07:02
when MichaelMichael BloombergBloomberg askeddiye sordu me to be
148
410150
2008
20 yıl sonra Michael Bloomberg benden
07:04
his planningplanlama commissionerkomiser
149
412158
1582
planlama müdürü olmamı ve
07:05
and put me in chargeşarj etmek of shapingşekillendirme
150
413740
1847
tüm New York'u yeniden şekillendirmemi
07:07
the entiretüm cityŞehir of NewYeni YorkYork.
151
415587
2071
istediğinde anladım.
07:09
And he said to me on that very day,
152
417658
2099
Ve o gün bana şunu söyledi,
07:11
he said that NewYeni YorkYork was projectedprojekte
153
419757
2096
New York nüfusunun 8 milyondan 9 milyona
07:13
to growbüyümek from eightsekiz to ninedokuz millionmilyon people.
154
421853
3057
çıkması bekleniyordu.
07:16
And he askeddiye sordu me,
155
424910
1530
Ve bana şu soruyu sordu:
07:18
"So where are you going to put
156
426440
1843
"Peki bu yeni bir milyon New Yorklu'yu
07:20
one millionmilyon additionalek NewYeni YorkersYorklu?"
157
428283
2716
nereye yerleştirmeyi düşünüyorsun?"
07:22
Well, I didn't have any ideaFikir.
158
430999
2645
Hiçbir fikrim yoktu doğrusu.
07:25
Now, you know that NewYeni YorkYork does
159
433644
3039
New York'un göçmenler için
07:28
placeyer a highyüksek valuedeğer on attractingçeken immigrantsgöçmenler,
160
436683
2698
çok çekici olduğunu hepimiz biliyoruz.
07:31
so we were excitedheyecanlı about the prospectolasılık of growthbüyüme,
161
439381
2920
Bu büyüme beklentisi hepimizi heyecanlandırıyordu,
07:34
but honestlydürüstçe, where were we going to growbüyümek
162
442301
2879
ama zaten sınırlarına kadar genişlemiş olan
07:37
in a cityŞehir that was alreadyzaten builtinşa edilmiş out to its edgeskenarları
163
445180
3394
ve suyla çevrili bir şehirde ne yöne
07:40
and surroundedçevrili by waterSu?
164
448574
2800
doğru büyüyecektik?
07:43
How were we going to find housingKonut
165
451374
1602
Bu kadar yeni New Yorklu'ya
07:44
for that manyçok newyeni NewYeni YorkersYorklu?
166
452976
2298
nasıl konut sağlayacaktık?
07:47
And if we couldn'tcould spreadYAYILMIŞ out,
167
455274
1813
Eğer genişleyemiyorsak,
07:49
whichhangi was probablymuhtemelen a good thing,
168
457087
1814
ki belki de bu iyi bir şeydi,
07:50
where could newyeni housingKonut go?
169
458901
2819
yeni konutlara nerede yer bulunacaktı?
07:53
And what about carsarabalar?
170
461720
1633
Peki ya araçlar?
07:55
Our cityŞehir couldn'tcould possiblybelki handlesap any more carsarabalar.
171
463353
4112
Şehrimiz kesinlikle daha fazla araba kaldıramazdı.
07:59
So what were we going to do?
172
467465
2834
Peki ne yapacaktık?
08:02
If we couldn'tcould spreadYAYILMIŞ out, we had to go up.
173
470299
3977
Eğer genişleyemiyorsak, yükselmemiz gerekiyordu.
08:06
And if we had to go up,
174
474276
1034
Eğer yükselmemiz gerekiyorsa,
08:07
we had to go up in placesyerler
175
475310
1782
araca ihtiyaç duyulmayacak
08:09
where you wouldn'tolmaz need to ownkendi a cararaba.
176
477092
2009
yerlerde yükselmemiz gerekiyordu.
08:11
So that meantdemek usingkullanma one of our greatestEn büyük assetsvarlıklar:
177
479101
2863
Bu da en değerli varlıklarımızdan birini kullanmak demekti:
08:13
our transittransit systemsistem.
178
481964
2452
Toplu taşıma sistemimiz.
08:16
But we had never before thought
179
484416
1573
Daha önce bunu nasıl etkili
08:17
of how we could make the mostçoğu of it.
180
485989
2236
kullanabileceğimizi hiç düşünmemiştik.
08:20
So here was the answerCevap to our puzzlebulmaca.
181
488225
3213
İşte bilmecenin çözümü buydu.
