ABOUT THE SPEAKER
Birke Baehr - Aspiring organic farmer
Birke Baehr wants us to know how our food is made, where it comes from, and what's in it. At age 11, he's planning a career as an organic farmer.

Why you should listen

At age 9, while traveling with his family and being "roadschooled," Birke Baehr began studying sustainable and organic farming practices such as composting, vermiculture, canning and food preservation. Soon he discovered his other passion: educating others -- especially his peers -- about the destructiveness of the industrialized food system, and the alternatives. He spoke at TEDxNextGenerationAsheville in 2010.

Baehr volunteers at the Humane Society and loves working with animals.

More profile about the speaker
Birke Baehr | Speaker | TED.com
TEDxNextGenerationAsheville

Birke Baehr: What's wrong with our food system

Birke Baehr: Gıda sistemimizin nesi var?

Filmed:
2,364,826 views

11 yaşındaki Birke Baehr, gıdalarımızın temel kaynağınına dair araştırmasını sunuyor — uzak ve resmedilmeye değmeyen endüstriyel çiftlikler hakkındaki. Yeşil olmanın ve gıda üretimini yerelleştirmenin çerçevesini çizerken; çiftliklerin gözlerden uzakta tutulmalarının, tozpembe ve gerçekçi olmayan toptancı tarımı teşvik etmesini eleştiriyor.
- Aspiring organic farmer
Birke Baehr wants us to know how our food is made, where it comes from, and what's in it. At age 11, he's planning a career as an organic farmer. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:16
HelloMerhaba. My nameisim is BirkeBirke BaehrBaehr,
0
1000
2000
Merhaba. İsmim Birke Baehr,
00:18
and I'm 11 yearsyıl oldeski.
1
3000
2000
ve 11 yaşındayım.
00:20
I camegeldi here todaybugün to talk about what's wrongyanlış with our foodGıda systemsistem.
2
5000
3000
Bugün buraya gıda sistemimizde yanlış olanın ne olduğunu konuşmaya geldim.
00:23
First of all, I would like to say
3
8000
2000
İlk olarak çocukların,
00:25
that I'm really amazedşaşırmış at how easilykolayca kidsçocuklar are led to believe
4
10000
3000
televizyondaki, devlet okullarındaki ve hemen hemen baktığınız diğer her yerdeki
00:28
all the marketingpazarlama and advertisingreklâm
5
13000
2000
tüm bu pazarlama ve reklamlarla
00:30
on TVTV, at publichalka açık schoolsokullar
6
15000
2000
nasıl da kolayca inandırıldıklarına
00:32
and prettygüzel much everywhereher yerde elsebaşka you look.
7
17000
2000
gerçekten hayret ettiğimi söylemek istiyorum.
00:34
It seemsgörünüyor to me like corporationsşirketler
8
19000
2000
Bana öyle geliyor ki; firmalar sürekli
00:36
are always tryingçalışıyor to get kidsçocuklar, like me,
9
21000
2000
benim gibi çocukların
00:38
to get theironların parentsebeveyn to buysatın almak stuffşey
10
23000
2000
gezegenimiz ve bizim için iyi olmayan şeyleri
00:40
that really isn't good for us or the planetgezegen.
11
25000
2000
ailelerine aldırtmalarını sağlamaya çalışıyorlar.
00:42
Little kidsçocuklar, especiallyözellikle,
12
27000
2000
Küçük çocuklar, özellikle,
00:44
are attractedçekti by colorfulrenkli packagingpaketleme
13
29000
2000
renkli paketler ve plastik oyuncaklardan
00:46
and plasticplastik toysoyuncaklar.
14
31000
2000
etkileniyorlar.
00:48
I mustşart admititiraf etmek, I used to be one of them.
15
33000
3000
Kabul etmeliyim ki, ben de onlardan biriydim.
00:51
I alsoAyrıca used to think that all of our foodGıda
16
36000
2000
Hatta tüm yiyeceklerimizin,
00:53
camegeldi from these happymutlu, little farmsçiftlikleri
17
