ABOUT THE SPEAKER
Musimbi Kanyoro - Women's rights activist
Dr. Musimbi Kanyoro is globally recognized for her leadership of organizations and initiatives that advance health, development, human rights and philanthropy for communities, specifically for women and girls.

Why you should listen

Dr. Musimbi Kanyoro is president and CEO of Global Fund for Women, one of the world’s leading publicly-supported foundations for gender equality. During her time at the Global Fund for Women, Kanyoro has seen the organization award nearly $150 million in grantmaking.

Before joining Global Fund for Women, she was Director for Population and Reproductive Health at David and Lucile Packard Foundation, managing a $30 million grantmaking portfolio. She has written and published extensively on matters affecting the lives of women and children. She was a visiting scholar at Harvard; in 2015, Forbes  named her one of 10 women “power brands” working for gender equality.

More profile about the speaker
Musimbi Kanyoro | Speaker | TED.com
TEDWomen 2017

Musimbi Kanyoro: To solve the world's biggest problems, invest in women and girls

Musimbi Kanyoro: Dünya'nın en büyük sorununu çözmek için kadınlara ve kızlara yatırım yapın

Filmed:
1,252,785 views

Kadın Küresel Fonu'nun CEO'su Musimbi Kanyoro, kadınları ve onların fikirlerini desteklemeye çalışır, bu yüzden büyür ve gelişebilirler. Bize Maragoli konsepti İsirika'yı tanıtıyor-- birbirinin bakım ve sorumluluğunu kucaklayan pragmatik bir yaşam biçimi-- dünyanın dört bir yanında kadınlarda gördüğü bir şey. Ve toplulukları geliştirmek için çalışan insanlara daha fazlasını verebilecek olanlara sesleniyor. Kanyoro, ''İsirika'yı kabul etseydiniz ve yaşam tarzınız yapsaydınız, bunun neye benzeyeceğini hayal edin.'' diyor. ''Birbirimiz için neler başarırdık? İnsanlık için?'' Hadi birlikte öğrenelim.
- Women's rights activist
Dr. Musimbi Kanyoro is globally recognized for her leadership of organizations and initiatives that advance health, development, human rights and philanthropy for communities, specifically for women and girls. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
My motheranne was a philanthropisthayırsever.
0
1040
2520
Annem bir hayırseverdi.
00:17
And now I know you're askingsormak --
1
5000
2176
Şu an aklınızdan geçen soruyu biliyorum,
00:19
let me give you the answerCevap:
yes, a little bitbit like MelindaMelinda GatesGates --
2
7200
3536
cevap şu: Evet, biraz Melinda Gates gibi.
00:22
(LaughterKahkaha)
3
10760
1216
(Kahkahalar)
00:24
but with a lot lessaz moneypara.
4
12000
1936
fakat çok daha az parayla.
00:25
(LaughterKahkaha)
5
13960
1480
(Kahkahalar)
00:28
She carriedtaşınan out her philanthropyhayırseverlik
in our communitytoplum
6
16160
4616
Hayırseverliğini topluluğumuzda
"isirika" dediğimiz
00:32
throughvasitasiyla a practiceuygulama we call, "isirikaisirika."
7
20800
2600
bir uygulama ile gerçekleştirdi.
00:36
She supporteddestekli the educationEğitim
of scoresSkorlar of childrençocuklar
8
24200
5016
Çok sayıda çocuğun eğitimini destekledi
00:41
and inviteddavet manyçok
to livecanlı with us in our home
9
29240
2936
ve okullara ulaşabilmeleri için bir çoğunu
00:44
in ordersipariş to accesserişim schoolsokullar.
10
32200
1560
bizimle yaşamaya davet etti.
00:46
She mobilizedseferber resourceskaynaklar
for buildingbina the localyerel healthsağlık clinicklinik
11
34760
3960
Sağlık kliniği inşa etmek için
kaynakları kullandı
00:51
and the maternityAnnelik wingkanat
is namedadlı in memorybellek of her.
12
39800
4280
ve doğumhaneye onun ismi verildi.
00:57
But mostçoğu importantönemli,
13
45360
2216
Fakat en önemlisi,
00:59
she was endearedsevdirdiğini by the communitytoplum
for her organizingdüzenleme skillsbecerileri,
14
47600
5160
örgütleme yetenekleri sayesinde
topluluğa kendini sevdirmişti,
01:05
because she organizedörgütlü the communitytoplum,
15
53560
2496
çünkü topluluğu
01:08
and specificallyözellikle womenkadınlar,
16
56080
2096
ve özellikle kadınları,
01:10
to find solutionsçözeltiler
17
58200
2096
ihtiyaç duyulan her şeye
01:12
to anything that was neededgerekli.
18
60320
2000
çözüm bulmak için örgütledi.