08:23
If we were to channelkanal and redirectyönlendirme
182
491438
3631
Eğer yeni gelişim alanlarını
08:27
all newyeni developmentgelişme around transittransit,
183
495069
2294
toplu taşımanın etrafına konuşlandırırsak,
08:29
we could actuallyaslında handlesap that populationnüfus increaseartırmak,
184
497363
3627
nüfus artışını aslında kaldırabiliriz
08:32
we thought.
185
500990
1274
diye düşündük.
08:34
And so here was the planplan,
186
502264
2558
Planımız şöyleydi:
08:36
what we really neededgerekli to do:
187
504822
1648
Yapmamız gereken
08:38
We neededgerekli to redoYinele our zoningimar --
188
506470
2848
bölge sistemimizi değiştirmek,
08:41
and zoningimar is the cityŞehir planner'splanlayıcısı'nın regulatorydüzenleyici toolaraç --
189
509318
3351
ki bölgeler şehir planlamacıların düzenleme araçlarıdır,
08:44
and basicallytemel olarak reshapeyeniden şekillendirme the entiretüm cityŞehir,
190
512669
3311
ve tüm şehri yeniden şekillendirmekti.
08:47
targetinghedeflemesi where newyeni developmentgelişme could go
191
515980
2145
Yeni gelişim alanlarının nereler olabileceğini düşünerek
08:50
and prohibitingyasakçı any developmentgelişme at all
192
518125
2191
ve araca bağımlı banliyö tipi
08:52
in our car-orientedAraba odaklı,
193
520316
1714
bölgelerde gelişimi
08:54
suburban-stylebanliyö tarzı neighborhoodsmahalleler.
194
522030
2162
tamamıyla önleyerek yaptık.
08:56
Well, this was an unbelievablyinanılmaz derecede ambitiousiddialı ideaFikir,
195
524192
3732
Bu çok da iddialı bir plandı,
08:59
ambitiousiddialı because communitiestopluluklar
196
527924
2576
çünkü yerel yönetimlerin
09:02
had to approveonaylamak those plansplanları.
197
530500
3615
bu planı onaylaması gerekiyordu.
09:06
So how was I going to get this donetamam?
198
534115
3019
Peki bunu nasıl başaracaktım?
09:09
By listeningdinleme. So I beganbaşladı listeningdinleme,
199
537134
2908
Dinleyerek... Ben de dinlemeye başladım,
09:12
in factgerçek, thousandsbinlerce of hourssaatler of listeningdinleme
200
540042
3354
aslına bakarsanız sadece güven kazanabilmek için
09:15
just to establishkurmak trustgüven.
201
543396
1818
binlerce saat boyunca dinledim.
09:17
You know, communitiestopluluklar can tell
202
545214
2089
Yerel yönetimler onların mahallelerini
09:19
whetherolup olmadığını or not you understandanlama theironların neighborhoodsmahalleler.
203
547303
2152
gerçekten anlayıp anlamadığınızı fark edebilirler.
09:21
It's not something you can just fakesahte.
204
549455
3096
Numara yapabileceğiniz bir şey değildir bu.
09:24
And so I beganbaşladı walkingyürüme.
205
552551
2706
Ben de yürümeye başladım.
09:27
I can't tell you how manyçok blocksbloklar I walkedyürüdü,
206
555257
2320
Size ne kadar çok yürüdüğümü anlatamam,
09:29
in swelteringbunaltıcı summersYazları, in freezingbuz gibi winterskışları,
207
557577
3409
boğucu sıcaklarda ve dondurucu soğuklarda,
09:32
yearyıl after yearyıl,
208
560986
1830
yıllarca,
09:34
just so I could get to understandanlama
209
562816
2088
sadece her mahallenin
09:36
the DNADNA of eachher neighborhoodKomşuluk
210
564904
2027
DNA'sını ve her sokağın verdiği
09:38
and know what eachher streetsokak feltkeçe like.
211
566931
2575
hissi anlayabilmek için.
09:41
I becameoldu an incrediblyinanılmaz geekygeeky zoningimar expertuzman,
212
569506
3495
İnanılmaz çalışkan bir bölgeleme uzmanı olmuştum,
09:45
findingbulgu waysyolları that zoningimar could addressadres
213
573001
2069
yerel halkın ihtiyaçlarını karşılayacak
09:47
communities'toplumların concernsendişeler.
214
575070
2062
çözümler buluyordum.
09:49
So little by little, neighborhoodKomşuluk by neighborhoodKomşuluk,
215
577132
2572
Böylece yavaş yavaş, mahalle mahalle,
09:51
blockblok by blockblok,
216
579704
1435
sokak sokak,
09:53
we beganbaşladı to setset heightyükseklik limitssınırları
217
581139
1873
yükseklik sınırları getirmeye başladık.
