ABOUT THE SPEAKER
Raj Panjabi - Physician
A billion people around the world lack access to health care because they live too far from a clinic. 2017 TED Prize winner Raj Panjabi aims to extend health services to the last mile.

Why you should listen

Raj Panjabi was nine when civil war broke out in his native country, Liberia. His family resettled in High Point, North Carolina, but he returned to Liberia as a medical student in 2005. He was shocked to find a health care system in total devastation. Only 50 doctors remained to treat a population of four million.

With a team of Liberian civil war survivors, American health workers and $6,000 he'd received as a wedding gift, Panjabi co-founded Last Mile Health. The organization saves lives in the world's most remote communities by partnering with governments to deploy, sustain and manage national networks of community health professionals. They currently support the Government of Liberia's deployment of more than 4,000 health workers to provide life-saving healthcare to 1.2 million people and protect against the next epidemic. Last Mile Health's network of community health workers can be leveraged in a crisis -- in the fight against Ebola, the organization aided government response by training health workers in southeastern Liberia.

Panjabi is a physician in the Division of Global Health Equity at Harvard Medical School, Brigham and Women's Hospital. He is a recipient of the Skoll Award for Social Entrepreneurship and was named to TIME's list of the "100 Most Influential People in the World" in 2016. As the winner of the 2017 TED Prize, Panjabi is creating the Community Health Academy, a global platform to train, connect and empower community health workers. The Academy aims to reinvent the education of community health workers -- and the leaders who support them -- for the digital age.

More profile about the speaker
Raj Panjabi | Speaker | TED.com
TED2017

Raj Panjabi: No one should die because they live too far from a doctor

Raj Panjabi: Hiç kimse bir doktordan çok uzakta yaşadığı için hayatını kaybetmemeli