01:15
She did all of this throughvasitasiyla isirikaisirika.
19
63200
3000
Tüm bunları "isirika" sayesinde yaptı.
01:19
Let me repeattekrar et that wordsözcük for you again:
20
67240
2416
Bu kelimeyi sizin için tekrarlayayım:
01:21
isirikaisirika.
21
69680
1216
İsirika.
01:22
Now it's your turndönüş. Say it with me.
22
70920
1856
Şimdi sıra sizde. Tekrar edin.
01:24
(AudienceSeyirci) IsirikaIsirika.
23
72800
1336
İzleyiciler: İsirika.
01:26
MusimbiMusimbi KanyoroKanyoro: Thank you.
24
74160
1496
Musimbi Kanyoro: Teşekkürler.
01:27
That wordsözcük is in my languagedil, MaragoliMaragoli,
25
75680
3176
Bu kelime Batı Kenya'da konuşulan
01:30
spokenkonuşulmuş in westernbatı KenyaKenya,
26
78880
1776
ve ana dilim olan Maragoli dilinde
01:32
and now you speakkonuşmak my languagedil.
27
80680
1776
ve şimdi aynı dili konuşuyoruz.
01:34
(LaughterKahkaha)
28
82480
1336
(Kahkahalar)
01:35
So, isirikaisirika is a pragmaticpragmatik way of life
29
83840
5176
Yani İsirika, merhamet, hizmet
01:41
that embracessarılmalar charitysadaka,
30
89040
2936
ve hayırseverliği kapsayan
faydacı bir yaşam biçimi.
01:44
servicesHizmetler
31
92000
1256
01:45
and philanthropyhayırseverlik all togetherbirlikte.
32
93280
2160
01:49
The essenceöz of isirikaisirika
33
97280
1960
İsrikanın özü,
01:52
is to make it clearaçık to everybodyherkes
34
100840
3576
herkesin, kız veya erkek fark etmeksizin
01:56
that you're your sister'sKız kardeşinin keeperkaleci --
35
104440
2176
birbirlerinin koruyucusu olduğunu
açıkça ortaya koymak.
01:58
and yes,
36
106640
1296
01:59
you're your brother'sKardeşinin keeperkaleci.
37
107960
1760
02:03
MutualKarşılıklı responsibilitysorumluluk
for caringsempatik for one anotherbir diğeri.
38
111040
4760
Birbirini önemsemek için
ortak sorumluluk.
02:09
A literalkelimesi kelimesine, simplebasit Englishİngilizce translationçeviri
would be equaleşit generositycömertlik,
39
117000
5856
İngilizce çevirisi eşit cömertlik olurdu
02:14
but the deepderin philosophicalfelsefi meaninganlam
40
122880
2496
ama içerdiği derin felsefi anlamı
02:17
is caringsempatik, togetherbirlikte, for one anotherbir diğeri.
41
125400
4600
“birbirini önemsemektir”.
02:22
So how does isirikaisirika really happenolmak?
42
130840
2000
İsirika gerçekten nasıl olur?
02:26
I grewbüyüdü up in a farmingtarım communitytoplum
43
134440
4696
Batı Kenya’daki
bir tarım topluluğunda büyüdüm.
02:31
in westernbatı KenyaKenya.
44
139160
1400
02:34
I rememberhatırlamak vividlycanlı the manyçok timeszamanlar
45
142040
3416
Çoğu kez komşuların,
02:37
that neighborsKomşular would go
to a neighbor'sKomşunun home --
46
145480
3296
hasta bir komşunun
evine gidip onların yerine
02:40
a sickhasta neighbor'sKomşunun home --
47
148800
1576
ekinlerini topladıklarını
02:42
and harvesthasat theironların cropekin for them.
48
150400
1760
ilk günkü gibi hatırlıyorum.
02:45
I taggedTagged alongsideyanında with my motheranne
to communitytoplum eventsolaylar
49
153520
4536
Topluluk ve kadın etkinliklerine
02:50
and to women'sBayanlar eventsolaylar,
50
158080
1976
annemle beraber gittim.
02:52
and had the conversationkonuşma
about vaccinationsaşılar in schoolokul,
51
160080
4976
Sağlık ocağı kurma ve okulda yapılan
02:57
buildingbina the healthsağlık centermerkez
52
165080
1736
aşılar hakkında konuşma yaptım.
02:58
and really bigbüyük things --
53
166840
1256
Gerçekten önemlilerdi.
03:00
renewingyenileme seedstohumlar for the nextSonraki
plantingdikim seasonsezon.
54
168120
3200
Ekim zamanı tohumları tazelemek gibi.
