TEDxMidAtlantic
Michael Botticelli: Addiction is a disease. We should treat it like one
Michael Botticelli: Bağımlılık bir hastalıktır. Bir hastalık olarak tedavi etmeliyiz
Filmed:
Readability: 4
1,620,936 views
Bileşik Devletler'de her dokuz kişide biri, bağımlılık ve madde kullanımından tedavi oluyor. Ulusal Uyuşturucu Kontrol Politikasının eski yöneticisi, Michael Botticelli, bu salgının sona ermesi için çalışıyor ve bağımlı insanları, iyilik, merhamet ve adalet ile tedavi ediyor. Bu içten ve anlayışlı konuşmada tedavi sürecindeki milyonlarca Amerikalıyı seslerini duyurmaları ve madde bağımlılığıyla ilişkili damgalanma gerçeği ile yüzleşmeleri için cesaretlendiriyor.
Michael Botticelli - Drug policy expert
As Director of National Drug Control Policy, Michael Botticelli led the Obama Administration’s drug policy efforts to diminish the consequences of substance use through evidence-based prevention, treatment and recovery support services. Full bio
As Director of National Drug Control Policy, Michael Botticelli led the Obama Administration’s drug policy efforts to diminish the consequences of substance use through evidence-based prevention, treatment and recovery support services. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:13
Twenty-eight years ago,
I was a broken man.
I was a broken man.
0
1000
2840
Yirmi sekiz yıl önce çökmüş bir adamdım.
Beni tanımış olsaydınız da
muhtemelen bu durumumu fark edemezdiniz.
muhtemelen bu durumumu fark edemezdiniz.
00:16
And you probably wouldn't be able
to tell that if you met me.
to tell that if you met me.
1
4760
2880
00:20
I had a good job at a well-respected
academic institution.
academic institution.
2
8240
3880
Saygın akademik bir
kurumda iyi bir işim vardı.
kurumda iyi bir işim vardı.
00:24
I dressed well, of course.
3
12840
1280
Elbette iyi giyiniyordum.
00:27
But my insides were rotting away.
4
15760
1720
Ancak içim çürüyordu.
00:30
You see, I grew up in a family
riddled with addiction,
riddled with addiction,
5
18640
2960
Bağımlılıkla dolu bir ailede yetiştim
00:34
and as a kid, I also struggled
6
22640
1460
ve bir çocuk olarak,
00:36
with coming to terms
with my own sexuality.
with my own sexuality.
7
24124
2772
kendi cinsiyetimle
uzlaşma mücadelesi verdim.
uzlaşma mücadelesi verdim.
00:38
And even though I couldn't name it then,
8
26920
2336
O zaman onu adlandıramasam da
00:41
growing up as a gay kid
9
29280
2016
eşcinsel bir çocuk olarak büyümek
00:43
just compounded my issues
of isolation and insecurities.
of isolation and insecurities.
10
31320
3760
yalnızlık ve güvensizlik
sorunlarımı yoğunlaştırdı.
sorunlarımı yoğunlaştırdı.
00:48
But drinking took all of that away.
11
36520
1690
Ancak içmek,
tüm bunları yok etti.
tüm bunları yok etti.
00:52
Like many, I drank at an early age.
12
40840
3120
Çoğu gibi, ben de
erken yaşta içmeye başladım.
erken yaşta içmeye başladım.
00:56
I continued to drink
my way through college.
my way through college.
13
44840
2200
Üniversiteye kadar içmeye devam ettim.
00:59
And when I finally did come out
in the early 1980s,
in the early 1980s,
14
47840
2816
Nihayet 1980'lerin başlarında
ortaya çıktığımda,
ortaya çıktığımda,
01:02
about the only places
to meet other gay people,
to meet other gay people,
15
50680
2816
sosyalleşmek, kendiniz
olmak ve diğer eşcinsel insanlarla
olmak ve diğer eşcinsel insanlarla
01:05
to socialize,
16
53520
1200
buluşmak için gidilecek
01:07
to be yourself, were gay bars.
17
55520
1680
tek yer, eşcinsel barlarıydı.
01:10
And what do you do in gay bars?
18
58360
1480
Eşcinsel barlarında ne yapılır?
