ABOUT THE SPEAKER
Debra Jarvis - Chaplain + author
Debra Jarvis isn't your typical hospital chaplain. With wry wit, she aims to comfort patients -- and also challenge them.

Why you should listen

For writer, ordained minister and hospital chaplain Debra Jarvis, humor is a powerful balm. She is not afraid to be funny even when doing very serious work with the sick and dying as a hospice chaplain, a pastoral consultant for volunteer groups caring for people with AIDS and MS, and a staff chaplain at the Seattle Cancer Care Alliance. Debra is the author of It’s Not About the Hair: And Other Certainties of Life & Cancer and numerous other books. Currently on sabbatical in Geneva, Debra’s last job was as writer-in-residence for the University Congregational United Church of Christ in Seattle. In her free time, Debra accompanies her Cairn terrier Max in his therapy dog work.

More profile about the speaker
Debra Jarvis | Speaker | TED.com
TEDMED 2014

Debra Jarvis: Yes, I survived cancer. But that doesn't define me

Debra Jarvis: Evet, kanserden kurtuldum. Ama bu beni tanımlamaz.

Filmed:
1,110,917 views

Debra Jarvis kanser teşhisi konulduğunda yaklaşık 30 yıldır hastane rahibesi olarak çalışıyordu. Bir hasta olarak oldukça fazla şey öğrendi. Esprili ve cüretkar bir konuşmayla "kanserden kurtulan" kimliğinin nasıl durağan bir his olduğunu açıklıyor. Herkesten en zor deneyimlerine sahip olurken kendimize gelişmemiz ve ilerlememiz için yer açmamızı istiyor.
- Chaplain + author
Debra Jarvis isn't your typical hospital chaplain. With wry wit, she aims to comfort patients -- and also challenge them. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
I just metmet you on a busotobüs,
0
1364
3273
Sizinle bir otobüste tanıştık
00:16
and we would really like
to get to know eachher other,
1
4637
2441
ve gerçekten birbirimizi tanımak istedik
00:19
but I've got to get off at the nextSonraki stop,
2
7078
2486
ama ben bir sonraki durakta
inmek zorundaydım,
00:21
so you're going to tell me
threeüç things about yourselfkendin
3
9564
4767
bu yüzden bana kendinizle ilgili
üç şey söyleyeceksiniz
00:26
that just definetanımlamak you as a personkişi,
4
14331
3580
sadece kendinizi tanımlayan
00:30
threeüç things about yourselfkendin
5
17911
1778
kendiniz hakkında üç şey
00:31
that will help me understandanlama who you are,
6
19689
3609
kim olduğunuzu anlamama yardım edecek
00:35
threeüç things that just
get to your very essenceöz.
7
23298
3994
sizin özünüze inebileceğim üç sey.
00:39
And what I'm wonderingmerak ediyor
8
27292
3078
Merak ettiğim şey
00:42
is, of those threeüç things,
9
30370
3289
bu üç seyden,
00:45
is any one of them
10
33659
1990
herhangi biri
00:47
survivinghayatta kalan some kindtür of traumaTravma?
11
35649
5024
bir tür travmayı atlatmak mı?
00:52
CancerKanser survivorSurvivor, rapekolza survivorSurvivor,
12
40673
5697
Kanserden kurtulan, tecavüzden kurtulan,
00:58
HolocaustHolokost survivorSurvivor, incestEnsest survivorSurvivor.
13
46370
5117
soykırımdan kurtulan,
ensest ilişkiden kurtulan.
01:03
Ever noticeihbar how we tendeğiliminde to identifybelirlemek ourselveskendimizi
14
51487
3444
Kendimizi yaralarımızla
tanımlama eğilimini
01:07
by our woundsyaralar?
15
54931
2531