03:04
And oftensık sık, the communitytoplum
would come togetherbirlikte
55
172800
3096
Topluluk, komşunun çocuğu
okula gidebilsin diye
03:07
to contributekatkıda bulunmak moneypara
to sendgöndermek a neighbor'sKomşunun childçocuk to schoolokul --
56
175920
4216
para yardımı yapmak için
sıkça toplanırlardı.
03:12
not only in the countryülke
57
180160
3096
Sadece ülkelerinde değil, yurt dışındaki
03:15
but to universitiesüniversiteler abroadyurt dışı as well.
58
183280
2400
üniversitelere de gönderiyorlardı.
03:18
And so we have a surgeoncerrah.
59
186240
1760
Böylece bir cerrahımız oldu.
03:20
The first surgeoncerrah in my countryülke
camegeldi from that ruralkırsal villageköy.
60
188720
3896
Ülkemin kırsal kesimindeki ilk cerrahtı.
03:24
(ApplauseAlkış)
61
192640
4056
(Alkışlar)
03:28
So ...
62
196720
1696
Yani İsirika
03:30
what isirikaisirika did was to be inclusivedahil.
63
198440
3856
“kapsayıcı” olmaktı.
03:34
We as childrençocuklar would standdurmak
alongsideyanında the adultsyetişkinler
64
202320
4056
Çocuk olarak yetişkinlerin yanında durup
03:38
and give our contributionskatkıları of moneypara,
65
206400
2336
para yardımında bulunurduk
03:40
and our namesisimler were inscriptedinscripted
in the communitytoplum bookkitap
66
208760
3416
ve isimlerimiz her yetişkininki gibi
03:44
just like everyher adultyetişkin.
67
212200
2120
topluluk kitaplarında geçerdi.
03:47
And then I grewbüyüdü up,
68
215520
1616
Sonra büyüdüm, yurt içi ve dışında
03:49
wentgitti to universitiesüniversiteler
back at home and abroadyurt dışı,
69
217160
4216
üniversitelere gittim,
03:53
obtainedelde edilen a fewaz degreesderece here and there,
70
221400
2936
farklı yerlerde birçok diploma elde ettim,
03:56
becameoldu organizedörgütlü
71
224360
1816
organize olmuş
03:58
and tookaldı up internationalUluslararası jobsMeslekler,
72
226200
3216
ve uluslarası işlere başlamış,
04:01
workingçalışma in developmentgelişme,
73
229440
2096
kalkınma,
04:03
humanitarianinsancıl work
74
231560
1896
insani yardım
04:05
and philanthropyhayırseverlik.
75
233480
1240
ve hayırseverlik alanlarında çalıştım.
04:07
And very soonyakında,
76
235680
1440
Çok geçmeden
04:10
isirikaisirika beganbaşladı to becomeolmak smallküçük.
77
238240
2960
isirika küçülmeye başladı.
04:14
It dissipatedharcanmış
78
242160
1376
Dağıldı
04:15
and then just disappearedkayboldu.
79
243560
1520
ve sonra ortadan kayboldu.
04:18
In eachher placeyer,
80
246000
1336
Her gittiğim yerde,
04:19
I gainedkazanmış a newyeni vocabularykelime hazinesi.
81
247360
1936
yeni bir kelime hazinesi kazandım.
04:21
The vocabularykelime hazinesi of donorsBağış and recipientsAlıcılar.
82
249320
3440
Bağışçılar ve alıcıların kelimeleriydi.
04:25
The vocabularykelime hazinesi of measuringölçme impactdarbe,
83
253960
4496
Etkinin ölçülmesi,
04:30
returndönüş on investmentyatırım ...
84
258480
1840
yatırımın geri dönüşü...
04:33
projectsprojeler and programsprogramlar.
85
261560
1800
projeler ve programlar gibi.
04:36
CommunitiesTopluluklar suchböyle as my childhoodçocukluk communitytoplum
86
264800
2776
Çocukluğumdaki topluluğum gibi topluluklar
04:39
becameoldu referredsevk to
as "poorfakir, vulnerablesavunmasız populationspopülasyonları."
87
267600
4920
'yoksul, kırılgan nüfus'
olarak adlandırıldı.
04:45
Those are the communitiestopluluklar
of whichhangi literatureEdebiyat speakskonuşur about
88
273200
3816
Bu topluluklar literatürde,
04:49
as livingyaşam on lessaz than a dollardolar a day,
89
277040
3936
günde bir dolardan azla geçinen,
04:53
and they becomeolmak the targetshedefler
for povertyyoksulluk eradicationyok etme programsprogramlar.
90
281000
4176
yoksulluğa son veren
programların hedefi olurlar.
04:57
And by the way,
91
285200
1296
Bu arada,
04:58
they are the targetshedefler of our first
92
286520
2656
bunlar bizim BM'deki
05:01
UnitedAmerika Nations'Ülkelerin
sustainablesürdürülebilir developmentgelişme goalhedef.