Filmed:
1,337,947 views

Hastalıklar evrensel, fakat tedaviye erişim değil. Doktor Raj Panjabi sağlık hizmetini her yerde herkese ulaştırmak için cesur bir fikre öncelik ediyor. 2017 TED Ödülü ile Panjabi, bir yandan iş imkanı yaratırken aynı zamanda toplum sağlık çalışanlarının hayati yetiler kazanmasına modern yaklaşımlar getirmeyi amaçlayan küresel Toplum Sağlık Akademisi platformunu kuruyor.
- Physician
A billion people around the world lack access to health care because they live too far from a clinic. 2017 TED Prize winner Raj Panjabi aims to extend health services to the last mile. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I want to sharepay with you
something my fatherbaba taughtöğretilen me:
0
940
3478
Sizinle babamın benimle paylaştığı
bir şeyi paylaşmak istiyorum:
00:17
no conditionşart is permanentkalıcı.
1
5321
2397
hiçbir durum kalıcı değildir.
00:21
It's a lessonders he sharedpaylaşılan with me
again and again,
2
9283
2884
Bu benimle tekrar tekrar
paylaştığı bir dersti,
00:24
and I learnedbilgili it to be truedoğru the hardzor way.
3
12191
3547
ve ben de bunun doğru olduğunu
en zor şekilde öğrendim.
00:28
Here I am in my fourth-gradeDördüncü sınıf classsınıf.
4
16590
2917
Burada dördüncü sınıftayım.
00:31
This is my yearbookYıllığı pictureresim
takenalınmış in my classsınıf in schoolokul
5
19531
3734
Bu okul yıllığındaki resmim
Monrovia, Liberya'daki
00:35
in MonroviaMonrovia, LiberiaLiberya.
6
23289
1712
okulumdaki sınıfımda çekildi.
00:37
My parentsebeveyn migratedgöç from IndiaHindistan
to WestBatı AfricaAfrika in the 1970s,
7
25514
4401
Annem ve babam Hindistan'dan
Batı Afrika'ya 1970'lerde göç etmişlerdi,
00:41
and I had the privilegeayrıcalık
of growingbüyüyen up there.
8
29939
2448
ben de Liberya'da
büyüme şansını yakalamıştım.
00:45
I was ninedokuz yearsyıl oldeski,
9
33772
1150
9 yaşındaydım,
00:46
I lovedsevilen kickingtekme around a soccerFutbol balltop,
10
34946
1762
futbol oynamayı çok seviyordum,
00:48
and I was a totalGenel Toplam mathmatematik and scienceBilim geekinek.
11
36732
2247
ve tam bir matematik ve fen kurduydum.
00:51
I was livingyaşam the kindtür of life
that, really, any childçocuk would dreamrüya of.
12
39003
4228
Tüm çocukların hayal ettiği
türden bir yaşam sürüyordum.
00:57
But no conditionşart is permanentkalıcı.
13
45280
2626
Ama hiçbir durum kalıcı değildir.
01:00
On ChristmasNoel EveHavva in 1989,
14
48346
2923
1989 Noel arifesinde
01:03
civilsivil warsavaş eruptedpatlak in LiberiaLiberya.
15
51293
2531
Liberya'da iç savaş çıktı.
01:07
The warsavaş startedbaşladı in the ruralkırsal countrysidekırsal,
16
55082
1954
Savaş köylerde başladı
01:09
and withiniçinde monthsay, rebelasi armiesorduları
had marchedyürüdü towardskarşı our hometownMemleket.
17
57060
3707
ve birkaç ay içinde asi orduları
mahallemize kadar geldiler.
01:12
My schoolokul shutkapamak down,
18
60791
1670
Okulum kapandı
01:14
and when the rebelasi armiesorduları capturedyakalanan
the only internationalUluslararası airporthavalimanı,
19
62485
3472
ve asi orduları tek uluslarası
havaalanını ele geçirince,
01:17
people startedbaşladı panickingPanik and fleeingkaçan.
20
65981
2485
insanlar paniğe kapılıp kaçmaya başladı.
01:21
My momanne camegeldi knockingvurma one morningsabah
and said, "RajRaj, packpaket your things --
21
69750
3358
Annem birgün sabah kapımı
çalıp, ''Raj, eşyalarını topla,
01:25
we have to go."
22
73132
1289
gitmeliyiz'' dedi.
01:26
We were rushedkoştu to the centermerkez of townkasaba,
23
74995
2229
Şehir merkezine koştuk,
01:29
and there on a tarmacasfalt,
we were splitBölünmüş into two lineshatlar.
24
77248
4173
ve tarlanın üstünde iki sıraya dizildik.
01:34
I stooddurdu with my familyaile in one linehat,
25
82633
2493
Ailemle bir sırada durdum,
01:37
and we were stuffeddolma into the cargokargo hatchkapağı
26
85150
2400
ve sonra bir kurtarma uçağının
01:39
of a rescuekurtarmak planeuçak.
27
87574
1181
kargosuna sıkıştırıldık.
01:41
And there on a benchBank,
I was sittingoturma with my heartkalp racingyarış.
28
89374
2887
Orada otururken kalbim
hızla çarpıyordu.
01:44
As I lookedbaktı out the openaçık hatchkapağı,
29
92285
2419
Açık kargo kapısından dışarı baktığımda,
01:46
I saw hundredsyüzlerce of LiberiansLiberians
in anotherbir diğeri linehat,
30
94728
2839
Yüzlerce Liberyalıyı diğer sırada
çocukları sırtlarına bağlı
01:49
childrençocuklar strappedsarılı to theironların backsyedekler.
31
97591
1936
bir şekilde dururken gördüm.
01:52
When they trieddenenmiş to jumpatlama in with us,
32
100514
2846
Bizimle uçağa girmeye çalıştıklarında,
01:55
I watchedizledi soldiersaskerler restraindizginlemek them.
33
103384
2359
askerlerin onları durduruşunu izledim.
01:58
They were not allowedizin to fleekaçmak.
34
106691
1713
Onların kaçmalarına izin yoktu.
02:01
We were the luckyşanslı onesolanlar.
35
109177
1442
Biz şanslı olanlardık.
02:03
We lostkayıp what we had,
36
111345
1756
Sahip olduğumuz her şeyi kaybettik,
02:05
but we resettledİskan in AmericaAmerika,
37
113125
2412
fakat Amerika'da yeniden bir düzen kurduk,
02:07
and as immigrantsgöçmenler, we benefittedbenefitted
from the communitytoplum of supportersdestekçileri
38
115561
3131
mülteciler olarak bize destek olan
birçok topluluktan
02:10
that ralliedyürüdü around us.
39
118716
1338
faydalandık.
02:13
They tookaldı my familyaile into theironların home,
40
121932
1803
Ailemi kendi evlerine aldılar,
02:15
they mentoreddanışmanlık me.
41
123759
1327
beni eğittiler.
Babama bir kumaş dükkanı
açmasında yardım ettiler.
02:18
And they helpedyardım etti my dadbaba
startbaşlama a clothingGiyim shopDükkan.
42
126096
2143
02:20
I'd visitziyaret etmek my fatherbaba
on weekendshafta sonları as a teenagergenç
43
128263
2369
Gençken haftasonları babamı ziyaret edip
02:22
to help him sellsatmak sneakersSpor ayakkabı and jeanskot.
44
130656
2454
ayakkabı ve kot pantolon
satmasında yardım ederdim.
02:25
And everyher time business would get badkötü,
45
133134
2333
Ne zaman işler kötü olsa,
02:27
he'diçin ona remindhatırlatmak me of that mantramantra:
46
135491
2483
bana hep aynı mantrayı hatırlatırdı:
02:29
no conditionşart is permanentkalıcı.
47
137998
1925
hiçbir durum kalıcı değildir.
02:32
That mantramantra and my parents'Anne babamın persistencesebat
and that communitytoplum of supportersdestekçileri
48
140793
4429
Bu mantra ve ailemin sabrı
ve ayrıca destekleyici topluluklar
02:37
madeyapılmış it possiblemümkün for me
to go throughvasitasiyla collegekolej
49
145246
2325
üniversiteye gitmemi
ve sonra da tıp fakültesini
02:39
and eventuallysonunda to medicaltıbbi schoolokul.
50
147595
1717
bitirmemi sağladı.
02:42
I'd oncebir Zamanlar had my hopesumutlar crushedezilmiş in a warsavaş,
51
150365
2739
Savaşta tüm hayallerimi kaybetmiştim
02:46
but because of them,
52
154037
1268
ama onlar sayesinde,
02:47
I had a chanceşans to pursuesürdürmek my dreamrüya
to becomeolmak a doctordoktor.
53
155329
2865
doktor olma hayalimi
gerçekleştirme şansım olmuştu.
02:51
My conditionşart had changeddeğişmiş.
54
159046
2089
Durumum değişmişti.
02:54
It had been 15 yearsyıl
sincedan beri I escapedkaçtı that airfieldHavaalanı,
55
162789
2637
O hava alanından kaçışın üstünden
15 yıl geçmiş olsa da,
02:57
but the memorybellek of those two lineshatlar
had not escapedkaçtı my mindus.
56
165450
2769
iki ayrı sıranın varlığı
hiç aklımdan çıkmamıştı.
03:00
I was a medicaltıbbi studentÖğrenci in my mid-orta20s,
57
168243
2520
20'li yaşlarımın ortasında
tıp öğrencisiyken,
03:02
and I wanted to go back
58
170787
1234
geri dönüp
03:04
to see if I could serveservis
the people we'devlenmek left behindarkasında.
59
172045
2870
geride bıraktığımız insanlara
hizmet etmeyi düşündüm.
03:07
But when I got back,
60
175785
1150
Ama geri döndüğümde,
03:08
what I foundbulunan was uttermutlak destructionimha.
61
176959
1827
bulduğum şey büyük bir yıkımdı.
03:10
The warsavaş had left us with just 51 doctorsdoktorlar
62
178810
2121
Savaş 4 milyon nüfuslu ülkede
03:12
to serveservis a countryülke of fourdört millionmilyon people.
63
180955
2438
sadece 51 doktor bırakmıştı.
03:15
It would be like the cityŞehir of SanSan FranciscoFrancisco
havingsahip olan just 10 doctorsdoktorlar.
64
183417
3483
Bu San Francisco'da 10 doktorun
olması gibi bir şey.
03:19
So if you got sickhasta in the cityŞehir
where those fewaz doctorsdoktorlar remainkalmak,
65
187409
3075
Eğer o doktorların bulunduğu
şehirlerden birindeyseniz,
03:22
you mightbelki standdurmak a chanceşans.
66
190508
1449
bir şansınız olabilir.
03:23
But if you got sickhasta in the remoteuzak,
ruralkırsal rainforestyağmur ormanı communitiestopluluklar,
67
191981
3866
Ancak, uzakta yağmur ormanları
içindeki topluluklardaysanız,
03:27
where you could be daysgünler
from the nearesten yakın clinicklinik --
68
195871
2365
en yakın klinikten günlerce
uzakta yaşıyorsanız --
03:30
