ABOUT THE SPEAKER
Lisa Nip - Synthetic biologist
Lisa Nip's work focuses on how we can use synthetic biology to allow humanity to explore space

Why you should listen

Lisa Nip is a Ph.D. candidate at the MIT Media Lab's Molecular Machines group. She uses her training in biochemistry and biotechnology to translate synthetic biology into real-world applications. She spends much of her time concocting biological solutions to long-duration space travel and works to make them a reality. 

Nip was trained as a biochemist at Boston University, and previously did research in the Douglas Lab at UCSF and the Church Lab in the Wyss Institute for Biologically Inspired Engineering at Harvard Medical School.

More profile about the speaker
Lisa Nip | Speaker | TED.com
TEDxBeaconStreet

Lisa Nip: How humans could evolve to survive in space

Lisa Nip: İnsanlar uzayda yaşamak için nasıl evrim geçirebilirler

Filmed:
1,721,172 views

Eğer bir gün Dünya'yı bırakıp evreni keşfetmeyi umuyorsak, vücutlarımızın uzayın zor koşullarında hayatta kalma konusunda daha iyi olmaları gerekecek. Lisa Nip sentetik biyolojiyi kullanarak Dünya'daki mikropların özel güçlerini — radyasyona dayanıklı olma gibi — hasat etmeyi ve böylelikle insanları uzayı keşfetmeye daha uygun bir hâle getirmeyi umuyor. "Kendi genetik kaderimize karar verebilecek kapasitede olacağımız bir zamana yaklaşıyoruz," diyor Nip. "İnsan vücudunun yeteneklerini arttırmanın nasıl olacağı değil, ne zaman olacağı düşünce konusu."
- Synthetic biologist
Lisa Nip's work focuses on how we can use synthetic biology to allow humanity to explore space Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
So there are landstoprakları
fewaz and faruzak betweenarasında on EarthDünya itselfkendisi
0
1800
3536
Her ne kadar Dünya'da
00:17
that are hospitablemisafirperver to humansinsanlar
by any measureölçmek,
1
5360
3320
insanların yaşayabileceği
sayılı yer olsa da,
00:21
but survivehayatta kalmak we have.
2
9440
1680
biz yine de hayatta kalabildik.
00:23
Our primitiveilkel ancestorsatalarımız, when they foundbulunan
theironların homesevler and livelihoodgeçim endangerednesli tehlike altında olan,
3
11800
4256
İlkel atalarımız, evleri ve
canları tehlikede olunca
00:28
they daredcesaret to make theironların way
into unfamiliaryabancı territoriesbölgeler
4
16079
3137
bilinmeyen yerlere
yol almaya daha iyi fırsatlar
00:31
in searcharama of better opportunitiesfırsatlar.
5
19240
1840
bulabilmek için cesaret ettiler.
00:33
And as the descendantstorunları of these explorerskaşifler,
6
21760
2216
Bu kaşiflerin torunları olarak
00:36
we have theironların nomadicgöçebe bloodkan
coursingakan throughvasitasiyla our ownkendi veinsdamarlar.
7
24000
3280
bizim damarlarımızda onların
göçebe kanı dolaşıyor.
00:40
But at the sameaynı time,
8
28040
1456
Ama aynı zamanda,
00:41
distracteddikkati dağılmış by our breadekmek and circusessirklerde
9
29520
2096
öyle görünüyor ki biz
00:43
and embroiledkarmakarışık in the warssavaşlar
that we have wagedyürütülmesi on eachher other,
10
31640
3360
rahatlık ve eğlenceyle
ve içine karıştığımız savaşlarla
00:47
it seemsgörünüyor that we have forgottenunutulmuş
this desirearzu etmek to explorekeşfetmek.
11
35840
3160
bu keşif arzusunu unuttuk.
00:52
We, as a speciesTürler, we're evolvedgelişti uniquelybenzersiz
12
40320
3840
Biz, tür olarak benzersizce
00:56
for EarthDünya, on EarthDünya, and by EarthDünya,
13
44960
4000
Dünya için, Dünya'da,
Dünya ile geliştik.
01:01
and so contentiçerik are we
with our livingyaşam conditionskoşullar
14
49680
3136
Yaşama koşullarımızdan
o kadar memnunuz ki
01:04
that we have grownyetişkin complacenthalinden memnun
and just too busymeşgul
15
52840
3416
Güneş'in hayatının ve kaynaklarının
sonlu olduğunu
01:08
to noticeihbar that its resourceskaynaklar are finitesınırlı,
16
56280
1920
fark edemeyecek kadar
01:10
and that our Sun'sSun'ın life is alsoAyrıca finitesınırlı.
17
58760
2520
meşgul ve umarsız kaldık.
01:14
While MarsMars and all the moviesfilmler
madeyapılmış in its nameisim
18
62400
2776
Mars ve onunla ilgili tüm filmler
01:17
have reinvigorateddinç
the ethosEthos for spaceuzay travelseyahat,
19
65200
3016
uzaya gitmek dürtüsünü
yeniden canlandırdıysa da ne yazık ki
01:20
fewaz of us seemgörünmek to trulygerçekten realizegerçekleştirmek
that our species'türün fragilekırılgan constitutionanayasa
20
68240
5376
sadece birkaçımız, ırkımızın
kırılgan yapısının uzun uzay
01:25
is woefullyhüzünlendirdi unpreparedhazırlıksız
for long durationsüre journeysyolculuklarda into spaceuzay.