93
289200
3560
ilk kalkınma hedeflerimizin arasındadır.
05:07
Now, I'm really interestedilgili
94
295320
3456
Şimdi, gerçekten
05:10
that we find solutionsçözeltiler to povertyyoksulluk
95
298800
2496
yoksulluğa ve dünyanın diğer birçok
05:13
and to the world'sDünyanın en other manyçok bigbüyük problemssorunlar
96
301320
2736
büyük sorununa çözüm
bulmakla ilgileniyorum,
05:16
because they do existvar olmak.
97
304080
1360
çünkü bu sorunlar var.
05:18
I howeverancak think
that we could do a better job,
98
306760
3456
Bence İsirika'yı sahiplenerek
05:22
and we could do a better job
by embracingkucaklama isirikaisirika.
99
310240
4216
daha iyi bir iş çıkartabiliriz.
05:26
So let me tell you how.
100
314480
1520
Şimdi nasıl olduğunu anlatayım.
05:28
First, isirikaisirika affirmsdoğruluyor commonortak humanityinsanlık.
101
316880
3120
Birincisi, İsirika
ortak insanlığı destekliyor.
05:33
For whateverher neyse that you do,
102
321080
2216
Yaptığınız her şey için
05:35
you beginbaşla from the premiseöncül
that you're humaninsan togetherbirlikte.
103
323320
3560
hepimizin insan olduğu
temelinden yola çıkıyorsunuz.
05:40
When you beginbaşla that you're humaninsan togetherbirlikte,
104
328360
2536
Bu temelle işe koyulduğunuzda
05:42
you see eachher other differentlyfarklı olarak.
105
330920
2320
birbirinizi farklı görürsünüz.
05:45
You don't see a refugeemülteci first
106
333920
2856
Öncelikle bir mülteci görmüyorsun,
05:48
and you don't see a womankadın first
107
336800
2616
öncelikle bir kadın görmüyorsun
05:51
and you don't see
a personkişi with disabilitysakatlık first.
108
339440
3216
ve öncelikle engelli birini görmüyorsun.
05:54
You see a humaninsan beingolmak first.
109
342680
2896
Öncelikle bir insan görmeye başlıyorsun.
05:57
That is the essenceöz
of seeinggörme a personkişi first.
110
345600
3296
Bu önce bir insanı görmenin özüdür.
06:00
And when you do that,
111
348920
1856
Ve bunu yaptığınızda
06:02
you valuedeğer theironların ideasfikirler,
112
350800
2216
onların fikirlerine değer veriyorsunuz,
06:05
you valuedeğer theironların contributionkatkı --
113
353040
1856
onların katkısına değer veriyorsunuz,
06:06
smallküçük or bigbüyük.
114
354920
1480
küçük veya büyük.
06:09
And you valuedeğer what
they bringgetirmek to the tabletablo.
115
357040
3040
Ortaya koydukları
katkıları değerlendiriyorsunuz.
06:12
That is the essenceöz of isirikaisirika.
116
360800
2040
Bu İsirika'nın özü.
06:17
I just want to imaginehayal etmek
what it would look like
117
365400
3616
Bu salondaki herkes
İsirika'yı benimserse
06:21
if everyoneherkes in this roomoda --
118
369040
2856
nasıl bir ortam olurdu merak ediyorum.
06:23
a medicaltıbbi doctordoktor, a parentebeveyn,
119
371920
1936
Hekim, ebeveyn,
06:25
a lawyeravukat, a philanthropisthayırsever,
120
373880
1720
avukat, hayırsever,
06:28
whateverher neyse you are --
121
376960
1536
ne olduğunuz önemli değil,
06:30
if you embracedkucakladı isirikaisirika
122
378520
3096
İsiraka'yı benimseyip
06:33
and madeyapılmış it your defaultVarsayılan.
123
381640
1600
önceliğiniz hâline getirseydiniz,
06:36
What could we achievebaşarmak for eachher other?
124
384280
2936
birbirimiz için neler başarırdık?
06:39
What could we achievebaşarmak for humanityinsanlık?
125
387240
2640
İnsanlık için neler başarırdık?
06:42
What could we achievebaşarmak for peaceBarış issuessorunlar?
126
390720
3336
Barış konularında ne elde edebilirdik?
06:46
What could we achievebaşarmak for medicaltıbbi scienceBilim?
127
394080
4040
Tıp bilimi hakkında ne başarabilirdik?
06:51
Let me give you a coupleçift of hintsİpuçları,
128
399240
2056
Size birkaç ipucu vereyim,
06:53
because I'm going to asksormak you
to accompanyeşlik me
129
401320
3696
çünkü birlikte isirika'nın yeniden
inşası ve iadesi süresince
06:57
in this processsüreç of rebuildingYeniden oluşturma
and reclaiminggeri ödemelerine isirikaisirika with me.