I was seeinggörme my patientshastalar dieölmek
from conditionskoşullar no one should dieölmek from,
69
198260
3741
hastalarımın kimsenin ölmemesi gereken
şeylerden ve sadece bana gelmekte
03:34
all because they were
gettingalma to me too lategeç.
70
202025
2143
geç kaldıkları için öldüğünü görüyordum.
03:36
ImagineHayal you have a two-year-oldiki-yıl-yaşlı
who wakesuyanır up one morningsabah with a feverateş,
71
204192
3422
İki yaşındaki çocuğunuzun bir sabah
ateşle uyanmasıyla
03:39
and you realizegerçekleştirmek she could have malariasıtma,
72
207638
2404
sıtmaya yakalanmış olabileceğini düşünün,
03:42
and you know the only way to get her
the medicinetıp she needsihtiyaçlar
73
210066
3001
ve ona ihtiyacı olan ilaçları almak için
onu nehir ağzına
götürmeniz gerektiğini,
03:45
would be to take her to the riverbednehir yatağı,
74
213091
1853
03:46
get in a canoeKano, paddlekısa kürek to the other sideyan
75
214968
2075
bir kanoya binip karşıya
kürek çektiğinizi,
03:49
and then walkyürümek for up to two daysgünler
throughvasitasiyla the forestorman
76
217067
2615
ve ormanın içinde 2 gün boyunca yürüyerek
03:51
just to reachulaşmak the nearesten yakın clinicklinik.
77
219706
1807
kliniğe vardığınızı düşünün.
03:54
One billionmilyar people livecanlı
in the world'sDünyanın en mostçoğu remoteuzak communitiestopluluklar,
78
222157
3119
1 milyar insan dünyanın en
uzak topluluklarında yaşıyor,
03:57
and despiterağmen the advancesgelişmeler we'vebiz ettik madeyapılmış
in modernmodern medicinetıp and technologyteknoloji,
79
225300
3645
ve modern tıp ve teknolojideki
tüm gelişmelere rağmen,
04:00
our innovationsyenilikler are not
reachingulaşan the last milemil.
80
228969
2699
icatlarımız o son mile ulaşamıyor.
04:03
These communitiestopluluklar have been left behindarkasında,
81
231692
1961
Bu topluluklar geride bırakılıyor,
04:05
because they'veonlar ettik been thought
too hardzor to reachulaşmak
82
233677
2199
çünkü onlara erişimin ve hizmet etmenin
04:07
and too difficultzor to serveservis.
83
235900
1550
çok zor olduğu düşünülüyor.
04:10
IllnessHastalık is universalevrensel;
84
238282
1687
Hastalık evrenselken
04:11
accesserişim to carebakım is not.
85
239993
2205
tedaviye erişim değil.
04:14
And realizingfark this litAydınlatılmış a fireateş in my soulruh.
86
242222
2562
Bunu farketmek ruhumda bir ateş yaktı.
04:16
No one should dieölmek because they livecanlı
too faruzak from a doctordoktor or clinicklinik.
87
244808
4258
Hiçkimse bir klinikten veya doktordan
uzak yaşadığı için ölmemeli.
04:21
No conditionşart should be permanentkalıcı.
88
249090
2445
Hiçbir durum kalıcı olmamalı.
04:25
And help in this casedurum
didn't come from the outsidedışında,
89
253361
2643
Bu durumda yardım dışardan gelmedi,
04:28
it actuallyaslında camegeldi from withiniçinde.
90
256028
1653
aksine içerden geldi.
04:29
It camegeldi from the communitiestopluluklar themselveskendilerini.
91
257705
2001
Toplulukların kendilerinden.
04:32
MeetKarşılamak MusuMusu.
92
260178
1359
Musu'yla tanışın.
04:33
Way out in ruralkırsal LiberiaLiberya,
93
261561
1385
Liberya'nın uzak köşelerinde
04:34
where mostçoğu girlskızlar have not had
a chanceşans to finishbitiş primarybirincil schoolokul,
94
262970
4169
kızların ilkokulu bitirme şanslarının
olmadığı bir yerde,
04:39
MusuMusu had been persistentkalıcı.
95
267163
1523
Musu ısrarlıydı.
04:42
At the ageyaş of 18,
she completedtamamlanan highyüksek schoolokul,
96
270093
2321
18 yaşında liseyı bitirdi
04:44
and she camegeldi back to her communitytoplum.
97
272438
1826
ve topluluğuna geri döndü.
04:46
She saw that noneYok of the childrençocuklar
were gettingalma treatmenttedavi
98
274738
2672
Çocukların tedavi görmeleri
gereken hastalıklarına
04:49
for the diseaseshastalıklar
they neededgerekli treatmenttedavi for --
99
277434
2127
tedavi almadıklarını farketti -
04:51
deadlyölümcül diseaseshastalıklar, like malariasıtma
and pneumoniazatürree.
100
279585
2320
malarya ve zatüre gibi
ölümcül hastalıklar.
04:53
So she signedimzalı up to be a volunteergönüllü.
101
281929
2117
Bu yüzden gönüllü olmaya karar verdi.
04:57
There are millionsmilyonlarca of volunteersgönüllüler like MusuMusu
in ruralkırsal partsparçalar around our worldDünya,
102
285839
3641
Musu gibi milyonlarca gönüllülerden
dünyamızın en ücra köşelerinde var
05:01
and we got to thinkingdüşünme --
103
289504
1773
ve bu da bizim düşünmemizi
sağladı -
05:03
communitytoplum membersüyeler like MusuMusu
could actuallyaslında help us solveçözmek a puzzlebulmaca.
104
291301
3484
Musu gibi bireyler bu yapbozu
çözmemizi sağlayabilirdi.
05:08
Our healthsağlık carebakım systemsistem
is structuredyapılandırılmış in suchböyle a way
105
296103
2677
Sağlık sistemimiz hastalıkların
teşhis ve tedavisinin
05:10
that the work of diagnosingTanılama diseasehastalık
and prescribingreçete medicinesilaçlar
106
298804
3708
sadece benim gibi doktorlar
ve hemşireler tarafından
05:14
is limitedsınırlı to a teamtakım of nurseshemşireler
and doctorsdoktorlar like me.
107
302536
3108
yapılması üzerine kurulu.
05:18
But nurseshemşireler and doctorsdoktorlar
are concentratedkonsantre in citiesşehirler,
108
306418
2645
Ama doktorlar ve hemşireler
daha çok şehirlerdeler
05:21
so ruralkırsal communitiestopluluklar like Musu'sMusu'nın
have been left behindarkasında.
109
309087
3336
ve Musu'nun topluluğu gibi
olan topluluklar geride kalıyor.
05:24
So we startedbaşladı askingsormak some questionssorular:
110
312902
1755
Bu yüzden sorular sormaya başladık:
05:26
What if we could reorganizeyeniden düzenleme
the medicaltıbbi carebakım systemsistem?
111
314681
2533
Sağlık sistemini yeniden
düzenlesek nasıl olurdu?
05:29
What if we could have communitytoplum
membersüyeler like MusuMusu
112
317238
2918
Musu gibi topluluk bireylerini
05:32
be a partBölüm or even be the centermerkez
of our medicaltıbbi teamtakım?
113
320180
3277
sağlık ekiplerimizin bir parçası
hatta merkezi yapsak?
05:35
What if MusuMusu could help us bringgetirmek
healthsağlık carebakım from clinicsklinikler in citiesşehirler
114
323481
3925
Musu sağlık hizmetlerini
şehirdeki kliniklerden
05:39
to the doorstepsDoorsteps of her neighborsKomşular?
115
327430
2124
komşularının kapılarına
getirmemize yardım etse?
05:43
MusuMusu was 48 when I metmet her.
116
331141
2095
Musu'yla tanıştığımda 48 yaşındaydı.
05:46
And despiterağmen her amazingşaşırtıcı talentyetenek and gritkum,
117
334016
3053
İnanılmaz yeteneklerine rağmen
05:49
she hadn'tolmasaydı had a payingödeme yapan job in 30 yearsyıl.
118
337093
3201
30 yıldır paralı bir işte çalışmamıştı.
05:53
So what if technologyteknoloji could supportdestek her?
119
341463
2386
Peki ya teknoloji onu destekleyebilse?
05:56
What if we could investyatırmak in her
with realgerçek trainingEğitim,
120
344384
4294
Kendisine gerçek bir
eğitim yatırımı yapsak,
06:00
equipdonatmak her with realgerçek medicinesilaçlar,
121
348702
2280
onu gerçek ilaçlarla donatsak
06:03
and have her have a realgerçek job?
122
351828
3226
ve ona gerçek bir iş versek?
06:08
Well, in 2007, I was tryingçalışıyor
to answerCevap these questionssorular,
123
356404
4464
2007'de bu soruları
cevaplamaya çalışıyordum,
06:12
and my wifekadın eş and I were
gettingalma marriedevli that yearyıl.
124
360892
2573
o yıl eşimle evleniyorduk.
06:16
We askeddiye sordu our relativesakrabaları to forgobırakmak
the weddingDüğün registrykayıt giftsHediyeler
125
364100
4493
Akrabalarımızadan hediye almak yerine
para yardımı yapmalarını istedik.
06:20
and insteadyerine donateBağış some moneypara
126
368617
1550
06:22
so we could have some start-upbaşlangıç moneypara
to launchbaşlatmak a nonprofitkâr amacı gütmeyen.
127
370191
3241
böylece bir vakıf kuracak kadar
bir birikimimiz olabilecekti.
06:26
I promisesöz vermek you, I'm a lot
more romanticromantik than that.
128
374118
2437
İnanın bundan çok daha romantık biriyim.
06:28
(LaughterKahkaha)
129
376579
1150
(Kahkaha)
06:30
We endedbitti up raisingyükselen $6,000,
130
378163
2393
6000 Dolar topladık,
06:32
teamedtakım up with some
LiberiansLiberians and AmericansAmerikalılar
131
380580
2128
Liberya ve Amerikalılarla bir takım kurduk
06:34
and launchedbaşlattı a nonprofitkâr amacı gütmeyen
calleddenilen Last MileMil HealthSağlık.
132
382732
2738
ve Son Mil Sağlık isimli bir vakıf kurduk.
06:37
Our goalhedef is to bringgetirmek a healthsağlık workerişçi
withiniçinde reachulaşmak of everyoneherkes, everywhereher yerde.
133
385494
4903
Hedefimiz herkesin her yerde ulaşabileceği
sağlık çalışanları istihdam etmek.
06:42
We designedtasarlanmış a three-stepÜç adım processsüreç --
134
390421
1934
Üç adımlı bir süreç tasarladık:
06:44
traintren, equipdonatmak and payödeme --
135
392379
1464
eğit - donat - öde -
06:45
to investyatırmak more deeplyderinden
in volunteersgönüllüler like MusuMusu
136
393867
3357
böylece Musu gibi gönüllülerimize
daha çok yatırım yapıp