38000
2000
domuzların çamurda yuvarlandığı ve ineklerin tüm gün çimenlerde otladığı
00:55
where pigsdomuzlar rolledhaddelenmiş in mudçamur and cowsinekler grazedsıyrılmak on grassçimen all day.
18
40000
3000
bu küçük mutlu çiftliklerden geldiğini düşünürdüm.
00:58
What I discoveredkeşfedilen was this is not truedoğru.
19
43000
3000
Keşfettiğim ise bunun doğru olmadığıydı.
01:01
I beganbaşladı to look into this stuffşey
20
46000
2000
Internette, kitaplarda, belgesellerde
01:03
on the InternetInternet, in bookskitaplar and in documentarybelgesel filmsfilmler,
21
48000
3000
ve ailemle yaptığım gezilerde
01:06
in my travelsNow with my familyaile.
22
51000
2000
bu konuları incelemeye başladım.
01:08
I discoveredkeşfedilen the darkkaranlık sideyan of the industrializedEndüstrileşmiş foodGıda systemsistem.
23
53000
3000
Endüstriyel gıda sistemimizin karanlık yüzünü keşfettim.
01:12
First, there's geneticallygenetik olarak engineeredmühendislik seedstohumlar and organismsorganizmalar.
24
57000
3000
Birincisi genetiği değiştirilen tohumlar ve organizmalar var.
01:15
That is when a seedtohum is manipulatedmanipüle in a laboratorylaboratuvar
25
60000
3000
Bu, doğasında olmayan bir şey yapması için
01:18
to do something not intendedistenilen by naturedoğa --
26
63000
2000
laboratuvarda bir tohumun üzerinde oynama yapılmasıdır --
01:20
like takingalma the DNADNA of a fishbalık
27
65000
2000
mesela balığın DNA'sını çıkarıp
01:22
and puttingkoyarak it into the DNADNA of a tomatodomates. Yuckİğrenç.
28
67000
3000
domatesin DNA'sının içine koymak -- iğrenç.
01:25
Don't get me wrongyanlış, I like fishbalık and tomatoesdomates,
29
70000
3000
Beni yanlış anlamayın, balıkları ve domatesleri severim,
01:28
but this is just creepyürpertici.
30
73000
2000
ama bu biraz tüyler ürpertici.
01:30
(LaughterKahkaha)
31
75000
2000
(Gülüşmeler)
01:32
The seedstohumlar are then plantedekili, then grownyetişkin.
32
77000
2000
Tohumlar daha sonra ekiliyor ve gelişiyor.
01:34
The foodGıda they produceüretmek have been provenkanıtlanmış
33
79000
2000
Ürettikleri gıdaların kanser ve diğer problemlere yol açtığı
01:36
to causesebeb olmak cancerkanser and other problemssorunlar in lablaboratuvar animalshayvanlar,
34
81000
2000
laboratuvar hayvanlarında kanıtlandı.
01:38
and people have been eatingyemek yiyor foodGıda producedüretilmiş this way
35
83000
2000
İnsanlar bu şekilde üretilen gıdaları
01:40
sincedan beri the 1990s.
36
85000
2000
1990'lardan beri tüketiyorlar.
01:42
And mostçoğu folksarkadaşlar don't even know they existvar olmak.
37
87000
2000
Çoğu insan bunların varlığından bile haberdar değil.
01:44
Did you know ratssıçanlar that ateyemek yedi geneticallygenetik olarak engineeredmühendislik cornMısır
38
89000
3000
Genetiği değiştirilmiş mısırları yiyen farelerin
01:47
had developedgelişmiş signsişaretler of liverkaraciğer and kidneyböbrek toxicitytoksisite?
39
92000
3000
karaciğer ve böbrek toksisite belirtileri gösterdiklerini biliyor muydunuz?
01:50
These includeDahil etmek kidneyböbrek inflammationinflamasyon and lesionslezyonlar and increasedartmış kidneyböbrek weightağırlık.
40
95000
3000
Bunlar böbrek iltihaplanmasını, lezyonları ve böbrek ağırlığının artmasını içeriyor.
01:53
YetHenüz almostneredeyse all the cornMısır we eatyemek
41
98000
2000
Buna rağmen yediğimiz tüm mısırlar genetik olarak
01:55
has been altereddeğişmiş geneticallygenetik olarak in some way.
42
100000
2000
bir şekilde değiştiriliyor.