21
73640
3400
yolculukları için hazırlıksız olduğu
gerçeğini göz önüne alıyor.
01:30
Let us take a trekTrek
to your localyerel nationalUlusal forestorman
22
78160
2256
Hızlı bir gerçeklik testi için
01:32
for a quickhızlı realitygerçeklik checkKontrol.
23
80440
1816
yerel ormanınıza yol alalım.
01:34
So just a quickhızlı showgöstermek of handseller here:
24
82280
1696
Ellerinizi kaldırarak cevap verin:
01:36
how manyçok of you think you would be ableyapabilmek
to survivehayatta kalmak in this lushgür wildernessçöl
25
84000
3576
Aranızdan kaç kişi bu
bereketli doğada birkaç gün
01:39
for a fewaz daysgünler?
26
87600
1200
hayatta kalabileceğini düşünüyor?
01:42
Well, that's a lot of you.
27
90000
1296
Sayınız bayağı fazla.
01:43
How about a fewaz weekshaftalar?
28
91320
1200
Peki birkaç hafta desek?
01:46
That's a decentiyi amounttutar.
29
94000
1256
İyi bir miktar.
01:47
How about a fewaz monthsay?
30
95280
1200
Peki ya birkaç ay?
01:49
That's prettygüzel good too.
31
97600
1496
Bu da bayağı iyi.
01:51
Now, let us imaginehayal etmek
that this localyerel nationalUlusal forestorman
32
99120
2656
Şimdi, diyelim ki bu yerel ormanda
01:53
experiencesdeneyimler an eternalsonsuz winterkış.
33
101800
2960
sürekli kış mevsimi var.
01:57
SameAynı questionssorular: how manyçok of you think you
would be ableyapabilmek to survivehayatta kalmak for a fewaz daysgünler?
34
105360
3880
Aynı soru: Aranızdan kaç kişi birkaç
gün hayatta kalabileceğini düşünüyor?
02:02
That's quiteoldukça a lot.
35
110280
1416
Oldukça fazlasınız.
02:03
How about a fewaz weekshaftalar?
36
111720
1200
Peki ya birkaç hafta?
02:06
So for a funeğlence twistTwist, let us imaginehayal etmek
that the only sourcekaynak of waterSu availablemevcut
37
114400
4696
Eğlenceli olsun diye, farz edelim ki
uygun olan tek su kaynağı
02:11
is trappedhapsolmuş as frozendondurulmuş blocksbloklar
milesmil belowaltında the surfaceyüzey.
38
119120
3400
yerin yüzlerce metre altında
donmuş bloklar halinde bulunuyor.
02:15
SoilToprak nutrientsbesinler are so minimalen az
that no vegetationbitki örtüsü can be foundbulunan,
39
123080
4096
Topraktaki besin maddeleri o kadar az ki
yetişebilen bir bitki
02:19
and of coursekurs hardlyzorlukla any atmosphereatmosfer
existsvar to speakkonuşmak of.
40
127200
4200
ve bahsedilebilecek bir atmosfer
bulunmuyor.
02:25
SuchBöyle examplesörnekler are only a fewaz
of the manyçok challengeszorluklar we would faceyüz
41
133240
4136
Mars gibi bir gezegende bu örnekler,
karşılaşılabilecek
02:29
on a planetgezegen like MarsMars.
42
137400
1840
sorunlardan sadece birkaçı.
02:32
So how do we steelçelik ourselveskendimizi for voyagesseferler
whosekimin destinationshedefleri are so faruzak removedçıkarıldı
43
140000
5176
O zaman, tropik bir tatilden
kendimizi mesafeleri bu kadar uzak olan
02:37
from a tropicaltropikal vacationtatil?
44
145200
1480
seyahatlere nasıl hazırlarız ?
02:39
Will we continuouslydevamlı olarak shipgemi suppliesgereçler
from PlanetGezegen EarthDünya?
45
147520
2640
Sürekli ihtiyaçlarımızı Dünya
gezegeninden mi karşılayacağız ?
02:42
BuildYapı spaceuzay elevatorsasansörler,
or impossibleimkansız milesmil of transporttaşıma beltskemerleri
46
150880
3456
Uzay asansörleri ya da seçtiğiniz
gezegeni oturduğunuz gezegene bağlayan
02:46
that tetherurgan your planetgezegen of choiceseçim
to our home planetgezegen?
47
154360
2640
inanılmaz uzunlukta
taşıma bantları mı inşa edeceğiz ?
02:50
And how do we growbüyümek things like foodGıda
that grewbüyüdü up on EarthDünya like us?
48
158160
4720
Peki Dünya'da bizim gibi büyüyen
yiyecek gibi şeyleri nasıl yetiştireceğiz?
02:57
But I'm gettingalma aheadönde of myselfkendim.
49
165080
1560
Şimdi kendimi aşıyorum.
02:59
In our species'türün journeyseyahat
to find a newyeni home underaltında a newyeni sunGüneş,
50
167560
3400
Türümüzün yeni bir güneş altında
ev bulma yolculuğunda,
03:03
we are more likelymuhtemelen than not
going to be spendingharcama much time
51
171720
3856
birçok jenerasyon boyunca,
zamanımızın çoğunu
03:07
in the journeyseyahat itselfkendisi,
52
175600
1560
yolculuğun kendisinde,
03:09
in spaceuzay,
53
177840
1616
uzayda,
03:11
on a shipgemi, a hermetichermetik flyinguçan can,
54
179480
2680
bir gemide,
hava geçirmez bir araçta
geçirme olasılığımız
geçirmeme olasılığımızdan daha yüksek.
