TED2019
Daniel Lismore: My life as a work of art
Daniel Lismore: Bir sanat eseri olarak hayatım
Filmed:
Readability: 3.5
376,941 views
Daniel Lismore'un dolabı muhtemelen sizinkinden biraz farklı; kıyafetleri bira tenekeleri ve plastik kristallerden elmaslara, kraliyet kumaşlarına ve 2000 yıllık Roma yüzüklerine kadar değişen malzemelerden oluşuyor. Bu çarpıcı konuşmasında Lismore, karmaşık topluluklarının ardındaki vizyonu paylaşıyor ve hayatı bir sanat eseri olarak yaşamanın nasıl olduğunu anlatıyor. “Herkes kendi şaheserini yaratma yeteneğine sahip” diyor. "Bir ara denemelisiniz."
Daniel Lismore - Artist
Inspired by art in all its forms, Daniel Lismore combines multiple inspirations from around the world into vibrant expressions of cultural appreciation. Full bio
Inspired by art in all its forms, Daniel Lismore combines multiple inspirations from around the world into vibrant expressions of cultural appreciation. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:13
My day starts just like yours.
0
1224
3274
Ben de güne tıpkı sizin gibi başlıyorum.
00:17
(Laughter)
1
5581
4965
(Gülme)
00:22
When I wake up in the morning,
2
10570
2016
Sabah uyandığımda
00:24
I check my phone,
3
12610
2188
telefonumu kontrol ederim
00:26
and then I have a cup of coffee.
4
14822
1662
sonra kahve içerim.
00:29
But then my day truly starts.
5
17512
2489
Asıl sonrasında günüm başlar.
00:33
It may not be like yours,
because I live my life as an artwork.
because I live my life as an artwork.
6
21154
5179
Sizinki gibi olmayabilir, çünkü hayatımı
sanat eseri olarak yaşıyorum.
sanat eseri olarak yaşıyorum.
00:40
Picture yourself in a giant jewelry box
7
28289
4323
Kendinizi dev bir mücevher kutusunda
hayal edin,
hayal edin,
00:44
with all the beautiful things
that you have ever seen in your life.
that you have ever seen in your life.
8
32636
3341
hayatınızda gördüğünüz
en güzel şeylerle dolu.
en güzel şeylerle dolu.
00:49
Then imagine that your body is a canvas.
9
37336
3850
Sonra vücudunuzun bir
tuval olduğunu hayal edin.
tuval olduğunu hayal edin.
00:54
And on that canvas,
10
42568
1743
O tuvalde,
00:56
you have a mission to create a masterpiece
11
44335
5062
dev mücevher kutunuzun içeriğini kullanıp
01:01
using the contents
of your giant jewelry box.
of your giant jewelry box.
12
49421
2791
bir şaheser yaratma göreviniz var.
01:05
Once you've created your masterpiece,
13
53757
3009
Bir kez şaheserinizi yarattıktan sonra,
01:08
you might think, "Wow, I created that.
14
56790
3508
"Vay canına, ben yarattım.
Bugün ben buyum."
Bugün ben buyum."
01:12
This is who I am today."
15
60322
1676
diye düşünebilirsiniz.
01:14
Then you would pick up your house keys,
16
62736
1955
Sonrasında evin anahtarlarını alıp
01:16
walk out the door into the real world,
17
64715
2246
gerçek dünyaya açılan kapıdan yürür,
01:18
maybe take public transport
to the center of the town ...
to the center of the town ...
18
66985
3386
belki de şehir merkezine
toplu taşıma ile gidersiniz.
toplu taşıma ile gidersiniz.
01:23
Possibly walk along the streets
or even go shopping.
or even go shopping.
19
71709
3204
Muhtemelen sokaklarda yürür
hatta alışveriş yaparsınız.
hatta alışveriş yaparsınız.
01:27
That's my life, every day.
20
75731
1727
İşte benim hayatım bu, her gün.
01:30
When I walk out the door,
21
78686
1393
Kapıdan dışarı çıktığımda
01:32
these artworks are me.