130
405040
5800
bana eşlik etmenizi isteyeceğim.
07:04
First, you have to have faithinanç
131
412080
3080
İlk olarak, tek bir insan olduğumuza
07:08
that we are one humanityinsanlık,
132
416160
2176
bir gezegene sahip olduğumuza
07:10
we have one planetgezegen
133
418360
2016
ve bununla ilgili olarak
07:12
and we don't have two choicesseçimler about that.
134
420400
2256
alternatifimiz olmadığını inanmamız lazım.
07:14
So there's not going to be a wallduvar
that is highyüksek enoughyeterli
135
422680
3656
Yani insanlığı ayırmak için
07:18
to separateayrı humanityinsanlık.
136
426360
1576
yeterince yüksek bir duvar olamaz.
07:19
So give up the wallsduvarlar.
137
427960
1816
07:21
Give them up.
138
429800
1256
Duvarlardan vazgeçin.
07:23
(ApplauseAlkış)
139
431080
1736
(Alkışlar)
07:24
And we don't have a planetgezegen B to go to.
140
432840
3376
Gidebileceğimiz başka bir gezegenimiz yok.
07:28
So that's really importantönemli.
141
436240
1736
Yani bu gerçekten önemli.
07:30
Make that clearaçık;
142
438000
1416
Bunu netleştirelim;
07:31
movehareket ontoüstüne the nextSonraki stageevre.
143
439440
1536
sonraki aşamaya geçelim.
07:33
The secondikinci stageevre: rememberhatırlamak,
144
441000
2160
İkinci aşama; unutmayın,
07:36
in isirikaisirika, everyher ideaFikir countssayımları.
145
444680
2480
İsirika’da her fikir önemsenir.
07:40
BridgesKöprüler have bigbüyük postersafişler
146
448560
2416
Tıpkı köprülerin etrafında
07:43
and they have nailsçivi.
147
451000
1760
değişik posterlerin olması gibi.
07:46
EveryHer ideaFikir countssayımları --
148
454560
1456
Her fikir önemsenir,
07:48
smallküçük or bigbüyük countssayımları.
149
456040
2440
ne kadar büyük veya küçük olsa da.
07:51
And thirdüçüncü,
150
459280
1456
Ve üçüncüsü;
07:52
isirikaisirika affirmsdoğruluyor
151
460760
1296
İsirika'ya göre,
07:54
that those who have more
really enjoykeyfini çıkarın the privilegeayrıcalık of givingvererek more.
152
462080
5080
daha fazlasına sahip olanlar
daha fazla vermekten mutluluk duyuyor.
07:59
It is a privilegeayrıcalık to give more.
153
467880
2096
Daha fazlasını vermek bir ayrıcalık.
08:02
(ApplauseAlkış)
154
470000
2176
(Alkışlar)
08:04
And this is the time
for womenkadınlar to give more for womenkadınlar.
155
472200
5656
Kadınların kadınlara yardım etme vakti.
08:09
It is the time to give more for womenkadınlar.
156
477880
2440
Kadınlara daha çok zaman verme vakti.
08:13
Our parentsebeveyn, when they broughtgetirdi in
other childrençocuklar to livecanlı with us,
157
481520
4776
Ebeveynlerimiz, bizimle yaşamaları için
başka çocukları eve getirdiğinde
08:18
they didn't asksormak our permissionizin.
158
486320
1880
bizden izin almadılar.
08:21
They madeyapılmış it clearaçık
that they had a responsibilitysorumluluk
159
489000
3256
Bir sorumlulukları olduğunu söylediler,
08:24
because they had gonegitmiş to schoolokul
160
492280
2416
çünkü okula gitmişlerdi,
08:26
and they had an earningkazanma.
161
494720
1640
bir kazançları vardı.
08:29
And they madeyapılmış it clearaçık
that we should understandanlama
162
497080
2536
Şunu da anlamamız gerektiğini söylediler,
08:31
that theironların prosperityrefah
was not our entitlementyetki verme,
163
499640
4856
biz onların refahı üzerinde
hak sahibi değildik
08:36
and I think that's good
wisdombilgelik from isirikaisirika.
164
504520
2776
ve bence bu İsirika'nın bilgeliği.
08:39
We could use that wisdombilgelik todaybugün,
I think, in everyher culturekültür,
165
507320
3976
Bugün bu bilgeliği her kültürde
ve her yerde kullanabilir,
08:43
in everyher placeyer,
166
511320
1200
08:45
passinggeçen to the nextSonraki generationnesil
what we could do togetherbirlikte.
167
513880
4440
bir sonraki nesle birlikte
başarabileceklerimizi gösterebiliriz.