01:12
You drink.
19
60480
1576
İçersiniz.
01:14
And I did --
20
62080
1616
Ben de öyle yaptım --
01:15
a lot.
21
63720
1200
çok içtim.
01:17
My story is not unique.
22
65760
1360
Hikâyem benzersiz değil.
01:19
Like millions of Americans,
my disease progressed undiagnosed.
my disease progressed undiagnosed.
23
67960
3680
Milyonlarca Amerikalı gibi, benim
hastalığıma da tanı konulamadı.
hastalığıma da tanı konulamadı.
01:24
It took me to people
and places and things
and places and things
24
72400
1976
Beni, asla tercih etmeyeceğim
01:26
that I never would have chosen.
25
74400
1480
yerlere ve insanlara götürdü.
01:29
It wasn't until
an intersection with the law
an intersection with the law
26
77200
2816
Kanunla tanışmam bana
01:32
gave me an "opportunity" to get care,
27
80040
3200
ilgilenilme "olanağı" sağlamıştı
01:35
that I began my journey of recovery.
28
83880
1920
ve ben de iyileşme sürecine girdim.
01:39
My journey of recovery
has been filled with love and with joy,
has been filled with love and with joy,
29
87000
4000
İyileşme yolculuğum
sevgi ve mutlulukla doluydu
sevgi ve mutlulukla doluydu
01:43
but it hasn't been without pain.
30
91960
1976
ama ağrısız değildi.
01:45
Like many of you, I've lost too many
friends and family to this disease.
friends and family to this disease.
31
93960
3976
Çoğunuz gibi, ben de bu hastalıkla
çoğu arkadaşımı ve ailemi kaybettim.
çoğu arkadaşımı ve ailemi kaybettim.
01:49
I've heard too many
heartbreaking stories
heartbreaking stories
32
97960
1936
Bağımlılık yüzünden
sevdiklerini kaybeden
sevdiklerini kaybeden
01:51
of people who've lost
loved ones to addiction.
loved ones to addiction.
33
99920
2160
insanlardan birçok
üzücü hikâye duydum.
üzücü hikâye duydum.
01:54
And I've also lost
countless friends to HIV and AIDS.
countless friends to HIV and AIDS.
34
102760
3360
Birçok arkadaşımı da
HIV ve AIDS yüzünden kaybettim.
HIV ve AIDS yüzünden kaybettim.
01:59
Our current opioid epidemic
and the AIDS epidemic
and the AIDS epidemic
35
107160
3536
Mevcut opioid salgın hastalığımızla
AIDS salgınının
AIDS salgınının
02:02
tragically have much in common.
36
110720
1760
birçok ortak noktası var.
02:06
Right now, we are in the midst of one
of the greatest health crises of our time.
of the greatest health crises of our time.
37
114040
3840
Şu an, günümüzün en büyük sağlık
krizlerinden birinin ortasındayız.
krizlerinden birinin ortasındayız.
02:11
During 2014 alone, 28,000 people
38
119280
4336
Sadece 2014'de, 28.000 kişi
02:15
died of drug overdoses associated
with prescription drugs and heroin.
with prescription drugs and heroin.
39
123640
4440
reçeteli ilaçlar ve eroinlerle
bağlantılı aşırı dozdan öldü.
bağlantılı aşırı dozdan öldü.
02:22
During the 1980s, scores of people
were dying from HIV and AIDS.
were dying from HIV and AIDS.
40
130160
4600
1980'lerde, HIV ve AIDS
yüzünden çok sayıda insan ölüyordu.
yüzünden çok sayıda insan ölüyordu.
02:27
Public officials ignored it.
41
135800
1640
Resmi yetkililer bunu umursamadı.
02:30
Some wouldn't even utter the words.
42
138520
1920
Bazıları, kelimeleri söylemiyordu.
02:33
They didn't want treatment.
43
141800
1640
Tedavi istememişlerdi.
02:36
And tragically, there are many parallels
with our current epidemic.
with our current epidemic.
44
144280
3280
Trajik olarak, bugünkü salgınla da
pek çok paralel durum var.
pek çok paralel durum var.
02:40
Some called it the gay plague.