hiç fark ettiniz mi?
01:09
And where I have seengörüldü this survivorSurvivor identityKimlik
16
57462
4476
Bu kurtulan kimliğini
01:14
have the mostçoğu consequencessonuçları
17
61938
2488
fazlaca
01:16
is in the cancerkanser communitytoplum.
18
64426
2553
kanser hastalarında gördüm.
01:19
And I've been around this
communitytoplum for a long time,
19
66979
2734
Uzunca bir süredir bu grubun etrafındayım
01:21
because I've been a hospiceDarülaceze
and a hospitalhastane chaplainPapaz
20
69713
3194
çünkü neredeyse 30 yıldır darülaceze
01:25
for almostneredeyse 30 yearsyıl.
21
72907
3297
ve hastane rahibesiyim.
01:28
And in 2005, I was workingçalışma at a bigbüyük cancerkanser centermerkez
22
76204
5733
2005 yılında,
büyük bir kanser merkezinde çalışırken
01:34
when I receivedAlınan the newshaber that
23
81937
2305
annemin göğüs kanseri olduğu
01:36
my motheranne had breastmeme cancerkanser.
24
84242
3435
haberini almıştım.
01:39
And then fivebeş daysgünler latersonra,
25
87677
2182
5 gün sonra ise
01:42
I receivedAlınan the newshaber that I had breastmeme cancerkanser.
26
89859
5467
bende de göğüs kanseri
olduğunu öğrenmiştim.
01:47
My motheranne and I can be competitiverekabetçi
27
95326
2633
Annemle ben rekabetçi olabiliyoruz
01:50
(LaughterKahkaha) —
28
97959
1788
(Gülüşmeler)-
01:51
but I was really not tryingçalışıyor to
competeyarışmak with her on this one.
29
99747
4432
fakat bu konuda onunla
yarışmaya gerçekten çalışmadım.
01:56
And in factgerçek, I thought, well,
30
104179
2025
düşündüm de , doğrusu
01:58
if you have to have cancerkanser,
31
106204
1935
eğer kanserseniz
02:00
it's prettygüzel convenientuygun to be workingçalışma
32
108139
1721
onu tedavi eden bir yerde çalışmak
02:02
at a placeyer that treatsmuamele etmek it.
33
109860
1511
oldukça işe yarıyor.
02:03
But this is what I heardduymuş from
a lot of outragedçileden people.
34
111371
2697
Ama çok sayıda öfkeli insandan
şunu duydum:
02:06
What?
35
114068
1462
"Ne?
02:07
You're the chaplainPapaz.
36
115530
1920
Sen rahibesin.
02:09
You should be immunebağışık.
37
117450
2290
Dokunulmaz olmalısın."
02:11
Like, maybe I should have just gottenkazanılmış off
38
119740
2077
Sanki, hastalık biletini almak yerine
02:14
with a warninguyarı insteadyerine of an actualgerçek ticketbilet,
39
121817
2295
sadece bir uyarı almalıydım
02:16
because I'm on the forcekuvvet.
40
124112
3768
çünkü ilahi taraftaydım.
02:20
So I did get my treatmenttedavi at the
cancerkanser centermerkez where I workedişlenmiş,
41
127880
2975
Çalıştığım kanser merkezinde tedavi oldum
02:23
whichhangi was amazinglyinanılmaz convenientuygun,
42
130855
2521
ki bu şaşırtıcı şekilde rahattı.
02:25
and I had chemotherapykemoterapi
43
133376
2239
Kemoterapi aldım, mememi aldırdım
02:27
and a mastectomymastektomi, and a salineSerum implantimplant put in,
44
135615
2710
ve silikon yaptırdım
02:30
and so before I say anotherbir diğeri wordsözcük,
let me just say right now,
45
138325
2125
ve başka bir şey söylemeden önce
hemen belirteyim
02:32
this is the fakesahte one. (LaughterKahkaha)
46
140450
4774
sahte olan bu. (Kahkahalar)
02:37
I have foundbulunan that I need to get that out of the way,
47
145224
3213
Bunu aradan çıkarmam gerektiğini anladım
02:40