profesyonel toplum sağlık çalışanı
06:49
to becomeolmak paraprofessionalsparaprofessionals,
137
397248
1599
06:50
to becomeolmak communitytoplum healthsağlık workersişçiler.
138
398871
2174
olmalarını sağlayabiliriz.
06:53
First we trainedeğitilmiş MusuMusu to preventönlemek,
diagnoseteşhis koymak and treattedavi etmek
139
401069
4557
Önce Musu'yu köyündeki
aileleri etkileyen 10 hastalığa karşı
06:57
the topüst 10 diseaseshastalıklar afflictingetkileyen
familiesaileleri in her villageköy.
140
405650
3709
önlem, teşhis ve tedavi konusunda eğittik.
07:01
A nursehemşire supervisorgözetmen visitedziyaret her
everyher monthay to coachKoç her.
141
409903
3254
Bir hemşire her ay onu ziyaret
ederek ona koçluk yaptı .
07:05
We equippeddonanımlı her with modernmodern
medicaltıbbi technologyteknoloji,
142
413883
2541
Sonra onu modern teknolojiyle donattık,
07:08
like this $1 malariasıtma rapidhızlı testÖlçek,
143
416448
3370
bu 1 dolarlık hızlı sıtma testi gibi
07:11
and put it in a backpacksırt çantası
fulltam of medicinesilaçlar like this
144
419842
3729
ve bu gördüğünüz sırt çantasına
zatüre gibi enfeksiyonları
07:15
to treattedavi etmek infectionsenfeksiyonlar like pneumoniazatürree,
145
423595
2357
tedavi eden ilaçlar yerleştirdik
07:18
and cruciallyEn önemlisi,
146
426590
1567
ve en önemlisi
07:20
a smartphoneSmartphone, to help her trackiz
and reportrapor on epidemicssalgın hastalıklar.
147
428181
4288
salgın takip ve raporlaması için
bir akıllı telefon verdik.
07:25
Last, we recognizedtanınan
the dignityhaysiyet in Musu'sMusu'nın work.
148
433340
3097
Son olarak Musu'nun
çalışmalarının önemini belirttik.
07:28
With the LiberianLiberya governmenthükümet,
we createdoluşturulan a contractsözleşme,
149
436461
2433
Liberya hükümetiyle bir sözleşme yaptık,
07:30
paidödenmiş her
150
438918
1286
ona maaş bağladık,
07:32
and gaveverdi her the chanceşans
to have a realgerçek job.
151
440228
2093
ve gerçek bir iş sahibi
olma şansını verdik.
07:34
And she's amazingşaşırtıcı.
152
442345
1169
Musu harika biri.
07:35
MusuMusu has learnedbilgili over 30 medicaltıbbi skillsbecerileri,
153
443538
3486
30'u aşkın tıbbi yeti sahibi oldu,
07:39
from screeningtarama childrençocuklar for malnutritionyetersiz beslenme,
154
447048
2759
beslenme sorunu olan çocukları inceledi,
07:41
to assessingdeğerlendirilmesi the causesebeb olmak
of a child'sçocuğun coughöksürük with a smartphoneSmartphone,
155
449831
3473
akıllı telefonuyla bir çocuğun
niçin öksürdüğünü anlamaya çalıştı,
07:45
to supportingDestek people with HIVHIV
156
453328
3121
HIV pozitif insanları destekledi
07:48
and providingsağlama follow-uptakip carebakım
to patientshastalar who'veettik kim lostkayıp theironların limbsbacaklarda.
157
456473
3797
ve uzuvlarını kaybetmiş hastaların
takip ve tedavisini yaptı.
07:53
WorkingÇalışma as partBölüm of our teamtakım,
158
461965
2085
Ekibimizin bir parçası olarak,
07:56
workingçalışma as paraprofessionalsparaprofessionals,
159
464074
1525
yarı profesyonel kapasitede
07:57
communitytoplum healthsağlık workersişçiler can help ensuresağlamak
160
465623
2229
toplum sağlık çalışanları
07:59
that a lot of what
your familyaile doctordoktor would do
161
467876
2297
aile hekiminizin yapacağı
pek çok işi yapabiliyor,
08:02
reachesulaşır the placesyerler that mostçoğu
familyaile doctorsdoktorlar could never go.
162
470197
3820
çoğu aile hekiminin hiç gitmeyeceği
yerlere ulaşıyorlar.
08:06
One of my favoritesevdiğim things to do
is to carebakım for patientshastalar
163
474041
2941
Yapmayı en sevdiğim şeylerden biri
toplum sağlık ekibiyle
08:09
with communitytoplum healthsağlık workersişçiler.
164
477006
1449
hastaları tedavi etmek.
08:10
So last yearyıl I was visitingziyaret A.B.,
165
478479
2313
Geçen yıl A.B.'yi ziyaret ediyordum,
08:12
and like MusuMusu, A.B. had had
a chanceşans to go to schoolokul.
166
480816
3639
Musu gibi onun da okula gitme
şansı olmamıştı.
08:16
He was in middleorta schoolokul,
in the eighthsekizinci gradesınıf,
167
484479
3077
Ailesi vefat ettiğinde,
08:19
when his parentsebeveyn diedvefat etti.
168
487580
1266
8. sınıftayadı.
08:20
He becameoldu an orphanyetim and had to dropdüşürmek out.
169
488870
2566
Yetim kalınca
okulu bırakmak zorunda kaldı.
08:24
Last yearyıl, we hiredkiralanmış and trainedeğitilmiş
A.B. as a communitytoplum healthsağlık workerişçi.
170
492919
4408
Geçen yıl A.B.'yi toplum sağlık çalışanı
olarak işe aldık ve eğitim verdik.
08:30
And while he was makingyapma
doorkapı to doorkapı houseev callsaramalar,
171
498215
2866
Evden eve giderken,
08:33
he metmet this younggenç boyoğlan namedadlı PrincePrens,
172
501105
2223
Prince adında bu çocukla tanıştı,
08:35
whosekimin motheranne had had troublesorun
breastfeedingEmzirme him,
173
503352
3273
annesi emzirirken sorunlar yaşamıştı,
08:38
and by the ageyaş of sixaltı monthsay,
PrincePrens had startedbaşladı to wasteatık away.
174
506649
3212
6 aylık olduğunda Prince
aşırı zayıflamaya başladı.
08:41
A.B. had just been taughtöğretilen how to use
this color-codedrenk kodlu measuringölçme tapebant
175
509885
3609
A.B. renk kodlu bu ölçüm bantlarını
nasıl kullanacağını öğrenmişti,
08:45
that wrapssarar around the upperüst armkol
of a childçocuk to diagnoseteşhis koymak malnutritionyetersiz beslenme.
176
513518
3546
yetersiz beslenme teşhisi için
kolun üst kısmına sarılıyordu.
Nitekim A.B. onun
kırmızı alanda olduğunu fark etti,
08:49
A.B. noticedfark that PrincePrens
was in the redkırmızı zonebölge,
177
517088
2391
08:51
whichhangi meantdemek he had to be hospitalizedhastaneye kaldırıldı.
178
519503
1891
hastaneye yatması gerekiyordu.
08:53
So A.B. tookaldı PrincePrens
and his motheranne to the rivernehir,
179
521418
2642
A.B., çocuk ve annesini nehre götürdü,
08:56
got in a canoeKano
180
524084
1167
bir kayığa bindiler
08:57
and paddledPadıllı for fourdört hourssaatler
to get to the hospitalhastane.
181
525275
2660
ve hastaneye gitmek için 4 saat
kürek çektiler.
08:59
LaterDaha sonra, after PrincePrens was dischargedtaburcu,
182
527959
2205
Sonra Prince taburcu oldu,
09:02
A.B. taughtöğretilen momanne how to feedbesleme babybebek
a foodGıda supplementek.
183
530982
4096
A.B. anneye takviye gıdaları
nasıl kullanacağını öğretti.
09:07
A fewaz monthsay agoönce,
184
535863
2039
Birkaç ay önce,
09:09
A.B. tookaldı me to visitziyaret etmek PrincePrens,
and he's a chubbytombul little guy.
185
537926
3216
A.B. beni Prince'i görmeye götrüdü,
şimdi balık etli bir çocuk.
09:13
(LaughterKahkaha)
186
541166
1131
(Kahkaha)
09:14
He's meetingtoplantı his milestoneskilometre taşları,
he's pulledçekti himselfkendisi up to a standdurmak,
187
542321
3172
Gerektiği şekilde büyüyor, güçlendi
ayakları üstünde durabiliyor,
09:17
and is even startingbaşlangıç to say a fewaz wordskelimeler.
188
545517
1957
ve hatta konuşmaya da başladı.
09:19
I'm so inspiredyaratıcı by these
communitytoplum healthsağlık workersişçiler.
189
547498
2499
Bu toplum sağlık çalışanları
bana çok ilham veriyor.
09:22
I oftensık sık asksormak them why they do what they do,
190
550021
2288
Bunu niçin yaptıklarını soruyorum,
09:24
and when I askeddiye sordu A.B.,
191
552333
1734
AB'ye bu soruyu sorduğumda,
09:26
he said, "DocDoktor, sincedan beri I droppeddüştü out
of schoolokul, this is the first time
192
554954
3975
bana dedi ki:
''Okulu bıraktığımdan beri
09:30
I'm havingsahip olan a chanceşans
to holdambar a pendolma kalem to writeyazmak.
193
558953
2379
ilk defa kalem tutup yazma
şansı edindim.
09:34
My brainbeyin is gettingalma freshtaze."
194
562036
2270
Beynim yenileniyor.''
09:38
The storieshikayeleri of A.B. and MusuMusu
have taughtöğretilen me something fundamentaltemel
195
566104
3678
A.B. ve Musu'nun hikayeleri
bana insan olmak konusunda
09:41
about beingolmak humaninsan.
196
569806
1308
çok önemli şeyler öğretti.
09:44
Our will to serveservis othersdiğerleri
197
572276
2056
Hizmet etme isteğimiz
09:47
can actuallyaslında help us
transformdönüştürmek our ownkendi conditionskoşullar.
198
575429
3376
kendi koşullarımızı da
değiştirmemize yardım edebilir.
09:51
I was so movedtaşındı by how powerfulgüçlü
the will to serveservis our neighborsKomşular can be
199
579712
4094
Birkaç yıl önce küresel bir felaket
yaşandığında komşularımıza
09:55
a fewaz yearsyıl agoönce,
200
583830
1298
yardım etme isteğinin
09:58
when we facedyüzlü a globalglobal catastropheafet.
201
586004
2003
gücü karşısında çok etkilendim.
10:00
In DecemberAralık 2013,
202
588660
1702
Aralık 2013 tarihinde,
10:02
something happenedolmuş in the rainforestsyağmur ormanları
acrosskarşısında the bordersınır from us in GuineaGine.
203
590386
3575
Ginea sınırında yağmur ormanlarında
bir şeyler oldu.
10:05
A toddleryürümeye başlayan çocuk namedadlı EmileEmile felldüştü sickhasta
with vomitingkusma, feverateş and diarrheaishal.
204
593985
4600
Emile isminde küçük bir çocuk hastalandı;
