ABOUT THE SPEAKER
Zainab Salbi - Activist and social entrepreneur
Iraqi-born Zainab Salbi founded and runs Women for Women International, and has dedicated her life to helping women in war-torn regions rebuild their lives and communities.

Why you should listen

In her memoir Hidden in Plain Sight: Growing Up in the Shadow of Saddam, Zainab Salbi writes of being raised in Saddam Hussein's inner circle -- her father was Saddam's personal pilot. She left Iraq for an arranged marriage in the US, which quickly became another form of tyranny. But in 1993, when she heard of the rape and concentration camps in Bosnia, she realized she could no longer remain passive. Salbi founded Women for Women International to help women who are victims of war in every way -- from those who've been physically harmed to those who suffer from the poverty that war and strife inevitably bring. WFWI provides economic and emotional aid, job-skills training, and rights education, empowering women to stop the cycle of violence and create social change.

In her latest book, The Other Side of War, she shares personal stories of women's experience in conflict. As she writes: "War is not a computer-generated missile striking a digital map. War is the color of earth as it explodes in our faces, the sound of child pleading, the smell of smoke and fear. Women survivors of war are not the single image portrayed on the television screen, but the glue that holds families and countries together. Perhaps by understanding women, and the other side of war ... we will have more humility in our discussions of wars... perhaps it is time to listen to women's side of history."

More profile about the speaker
Zainab Salbi | Speaker | TED.com
TEDGlobal 2010

Zainab Salbi: Women, wartime and the dream of peace

Zainab Salbi: Kadınlar, savaş zamanıı ve barış hayali

Filmed:
585,228 views

Savaşta genellikle sadece cephedeki askerlerin ve dövüşlerin hikayelerini görürüzç TEDGlobal'de Zainab Salbi tüm çelişkiler esnasında hayatın devam etmesini sağlayan arka oyuncuların, kadınların hikayesini anlatıyor, onları savaş bittiğinde müzakere masalarında yer almaları için çağırıyor.
- Activist and social entrepreneur
Iraqi-born Zainab Salbi founded and runs Women for Women International, and has dedicated her life to helping women in war-torn regions rebuild their lives and communities. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:16
I wokeuyandı up in the middleorta of the night
0
1000
2000
Gece yarısı
00:18
with the soundses of heavyağır explosionpatlama.
1
3000
3000
şiddetli patlama sesleriyle uyandım.
00:21
It was deepderin at night.
2
6000
2000
Gecenin karanlığıydı.
00:23
I do not rememberhatırlamak what time it was.
3
8000
2000
Saat kaçtı hatırlamıyorum.
00:25
I just rememberhatırlamak the soundses
4
10000
2000
Sadece sesin
00:27
was so heavyağır
5
12000
2000
çok şiddetli
00:29
and so very shockingşok edici.
6
14000
2000
ve çok şok edici olduğunu hatırlıyorum.
00:32
Everything in my roomoda was shakingsallama --
7
17000
3000
Odamdaki herşey sallanıyordu --
00:35
my heartkalp, my windowspencereler,
8
20000
3000
kalbim, pencerelerim,
00:38
my bedyatak, everything.
9
23000
3000
yatağım -- herşey
00:42
I lookedbaktı out the windowspencereler
10
27000
3000
Pencereden dışarı baktım,
00:45
and I saw a fulltam half-circleyarım-daire
11
30000
3000
ve yarım daire şeklinde
00:48
of explosionpatlama.
12
33000
2000
bir patlama gördüm.
00:50
I thought it was just like the moviesfilmler,
13
35000
2000
Filmlerdeki gibi diye düşündüm,
00:52
but the moviesfilmler had not conveyediletti them
14
37000
2000
fakat filmler görmekte olduğum
00:54
in the powerfulgüçlü imagegörüntü that I was seeinggörme
15
39000
3000
resimdeki gibi güçlü ve gerçekçi aktarmamıştı hiç --
00:57
fulltam of brightparlak redkırmızı
16
42000
2000
parlak kırmızı
00:59
and orangePortakal and graygri,
17
44000
2000
turuncu ve gri,
01:01
and a fulltam circledaire of explosionpatlama.
18
46000
2000
ve yarım daire şeklinde bir patlama.
01:03
And I kepttuttu on staringbakmak at it
19
48000
3000
Yok olana kadar
01:06
untila kadar it disappearedkayboldu.
20
51000
3000
izlemeye devam ettim.
01:09
I wentgitti back to my bedyatak,
21
54000
3000
Yatağıma gittim,
01:12
and I prayeddua,
22
57000
2000
ve dua ettim,
01:14
and I secretlygizlice thankedteşekkür etti God
23
59000
3000
ve gizlice Allah'a şükrettim
01:17
that that missilefüze
24
62000
2000
o füze
01:19
did not landarazi on my family'sailenin home,
25
64000
3000
bizim evimize düşmediği için,
01:23
that it did not killöldürmek my familyaile that night.
26
68000
3000
ve o gece benim ailemi öldürmediği için.
01:28
ThirtyOtuz yearsyıl have passedgeçti,
27
73000
2000
30 yıl geçti,
01:30
and I still feel guiltysuçlu about that prayernamaz,
28
75000
3000
ve dua için hala suçlu hissediyorum kendimi,
01:34
for the nextSonraki day, I learnedbilgili that that missilefüze
29
79000
2000
ertesi gün, füzenin
01:36
landedindi on my brother'sKardeşinin friend'sarkadaşınızın home
30
81000
4000
kardeşimin arkadaşının evine düştüğünü
01:40
and killedöldürdü him
31
85000
3000
onu
01:43
and his fatherbaba,
32
88000
2000
ve babasını öldürdüğünü öğrendim,
01:45
but did not killöldürmek his motheranne or his sisterkız kardeş.
33
90000
3000
annesi ve kızkardeşi ölmemişti.
01:51
His motheranne showedgösterdi up the nextSonraki weekhafta
34
96000
2000
Ertesi hafta annesi
01:53
at my brother'sKardeşinin classroomsınıf
35
98000
2000
kardeşimin sınıfına geldi
01:55
and beggedyalvardım seven-year-old7 yaş kidsçocuklar
36
100000
3000
ve yedi yaşındaki çocuklara
01:58
to sharepay with her any pictureresim they mayMayıs ayı have
37
103000
3000
oğlunun resmi
02:01
of her sonoğul,
38
106000
2000
için yalvardı,
02:03
for she had lostkayıp everything.