03:15
possiblybelki for manyçok generationsnesiller.
55
183120
1720
03:17
The longestEn uzun continuoussürekli amounttutar of time
that any humaninsan has spentharcanmış in spaceuzay
56
185480
3416
Bir insanın uzayda kesintisiz olarak
geçirdiği en uzun süre
03:20
is in the vicinityçevresinde of 12 to 14 monthsay.
57
188920
2880
12-14 ay dolaylarında.
03:24
From astronauts'astronotların experiencesdeneyimler in spaceuzay,
58
192600
2336
Astronotların deneyimlerinden biliyoruz ki
03:26
we know that spendingharcama time
in a microgravitymikrogravite environmentçevre
59
194960
3776
yer çekimsiz ortamda zaman geçirmek
03:30
meansanlamına geliyor bonekemik losskayıp, musclekas atrophyAtrofi,
cardiovascularkardiyovasküler problemssorunlar,
60
198760
4576
kemik erimesi, kas atrofisi,
kalp ve damar problemlerinin yanı sıra
03:35
amongarasında manyçok other complicationskomplikasyonlar
61
203360
1576
fizyolojik ve psikolojik olarak
03:36
that rangemenzil for the physiologicalfizyolojik
to the psychologicalpsikolojik.
62
204960
3320
sıralanabilecek şikayetler
anlamına geliyor.
03:41
And what about macrogravitymacrogravity,
63
209200
1416
Peki ya yerçekimi çok büyükse
03:42
or any other variationvaryasyon
in gravitationalyerçekimi pullÇek
64
210640
2496
ya da içinde bulunacağımız
gezegenin yerçekimi
03:45
of the planetgezegen that we find ourselveskendimizi on?
65
213160
1920
bir şekilde farklıysa?
03:48
In shortkısa, our cosmickozmik voyagesseferler
will be fraughtdolu with dangerstehlikeleri
66
216560
3536
Kısacası kozmik yolculuklarımız,
hem bilindik hem bilinmedik
03:52
bothher ikisi de knownbilinen and unknownBilinmeyen.
67
220120
1600
tehlikelerle dolu olacak.
03:54
So faruzak we'vebiz ettik been looking to this
newyeni pieceparça of mechanicalmekanik technologyteknoloji
68
222960
4016
Bugüne kadar, bu mekanik
teknoloji parçasını
veya bu harika yeni nesil robotu,
türümüzün uzaydan
03:59
or that great nextSonraki generationnesil robotrobot
69
227000
2256
04:01
as partBölüm of a lineupkadro to ensuresağlamak
our speciesTürler safekasa passagegeçit in spaceuzay.
70
229280
3440
güvenli bir şekilde geçmesinin
garantileyicisi olarak gördük.
04:05
WonderfulHarika as they are,
I believe the time has come
71
233600
2936
Mükemmel olsalar da
bence bu kocaman elektronik devleri
04:08
for us to complementtamamlayıcı
these bulkyhantal electronicelektronik giantsDevler
72
236560
4256
doğanın icat etmiş olduğu
04:12
with what naturedoğa has alreadyzaten inventedicat edildi:
73
240840
1840
bir şeyle bütünleştirmemiz gerek.
04:16
the microbemikrop,
74
244320
1376
Mikropla,
04:17
a single-celledtek hücreli organismorganizma that is itselfkendisi
a self-generatingkendi kendini üreten, self-replenishingkendi kendine Yenileyici,
75
245720
5216
kendini yenileyebilen, kendisi üretebilen,
yaşayan bir makine olan
04:22
livingyaşam machinemakine.
76
250960
1200
bu tek hücreli organizmayla.
04:24
It requiresgerektirir fairlyoldukça little to maintainsürdürmek,
77
252760
2416
Çok az bakım gerektiriyor,
tasarımda çok daha fazla esneklik sunuyor,
04:27
offersteklifler much flexibilityesneklik in designdizayn
78
255200
1896
04:29
and only askssorar to be carriedtaşınan
in a singletek plasticplastik tubetüp.
79
257120
3320
ve tek isteği plastik bir tüpte taşınmak.
04:33
The fieldalan of studyders çalışma that has enabledetkin us
to utilizeyararlanmak the capabilitiesyetenekleri of the microbemikrop
80
261399
3857
Mikropların bu yeteneklerinden
faydalanmamızı sağlayan branşa
04:37
is knownbilinen as syntheticsentetik biologyBiyoloji.
81
265280
1600
sentetik biyoloji deniyor.
04:39
It comesgeliyor from molecularmoleküler biologyBiyoloji,
whichhangi has givenverilmiş us antibioticsantibiyotikler, vaccinesaşılar
82
267520
4016
Bu branş, bize antibiyotikler,
aşılar veren
ve vücudumuzun fizyolojik ayrıntılarını
daha iyi gözlemlememizi sağlayan
04:43
and better waysyolları to observegözlemlemek
the physiologicalfizyolojik nuancesnüanslar
83
271560
3296
04:46
of the humaninsan bodyvücut.
84
274880
1200
moleküler biyolojiden geliyor.