09:55
so that all newyeni developmentgelişme
218
583012
1732
Böylece tüm yeni gelişim
09:56
would be predictabletahmin edilebilir and nearyakın transittransit.
219
584744
3617
tahmin edilebilir ve toplu ulaşıma yakın olabilecekti.
10:00
Over the coursekurs of 12 yearsyıl,
220
588361
1781
12 yıl boyunca
10:02
we were ableyapabilmek to rezoneTarim
221
590142
2469
yeniden planlanan
10:04
124 neighborhoodsmahalleler,
222
592611
2569
124 mahalle,
10:07
40 percentyüzde of the cityŞehir,
223
595180
2779
şehrin %40'ı,
10:09
12,500 blocksbloklar, so that now,
224
597959
4539
12.500 sokak oldu.
10:14
90 percentyüzde of all newyeni developmentgelişme of NewYeni YorkYork
225
602498
3237
Bu da New York'taki yeni gelişimin %90'ı
10:17
is withiniçinde a 10-minute-dakika walkyürümek of a subwaymetro.
226
605735
2648
metroya 10 dakikalık yürüme mesafesinde demek.
10:20
In other wordskelimeler, nobodykimse in those newyeni buildingsbinalar
227
608383
2650
Yani bu yeni konutlardaki hiç kimsenin
10:23
needsihtiyaçlar to ownkendi a cararaba.
228
611033
1876
arabaya ihtiyacı yok.
10:24
Well, those rezoningsrezonings were exhaustingyorucu
229
612909
4093
Yeniden bölge planlamalar çok yorucuydu,
10:29
and enervatingatlatmak and importantönemli,
230
617002
3038
yıpratıcıydı ve önemliydi
10:32
but rezoningRezoning was never my missionmisyon.
231
620040
2550
ama misyonum hiçbir zaman yeniden bölge planlama değildi.
10:34
You can't see zoningimar and you can't feel zoningimar.
232
622590
3491
Bölge planlamayı göremezsiniz ve hissedemezsiniz.
10:38
My missionmisyon was always to createyaratmak
233
626081
2088
Benim misyonum her zaman
10:40
great publichalka açık spacesalanlarda.
234
628169
1924
harika açık alanlar yaratmaktı.
10:42
So in the areasalanlar where we zonedİMARLI
for significantönemli developmentgelişme,
235
630093
3892
Yeni gelişim için yeniden planladığımız alanlarda
10:45
I was determinedbelirlenen to createyaratmak placesyerler
236
633985
2191
insanların hayatlarında fark yaratacak alanlar
10:48
that would make a differencefark in people'sinsanların liveshayatları.
237
636176
2694
oluşturmaya kararlıydım.
10:50
Here you see what was
238
638870
2086
Burada iki mil uzunluğunda
10:52
two milesmil of abandonedterkedilmiş, degradedbozulmuş waterfrontliman bölgesi
239
640956
2424
terkedilmiş, yıkılmış bir su kıyısı görüyorsunuz,
10:55
in the neighborhoodsmahalleler of GreenpointGreenpoint
240
643380
1767
Brooklyn'deki Greenpoint
10:57
and WilliamsburgWilliamsburg in BrooklynBrooklyn,
241
645147
1782
ve Williamsburg'ın mahallelerinde,
10:58
impossibleimkansız to get to and impossibleimkansız to use.
242
646929
3560
gitmesi ve kullanması imkânsız alanlar.
11:02
Now the zoningimar here was massivemasif,
243
650489
2494
Burada yeniden bölge planlama çok fazlaydı,
11:04
so I feltkeçe an obligationyükümlülük to createyaratmak
244
652983
3022
ben de bu su kıyılarında muhteşem
11:08
magnificentmuhteşem parksparklar on these waterfrontswaterfronts,
245
656005
3025
parklar yaratma zorunluluğu hissettim
11:11
and I spentharcanmış an incredibleinanılmaz amounttutar of time
246
659030
2740
ve bu planların her santimetrekaresinde
11:13
on everyher squarekare inchinç of these plansplanları.
247
661770
3105
inanılmaz zaman harcadım.
11:16
I wanted to make sure that there were
248
664875
2065
Karadan kıyıya kadar uzanan
11:18
tree-linedağaçlı pathsyolları from the uplandYayla to the waterSu,
249
666940
2539
ağaçlıklı yollar, her yerde ağaçlar ve yeşillik
11:21
that there were treesağaçlar and plantingsdikimleri everywhereher yerde,
250
669479
2411
ve elbette oturulacak bir sürü alan
11:23
and, of coursekurs, lots and lots of placesyerler to sitoturmak.