08:51
I have,
168
519640
1895
Yıllar geçtikçe
08:53
over the yearsyıl,
169
521559
1576
pek çok yerde
08:55
encounteredkarşılaşılan isirikaisirika in manyçok placesyerler,
170
523159
2921
isirika ile karşılaştım
08:59
but what givesverir me really the passiontutku todaybugün
171
527120
3456
ama bana gerçekten şu anda
09:02
to embracekucaklamak isirikaisirika
172
530600
1816
İsirika'yı kucaklama tutkusu veren şey,
09:04
is the work that I do
with womenkadınlar all over the worldDünya
173
532440
3296
başta Küresel Kadın Fonu
olmak üzere kadın fonları
09:07
throughvasitasiyla the GlobalKüresel FundFonu for WomenKadınlar,
174
535760
2256
ve küresel çapta
kadın hareketleri aracılığıyla
09:10
thoughgerçi women'sBayanlar fundspara
175
538040
1456
tüm dünyada kadınlarla Küresel Kadın Fonu
aracılığıyla yaptığım iş.
09:11
and throughvasitasiyla women'sBayanlar movementshareketler globallyküresel.
176
539520
2720
09:14
If you work with womenkadınlar,
177
542920
1536
Eğer kadınlarla çalışıyorsanız
09:16
you changedeğişiklik everyher day
178
544480
2176
her gün değişiyorsunuz,
09:18
because you experiencedeneyim them livingyaşam
isirikaisirika togetherbirlikte in what they do.
179
546680
4960
çünkü birlikte isirika içinde
yaşadıklarını gözlemliyorsunuz.
09:25
In the work that I do,
180
553160
1256
Yaptığım işte,
09:26
we trustgüven womenkadınlar leadersliderler and theironların ideasfikirler.
181
554440
3680
kadın liderlere
ve fikirlerine güveniyoruz.
09:31
And we supportdestek them with fundingfinansman
so that they can expandgenişletmek,
182
559360
4696
Onların da kendi topluluklarında
09:36
they can growbüyümek
183
564080
1496
büyüyüp gelişebilmeleri için
fonlarla destek sağlıyoruz.
09:37
and they can thrivegelişmek
withiniçinde theironların ownkendi communitiestopluluklar.
184
565600
3360
09:42
A womankadın in 1990 camegeldi
to the GlobalKüresel FundFonu with a bigbüyük ideaFikir --
185
570440
5296
Bir kadın 1990'da Küresel Fon'a
büyük bir fikirle geldi --
09:47
a womankadın from MexicoMeksika
by the nameisim of LuceroLucero GonzGonzálezlez.
186
575760
3856
Meksikalı Lucero Gonzales isimli kadın.
09:51
She wanted to beginbaşla a fundfon, sermaye
that would supportdestek a movementhareket
187
579640
4936
Meksika'daki topluluklarda
kökleşmiş bir hareketi destekleyecek
09:56
that would be rootedköklü
in the communitiestopluluklar in MexicoMeksika.
188
584600
2896
bir fon başlatmak istedi.
09:59
And she receivedAlınan a granthibe
of 7,500 US dollarsdolar.
189
587520
6160
Ve 7.500 dolar hibe aldı.
10:06
TodayBugün, 25 yearsyıl latersonra,
190
594640
2080
25 yıl sonra bugün,
10:10
SemillasSemillas, the nameisim of the fundfon, sermaye,
191
598200
2816
Semillas Fonu
10:13
has raisedkalkık and spentharcanmış,
192
601040
2336
topluluk bünyesinde
10:15
withiniçinde the communitytoplum,
193
603400
1616
17,8 milyon dolar para topladı ve harcadı.
10:17
17.8 millionmilyon dollarsdolar.
194
605040
3536
10:20
(ApplauseAlkış)
195
608600
2816
(Alkışlar)
10:23
They have impactedetkilenen
over two millionmilyon people,
196
611440
6816
2 milyondan fazla insanı etkilediler
10:30
and they work with a groupgrup
of 600,000 womenkadınlar in MexicoMeksika.
197
618280
5800
ve 600.000 kadınla Meksika'da çalıştılar.
10:36
DuringSırasında the recentson earthquakedeprem,
198
624760
3080
Yakın zamanda meydana gelen depremde,
10:41
they were so well rootedköklü
199
629160
1936
topluluklarıyla ve diğerleriyle
10:43
that they could quicklyhızlı bir şekilde assessbelirlemek
withiniçinde the communitytoplum and with othersdiğerleri,
200
631120
4856
kısa ve uzun vadeli ihtiyaçları
10:48
what were the short-termkısa dönem needsihtiyaçlar
and what were the long-termuzun vadeli needsihtiyaçlar.
201
636000
4536
hızlıca belirleyecek kadar hazırdılar.