Sentetik biyolojinin araçlarını kullanarak
04:48
UsingKullanarak the toolsaraçlar of syntheticsentetik biologyBiyoloji,
85
276520
1976
04:50
we can now editDüzenle the genesgenler
of nearlyneredeyse any organismorganizma,
86
278520
2936
mikroskobik olsun ya da olmasın
herhangi bir organizmanın genlerini
04:53
microscopicmikroskobik or not,
87
281480
1936
inanılmaz bir hızla ve uygun şekilde
04:55
with incredibleinanılmaz speedhız and fidelitysadakat.
88
283440
2400
değiştirebiliriz.
04:58
GivenVerilen the limitationssınırlamaları
of our man-madeinsan yapımı machinesmakineler,
89
286760
2896
İnsan yapımı makinelerimizin
sınırları göz önüne alındığında,
05:01
syntheticsentetik biologyBiyoloji will be a meansanlamına geliyor for us
to engineermühendis not only our foodGıda,
90
289680
3976
sentetik biyoloji sadece
yiyeceğimizi, yakıtlarımızı ve çevremizi
05:05
our fuelyakıt and our environmentçevre,
91
293680
2736
düzenlememiz için bir araç
olmakla kalmayacak
05:08
but alsoAyrıca ourselveskendimizi
92
296440
2296
bunların yanında kendimizin
05:10
to compensatekarşılamak
for our physicalfiziksel inadequaciesyetersizlikleri
93
298760
2616
fiziksel yetersizliklerini giderecek
05:13
and to ensuresağlamak our survivalhayatta kalma in spaceuzay.
94
301400
2160
ve uzayda hayatta kalmamızı
garantileyecek.
Sentetik biyolojiyi
uzayı keşfetmede
05:17
To give you an exampleörnek
95
305000
1216
05:18
of how we can use syntheticsentetik biologyBiyoloji
for spaceuzay explorationkeşif,
96
306240
2816
nasıl kullanacağımıza
örnek vermek üzere
05:21
let us returndönüş to the MarsMars environmentçevre.
97
309080
1920
Mars ortamına geri dönelim
05:24
The MartianMarslı soiltoprak compositionbileştirme, kompozisyon is similarbenzer
to that of HawaiianHawaii volcanicvolkanik ashkül,
98
312160
4736
Mars'ın toprak alaşımı
eser miktarda organik madde içeren
05:28
with traceiz amountsmiktarlar of organicorganik materialmalzeme.
99
316920
1880
Hawai'nin volkanik küllerine benziyor.
05:31
Let's say, hypotheticallyvarsayımsal olarak,
100
319400
2256
Diyelim ki
05:33
what if martianMars soiltoprak
could actuallyaslında supportdestek plantbitki growthbüyüme
101
321680
2736
Mars toprağı Dünya'dan gelen
besleyiciler olmadan
05:36
withoutolmadan usingkullanma Earth-derivedToprak kaynaklı nutrientsbesinler?
102
324440
1840
bitki yetiştirmek için uygun.
05:39
The first questionsoru
we should probablymuhtemelen asksormak is,
103
327360
2096
Böyle bir durumda
sormamız gereken ilk soru.
"Bitkilerimizi nasıl soğuğa daha
dayanıklı yaparız?" olmalıdır.
05:41
how would we make
our plantsbitkiler cold-tolerantsoğuk dayanıklı?
104
329480
2376
05:43
Because, on averageortalama,
the temperaturesıcaklık on MarsMars
105
331880
2096
Çünkü Mars'ın ortalama sıcaklığı
05:46
is a very uninvitingçekici
negativenegatif 60 degreesderece centigradesantigrat.
106
334000
2760
eksi 60 santigrat derecedir.
05:50
The nextSonraki questionsoru we should asksormak is,
107
338000
1776
Sormamız gereken diğer bir soru ise
"Bitkilerimizi nasıl kuraklığa
dayanıklı yaparız?"dır.
05:51
how do we make
our plantsbitkiler drought-tolerantkuraklığa dayanıklı?
108
339800
2456
05:54
ConsideringDikkate alınarak that mostçoğu of the waterSu
that formsformlar as frostFrost
109
342280
2816
Çünkü kırağı hâlindeki suyun çoğu,
05:57
evaporatesbuharlaşır more quicklyhızlı bir şekilde
than I can say the wordsözcük "evaporatebuharlaşır."
110
345120
2840
benim "buharlaşmak" dememden
daha önce buharlaşıyor.
06:01
Well, it turnsdönüşler out
we'vebiz ettik alreadyzaten donetamam things like this.
111
349120
2600
Aslında biz, balıklardan antifiriz
protein genini
06:04
By borrowingborçlanma genesgenler
for anti-freezeAnti-donma proteinprotein from fishbalık
112
352480
3296
ve pirinç gibi bitkilerden kuraklığa
karşı dayanıklı genlerip alıp
06:07
and genesgenler for droughtkuraklık tolerancehata payı
from other plantsbitkiler like ricepirinç
113
355800
3176
onları ihtiyacı olan bitkilere
06:11
and then stitchingdikiş them
into the plantsbitkiler that need them,
114
359000
2696
eklemek gibi şeyleri zaten yaptık.
06:13
we now have plantsbitkiler that can toleratekatlanmak
mostçoğu droughtskuraklık and freezesdonuyor.
115
361720
2960
Artık kuraklığa ve dona karşı
dayanıklı bitkilerimiz var.
