ABOUT THE SPEAKER
Eve Ensler - Playwright, activist
Eve Ensler created the ground-breaking "Vagina Monologues," whose success propelled her to found V-Day -- a movement to end violence against women and girls everywhere.

Why you should listen

Inspired by intimate conversations with friends, Eve Ensler wrote The Vagina Monologues. The play recounts tender, funny, gripping and horrifying stories she gathered from hundreds of women about their bodies, their sexual experiences, and yes, their vaginas. Since its first staging in 1996, it has been translated into more than 45 languages, performed in more than 120 countries and re-created as an HBO film.

The Vagina Monologues' success allowed Ensler to create V-Day, a global activist movement to end violence against women and girls, which has so far raised $85 million to prevent violence and protect abused women. In February 2011, Ensler received the Isabelle Stephenson Tony Award for her philanthropic work. Ensler has also drawn praise for The Good Body, a play that cuts to women's obsession with their appearance, and her film What I Want My Words to Do to You, which portrays a writing group she leads at a correctional facility for women. Today, she continues to find new projects and push the envelope. Her latest play, I Am an Emotional Creature: The Secret Life of Girls Around the World, hit the New York Times bestseller list and just wrapped a workshop production in Johannesburg -- nest stop is Paris and then Berkeley in June 2012.

More profile about the speaker
Eve Ensler | Speaker | TED.com
TEDIndia 2009

Eve Ensler: Embrace your inner girl

Eve Ensler: İçinizdeki kızı kucaklayın

Filmed:
1,469,537 views

Bu tutku dolu konuşmasında Eve Ensler hepimizin içinde -- bize baskı altına almamızı öğrettikleri-- bir kız hücresi bulunduğunu söylüyor. Kız olmanın şaşkınlık verici gücünü, dünyanın dört bir yanındaki kızların şok edici zorlukları ve şiddeti alt edişlerinin samimi öykülerini anlatıyor.
- Playwright, activist
Eve Ensler created the ground-breaking "Vagina Monologues," whose success propelled her to found V-Day -- a movement to end violence against women and girls everywhere. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:15
NamasteNamaste. Good morningsabah.
0
0
3000
Namaste. Günaydın.
00:18
I'm very happymutlu to be here in IndiaHindistan.
1
3000
2000
Burada Hindistan'da olmaktan çok mutluyum.
00:20
And I've been thinkingdüşünme a lot about what I have learnedbilgili
2
5000
3000
Özellikle bu son 11 yıl içinde kadınlara karşı kullanılan şiddete
00:23
over these last particularlyözellikle 11 yearsyıl
3
8000
3000
son vermek isteyen kızlar ve kadınlarla
00:26
with V-DayV-Day and "The VaginaVajina MonologuesMonologları,"
4
11000
2000
bir araya gelmek için V-day ve
00:28
travelingseyahat the worldDünya,
5
13000
2000
Vajina Monologları ile
00:30
essentiallyesasen meetingtoplantı with womenkadınlar and girlskızlar acrosskarşısında the planetgezegen
6
15000
2000
dünyayı gezerken neler öğrendiğim konusu üzerinde
00:32
to stop violenceşiddet againstkarşısında womenkadınlar.
7
17000
3000
çok fazla düşünüyorum.
00:35
What I want to talk about todaybugün
8
20000
2000
Sizinle bugün konuşmak istediğim şey
00:37
is this particularbelirli cellhücre,
9
22000
3000
şu özel HÜCRE, veya
00:40
or groupinggruplandırma of cellshücreler, that is in eachher and everyher one of us.
10
25000
3000
bir grup hücre, ve bu hepimizde tek tek mevcut.
00:43
And I want to call it the girlkız cellhücre.
11
28000
3000
Ve onlara kız hücre demek istiyorum.
00:46
And it's in menerkekler as well as in womenkadınlar.
12
31000
2000
Ve kadınlarda olduğu kadar erkeklerde de varlar.
00:48
I want you to imaginehayal etmek that this particularbelirli groupinggruplandırma of cellshücreler
13
33000
4000
Bu bir grup hücrenin türümüzün evriminde merkezi rolde olduklarını
00:52
is centralmerkezi to the evolutionevrim of our speciesTürler
14
37000
3000
ve insan ırkının devamına katkıda bulunduklarını
00:55
and the continuationDevamı of the humaninsan raceyarış.
15
40000
3000
hayal etmenizi istiyorum.
00:58
And I want you imaginehayal etmek that at some pointpuan in historytarih
16
43000
2000
Tarihin bir noktasında, bir grup GÜÇ sahibi insanın
01:00
a groupgrup of powerfulgüçlü people investedyatırım in owningsahibi and controllingkontrol the worldDünya
17
45000
4000
dünyaya sahip olma ve dünyayı kontrol altına alma yolunun
01:04
understoodanladım that the suppressionbastırma of this particularbelirli cellhücre,
18
49000
4000
bu özel hücrelerin baskılanmasıyla,
01:08
the oppressionbaskı of these cellshücreler,
19
53000
2000
bu hücrelere eziyet edilmesiyle,
01:10
the reinterpretationBan gui of these cellshücreler,
20
55000
2000
bu hücrelerin yeniden yorumlandırılmasıyla,
01:12
the underminingzarar of these cellshücreler,
21
57000
2000
bu hücrelerin küçümsenmesi,
01:14
gettingalma us to believe in the weaknesszayıflık of these cellshücreler
22
59000
2000
bu hücrelerin güçsüzlüğüne inandırılıp
01:16
and the crushingKırma, eradicatingEradicating, destroyingtahrip,
23
61000
4000
ezerek, silerek, tahrip ederek,
01:20
reducingindirgen these cellshücreler,
24
65000
3000
bu hücrelerin azaltılarak,
01:23
basicallytemel olarak beganbaşladı the processsüreç of killingöldürme off the girlkız cellhücre,
25
68000
3000
kısaca içsel kız hücreleri öldürme işlemiyle mümkün
01:26
whichhangi was, by the way, patriarchyataerkil.
26
71000
3000
olduğunu keşfettiklerini hayal edin.
01:29
I want you to imaginehayal etmek that the girlkız is a chipyonga
27
74000
3000
Kız hücrenin kollektif bilincin makrokozmozunda
01:32
in the hugeKocaman macrocosmEvren of collectivetoplu consciousnessbilinç.
28
77000
3000
bir çip olduğunu hayal etmenizi istiyorum.
01:35
And it is essentialgerekli to balancedenge, to wisdombilgelik
29
80000
3000
Dengelemek, olgunluk ve geleceğimiz için
01:38
and to actuallyaslında the futuregelecek of all of us.
30
83000
4000
hayati bir öneme sahip.
01:42
And then I want you to imaginehayal etmek that this girlkız cellhücre
31
87000
2000
Ve sonra sizden şunu hayal etmenizi istiyorum
01:44
is compassionmerhamet,
32
89000
4000
bu kız hücre "şefkat"'dir
01:48
and it's empathyempati, and it's passiontutku itselfkendisi,
33
93000
2000
ve o empatidir, ve tutkunun ta kendisidir,
01:50
and it's vulnerabilityGüvenlik açığı,
34
95000
2000
ve o kırılganlıktır,
01:52
and it's opennessaçıklık, and it's intensityyoğunluk,
35
97000
2000
ve o açıklık ve o yoğunluk
01:54
and it's associationbirleşme, and it's relationshipilişki,
36
99000
2000
ve o ortaklık ve o ilişki
01:56
and it is intuitivesezgisel.
37
101000
3000
ve o sezgisel olmaktır.
01:59
And then let's think how compassionmerhamet informsbildirir wisdombilgelik,
38
104000
4000
Ve şimdi şefkatin bilgeliği nasıl beslediğini düşünelim,
02:03
and that vulnerabilityGüvenlik açığı is our greatestEn büyük strengthkuvvet,
39
108000
3000
ve kırılganlığımızın en büyük gücümüz olduğunu,
02:06
and that emotionsduygular have inherentdoğal logicmantık,
40
111000
2000
ve duygularımızın doğasında bir mantık olduğunu
02:08
whichhangi leadöncülük etmek to radicalradikal, appropriateuygun, savingtasarruf actionaksiyon.
41
113000
3000
bunların kökten, uygun ve kurtaran eylemlere yol açtığını.
02:11
And then let's rememberhatırlamak that we'vebiz ettik been taughtöğretilen
42
116000
2000
Ve sonra da "hakim güçlerin" bizlere
02:13
the exactkesin oppositekarşısında by the powersgüçler that be,
43
118000
2000
tam tersini öğrettiklerini anımsayın,
02:15
that compassionmerhamet cloudsbulutlar your thinkingdüşünme,
44
120000
2000
şefkatin düşüncelerinizi bulanıklaştırdığını,
02:17
that it getsalır in the way,
45
122000
2000
mani olduğunu,
02:19
that vulnerabilityGüvenlik açığı is weaknesszayıflık,
46
124000
2000
kırılganlığın güçsüzlük olduğunu,
02:21
that emotionsduygular are not to be trustedgüvenilir,
47
126000
2000
ve duygulara güvenilmemesi gerektiğini
02:23
and you're not supposedsözde to take things personallyŞahsen,
48
128000
2000
olayları "Şahsi!" algılamamamız gerektiğini,
02:25
whichhangi is one of my favoritesSık Kullanılanlar.