45
148720
1640
Bazıları buna "gey vebası" dedi.
02:43
They called for quarantines.
46
151520
1560
Karantina talep ettiler.
02:46
They wanted to separate
the innocent victims from the rest of us.
the innocent victims from the rest of us.
47
154440
3120
Masum kurbanları, diğer insanlardan
ayrı tutmak istediler.
ayrı tutmak istediler.
02:52
I was afraid we were losing this battle
48
160120
2336
Bu savaşı kaybediyor olmaktan korkuyordum
02:54
because people were
blaming us for being sick.
blaming us for being sick.
49
162480
2960
çünkü insanlar hepimizi
hasta olmakla suçluyordu.
hasta olmakla suçluyordu.
02:58
Public policy was being held hostage
by stigma and fear,
by stigma and fear,
50
166800
3320
Kamu düzeni, damgalanma ve korkunun
esaretindeydi,
esaretindeydi,
03:03
and also held hostage
51
171880
1256
merhamet, ilgi,
03:05
were compassion, care,
research, recovery and treatment.
research, recovery and treatment.
52
173160
5600
araştırma, iyileştirme ve tedavi de
esir tutulmaktaydı.
esir tutulmaktaydı.
03:11
But we changed all that.
53
179640
1200
Fakat hepsini değiştirdik.
03:14
Because out of the pain of those deaths,
54
182480
2576
Çünkü tüm o ölümlerin acısının ötesinde
03:17
we saw a social and political movement.
55
185080
2720
sosyal ve siyasi bir hareket gördük.
03:20
AIDS galvanized us into action;
56
188800
3360
AIDS farkındalık yaratmamızı,
03:24
to stand up, to speak up and to act out.
57
192920
4240
sesimizi duyurmamızı ve harekete
geçmemizi sağladı.
geçmemizi sağladı.
03:30
And it also galvanized
the LGBT movement.
the LGBT movement.
58
198200
2560
Aynı zamanda LGBT hareketini de
itekleyen güç oldu.
itekleyen güç oldu.
Yaşamak için savaşmakta
olduğumuzun farkındaydık
olduğumuzun farkındaydık
03:34
We knew we were
in a battle for our lives
in a battle for our lives
59
202520
1936
03:36
because silence equaled death,
60
204480
1560
çünkü sessizlik ölüme eş değerdi.
03:38
but we changed,
and we made things happen.
and we made things happen.
61
206960
3000
Ama bir şeyler yaptık ve
bunu değiştirmeyi başardık.
bunu değiştirmeyi başardık.
03:42
And right now, we have the potential
62
210760
2296
Şimdi ise, kendi ömürümüz
süresince HIV/AIDS'in
süresince HIV/AIDS'in
03:45
to see the end of HIV/AIDS
in our lifetime.
in our lifetime.
63
213080
3000
sonunu görme
imkanına sahibiz.
imkanına sahibiz.
03:50
These changes came in no small part
64
218480
2816
Bu değişimler insanların
03:53
by the courageous, yet simple decision
65
221320
3120
cesareti ve dışarı çıkma
kararlarıyla,
kararlarıyla,
03:57
for people to come out
66
225160
1440
komşuları, arkadaş,
03:59
to their neighbors,
to their friends, to their families
to their friends, to their families
67
227440
4920
aile ve iş
arkadaşları için
arkadaşları için
04:05
and to their coworkers.
68
233480
1200
büyük bir adımdı.
04:08
Years ago, I was a volunteer
for the Names Project.
for the Names Project.
69
236560
2840
Yıllar önce, Names Projesi
için gönüllüydüm.
için gönüllüydüm.
04:12
This was an effort started
by Cleve Jones in San Francisco
by Cleve Jones in San Francisco
70
240200
3376
Bu Celeve Jones tarafından
San Fransisco'da AIDS'li
San Fransisco'da AIDS'li
04:15
to show that people who died of AIDS
71
243600
1976
insanların da bir ismi,
yüzü, aileleri ve
yüzü, aileleri ve
04:17
had names
72
245600
1200
onları seven insanlar
04:19
and faces and families
73
247560
2800
olduğunu
göstermek için
göstermek için
04:23
and people who loved them.