251
671890
4188
olmasını sağlamak istedim.
11:28
HonestlyDürüst olmak gerekirse, I had no ideaFikir how it would turndönüş out.
252
676078
3370
Açıkcası nasıl bir şey ortaya çıkacağını bilmiyordum.
11:31
I had to have faithinanç.
253
679448
1625
İçgüdülerime güvenmem gerekiyordu.
11:33
But I put everything that I had studiedokudu and learnedbilgili
254
681073
2963
Ama öğrendiğim ve bildiğim her şeyi
11:36
into those plansplanları.
255
684036
1734
bu planlarda kullandım.
11:37
And then it openedaçıldı,
256
685770
1660
Ve açılış günü geldi.
11:39
and I have to tell you, it was incredibleinanılmaz.
257
687430
3287
Söylemeliyim ki, inanılmazdı.
11:42
People camegeldi from all over the cityŞehir
258
690717
2085
Şehrin her yerinden insanlar gelmişlerdi
11:44
to be in these parksparklar.
259
692802
1657
bu parkları görmek için.
11:46
I know they changeddeğişmiş the liveshayatları
of the people who livecanlı there,
260
694459
3420
Orada yaşayan insanların hayatlarını değiştirdiklerini biliyorum.
11:49
but they alsoAyrıca changeddeğişmiş NewYeni Yorkers'Yorklu wholebütün imagegörüntü
261
697879
2495
Ama aynı zamanda New Yorklular'ın şehirlerine bakışlarını da
11:52
of theironların cityŞehir.
262
700374
1776
değiştirdi.
11:54
I oftensık sık come down and watch people
263
702150
1579
Sık sık buraya gelip insanların
11:55
get on this little ferryFeribot
264
703729
1516
iskeleler arası çalışan
11:57
that now runskoşar betweenarasında the boroughsilçeleri,
265
705245
1978
bu küçük vapura binmelerini izlerim.
11:59
and I can't tell you why,
266
707223
1487
Neden bilmiyorum ama
12:00
but I'm completelytamamen movedtaşındı
267
708710
1572
insanların orayı sanki
12:02
by the factgerçek that people are usingkullanma it
268
710282
2147
her zaman oradaymış gibi
12:04
as if it had always been there.
269
712429
2182
kullanmaları beni çok etkiler.
12:06
And here is a newyeni parkpark in loweralt ManhattanManhattan.
270
714611
3273
Burası aşağı Manhattan'da yeni bir park.
12:09
Now, the water'ssu çok edgekenar in loweralt ManhattanManhattan
271
717884
2757
Aşağı Manhattan'daki su kıyısı
12:12
was a completetamamlayınız messdağınıklık before 9/11.
272
720641
2933
11 Eylül öncesinde tam bir felaketti.
12:15
WallDuvar StreetSokak was essentiallyesasen landlockedKara ile çevrili
273
723574
1915
Wall Steet'in suya hiç kıyısı yoktu,
12:17
because you couldn'tcould get anywhereherhangi bir yer nearyakın this edgekenar.
274
725489
2586
çünkü bu kıyıya yanaşmak imkânsızdı.
12:20
And after 9/11, the cityŞehir had very little controlkontrol.
275
728075
3834
11 Eylül sonrasında şehir yönetiminin kontrolü kısıtlıydı.
12:23
But I thought if we wentgitti
276
731909
1545
Ama düşündüm ki,
12:25
to the LowerDaha düşük ManhattanManhattan DevelopmentGeliştirme CorporationCorporation
277
733454
2145
eğer Aşağı Manhattan Geliştirme Kurumu'na gidersek
12:27
and got moneypara to reclaimıslah this two milesmil
278
735599
2961
ve bu 2 millik yıkılmış su kıyısını almak için
12:30
of degradedbozulmuş waterfrontliman bölgesi
279
738560
1796
para bulabilirsek,
12:32
that it would have an enormousmuazzam effectEfekt
280
740356
1851
aşağı Manhattan'ın yeniden yapılanmasında
12:34
on the rebuildingYeniden oluşturma of loweralt ManhattanManhattan.
281
742207
2461
çok büyük bir etki yaratabilirdik.
12:36
And it did.
282
744668
1180
Ve öyle de oldu.
12:37
LowerDaha düşük ManhattanManhattan finallyen sonunda has a publichalka açık waterfrontliman bölgesi
283
745848
3391
Sonunda aşağı Manhattan'ın üç tarafında
12:41
on all threeüç sidestaraf.