ateşli ve ishaldi, kusuyordu da.
10:10
He livedyaşamış in an areaalan
where the roadsyollar were sparseseyrek
205
598609
2309
Yolların yetersiz olduğu
bir bölgede yaşıyordu
10:12
and there had been massivemasif
shortagessıkıntısı of healthsağlık workersişçiler.
206
600942
2906
ve sağlık çalışanları konusunda
ciddi bir azalma vardı.
10:16
EmileEmile diedvefat etti,
207
604832
1156
Emile hayatını kaybetti,
10:18
and a fewaz weekshaftalar latersonra his sisterkız kardeş diedvefat etti,
208
606012
1857
ve birkaç hafta sonra kızkardeşi,
10:19
and a fewaz weekshaftalar latersonra his motheranne diedvefat etti.
209
607893
1920
birkaç hafta sonra da annesi öldü.
10:21
And this diseasehastalık would spreadYAYILMIŞ
from one communitytoplum to anotherbir diğeri.
210
609837
3175
Bu hastalık bir topluluktan diğerine
yayılan cinstendi.
10:25
And it wasn'tdeğildi untila kadar threeüç monthsay latersonra
211
613036
2025
Nitekim dünya bunu Ebola olarak
10:27
that the worldDünya recognizedtanınan this as EbolaEbola.
212
615085
2782
tanıyana dek üç ay geçti.
10:30
When everyher minutedakika countedsayılır,
we had alreadyzaten lostkayıp monthsay,
213
618304
2698
Her dakika önemliyken,
aylar kaybetmiştik,
10:33
and by then the virusvirüs had spreadYAYILMIŞ
like wildfiresöndürülmesi güç ateş all acrosskarşısında WestBatı AfricaAfrika,
214
621026
3453
o zamana kadar da virüs
Batı Afrika boyunca hızla yayıldı,
10:36
and eventuallysonunda to other
partsparçalar of the worldDünya.
215
624503
2026
sonra da dünyanın diğer bölgelerine.
10:38
Businessesİşletmeler shutkapamak down,
airlineshava Yolları startedbaşladı cancelingiptal etme routesrotalar.
216
626553
3298
İşletmeler kapandı, havayolu şirketleri
seferlerini iptal etti.
10:41
At the heightyükseklik of the crisiskriz,
217
629875
1416
Kriz zirvedeyken,
10:43
when we were told that 1.4 millionmilyon
people could be infectedenfekte,
218
631315
4445
bize 1.4 milyon insanın
virüsü kapmış olabileceği söylendi.
10:47
when we were told
that mostçoğu of them would dieölmek,
219
635784
3503
Bize çoğunun öleceği söylendiğinde,
10:51
when we had nearlyneredeyse lostkayıp all hopeumut,
220
639311
2414
neredeyse umudumuzu kaybetmiştik.
10:55
I rememberhatırlamak standingayakta with a groupgrup
of healthsağlık workersişçiler
221
643678
2872
Bir grup sağlık çalışanıyla
10:58
in the rainforestyağmur ormanı where
an outbreaksalgın had just happenedolmuş.
222
646574
2758
salgının başladığı yağmur ormanında
durduğumu hatırlıyorum.
11:01
We were helpingyardım ediyor traintren and equipdonatmak
them to put on the masksmaskeleri,
223
649356
2989
Maske takmaları ve talimatlara uymaları
için yardım ediyorduk,
11:04
the gloveseldiven and the gownsönlük that they neededgerekli
224
652369
2040
virüsten korunmaları için gereken
11:06
to keep themselveskendilerini safekasa from the virusvirüs
225
654433
1995
eldiven ve giysileri temin ediyorduk,
11:08
while they were servingservis theironların patientshastalar.
226
656452
2308
onlar da hastalarına yardım ediyordu.
11:10
I rememberhatırlamak the fearkorku in theironların eyesgözleri.
227
658784
2301
Gözlerindeki korkuyu hatırlıyorum.
11:14
And I rememberhatırlamak stayingkalma up at night,
terrifieddehşete if I'd madeyapılmış the right call
228
662492
4586
Onları sahada tutarak doğru bir karar
verip vermediğim korkusuyla
11:20
to keep them in the fieldalan.
229
668519
1389
geceleri uyuyamazdım.
11:22
When EbolaEbola threatenedtehdit to bringgetirmek
humanityinsanlık to its kneesdizler,
230
670757
3885
Ebola insanlığı bu denli tehdit ettiğinde,
11:27
Liberia'sLiberya 's communitytoplum healthsağlık workersişçiler
didn't surrenderteslim olmak to fearkorku.
231
675496
3073
Liberya toplum sağlık çalışanları
korkuya teslim olmadı.
11:31
They did what they had always donetamam:
232
679779
2328
Her zaman yaptıkları gibi
11:34
they answeredcevap the call
to serveservis theironların neighborsKomşular.
233
682131
2954
komşularına yardım etme çağrısına
cevap vermişlerdi.
11:37
CommunityTopluluk membersüyeler acrosskarşısında LiberiaLiberya
learnedbilgili the symptomssemptomlar of EbolaEbola,
234
685586
3768
Liberya boyunca topluluk üyeleri
Ebola semptomlarını öğrendi,
11:41
teamedtakım up with nurseshemşireler and doctorsdoktorlar
to go door-to-doorKapı kapı dolaşıp to find the sickhasta
235
689378
3553
hemşire ve doktorlarla
kapı kapı dolaşarak hastaları bulup
11:44
and get them into carebakım.
236
692955
1556
onları tedavi altına aldılar.
11:46
They trackedizlenen thousandsbinlerce of people
who had been exposedmaruz to the virusvirüs
237
694535
3410
Virüse yakalanmış binlerce insanı
bulmayı başardılar
11:49
and helpedyardım etti breakkırılma
the chainzincir of transmissiontransmisyon.
238
697969
2423
ve bulaşmasını önlediler.
11:52
Some tenon thousandbin communitytoplum
healthsağlık workersişçiler riskedtehlikeye attı theironların ownkendi liveshayatları
239
700416
3310
On bin kadar toplum sağlık çalışanı
hayatlarını riske atarak
11:55
to help huntav down this virusvirüs
and stop it in its tracksraylar.
240
703750
3208
virüsün kaynağını bulup
kendi yerinde hastalığı durdurdular.
11:59
(ApplauseAlkış)
241
707527
5885
(Alkışlar)
12:06
TodayBugün, EbolaEbola has come
underaltında controlkontrol in WestBatı AfricaAfrika,
242
714696
3510
Bugün Ebola Batı Afrika'da
kontrol altında
12:10
and we'vebiz ettik learnedbilgili a fewaz things.
243
718230
1621
ve biz de bundan
bazı şeyler öğrendik.
12:12
We'veBiz ettik learnedbilgili that blindkör spotsnoktalar
in ruralkırsal healthsağlık carebakım
244
720349
2598
Kırsal sağlık sisteminde
göz ardı edilen hususların
12:14
can leadöncülük etmek to hotSıcak spotsnoktalar of diseasehastalık,
245
722971
1798
hastalıkların artmasını
teşvik ettiğini
12:16
and that placesyerler all of us at greaterbüyük riskrisk.
246
724793
2416
ve hepimizi büyük risk
altında olduğunu öğrendik.
12:19
We'veBiz ettik learnedbilgili that the mostçoğu efficientverimli
emergencyacil Servis systemsistem
247
727702
2692
En etkili acil durum sisteminin
12:22
is actuallyaslında an everydayher gün systemsistem,
248
730418
2028
her gün uygulanan sistemler olduğunu,
12:24
and that systemsistem has to reachulaşmak
all communitiestopluluklar,
249
732470
2726
Emile'in kırsal toplumu dahil
bu sistemin tüm toplumlara
12:27
includingdahil olmak üzere ruralkırsal communitiestopluluklar like Emile'sEmile'nın.
250
735220
2275
ulaşması gerektiğini öğrendik.
12:30
And mostçoğu of all,
251
738540
1151
En önemlisi,
12:31
we'vebiz ettik learnedbilgili from the couragecesaret
of Liberia'sLiberya 's communitytoplum healthsağlık workersişçiler
252
739715
3461
Liberya toplum sağlık çalışanlarının
cesaretiyle insanların
12:35
that we as people are not definedtanımlanmış
by the conditionskoşullar we faceyüz,
253
743200
3721
başlarına gelen durumlarla
ne kadar çaresiz görünseler de
12:38
no mattermadde how hopelessUmutsuz they seemgörünmek.
254
746945
2064
tanımlanamayacağını öğrendik.
12:42
We're definedtanımlanmış by how we respondyanıtlamak to them.
255
750140
2132
Bizi tanımlayan şey,
durumumuza nasıl cevap verdiğimiz.
12:46
For the pastgeçmiş 15 yearsyıl,
256
754300
2051
Son 15 yıldır,
12:49
I've seengörüldü the powergüç of this ideaFikir
257
757249
2003
Bu fikirden doğan gücün
12:51
to transformdönüştürmek everydayher gün citizensvatandaşlar
into communitytoplum healthsağlık workersişçiler --
258
759276
4097
sıradan vatandaşları nasıl
sağlık çalışanlarına dönüştürdüğünü --
12:55
into everydayher gün heroeskahramanlar.
259
763397
1863
onları kahraman yaptığını gördüm.
Bunun her yerde işe yaradığını gördüm.
12:58
And I've seengörüldü it playoyun out everywhereher yerde,
260
766124
1802
12:59
from the forestorman communitiestopluluklar
of WestBatı AfricaAfrika,
261
767950
2058
Batı Afrika'nın orman topluluklarından
13:02
to the ruralkırsal fishingBalık tutma villagesköyler of AlaskaAlaska.
262
770032
2245
Alaska'nın kırsal balık
avlama köylerine kadar.
13:04
It's truedoğru,
263
772979
1150
Doğru,
13:06
these communitytoplum healthsağlık workersişçiler
aren'tdeğil doing neurosurgeryNöroşirürji,
264
774153
3049
bu toplum sağlık çalışanları
beyin ameliyatı yapmıyorlar
13:09
but they're makingyapma it possiblemümkün
265
777226
1492
ama herkesin her yerde
13:10
to bringgetirmek healthsağlık carebakım withiniçinde reachulaşmak
of everyoneherkes everywhereher yerde.
266
778742
3072
sağlık erişimi olmasını mümkün kılıyorlar.
13:15
So now what?
267
783645
1217
Peki ya şimdi?
13:17
Well, we know that there are still
millionsmilyonlarca of people dyingölen
268
785812
3764
Dünyanın kırsal kesimlerinde
halâ milyonlarca insanın
13:21
from preventableönlenebilir causesnedenleri
269
789600
1749
önlenebilir sebeplerden
13:23
in ruralkırsal communitiestopluluklar around the worldDünya.
270
791373
1875
hayatını kaybettiğini biliyoruz.
13:25
And we know that the great majorityçoğunluk