49
130000
3000
ki bu benim en favorilerimden birisi.
02:28
I think the wholebütün worldDünya has essentiallyesasen
50
133000
3000
Aslında bütün toplumun kız olmamak için
02:31
been broughtgetirdi up not to be a girlkız.
51
136000
2000
yetiştirildiğini düşünüyorum.
02:33
How do we bringgetirmek up boysçocuklar? What does it mean to be a boyoğlan?
52
138000
2000
Erkekleri nasıl yetiştiriyoruz? Erkek olmak ne demek?
02:35
To be a boyoğlan really meansanlamına geliyor not to be a girlkız.
53
140000
3000
Erkek olmak aslında kız olmamak demek.
02:38
To be a man meansanlamına geliyor not to be a girlkız.
54
143000
3000
Adam olmak da kız olmamak demek.
02:41
To be a womankadın meansanlamına geliyor not to be a girlkız.
55
146000
2000
kadın olmak da kız olmamak demek.
02:43
To be stronggüçlü meansanlamına geliyor not to be a girlkız.
56
148000
2000
Güçlü olmak da kız olmamak demek.
02:45
To be a leaderlider meansanlamına geliyor not to be a girlkız.
57
150000
2000
Bir lider olmak da kız olmamak demek.
02:47
I actuallyaslında think that
58
152000
3000
Ben aslında şöyle düşünüyorum;
02:50
beingolmak a girlkız is so powerfulgüçlü
59
155000
3000
kız olmak o kadar güçlü bir şey ki
02:53
that we'vebiz ettik had to traintren everyoneherkes not to be that.
60
158000
3000
herkesi kız olmamak için eğitmemiz gerekiyor.
02:56
(LaughterKahkaha)
61
161000
6000
(alkışlar)
03:02
And I'd alsoAyrıca like to say that the ironyalay
62
167000
2000
Ve asıl ironin de, aslında,
03:04
of coursekurs, is that denyinginkar girlkız,
63
169000
2000
kız olmayı inkar etmenin
03:06
suppressingbastırmak girlkız, suppressingbastırmak emotionduygu,
64
171000
2000
kızı baskılamanın, duyguları baskılamanın
03:08
refusingreddeden feelingduygu has leadöncülük etmek thusBöylece here.
65
173000
3000
duyguyu inkar etmenin bizi bu hale getirdiğini söylemek isterim.
03:11
Where we have now come to livecanlı in a worldDünya where
66
176000
3000
Yaşamakta olduğumuz bu dünya, şiddetin
03:14
the mostçoğu extremeaşırı formsformlar of violenceşiddet,
67
179000
2000
en uç formlarıyla,
03:16
the mostçoğu horrifickorkunç povertyyoksulluk,
68
181000
3000
en korkunç açlıklarla, soykırımlarla,
03:19
genocidesoykırım, masskitle rapestecavüz,
69
184000
2000
toplu tecavüzlerle,
03:21
the destructionimha of the EarthDünya, is completelytamamen out of controlkontrol.
70
186000
3000
ve dünyanın tahribatı ile, tamamen konrolden çıkmış durumda.
03:24
And because we have suppressedbastırılmış our girlkız cellshücreler
71
189000
2000
Ve kız hücrelerimizi baskıladığımız,
03:26
and suppressedbastırılmış our girl-shipKız-gemi,
72
191000
2000
içimizdeki kız ile ilişkimizi bastırdığımız için,
03:28
we do not feel what is going on.
73
193000
2000
ne olup bittiğini de hissedemiyoruz.
03:30
So, we are not beingolmak chargedyüklü with
74
195000
4000
Ve, olan bitenlere uygun düşecek
03:34
the adequateyeterli responsetepki to what is happeningolay.
75
199000
2000
tepkileri verecek duyguyu yüklenemiyoruz.
03:36
I want to talk a little bitbit about
76
201000
2000
Kongo Demokratik Cumhuriyeti hakkında
03:38
the DemocraticDemokratik RepublicCumhuriyeti of CongoKongo Cumhuriyeti.
77
203000
2000
biraz konuşmak istiyorum.
03:40
For me, it was the turningdöndürme pointpuan of my life.
78
205000
3000
Benim için hayatımın dönüm noktasıydı.
03:43
I have spentharcanmış a lot of time there in the last threeüç yearsyıl.
79
208000
3000
Son üç yıldır orada çok fazla zaman geçirdim.
03:46
I feel up to that pointpuan I had seengörüldü a lot in the worldDünya,
80
211000
3000
O noktaya gelene kadar dünyada pek çok
03:49
a lot of violenceşiddet.
81
214000
2000
şiddet dolu olay gördüğümü düşünüyordum.
03:51
I essentiallyesasen livedyaşamış in the rapekolza minesmayınlar of the worldDünya for the last 12 yearsyıl.
82
216000
3000
Özellikle dünyanın tecavüz odaklarında 12 yıl geçirdim.
03:54
But the DemocraticDemokratik RepublicCumhuriyeti of CongoKongo Cumhuriyeti
83
219000
3000
Ama Demokratik Kongo Cumhuriyeti
03:57
really was the turningdöndürme pointpuan in my soulruh.
84
222000
4000
ruhumdaki dönüm noktası oldu.
04:01
I wentgitti and I spentharcanmış time
85
226000
2000
Kongo'ya gittim ve Bukavu'da
04:03
in a placeyer calleddenilen BukavuBukavu
86
228000
2000
Panzi hastanesinde
04:05
in a hospitalhastane calleddenilen the PanziPanzi HospitalHastane,
87
230000
2000
hayatımda tanıdığım kişiler arasında
04:07
with a doctordoktor who was as closekapat to a saintaziz as any personkişi I've ever metmet.
88
232000
3000
bir azize en çok yaklaşabilecek bir kimse olan bir doktor ile zaman geçirdim.
04:10
His nameisim is DrDr. DenisDenis MukwegeMukwege.
89
235000
3000
İsmi Dr.Denis Mukwege.
04:13
In the CongoKongo Cumhuriyeti, for those of you who don't know,
90
238000
3000
Ve Kongo'da, bilmeyeniniz varsa,
04:16
there has been a warsavaş ragingşiddetli for the last 12 yearsyıl,
91
241000
3000
son 12 yıldır bir savaş ortalığı kasıp kavuruyor,
04:19
a warsavaş that has killedöldürdü nearlyneredeyse sixaltı millionmilyon people.
92
244000
3000
neredeyse altı milyon kişiyi öldüren bir savaş.
04:22
It is estimatedtahmini that somewherebir yerde betweenarasında 300,000 and 500,000 womenkadınlar
93
247000
4000
Ve orada 300.000 ila 500.000 civarında kadının
04:26
have been rapedtecavüz there.
94
251000
2000
tecavüze uğradığı tahmin ediliyor.
04:28
When I spentharcanmış my first weekshaftalar at PanziPanzi hospitalhastane
95
253000
3000
Panzi hastanesinde geçirdiğim ilk haftalarda
04:31
I satoturdu with womenkadınlar
96
256000
2000
bana kendi hikayelerini
04:33
who satoturdu and linedastarlı up everyher day to tell me theironların storieshikayeleri.
97
258000
3000
anlatmak için sıraya giren kadınlarla birlikte oturdum.
04:36
TheirOnların storieshikayeleri were so horrifickorkunç,
98
261000
2000
Ve hikayeleri öyle korkunç,
04:38
and so mind-blowingsanrılama and so on the other sideyan of humaninsan existencevaroluş,
99
263000
3000
öyle akıl almaz ve insanlık dışıydı ki,
04:41
that to be perfectlykusursuzca honestdürüst with you, I was shatteredparamparça.
100
266000
4000
dürüst olmam lazım, dinlerken adeta ben parçalandım.
04:45
And I will tell you that what happenedolmuş
101
270000
2000
Ve size bu parçalanmanın içinden
04:47
is throughvasitasiyla that shatteringyıkıcı,
102
272000
2000
olanları anlatacağım,
04:49
listeningdinleme to the storieshikayeleri of eight-year-oldSekiz yaşında girlskızlar who had theironların insidesiçi evisceratedparçalanmış,
103
274000
4000
silahlar ve süngüler ve benzeri şeylerin içlerine sokulmasıyla bağırsakları parçalanıp
04:53
who had gunssilahlar and bayonetsSüngü and things shoveditti insideiçeride them
104
278000
3000
bu nedenle gerçek anlamda içlerinde delikleri olan
04:56
so they had holesdelikler, literallyharfi harfine, insideiçeride them
105
281000
2000
ve bu deliklerden kakaları ve çişleri akan
04:58
where theironların peeişemek and poopkaka camegeldi out of them.