06:17
They're knownbilinen on EarthDünya as GMOsGDO,
116
365480
2616
Dünya'da GDO olarak
yani genetiği değiştirilmiş organizmalar
olarak biliniyorlar.
06:20
or geneticallygenetik olarak modifieddeğiştirilme tarihi organismsorganizmalar,
117
368120
1800
06:22
and we relygüvenmek on them to feedbesleme
all the mouthsağızlar of humaninsan civilizationmedeniyet.
118
370680
4360
Bugün ise insan uygarlığının beslenmesi
GDO'lar sayesinde gerçekleşiyor.
06:28
NatureDoğa does stuffşey like this alreadyzaten,
119
376160
3416
Doğa, bu tarz şeyleri
yardımımız olmadan yapıyor zaten.
06:31
withoutolmadan our help.
120
379600
1536
06:33
We have simplybasitçe foundbulunan
more precisekesin waysyolları to do it.
121
381160
3080
Biz ise bunu yapmak için
daha hassas bir yol bulduk.
06:37
So why would we want to changedeğişiklik
the geneticgenetik makeupmakyaj of plantsbitkiler for spaceuzay?
122
385480
3480
Neden bitkilerin genetik yapılarını
uzay için değiştirmek isteyelim ki?
06:42
Well, to not do so
would mean needinggerek to engineermühendis
123
390120
3576
Bunu yapmamak, tamamen
yeni bir gezegendeki
06:45
endlesssonsuz acresdönüm of landarazi
on an entirelyBaştan sona newyeni planetgezegen
124
393720
3416
uçsuz bucaksız araziyi
trilyonlarca atmosferik gaz yayarak
06:49
by releasingserbest bırakma trillionsTrilyonlarca of gallonsgalon
of atmosphericatmosferik gassesgazlar
125
397160
3496
ve tüm bu gazları tutması için
devasa bir cam kubbe inşa ederek
06:52
and then constructinginşa
a giantdev glassbardak domekubbe to containiçermek it all.
126
400680
3040
yeniden düzenlemek demektir.
06:56
It's an unrealisticgerçekçi olmayan engineeringmühendislik enterpriseKurumsal
127
404480
2056
Bu kısa sürede yüksek masraflı
bir kargo işi olacak
06:58
that quicklyhızlı bir şekilde becomesolur
a high-costyüksek maliyetli cargokargo transporttaşıma missionmisyon.
128
406560
3520
gerçekçi olmayan bir mühendislik
girişimi olurdu.
İhtiyacımız olan besine
ve havaya
07:03
One of the besten iyi waysyolları to ensuresağlamak
129
411240
1456
07:04
that we will have the foodGıda suppliesgereçler
and the airhava that we need
130
412720
3096
sahip olacağımızı garantilemenin
en iyi yollarından biri,
07:07
is to bringgetirmek with us organismsorganizmalar
that have been engineeredmühendislik
131
415840
3096
yanımızda yeni ve haşin çevrelere
uyum sağlamak için düzenlenmiş
07:10
to adaptuyarlamak to newyeni and harshsert environmentsortamları.
132
418960
2560
organizmalar getirmektir.
07:14
In essenceöz, usingkullanma engineeredmühendislik organismsorganizmalar
to help us terraformterraform a planetgezegen
133
422760
3976
Diğer bir deyişle bir gezegeni hem kısa
hem uzun dönemde yaşanabilir kılmamıza
yardım etmeleri için
değiştirilmiş organizmalar kullanmak.
07:18
bothher ikisi de in the shortkısa and long termterim.
134
426760
2040
07:22
These organismsorganizmalar can then alsoAyrıca
be engineeredmühendislik to make medicinetıp or fuelyakıt.
135
430400
4000
Bu organizmalar, daha sonra yakıt veya
ilaç üretmek üzere düzenlenebilir de.
07:27
So we can use syntheticsentetik biologyBiyoloji
to bringgetirmek highlybüyük ölçüde engineeredmühendislik plantsbitkiler with us,
136
435920
3736
Sentetik biyolojiyi sayesinde yanımızda
değiştirilmiş bitkiler getirebiliriz.
07:31
but what elsebaşka can we do?
137
439680
1240
Peki başka ne yapabiliriz?
07:33
Well, I mentionedadı geçen earlierdaha erken
that we, as a speciesTürler,
138
441880
2856
Daha önceden de bahsettiğim gibi
bir tür olarak biz,
07:36
were evolvedgelişti uniquelybenzersiz for planetgezegen EarthDünya.
139
444760
2320
Dünya gezegeni için
özel olarak evrimleştik.
07:39
That factgerçek has not changeddeğişmiş much
in the last fivebeş minutesdakika
140
447800
2616
Bu gerçek, sizin orada oturduğunuz
benim ise burada durduğum
07:42
that you were sittingoturma here
and I was standingayakta there.
141
450440
2440
beş dakika içinde pek de değişmedi.
07:45
And so, if we were to dumpçöplük
any of us on MarsMars right this minutedakika,
142
453480
3696
Yani tam şu anda herhangi birimiz
bol miktarda
07:49
even givenverilmiş amplegeniş foodGıda, waterSu, airhava
143
457200
3496
yiyecek, hava, su ve bir elbiseyle
07:52
and a suittakım elbise,
144
460720
1216
Marsa bırakılacak olsaydık,
07:53
we are likelymuhtemelen to experiencedeneyim
very unpleasanthoş olmayan healthsağlık problemssorunlar
145
461960
3376
büyük ihtimalle Mars gibi
atmosferi olmayan gezegenlerin
yüzeyini kaplayan iyonlaştırıcı
radyasyonun miktarından dolayı
07:57
from the amounttutar of ionizingiyonize radiationradyasyon
that bombardskaskı the surfaceyüzey
146
465360
3296
08:00
of planetsgezegenler like MarsMars that have little
or nonexistentvar olmayan atmosphereatmosfer.