39
108000
3000
patlamada herşeyi kaybetmişti.
02:09
This is not a storyÖykü
40
114000
2000
Bu
02:11
of a namelessisimsiz survivorSurvivor of warsavaş,
41
116000
3000
savaştan kurtulan isimsiz birinin,
02:15
and namelessisimsiz refugeesmülteciler,
42
120000
2000
ve hergün
02:17
whosekimin stereotypicalbasmakalıp imagesGörüntüler we see in our newspapersgazeteler
43
122000
3000
gezetelerimizde
02:20
and our TVTV
44
125000
3000
ve televizyonlarımızda klişe resimlerini gördüğümüz
02:23
with tatteredlime lime clothesçamaşırlar,
45
128000
2000
yırtık elbiseli,
02:25
dirtykirli faceyüz, scaredkorkmuş eyesgözleri.
46
130000
3000
kirli yüzlü, korkulu gözleri olan bir mültecinin hikayesi değil.
02:29
This is not a storyÖykü of a namelessisimsiz someonebirisi
47
134000
3000
Bu herhangi bir savaşı yaşamış
02:32
who livedyaşamış in some warsavaş,
48
137000
2000
ümitlerini, hayallerini,
02:34
who we do not know theironların hopesumutlar, theironların dreamsrüyalar,
49
139000
2000
başarılarını, ailelerini,
02:36
theironların accomplishmentsbaşarıları, theironların familiesaileleri,
50
141000
3000
inançlarını, değerlerini bilmediğimiz
02:39
theironların beliefsinançlar, theironların valuesdeğerler.
51
144000
2000
isimsiz insanların hikayesi değil,
02:41
This is my storyÖykü.
52
146000
3000
Bu benim hikayem.
02:45
I was that girlkız.
53
150000
3000
O kız bendim.
02:49
I am anotherbir diğeri imagegörüntü and visionvizyon
54
154000
3000
Ben bir başka savaştan kurtulmuş birinin
02:52
of anotherbir diğeri survivorSurvivor of warsavaş.
55
157000
3000
resmi ve vizyonuyum.
02:55
I am that refugeemülteci,
56
160000
2000
O mülteci benim,
02:57
and I am that girlkız.
57
162000
3000
O kız benim.
03:00
You see,
58
165000
2000
Gördüğünüz gibi,
03:02
I grewbüyüdü up in war-tornSavaş yorgunu IraqIrak,
59
167000
3000
savaş mağlubu bir Irak'ta büyüdüm
03:06
and I believe that there are two sidestaraf of warssavaşlar
60
171000
3000
ve sadece bir yüzünü gördüğümüz
03:09
and we'vebiz ettik only seengörüldü
61
174000
2000
savaşların iki yüzü
03:11
one sideyan of it.
62
176000
2000
olduğuna inanıyorum.
03:13
We only talk about
63
178000
2000
Sadece savaşın
03:15
one sideyan of it.
64
180000
2000
bir yüzü hakkında konuşuyoruz.
03:17
But there's anotherbir diğeri sideyan
65
182000
2000
Fakat içinde yaşamış biri olarak
03:19
that I have witnessedtanık
66
184000
2000
ve içinde çalışmış biri olarak
03:21
as someonebirisi who livedyaşamış in it
67
186000
2000
tanık olduğum
03:23
and someonebirisi who endedbitti up workingçalışma in it.
68
188000
3000
bir diğer yüzü daha var savaşın.
03:26
I grewbüyüdü up with the colorsrenkler of warsavaş --
69
191000
3000
Ben savaşın renkleriyle büyüdüm --
03:29
the redkırmızı colorsrenkler of fireateş and bloodkan,
70
194000
3000
ateş ve kanın kırmızı renkleriyle,
03:32
the brownkahverengi tonessesleri of earthtoprak
71
197000
3000
yüzlerimizde
03:35
as it explodespatlar
72
200000
2000
patladığında
03:37
in our facesyüzleri
73
202000
2000
yeryüzünün kahverengi tonlarıyla
03:39
and the piercingpiercing silvergümüş
74
204000
2000
ve patlayan bir füzenin
03:41
of an explodedpatladı missilefüze,
75
206000
2000
delici gümüş rengiyle,
03:43
so brightparlak
76
208000
2000
o kadar parlaktır ki
03:45
that nothing can protectkorumak your eyesgözleri from it.
77
210000
3000
hiçbir şey gözünüzü ondan koruyamaz.
03:49
I grewbüyüdü up
78
214000
2000
Ben
03:51
with the soundssesleri of warsavaş --
79
216000
2000
savaşın sesleriyle büyüdüm --
03:53
the staccatoStaccato soundssesleri of gunfiretop ateşi,
80
218000
3000
kesik ve kuvvetli top sesleriyle,
03:56
the wrenchingburkan boomsbomlar of explosionspatlamalar,
81
221000
3000
yürek burkan patlama sesleriyle,
03:59
ominousuğursuz droneserkek arı of jetsjetleri flyinguçan overheadek yük
82
224000
3000
üzerimizde uçan jetlerin uğursuz vızıltılarıyla
04:02
and the wailingAğlama warninguyarı soundssesleri
83
227000
2000
ve sirenlerin
04:04
of sirensSirenler.
84
229000
2000
ağıt yakan uyarı sesleriyle.
04:07
These are the soundssesleri you would expectbeklemek,
85
232000
3000
Bu sesleri tahmin edebilirsiniz,
04:10
but they are alsoAyrıca the soundssesleri
86
235000
2000
fakat onlar aynı zamanda
04:12
of dissonantakortsuz concertskonser of a flockakın of birdskuşlar
87
237000
3000
gece yarısı ciyaklayan
04:15
screechingcırtlak in the night,
88
240000
2000
bir sürü kuşun akordsuz konseri,
04:17
the high-pitchedtiz honestdürüst criesçığlıkları
89
242000
2000
çocukların dürüst
04:19
of childrençocuklar
90
244000
2000
tiz çığlıkları
04:21
and the thunderousgürleyen,
91
246000
2000
ve kulakları sağır eden,
04:23
unbearabledayanılmaz
92
248000
2000
dayanılmaz,
04:25
silenceSessizlik.
93
250000
2000
sessizlik.
04:28
"WarSavaş," a friendarkadaş of mineMayın said,
94
253000
2000
"Savaş", demişti bir arkadaşım,
04:30
"is not about soundses at all.
95
255000
3000
"sadece sesten ibaret değil.