01:57
And let me tell you,
43
102000
2000
Ve söylememe izin verin,
01:59
cornMısır is in everything.
44
104000
2000
mısır her şeyde var.
02:01
And don't even get me startedbaşladı on the ConfinedSınırlı AnimalHayvan FeedingBesleme Operationsİşlemleri
45
106000
2000
Ve beni CAFOS olarak adledilen tutsak hayvanları besleme
02:03
calleddenilen CAFOSCAFOS.
46
108000
2000
işlemleri üzerine konuşturmayın bile.
02:05
(LaughterKahkaha)
47
110000
2000
(Gülüşmeler)
02:07
ConventionalGeleneksel farmersçiftçiler use chemicalkimyasal fertilizersGübreler
48
112000
2000
Geleneksel çiftçiler ekinlerin büyümesini sağlamak için pislikle karıştırdıkları
02:09
madeyapılmış from fossilfosil fuelsyakıtlar
49
114000
2000
fosil yakıtlarından yapılan
02:11
that they mixkarıştırmak with the dirtkir to make plantsbitkiler growbüyümek.
50
116000
2000
kimyasal gübreleri kullanıyorlar.
02:13
They do this because they'veonlar ettik strippedsıyrılmıştır the soiltoprak from all nutrientsbesinler
51
118000
3000
Bunu yapıyorlar; çünkü aynı ekini tekrar tekrar yetiştirdikleri için
02:16
from growingbüyüyen the sameaynı cropekin over and over again.
52
121000
3000
toprağın tüm besinlerini yok ettiler.
02:19
NextSonraki, more harmfulzararlı chemicalskimyasallar are sprayedpüskürtülür on fruitsmeyve and vegetablessebzeler,
53
124000
3000
Sonra, zararlı ot ve böcekleri öldürmek için
02:22
like pesticidestarım ilaçları and herbicidesherbisit,
54
127000
2000
ot kırıcılar ve böcek öldürücüler gibi daha da zararlı kimyasallar
02:24
to killöldürmek weedsmatem elbisesi and bugsböcek.
55
129000
2000
meyve ve sebzelerin üzerine sıkılıyor.
02:26
When it rainsyağmurlar, these chemicalskimyasallar seepanlaşılmak into the groundzemin,
56
131000
3000
Yağmur yağdığında, bu kimyasallar toprağa sızıyor,
02:29
or runkoş off into our waterwayssu yolları,
57
134000
2000
veya sularımızı da zehirlemek üzere
02:31
poisoningzehirleme our waterSu too.
58
136000
2000
su yollarımıza akıyor.
02:33
Then they irradiateışınlatayım our foodGıda, tryingçalışıyor to make it last longeruzun,
59
138000
3000
Sonra gıdalarımızı daha uzun süre dayanmaları için ışınlıyorlar,
02:36
so it can travelseyahat thousandsbinlerce of milesmil
60
141000
2000
bu sayede gıdalarımız büyüdükleri yerden binlerce mil uzaklıktaki
02:38
from where it's grownyetişkin to the supermarketssüpermarketler.
61
143000
3000
süpermarketlere gidebiliyor.
02:41
So I asksormak myselfkendim,
62
146000
2000
Bu yüzden kendime soruyorum,
02:43
how can I changedeğişiklik? How can I changedeğişiklik these things?
63
148000
2000
nasıl değiştirebilirim? Bu şeyleri nasıl değiştirebilirim?
02:45
This is what I foundbulunan out.
64
150000
2000
Bulduğum şey şu.
02:47
I discoveredkeşfedilen that there's a movementhareket for a better way.
65
152000
3000
Daha iyi bir yola doğru bir yönelme olduğunu keşfettim.
02:50
Now a while back,
66
155000
2000
Şimdi, daha evvel,
02:52
I wanted to be an NFLNFL footballFutbol playeroyuncu.
67
157000
2000
Ulusal Futbol Ligi oyuncusu olmak isterdim.
02:54
I decidedkarar that I'd ratherdaha doğrusu be an organicorganik farmerçiftçi insteadyerine.
68
159000
3000
Bunun yerine organik çiftçi olmaya karar verdim.
02:57
(ApplauseAlkış)
69
162000
9000
(Alkış)
03:06
Thank you.
70
171000
2000
Teşekkür ederim.
03:08
And that way I can have a greaterbüyük impactdarbe on the worldDünya.
71
173000
3000
Ve bu yolla dünyada daha fazla etkim olabilir.
03:11