147
468680
3840
pek hoş olmayan sağlık sorunları yaşardık.
08:05
UnlessSürece we planplan
to staykalmak holeddelikli up undergroundyeraltı
148
473280
2016
Eğer gittiğimiz her gezegende
08:07
for the durationsüre of our staykalmak
on everyher newyeni planetgezegen,
149
475320
2640
yerin altında kalmayı planlamıyorsak
08:10
we mustşart find better waysyolları
of protectingkoruyucu ourselveskendimizi
150
478480
2576
neredeyse sizinle aynı ağırlıkta olan
bir zırh giyme
08:13
withoutolmadan needinggerek to resortçare
to wearinggiyme a suittakım elbise of armorzırh
151
481080
2656
veya bir duvarın arkasına
saklanma ihtiyacı duymadan
08:15
that weighsağırlığındadır something
equaleşit to your ownkendi bodyvücut weightağırlık,
152
483760
2456
kendimizi koruyabilmenin
08:18
or needinggerek to hidesaklamak behindarkasında a wallduvar of leadöncülük etmek.
153
486240
2280
daha iyi yollarını bulmalıyız.
08:22
So let us appealtemyiz
to naturedoğa for inspirationilham.
154
490240
2600
İlham almak için doğaya başvuralım.
08:26
AmongArasında the plethorabolluk of life here on EarthDünya,
155
494200
2096
Dünyadaki canlı bolluğunun arasında
ekstremofiller ya da ekstrem koşullarda
yaşamayı seven canlılar
08:28
there's a subsetalt küme of organismsorganizmalar
knownbilinen as extremophilesEkstremofiller,
156
496320
2856
08:31
or loversaşık of extremeaşırı livingyaşam conditionskoşullar,
157
499200
1976
olarak bilinen bir organizma grubu var.
08:33
if you'llEğer olacak rememberhatırlamak
from highyüksek schoolokul biologyBiyoloji.
158
501200
2456
Belki lisedeki biyoloji derslerinden
hatırlarsınız.
08:35
And amongarasında these organismsorganizmalar is a bacteriumbakteri
by the nameisim of DeinococcusDeinococcus radioduransradiodurans.
159
503680
4480
Bu organizmalardan biri de Deinococcus
radiodurans adındaki bir bakteridir.
08:41
It is knownbilinen to be ableyapabilmek to withstanddayanmak coldsoğuk,
dehydrationsu kaybı, vacuumvakum, acidasit,
160
509040
5376
Bu bakteri dehidrasyona, soğuğa, vakuma,
asitlere ve özellikle radyasyona karşı
08:46
and, mostçoğu notablyözellikle, radiationradyasyon.
161
514440
2200
dayanıklı olmasıyla tanınır.
08:49
While its radiationradyasyon
tolerancehata payı mechanismsmekanizmalar are knownbilinen,
162
517440
2695
Bu bakterinin radyasyona direnç
mekanizması bilindiği hâlde
08:52
we have yethenüz to adaptuyarlamak
the relevantuygun genesgenler to mammalsmemeliler.
163
520159
2400
henüz söz konusu genleri
memelilere aktaramadık.
08:55
To do so is not particularlyözellikle easykolay.
164
523520
2616
Bunu yapmak pek de kolay değil.
Bu bakterinin radyasyon mekanizmasına
ait bir sürü özellik var
08:58
There are manyçok facetsesaslarını
that go into its radiationradyasyon tolerancehata payı,
165
526160
2816
09:01
and it's not as simplebasit
as transferringaktarma one genegen.
166
529000
2240
ve bunları aktarmak bir geni aktarmak
kadar kolay değil.
09:03
But givenverilmiş a little bitbit of humaninsan ingenuitymarifet
167
531960
3256
Ama bence insan becerisi göze alındığında
09:07
and a little bitbit of time,
168
535240
1256
biraz zaman verildiğinde
09:08
I think to do so is not very hardzor eitherya.
169
536520
2440
bunu başarmak o kadar da zor değil.
09:12
Even if we borrowödünç almak just a fractionkesir
of its abilitykabiliyet to toleratekatlanmak radiationradyasyon,
170
540000
5760
Bu bakterinin radyasyona direnç
yeteneğinden bir parça bile alsak
09:18
it would be infinitelysonsuz better
than what we alreadyzaten have,
171
546400
3016
şu ankinden çok daha iyi olurdu.
Ki şu an sahip olduğumuz tek şey
cildimizdeki melanin.
09:21
whichhangi is just the melaninmelanin in our skincilt.
172
549440
1960
09:24
UsingKullanarak the toolsaraçlar of syntheticsentetik biologyBiyoloji,
173
552560
2016
Sentetik biyolojinin araçlarını kullanarak
09:26
we can harnesskoşum DeinococcusDeinococcus
radiodurans'radiodurans abilitykabiliyet
174
554600
3016
radyasyonun ölümcül dozlarında
yaşayabilmek için
09:29
to thrivegelişmek underaltında otherwiseaksi takdirde
very lethalöldürücü dosesdoz of radiationradyasyon.