04:33
It is actuallyaslında about silenceSessizlik,
96
258000
3000
Aynı zamanda sessizlik,
04:36
the silenceSessizlik of humanityinsanlık."
97
261000
3000
insanlığın sessiz çığlığı."
04:41
I have sincedan beri left IraqIrak
98
266000
3000
Sonra Irak'tan ayrıldım
04:44
and foundedkurulmuş a groupgrup calleddenilen WomenKadınlar for WomenKadınlar InternationalUluslararası
99
269000
3000
ve savaştan kurtulan
04:47
that endsuçları up workingçalışma
100
272000
2000
kadınlarla çalıştığım
04:49
with womenkadınlar survivorsHayatta kalanlar of warssavaşlar.
101
274000
3000
Women for Women International adlı bir grup kurdum.
04:52
In my travelsNow and in my work,
102
277000
2000
Seyahatlerimde ve işimde,
04:54
from CongoKongo Cumhuriyeti to AfghanistanAfganistan,
103
279000
3000
Kongo'daan Afganistan'a,
04:57
from SudanSudan to RwandaRuanda,
104
282000
2000
Sudan'dan Ruanda'ya,
04:59
I have learnedbilgili not only
105
284000
2000
sadece savaşın renklerinin değil
05:01
that the colorsrenkler and the soundssesleri of warsavaş are the sameaynı,
106
286000
3000
aynı zamanda
05:04
but the fearsendişe of warsavaş are the sameaynı.
107
289000
3000
korkularının da aynı olduğunu öğrendim.
05:08
You know, there is a fearkorku of dyingölen,
108
293000
2000
Bildiğiniz gibi, ölüm korkusu,
05:10
and do not believe any moviefilm characterkarakter
109
295000
3000
ve kahramanın korkmadığı
05:13
where the herokahraman is not afraidkorkmuş.
110
298000
2000
film karakterlerine inanmayın.
05:15
It is very scarykorkutucu
111
300000
2000
"Ölmek üzereyim"
05:17
to go throughvasitasiyla that feelingduygu
112
302000
2000
ya da "Bu patlamada ölebilirim"
05:19
of "I am about to dieölmek"
113
304000
2000
duygusunu hissetmek
05:21
or "I could dieölmek in this explosionpatlama."
114
306000
2000
gerçekten çok kortucu.
05:24
But there's alsoAyrıca the fearkorku
115
309000
2000
Fakat aynı zamanda
05:26
of losingkaybetme lovedsevilen onesolanlar,
116
311000
2000
sevdiklerini kaybetmenin korkusu da var,
05:28
and I think that's even worsedaha da kötüsü.
117
313000
2000
ve sanırım bu çok daha kötü.
05:30
It's too painfulacı verici. You don't want to think about it.
118
315000
3000
Öyle acı verici ki, bilmek istemezsiniz.
05:33
But I think the worsten kötü kindtür of fearkorku is the fearkorku --
119
318000
4000
Fakat sanırım korkunun en kötü versiyonu şu --
05:37
as SamiaSamia, a BosnianBoşnakça womankadın, oncebir Zamanlar told me,
120
322000
3000
dört yıllık Sarajevo kuşatmasından kurtulan
05:40
who survivedhayatta the four-yearsdört yıl besiegekuşatan of SarajevoSaraybosna;
121
325000
3000
Bosnalı bir kadın olan Samia'nın dediği gibi.
05:43
she said, "The fearkorku
122
328000
2000
Dedi ki, "İçimdeki 'ben'i
05:45
of losingkaybetme
123
330000
2000
kaybetme korkusu
05:47
the 'I''Ben' in me,
124
332000
2000
içimdeki ben,
05:49
the fearkorku of losingkaybetme
125
334000
3000
İçimdeki 'ben'i
05:52
the 'I''Ben' in me."
126
337000
2000
kaybetme korkusu."
05:54
That's what my motheranne in IraqIrak
127
339000
2000
Irak'taki annem de
05:56
used to tell me.
128
341000
2000
bunu söylerdi hep.
05:58
It's like dyingölen from inside-outInside-out.
129
343000
3000
İçinin (ruhunun) ölmesi gibi.
06:02
A PalestinianFilistin womankadın oncebir Zamanlar told me,
130
347000
2000
Filistinli bir kadın bir keresinde bana demişti ki,
06:04
"It is not about the fearkorku of one deathölüm,"
131
349000
3000
"Bu sadece bir ölümden kormak değil,"
06:07
she said, "sometimesara sıra I feel
132
352000
2000
dedi ki, "bazen bir günde
06:09
I dieölmek 10 timeszamanlar in one day,"
133
354000
3000
10 defa öldüğümü hissediyorum,"
06:12
as she was describingaçıklayan the marchesyürüyüşleri of soldiersaskerler
134
357000
2000
asker ordularını ve onların
06:14
and the soundssesleri of theironların bulletsMadde işaretleri.
135
359000
2000
mermi seslerini anlatırken.
06:16
She said, "But it's not fairadil,
136
361000
2000
Ve dedi ki,"Bu hiç adil değil,
06:18
because there is only one life,
137
363000
3000
sadece bir hayatımız var,
06:21
and there should only be one deathölüm."
138
366000
3000
ve sadece bir ölüm olmalı."
06:27
We have been only seeinggörme
139
372000
3000
Savaşın sadece
06:30
one sideyan of warsavaş.
140
375000
2000
bir yüzünü görmekteyiz.
06:32
We have only been discussingtartışılması and consumedtüketilen
141
377000
3000
Sadece birlik sayılarını,
06:35
with high-levelyüksek seviye preoccupationskaygılarını
142
380000
2000
zamanlama hatalarını,
06:37
over troopasker levelsseviyeleri, drawdowngeri çekilme timelineszaman çizelgeleri,
143
382000
3000
direnişleri ve şiddetli operasyonları
06:40
surgesvoltaj dalgalanması and stingacı operationsoperasyonlar,
144
385000
2000
tartışmaktayız,
06:42
when we should be examiningincelenmesi the detailsayrıntılar
145
387000
3000
toplumsal dokunun
06:45
of where the socialsosyal fabrickumaş
146
390000
3000
çoğunlukla yırtılmış olduğu,
06:48
has been mostçoğu tornyırtık,
147
393000
3000
toplumun doğaçlama davrandığı,
06:51
where the communitytoplum has improviseddoğaçlama
148
396000
2000
ve kurtulduğu
06:53
and survivedhayatta
149
398000
2000
ve direnç hareketleri
06:55
and showngösterilen actseylemler of resilienceesneklik
150
400000
2000
ve hayatı devam ettirmek için
06:57
and amazingşaşırtıcı couragecesaret
151
402000
2000
hayret verici bir cesaret gösterdiği
06:59
just to keep life going.