106
283000
2000
sekiz yaşındaki kızların hikayelerini dinledim.
05:00
ListeningDinleme to the storyÖykü of 80-year-old-yaşında womenkadınlar
107
285000
2000
Ve ekonomik sömürü uğruna, 80 yaşındaki
05:02
who were tiedbağlı to chainszincirler and circledçember,
108
287000
3000
kadınların zincirlere bağlanıp, kuşatılıp
05:05
and where groupsgruplar of menerkekler would come and rapekolza them periodicallyperiyodik olarak,
109
290000
3000
bulundukları yere gelen bir grup erkek tarafından düzenli olarak
05:08
all in the nameisim of economicekonomik exploitationistismar
110
293000
2000
tecavüze uğrayışlarının ve bu şekilde
05:10
to stealçalmak the mineralsmineraller so the WestBatı can have it and profitkâr from them.
111
295000
4000
Batı'nın çalınan minerallerden kar elde etmesinin hikayesini dinledim.
05:14
My mindus was so shatteredparamparça.
112
299000
3000
Aklım paramparça oldu.
05:17
But what happenedolmuş for me is that that shatteringyıkıcı
113
302000
4000
Ama bence, bu parçalanma aslında beni
05:21
actuallyaslında emboldenedcesaret me
114
306000
2000
yüreklendirdi de, hemde daha önce
05:23
in a way I have never been emboldenedcesaret.
115
308000
3000
hiç olmadığım kadar çok casaretlendim.
05:26
That shatteringyıkıcı, that openingaçılış of my girlkız cellhücre,
116
311000
3000
Bu parçalanma, bu içsel kız hücremin açılması,
05:29
that kindtür of massivemasif breakthroughbuluş of my heartkalp
117
314000
6000
yüreğimin bu tarzda yoğun bir kırgınlığa maruz kalması
05:35
allowedizin me to becomeolmak more courageouscesur, and braverdaha cesur,
118
320000
3000
benim geçmiş tüm yaşamımda olduğumdan
05:38
and actuallyaslında more cleverzeki
119
323000
2000
daha gözüpek ve daha cesur,
05:40
than I had been in the pastgeçmiş in my life.
120
325000
2000
ve aslında daha da zeki olmamı sağladı.
05:42
I want to say that I think the powersgüçler that be
121
327000
3000
Ve şunu da söylemek istiyorum, aslında bu duygular
05:45
know that empire-buildingİmparatorluk kurma
122
330000
2000
o bildiğimiz güçlerin,
05:47
is actuallyaslında -- that feelingsduygular get in the way of empire-buildingİmparatorluk kurma.
123
332000
4000
o bildiğimiz imparatorluk binasının, yolunu tıkıyorlar.
05:51
FeelingsDuygular get in the way of the masskitle acquisitionsatın alma of the EarthDünya,
124
336000
3000
İşte bu duygular dünyanın delik deşik edilmesinin, tahrip olmasının ve
05:54
and excavatingkazı the EarthDünya, and destroyingtahrip things.
125
339000
2000
dünyanın kitlesel istilasının yolunu tıkıyor.
05:56
I rememberhatırlamak, for exampleörnek, when my fatherbaba,
126
341000
2000
Örneğin, çok saldırgan bir mizaca sahip olan babamın
05:58
who was very, very violentşiddetli, used to beatdövmek me.
127
343000
3000
beni dövdüğü zamanı anımsıyorum.
06:01
And he would actuallyaslında say, while he was beatingdayak me,
128
346000
2000
Ve bir yandan beni döverken, aynı zamanda bana
06:03
"Don't you cryağlamak. Don't you darecesaret cryağlamak."
129
348000
2000
"Sakın ağlama. Sakın ha ağlayayım deme." derdi.
06:05
Because my cryingağlıyor somehowbir şekilde exposedmaruz his brutalityvahşeti to him.
130
350000
4000
Çünkü benim ağlamam onu kendi gaddarlığıyla yüzleştiriyordu.
06:09
And even in the momentan he didn't want to be remindedhatırlattı
131
354000
2000
Ve, o anda dahi, yapmakta olduğu şeyin ne olduğunun
06:11
of what he was doing.
132
356000
2000
kendisine anımsatılmasını istemiyordu.
06:13
I know that we have systematicallysistematik olarak annihilatedyok the girlkız cellhücre.
133
358000
4000
Kız hücremizi sistematik bir biçimde imha ettiğimizi biliyorum.
06:17
And I want to say we'vebiz ettik annihilatedyok it in menerkekler as well as in womenkadınlar.
134
362000
3000
Ve onu kadınların içindeki kadar erkeklerin içindekini de yok ettiğimizi söylemek istiyorum.
06:20
And I think in some waysyolları
135
365000
2000
Ve bazı açılardan erkeklere
06:22
we'vebiz ettik been much harshersert to menerkekler
136
367000
2000
onların kız hücrelerinin imha edilmesi sırasında
06:24
in the annihilationAnnihilation of theironların girlkız cellhücre.
137
369000
2000
daha da katı davrandığımızı düşünüyorum.
06:26
(ApplauseAlkış)
138
371000
1000
(alkışlar)
06:27
I see how boysçocuklar have been broughtgetirdi up, and I see this acrosskarşısında the planetgezegen:
139
372000
4000
Tüm dünyada, bir uçtan diğer uca, sert, sıkı,
06:31
to be toughsert, to be hardenedkatılaşmış,
140
376000
3000
duygularından, hassasiyetlerinden, ağlamaktan,
06:34
to distancemesafe themselveskendilerini from theironların tendernesshassasiyet, to not cryağlamak.
141
379000
4000
uzaklaşması öğretilerek yetiştirilen erkek çocukları görüyorum.
06:38
I actuallyaslında realizedgerçekleştirilen oncebir Zamanlar in KosovoKosova,
142
383000
2000
Bir keresinde Kosova'da
06:40
when I watchedizledi a man breakkırılma down,
143
385000
2000
çökmüş bir adamı seyrederken farkettim ki,
06:42
that bulletsMadde işaretleri are actuallyaslında hardenedkatılaşmış tearsgözyaşı,
144
387000
3000
kurşunlar aslında sertleşmiş gözyaşlarından ibaret,
06:45
that when we don't allowizin vermek menerkekler to have theironların girlkız selföz
145
390000
4000
eğer erkeklerin, içlerindeki kız benliklerine ait hassasiyet ve
06:49
and have theironların vulnerabilityGüvenlik açığı, and have theironların compassionmerhamet,
146
394000
2000
tutkuyu tüm kalpleriyle yaşamasına izin vermezseniz,
06:51
and have theironların heartskalpler, that they becomeolmak hardenedkatılaşmış and hurtfulKırıcı
147
396000
3000
sertleşiyorlar ve incitici ve yırtıcı karakterlere
06:54
and violentşiddetli.
148
399000
2000
bürünüyorlar.
06:56
And I think we have taughtöğretilen menerkekler to be securegüvenli
149
401000
2000
Ve erkeklere güvensizken güvende olmayı
06:58
when they are insecuregüvensiz,
150
403000
2000
öğretmişiz,
07:00
to pretendtaklit they know things when they don't know things,
151
405000
2000
bir şeyi bilmediklerinde de biliyormuş gibi yapmayı.
07:02
or why would we be where we are?
152
407000
2000
Yoksa neden şimdi bulunduğumuz yerde olalım ki?
07:04
To pretendtaklit they're not a messdağınıklık when they are a messdağınıklık.
153
409000
3000
Berbat halde olduklarında berbat halde değilmiş gibi yapmayı öğretmişiz.
07:07
And I will tell you a very funnykomik storyÖykü.
154
412000
2000
Size çok komik bir hikaye anlatacağım.
07:09
On my way here on the airplaneuçak, I was walkingyürüme up and down the aislekoridor of the planeuçak.
155
414000
3000
Yolda buraya doğru gelirken, uçakta, koridorda aşağı yukarı yürüyordum.
07:12
And all these menerkekler, literallyharfi harfine at leasten az 10 menerkekler,
156
417000
4000
Ve tüm o erkekler, gerçekten en azından 10 erkek,
07:16
were in theironların little seatsKoltuklar watchingseyretme chickpiliç flicksKalem hareketleri.
157
421000
3000
küçük koltuklarında oturmuş kadınlara hitap eden filmleri seyrediyorlardı.
07:19
And they were all aloneyalnız, and I thought, "This is the secretgizli life of menerkekler."
158
424000
3000
Ve hepsi de yalnızdı, işte "Erkeklerin gizli yaşamı" diye düşündüm.