74
251320
1480
çabalayan bir hareketti.
04:27
I still recall unfolding
the AIDS memorial quilt
the AIDS memorial quilt
75
255120
4839
1988'in Ekim ayının muhteşem bir gününde
04:32
on the National Mall
on a brilliant day in October, 1988.
on a brilliant day in October, 1988.
76
260920
5560
Ulusal Alışveriş Merkezinde yapılan
AIDS anıtının açılışını hâlâ hatırlıyorum.
AIDS anıtının açılışını hâlâ hatırlıyorum.
Şimdi 2015'e hızlıca ileri saralım.
04:43
So fast forward to 2015.
77
271440
1680
04:46
The Supreme Court's decision to strike
down the ban on same-sex marriage.
down the ban on same-sex marriage.
78
274480
4280
Yargıtay'ın aynı cinsten kişilerin
evliliği yasağının düşürme kararı.
evliliği yasağının düşürme kararı.
04:51
My husband, Dave, and I walk over
to the steps of the Supreme Court
to the steps of the Supreme Court
79
279760
3176
Eşim, Dave, ve ben diğer insanlarla
bu kararı kutlamak için
bu kararı kutlamak için
04:54
to celebrate that decision
with so many other people,
with so many other people,
80
282960
2936
Yüksek Kurul'un merdivenlerini çıktık
04:57
and I couldn't help but think
how far we came around LGBT rights
how far we came around LGBT rights
81
285920
5376
ve LGBT hakları konusunda ne kadar yol
aldığımızı farketmeden edemedim
aldığımızı farketmeden edemedim
05:03
and yet how far we needed to go
around issues of addiction.
around issues of addiction.
82
291320
4800
ve bağımlılık meselesi konusunda ne
kadar ilerlemeye ihtiyacımız olduğunu.
kadar ilerlemeye ihtiyacımız olduğunu.
Başkan Obama tarafından
05:10
When I was nominated
by President Obama
by President Obama
83
298120
1856
Uyuşturucu Politikaları Müdürlüğüne
aday gösterildiğimde
aday gösterildiğimde
05:12
to be his Director of Drug Policy,
84
300000
2176
05:14
I was very open about my recovery
and about the fact that I was a gay man.
and about the fact that I was a gay man.
85
302200
3640
ben kendi iyileşme sürecim ve
eşcinselliğimle alakalı oldukça açıktım.
eşcinselliğimle alakalı oldukça açıktım.
05:18
And at no point during
my confirmation process --
my confirmation process --
86
306720
2336
Ve doğrulama sürecimdeki hiç bir anda--
05:21
at least that I know of --
87
309080
1536
en azından bildiğim kadarıyla--
05:22
did the fact that I was a gay man
come to bear on my candidacy
come to bear on my candidacy
88
310640
3976
gey bir adam olduğum gerçeği
adaylık sürecimde veya bu işe uygunluğum
adaylık sürecimde veya bu işe uygunluğum
05:26
or my fitness to do this job.
89
314640
1800
konusunda baskı yapmadı.
05:29
But my addiction did.
90
317760
1200
Fakat bağımlılığım yaptı.
05:32
At one point, a congressional staffer
said that there was no way
said that there was no way
91
320680
3456
Bir noktada, bir kongre elemanı
yirmi yılı aşkın bir süredir temiz
yirmi yılı aşkın bir süredir temiz
05:36
that I was going to be confirmed
by the United States Senate
by the United States Senate
92
324160
2856
olduğum gerçeğine ve bu işi yapmanın
bağımlılık konusunda
bağımlılık konusunda
05:39
because of my past,
93
327040
1576
bilgi gerektirmesine rağmen
05:40
despite the fact that I had been
in recovery for over 20 years,
in recovery for over 20 years,
94
328640
3416
geçmişim yüzünden,
Birleşmiş Milletler Senatosu tarafından
05:44
and despite the fact
95
332080
1216
05:45
that this job takes a little bit
of knowledge around addiction.
of knowledge around addiction.
96
333320
2976
onaylanacak olmamın başka bir
yolu olmadığını söyledi.
yolu olmadığını söyledi.