This man, JoelJoel SalatinSalat, they call him a lunaticdeli farmerçiftçi
72
176000
3000
Bu adam, Joel Salatin, ona çılgın çiftçi diyorlar
03:14
because he growsbüyür againstkarşısında the systemsistem.
73
179000
2000
çünkü sisteme karşı "yetiştiriyor".
03:16
SinceBeri I'm home-schooledevde eğitim,
74
181000
2000
Evde öğrenim gördüğümden dolayı,
03:18
I wentgitti to go hearduymak him speakkonuşmak one day.
75
183000
2000
bir gün onun konuşmasını dinlemeye gittim.
03:20
This man, this "lunaticdeli farmerçiftçi,"
76
185000
2000
Bu adam, bu çılgın çiftçi,
03:22
doesn't use any pesticidestarım ilaçları, herbicidesherbisit,
77
187000
2000
hiçbir zararlı böcek ilacı, ot kırıcı ilaç ya da
03:24
or geneticallygenetik olarak modifieddeğiştirilme tarihi seedstohumlar.
78
189000
3000
genetiği değiştirilmiş tohum kullanmıyor.
03:27
And so for that, he's calleddenilen crazyçılgın by the systemsistem.
79
192000
3000
Bu nedenle, sistem tarafından deli olarak adlandırılıyor.
03:30
I want you to know that we can all make a differencefark
80
195000
3000
Farklı seçimler yaparak,
03:33
by makingyapma differentfarklı choicesseçimler,
81
198000
2000
gıdalarımızı yerel üreticilerden ya da
03:35
by buyingalış our foodGıda directlydirekt olarak from localyerel farmersçiftçiler,
82
200000
2000
doğrudan hayatımız boyunca tanıdığımız komşularımızdan alarak
03:37
or our neighborsKomşular who we know in realgerçek life.
83
202000
2000
hepimizin fark yaratabileceğini bilmenizi istiyorum.
03:39
Some people say organicorganik or localyerel foodGıda is more expensivepahalı,
84
204000
2000
Bazıları organik ya da yerel gıdaların daha pahalı olduğunu söylüyor,
03:41
but is it really?
85
206000
2000
peki gerçekten öyle mi?
03:43
With all these things I've been learningöğrenme about the foodGıda systemsistem,
86
208000
3000
Gıda sistemi hakkında öğrendiğim tüm bu şeylerle,
03:46
it seemsgörünüyor to me that we can eitherya payödeme the farmerçiftçi,
87
211000
3000
bana öyle geliyor ki ya çiftçilere öderiz
03:49
or we can payödeme the hospitalhastane.
88
214000
2000
ya da hastaneye.
03:51
(ApplauseAlkış)
89
216000
7000
(Alkış)
03:58
Now I know definitelykesinlikle whichhangi one I would chooseseçmek.
90
223000
2000
Neyi seçeceğimi kesinlikle şimdi daha iyi biliyorum.
04:00
I want you to know that there are farmsçiftlikleri out there --
91
225000
2000
Bill Keener'in Tennessee'deki Sequachie Cove Çiftliği gibi-
04:02
like BillBill KeenerKeener in SequatchieSequatchie CoveKoyu FarmÇiftlik in TennesseeTennessee --
92
227000
3000
ineklerinin otladığı ve domuzlarının çamurda yuvarlandığı
04:05
whosekimin cowsinekler do eatyemek grassçimen
93
230000
2000
tıpkı düşündüğüm gibi çiftliklerin
04:07
and whosekimin pigsdomuzlar do rollrulo in the mudçamur, just like I thought.
94
232000
2000
orada olduklarını bilmenizi istiyorum.
04:09
SometimesBazen I go to Bill'sBill'in farmÇiftlik and volunteergönüllü,
95
234000
2000
Bill'in çiftliğine bazen gönüllü olarak gidiyorum,
04:11
so I can see up closekapat and personalkişisel
96
236000
2000
bu sayede yediğim etin nereden geldiğini
04:13
where the meatet I eatyemek comesgeliyor from.
97
238000
2000
yakından kendi gözlerimle görebiliyorum.
04:15
I want you to know that I believe
98
240000
2000
Çocukların, ancak yedikleri hakkında daha fazla şey bilirler
04:17
kidsçocuklar will eatyemek freshtaze vegetablessebzeler and good foodGıda
99
242000
2000
ve yediklerinin gerçekten nereden geldiğini öğrenirlerse
04:19