because I'll see somebodybirisi go
48
148437
1774
çünkü birisini şöyle göreceğim:
02:42
"Oh, I know it's this one."
49
150211
2217
"Oh, bence bu."
Sonra hareket edeceğim ya da
işaret edeceğim ve şöyle olacak:
02:44
And then I'll movehareket or I'll
gesturejest and they'llacaklar go,
50
152428
2464
02:47
"No, it's that one."
51
154892
2553
"Hayır, diğeri."
02:49
So now you know.
52
157445
2171
Neyse şimdi biliyorsunuz.
02:51
I learnedbilgili a lot beingolmak a patienthasta,
53
159616
2137
Hasta olunca çok şey öğrendim ve
02:53
and one of the surprisingşaşırtıcı things was
54
161753
1522
şaşırtıcı olan şeylerden biri
02:55
that only a smallküçük partBölüm of the cancerkanser experiencedeneyim
55
163275
4107
kanser deneyiminin çok küçük bir bölümü
02:59
is about medicinetıp.
56
167382
2092
tıp ile ilgiliydi.
03:01
MostÇoğu of it is about feelingsduygular and faithinanç
57
169474
4353
Büyük bir bölümü duygular, inanç,
03:06
and losingkaybetme and findingbulgu your identityKimlik
58
173827
2633
kimliğini kaybetmek ve bulmak
03:08
and discoveringkeşfetmek strengthkuvvet
59
176460
1578
daha önce sahip olduğunuzu
bile bilmediğiniz
03:10
and flexibilityesneklik you never even knewbiliyordum you had.
60
178038
3922
gücü ve esnekliği keşfetmekle ilgilidir.
03:14
It's about realizingfark that
61
181960
2329
Hayattaki en önemli şeylerin
03:16
the mostçoğu importantönemli things in life are
62
184289
3070
düşündükleriniz değil,
03:19
not things at all, but relationshipsilişkiler,
63
187359
3081
aslında ilişkilerin
önemli olduğunu anlamaktır.
03:22
and it's about laughinggülme in the faceyüz of uncertaintybelirsizlik
64
190440
4066
Belirsizliğin yüzüne gülmek ve
03:26
and learningöğrenme that the way to
get out of almostneredeyse anything
65
194506
3439
neredeyse her şeyden kaçmanın yolunun
" Ben kanserim."
03:30
is to say, "I have cancerkanser."
66
197945
4315
diyerek olduğunu öğrenmektir.
03:34
So the other thing I learnedbilgili was that
67
202260
2513
Öğrendiğim diğer şey ise
03:36
I don't have to take on "cancerkanser survivorSurvivor"
68
204773
3454
"kanserden kurtulan"
ifadesini kişiliğimin bir parçası yapmak
03:40
as my identityKimlik,
69
208227
1968
zorunda değilim.
03:42
but, boyoğlan, are there powerfulgüçlü forcesgüçler
70
210195
3619
ama, bunu yapmam için beni itekleyen
03:46
pushingitme me to do just that.
71
213814
3546
etkili güçler yok mu!
03:49
Now, don't, please, misunderstandyanlış anlamayın me.
72
217360
4318
Şimdi, beni lütfen yanlış anlamayın.
03:53
CancerKanser organizationsorganizasyonlar
73
221678
1959
Kanser dernekleri
03:55
and the drivesürücü for earlyerken screeningtarama
74
223637
1980
erken görüntüleme çabası
03:57
and cancerkanser awarenessfarkında olma and cancerkanser researchAraştırma
75
225617
2654
kanser farkındalığı ve araştırmaları
04:00
have normalizedNormalleştirilmiş cancerkanser,
76
228271
2115
kanseri normalleştirdi.
04:02
and this is a wonderfulolağanüstü thing.
77
230386
1324
Bu harika bir şey.
04:03
We can now talk about cancerkanser
78
231710
2084
Şimdi kanser hakkında fısıldamadan
04:05
withoutolmadan whisperingFısıldayan.
79
233794
1778
konuşabiliyoruz.
04:07
We can talk about cancerkanser and
we can supportdestek one anotherbir diğeri.
80