07:22
(LaughterKahkaha)
159
427000
4000
(kahkahalar)
07:26
I've traveledseyahat, as I said,
160
431000
2000
Söylediğim gibi,
07:28
to manyçok, manyçok countriesülkeler,
161
433000
2000
çok, pek çok ülkeye seyahat ettim
07:30
and I've seengörüldü, if we do what we do to the girlkız insideiçeride us
162
435000
4000
ve gördüm ki, kendi içimizdeki kıza bunları yapabiliyorsak,
07:34
then obviouslybelli ki it's horrifickorkunç to think
163
439000
2000
dünyadaki diğer kızlara neler yaptığımızı
07:36
what we do to girlskızlar in the worldDünya.
164
441000
2000
düşünmek bile çok korkutucu.
07:38
And we heardduymuş from SunithaSinan yesterdaydün,
165
443000
2000
Dün Sunitha'dan ve Kavita'dan
07:40
and KavitaKavita about what we do to girlskızlar.
166
445000
2000
kızlara neler yaptığımızı dinledik.
07:42
But I just want to say that
167
447000
2000
Sadece şunu söylemek istiyorum,
07:44
I've metmet girlskızlar with knifebıçak woundsyaralar and cigarettesigara burnsyanıklar,
168
449000
3000
kültablası gibi kullanılmış ve vücutları sigara yanıkları,
07:47
who are literallyharfi harfine beingolmak treatedişlenmiş like ashtrayskül tablaları.
169
452000
2000
bıçak yaraları ile dolu kızlar tanıdım.
07:49
I've seengörüldü girlskızlar be treatedişlenmiş like garbageçöp canskutular.
170
454000
3000
Çöp kutusu gibi kullanılmış kızlar gördüm.
07:52
I've seengörüldü girlskızlar who were beatendövülmüş by theironların mothersanneler
171
457000
2000
Anneleri, ağabeyleri, babaları ve
07:54
and brothersKardeşler and fathersbabalar and unclesdayılar.
172
459000
3000
amcaları tarafından dövülen kızları gördüm.
07:57
I've seengörüldü girlskızlar starvingçok aç themselveskendilerini to deathölüm in AmericaAmerika
173
462000
3000
Kendilerinin idealize edilmiş bir versiyonuna ulaşmak için
08:00
in institutionskurumlar to look like some idealizedidealize versionversiyon of themselveskendilerini.
174
465000
3000
Amerika'da kendilerini açlıktan ölüme mahkum etmiş kızlara gördüm.
08:03
I've seengörüldü that we cutkesim girlskızlar and we controlkontrol them
175
468000
2000
Kızları kestiğimizi ve kontrol ettiğimizi gördüm;
08:05
and we keep them illiteratecahil,
176
470000
2000
cahil kalmalarını sağladığımızı,
08:07
or we make them feel badkötü about beingolmak too smartakıllı.
177
472000
2000
veya çok zeki oldukları için kendilerini kötü hissetmelerini sağladığımızı.
08:09
We silenceSessizlik them. We make them feel guiltysuçlu
178
474000
2000
Onları susturuyoruz. Zeki oldukları için
08:11
for beingolmak smartakıllı. We get them to behaveDavranmak,
179
476000
2000
suçlu hissettiriyoruz. Hadlerini bilmeyi,
08:13
to toneton it down, not to be too intenseyoğun.
180
478000
3000
seslerini kısmayı, çok çarpıcı olmamalarını sağlıyoruz.
08:16
We sellsatmak them, we killöldürmek them as embryosembriyo,
181
481000
2000
Onları satıyoruz, henüz embriyo iken öldürüyoruz.
08:18
we enslaveköle them, we rapekolza them.
182
483000
3000
Onları köleleştiriyoruz. Onlara tecavüz ediyoruz.
08:21
We are so accustomedalışık to robbingsoymak girlskızlar
183
486000
2000
Kızları hayatlarının öznesi olma konusundan
08:23
of the subjectkonu of beingolmak the subjectskonular of theironların liveshayatları
184
488000
3000
gaspetmeye o kadar alışmışız ki,
08:26
that we have now actuallyaslında objectifiedobjektif them
185
491000
2000
artık onları gerçek anlamda nesneleştirmiş
08:28
and turneddönük them into commoditiesHediyelik eşyalar.
186
493000
2000
mal-eşya-imtia şekline dönüştürmüş haldeyiz.
08:30
The sellingsatış of girlskızlar is rampantyaygın acrosskarşısında the planetgezegen.
187
495000
3000
Dünya çevresinde kız satışları şahlanmış halde.
08:33
And in manyçok placesyerler they are worthdeğer lessaz than goatskeçiler and cowsinekler.
188
498000
5000
Ve pek çok yerde ineklerden veya keçilerden daha değersizler.
08:38
But I alsoAyrıca want to talk about the factgerçek that
189
503000
2000
Ama bunların yanında sekiz kişiden birinin
08:40
if one in eightsekiz people on the planetgezegen
190
505000
3000
yaşı 10 ile 24 arasında değişen bir kız
08:43
are girlskızlar betweenarasında the agesyaşlar of 10 to 24,
191
508000
3000
olduğunu ve gelişen dünya kadar,
08:46
they are they keyanahtar, really, in the developinggelişen worldDünya,
192
511000
3000
tüm dünyanın da değişiminde, insanlığın geleceğinde
08:49
as well as in the wholebütün worldDünya, to the futuregelecek of humanityinsanlık.
193
514000
3000
kilit bir rolleri olduğunu söylemeliyim.
08:52
And if girlskızlar are in troublesorun because they faceyüz systematicsistematik disadvantagesdezavantajları
194
517000
3000
Ve kızların başı toplumun onları görmek istediği yerde tutan
08:55
that keep them where societytoplum wants them to be,
195
520000
3000
sistematik dezavantajları yüzünden belada;
08:58
includingdahil olmak üzere lackeksiklik of accesserişim to healthcaresağlık hizmeti,
196
523000
2000
sağlık hizmetlerine, eğitime
09:00
educationEğitim, healthysağlıklı foodsgıdalar,
197
525000
2000
sağlıklı besinlere ulaşım kısıtlaması ve
09:02
laboremek forcekuvvet participationkatılım.
198
527000
2000
zorla çalıştırma da buna dahil.
09:04
The burdenyük of all the householdev halkı tasksgörevler
199
529000
2000
Ev işlerinin yükümlülüğu genellikle
09:06
usuallygenellikle fallsdüşme on girlskızlar and youngerdaha genç siblingsKardeşler,
200
531000
3000
kızlara ve evin en küçüğüne düşer.
09:09
whichhangi ensuressağlar that they will never overcomeüstesinden gelmek these barriersengeller.
201
534000
3000
Bu durum da onların asla bariyerleri aşamayacaklarını garanti altına alır.
09:12
The statebelirtmek, bildirmek of girlskızlar, the conditionşart of girlskızlar,
202
537000
2000
Kızların durumu, kızların koşulları,
09:14
will, in my beliefinanç -- and that's the girlkız insideiçeride us
203
539000
3000
ki benim inancıma göre bu içimizdeki kızdır
09:17
and the girlkız in the worldDünya -- determinebelirlemek whetherolup olmadığını
204
542000
2000
ve işte bu dünyadaki kız, türümüzün kurtarılıp
09:19
the speciesTürler surviveshayatta.
205
544000
2000
kurtulmayacağını da belirleyicisi olacak.
09:21
And what I want to suggestönermek is that,
206
546000
3000
Ve size bir şey söylemek istiyorum.
09:24
havingsahip olan talkedkonuştuk to girlskızlar, because I just finishedbitmiş a newyeni bookkitap calleddenilen
207
549000
3000
Pekçok kizla konuştum ve adı "Ben duygusal bir yaratığım; Dünyadaki kızların gizli yaşamı"
09:27
"I Am an EmotionalDuygusal CreatureYaratık: The SecretGizli Life of GirlsKızlar Around the WorldDünya,"
208
552000
3000
olan kitabımı yazmayı yeni bitirdim,
09:30
I've been talkingkonuşma to girlskızlar for fivebeş yearsyıl,
209
555000
2000
Kızlarla son beş yıldır konuşuyorum
09:32
and one of the things that I've seengörüldü is truedoğru everywhereher yerde
210
557000
3000
ve her yerde geçerli olduğunu gördügüm bir şey var ki,
09:35
is that the verbfiil that's been enforcedzorlanan on girlkız
211
560000
2000
bu da kızlara sürekli diretilen bir fiil olan
09:37
is the verbfiil "to please."
212
562000
2000
"MEMNUN ETME" fiilinin ta kendisi.
09:39
GirlsKızlar are trainedeğitilmiş to please.
213
564000
3000
Kızlar memnun etmek için eğitiliyor.
09:42
I want to changedeğişiklik the verbfiil.
214
567000
2000
Bu fiili değiştirmek istiyorum.
09:44
I want us all to changedeğişiklik the verbfiil.
215
569000
2000
Hepimizin bu fiili değiştirmesini istiyorum.