05:48
(Laughter)
97
336320
1480
(Kahkahalar)
05:51
So, you know, this is the stigma
98
339640
2936
Yani, bildiğiniz gibi, bu
her madde kullanımı hastasının
her madde kullanımı hastasının
05:54
that people with
substance use disorders
substance use disorders
99
342600
2056
her gün yüzleştiği
05:56
face every single day,
100
344680
1400
bir damga
05:58
and you know, I have to tell you
101
346880
1576
ve şunu söylemek
zorundayım
zorundayım
06:00
it's still why I'm more comfortable
coming out as a gay man
coming out as a gay man
102
348480
3456
bu yüzden bağımlılık geçmişi olan biri
olarak görünmektense
olarak görünmektense
06:03
than I am as a person
with a history of addiction.
with a history of addiction.
103
351960
2520
gey bir adam olarak görünmek daha rahat.
06:07
Nearly every family in America
is affected by addiction.
is affected by addiction.
104
355640
3400
Neredeyse Amerika'daki her aile
bağımlılıktan etkileniyor.
bağımlılıktan etkileniyor.
06:11
Yet, unfortunately, too often,
it's not talked about openly and honestly.
it's not talked about openly and honestly.
105
359760
5520
Fakat, ne yazık ki, genellikle,
açıkça ve dürüstçe konuşulmuyor.
açıkça ve dürüstçe konuşulmuyor.
06:18
It's whispered about.
106
366160
1656
Hakkında fısıldanıyor.
06:19
It's met with derision and scorn.
107
367840
2360
Alay ve aşağılama ile karşılanıyor.
06:23
We hear these stories,
time and time again, on TV, online,
time and time again, on TV, online,
108
371320
4640
Zaman zaman, TV'de , internette,
bu hikâyeleri duyuyoruz,
bu hikâyeleri duyuyoruz,
06:28
we hear it from public officials,
and we hear it from family and friends.
and we hear it from family and friends.
109
376760
3440
kamu görevlilerinden, aile ve
arkadaşlardan duyuyoruz.
arkadaşlardan duyuyoruz.
06:33
And those of us with an addiction,
we hear those voices,
we hear those voices,
110
381720
2800
Ve bağımlılığı olanlar olarak,
bunları duyuyoruz
bunları duyuyoruz
06:37
and somehow we believe that we are
less deserving of care and treatment.
less deserving of care and treatment.
111
385560
4120
ve her nasılsa daha az ilgi ve tedaviyi
hakettiğimize inanıyoruz.
hakettiğimize inanıyoruz.
06:43
Today in the United States,
only one in nine people
only one in nine people
112
391040
3376
Bugün Birleşmiş Milletler'de,
sadece dokuz kişiden biri
sadece dokuz kişiden biri
rahatsızlıkları için gerekli olan
tedavi ve bakıma ulaşıyor.
tedavi ve bakıma ulaşıyor.
06:46
get care and treatment for their disorder.
113
394440
2536
06:49
One in nine.
114
397000
1576
Dokuzda biri.
06:50
Think about that.
115
398600
1200
Bunu bir düşünün.
06:52
Generally, people with other diseases
get care and treatment.
get care and treatment.
116
400600
3056
Genellikle, diğer hastalık sahipleri,
tedavi ve bakım görüyor.
tedavi ve bakım görüyor.
06:55
If you have cancer, you get treatment,
117
403680
1976
Eğer kanserseniz, tedavi görüyorsunuz,
06:57
if you have diabetes, you get treatment.
118
405680
2016
diyabetiniz varsa, tedavi görüyorsunuz,
06:59
If you have a heart attack,
119
407720
1336
Eğer kalp krizi geçirirseniz,
07:01
you get emergency services,
and you get referred to care.
and you get referred to care.
120
409080
2700
acil yardım hizmetleri ve bakımdan
yararlanıyorsunuz.
yararlanıyorsunuz.
Fakat her nasılsa bağımlı insanlar
tedavi için beklemek zorunda
tedavi için beklemek zorunda
07:05
But somehow people with addiction
have to wait for treatment
have to wait for treatment
121
413200
3216
veya bazen ihtiyaçları olduğunda
tedavi olamıyorlar.
tedavi olamıyorlar.
07:08
or often can't get when they need it.