22
80103
1596
bu sanat eserleri benim.
01:34
I am art.
23
82281
2096
Ben sanatım.
01:38
I have lived as art my entire adult life.
24
86408
3164
Yetişkin hayatım boyunca
sanat olarak yaşadım.
sanat olarak yaşadım.
01:42
Living as art is how I became myself.
25
90324
2691
Sanat olarak yaşamak,
kimliğimi belirledi.
kimliğimi belirledi.
01:46
I was brought up in a small village
called Fillongley, in England,
called Fillongley, in England,
26
94401
4090
İngiltere'de Fillongley adında
küçük bir köyde büyüdüm
küçük bir köyde büyüdüm
01:50
and it was last mentioned
in the "Domesday Book,"
in the "Domesday Book,"
27
98515
2287
ve en son "Domesday Book"ta bahsedildi,
01:52
so that's the mentality.
28
100826
1635
işte zihniyet bu şekilde.
01:54
(Laughter)
29
102485
1151
(Gülüşmeler)
01:55
I was raised by my grandparents,
30
103660
2322
Büyükannemler tarafından yetiştirildim,
01:58
and they were antiques dealers,
31
106006
1774
antika satıcısıydılar,
01:59
so I grew up surrounded
by history and beautiful things.
by history and beautiful things.
32
107804
4305
yani büyürken etrafımda
hep tarih ve güzel şeyler vardı.
hep tarih ve güzel şeyler vardı.
02:04
I had the most amazing dress-up box.
33
112621
1877
Muhteşem bir kıyafet dolabım vardı.
02:07
So as you can imagine, it started then.
34
115309
3031
Yani tahmin edebildiğiniz
gibi o zamanlarda başladı.
gibi o zamanlarda başladı.
02:13
I moved to London when I was 17
to become a model.
to become a model.
35
121817
2638
17 yaşındayken modellik
yapmak için Londra'ya taşındım.
yapmak için Londra'ya taşındım.
Sonrasında fotoğrafçılık okuluna gittim.
02:17
And then I went to study photography.
36
125718
1892
02:20
I wasn't really happy
with myself at the time,
with myself at the time,
37
128995
2369
O zamanlar olduğum kişiden
çok mutlu değildim,
çok mutlu değildim,
02:23
so I was always looking for escapism.
38
131388
1781
bu yüzden hep bir kaçış aradım.
02:25
I studied the works of David LaChapelle
39
133884
2632
David LaChapelle ve Steven Arnold'un
02:28
and Steven Arnold,
40
136540
1286
işlerini araştırdım,
02:29
photographers who both curated
and created worlds
and created worlds
41
137850
3624
hem küratörlük yapan
hem de büyüleyici dünyalar yaratan
fotoğrafçılar.
fotoğrafçılar.
02:33
that were mind-blowing to me.
42
141498
2098
02:36
So I decided one day to cross over
from the superficial fashion world
from the superficial fashion world
43
144038
5849
Bir gün, bu sığ moda dünyasından ayrılıp
sığ sanat dünyasına
sığ sanat dünyasına
02:41
to the superficial art world.
44
149911
1659
geçmeye karar verdim.
02:43
(Laughter)
45
151594
1373
(Gülüşmeler)
02:44
I decided to live my life
as a work of art.
as a work of art.
46
152991
3435
Hayatımı bir sanat eseri olarak
yaşamaya karar verdim.
yaşamaya karar verdim.
02:50
I spend hours, sometimes
months, making things.
months, making things.
47
158178
2893
Bir şeyler üretmek için saatlerimi
bazen de aylarımı verdim.
bazen de aylarımı verdim.
02:53
My go-to tool is a safety pin,
like this --
like this --
48
161807
3389
Kurtarıcı eşyam bir çengelli iğne,
bunun gibi.
bunun gibi.
02:57
(Laughter)
49
165220
1006
(Gülüşmeler)
02:58
They're never big enough.
50
166250
1228
Asla yeterli değiller.