284
749239
2114
halka açık bir kıyısı var.
12:43
I really love this parkpark.
285
751353
2384
Bu parkı gerçekten çok seviyorum.
12:45
You know, railingsparmaklıklar have to be higherdaha yüksek now,
286
753737
2225
Korkuluklar şimdi daha yüksek olmak zorunda,
12:47
so we put barbar seatingoturma at the edgekenar,
287
755962
2544
böylece kenarlara bar sandalyeleri koyduk
12:50
and you can get so closekapat to the waterSu
288
758506
2112
ve suya o kadar yaklaşabiliyorsunuz ki,
12:52
you're practicallypratikte on it.
289
760618
1728
neredeyse suyun üzerindesiniz.
12:54
And see how the railingkorkuluk widensgenişler
290
762346
1869
Bakın korkuluklar nasıl genişliyor
12:56
and flattensderecede düzeltilir out so you can layyatırmak down
291
764215
1416
ve yassılaşıyor, böylece yemeğinizi
12:57
your lunchöğle yemeği or your laptopdizüstü.
292
765631
1882
ya da diz üstü bilgisayarınızı koyabilirsiniz.
12:59
And I love when people come there
293
767513
1980
İnsanların buraya gelip,
13:01
and look up and they say,
294
769493
1860
karşıya bakıp "İşte Brooklyn, ne kadar da yakın."
13:03
"WowVay canına, there's BrooklynBrooklyn, and it's so closekapat."
295
771353
4027
demeleri çok hoşuma gidiyor.
13:07
So what's the trickhile?
296
775380
2352
Peki işin sırrı ne?
13:09
How do you turndönüş a parkpark
297
777732
1809
Bir parkı insanların
13:11
into a placeyer that people want to be?
298
779541
3166
olmak istediği bir yere nasıl dönüştürürsünüz?
13:14
Well, it's up to you,
299
782707
2843
Bu size kalmış,
13:17
not as a cityŞehir plannerplanlayıcısı but as a humaninsan beingolmak.
300
785550
3365
bir şehir planlamacı değil, bir insan olarak.
13:20
You don't tapmusluk into your designdizayn expertiseUzmanlık.
301
788915
3400
Tasarım tecrübenize başvurmayın.
13:24
You tapmusluk into your humanityinsanlık.
302
792315
3515
İnsanlığınıza başvurun.
13:27
I mean, would you want to go there?
303
795830
3326
Yani siz oraya gitmek ister miydiniz?
13:31
Would you want to staykalmak there?
304
799156
1983
Siz orada olmak ister miydiniz?
13:33
Can you see into it and out of it?
305
801139
2138
Oraya göz atar mıydınız ve sürekli gider miydiniz?
13:35
Are there other people there?
306
803277
2252
Orada başka insanlar da var mı?
13:37
Does it seemgörünmek greenyeşil and friendlyarkadaş canlısı?
307
805529
2647
Çevre dostu ve canayakın görünüyor mu?
13:40
Can you find your very ownkendi seatoturma yeri?
308
808176
3238
Kendinize oturacak bir yer bulabiliyor musunuz?
13:43
Well now, all over NewYeni YorkYork CityŞehir,
309
811414
3029
Şu anda tüm New York'ta
13:46
there are placesyerler where you can
310
814443
1504
kendinize oturacak bir yer bulabileceğiniz
13:47
find your very ownkendi seatoturma yeri.
311
815947
1854
yerler var.
13:49
Where there used to be parkingotopark spacesalanlarda,
312
817801
2522
Daha önce otopark olan alanlar
13:52
there are now pop-upaniden belirmek cafeskafe.
313
820323
2293
şimdi küçük kafeler oldu.
13:54
Where BroadwayBroadway traffictrafik used to runkoş,
314
822616
1978
Broadway trafiğinin aktığı yerlerde
13:56
there are now tablestablolar and chairssandalye.
315
824594
1964
şimdi masalar ve sandalyeler var.
13:58
Where 12 yearsyıl agoönce, sidewalkkaldırım
cafeskafe were not allowedizin,
316
826558
3554
12 yıl önce kaldırım kafelerinin yasak olduğu yerlerde,
14:02
they are now everywhereher yerde.
317
830112
1973
şimdi her yer kafe.
14:04
But claimingiddia these spacesalanlarda for publichalka açık use
318
832085
2995
Ama bu alanları halka açmak
14:07
was not simplebasit,
319
835080
1139
kolay olmadı
14:08
and it's even harderDaha güçlü to keep them that way.
320
836219
2662
ve öyle kalmalarını sağlamak daha da zor.