122
416440
2120
07:11
And left untreated, addiction
has significant, dire consequences.
has significant, dire consequences.
123
419800
3960
Ve tedavisiz, bağımlılığın büyük ve çok
kötü sonuçları oluyor.
kötü sonuçları oluyor.
07:16
And for many people
that means death or incarceration.
that means death or incarceration.
124
424360
3320
Ve birçok insan için bu ölüm
veya hapsedilmek demek.
veya hapsedilmek demek.
07:21
We've been down that road before.
125
429000
1587
Daha önce de bu durumda bulunduk.
07:23
For too long our country felt
126
431400
1416
Çok uzun zaman ülkemiz
07:24
like we could arrest our way
out of this problem.
out of this problem.
127
432840
2320
bu problemi engelleyebileceğimizi düşündü.
Fakat yapamayacağımızı biliyoruz.
07:27
But we know that we can't.
128
435880
1280
07:30
Decades of scientific research has shown
129
438680
2376
Bilimsel araştırmalarla geçen yıllar
gösterdi ki
gösterdi ki
07:33
that this is a medical issue --
130
441080
2136
bu medikal bir problem--
07:35
that this is a chronic medical condition
131
443240
2576
bu, insanların kalıtsal olarak
aldığı ve geliştirdiği
aldığı ve geliştirdiği
07:37
that people inherit
and that people develop.
and that people develop.
132
445840
2880
kronik bir medikal durum.
07:42
So the Obama administration
has taken a different tack on drug policy.
has taken a different tack on drug policy.
133
450000
3400
Obama yönetimi uyuşturu konusunda
farklı bir önlem aldı.
farklı bir önlem aldı.
07:46
We've developed and implemented
a comprehensive plan
a comprehensive plan
134
454560
2936
Önlem ve tedavi servislerini,
erken müdahale ve iyileşme
erken müdahale ve iyileşme
07:49
to expand prevention services,
treatment services,
treatment services,
135
457520
3376
desteğini yaymak için
07:52
early intervention and recovery support.
136
460920
2640
kapsamlı bir plan geliştirip uyguladık.
Ceza yargılaması reformunu kabul ettirdik.
07:56
We've pushed criminal justice reform.
137
464800
1785
07:59
We've knocked down barriers
to give people second chances.
to give people second chances.
138
467640
2720
İnsanlara ikinci bir şans vermek için
engelleri yıktık.
engelleri yıktık.
08:02
We see public health and public safety
officials working hand in hand
officials working hand in hand
139
470880
3416
Toplum sağlığı ve toplum güvenliği
çalışanlarını toplum seviyesinde
çalışanlarını toplum seviyesinde
08:06
at the community level.
140
474320
1200
el ele çalışırken gördük.
Polis şeflerinin her yerde insanlara,
hapsetmek veya tutsak etmek
hapsetmek veya tutsak etmek
08:08
We see police chiefs across the country
guiding people to treatment
guiding people to treatment
141
476480
3176
yerine tedavi için yol
gösterdiğini gördük.
gösterdiğini gördük.
08:11
instead of jail and incarceration.
142
479680
1640
08:14
We see law enforcement
and other first responders
and other first responders
143
482400
2896
Hukuki yaptırım ve ilk yardım ekibinin
insanlara tedavi için
insanlara tedavi için
08:17
reversing overdoses with naloxone
to give people a second chance for care.
to give people a second chance for care.
144
485320
4840
ikinci bir şans vermek için nalokson
dozaşımını geri çevirdiğini gördük.
dozaşımını geri çevirdiğini gördük.
Uygun bakım yasası, madde kullanımı
rahatsızlığı tedavisinin
rahatsızlığı tedavisinin
08:23
The Affordable Care Act
is the biggest expansion
is the biggest expansion
145
491640
2656
08:26
of substance use disorder
treatment in a generation,
treatment in a generation,
146
494320
3256
bir nesil içindeki en büyük gelişmesi ve
tedavi servislerinin
tedavi servislerinin
08:29
and it also calls for the integration
of treatment services within primary care.
of treatment services within primary care.
147
497600
4040
ve temel bakımın birleşmesini
gerektirmektedir.
gerektirmektedir.