02:59
(Laughter)
51
167502
1107
(Gülüşmeler)
03:00
And I use my fabrics time and time again,
52
168633
2524
Kumaşlarımı tekrar tekrar kullanırım,
03:03
so I recycle everything that I use.
53
171181
1873
yani hepsini geri dönüştürüyorum.
03:06
When I get dressed I'm guided
by color, texture and shape.
by color, texture and shape.
54
174580
3010
Giyinirken renk, doku ve forma
göre hareket ediyorum.
göre hareket ediyorum.
03:10
I rarely have a theme.
55
178848
1355
Nadiren tema kullanırım.
03:12
I find beautiful objects
from all over the world,
from all over the world,
56
180865
2304
Dünyanın her yerinden
güzel nesneler buluyorum
güzel nesneler buluyorum
03:15
and I curate them into 3-D tapestries
57
183183
2838
ve onları tüm vücut şeklimi
kaplayan bir taban katmanı
kaplayan bir taban katmanı
03:18
over a base layer that covers
my whole body shape ...
my whole body shape ...
58
186045
2660
üzerinde 3 boyutlu
duvar kağıdına basıyorum,
duvar kağıdına basıyorum,
03:20
because I'm not very happy with my body.
59
188729
1941
çünkü vücudumun hâlinden memnun değilim.
03:22
(Laughs)
60
190694
1150
(Gülüşmeler)
03:24
I ask myself, "Should I take something off
61
192177
2000
Kendime sorarım
"Bir şeyi çıkartmalı mıyım
"Bir şeyi çıkartmalı mıyım
03:26
or should I put something on?
62
194201
2194
yoksa giymeli miyim?
03:28
100 pieces, maybe?"
63
196419
1173
Yüz parça, olur mu?"
03:29
And sometimes, I do that.
64
197616
1446
Bazen öyle yapıyorum.
03:32
I promise you it's not
too uncomfortable --
too uncomfortable --
65
200963
2804
Gerçekten söylüyorum,
o kadar da rahatsız edici değil,
o kadar da rahatsız edici değil,
03:35
well, just a little --
66
203791
1542
yani, sadece birazcık.
03:37
(Laughter)
67
205357
1080
(Gülüşmeler)
03:38
I might have a safety pin
poking at me sometimes
poking at me sometimes
68
206461
2239
Bazen sizinle konuşurken
03:40
when I'm having a conversation with you,
69
208724
1905
bir iğne batabilir
03:42
so I'll kind of go off --
70
210653
1542
ben de sinirlenebilirim.
03:44
(Laughter)
71
212219
1424
(Gülüşmeler)
03:47
It usually takes me
about 20 minutes to get ready,
about 20 minutes to get ready,
72
215091
3475
Hazırlanmam genelde 20 dakika sürer,
03:50
which nobody ever believes.
73
218590
2102
buna neredeyse kimse inanmaz.
03:53
It's true --
74
221828
1150
Bu doğru,
03:55
sometimes.
75
223002
1150
bazen.
03:56
So, it's my version
of a t-shirt and jeans.
of a t-shirt and jeans.
76
224942
2735
Bu da benim tişört ve pantolon kombinim.
03:59
(Laughter)
77
227701
2224
(Gülüşmeler)
04:01
When I get dressed,
I build like an architect.
I build like an architect.
78
229949
2155
Giyinirken bir mimara dönüşüyorum.
04:04
I carefully place things
till I feel they belong.
till I feel they belong.
79
232892
2654
Bir şeyleri ait oldukları
yerlerine koyuyorum.
yerlerine koyuyorum.
04:08
Then, I get a lot of my ideas
from lucid dreaming.
from lucid dreaming.
80
236157
2634
Fikirlerimin çoğunu istihare
rüyalarımdan alıyorum.
rüyalarımdan alıyorum.
04:11
I actually go to sleep
to come up with my ideas,
to come up with my ideas,
81
239180
2586
Hatta aklıma fikir gelmesi için uyuyorum,
04:13
and I've taught myself to wake up
to write them down.
to write them down.