14:10
So now I'm going to tell you a storyÖykü
321
838881
1689
Şimdi size bir hikâye anlatacağım,
14:12
about a very unusualolağandışı parkpark calleddenilen the HighYüksek LineSatır.
322
840570
4280
High Line adındaki olağan dışı bir park hakkında.
14:16
The HighYüksek LineSatır was an elevatedyüksek railwayDemiryolu.
323
844850
2054
High Line yükseltilmiş bir tren yoluydu.
14:18
(ApplauseAlkış)
324
846904
6631
(Alkış)
14:25
The HighYüksek LineSatır was an elevatedyüksek railwayDemiryolu
325
853535
2276
High Line yükseltilmiş bir tren yoluydu.
14:27
that ranran throughvasitasiyla threeüç neighborhoodsmahalleler
326
855811
1812
Manhattan'ın batı yakasındaki üç
14:29
on Manhattan'sManhattan'ın WestBatı SideYan,
327
857623
1870
mahalleden geçiyordu.
14:31
and when the traintren stoppeddurduruldu runningkoşu,
328
859493
1745
Tren hattı iptal olunca
14:33
it becameoldu a self-seededkendi kendine numaralı seribaşı landscapepeyzaj,
329
861238
2156
vahşi otların büyüdüğü bir yere dönüştü,
14:35
a kindtür of a gardenBahçe in the skygökyüzü.
330
863394
2607
gökyüzündeki bir bahçe gibi.
14:38
And when I saw it the first time,
331
866001
2149
Orayı ilk gördüğümde,
14:40
honestlydürüstçe, when I wentgitti up on that oldeski viaductviyadük,
332
868150
2646
sahiden de o eski viyadüke çıktığımda,
14:42
I felldüştü in love the way you falldüşmek in love with a personkişi,
333
870796
2816
bir insana âşık olmuş gibi oraya âşık oldum,
14:45
honestlydürüstçe.
334
873612
1227
gerçekten.
14:46
And when I was appointeddöşenmiş,
335
874839
2121
Göreve ilk geldiğimde
14:48
savingtasarruf the first two sectionsbölümler of the HighYüksek LineSatır
336
876960
2076
High Line'ın ilk iki bölümünü yıkılmaktan
14:51
from demolitionMontaj cihazları-Kırıcı becameoldu my first priorityöncelik
337
879036
3372
kurtarmak ilk önceliğimdi
14:54
and my mostçoğu importantönemli projectproje.
338
882408
2672
ve en büyük projemdi.
14:57
I knewbiliyordum if there was a day that I didn't
339
885080
3268
Eğer High Line'ı bir gün bile umursamazsam
15:00
worryendişelenmek about the HighYüksek LineSatır, it would come down.
340
888348
3603
yıkılacağını biliyordum.
15:03
And the HighYüksek LineSatır,
341
891951
1989
Ve High Line,
15:05
even thoughgerçi it is widelygeniş ölçüde knownbilinen now
342
893940
2460
şu anda çok bilinse de
15:08
and phenomenallyolağanüstü popularpopüler,
343
896400
1819
ve olağanüstü popüler olsa da,
15:10
it is the mostçoğu contestedyarış arasında publichalka açık spaceuzay in the cityŞehir.
344
898219
3904
şehirde en çok çekişmeye neden olan yerdir.
15:14
You mightbelki see a beautifulgüzel parkpark,
345
902123
2875
Siz bakınca güzel bir park görebilirsiniz,
15:16
but not everyoneherkes does.
346
904998
2447
ama herkes görmüyor.
15:19
You know, it's truedoğru, commercialticari interestsilgi
347
907445
2637
Şu bir gerçek ki, ticari menfaatler
15:22
will always battlesavaş againstkarşısında publichalka açık spaceuzay.
348
910082
3217
her zaman halka açık yerlere karşı savaşacak.
15:25
You mightbelki say,
349
913299
1824
Şöyle diyebilirsiniz,
15:27
"How wonderfulolağanüstü it is that more than
350
915123
1570
"Ne kadar güzel, tüm dünyadan
15:28
fourdört millionmilyon people come from all over the worldDünya
351
916693
2431
4 milyonu aşkın insan High Line'ı
15:31
to visitziyaret etmek the HighYüksek LineSatır."
352
919124
1647
ziyarete geliyor."
15:32
Well, a developergeliştirici seesgörür just one thing: customersmüşteriler.
353
920771
4616
Ama bir müteahhit sadece bir şey görür: Müşteriler.