if they know more about it and where it really comesgeliyor from.
100
244000
3000
taze meyve sebzeler ve iyi gıdaları yiyeceklerine inandığımı bilmenizi istiyorum.
04:22
I want you to know that there are farmers'çiftçi marketspiyasalar
101
247000
2000
Her bölgede çiftçilerin marketlerinin olduğunu,
04:24
in everyher communitytoplum poppinghaşhaş up.
102
249000
2000
açılmaya devam ettiklerini bilmenizi istiyorum.
04:26
I want you to know that me, my brothererkek kardeş and sisterkız kardeş
103
251000
2000
Benim, abimin ve kız kardeşimin gerçekten de
04:28
actuallyaslında like eatingyemek yiyor bakedpişmiş kaleKale chipscips.
104
253000
2000
fırında pişmiş lahana yemeği sevdiğimizi bilmenizi istiyorum.
04:30
I try to sharepay this everywhereher yerde I go.
105
255000
3000
Bunu gittiğim her yerde paylaşmaya çalışıyorum.
04:33
Not too long agoönce,
106
258000
2000
Çok uzun zaman önce değildi,
04:35
my uncleamca dayı said that he offeredsunulan my six-year-oldaltı yaşında cousinhala kızı cerealtahıl.
107
260000
3000
amcam 6 yaşındaki kuzenime mısır gevreği vermeye kalkmış.
04:38
He askeddiye sordu him if he wanted organicorganik ToastedTost O'sO
108
263000
2000
Organik Toasted O's dan mı yoksa
04:40
or the sugarcoatedsugarcoated flakespul --
109
265000
2000
şekerle kaplanmış parçalardan mı istediğini sormuş --
04:42
you know, the one with the bigbüyük stripedçizgili cartoonkarikatür characterkarakter on the frontön.
110
267000
3000
bilirsiniz, hani şu önünde büyük çizgili çizgi film karakteri olan.
04:46
My little cousinhala kızı told his dadbaba
111
271000
2000
Küçük kuzenim, babasına
04:48
that he would ratherdaha doğrusu have the organicorganik ToastedTost O'sO cerealtahıl
112
273000
2000
organik Toasted O'nun mısır gevreğini tercih ettiğini söylemiş,
04:50
because BirkeBirke said he shouldn'tolmamalı eatyemek sparklyparlak cerealtahıl.
113
275000
3000
çünkü Birke'ün dediğine göre, janjanlı mısır gevreğinden yememeliymiş.
04:54
And that, my friendsarkadaşlar, is how we can make a differencefark
114
279000
2000
İşte bu, dostlarım, her seferinde bir çocukla
04:56
one kidçocuk at a time.
115
281000
2000
nasıl değişiklik yaratabileceğimizdir.
04:58
So nextSonraki time you're at the groceryBakkal storemağaza, think localyerel,
116
283000
3000
Bu yüzden bir sonraki sefer bakkala gittiğinizde, yerel düşünün,
05:01
chooseseçmek organicorganik, know your farmerçiftçi and know your foodGıda.
117
286000
2000
organik seçin, gıdanızı ve çiftçinizi bilin.
05:03
Thank you.
118
288000
2000
Teşekkür ederim.
05:05
(ApplauseAlkış)
119
290000
3000
(Alkış)
Translated by Sancak Gülgen
Reviewed by Naz Beykan

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Birke Baehr - Aspiring organic farmer
Birke Baehr wants us to know how our food is made, where it comes from, and what's in it. At age 11, he's planning a career as an organic farmer.

Why you should listen

At age 9, while traveling with his family and being "roadschooled," Birke Baehr began studying sustainable and organic farming practices such as composting, vermiculture, canning and food preservation. Soon he discovered his other passion: educating others -- especially his peers -- about the destructiveness of the industrialized food system, and the alternatives. He spoke at TEDxNextGenerationAsheville in 2010.

Baehr volunteers at the Humane Society and loves working with animals.

More profile about the speaker
Birke Baehr | Speaker | TED.com