175
557640
3720
Deinococcus radiodurans'ın becerilerinden
yararlanabiliriz.
09:35
As difficultzor as it is to see,
176
563760
1480
Her ne kadar görmesi zor olsa da
09:37
homohomo sapienssapiens, that is humansinsanlar,
177
565920
2320
homo sapiensler, insanlar,
09:41
evolvesgeliştikçe everyher day,
178
569200
2296
her gün evrimleşiyor
09:43
and still continuesdevam ediyor to evolvegelişmek.
179
571520
1920
ve hâlâ da evrimleşmeye devam ediyor.
09:46
ThousandsBinlerce of yearsyıl of humaninsan evolutionevrim
180
574360
1776
İnsan evriminin binlerce yılı,
09:48
has not only givenverilmiş us
humansinsanlar like TibetansTibetliler,
181
576160
2976
düşük oksijen şartlarında yaşayabilen
Tibetli insanları
09:51
who can thrivegelişmek in low-oxygendüşük oksijen conditionskoşullar,
182
579160
2576
ortaya çıkarmakla kalmayıp
09:53
but alsoAyrıca ArgentiniansArjantinliler,
who can ingestyemek and metabolizemetabolize arsenicArsenik,
183
581760
4936
Arjantinlileri, sıradan bir insanı öldüren
bir kimyasal element olan arseniği
09:58
the chemicalkimyasal elementeleman
that can killöldürmek the averageortalama humaninsan beingolmak.
184
586720
2800
yiyebilen ve sindirebilen insanları,
ortaya çıkardı.
10:02
EveryHer day, the humaninsan bodyvücut evolvesgeliştikçe
by accidentalkaza sonucu mutationsmutasyonlar
185
590360
3696
Her gün insan vücudu
belirli insanların kazara
kötü şartlara dayanıklı yapan
ve kazara gerçekleşen mutasyonlarla
10:06
that equallyaynı derecede accidentallyyanlışlıkla
allowizin vermek certainbelli humansinsanlar
186
594080
2856
10:08
to perseveresebat in dismalkasvetli situationsdurumlar.
187
596960
2240
evrimleşiyor.
10:12
But, and this is a bigbüyük but,
188
600160
1880
Ama, bu ama önemli,
10:15
suchböyle evolutionevrim requiresgerektirir two things
that we mayMayıs ayı not always have,
189
603480
4176
Böyle bir evrim hep sahip olamayacağımız
yada karşılayamayacağımız
10:19
or be ableyapabilmek to affordparası yetmek,
190
607680
1440
iki şey gerektiriyor:
10:22
and they are deathölüm and time.
191
610120
2240
Ölüm ve zaman.
10:25
In our species'türün strugglemücadele
to find our placeyer in the universeEvren,
192
613560
3016
Türümüzün evrendeki yerini bulma
mücadelesinde,
Dünya harici gezegenlerde
hayatta kalması için gereken
10:28
we mayMayıs ayı not always have the time necessarygerekli
193
616600
2456
10:31
for the naturaldoğal evolutionevrim
of extraekstra functionsfonksiyonlar
194
619080
2536
ilave fonksiyonlarının doğal evrimi için
10:33
for survivalhayatta kalma on non-EarthSigara-dünya planetsgezegenler.
195
621640
2000
yeterli zamanıımız hep olmayabilir.
10:36
We're livingyaşam in what E.O. WilsonWilson
has termedolarak adlandırdığı the ageyaş of genegen circumventiontuzağa,
196
624360
4496
E.O. Wilson'ın genlerden kaçma çağı dediği
10:40
duringsırasında whichhangi we remedyçare our geneticgenetik defectskusurları
like cysticKistik fibrosisfibrozis or muscularkas dystrophyDistrofi
197
628880
5376
kistik fibroz, kas distrofisi gibi
genetik bozukluklarımızın çaresine
10:46
with temporarygeçici externaldış supplementstakviyeleri.
198
634280
2600
geçici dış ilavelerle baktığımız
bir dönemde yaşıyoruz.
10:49
But with everyher passinggeçen day,
199
637960
1536
Ancak geçen her günle birlikte
10:51
we approachyaklaşım the ageyaş
of volitionalistemli evolutionevrim,
200
639520
3176
yapay evrim çağına,
bir tür olarak bizlerin
10:54
a time duringsırasında whichhangi we as a speciesTürler
201
642720
1976
kendi genetik kaderimize
10:56
will have the capacitykapasite to decidekarar ver
for ourselveskendimizi our ownkendi geneticgenetik destinyKader.
202
644720
4880
karar verme kapasitesine sahip olacağımız
bir çağa yaklaşıyoruz.
11:02
AugmentingGüçlendirme the humaninsan bodyvücut
with newyeni abilitiesyetenekleri
203
650720
2336
İnsan vücudunun yeni yeteneklerinin
artacağından bahsederken
11:05
is no longeruzun a questionsoru of how,
204
653080
2080
artık nasıl değil,
ne zaman diye soruyoruz.
11:07
but of when.
205
655920
1200
11:10
UsingKullanarak syntheticsentetik biologyBiyoloji
206
658240
1256
Sentetik biyolojinin, bir
organizmanın
11:11
to changedeğişiklik the geneticgenetik makeupmakyaj
of any livingyaşam organismsorganizmalar,
207
659520
3096
özellikle kendimizin genetik yapısını
11:14
especiallyözellikle our ownkendi,
208
662640
1216
değiştirmede kullanılması hakkında
11:15
is not withoutolmadan its moralmanevi
and ethicalahlâki quandariesçıkmazlar.