09:46
I want the verbfiil to be "educateEğitmek,"
216
571000
2000
Bu fiilin "eğitmek" olmasını istiyorum
09:48
or "activateetkinleştirmek," or "engagetutmak,"
217
573000
2000
veya "aktive etmek" veya "ilgilenmek"
09:50
or "confrontkarşısına çıkmak," or "defykarşı gelmek," or "createyaratmak."
218
575000
3000
veya "yüzleşmek" veya "meydan okumak" veya "yaratmak"
09:53
If we teachöğretmek girlskızlar to changedeğişiklik the verbfiil
219
578000
3000
Eğer kızlara bu fiili değiştirmelerini öğretirsek
09:56
we will actuallyaslında enforcezorlamak the girlkız insideiçeride us
220
581000
3000
kendi içimizdeki kızı güçlendirirken, onların
09:59
and the girlkız insideiçeride them.
221
584000
2000
içlerindeki kızı da güçlendireceğiz.
10:01
And I have to now sharepay a fewaz storieshikayeleri
222
586000
3000
Ve dünyanın dört bir yanından tanıdığım
10:04
of girlskızlar I've seengörüldü acrosskarşısında the planetgezegen
223
589000
2000
yaşadıkları çevreye rağmen
10:06
who have engagednişanlı theironların girlkız,
224
591000
2000
içlerindeki kızla temasa geçmiş
10:08
who have takenalınmış on theironların girlkız in spitenispet of
225
593000
2000
kızlar hakkında paylaşmak istediğim
10:10
all the circumstanceskoşullar around them.
226
595000
3000
bir kaç hikayem var.
10:13
I know a 14-year-old-yaşında girlkız in the NetherlandsHollanda,
227
598000
2000
Hollanda'dan 14 yaşında bir kız tanıyorum;
10:15
for exampleörnek, who is demandingzahmetli that she take a boattekne
228
600000
4000
bir gemiye binip tüm dünyayı tek başına
10:19
and go around the entiretüm worldDünya by herselfkendini.
229
604000
3000
gezme konusunda çok ısrarlı...
10:22
There is a teenagegenç girlkız who just recentlyson günlerde
230
607000
2000
Ya da henüz hapisten çıkmış ve sağ yanağında
10:24
wentgitti out and knewbiliyordum that she neededgerekli 56 starsyıldızlar
231
609000
3000
56 tane yıldız dövmesine ihtiyacı
10:27
tattooeddövme on the right sideyan of her faceyüz.
232
612000
2000
olduğuna karar vermiş bir kız da var.
10:29
There is a girlkız, JuliaJulia ButterflyKelebek HillHill,
233
614000
3000
Julia Butterfly Hill adında bir kız var,
10:32
who livedyaşamış for a yearyıl in a treeağaç
234
617000
2000
tam bir yıl boyunca bir ağaçta yaşadı
10:34
because she wanted to protectkorumak the wildvahşi oaksOaks.
235
619000
3000
cünkü vahşi meşe ağaçlarını korumak istiyordu.
10:37
There is a girlkız who I metmet 14 yearsyıl agoönce in AfghanistanAfganistan
236
622000
4000
Ve 14 yıl önce Afganistan'da tanıştığım ve
10:41
who I have adoptedbenimsenen as my daughterkız evlat
237
626000
2000
kendi çocuğum olarak evlat edindiğim kız var
10:43
because her motheranne was killedöldürdü. Her motheranne was a revolutionarydevrimci.
238
628000
3000
çünkü annesi bir devrimciydi ve öldürülmüştü.
10:46
And this girlkız, when she was 17 yearsyıl oldeski,
239
631000
3000
Ve bu kız 17 yaşındayken
10:49
woregiydiği a burqaburka in AfghanistanAfganistan,
240
634000
2000
Afganistan'da burka (çarşaf) giydi
10:51
and wentgitti into the stadiumsStadyumlar
241
636000
2000
ve stadyumlara girdi,
10:53
and documentedbelgeli the atrocitieszulüm that were going on towardskarşı womenkadınlar,
242
638000
4000
tesettürünün altına sakladığı videosu ile kadınlara karşı uygulanan
10:57
underneathaltında her burqaburka, with a videovideo.
243
642000
2000
vahşeti dökümante etti.
10:59
And that videovideo becameoldu the videovideo that wentgitti out all over the worldDünya
244
644000
3000
Ve işte bu video 9/11'den sonra Afganistan'da olup bitenleri
11:02
after 9/11 to showgöstermek what was going on in AfghanistanAfganistan.
245
647000
5000
tüm dünyaya ulaştıran video oldu.
11:07
I want to talk about RachelRachel CorrieCorrie
246
652000
2000
Size Rachel Corrie'den bahsetmek istiyorum
11:09
who was in her teensgençler when she stooddurdu in frontön of an Israeliİsrail tanktank
247
654000
3000
İsrail tanklarının önünde "İşgali durdurun" demek için durduğunda
11:12
to say, "EndBitiş the occupationMeslek."
248
657000
2000
henüz genç bir kızdı.
11:14
And she knewbiliyordum she riskedtehlikeye attı deathölüm and she was literallyharfi harfine gunnedvurularak down
249
659000
3000
Ve ölüm tehlikesini göze aldığını biliyordu ve kelimenin tam anlamıyla
11:17
and rolledhaddelenmiş over by that tanktank.
250
662000
3000
silahla alaşağı edildikten sonra sonra aynı tank tarafından ezildi.
11:20
And I want to talk about a girlkız that I just metmet recentlyson günlerde
251
665000
2000
Ve size çok yakın zamanda Bukavu'da tanıştığım bir kızdan
11:22
in BukavuBukavu, who was impregnatedemprenye by her rapistTecavüzcü.
252
667000
4000
bahsetmek istiyorum, tecavüzcüsünden hamile kalmıştı.
11:26
And she was holdingtutma her babybebek.
253
671000
2000
Ve bebeğini kucağında taşıyordu.
11:28
And I askeddiye sordu her if she lovedsevilen her babybebek.
254
673000
2000
Ve ona bebeğini sevip sevmediğini sordum.
11:30
And she lookedbaktı into her baby'sBebeğin eyesgözleri and she said,
255
675000
2000
Ve o bebeğinin gözlerinin içine baktı ve
11:32
"Of coursekurs I love my babybebek. How could I not love my babybebek?
256
677000
4000
"Elbette bebeğimi seviyorum. Bebeğimi nasıl sevemem?" dedi
11:36
It's my babybebek and it's fulltam of love."
257
681000
2000
"Bu benim bebeğim ve o sevgi dolu"
11:38
The capacitykapasite for girlskızlar to overcomeüstesinden gelmek situationsdurumlar
258
683000
4000
Kızların bu gibi durumları yenerek, yeni hedeflere yönelme
11:42
and to movehareket on levelsseviyeleri, to me, is mind-blowingsanrılama.
259
687000
4000
kapasiteleri, bana göre akıl almayacak boyutta.
11:46
There is a girlkız namedadlı DorcasDorcas, and I just metmet her in KenyaKenya.
260
691000
2000
Ve Dorcas adındaki şu kız var. Onunla Kenya'da yeni tanıştım.
11:48
DorcasDorcas is 15 yearsyıl oldeski,
261
693000
2000
Dorcas 15 yaşında.
11:50
and she was trainedeğitilmiş in self-defensekendini savunma.
262
695000
2000
Ve kendini koruma konusunda eğitim görmüş.
11:52
A fewaz monthsay agoönce she was pickedseçilmiş up on the streetsokak
263
697000
3000
Ve birkaç ay önce sokağın ortasından ondan daha yaşlı
11:55
by threeüç olderdaha eski menerkekler.
264
700000
2000
üç adam tarafından kaçırılmış.
11:57
They kidnappedkaçırdı her, they put her in a cararaba.
265
702000
3000
Onu kaçırıp bir arabaya koymuşlar.
12:00
And throughvasitasiyla her self-defensekendini savunma, she grabbedyakaladı theironların Adam'sAdam'ın appleselma,
266
705000
2000
Ve kendini koruma eğitimiyle, adamları adem elmalarından yakalamış,
12:02
she puncheddelikli them in the eyesgözleri
267
707000
2000
gözlerini parmaklarıyla oymuş,
12:04
and she got herselfkendini freeücretsiz and out of the cararaba.
268
709000
4000
ve kendini arabadan dışarıya atıp kurtarmış.
12:08
In KenyaKenya, in AugustAğustos,
269
713000
2000
Kenya'da Ağustos ayında
12:10
I wentgitti to visitziyaret etmek one of the V-DayV-Day safekasa housesevler for girlskızlar,
270
715000
3000
kızlar için kurulan V-Day sığınma evlerinden birine gittim,
12:13
a houseev we openedaçıldı sevenYedi yearsyıl agoönce
271
718000
2000
bu ev yedi yıl önce Agnes Pareyio
12:15
with an amazingşaşırtıcı womankadın namedadlı AgnesAgnes PareyioPareyio.