152
404000
3000
anların detaylarını incelememiz gereken yerde.
07:03
We have been so consumedtüketilen
153
408000
3000
Görünürde objektif tartışmalarla,
07:06
with seeminglygörünüşte objectiveamaç discussionstartışmalar
154
411000
2000
siyasetle, taktiklerle,
07:08
of politicssiyaset, tacticsTaktikler,
155
413000
2000
silahlarla, dolarlarla
07:10
weaponssilahlar, dollarsdolar
156
415000
2000
ve kayıplarla
07:12
and casualtieskayıplar.
157
417000
2000
öyle tüketildik ki.
07:14
This is the languagedil
158
419000
2000
Bu
07:16
of sterilityKısırlık.
159
421000
2000
sterilitenin dili.
07:19
How casuallytesadüfen
160
424000
2000
Bu başlık altındaki
07:21
we treattedavi etmek casualtieskayıplar
161
426000
2000
kayıplara (felaketlere) nasıl tesadüfen
07:23
in the contextbağlam of this topickonu.
162
428000
2000
müdahele ediyoruz.
07:25
This is where we conceivegebe of rapekolza and casualtieskayıplar
163
430000
3000
Bu tecavüz ve kayıpları
07:28
as inevitabilitiesinevitabilities.
164
433000
3000
kaçınılmaz olarak düşündüğümüz yer.
07:31
EightySeksen percentyüzde of refugeesmülteciler around the worldDünya
165
436000
3000
Dünyadaki mültecilerin yüzde 80'i
07:34
are womenkadınlar and childrençocuklar. Oh.
166
439000
3000
kadınlar ve çocuklar. Oh.
07:37
NinetyDoksan percentyüzde of modernmodern warsavaş casualtieskayıplar
167
442000
2000
Modern savaş kayıplarının yüzde 90'ı
07:39
are civilianssivil.
168
444000
2000
siviller --
07:41
Seventy-fiveYetmiş beş percentyüzde of them are womenkadınlar and childrençocuklar.
169
446000
3000
Bunların yüzde 75'i kadınlar ve çocuklar.
07:44
How interestingilginç.
170
449000
3000
Ne kadar ilginç.
07:47
Oh, halfyarım a millionmilyon womenkadınlar in RwandaRuanda
171
452000
2000
Oh, Ruanda'da 100 günde
07:49
get rapedtecavüz in 100 daysgünler.
172
454000
2000
yarım milyon kadına tecavüz edilmiş.
07:51
Or, as we speakkonuşmak now,
173
456000
3000
Ya da, şu anda biz konuşurken,
07:54
hundredsyüzlerce of thousandsbinlerce of CongoleseKongolu womenkadınlar
174
459000
3000
yüz binlerce Kongolu kadın
07:57
are gettingalma rapedtecavüz and mutilatedsakat.
175
462000
2000
tecavüz ediliyor ve sakat bırakılıyor.
07:59
How interestingilginç.
176
464000
2000
Ne kadar ilginç.
08:01
These just becomeolmak numberssayılar that we referbaşvurmak to.
177
466000
3000
Bunlar sadece bize intikal eden rakamlar.
08:05
The frontön of warssavaşlar
178
470000
2000
Savaşları yönetenler
08:07
is increasinglygiderek non-humanİnsan dışı eyesgözleri
179
472000
3000
giderek daha da insanlık dışı gözlerini
08:10
peeringbakan down on our perceivedalgılanan enemiesdüşmanları
180
475000
2000
uzaydan
08:12
from spaceuzay,
181
477000
2000
algıladığımız düşmanlarımıza çevirdiler,
08:14
guidingrehberlik missilesFüzeler towardkarşı unseengörünmeyen targetshedefler,
182
479000
3000
roketleri görülmeyen hedeflere yönlendirerek,
08:17
while the humaninsan conductkuralları
183
482000
2000
insansız bir roket saldırısının
08:19
of the orchestraOrkestra of mediamedya relationsilişkiler
184
484000
2000
bir radikal yerine
08:21
in the eventolay that this particularbelirli dronecasus uçak attacksaldırı
185
486000
3000
bir köylüyü öldürdüğü olayda
08:24
hitsisabetler a villagerköylü
186
489000
2000
insan
08:26
insteadyerine of an extremistaşırı.
187
491000
2000
medya ilişkileri orkestrasını yönetiyorken.
08:28
It is a chesssatranç gameoyun.
188
493000
2000
Bu bir satranç oyunu.
08:30
You learnöğrenmek to playoyun an internationalUluslararası relationsilişkiler schoolokul
189
495000
3000
Ulusal ve uluslararası liderlik yolumuzda
08:33
on your way out and up
190
498000
2000
bir uluslararası ilişkiler okulunda
08:35
to nationalUlusal and internationalUluslararası leadershipliderlik.
191
500000
3000
nasıl oynayacağınız öğrenirsiniz.
08:38
CheckmateŞah-mat.
192
503000
2000
Şah mat.
08:41
We are missingeksik
193
506000
2000
Savaşın diğer yanlarını
08:43
a completelytamamen other sideyan of warssavaşlar.
194
508000
3000
tamamen kaçırıyoruz.
08:47
We are missingeksik my mother'sannenin storyÖykü,
195
512000
3000
Annemin hikayesini kaçırıyoruz,
08:50
who madeyapılmış sure with everyher sirenSiren, with everyher raidRAID,
196
515000
3000
her sirende, her baskında
08:53
with everyher cutkesim off-ofkapalı-in electricityelektrik,
197
518000
2000
her elektrikkesintisinde,
08:55
she playedOyunun puppetkukla showsgösterileri for my brothersKardeşler and I,
198
520000
2000
kardeşim ve ben
08:57
so we would not be scaredkorkmuş
199
522000
2000
patlama seslerinden korkmayalım diye,
08:59
of the soundssesleri of explosionspatlamalar.
200
524000
2000
kuklalar oynatırdı.