82
241790
2529
kendime bu fikirleri
uyanıp yazmayı öğrettim.
uyanıp yazmayı öğrettim.
04:18
I wear things till they fall apart,
83
246002
1993
Bir şeyleri yırtılana kadar giyiyorum,
04:20
and then, I give them a new life.
84
248019
2181
sonrasında onlara
başka bir hayat veriyorum.
başka bir hayat veriyorum.
04:22
The gold outfit, for example --
85
250686
1737
Örneğin, altın kıyafet
04:24
it was the outfit that I wore
to the Houses of Parliament in London.
to the Houses of Parliament in London.
86
252447
4039
Londra'daki Parlamento Binası'nda
giydiğim kıyafetti.
giydiğim kıyafetti.
04:29
It's made of armor,
sequins and broken jewelry,
sequins and broken jewelry,
87
257411
2833
Zırh, payetler ve kırılmış
mücevherlerden yapıldı
mücevherlerden yapıldı
04:32
and I was the first person
to wear armor to Parliament
to wear armor to Parliament
88
260268
2747
ve Oliver Cromwell'in 17. yüzyılda
yasaklamasından sonra
yasaklamasından sonra
04:35
since Oliver Cromwell
banned it in the 17th century.
banned it in the 17th century.
89
263039
2680
parlamentoda giyen ilk kişi bendim.
04:38
Things don't need
to be expensive to be beautiful.
to be expensive to be beautiful.
90
266889
2666
Bir şeylerin güzel olması
için pahalı olması gerekmez.
için pahalı olması gerekmez.
04:42
Try making outfits out of bin liners
or trash you found out on the streets.
or trash you found out on the streets.
91
270335
4785
Çöp poşetinden ya da sokakta bulduğunuz
çöplerden kıyafet yapmayı deneyin.
çöplerden kıyafet yapmayı deneyin.
04:47
You never know,
92
275144
1151
Kim bilir,
04:48
they might end up on the pages of "Vogue."
93
276319
2341
belki de "Vogue" dergisinde yayınlanır.
04:51
There's over 6,000 pieces
in my collection,
in my collection,
94
279932
2224
Koleksiyonumda 2000 yıllık
Roma yüzüklerinden
Roma yüzüklerinden
04:54
ranging from 2,000-year-old Roman rings
to ancient Buddhist artifacts.
to ancient Buddhist artifacts.
95
282180
4306
antik Budist eserlere
kadar 6000 parça var.
kadar 6000 parça var.
04:59
I believe in sharing what I do
and what I have with others,
and what I have with others,
96
287066
3018
Yaptıklarımı paylaşmaya inanıyorum,
05:02
so I decided to create an art exhibition,
97
290108
2938
bu yüzden şu anda da dünyadaki
müzelerde sergileniyor olan
müzelerde sergileniyor olan
05:05
which is currently traveling
to museums around the world.
to museums around the world.
98
293070
2928
bir sanat sergisi yapmaya karar verdim.
05:09
It contains an army of me --
99
297080
2225
Benim bir ordumu oluşturuyorlar,
05:11
life-size sculptures
as you can see behind me,
as you can see behind me,
100
299329
2149
arkamda gördüğünüz
boyutlarda heykeller
boyutlarda heykeller
05:13
they're here --
101
301502
1151
buradalar,
bunlar benim hayatım,
gerçekten.
gerçekten.
05:14
they are my life, really.
102
302677
1217
05:15
They're kind of like 3-D tapestries
of my existence as living as art.
of my existence as living as art.
103
303918
3234
Bir sanat olarak varoluşumun
üç boyutlu dokuması gibiler.
üç boyutlu dokuması gibiler.
05:19
They contain plastic crystals
mixed with diamonds,
mixed with diamonds,
104
307176
2476
Hepsi elmas, bira kutuları
ve kraliyet ipleriyle
ve kraliyet ipleriyle
05:21
beer cans and royal silks all in one look.
105
309676
2591
karıştırılmış plastik kristaller içeriyor.