of these deathsölümler are happeningolay
271
793272
3841
Bu ölümlerin büyük bölümünün
bu 75 maviyle taralı
13:29
in these 75 blue-shadedmavi gölgeli countriesülkeler.
272
797137
2323
ülkelerde gerçekleştiğini biliyoruz.
13:31
What we alsoAyrıca know
273
799849
1151
Şunu da biliyoruz ki
13:33
is that if we trainedeğitilmiş an armyordu
of communitytoplum healthsağlık workersişçiler
274
801024
3443
bir toplum sağlık çalışanları ordusuna
13:36
to learnöğrenmek even just 30 lifesavinghayat kurtarıcı skillsbecerileri,
275
804491
3333
sadece 30 hayat kurtarma
yetisi kazandırarak,
13:40
we could savekayıt etmek the liveshayatları of nearlyneredeyse
30 millionmilyon people by 2030.
276
808508
4116
2030 yılına dek yaklaşık
30 milyon insanın hayatını kurtarabiliriz.
13:45
ThirtyOtuz servicesHizmetler could savekayıt etmek
30 millionmilyon liveshayatları by 2030.
277
813652
4645
30 hizmet, 2030'a kadar
30 milyon hayat kurtarabilir.
13:50
That's not just a blueprintBlueprint --
278
818321
1743
Bu yalnızca bir tasarı değil -
13:52
we're provingkanıtlama this can be donetamam.
279
820088
1795
bunun olabileceğini kanıtlıyoruz.
13:53
In LiberiaLiberya,
280
821907
1160
Liberya'da
13:55
the LiberianLiberya governmenthükümet is trainingEğitim
thousandsbinlerce of workersişçiler like A.B. and MusuMusu
281
823091
4265
Liberya hükümeti Ebola sonrasında
A.B. ve Musu gibi binlerce çalışanı
13:59
after EbolaEbola,
282
827380
1158
ülkedeki tüm çocuk ve ailelere
14:00
to bringgetirmek healthsağlık carebakım to everyher
childçocuk and familyaile in the countryülke.
283
828562
3477
sağlık yardımı ulaştırmak için eğitiyor.
14:04
And we'vebiz ettik been honoredonur to work with them,
284
832063
2031
Onlarla çalıştığımız için onur duyuyoruz,
14:06
and are now teamingekip up
with a numbernumara of organizationsorganizasyonlar
285
834118
2508
şimdi de diğer ülkelerde çalışan
14:08
that are workingçalışma acrosskarşısında other countriesülkeler
286
836650
2222
birçok organizasyonla ortaklık kurarak
14:10
to try to help them do the sameaynı thing.
287
838896
2023
aynı şeyi gerçekleştrmeye çalışıyoruz.
14:14
If we could help these countriesülkeler scaleölçek,
288
842005
2690
Bu ülkelerin bunu yapmasına yardım edersek
14:17
we could savekayıt etmek millionsmilyonlarca of liveshayatları,
289
845550
1632
milyonlarca hayat kurtarabiliriz,
14:19
and at the sameaynı time,
290
847206
1356
aynı zamanda
14:20
we could createyaratmak millionsmilyonlarca of jobsMeslekler.
291
848586
1781
milyonlarca iş de yaratabiliriz.
14:23
We simplybasitçe can't do that, thoughgerçi,
withoutolmadan technologyteknoloji.
292
851875
2922
Tabii bunu teknoloji olmadan yapamayız.
14:27
People are worriedendişeli that technologyteknoloji
is going to stealçalmak our jobsMeslekler,
293
855286
3088
İnsanlar teknolojinin işimizi
elimizden alacağını düşünüyor
14:30
but when it comesgeliyor
to communitytoplum healthsağlık workersişçiler,
294
858398
2199
ama toplum sağlık çalışanları için
14:32
technologyteknoloji has actuallyaslında
been vitalhayati for creatingoluşturma jobsMeslekler.
295
860621
3256
teknoloji iş yaratma konusunda çok önemli.
14:35
WithoutOlmadan technologyteknoloji --
withoutolmadan this smartphoneSmartphone,
296
863901
2416
Teknoloji olmadan,
bu akıllı telefon olmadan
14:38
withoutolmadan this rapidhızlı testÖlçek --
297
866341
2722
bu hızlı test imkanı olmadan -
14:41
it would have been impossibleimkansız for us
to be ableyapabilmek to employkullanmak A.B. and MusuMusu.
298
869960
4533
A.B. ve Musu'yu görevlendirmemiz
imkansız olurdu.
14:47
And I think it's time
for technologyteknoloji to help us traintren,
299
875464
2682
Teknolojinin eğitimimize yardım etme,
14:50
to help us traintren people fasterDaha hızlı
and better than ever before.
300
878170
3540
bizi hiç olmadığımız kadar hızlı
ve daha iyi eğitme zamanı geldi.
14:54
As a doctordoktor,
301
882578
1150
Doktor olarak,
14:55
I use technologyteknoloji to staykalmak up-to-dategüncel
and keep certifiedSertifikalı.
302
883752
3491
Teknolojiyi güncel bilgileri edinmede
ve yetkili kalmada kullanıyorum.
14:59
I use smartphonesakıllı telefonlar, I use appsuygulamaların,
I use onlineinternet üzerinden coursesdersler.
303
887267
2695
Akıllı telefon, app'ler
ve online kurslar kullanıyorum.
15:01
But when A.B. wants to learnöğrenmek,
304
889986
2212
A.B. öğrenmek için
15:04
he's got to jumpatlama back in that canoeKano
305
892222
2095
o kayığa atlayıp
15:07
and get to the trainingEğitim centermerkez.
306
895152
1640
eğitim merkezine gelmek zorunda.
15:08
And when MusuMusu showsgösterileri up for trainingEğitim,
307
896816
2192
Musu derse geldğinde,
15:11
her instructorsöğretim elemanları are stucksıkışmış usingkullanma
flipfiske chartsçizelgeleri and markersişaretleyicileri.
308
899710
3605
öğretmenleri kağıt tahtalar ve kalemler
kullanmak zorunda.
15:16
Why shouldn'tolmamalı they have the sameaynı
accesserişim to learnöğrenmek as I do?
309
904147
4533
Neden benim sahip olduğum erişime
onlar da sahip olmasın?
15:22
If we trulygerçekten want communitytoplum healthsağlık workersişçiler
to masterana those lifesavinghayat kurtarıcı skillsbecerileri
310
910384
3628
Toplum sağlık çalışanlarının
bu hayat kurtarma yetilerini gerçekten
15:26
and even more,
311
914036
1252
öğrenmelerini istiyorsak,
15:28
we'vebiz ettik got to changedeğişiklik this old-schoolEski usül
modelmodel of educationEğitim.
312
916098
3254
eski tip eğitim sistemini
değiştirmek zorundayız.
Burada değişimi yaratacak olan teknoloji.
15:32
TechTeknik okul can trulygerçekten be a gameoyun changerdeğiştirici here.
313
920282
1898
Dijital eğitim devrimi beni şaşırtıyor.
15:34
I've been in awehuşu of the digitaldijital
educationEğitim revolutiondevrim
314
922204
3545
15:37
that the likesseviyor of KhanHan AcademyAkademi
and edXedX have been leadingönemli.
315
925773
3160
Khan Academy ve edX'in
geldiği noktaya bir bakın.
15:42
And I've been thinkingdüşünme that it's time;
316
930041
2493
Ben de zamanı geldi diye düşünüyorum;
15:44
it's time for a collisionçarpışma
317
932558
1391
Artık dijital eğitim devrimi
15:45
betweenarasında the digitaldijital educationEğitim revolutiondevrim
318
933973
2311
ve toplum sağlık devriminin
15:48
and the communitytoplum healthsağlık revolutiondevrim.
319
936308
2150
çarpışmasının zamanı geldi.
15:51
And so, this bringsgetiriyor me
to my TEDTED PrizeÖdülü wishdilek.
320
939483
3220
Bu da beni benim TED Ödülü
dileğime getiriyor.
15:55
I wishdilek --
321
943759
1801
Dilerim ki-
15:57
I wishdilek that you would help us recruitaskere
322
945584
2206
Dilerim dünyanın gördüğü
15:59
the largesten büyük armyordu of communitytoplum healthsağlık
workersişçiler the worldDünya has ever knownbilinen
323
947814
3928
en geniş çaplı toplum sağlık çalışanı
ordusunu oluşturmamıza,
16:04
by creatingoluşturma the CommunityTopluluk HealthSağlık AcademyAkademi,
324
952068
2825
Toplumsal Sağlık Akademisinı kurarak
16:06
a globalglobal platformplatform to traintren,
connectbağlamak and empowergüçlendirmek.
325
954917
3205
küresel bir platformda eğitim
ve güçlenmemize yardım edersiniz.
16:10
(ApplauseAlkış)
326
958797
1166
(Alkış)
16:11
Thank you.
327
959988
1162
Teşekkür ederim.
16:13
(ApplauseAlkış)
328
961175
3602
(Alkışlar)
16:16
Thank you.
329
964801
1158
Teşekkürler.
16:19
Here'sİşte the ideaFikir:
330
967816
1544
Fikir şu:
16:21
we'lliyi createyaratmak and curatePapaz
331
969384
2070
En iyi dijital eğitim kaynaklarını
16:24
the besten iyi in digitaldijital educationEğitim resourceskaynaklar.
332
972066
3875
yaratacağız ve kuracağız.
16:28
We will bringgetirmek those to communitytoplum
healthsağlık workersişçiler around the worldDünya,
333
976802
4635
Bu toplum sağlık çalışanlarını
dünyanın her yerine getireceğiz,
16:33
includingdahil olmak üzere A.B. and MusuMusu.
334
981461
1253
A.B. ve Musu dahil.
16:34
They'llOnlar olacak get videovideo lessonsdersler
on givingvererek kidsçocuklar vaccinesaşılar
335
982738
2802
Çocuklara aşı yapmayı öğreten videolar,
16:37
and have onlineinternet üzerinden coursesdersler
on spottinglekelenme the nextSonraki outbreaksalgın,
336
985564
3213
bir salgını önceden anlamalarını
sağlayacak online dersler olacak
ve kağıt tahtalarla yetinmeyecekler.
16:40
so they're not stucksıkışmış usingkullanma flipfiske chartsçizelgeleri.
337
988801
1883
16:42
We'llWe'll help these countriesülkeler
accreditakredite these workersişçiler,
338
990708
3836
Ülkelerin bu çalışanları tanımasına
yardım edeceğiz,
16:46
so that they're not stucksıkışmış remainingkalan
an under-recognizedaltında tanınan, undervaluedgözardı groupgrup,
339
994568
4707
böylece tanınmayan, değeri bilinmeyen
bir grup olmaktan çıkıp
16:51
but becomeolmak a renownedünlü,
empoweredgüçlenmiş professionmeslek,
340
999299
2737
güçlü ve takdir edilen.
bir meslek erbabı olacaklar,
16:54
just like nurseshemşireler and doctorsdoktorlar.