272
720000
3000
isimli müthiş bir kadin tarafından kuruldu.
12:18
AgnesAgnes was a womankadın who was cutkesim when she was a little girlkız,
273
723000
4000
Agnes küçük bir kız çocuğu iken kesilmiş bir kadın
12:22
she was femalekadın genitallygenitally mutilatedsakat.
274
727000
2000
yani genital organı sünnet edilmiş.
12:24
And she madeyapılmış a decisionkarar as manyçok womenkadınlar do acrosskarşısında this planetgezegen,
275
729000
3000
Ve o, bu gezegende yaşayan pek çok kadın gibi, bir karar vermişti,
12:27
that what was donetamam to her would not be enforcedzorlanan and donetamam
276
732000
3000
ona yapılan bu şey başka hiç bir kıza ve kadına
12:30
to other womenkadınlar and girlskızlar.
277
735000
2000
zor kullanarak uygulanmamalıydı.
12:32
So, for yearsyıl AgnesAgnes walkedyürüdü throughvasitasiyla the RiftYarık valleyvadi.
278
737000
2000
Böylece, Agnes, yıllar boyunca Rift vadisinde dolaştı.
12:34
She taughtöğretilen girlskızlar what a healthysağlıklı vaginavajina lookedbaktı like,
279
739000
4000
Kızlara sağlıklı bir vajina ve sünnet edilmiş bir vajinanın
12:38
and what a mutilatedsakat vaginavajina lookedbaktı like.
280
743000
3000
nasıl gözüktüğü konusunda eğitim verdi.
12:41
And in that time she savedkaydedilmiş manyçok girlskızlar. And when we metmet her
281
746000
2000
Ve zamanla pek çok kızı kurtardı. Ve onunla tanıştığımızda
12:43
we askeddiye sordu her what we could do for her,
282
748000
2000
ona, onun için ne yapabileceğimizi sorduk.
12:45
and she said, "Well, if you got me a JeepJeep I could get around a lot fasterDaha hızlı."
283
750000
4000
bize "Eğer bana bir jip alırsanız daha çok yeri gezebilirim" dedi.
12:49
So, we got her a JeepJeep. And then she savedkaydedilmiş 4,500 girlskızlar.
284
754000
3000
Ve biz de ona bir jip aldık. Ve böylece 4500 kızı daha kurtardı.
12:52
And then we askeddiye sordu her, "Okay, what elsebaşka do you need?"
285
757000
2000
Daha sonra ona "Tamam, başka neye ihtiyacın var?" diye sorduk.
12:54
And she said, "Well, now, I need a houseev."
286
759000
3000
Bu defa "Tamam, şimdi, bir eve ihtiyacım var" dedi.
12:57
So, sevenYedi yearsyıl agoönce AgnesAgnes builtinşa edilmiş the first V-DayV-Day safekasa houseev
287
762000
3000
Böylece, yedi yıl önce Agnes Narok, Kenya'da Masai topraklarında,
13:00
in NarokNarok, KenyaKenya, in the MasaiMasai landarazi.
288
765000
3000
ilk V-Day sığınma evini kurdu.
13:03
And it was a houseev where girlskızlar could runkoş away,
289
768000
2000
Ve bu ev kızların klitorislerini kurtarabilmek için
13:05
they could savekayıt etmek theironların clitorisklitoris, they wouldn'tolmaz be cutkesim,
290
770000
2000
kaçtıkları, kesilmekten kurtulmalarını sağlayan,
13:07
they could go to schoolokul.
291
772000
2000
okula gidebildikleri bir evdi.
13:09
And in the yearsyıl that AgnesAgnes has had the houseev,
292
774000
2000
Agnes bu evi kurduktan sonraki yıllarda
13:11
she has changeddeğişmiş the situationdurum there.
293
776000
3000
oradaki durumu değiştirmeyi başardı.
13:14
She has literallyharfi harfine becomeolmak deputyYardımcısı mayorBelediye Başkanı.
294
779000
3000
Gerçek anlamda belediye başkan yardımcısı oldu.
13:17
She's changeddeğişmiş the ruleskurallar.
295
782000
3000
Kuralları değiştirdi.
13:20
The wholebütün communitytoplum has boughtsatın in to what she's doing.
296
785000
2000
Bütün toplumu onun yaptığı şeyi anladı.
13:22
When we were there she was doing a ritualayin
297
787000
3000
Biz oradayken bir tören organize etmişti,
13:25
where she reconcilesuzlaştırır girlskızlar, who have runkoş away, with theironların familiesaileleri.
298
790000
3000
bu törenle evden kaçmış kızların aileleri ile tekrar bir araya gelmelerine aracılık ediyordu.
13:28
And there was a younggenç girlkız namedadlı JaclynJaclyn.
299
793000
3000
Burada adı Jaclyn olan genç bir kız vardı.
13:31
JaclynJaclyn was 14 yearsyıl oldeski and she was in her MasaiMasai familyaile
300
796000
3000
Jaclyn 14 yaşında Masai ailesiyle birlikte yaşamaktayken
13:34
and there's a droughtkuraklık in KenyaKenya.
301
799000
2000
Kenya'da büyük bir kuraklık olmuştu.
13:36
So cowsinekler are dyingölen, and cowsinekler are the mostçoğu
302
801000
2000
Ve inekler ölmeye başlamıştı, ve inekler
13:38
valueddeğerli possessionmülk.
303
803000
2000
en değerli mal varlıklarıdır.
13:40
And JaclynJaclyn overheardkulak misafiri her fatherbaba
304
805000
2000
Ve Jaclyn babasının başka bir yaşlı
13:42
talkingkonuşma to an oldeski man about
305
807000
2000
adam ile konuşmasına kulak misafiri oldu;
13:44
how he was about to sellsatmak her for the cowsinekler.
306
809000
3000
babası inekler karşılığında kendisini satmak üzereydi.
13:47
And she knewbiliyordum that meantdemek she would be cutkesim.
307
812000
2000
O, bunun kesilmek anlamına geleceğini de biliyordu.
13:49
She knewbiliyordum that meantdemek she wouldn'tolmaz go to schoolokul.
308
814000
2000
Bunun okula gidemeyeceği anlamına geldiğini de biliyordu.
13:51
She knewbiliyordum that meantdemek she wouldn'tolmaz have a futuregelecek.
309
816000
2000
Bunun bir geleceği olmayacağı anlamına geldiğini de biliyordu.
13:53
She knewbiliyordum she would have to marryevlenmek that oldeski man, and she was 14.
310
818000
3000
Sadece 14 yaşındayken o yaşlı adamla evlenmek zorunda olduğunu da biliyordu.
13:56
So, one afternoonöğleden sonra, she'do ediyorum heardduymuş about the safekasa houseev,
311
821000
4000
Ve, bir akşamüstü, daha önce duyduğu sığınma evine gitmek için
14:00
JaclynJaclyn left her father'sbabanın houseev
312
825000
2000
Jaclyn babasının evinden ayrıldı
14:02
and she walkedyürüdü for two daysgünler, two daysgünler
313
827000
3000
ve iki gün, iki gün boyunca durmadan yürüdü,
14:05
throughvasitasiyla MasaiMasai landarazi.
314
830000
2000
Masai topraklarını bir uçtan bir uca geçti.
14:07
She sleptuyudu with the hyenassırtlan. She hidsakladı at night.
315
832000
2000
Sırtlanlarla uyudu. Geceleri saklandı.
14:09
She imaginedhayal her fatherbaba killingöldürme her on one handel,
316
834000
3000
Bir yandan babasının onu öldürdüğünü hayal ederken,
14:12
and MamaAnne AgnesAgnes greetingselamlama her,
317
837000
2000
diğer yandan Anne Agnesini onu karşıladığını,
14:14
with the hopeumut that she would greetselamlıyorum her when she got to the houseev.
318
839000
2000
eve vardığında onu karşılayacağı umudunu taşıdı.
14:16
And when she got to the houseev she was greetedkarşıladı.
319
841000
2000
Ve eve vardığında da sevinçle karşılandı.
14:18
AgnesAgnes tookaldı her in, and AgnesAgnes lovedsevilen her,
320
843000
3000
Agnes onu eve aldı. Ve Agnes onu sevdi.
14:21
and AgnesAgnes supporteddestekli her for the yearyıl.
321
846000
2000
Ve Agnes o yıl ona destek oldu.
14:23
She wentgitti to schoolokul and she foundbulunan her voiceses,
322
848000
2000
Ve o okula gitti ve kendisini yeniden keşfetti
14:25
and she foundbulunan her identityKimlik, and she foundbulunan her heartkalp.
323
850000
2000
kendi kimliğini ve kendi yüreğini buldu.
14:27
Then, her time was readyhazır
324
852000
3000
Ve sonra, kendini hazır hissettiğinde
14:30
when she had to go back to talk to her fatherbaba
325
855000
3000
bir yıl sonra, babasına dönüp
14:33
about the reconciliationmutabakat, after a yearyıl.