10:52
And I tell you,
202
640560
1576
Şunu da ekleyeyim,
10:54
long after the lightsışıklar
have gonegitmiş off MexicoMeksika,
203
642160
3736
Meksika’da umutlar tükendiğinde
10:57
SemillasSemillas will be there
204
645920
2456
Semillas, kadın
ve topluluklarıyla birlikte
11:00
with the communitiestopluluklar, with the womenkadınlar,
205
648400
2496
11:02
for a very long time.
206
650920
1976
uzun bir süre orada olacak.
11:04
And that's what I'm talkingkonuşma about:
207
652920
2376
Bahsettiğim şey şu:
11:07
when we are ableyapabilmek to supportdestek
the ideasfikirler of communitiestopluluklar
208
655320
4576
Toplulukları desteklediğimiz zaman
11:11
that are rootedköklü withiniçinde theironların ownkendi settingayar.
209
659920
3040
kendi ortamlarında yerleşmiş olurlar.
11:15
ThirtyOtuz yearsyıl agoönce,
210
663760
1200
30 yıl önce,
11:18
there was very little fundingfinansman
that wentgitti directlydirekt olarak to women'sBayanlar handseller
211
666520
4776
topluluklarında kadınların eline geçen
11:23
in theironların communitiestopluluklar.
212
671320
1520
çok az fon vardı.
11:25
TodayBugün we celebratekutlamak 168 women'sBayanlar fundspara
213
673400
6176
Bugün tüm dünyada 168 kadın fonu var,
11:31
all over the worldDünya,
214
679600
1336
11:32
100 of whichhangi are in this countryülke.
215
680960
2640
bunların 100 tanesi bu ülke içinde.
11:36
And they supportdestek --
216
684680
1456
Destek sağlıyorlar.
11:38
(ApplauseAlkış)
217
686160
1656
(Alkışlar)
11:39
they supportdestek grassrootskökleşmiş
women'sBayanlar organizationsorganizasyonlar --
218
687840
2960
Genç ve yetişkin kadınlardan oluşan
11:44
communitytoplum organizationsorganizasyonlar
underaltında the leadershipliderlik of girlskızlar and womenkadınlar,
219
692080
5176
topluluk organizasyonları
ve yönetimi destekliyorlar.
11:49
and togetherbirlikte we have been ableyapabilmek,
220
697280
2536
Birlikte şunu başardık,
11:51
collectivelytopluca,
221
699840
1216
11:53
to give a billionmilyar dollarsdolar
to womenkadınlar and girls-ledkızlar önderliğindeki organizationsorganizasyonlar.
222
701080
5616
kadınların öncülüğündeki organizasyonlara
1 milyar dolar verebiliriz.
11:58
(ApplauseAlkış)
223
706720
5136
(Alkışlar)
12:03
But the challengemeydan okuma beginsbaşlar todaybugün.
224
711880
3240
Ama asıl zorluk şimdi başlıyor.
12:07
The challengemeydan okuma beginsbaşlar todaybugün
225
715840
1776
Meydan okuma şimdi başlıyor.
12:09
because we see womenkadınlar everywhereher yerde
organizingdüzenleme as isirikaisirika,
226
717640
5496
İsirika gibi örgütlenmiş olan kadınları
12:15
includingdahil olmak üzere womenkadınlar
organizingdüzenleme as isirikaisirika in TEDTED.
227
723160
4680
TED'de ve her yerde görüyoruz.
12:20
Because isirikaisirika is the evergreenEvergreen wisdombilgelik
that liveshayatları in communitiestopluluklar.
228
728440
4280
İsirika, topluluklarda
yaşayan bir bilgelik.
12:26
You find it in indigenousyerli communitiestopluluklar,
229
734480
2776
Bunu yerel ve kırsal
topluluklarda bulabilirsiniz.
12:29
in ruralkırsal communitiestopluluklar.
230
737280
1600
12:31
And what it really ingrainsingrains in people
231
739680
4296
Gerçekten insanların içine yer eden şey,
12:36
is that abilitykabiliyet to trustgüven
232
744000
3016
gündemi ileri taşıyacak olan
12:39
and to movehareket the agendaGündem aheadönde.
233
747040
3360
güven kabiliyetidir.
12:43
So, threeüç things that I have learnedbilgili
that I want to sharepay with you
234
751040
3816
Öyleyse, işim süresince öğrendiğim
ve sizinle paylaşmak istediğim üç şey var.
12:46
throughvasitasiyla my work.
235
754880
1496
12:48
One: if you want to solveçözmek
the world'sDünyanın en biggesten büyük problemssorunlar,
236
756400
6256
Dünyanın en büyük sorunlarını
çözmek istiyorsanız
12:54
investyatırmak in womenkadınlar and girlskızlar.
237
762680
3216
küçük kızlara ve kadınlara yatırım yapın.