09:01
We are missingeksik the storyÖykü of FareedaFareeda,
201
526000
3000
Fareeda'nın hikayesini kaçırıyoruz,
09:04
a musicmüzik teacheröğretmen,
202
529000
2000
bir müzik öğretmeni,
09:06
a pianopiyano teacheröğretmen, in SarajevoSaraybosna,
203
531000
2000
Sarajevo'daki dört yıllık kuşatmada
09:08
who madeyapılmış sure
204
533000
2000
her bir gün
09:10
that she kepttuttu the musicmüzik schoolokul openaçık
205
535000
2000
müzik okulunun açık kalmasını sağlayan
09:12
everyher singletek day
206
537000
2000
her gün
09:14
in the fourdört yearsyıl of besiegekuşatan in SarajevoSaraybosna
207
539000
3000
ona ve okuluna
09:17
and walkedyürüdü to that schoolokul,
208
542000
2000
ateş eden işgalcilere rağmen
09:19
despiterağmen the sniperskeskin nişancılar shootingçekim
209
544000
2000
okula yürüyen,
09:21
at that schoolokul and at her,
210
546000
2000
eldivenli, bereli, paltolu öğrencileriyle beraber
09:23
and kepttuttu the pianopiyano, the violinkeman, the celloÇello
211
548000
3000
piyanonun, kemanın, çellonun
09:26
playingoynama the wholebütün durationsüre of the warsavaş,
212
551000
3000
tüm savaş süresince çalmasını sağlayan
09:29
with studentsöğrencilerin wearinggiyme theironların gloveseldiven and hatsşapka and coatskat.
213
554000
3000
bir piyano öğretmeni Sarajevo'da.
09:32
That was her fightkavga.
214
557000
2000
Bu onun savaşıydı.
09:34
That was her resistancedirenç.
215
559000
3000
Bu onun direnişiydi.
09:37
We are missingeksik the storyÖykü of NehiaNehia,
216
562000
3000
Nehia'nın hikayesini kaçırıyoruz,
09:40
a PalestinianFilistin womankadın in GazaGazze
217
565000
2000
bir sonraki gün ateşkes olmayacağından,
09:42
who, the minutedakika there was a cease-fireAteşkes in the last year'syılın warsavaş,
218
567000
3000
geçen yılın savaşın kısacık ateşkes anında
09:45
she left out of home,
219
570000
2000
evinden çıkıp,
09:47
collectedtoplanmış all the flourun
220
572000
2000
tüm unu toplayıp
09:49
and bakedpişmiş as much breadekmek for everyher neighborkomşu to have,
221
574000
3000
tüm komşularına yetecek kadar ekmek pişiren
09:52
in casedurum there is no cease-fireAteşkes the day after.
222
577000
3000
Gazze'deki Filistinli kadın.
09:56
We are missingeksik
223
581000
2000
Kilise katliamından kuryulan,
09:58
the storieshikayeleri of VioletMenekşe,
224
583000
2000
cesetleri gömüp, evleri,
10:00
who, despiterağmen survivinghayatta kalan genocidesoykırım in the churchkilise massacreKatliamı,
225
585000
3000
sokakları temizlemeye devam eden
10:03
she kepttuttu on going on,
226
588000
2000
Violet'in
10:05
buryinggömme bodiesbedenler, cleaningtemizlik homesevler, cleaningtemizlik the streetssokaklar.
227
590000
3000
hikayesini kaçırıyoruz.
10:08
We are missingeksik storieshikayeleri of womenkadınlar
228
593000
3000
Savaşların ortasında
10:11
who are literallyharfi harfine keepingkoruma life going
229
596000
3000
hayatın devam etmesini sağlayan kadınların
10:14
in the midstortasında of warssavaşlar.
230
599000
2000
hikayelerini kaçırıyoruz.
10:16
Do you know --
231
601000
2000
Biliyor musunuz --
10:18
do you know that people falldüşmek in love in warsavaş
232
603000
3000
o insanların savaşta aşık olduklarını
10:21
and go to schoolokul
233
606000
3000
ve okula gittiklerini
10:24
and go to factoriesfabrikalar and hospitalshastaneler
234
609000
2000
ve fabrikalara ve hastanelere gittiklerini
10:26
and get divorcedboşanmış and go dancingdans and go playingoynama
235
611000
2000
ve boşandıklarını ve dans ettiklerini ve oynadıklarını
10:28
and livecanlı life going?
236
613000
3000
ve devam eden hayatı yaşadıklarını biliyor musunuz?
10:32
And the onesolanlar who are keepingkoruma that life
237
617000
2000
Ve hayatın devam etmesini sağlayanlar
10:34
are womenkadınlar.
238
619000
2000
kadınlardır.
10:37
There are two sidestaraf of warsavaş.
239
622000
3000
Savaşın iki yönü vardır.
10:41
There is a sideyan that fightskavgalar,
240
626000
2000
Savaşan, dövüşen bir tarafı vardır,
10:43
and there is a sideyan that keepstutar the schoolsokullar
241
628000
2000
ve bir de okulları
10:45
and the factoriesfabrikalar and the hospitalshastaneler openaçık.
242
630000
3000
fabrikaları ve hastaneleri açık tutan bir tarafı da vardır.
10:48
There is a sideyan that is focusedodaklı on winningkazanan battlessavaşlar,
243
633000
3000
Muhabereleri kazanmaya odaklanan bir yanı vardır,
10:51
and there is a sideyan that is focusedodaklı
244
636000
2000
ve hayatı kazanmaya odaklanan
10:53
on winningkazanan life.
245
638000
3000
bir yanı vardır.
10:56
There is a sideyan that leadspotansiyel müşteriler the front-lineCephe discussiontartışma,
246
641000
3000
Ön cephedeki kararları yöneten bir yanı vardır,
10:59
and there is a sideyan
247
644000
2000
ve bir de
11:01
that leadspotansiyel müşteriler the back-linearka-line discussiontartışma.
248
646000
3000
perde arkasındaki müzakereleri yöneten bir yanı vardır.
11:04
There is a sideyan that thinksdüşünüyor
249
649000
2000
Dövüşün sonunda
11:06
that peaceBarış is the endson of fightingkavga,
250
651000
3000
barış olduğunu düşünen bir yanı vardır,
11:10
and there is a sideyan that thinksdüşünüyor
251
655000
2000
ve barışın
11:12
that peaceBarış is the arrivalvarış
252
657000
2000
okullara ve işe ulaşmak
11:14
of schoolsokullar and jobsMeslekler.
253
659000
3000
olduğunu düşünen bir yanı da vardır.