08:36
But fundamentally,
all of this work is not enough.
all of this work is not enough.
148
504280
4040
Fakat esasen, bütün bunlar
yeterli değil.
yeterli değil.
08:40
Unless we change the way
that we view people with addiction
that we view people with addiction
149
508840
4016
Birleşik Devletler'de bağımlı insanlara
bakış açımızı
bakış açımızı
08:44
in the United States.
150
512880
1200
değiştirmediğimiz sürece.
08:47
Years ago when I finally
understood that I had a problem
understood that I had a problem
151
515400
3576
Yıllar önce, sonunda bir problemim
olduğunu anladım
olduğunu anladım
08:51
and I knew that I needed help,
152
519000
2135
ve yardıma ihtiyacım olduğunu biliyordum,
08:53
I was too afraid to ask for it.
153
521159
1640
Yardım istemekten çekiniyordum.
08:56
I felt that people would think
I was stupid, that I was weak-willed,
I was stupid, that I was weak-willed,
154
524320
4200
İnsanların aptal olduğumu, iradesiz
olduğumu, ahlâken kusurlu
olduğumu, ahlâken kusurlu
09:01
that I was morally flawed.
155
529520
1730
olduğumu düşüneceklerini hissettim.
Fakat iyileşmem hakkında konuşuyorum,
çünkü bir değişiklik yapmak istiyorum.
çünkü bir değişiklik yapmak istiyorum.
09:05
But I talk about my recovery
because I want to make change.
because I want to make change.
156
533880
3520
09:10
I want us to see that we need to be open
and candid about who we are
and candid about who we are
157
538240
5936
Kim olduğumuz ve neler yapabileceğimiz
hakkında samimi ve açık olmamız
hakkında samimi ve açık olmamız
gerektiğini görmemizi istiyorum.
09:16
and what we can do.
158
544200
1200
09:18
I am public about my own recovery
159
546320
2376
Kendi kendime kutlama yapmamak için
09:20
not to be self-congratulatory.
160
548720
1920
iyileşmem hakkında açığım.
09:23
I am open about my own recovery
to change public opinion,
to change public opinion,
161
551440
3856
Kamu düzenini değiştirmek,
kamu görüşünü değiştirmek
kamu görüşünü değiştirmek
ve bu salgın hastalığın seyrini
değiştirmek
değiştirmek
09:27
to change public policy
162
555320
1896
09:29
and to change the course of this epidemic
and empower the millions of Americans
and empower the millions of Americans
163
557240
3896
ve bu yolculukla boğuşan milyonlarca
Amerikalıyı kim oldukları hakkında
Amerikalıyı kim oldukları hakkında
09:33
who struggle with this journey
164
561160
1856
güçlendirmek için
09:35
to be open and candid
about who they are.
about who they are.
165
563040
1960
kendi iyileşmem hakkında açığım.
09:38
People are more than their disease.
166
566640
2320
İnsanlar hastalıklarından ötedir.
09:41
And all of us have the opportunity
to change public opinion
to change public opinion
167
569880
3296
Hepimizin kamuoyundaki yargıları
ve kamuoyu düzenini
ve kamuoyu düzenini
09:45
and to change public policy.
168
573200
1640
değiştirme şansı var.
09:48
All of us know someone
who has an addiction,
who has an addiction,
169
576000
2280
Hepimiz bağımlılıkla
yaşayan birisi tanıyoruz,
yaşayan birisi tanıyoruz,
hepimiz Amerika'da insanların bağımlılığa
09:51
and all of us can do our part
170
579280
1936
09:53
to change how we view people
with addiction in the United States.
with addiction in the United States.
171
581240
4160
olan görüşünü değiştirmek için
kendi görevimizi yapabiliriz.
kendi görevimizi yapabiliriz.
09:58
So when you see
someone with an addiction,
someone with an addiction,
172
586400
2416
Bir daha bağımlılıkla
yaşan bir insan gördüğünüzde
yaşan bir insan gördüğünüzde
10:00
don't think of a drunk or a junkie
or an addict or an abuser --
or an addict or an abuser --
173
588840
5680
onu alkolik veya keş
olarak düşünmeyin --
olarak düşünmeyin --
10:07
see a person;
174
595680
1200
bir insan görün;
10:10
offer them help;
175
598040
1496
yardım eli uzatın;
10:11
give them kindness and compassion.