209
663880
2320
değerler ve ahlaksal olarak
bazı kuşkular yok değil.
11:19
Will engineeringmühendislik ourselveskendimizi
make us lessaz humaninsan?
210
667280
2520
Kendi genetiğimizi değiştirmek
bizi daha az mı insan yapacak?
Kaldı ki, insanlık bir şekilde
bilinç sahibi olmuş
11:22
But then again, what is humanityinsanlık
211
670960
2256
11:25
but starstar stuffşey
that happensolur to be consciousbilinçli?
212
673240
2520
üstün şeyden başka nedir ki?
11:29
Where should humaninsan geniusdeha directdirekt itselfkendisi?
213
677200
2440
İnsan dehası kendini nereye yönlendirmeli?
11:32
SurelyKesinlikle it is a bitbit of a wasteatık
to sitoturmak back and marvelmucize at it.
214
680640
3920
Elbette öylece oturup kendi dehamıza
şaşıp durmak zaman kaybıdır.
11:37
How do we use our knowledgebilgi
215
685800
1336
Bilgimizi, kendimizi dış tehlikelerden
11:39
to protectkorumak ourselveskendimizi
from the externaldış dangerstehlikeleri
216
687160
3256
ve de kendimizden korumak için
11:42
and then protectkorumak ourselveskendimizi from ourselveskendimizi?
217
690440
2640
nasıl kullanırız?
11:46
I posepoz these questionssorular
218
694400
1416
Bu soruları
bilime karşı korku yaratmak için değil
11:47
not to engenderdoğurmak the fearkorku of scienceBilim
219
695840
2176
bilimin bizim için yaptıklarını
ve yapmaya devam ettiklerini
11:50
but to bringgetirmek to lightışık
the manyçok possibilitiesolasılıklar
220
698040
2376
11:52
that scienceBilim has affordedelde edilmiştir
and continuesdevam ediyor to affordparası yetmek us.
221
700440
3400
meydana çıkarmak için soruyorum.
11:56
We mustşart coalescebirleşim as humansinsanlar
to discusstartışmak and embracekucaklamak the solutionsçözeltiler
222
704760
3976
İnsanlar olarak, çözümleri
12:00
not only with cautiondikkat
223
708760
1200
ihtiyatın yanı sıra cesaretle
12:02
but alsoAyrıca with couragecesaret.
224
710640
1960
tartışmak ve kabul etmek için
bir araya gelmeliyiz.
12:06
MarsMars is a destinationhedef,
225
714200
3600
Mars bir hedef,
12:10
but it will not be our last.
226
718440
1600
ama son hedefimiz olmayacak.
12:13
Our truedoğru finalnihai frontiersınır
is the linehat we mustşart crossçapraz
227
721000
2856
Gerçek son sınırımız, türümüzün
inanılmaz zekâsıyla
12:15
in decidingkarar what we can and should make
of our species'türün improbableolasılıksız intelligencezeka.
228
723880
4720
neler yapabileceğimize ve yapmamıza
karar vermemiz gereken çizgidir.
12:21
SpaceUzay is coldsoğuk, brutalacımasız and unforgivingaffetmez.
229
729880
4240
Uzay soğuk, acımasız ve affetmezdir.
12:27
Our pathyol to the starsyıldızlar
will be rifeyaygın with trialsdenemeler
230
735120
2416
Yıldızlara olan yolculuğumuz,
12:29
that will bringgetirmek us to questionsoru
not only who we are
231
737560
2976
bizi kim olduğumuz
ve nereye gittiğimiz sorusuna getiren
12:32
but where we will be going.
232
740560
1760
imtihanlarla dolu olacak.
12:35
The answerscevaplar will lieYalan in our choiceseçim
to use or abandonterk the technologyteknoloji
233
743160
3576
Cevaplar ise hayatın kendisinden
topladığımız teknolojiyi kullanma veya
12:38
that we have gleanedpanoda from life itselfkendisi,
234
746760
2096
terk etme arasındaki
seçimimizde saklı olacak
12:40
and it will definetanımlamak us for the remaindergeri kalan kısım
of our termterim in this universeEvren.
235
748880
3856
ve cevaplar bizi bu evrendeki dönemimizden
geri kalanlar olarak tanımlayacak.
12:44
Thank you.
236
752760
1216
Teşekkür ederim.
12:46
(ApplauseAlkış)
237
754000
4619
(Alkış)
Translated by Ahmet Emre Şafak
Reviewed by Figen Ergürbüz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Lisa Nip - Synthetic biologist
Lisa Nip's work focuses on how we can use synthetic biology to allow humanity to explore space

Why you should listen

Lisa Nip is a Ph.D. candidate at the MIT Media Lab's Molecular Machines group. She uses her training in biochemistry and biotechnology to translate synthetic biology into real-world applications. She spends much of her time concocting biological solutions to long-duration space travel and works to make them a reality. 

Nip was trained as a biochemist at Boston University, and previously did research in the Douglas Lab at UCSF and the Church Lab in the Wyss Institute for Biologically Inspired Engineering at Harvard Medical School.

More profile about the speaker
Lisa Nip | Speaker | TED.com