11:17
There is a sideyan
254
662000
2000
Bir erkekler tarafından yönetilen
11:19
that is led by menerkekler,
255
664000
2000
yanı vardır,
11:21
and there is a sideyan
256
666000
2000
bir de
11:23
that is led by womenkadınlar.
257
668000
2000
kadınlar tarafından yönetilen yanı vardır.
11:25
And in ordersipariş for us to understandanlama
258
670000
3000
Ve kalıcı barışı nasıl inşa edebileceğimizi
11:28
how do we buildinşa etmek lastingkalıcı peaceBarış,
259
673000
3000
anlamak için,
11:31
we mustşart understandanlama warsavaş and peaceBarış
260
676000
3000
savaşı ve barışı
11:34
from bothher ikisi de sidestaraf.
261
679000
2000
iki tarafından da algılamalıyız.
11:36
We mustşart have a fulltam pictureresim
262
681000
2000
Bunun ne anlama geldiğine dair
11:38
of what that meansanlamına geliyor.
263
683000
2000
bütün resmi iredelemeliyiz.
11:40
In ordersipariş for us to understandanlama
264
685000
2000
Barışın [esas] anlamını
11:42
what actuallyaslında peaceBarış meansanlamına geliyor,
265
687000
2000
anlayabilmemiz için,
11:44
we need to understandanlama,
266
689000
2000
şunu anlamamız gerekir ki,
11:46
as one SudaneseSudan womankadın oncebir Zamanlar told me,
267
691000
2000
Sudanlı bir kadının bir defasında bana dediği gibi,
11:48
"PeaceBarış is the factgerçek that my toenailsayak tırnaklarını
268
693000
3000
"Barış ayak tırnaklarımın
11:51
are growingbüyüyen back again."
269
696000
3000
yeniden uzamaya başlamasaı gerçeğidir."
11:54
She grewbüyüdü up in SudanSudan, in SouthernGüney SudanSudan,
270
699000
2000
O Sudan'da büyüdü,
11:56
for 20 yearsyıl of warsavaş,
271
701000
2000
20 yıl süren savaşta bir milyon insanın öldüğü,
11:58
where it killedöldürdü one millionmilyon people
272
703000
3000
ve beş milyon mültecinin ülkesinden olduğu
12:01
and displacedyerinden fivebeş millionmilyon refugeesmülteciler.
273
706000
3000
Güney Sudan'da.
12:04
ManyBirçok womenkadınlar were takenalınmış as slavesköle
274
709000
2000
Birçok kadın
12:06
by rebelsİsyancılar and soldiersaskerler,
275
711000
2000
askerler ve isyancılar tarafından
12:08
as sexualcinsel slavesköle who were forcedzorunlu alsoAyrıca
276
713000
3000
sex kölesi olarak alıkoyuldu,
12:11
to carrytaşımak the ammunitionMühimmat and the waterSu
277
716000
2000
askerlere cephane ve su
12:13
and the foodGıda for the soldiersaskerler.
278
718000
2000
ve yiyecek taşımaları için zorlandı.
12:15
So that womankadın walkedyürüdü for 20 yearsyıl,
279
720000
3000
O kadın 20 yıl boyunca yürüdü,
12:18
so she would not be kidnappedkaçırdı again.
280
723000
3000
tekrar kaçırılmasın, alıkonulmasın diye.
12:21
And only when there was some sortçeşit of peaceBarış,
281
726000
3000
Ne zaman ki bir nevi barış oldu,
12:24
her toenailsayak tırnaklarını grewbüyüdü back again.
282
729000
3000
ayak tırnakları tekrar uzamaya başladı.
12:28
We need to understandanlama peaceBarış
283
733000
2000
Barışı bir ayak tırnağının perpektifinden
12:30
from a toenail'stırnak 's perspectiveperspektif.
284
735000
3000
anlamamız gerek.
12:34
We need to understandanlama
285
739000
2000
Şunu anlamamız gerekir ki
12:36
that we cannotyapamam actuallyaslında have negotiationsmüzakereler
286
741000
2000
müzakere masalarında
12:38
of endingbitirme of warssavaşlar or peaceBarış
287
743000
2000
kadınlara tamamen yer vermeden
12:40
withoutolmadan fullytamamen includingdahil olmak üzere womenkadınlar
288
745000
3000
savaşların sonlanması ya da barış hakkında
12:43
at the negotiatingmüzakere tabletablo.
289
748000
2000
tam anlamıyla çözüme ulaşamayız.
12:45
I find it amazingşaşırtıcı
290
750000
2000
Şunu çok şaşırtıcı buluyorum ki,
12:47
that the only groupgrup of people
291
752000
2000
savaşmayan ve öldürmeyen
12:49
who are not fightingkavga and not killingöldürme
292
754000
2000
ve yağmalamayan ve yakmayan ve tecavüz etmeyen
12:51
and not pillagingyağma and not burningyanan and not rapingtecavüz,
293
756000
3000
tek insan grubuna
12:54
and the groupgrup of people who are mostlyçoğunlukla --
294
759000
2000
ve çoğunlukla --
12:56
thoughgerçi not exclusivelysadece --
295
761000
2000
tek olmasa da --
12:58
who are keepingkoruma life going in the midstortasında of warsavaş,
296
763000
3000
savaşların ortasında yaşamı devam ettiren bu gruba
13:01
are not includeddahil in the negotiatingmüzakere tabletablo.
297
766000
3000
müzakere masalarında yer verilmiyor.
13:06
And I do arguetartışmak that womenkadınlar leadöncülük etmek the back-linearka-line discussiontartışma,
298
771000
3000
Cephe arkasını kadınların yönettiğini düşünüyorum,
13:09
but there are alsoAyrıca menerkekler
299
774000
2000
fakat aynı zamanda o müzakere masalarından
13:11
who are excludedhariç from that discussiontartışma.
300
776000
2000
soyutlanan erkekler de vardır.
13:13
The doctorsdoktorlar who are not fightingkavga,
301
778000
2000
Savaşmayan doktorlar,
13:15
the artistssanatçılar, the studentsöğrencilerin, the menerkekler who refuseçöp to pickalmak up the gunssilahlar,
302
780000
3000
ressamlar, öğrenciler, silah tutmayı reddeden erkekler de
13:18
they are, too, excludedhariç
303
783000
2000
müzakere masalarının
13:20
from the negotiatingmüzakere tablestablolar.
304
785000
3000
dışında tutulurlar.