326
858000
2000
uzlaşmak için konuşması gerekliydi.
14:35
I had the privilegeayrıcalık of beingolmak in the hutkulübe
327
860000
3000
Ve ben de babasıyla yeniden bir araya gelip uzlaştığında
14:38
when she was reunitedtekrar bir araya with her fatherbaba and reconciledMutabakat.
328
863000
3000
kulübede olma ayrıcalığına sahip oldum.
14:41
In that hutkulübe, we walkedyürüdü in,
329
866000
3000
Kulübeye girdik,
14:44
and her fatherbaba and his fourdört wiveseşleri were sittingoturma there,
330
869000
3000
babası ve dört karısı orada oturuyorlardı,
14:47
and her sisterskız kardeşler who had just returnediade because
331
872000
2000
eve yeni dönmüş kız kardeşleri de oradaydı,
14:49
they had all fledkaçtı when she had fledkaçtı,
332
874000
2000
çünkü onun kaçmasından hemen sonra onlar da evden kaçmıştı,
14:51
and her primarybirincil motheranne, who had been beatendövülmüş
333
876000
3000
ve yaşıları karşısına alıp onu desteklediği için
14:54
in standingayakta up for her with the eldersyaşlılar.
334
879000
3000
dayak yemiş olan ilk annesi de oradaydı.
14:57
When her fatherbaba saw her and saw who she had becomeolmak,
335
882000
3000
Ve babası onu gördüğünde, onun kime dönüştüğünü gördüğünde
15:00
in her fulltam girlkız selföz,
336
885000
2000
onun kız kimliğinin tamamını gördüğünde
15:02
he threwattı his armssilâh around her and brokekırdı down cryingağlıyor.
337
887000
3000
kollarını onun boynuna dolayıp ağlamaya başladı.
15:05
He said, "You are beautifulgüzel. You have grownyetişkin into a gorgeousmuhteşem womankadın.
338
890000
4000
Babası " Çok güzelsin. Büyümüş, müthiş bir kadın haline gelmişsin.
15:09
We will not cutkesim you.
339
894000
2000
Seni kesmeyeceğiz.
15:11
And I give you my wordsözcük, here and now,
340
896000
2000
Şimdi ve burada, sana şeref sözü veriyorum,
15:13
that we will not cutkesim your sisterskız kardeşler eitherya."
341
898000
3000
kız kardeşlerini de kesmeyeceğiz" dedi.
15:16
And what she said to him was,
342
901000
2000
Ve o babasına şunları söyledi;
15:18
"You were willingistekli to sellsatmak me for fourdört cowsinekler,
343
903000
2000
"Beni dört inek, bir dana ve birkaç battaniye
15:20
and a calfbuzağı and some blanketsbattaniye.
344
905000
4000
karşılığında satmayı düşünüyordun,
15:24
But I promisesöz vermek you, now that I will be educatedeğitimli
345
909000
2000
Ama ben sana söz veriyorum, şimdi eğitim alıyorum ve
15:26
I will always take carebakım of you,
346
911000
3000
her zaman sana bakacağım,
15:29
and I will come back and I will buildinşa etmek you a houseev.
347
914000
3000
geri döndüğümde sana bir ev yapacağım.
15:32
And I will be in your cornerköşe for the restdinlenme of your life."
348
917000
3000
Ve hayatının sonuna kadar her zaman yakınlarında olacağım"
15:35
For me, that is the powergüç of girlskızlar.
349
920000
2000
Bana göre, bu kızların gücüdür.
15:37
And that is the powergüç of transformationdönüşüm.
350
922000
3000
Ve bu dönüşümün de gücüdür.
15:40
I want to closekapat todaybugün
351
925000
3000
Bugün yeni kitabımdan
15:43
with a newyeni pieceparça from my bookkitap.
352
928000
2000
bir bölüm ile bitirmek istiyorum.
15:45
And I want to do it tonightBu gece
353
930000
2000
Bunu bu akşam burada bulunan
15:47
for the girlkız in everybodyherkes here.
354
932000
2000
herkesin içindeki kız için yapmak istiyorum.
15:49
And I want to do it for SunithaSinan.
355
934000
3000
Bunu Sunitha için yapmak istiyorum.
15:52
And I want to do it for the girlskızlar that SunithaSinan talkedkonuştuk about yesterdaydün,
356
937000
3000
Ve dün Sunitha'nın bahsettiği, dayanan, hayatta kalan,
15:55
the girlskızlar who survivehayatta kalmak, the girlskızlar who can becomeolmak somebodybirisi elsebaşka.
357
940000
4000
ve başka biri haline gelebilen kızlar için yapmak istiyorum.
15:59
But I really want to do it for eachher and everyher personkişi here,
358
944000
4000
Ama gerçekte tek tek şu an burada bulunan herkesin
16:03
to valuedeğer the girlkız in us,
359
948000
2000
içindeki kızı onurlandırmak için yapmak istiyorum,
16:05
to valuedeğer the partBölüm that criesçığlıkları,
360
950000
2000
ağlayan parçamızı onurlandırmak için
16:07
to valuedeğer the partBölüm that's emotionalduygusal,
361
952000
2000
duygusal parçamızı onurlandırmak için,
16:09
to valuedeğer the partBölüm that's vulnerablesavunmasız,
362
954000
2000
kırılgan parçamızı onurlandırmak için,
16:11
to understandanlama that's where the futuregelecek liesyalanlar.
363
956000
4000
geleceğimizin bu kısımlarda yattığını anlamak için.
16:15
This is calleddenilen "I'm An EmotionalDuygusal CreatureYaratık."
364
960000
2000
Bu metnin adı "Ben Duygusal Bir Yaratığım"
16:17
And it happenedolmuş because I metmet a girlkız in WattsWatt, L.A.
365
962000
3000
Watts LA'de tanıştığım kızlara kız olmaktan
16:20
I was askingsormak girlskızlar if they like beingolmak a girlkız,
366
965000
2000
mutlu musunuz diye sorduğumda,
16:22
and all the girlskızlar were like, "No, I hatenefret it. I can't standdurmak it.
367
967000
2000
bütün kızlar "Hayır nefret ediyorum, Dayanamıyorum.
16:24
It's all badkötü. My brothersKardeşler get everything."
368
969000
3000
Herşey kötü. Erkek kardeşimin herşeyi var." derken
16:27
And this girlkız just satoturdu up and wentgitti, "I love beingolmak a girlkız.
369
972000
2000
bir kız oturduğu yerden "Kız olmaya bayılıyorum.
16:29
I'm an emotionalduygusal creatureyaratık!"
370
974000
3000
Ben duygusal bir yaratığım!" dediği için yazıldı.
16:32
(LaughterKahkaha)
371
977000
1000
(kahkahalar)
16:33
This is for her:
372
978000
3000
Bu onun için.
16:36
I love beingolmak a girlkız.
373
981000
3000
Kız olmaya bayılıyorum.
16:39
I can feel what you're feelingduygu
374
984000
2000
Senin ne hissettiğini, içinde
16:41
as you're feelingduygu insideiçeride the feelingduygu before.
375
986000
3000
sen ne hissettiğini hissetmeden önce hissedebilirim.
16:44
I am an emotionalduygusal creatureyaratık.
376
989000
4000
Ben duygusal bir yaratığım.
16:48
Things do not come to me as intellectualentellektüel theoriesteoriler
377
993000
2000
Şeyler, bana entellektüel teoriler veya
16:50
or hard-pressedzor ideasfikirler.
378
995000
2000
katı-kalıplanmış fikirler olarak gelmiyor.
16:52
They pulsenabız throughvasitasiyla my organsorganları and legsbacaklar and burnyanmak up my earskulaklar.
379
997000
3000
Benim organlarımın ve bacaklarımın içinde titreşiyorlar, ve kulaklarımı kızartıyorlar
16:55
Oh, I know when your girlfriend'skız arkadaşının really pissedsarhoş off,
380
1000000
3000
Ah, kız arkadaşının sana istediğini verir gibi gözüktüğüde
16:58
even thoughgerçi she appearsbelirir to give you what you want.
381
1003000
2000
dahi sana gerçekten kızgın olduğunu ben biliyorum.
17:00
I know when a stormfırtına is cominggelecek.
382
1005000
2000
Fırtınanın ne zaman geleceğini biliyorum.
17:02
I can feel the invisiblegörünmez stirringsStirrings in the airhava.
383
1007000
3000
Havada görünmeyen kıpırtıları hissedebiliyorum.
17:05
I can tell you he won'talışkanlık call back. It's a vibeVibe I sharepay.
384
1010000
3000
Onun seni geri aramayacağını söyleyebilirim. Bu paylaştığım bir titreşim.
17:08
I am an emotionalduygusal creatureyaratık.
385
1013000
2000
Ben duygusal bir yaratığım.