15:37
Hey, why not take out those plantingsdikimleri
354
925387
2725
Neden o yeşilliği ortadan kaldırıp
15:40
and have shopsdükkanlar all alonguzun bir the HighYüksek LineSatır?
355
928112
2008
yerine mağazalar açmıyoruz?
15:42
Wouldn'tOlmaz that be terrificMüthiş
356
930120
1497
Muhteşem olmaz mıydı
15:43
and won'talışkanlık it mean a lot more moneypara for the cityŞehir?
357
931617
2535
ve şehre bir sürü para kazandırmaz mıydı?
15:46
Well no, it would not be terrificMüthiş.
358
934152
2492
Hayır, muhteşem olmazdı.
15:48
It would be a mallalışveriş Merkezi, and not a parkpark.
359
936644
3299
O zaman park değil, alışveriş merkezi olurdu.
15:51
(ApplauseAlkış)
360
939943
7379
(Alkış)
15:59
And you know what, it mightbelki mean
361
947322
1508
Bir şey söyleyeyim mi, belki de
16:00
more moneypara for the cityŞehir,
362
948830
2210
şehre bir sürü para kazandırırdı,
16:03
but a cityŞehir has to take the long viewgörünüm,
363
951040
4049
ama bir şehir ileri bakmalı,
16:07
the viewgörünüm for the commonortak good.
364
955089
2936
ortak fayda açısından bakmalı.
16:10
MostÇoğu recentlyson günlerde, the last sectionBölüm of the HighYüksek LineSatır,
365
958025
3715
Yakınlarda High Line'in son kısmı olan
16:13
the thirdüçüncü sectionBölüm of the HighYüksek LineSatır,
366
961740
1616
High Line'ın üçüncü parçası,
16:15
the finalnihai sectionBölüm of the HighYüksek LineSatır,
367
963356
1570
High Line'ın bitiş kısmında
16:16
has been pittedçekirdeksiz againstkarşısında developmentgelişme interestsilgi,
368
964926
2802
yatırımcıların menfaatlerine karşı mücadele edildi.
16:19
where some of the city'sşehrin leadingönemli developersgeliştiriciler
369
967728
2300
Burada şehrin bazı büyük yatırımcıları
16:22
are buildingbina more than 17 millionmilyon squarekare feetayaklar
370
970028
2682
Hudson Yards'da 17 milyon fit karelik
16:24
at the HudsonHudson YardsYard.
371
972710
2300
bir alanı inşa ediyorlar.
16:27
And they camegeldi to me and proposedönerilen
372
975010
1961
Bana gelip
16:28
that they "temporarilygeçici olarak disassemblesökmeye"
373
976971
2559
bu üçüncü ve son kısmı geçici olarak
16:31
that thirdüçüncü and finalnihai sectionBölüm.
374
979530
2730
yıkmayı önerdiler.
16:34
PerhapsBelki de the HighYüksek LineSatır didn't fituygun in
375
982260
2463
Belki de High Line kafalarındaki
16:36
with theironların imagegörüntü of a gleamingpırıl pırıl cityŞehir of skyscrapersgökdelenler
376
984723
2887
tepe üstündeki parlak gökdelenler şehri imajına
16:39
on a hillTepe.
377
987610
1463
uymadı.
16:41
PerhapsBelki de it was just in theironların way.
378
989073
2724
Belki de sadece ayaklarına dolanıyordu.
16:43
But in any casedurum, it tookaldı ninedokuz monthsay
379
991797
2488
Her halükârda bize 9 ay boyunca
16:46
of nonstopHiç durmadan dailygünlük negotiationmüzakere
380
994285
2474
günbegün aralıksız pazarlıklara mal oldu,
16:48
to finallyen sonunda get the signedimzalı agreementanlaşma
381
996759
2013
sonunda bu yıkımı önleyecek
16:50
to prohibityasakla its demolitionMontaj cihazları-Kırıcı,
382
998772
2024
anlaşmaya varmak.
16:52
and that was only two yearsyıl agoönce.
383
1000796
3809
Bu sadece iki sene önceydi.
16:56
So you see, no mattermadde how popularpopüler
384
1004605
2458
Gördüğünüz gibi açık bir alan
16:59
and successfulbaşarılı a publichalka açık spaceuzay mayMayıs ayı be,
385
1007063
2836
ne kadar popüler ve başarılı olursa olsun,
17:01
it can never be takenalınmış for grantedverilmiş.
386
1009899
2416
hiçbir zaman garantide değildir.