176
599560
1720
sevgi ve nezaket gösterin.
10:14
And together, we can be part
177
602360
2216
Hep birlikte, Amerika'da insanların
bağımlılığa
bağımlılığa
10:16
of a growing movement
in the United States
in the United States
178
604600
2056
olan görüşünü değiştirerek büyüyen
10:18
to change how we view
people with addiction.
people with addiction.
179
606680
2080
bir hareketin parçası olabiliriz.
10:21
Together we can change public policy.
180
609480
2120
Hep birlikte kamu düzenini
değiştirebiliriz.
değiştirebiliriz.
10:24
We can ensure that people
get care when they need it,
get care when they need it,
181
612440
3896
İnsanların diğer hastalıklarda
olduğu gibi ihtiyaç duydukları
olduğu gibi ihtiyaç duydukları
10:28
just like any other disease.
182
616360
1680
bakımı almalarını sağlayabiliriz.
10:31
We can be part of a growing,
unstoppable movement
unstoppable movement
183
619040
3696
Bizler milyonlarca Amerikalının iyileşmesi
10:34
to have millions of Americans
enter recovery,
enter recovery,
184
622760
3016
ve bu salgına bir son
verilmesi için büyümekte olan,
verilmesi için büyümekte olan,
10:37
and put an end to this epidemic.
185
625800
2096
durdurulamaz bir hareketin
parçası olabiliriz.
parçası olabiliriz.
10:39
Thank you very much.
186
627920
1216
Çok teşekkür ederim.
10:41
(Applause)
187
629160
2376
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Michael Botticelli - Drug policy expertAs Director of National Drug Control Policy, Michael Botticelli led the Obama Administration’s drug policy efforts to diminish the consequences of substance use through evidence-based prevention, treatment and recovery support services.
Why you should listen
Michael Botticelli was sworn in as Director of National Drug Control Policy at the White House on February 11, 2015, after being unanimously confirmed by the Senate. He joined the White House Office of National Drug Control Policy (ONDCP) as Deputy Director in November 2012 and later served as Acting Director. He is currently the Executive Director of the Grayken Center for Addiction Medicine at Boston Medical Center and also a Distinguished Policy Scholar at the Johns Hopkins Bloomberg School of Public Health in Baltimore.
As Director of National Drug Control Policy, Botticelli led the Obama Administration's drug policy efforts, which are based on a balanced public health and public safety approach. The Administration advanced historic drug policy reforms and innovations in prevention, criminal justice, treatment and recovery.
In response to the national opioid epidemic, Botticelli coordinated actions across the Federal government to reduce prescription drug abuse, heroin use and related overdoses. These include supporting community-based prevention efforts; educating prescribers and the public about preventing prescription drug abuse; expanding use of the life-saving overdose-reversal drug naloxone by law enforcement and other first responders; and increasing access to medication-assisted treatment and recovery support services to help individuals sustain their recovery from opioid use disorders.
Botticelli has more than two decades of experience supporting Americans affected by substance use disorders. Prior to joining ONDCP, he served as Director of the Bureau of Substance Abuse Services at the Massachusetts Department of Public Health, where he successfully expanded innovative and nationally recognized prevention, intervention, treatment and recovery services for the Commonwealth of Massachusetts. He also forged strong partnerships with local, state and Federal law enforcement agencies; state and local health and human service agencies; and stakeholder groups to guide and implement evidence-based programs.
Botticelli has served in a variety of leadership roles for the National Association of State Alcohol and Drug Abuse Directors. He was a member of the Advisory Committee for the Substance Abuse and Mental Health Services Administration's Center for Substance Abuse Prevention and the National Action Alliance for Suicide Prevention. He has also co-authored many peer-reviewed articles that have significantly contributed to the field.
Born in Upstate New York, Botticelli holds a Bachelor of Arts degree from Siena College and a Master of Education degree from St. Lawrence University. He is also in long-term recovery from a substance use disorder, celebrating more than 28 years of recovery.
Michael Botticelli | Speaker | TED.com