17:10
I love that I do not take things lightlyhafifçe.
386
1015000
3000
Olayları hafife almayan halimi seviyorum.
17:13
Everything is intenseyoğun to me,
387
1018000
2000
Herşey bana yoğun geliyor,
17:15
the way I walkyürümek in the streetsokak, the way my mommaAnne wakesuyanır me up,
388
1020000
3000
sokakta yürüyüşümün şekli, annemin beni uyandırma şekli,
17:18
the way it's unbearabledayanılmaz when I losekaybetmek, the way I hearduymak badkötü newshaber.
389
1023000
4000
kaybettiğimde katlanamayışım, kötü haber alış şeklim.
17:22
I am an emotionalduygusal creatureyaratık.
390
1027000
3000
Ben duygusal bir yaratığım.
17:25
I am connectedbağlı to everything and everyoneherkes. I was borndoğmuş like that.
391
1030000
3000
Herşeyle ve herkesle bağlıyım. Böyle doğmuşum.
17:28
Don't you say all negativenegatif
392
1033000
2000
Bunların kötü olduğunu sakın söylemeyin,
17:30
that it's only only a teenagegenç thing,
393
1035000
2000
sadece ve sadece ergenliğe bağlı olduğunu,
17:32
or it's only because I'm a girlkız.
394
1037000
2000
veya sadece kız olduğum için böyle olduğunu.
17:34
These feelingsduygular make me better.
395
1039000
2000
Bu hisler bana kendimi iyi hissettiriyor.
17:36
They make me presentmevcut. They make me readyhazır. They make me stronggüçlü.
396
1041000
2000
Beni var ediyor. Beni hazır tutuyor. Beni güçlü kılIyor.
17:38
I am an emotionalduygusal creatureyaratık.
397
1043000
3000
Ben duygusal bir yaratığım.
17:41
There is a particularbelirli way of knowingbilme.
398
1046000
2000
Yaşlı kadınların bir şekilde unuttuğu,
17:43
It's like the olderdaha eski womenkadınlar somehowbir şekilde forgotUnuttun.
399
1048000
2000
böyle bir "bilmek" şekli var.
17:45
I rejoicesevinirler that it's still in my bodyvücut.
400
1050000
3000
Ve bunun hala bedenimde var olması beni neşelendiriyor.
17:48
Oh, I know when the coconut'sHindistan cevizi'nın about to falldüşmek.
401
1053000
4000
Ah, o hindistan cevizinin düşmek üzere olduğunu biliyorum.
17:52
I know we have pusheditilmiş the EarthDünya too faruzak.
402
1057000
4000
Ve dünyayi çok fazla zorladığımızı da.
17:56
I know my fatherbaba isn't cominggelecek back,
403
1061000
2000
Babamın geri dönmeyeceğini,
17:58
and that no one'sbiri preparedhazırlanmış for the fireateş.
404
1063000
3000
ve kimsenin ateşe hazırlıklı olmadığını.
18:01
I know that lipstickruj meansanlamına geliyor more than showgöstermek,
405
1066000
3000
O rujun gösterişten fazlası olduğunu biliyorum,
18:04
and boysçocuklar are superSüper insecuregüvensiz,
406
1069000
2000
ve erkeklerin süper güvensiz olduğunu,
18:06
and so-calledsözde terroriststeröristler are madeyapılmış, not borndoğmuş.
407
1071000
3000
ve terörist denen kişilerin doğuştan öyle olmadıklarını, o hale getirildiklerini biliyorum.
18:09
I know that one kissöpücük
408
1074000
2000
Ve şu tek bir öpücüğün
18:11
could take away all my decision-makingkarar verme abilitykabiliyet.
409
1076000
3000
karar verme becerimi elimden alacağını biliyorum.
18:14
(LaughterKahkaha)
410
1079000
2000
(kahkahalar)
18:16
And you know what? SometimesBazen it should.
411
1081000
3000
Ve biliyor musunuz? Bazen öyle olmalı...
18:19
This is not extremeaşırı. It's a girlkız thing,
412
1084000
2000
Bu aşırı değil. Bu kızsal birşey,
18:21
what we would all be if the bigbüyük doorkapı insideiçeride us flewuçtu openaçık.
413
1086000
4000
içimizdeki o büyük kapı sonuna dek açılsaydı, hepimiz ne olurduk.
18:25
Don't tell me not to cryağlamak, to calmsakin it down,
414
1090000
2000
Bana ağlama, sakinleş demeyin,
18:27
not to be so extremeaşırı, to be reasonablemakul.
415
1092000
2000
aşırı uçlarda olma, mantıklı ol demeyin.
18:29
I am an emotionalduygusal creatureyaratık.
416
1094000
3000
Ben duygusal bir yaratığım.
18:32
It's how the earthtoprak got madeyapılmış, how the windrüzgar continuesdevam ediyor to pollinatetozlaşmak.
417
1097000
3000
Dünyanın yaradılışı gibi, rüzgarın tozlamaya devam etmesi gibi.
18:35
You don't tell the AtlanticAtlantik OceanOkyanus to behaveDavranmak.
418
1100000
5000
Atlantik Okyanusuna 'haddini bil" diyemezsiniz.
18:40
I am an emotionalduygusal creatureyaratık.
419
1105000
2000
Ben duygusal bir yaratığım.
18:42
Why would you want to shutkapamak me down or turndönüş me off?
420
1107000
2000
Beni neden susturmak veya kapatmak istersiniz ki?
18:44
I am your remainingkalan memorybellek.
421
1109000
3000
Ben sizin kalıcı belleğinizim.
18:47
I can take you back.
422
1112000
2000
Sizi geriye götürebilirim.
18:49
Nothing'sHiçbir şey been dilutedseyreltilmiş.
423
1114000
2000
Hiç bir şey seyrelmedi.
18:51
Nothing'sHiçbir şey leakedsızdırılmış out.
424
1116000
2000
Hiç bir şey akıp gitmedi.
18:53
I love, hearduymak me, I love
425
1118000
3000
Bayılıyorum, duyuyor musunuz, bayılıyorum
18:56
that I can feel the feelingsduygular insideiçeride you,
426
1121000
5000
içinizdekileri hissedebilmeme,
19:01
even if they stop my life,
427
1126000
3000
benim kendi yaşamımı durdursalar bile,
19:04
even if they breakkırılma my heartkalp,
428
1129000
2000
kalbimi kırıp
19:06
even if they take me off trackiz,
429
1131000
3000
beni kaale almaktan vazgeçseler bile,
19:09
they make me responsiblesorumluluk sahibi.
430
1134000
2000
beni sorumlu kılıyorlar.
19:11
I am an emotionalduygusal, I am an emotionalduygusal,
431
1136000
4000
Ben duygusal, ben duygusal
19:15
incondotionalincondotional, devotionaladanmışlık creatureyaratık.
432
1140000
3000
koşulsuz, sadık bir yaratığım.
19:18
And I love, hearduymak me,
433
1143000
3000
Ve bayılıyorum, duyun beni,
19:21
I love, love, love beingolmak a girlkız.
434
1146000
4000
Bayılıyorum kız olmaya.
19:25
Can you say it with me?
435
1150000
2000
Benimle söyler misiniz?
19:27
I love, I love, love, love
436
1152000
4000
Bayılıyorum, bayılıyorum, bayılıyorum
19:31
beingolmak a girlkız!
437
1156000
2000
kız olmayı seviyorum!
19:33
Thank you very much.
438
1158000
2000
Çok teşekkür ederim.
19:35
(ApplauseAlkış)
439
1160000
13000
(alkışlar)
Translated by Seda Demirel
Reviewed by Isil Arican

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Eve Ensler - Playwright, activist
Eve Ensler created the ground-breaking "Vagina Monologues," whose success propelled her to found V-Day -- a movement to end violence against women and girls everywhere.

Why you should listen

Inspired by intimate conversations with friends, Eve Ensler wrote The Vagina Monologues. The play recounts tender, funny, gripping and horrifying stories she gathered from hundreds of women about their bodies, their sexual experiences, and yes, their vaginas. Since its first staging in 1996, it has been translated into more than 45 languages, performed in more than 120 countries and re-created as an HBO film.

The Vagina Monologues' success allowed Ensler to create V-Day, a global activist movement to end violence against women and girls, which has so far raised $85 million to prevent violence and protect abused women. In February 2011, Ensler received the Isabelle Stephenson Tony Award for her philanthropic work. Ensler has also drawn praise for The Good Body, a play that cuts to women's obsession with their appearance, and her film What I Want My Words to Do to You, which portrays a writing group she leads at a correctional facility for women. Today, she continues to find new projects and push the envelope. Her latest play, I Am an Emotional Creature: The Secret Life of Girls Around the World, hit the New York Times bestseller list and just wrapped a workshop production in Johannesburg -- nest stop is Paris and then Berkeley in June 2012.

More profile about the speaker
Eve Ensler | Speaker | TED.com