05:24
I like the fact that the viewer
can never make the assumption
can never make the assumption
106
312639
2869
Seyircinin neyin gerçek neyin
sahte olduğunu ayırt edememesi
sahte olduğunu ayırt edememesi
05:27
about what's real and what's fake.
107
315532
1659
gerçeği beni mutlu ediyor.
05:29
I find it important to explore and share
cultures through my works.
cultures through my works.
108
317599
4791
Sanatım yoluyla kültürleri
keşfetmenin, paylaşmanın
keşfetmenin, paylaşmanın
05:35
I use clothing as a means to investigate
109
323746
2410
ve dünyanın her tarafından insanlarla
05:38
and appreciate people
from all over the world.
from all over the world.
110
326180
2456
iletişim içinde olmanın
önemli olduğunu düşünüyorum.
önemli olduğunu düşünüyorum.
05:41
Sometimes, people think
I'm a performer or a drag queen.
I'm a performer or a drag queen.
111
329557
5154
Bazen insanlar benim bir müzisyen
ya da zenne olduğumu düşünüyor.
ya da zenne olduğumu düşünüyor.
05:47
I'm not.
112
335704
1421
Değilim.
05:49
Although my life appears
to be a performance,
to be a performance,
113
337149
3576
Hayatım bir gösteri gibi görünse de
05:52
it's not.
114
340749
1376
öyle değil.
05:54
It's very real.
115
342149
1695
Tamamen gerçek.
05:56
People respond to me as they would
any other type of artwork.
any other type of artwork.
116
344791
3041
İnsanlar beni, herhangi bir
sanat yapıtı gibi karşılıyorlar.
sanat yapıtı gibi karşılıyorlar.
06:00
Many people are fascinated and engaged.
117
348272
2892
Birçok insan büyüleniyor.
06:03
Some people walk around me,
staring, shy at first.
staring, shy at first.
118
351536
3038
Bazıları etrafımda yürüyüp
göz gezdiriyor, ilk başta utanıyorlar.
göz gezdiriyor, ilk başta utanıyorlar.
06:07
Then they come up to me and they say
they love or absolutely hate what I do.
they love or absolutely hate what I do.
119
355024
4422
Daha sonra yanıma gelip beğendiklerini
ya da nefret ettiklerini söylüyorlar.
ya da nefret ettiklerini söylüyorlar.
06:12
I sometimes respond, and other times
I let the art talk for itself.
I let the art talk for itself.
120
360242
3744
Bazen cevap veriyorum, bazense
bırakıyorum sanatım konuşuyor.
bırakıyorum sanatım konuşuyor.
06:18
The most annoying thing in the world
is when people want to touch the artwork.
is when people want to touch the artwork.
121
366187
3777
Dünyadaki en sinir bozucu şey insanların
sanat eserlerine dokunmaya çalışması.
sanat eserlerine dokunmaya çalışması.
06:22
But I understand.
122
370550
1310
Ama bunu anlıyorum.
06:24
But like a lot of contemporary art,
123
372822
1709
Fakat birçok çağdaş sanat gibi,
06:26
many people are dismissive.
124
374555
1480
birçok insan da küçümseyici.
06:28
Some people are critical,
125
376059
1907
Bazıları eleştirel,
06:29
others are abusive.
126
377990
1352
bazılarının ağzı bozuk.
06:31
I think it comes from
the fear of the different --
the fear of the different --
127
379918
2891
Sanırım bu durum farklılığın
06:34
the unknown.
128
382833
1337
ve bilinmeyenin korkusu.
06:36
There are so many reactions to what I do,
129
384194
2477
Yaptığım işe çok fazla tepki alıyorum
06:38
and I've just learned
not to take them personally.
not to take them personally.
130
386695
3034
ve bunları kişisel algılamamayı öğrendim.
06:42
I've never lived
as Daniel Lismore, the person.
as Daniel Lismore, the person.
131
390803
2533
Hiçbir zaman Daniel Lismore kişisi
olarak yaşamadım.
olarak yaşamadım.