341
1002060
1761
tıpkı doktor ve hemşireler gibi.
16:57
And we'lliyi createyaratmak a network
of companiesşirketler and entrepreneursgirişimciler
342
1005406
3323
Hayat kurtaran yenilikler getirmiş
şirket ve girişimcilerden oluşan
17:00
who'veettik kim createdoluşturulan innovationsyenilikler
that can savekayıt etmek liveshayatları
343
1008753
2276
bir ağ oluşturacağız
ve Musu gibi çalışanlarla
17:03
and help them connectbağlamak
to workersişçiler like MusuMusu,
344
1011053
2380
bağlantı kurmasını sağlayacağız
17:05
so she can help better
serveservis her communitytoplum.
345
1013457
2575
böylece topluluğuna
daha iyi yardım edebilecek.
Bıkmadan hükümetlerle çalışmaya devam
ederek toplum sağlık çalışanlarını
17:08
And we'lliyi work tirelesslyyorulmadan
to persuadeikna etmek governmentshükümetler
346
1016959
3206
17:12
to make communitytoplum healthsağlık workersişçiler
a cornerstonetemel taşı of theironların healthsağlık carebakım plansplanları.
347
1020189
3982
sağlık sistemlerinin önemli bir parçası
yapmalarını sağlayacağız.
17:17
We planplan to testÖlçek and prototypeprototip
the academyAkademi in LiberiaLiberya
348
1025734
3789
Akademiyi Liberya ve diğer birkaç ülkede
17:21
and a fewaz other partnerortak countriesülkeler,
349
1029547
1872
denemek istiyoruz.
17:23
and then we planplan to take it globalglobal,
350
1031443
1787
Sonra Kuzey Amerika dahil
17:25
includingdahil olmak üzere to ruralkırsal NorthKuzey AmericaAmerika.
351
1033254
2223
küresel bir hale getireceğiz.
17:28
With the powergüç of this platformplatform,
352
1036103
1590
Bu platformun yardımıyla,
17:29
we believe countriesülkeler can be more persuadedikna
353
1037717
2562
ülkelerin bir sağlık evriminin gerçekten
17:32
that a healthsağlık carebakım revolutiondevrim
really is possiblemümkün.
354
1040303
3325
mümkün olduğuna inanacağını düşünüyoruz.
17:36
My dreamrüya is that this academyAkademi
will contributekatkıda bulunmak to the trainingEğitim
355
1044470
4088
Hayalim bu akademinin
yüz binlerce toplum sağlık çalışanının
17:40
of hundredsyüzlerce of thousandsbinlerce
of communitytoplum membersüyeler
356
1048582
2212
eğitimine katkıda bulunarak
17:42
to help bringgetirmek healthsağlık carebakım
to theironların neighborsKomşular --
357
1050818
2899
sağlık yardımını komşularına götürmesi -
17:45
the hundredsyüzlerce of millionsmilyonlarca of them
358
1053741
1610
yüz milyonlarcası
17:47
that livecanlı in the world'sDünyanın en mostçoğu
remoteuzak communitiestopluluklar,
359
1055375
2621
dünyanın en ücra yerlerinde yaşıyorlar,
17:50
from the forestorman communitiestopluluklar
of WestBatı AfricaAfrika,
360
1058785
2081
Batı Afrika'nın yağmur topluluklarından
17:52
to the fishingBalık tutma villagesköyler of ruralkırsal AlaskaAlaska;
361
1060890
2140
Alaska'nın balık avlama köylerine kadar;
17:55
from the hilltopstepede of AppalachiaAppalachia,
to the mountainsdağlar of AfghanistanAfganistan.
362
1063054
4062
Appalachia tepelerinden,
Afganistan'ın dağlarına kadar.
17:59
If this visionvizyon is alignedhizalanmış with yoursseninki,
363
1067140
2690
Bu vizyon size de hitap ediyorsa,
18:01
headkafa to communityhealthacademycommunityhealthacademy.orgorg,
364
1069854
3221
communityhealthacademy.org
adresini ziyaret edin
18:05
and joinkatılmak this revolutiondevrim.
365
1073740
1680
ve bu devrime katılın.
18:08
Let us know if you or your organizationorganizasyon
or someonebirisi you know could help us
366
1076536
4653
Organizasyonunuz veya tanıdığınız
birilerinin yardımı olabilirse bildirin,
18:13
as we try to buildinşa etmek this academyAkademi
over the nextSonraki yearyıl.
367
1081213
3231
biz de önümüzdeki yıl içinde
bu akademiyi kurmakla uğraşalım.
18:17
Now, as I look out into this roomoda,
368
1085574
1956
Şimdi salona bir göz attığımda,
18:20
I realizegerçekleştirmek that our journeysyolculuklarda
are not self-madekendi kendine yapılan;
369
1088310
2706
hayat mücadelemizin bireysel değil
başkalarıyla şekillendiğini görüyorum
18:23
they're shapedbiçimli by othersdiğerleri.
370
1091040
1509
18:24
And there have been so manyçok here
that have been partBölüm of this causesebeb olmak.
371
1092573
3843
Bu amacın bir parçası olan
çok kişi var.
18:28
We're so honoredonur to be partBölüm
of this communitytoplum,
372
1096440
3210
Bu topluluğun bir parçası olduğumuz için
büyük onur duyuyoruz,
18:31
and a communitytoplum that's willingistekli
to take on a causesebeb olmak
373
1099674
2683
böylesine cesur bir amaca katkı koymaya
18:34
as audaciouscesur as this one,
374
1102381
1368
gönüllü bir topluluk,
18:35
so I wanted to offerteklif, as I endson,
375
1103773
2075
o yüzden ben de hissettiklerimi
18:37
a reflectionyansıma.
376
1105872
1222
paylaşmak istiyorum.
18:39
I think a lot more about
what my fatherbaba taughtöğretilen me.
377
1107986
2987
Babamın bana öğrettiği şeyi
çok daha sık düşünüyorum.
18:43
These daysgünler, I too have becomeolmak a dadbaba.
378
1111726
2201
Bu günlerde ben de baba oldum.
18:45
I have two sonsoğulları,
379
1113951
2016
İki oğlum var,
18:47
and my wifekadın eş and I just learnedbilgili
that she's pregnanthamile with our thirdüçüncü childçocuk.
380
1115991
3988
eşimin üçüncü çocuğumuza hamile
olduğunu yeni öğrendik.
18:52
(ApplauseAlkış)
381
1120003
1008
(Alkışlar)
18:53
Thank you.
382
1121035
1067
Teşekkür ederim.
18:54
(ApplauseAlkış)
383
1122126
1551
(Alkışlar)
18:56
I was recentlyson günlerde caringsempatik
for a womankadın in LiberiaLiberya
384
1124056
2828
Yakın zamanda Liberya'da
bir kadın hastaya bakıyordum,
18:58
who, like my wifekadın eş,
was in her thirdüçüncü pregnancygebelik.
385
1126908
2725
benim eşim gibi üçüncü
hamileliğini geçirmekteydi.
19:02
But unlikeaksine my wifekadın eş,
386
1130371
1709
Ancak eşimden farklı olarak,
19:04
had had no prenatalDoğum öncesi carebakım
with her first two babiesbebekler.
387
1132958
2999
ilk iki çocuğu için doğum öncesi
bir hizmet almamıştı.
19:09
She livedyaşamış in an isolatedyalıtılmış communitytoplum
in the forestorman that had gonegitmiş for 100 yearsyıl
388
1137549
4392
Ormanda izole olmuş ve hiçbir
sağlık hizmeti olmadan 100 yıl geçirmiş
19:13
withoutolmadan any healthsağlık carebakım
389
1141965
1389
bir toplulukta yaşıyordu.
19:16
untila kadar ...
390
1144513
1628
Ta ki...
19:18
untila kadar last yearyıl when a nursehemşire
trainedeğitilmiş her neighborsKomşular
391
1146165
3383
geçen sene bir hemşire
komşularını toplum sağlık çalışanları
19:21
to becomeolmak communitytoplum healthsağlık workersişçiler.
392
1149572
1711
olmaları için eğitene kadar.
19:23
So here I was,
393
1151307
1292
Ben de ordaydım,
19:24
seeinggörme this patienthasta
who was in her secondikinci trimesterüç aylık dönem,
394
1152623
4240
Hamileliğinin ilk 3 ayını doldurmuş
bu hastayı gördüm,
19:28
and I pulledçekti out the ultrasoundUltrason
to checkKontrol on the babybebek,
395
1156887
3272
ultrason aletiyle bebeğine baktım,
19:32
and she startedbaşladı tellingsöylüyorum us storieshikayeleri
about her first two kidsçocuklar,
396
1160183
3539
bize ilk iki çocuğuyla ilgili
hikayeler anlatmaya başladı,
19:35
and I had the ultrasoundUltrason
probeincelemek, bulmak on her bellygöbek,
397
1163746
3198
ultrasonu karnında basılı tutmuştum,
19:38
and she just stoppeddurduruldu mid-sentencecümlenin ortasında.
398
1166968
2268
lafını yarıda kesti.
19:43
She turneddönük to me and she said,
399
1171221
1541
Bana döndü ve şöyle dedi:
19:44
"DocDoktor, what's that soundses?"
400
1172786
2294
''Doktor, bu ses ne?''
19:49
It was the first time she'do ediyorum ever heardduymuş
her baby'sBebeğin heartbeatkalp atışı.
401
1177371
3178
Bir bebeğin kalbini ilk defa duymuştu.
19:54
And her eyesgözleri litAydınlatılmış up in the sameaynı way
my wife'skarısının eyesgözleri and my ownkendi eyesgözleri litAydınlatılmış up
402
1182111
5060
Gözleri tıpkı benim ve eşimin
bebeğimizin kalp atışını duyduğumuzda
19:59
when we heardduymuş our baby'sBebeğin heartbeatkalp atışı.
403
1187195
2135
olduğu gibi ışıkla parladı.
20:03
For all of humaninsan historytarih,
404
1191544
2153
İnsan tarihi boyunca
20:05
illnesshastalık has been universalevrensel
and accesserişim to carebakım has not.
405
1193721
4532
hastalıklar evrensel iken,
tedaviye erişim değildi.
20:10
But as a wisebilge man oncebir Zamanlar told me:
406
1198277
1886
Ancak çok erdemli bir adamın
bana dediği gibi:
20:13
no conditionşart is permanentkalıcı.
407
1201690
2488
hiçbir durum kalıcı değildir.
20:17
It's time.
408
1205491
1228
Artık zaman geldi.
20:18
It's time for us to go as faruzak as it takes
409
1206743
2323
Artık bu durumu değiştirmek için
20:21
to changedeğişiklik this conditionşart togetherbirlikte.
410
1209090
2092
ne kadar gitmemiz gerekiyorsa gitmeliyiz.
20:23
Thank you.
411
1211694
1154
Teşekkür ederim.
20:24
(ApplauseAlkış)
412
1212872
4467
(Alkış)
Translated by Cihan Ekmekçi
Reviewed by Günperi Sisman