13:23
There is no way we can talk about a lastingkalıcı peaceBarış,
305
788000
3000
Kalıcı barıştan,
13:26
buildingbina of democracydemokrasi, sustainablesürdürülebilir economiesekonomiler,
306
791000
3000
demokrasiden, sürdürülebilir ekonomiden,
13:29
any kindtür of stabilitiesstabiliteleri,
307
794000
2000
herhangi bir istikrardan söz etmemiz mümkün değildir,
13:31
if we do not fullytamamen includeDahil etmek womenkadınlar
308
796000
3000
eğer müzakere masalarında
13:34
at the negotiatingmüzakere tabletablo.
309
799000
2000
tamamen kadınlara da yer vermezsek.
13:36
Not one, but 50 percentyüzde.
310
801000
3000
Sadece bir değil, yüzde 50 oranında.
13:40
There is no way we can talk about the buildingbina of stabilityistikrar
311
805000
3000
İstikrarın inşaasından bahsedemeyiz,
13:43
if we don't startbaşlama investingyatırım
312
808000
3000
eğer kadınlara ve kızlara
13:46
in womenkadınlar and girlskızlar.
313
811000
2000
yatırım yapmaya başlamazsak.
13:48
Did you know
314
813000
2000
Dünyanın
13:50
that one yearyıl
315
815000
2000
bir yıldaki
13:52
of the world'sDünyanın en militaryaskeri spendingharcama
316
817000
2000
askeri harcamasının
13:54
equalseşittir 700 yearsyıl
317
819000
3000
Birleşmiş Milletlerin
13:57
of the U.N. budgetbütçe
318
822000
3000
700 yıllık bütçesine
14:00
and equalseşittir 2,928 yearsyıl
319
825000
3000
ve B.M.'in kadınlara 2,928 yılda ayıracağı
14:03
of the U.N. budgetbütçe allocatedtahsis for womenkadınlar?
320
828000
3000
bütçeye eşit olduğunu biliyor muydunuz?
14:07
If we just reverseters
321
832000
2000
Sadece
14:09
that distributiondağıtım of fundspara,
322
834000
2000
bu ödenek dağıtım dengesini tersine çevirirsek,
14:11
perhapsbelki we could have
323
836000
3000
belki dünyada daha kalıcı
14:14
a better lastingkalıcı peaceBarış in this worldDünya.
324
839000
3000
bir barış sağlayabiliriz.
14:17
And last, but not leasten az,
325
842000
2000
Ve son olarak, hiç olmazsa değil,
14:19
we need to investyatırmak in peaceBarış and womenkadınlar,
326
844000
3000
barışa ve kadınlara yatırım yapmalıyız,
14:22
not only because it is the right thing to do,
327
847000
3000
sadece yapılması doğru şey olduğu için değil,
14:25
not only because it is the right thing to do,
328
850000
3000
sadece hepimiz için sürdürebilir ve kalıcı bir barış inşa etmede
14:28
for all of us to buildinşa etmek sustainablesürdürülebilir and lastingkalıcı peaceBarış todaybugün,
329
853000
3000
yapılması doğru şey olduğu için değil,
14:31
but it is for the futuregelecek.
330
856000
3000
aynı zamanda geleceğimiz için.
14:34
A CongoleseKongolu womankadın,
331
859000
2000
Kongolu bir kadın,
14:36
who was tellingsöylüyorum me about
332
861000
2000
çocuklarının babalarının gözleri önünde öldürüldüğünü
14:38
how her childrençocuklar saw theironların fatherbaba killedöldürdü in frontön of them
333
863000
3000
nasıl gördüğünü
14:41
and saw her rapedtecavüz in frontön of them
334
866000
3000
ve kendisine çocukları önünde nasıl tecavüz edildiğini
14:44
and mutilatedsakat in frontön of them,
335
869000
2000
ve sakat bırakıldığını,
14:46
and her childrençocuklar saw theironların nine-year-oldDokuz yaşında siblingkardeş
336
871000
2000
ve çocuklarının dokuz yaşındaki kardeşlerinin
14:48
killedöldürdü in frontön of them,
337
873000
3000
öldürüldüğünü nasıl izlediğini
14:51
how they're doing okay right now.
338
876000
3000
ve şu anda nasıl idare ettiklerini anlattı.
14:54
She got into WomenKadınlar for WomenKadınlar International'sInternational'ın programprogram.
339
879000
2000
O Women for Women International programına katıldı.
14:56
She got a supportdestek network.
340
881000
2000
Kendisine destek buldu.
14:58
She learnedbilgili about her rightshaklar.
341
883000
2000
Haklarını öğrendi.
15:00
We taughtöğretilen her vocationalMesleki and business skillsbecerileri. We helpedyardım etti her get a job.
342
885000
3000
Ona mesleki ve iş vasıfları öğrettik. İş bulmasına yardım ettik.
15:03
She was earningkazanma 450 dollarsdolar. She was doing okay.
343
888000
3000
450$ kazanmaya başladı. Kendini idare etmeye başladı.
15:06
She was sendinggönderme them to schoolokul. Have a newyeni home.
344
891000
2000
Çocuklarını okula göderdi -- yeni bir evi oldu.
15:08
She said, "But what I worryendişelenmek about the mostçoğu
345
893000
3000
Bana dedi ki, "Fakat en çok korktuğum şey
15:11
is not any of that.
346
896000
2000
bunların hiçbiri değil.
15:13
I worryendişelenmek that my childrençocuklar
347
898000
2000
Çocuklarımın kalplerinde
15:15
have hatenefret in theironların heartskalpler,
348
900000
3000
nefret olmasından korkuyorum,
15:18
and when they want to growbüyümek up, they want to fightkavga again
349
903000
3000
ve büyüdüklerinde, babalarının ve kardeşlerinin
15:21
the killerskatiller of theironların fatherbaba and theironların brothererkek kardeş."
350
906000
3000
katillerinden intikam alacaklarından korkuyorum."
15:25
We need to investyatırmak in womenkadınlar,
351
910000
3000
Kadınlara yatırım yapmamız gerek,
15:28
because that's our only chanceşans
352
913000
3000
çünkü gelecekte daha fazla
15:31
to ensuresağlamak that there is no more warsavaş
353
916000
2000
savaş olmaması için
15:33
in the futuregelecek.
354
918000
2000
tek şansımız bu.
15:35
That motheranne has a better chanceşans to healiyileşmek her childrençocuklar
355
920000
3000
O annenin çocuklarını iyileştirmek için
15:38
than any peaceBarış agreementanlaşma can do.
356
923000
3000
tüm barış anlaşmalarından daha çok şansı var.