06:45
I've lived as Daniel Lismore, the artwork.
132
393360
2094
Hep sanat eseri olan Daniel Lismore'dum.
06:48
And I've faced every
obstacle as an artwork.
obstacle as an artwork.
133
396174
2587
Bir sanat eseri olarak
bütün engellerle karşılaştım.
bütün engellerle karşılaştım.
06:52
It can be hard ...
134
400402
1892
Bu zor olabilir,
06:54
especially if your wardrobe
takes up a 40-foot container,
takes up a 40-foot container,
135
402318
4141
özellikle eğer dolabınız
70 metre küplük bir konteyner,
70 metre küplük bir konteyner,
06:58
three storage units
and 30 boxes from IKEA --
and 30 boxes from IKEA --
136
406483
2914
üç saklama deposu ve IKEA'dan
30 karton içeriyorsa.
30 karton içeriyorsa.
07:01
(Laughter)
137
409421
1515
(Gülüşmeler)
07:02
and sometimes, it can be
very difficult, getting into cars,
very difficult, getting into cars,
138
410960
4008
Bazen arabalara binmek çok zor olabiliyor
07:06
and sometimes --
139
414992
1226
ve bazense,
07:08
well, this morning I didn't fit
through my bathroom door,
through my bathroom door,
140
416242
2668
mesela bu sabah banyomun
kapısından geçemedim,
kapısından geçemedim,
07:10
so that was a problem.
141
418934
1243
sıkıntılı bir durumdu.
07:12
(Laughter)
142
420201
1647
(Gülüşmeler)
07:13
What does it mean to be yourself?
143
421872
1975
Kendin olmak ne anlama geliyor?
07:16
People say it all the time,
144
424313
1869
İnsanlar bunu sürekli söyler,
07:18
but what does it truly mean,
145
426206
1690
fakat aslında ne anlama gelir
07:19
and why does it matter?
146
427920
1426
ve neden önemlidir?
07:22
How does life change when you choose
to be unapologetically yourself?
to be unapologetically yourself?
147
430257
4208
Özgünce kendimiz olmayı
seçtiğimizde hayatımız nasıl değişir?
seçtiğimizde hayatımız nasıl değişir?
07:28
I've had to face struggles
and triumphs whilst living my life as art.
and triumphs whilst living my life as art.
148
436560
3906
Bir sanat eseri olarak yaşarken düşüşler
ve çıkışlarla karşılaşmak zorunda kaldım.
ve çıkışlarla karşılaşmak zorunda kaldım.
07:32
I've been put on private jets
149
440490
2240
Özel jetlere binip
07:34
and flown around the world.
150
442754
1575
dünyayı dolaştım.
07:36
My work's been displayed
in prestigious museums,
in prestigious museums,
151
444724
2233
Çalışmalarım prestijli
müzelerde sergilendi
müzelerde sergilendi
07:38
and I've had the opportunity --
152
446971
1477
ve bazen şansım yaver gitti,
07:40
that is my grandparents, by the way,
153
448472
2732
gördükleriniz büyükannem
ve büyükbabam bu arada,
ve büyükbabam bu arada,
07:43
they're the people that raised me,
154
451228
1715
beni büyüten insanlar,
07:44
and there I am --
155
452967
1356
yandaki de benim.
07:46
(Laughs)
156
454347
1001
(Gülüşmeler)
07:47
(Applause)
157
455372
5462
(Alkışlar)
07:52
So I've been put on private jets,
flown around the world,
flown around the world,
158
460858
2753
Evet, özel jetlere binip dünyayı dolaştım
07:55
and yet, it's not been that easy
159
463635
2065
ama yine de o kadar kolay olmadı
07:57
because at times, I've been homeless,
160
465724
3072
çünkü bazen evsiz kaldığım da oldu,
08:00
I've been spat at,
161
468820
1362
yüzüme tükürüldüğü de,
08:02
I've been abused, sometimes daily,
162
470206
1890
taciz edildim, neredeyse her gün,
08:04
bullied my entire life,
163
472120
1888
hayatım boyunca aşağılandım,
08:06
rejected by countless individuals,
164
474032
2462
sayısız insan tarafından reddedildim
08:08
and I've been stabbed.