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Raj Panjabi - Physician
A billion people around the world lack access to health care because they live too far from a clinic. 2017 TED Prize winner Raj Panjabi aims to extend health services to the last mile.

Why you should listen

Raj Panjabi was nine when civil war broke out in his native country, Liberia. His family resettled in High Point, North Carolina, but he returned to Liberia as a medical student in 2005. He was shocked to find a health care system in total devastation. Only 50 doctors remained to treat a population of four million.

With a team of Liberian civil war survivors, American health workers and $6,000 he'd received as a wedding gift, Panjabi co-founded Last Mile Health. The organization saves lives in the world's most remote communities by partnering with governments to deploy, sustain and manage national networks of community health professionals. They currently support the Government of Liberia's deployment of more than 4,000 health workers to provide life-saving healthcare to 1.2 million people and protect against the next epidemic. Last Mile Health's network of community health workers can be leveraged in a crisis -- in the fight against Ebola, the organization aided government response by training health workers in southeastern Liberia.

Panjabi is a physician in the Division of Global Health Equity at Harvard Medical School, Brigham and Women's Hospital. He is a recipient of the Skoll Award for Social Entrepreneurship and was named to TIME's list of the "100 Most Influential People in the World" in 2016. As the winner of the 2017 TED Prize, Panjabi is creating the Community Health Academy, a global platform to train, connect and empower community health workers. The Academy aims to reinvent the education of community health workers -- and the leaders who support them -- for the digital age.

More profile about the speaker
Raj Panjabi | Speaker | TED.com