15:42
Are there good newshaber? Of coursekurs, there are good newshaber. There are lots of good newshaber.
357
927000
3000
İyi haberler de var mı? Elbette, iyi haberler var. Bir sürü iyi haber var.
15:45
To startbaşlama with, these womenkadınlar that I told you about
358
930000
3000
Öncelikle, size bahsettiğim bu kadınlar
15:48
are dancingdans and singingşan everyher singletek day,
359
933000
3000
her bir gün dans ediyor, şarkı söylüyorlar,
15:51
and if they can,
360
936000
2000
ve onlar yapabilirlerse,
15:53
who are we not to dancedans?
361
938000
2000
dans etmeyen bizler kimiz.
15:55
That girlkız that I told you about
362
940000
2000
Size bahsettiğim o kız
15:57
endedbitti up startingbaşlangıç WomenKadınlar for WomenKadınlar InternationalUluslararası GroupGrup
363
942000
3000
Women for Women Internationala katıldı,
16:00
that impactedetkilenen one millionmilyon people, sentgönderilen 80 millionmilyon dollarsdolar,
364
945000
3000
bir milyon insanı etkiledi, 80 milyon dolar yardım gönderdi,
16:03
and I startedbaşladı this from zerosıfır,
365
948000
2000
ve ben bu sıfırdan,
16:05
nothing, nadaNada, [unclearbelirsiz].
366
950000
3000
hiç birşeyden başladım.
16:08
(LaughterKahkaha)
367
953000
3000
(Kahkaha)
16:11
They are womenkadınlar who are standingayakta on theironların feetayaklar
368
956000
3000
Onlar, içinde bulundukları
16:14
in spitenispet of theironların circumstanceskoşullar,
369
959000
3000
durumlara rağmen kendi ayakları üzerindeki kadınlar,
16:17
not because of it.
370
962000
3000
bu durumlardan dolayı değil.
16:20
Think of how the worldDünya can be a much better placeyer
371
965000
3000
Bir düşünün,
16:23
if, for a changedeğişiklik,
372
968000
2000
bir değişiklik olsa,
16:25
we have a better equalityeşitlik,
373
970000
2000
dada eşit olsak,
16:27
we have equalityeşitlik,
374
972000
2000
eşit olsak,
16:29
we have a representationtemsil
375
974000
2000
temsil edilsek,
16:31
and we understandanlama warsavaş,
376
976000
2000
savaşı hem ön cepheden
16:33
bothher ikisi de from the front-lineCephe
377
978000
2000
hem arka cephe müzakeresinden
16:35
and the back-linearka-line discussiontartışma.
378
980000
2000
anlasak.
16:37
RumiRumi, a 13th-centuryinci yüzyıl SufiTasavvuf poetşair,
379
982000
3000
Rumi, bir 13.yy Sufi şairi
16:40
saysdiyor, "Out beyondötesinde the worldsdünyalar
380
985000
2000
der ki " Yanlış ve doğru
16:42
of right-doingssağ-zımbırtı and wrong-doingsyanlış davranış,
381
987000
3000
yapma fikirlerinin ötesinde
16:45
there is a fieldalan.
382
990000
2000
bir alan var.
16:47
I will meetkarşılamak you there.
383
992000
2000
Sizinle orada buluşacağım.
16:49
When the soulruh liesyalanlar down in that grassçimen,
384
994000
3000
Ruh çimenlerin arasına uzandığında,
16:52
the worldDünya is too fulltam
385
997000
2000
dünyanın konuşmak için
16:54
to talk about.
386
999000
2000
çok fazla dolu olduğunu göreceksiniz.
16:56
IdeasFikirler, languagedil,
387
1001000
2000
Fikirler, dil,
16:58
even the phraseifade 'each' her other'diğer '
388
1003000
2000
hatta "birbirimiz" kelimesi bile
17:00
no longeruzun makesmarkaları any senseduyu."
389
1005000
3000
artık bir anlam taşımayacak."
17:04
I humblyalçakgönüllü addeklemek -- humblyalçakgönüllü addeklemek --
390
1009000
3000
Acizane ekliyorum -- acizane --
17:07
that out beyondötesinde
391
1012000
2000
savaş ve barış dünyalarının
17:09
the worldsdünyalar of warsavaş and peaceBarış,
392
1014000
3000
ötesinde,
17:12
there is a fieldalan,
393
1017000
2000
bir alan var,
17:14
and there are manyçok womenkadınlar and menerkekler
394
1019000
3000
ve orada bir çok kadın ve erkek var
17:17
[who] are meetingtoplantı there.
395
1022000
3000
orada toplanıyorlar.
17:20
Let us make this fieldalan a much biggerDaha büyük placeyer.
396
1025000
3000
Hep beraber bu alanı daha da genişletelim.
17:23
Let us all meetkarşılamak in that fieldalan.
397
1028000
3000
Hepimiz bu alanda buluşalım.
17:26
Thank you.
398
1031000
2000
Teşekkür ederim.
17:28
(ApplauseAlkış)
399
1033000
11000
(Alkış)
Translated by Neslihan Atas
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Zainab Salbi - Activist and social entrepreneur
Iraqi-born Zainab Salbi founded and runs Women for Women International, and has dedicated her life to helping women in war-torn regions rebuild their lives and communities.

Why you should listen

In her memoir Hidden in Plain Sight: Growing Up in the Shadow of Saddam, Zainab Salbi writes of being raised in Saddam Hussein's inner circle -- her father was Saddam's personal pilot. She left Iraq for an arranged marriage in the US, which quickly became another form of tyranny. But in 1993, when she heard of the rape and concentration camps in Bosnia, she realized she could no longer remain passive. Salbi founded Women for Women International to help women who are victims of war in every way -- from those who've been physically harmed to those who suffer from the poverty that war and strife inevitably bring. WFWI provides economic and emotional aid, job-skills training, and rights education, empowering women to stop the cycle of violence and create social change.

In her latest book, The Other Side of War, she shares personal stories of women's experience in conflict. As she writes: "War is not a computer-generated missile striking a digital map. War is the color of earth as it explodes in our faces, the sound of child pleading, the smell of smoke and fear. Women survivors of war are not the single image portrayed on the television screen, but the glue that holds families and countries together. Perhaps by understanding women, and the other side of war ... we will have more humility in our discussions of wars... perhaps it is time to listen to women's side of history."

More profile about the speaker
Zainab Salbi | Speaker | TED.com