17:04
PublicKamu spacesalanlarda always -- this is it savedkaydedilmiş --
387
1012315
2581
Açık alanların her zaman- işte burada, kurtarıldı-
17:06
publichalka açık spacesalanlarda always need vigilantuyanık championsŞampiyonlar,
388
1014896
3712
açık alanların her zaman uyanık savunuculara ihtiyacı var,
17:10
not only to claimİddia them at the outsetbaşından for publichalka açık use,
389
1018608
3700
sadece bu alanları ortak kullanıma kazandırmak için değil,
17:14
but to designdizayn them for the people that use them,
390
1022308
3531
buraları insanların kullanımı için tasarlamak için de,
17:17
then to maintainsürdürmek them to ensuresağlamak
391
1025839
2031
sonrasında bakımlarını sağlayarak
17:19
that they are for everyoneherkes,
392
1027870
1970
herkesin kullanabildiğinden,
17:21
that they are not violatedihlal, invadedişgal,
393
1029840
2413
kötü kullanılmadığından, işgal edilmediğinden,
17:24
abandonedterkedilmiş or ignoredihmal.
394
1032253
2637
terk edilmediğinden ya da ihmal edilmediğinden emin olmak için.
17:26
If there is any one lessonders
395
1034890
1644
Şehir planlamacısı olarak eğer öğrendiğim
17:28
that I have learnedbilgili in my life as a cityŞehir plannerplanlayıcısı,
396
1036534
3152
bir ders varsa hayatımda,
17:31
it is that publichalka açık spacesalanlarda have powergüç.
397
1039686
3760
o da açık alanların bir gücü olduğudur.
17:35
It's not just the numbernumara of people usingkullanma them,
398
1043446
3069
Sadece buraları kullanan insanların sayısından değil,
17:38
it's the even greaterbüyük numbernumara of people
399
1046515
1954
çok daha fazla sayıda insanın
17:40
who feel better about theironların cityŞehir
400
1048469
2119
sadece bu alanların varlığı sayesinde
17:42
just knowingbilme that they are there.
401
1050588
3232
şehirlerinde mutlu hissetmesinden.
17:45
PublicKamu spaceuzay can changedeğişiklik how you livecanlı in a cityŞehir,
402
1053820
3472
Açık alanlar bir şehirde yaşama şeklinizi değiştirebilir,
17:49
how you feel about a cityŞehir,
403
1057292
2170
bir şehirde kendinizi nasıl hissettiğinizi,
17:51
whetherolup olmadığını you chooseseçmek one cityŞehir over anotherbir diğeri,
404
1059462
3288
bir şehri bir diğerine tercih edip etmemenizi
17:54
and publichalka açık spaceuzay is one of
the mostçoğu importantönemli reasonsnedenleri
405
1062750
2771
ve açık alanlar bir şehirde yaşamaya devam etmenizin
17:57
why you staykalmak in a cityŞehir.
406
1065521
3121
en büyük nedenlerinden biridir.
18:00
I believe that a successfulbaşarılı cityŞehir
407
1068642
2465
Bence başarılı bir şehir
18:03
is like a fabulousharika partyParti.
408
1071107
2621
muhteşem bir parti gibidir.
18:05
People staykalmak because they are havingsahip olan a great time.
409
1073728
3905
İnsanlar çok iyi vakit geçirdikleri için orada kalmak isterler.
18:09
Thank you.
410
1077633
1943
Teşekkürler.
18:11
(ApplauseAlkış)
411
1079576
5953
(Alkış)
18:17
Thank you. (ApplauseAlkış)
412
1085529
4630
Teşekkürler. (Alkış)
Translated by Sare Sen
Reviewed by Eren Gokce

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Amanda Burden - Urban planner
As New York’s chief city planner under the Bloomberg administration, Amanda Burden led revitalization of some of the city's most familiar features -- from the High Line to the Brooklyn waterfront.

Why you should listen

With a keen eye for detail that extends to the most humble park bench -- and a gift for convincing developers and bureaucrats of her vision -- former New York City Planning Commissioner Amanda Burden rebuilt New York City.

Taking inspiration from her mentor, the influential urban theorist William H. “Holly” Whyte, Burden stepped out of the society pages (she's Babe Paley's daughter) and into a high-profile development career, which started with the planning and design of Battery Park and brought her to the Bloomberg administration. Her high design standards and flair for human-scale public spaces (as she told the Wall Street Journal, "You can actually change a city by a small stroke") ensures that her legacy will be an enduring element of New York’s urban landscape. Post-mayoralty, she is joining Mike Bloomberg's newly established global consultancy, Bloomberg Associates, as one of the founding Principals (along with Janette Sadik-Khan, former traffic commisioner).

More profile about the speaker
Amanda Burden | Speaker | TED.com