165
476518
1886
ve bıçaklandım.
08:10
But what hurt the most
166
478428
1906
Fakat en çok acıtanı,
08:12
was being put on the "Worst Dressed" list.
167
480358
2159
"En Kötü Giyinenler" listesine çıkmamdı.
08:14
(Laughter)
168
482541
3210
(Gülüşmeler)
08:17
It can be hard, being yourself,
169
485775
2331
Kendin olmak zor olabilir,
08:20
but I've found it's the best way.
170
488130
1773
ama anladım ki en iyi yol bu.
08:21
There's the "Worst Dressed."
171
489927
1357
İşte "En Kötü Giyinen".
08:23
(Laughs)
172
491308
1546
(Gülüşmeler)
08:25
As the quote goes,
"Everyone else is already taken."
"Everyone else is already taken."
173
493768
2603
Şiirde de dendiği gibi,
"Diğer herkesten çokça var."
"Diğer herkesten çokça var."
08:29
I've come to realize that confidence
is a concept you can choose.
is a concept you can choose.
174
497128
3287
Özgüvenin seçebileceğiniz
bir şey olduğunu anladım.
bir şey olduğunu anladım.
08:32
I've come to realize that authenticity
is necessary, and it's powerful.
is necessary, and it's powerful.
175
500991
4130
Sahiciliğin gerekli ve güçlü
olduğunu anladım.
olduğunu anladım.
08:38
I've tried to spend time
being like other people.
being like other people.
176
506206
3038
Diğer insanlar gibi olmaya çalıştım.
08:41
It didn't work.
177
509741
1240
Olmadı.
08:43
It's a lot of hard work,
not being yourself.
not being yourself.
178
511362
2343
Kendin olmamak çok yorucu bir iş.
08:47
I have a few questions for you all.
179
515600
1740
Size birkaç sorum var.
08:50
Who are you?
180
518612
1150
Kimsiniz?
08:53
How many versions of you are there?
181
521074
1804
Sizden kaç tane var?
08:55
And I have one final question:
182
523850
2422
Son olarak bir sorum var:
08:59
Are you using them all to your advantage?
183
527031
3009
Hepsini kendi avantajınıza mı
kullanıyorsunuz?
kullanıyorsunuz?
09:03
In reality, everyone is capable
of creating their own masterpiece.
of creating their own masterpiece.
184
531503
3660
Gerçekte, herkes kendi
başyapıtını oluşturabilir.
başyapıtını oluşturabilir.
09:07
You should try it sometime.
185
535847
1781
Bir ara denemelisiniz.
09:09
It's quite fun.
186
537652
1150
Çok eğlenceli.
09:11
Thank you.
187
539453
1151
Teşekkür ederim.
09:12
(Applause and cheers)
188
540628
5213
(Alkışlar ve tazahüratlar)
ABOUT THE SPEAKER
Daniel Lismore - ArtistInspired by art in all its forms, Daniel Lismore combines multiple inspirations from around the world into vibrant expressions of cultural appreciation.
Why you should listen
Daniel Lismore is known for living his life as art. His elaborate and extravagant ensembles brilliantly combine haute couture with vintage fabrics, found objects, chainmail, ethnic jewellery, millinery and more in an expression of eccentric, creative energy.
Lismore has been named by Vogue as England's most eccentric dresser. A prominent fixture on the London fashion and art circuits, he is both a tastemaker and friend to artists ranging from Stephen Fry and Debbie Harry to Boy George and Edward Enninful. In 2016, he was the face of H&M's "Close the Loop" Campaign to help encourage recycling of clothes. Lismore's personal wardrobe archive highlight his commitment to sustainable fashion.
Lismore is the author of Be Yourself, Everyone Else Is Already Taken.
Daniel Lismore | Speaker | TED.com