12:57
(ApplauseAlkış)
238
765920
5296
(Alkışlar)
13:03
Not only do they expandgenişletmek the investmentyatırım,
239
771240
3016
Sadece yatırımı genişletmekle kalmıyor,
13:06
but they carebakım for everyoneherkes
in the communitytoplum.
240
774280
2376
toplumdaki herkese de önem veriyorlar.
13:08
Not only theironların needsihtiyaçlar
but the needsihtiyaçlar of theironların childrençocuklar,
241
776680
3896
sırf kendi ihtiyaçları değil,
çocukları ve toplumun
geri kalanının ihtiyaçları,
13:12
the needsihtiyaçlar of the restdinlenme of the communitytoplum,
242
780600
2056
13:14
the needsihtiyaçlar of the elderlyyaşlı,
243
782680
1856
yaşlıların ihtiyaçları
13:16
and mostçoğu importantönemli,
244
784560
1736
ve en önemlisi,
13:18
they protectkorumak themselveskendilerini --
245
786320
2776
kendilerini korumaları
13:21
whichhangi is really importantönemli --
246
789120
1856
ki bu gerçekten önemli
13:23
and they protectkorumak theironların communitiestopluluklar.
247
791000
2720
ve topluluklarını da korumaları.
13:26
WomenKadınlar who know how to protectkorumak themselveskendilerini
248
794360
2616
Kendilerini korumayı bilen kadınlar,
13:29
know what it meansanlamına geliyor to make a differencefark.
249
797000
2720
fark yaratmanın anlamını bilirler.
13:32
And the secondikinci reasonneden that I'm askingsormak
you to investyatırmak in womenkadınlar and girlskızlar
250
800360
3896
Genç ve yetşkin kadınlara
yatırım yapmanızı istememin ikinci sebebi
13:36
is because this is the smartestzeki
thing you could ever do
251
804280
4576
şu an yapabileceğiniz
en akıllıca şey olması.
13:40
at this particularbelirli time.
252
808880
1816
13:42
And if we are going to have
253
810720
2536
2030 yılına kadar
350 trilyon dolar elde edeceksek
13:45
over 350 trilliontrilyon dollarsdolar
254
813280
4256
13:49
by 2030,
255
817560
1536
13:51
those dollarsdolar need to be
in the handseller of womenkadınlar.
256
819120
3256
bu paranın kadınların elinde olması lazım.
13:54
And so I grewbüyüdü up with isirikaisirika.
257
822400
3816
Bu yüzden İsirika ile büyüdüm.
13:58
My motheranne was isirikaisirika.
258
826240
1736
Annem de İsirikadandı.
14:00
She was not a projectproje or a programprogram.
259
828000
2080
O bir proje ya da program değildi.
14:03
And now, I passpas that to you.
260
831240
2696
Ve şimdi, bunu size iletiyorum.
14:05
That you will be ableyapabilmek
to sharepay this with your familiesaileleri,
261
833960
3136
Bunu ailenizle,
14:09
with your friendsarkadaşlar
262
837120
1456
arkadaşlarınızla
14:10
and with your communitytoplum,
263
838600
1776
ve çevrenizle paylaşabilir,
14:12
and embracekucaklamak isirikaisirika as a way of livingyaşam --
264
840400
4496
bir yaşam tarzı gibi benimseyebilirsiniz,
14:16
as a pragmaticpragmatik way of livingyaşam.
265
844920
2296
faydacı bir yaşam tarzı gibi.
14:19
Thank you.
266
847240
1216
Teşekkürler.
14:20
(ApplauseAlkış)
267
848480
1776
(Alkışlar)
14:22
Thank you.
268
850280
1216
Teşekkürler.
14:23
(ApplauseAlkış)
269
851520
1256
(Alkışlar)
14:24
Thank you.
270
852800
1216
Teşekkürler.
14:26
(ApplauseAlkış)
271
854040
2600
(Alkışlar)
Translated by Berna Alitay
Reviewed by Figen Ergürbüz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Musimbi Kanyoro - Women's rights activist
Dr. Musimbi Kanyoro is globally recognized for her leadership of organizations and initiatives that advance health, development, human rights and philanthropy for communities, specifically for women and girls.

Why you should listen

Dr. Musimbi Kanyoro is president and CEO of Global Fund for Women, one of the world’s leading publicly-supported foundations for gender equality. During her time at the Global Fund for Women, Kanyoro has seen the organization award nearly $150 million in grantmaking.

Before joining Global Fund for Women, she was Director for Population and Reproductive Health at David and Lucile Packard Foundation, managing a $30 million grantmaking portfolio. She has written and published extensively on matters affecting the lives of women and children. She was a visiting scholar at Harvard; in 2015, Forbes  named her one of 10 women “power brands” working for gender equality.

More profile about the speaker
Musimbi Kanyoro | Speaker | TED.com