235572
4518
Kanser hakkında konuşabiliyor
ve birbirimizi destekleyebiliyoruz.
04:12
But sometimesara sıra, it feelshissediyor
81
240090
3086
Ama bazen, insanlar
04:15
like people go a little overboarddenize
82
243176
1398
ölçüyü biraz kaçrıyor ve bize
04:16
and they startbaşlama tellingsöylüyorum us how we're going to feel.
83
244574
5205
neler hissedeceğimizi
anlatmaya başlıyorlar.
04:21
So about a weekhafta after my surgerycerrahlık,
84
249779
3543
Ameliyatımdan bir hafta kadar sonra
04:25
we had a houseguestmisafir.
85
253322
2880
bir misafir davet etmiştik.
04:28
That was probablymuhtemelen our first mistakehata.
86
256202
2748
İlk hatamız muhtemelen buydu.
04:31
And keep in mindus that
87
258950
1521
Unutmamak gerekir ki
04:32
at this pointpuan in my life
88
260471
1670
hayatımın bu noktasında
04:34
I had been a chaplainPapaz for over 20 yearsyıl,
89
262141
3622
20 yıldan fazladır rahibeydim
04:37
and issuessorunlar like dyingölen and deathölüm
90
265763
2323
ölüm ve hayatın anlamı
04:40
and the meaninganlam of life,
91
268086
1556
gibi konular
04:41
these are all things I'd been
yakkingyakking about foreversonsuza dek.
92
269642
3178
hakkında daima
car car konuştuğum şeylerdi.
04:45
So at dinnerakşam yemegi that night,
93
272820
2500
O gece yemekte,
04:47
our houseguestmisafir proceedsgelirleri to
stretchUzatmak his armssilâh up over his headkafa,
94
275320
2736
konuğumuz kollarını başının üzerinde gerdi
ve dedi ki:
04:50
and say, "You know, DebDeb,
95
278056
2805
"Bilirsin, Deb,
04:53
now you're really going to learnöğrenmek what's importantönemli.
96
280861
4149
şimdi neyin önemli olduğunu
gerçekten öğreneceksin.
04:57
Yes, you are going to make some bigbüyük changesdeğişiklikler
97
285010
2697
Evet, hayatında bazı büyük değişiklikler
04:59
in your life,
98
287707
1370
yapacaksın
05:01
and now you're going to startbaşlama
thinkingdüşünme about your deathölüm.
99
289077
3648
ve ölümün hakkında
düşünmeye başlayacaksın.
05:04
YepEvet, this cancerkanser is your wakeupuyandırma call."
100
292725
4025
Evet, kanser senin uyarı ikazın."
05:10
Now, these are goldenaltın wordskelimeler
101
298520
2655
Bunlar kendi deneyimi
05:13
cominggelecek from someonebirisi who is speakingkonuşuyorum about
102
301175
1979
hakkında konuşan birisinden gelen
05:15
theironların ownkendi experiencedeneyim,
103
303154
2419
altın sözcükler
05:17
but when someonebirisi is tellingsöylüyorum you
104
305573
2376
ama birisi size nasıl hissedeceğinizi
05:20
how you are going to feel,
105
307949
2393
söylediği zaman
05:22
it's instantanlık crapbok.
106
310342
2046
zırvalıyordur.
05:24
The only reasonneden I did not killöldürmek him
107
312388
2904
Onu çıplak ellerimle
05:27
with my bareçıplak handseller
108
315292
1991
öldürmememin tek sebebi
05:29
was because I could not liftasansör my right armkol.
109
317283
4095
sağ kolumu kaldıramıyordum.
05:33
But I did say a really badkötü wordsözcük to him,
110
321378
4218
Ama, ona gerçekten kötü bir söz söyledim
05:37
followedtakip etti by a regulardüzenli wordsözcük, that —
111
325596
2901
malum kelimeyle devam eden,
05:40
(LaughterKahkaha) —
112
328497
1223
(Kahkahalar)
05:41
madeyapılmış my husbandkoca say, "She's on narcoticsNarkotik."
113
329720
3518
eşim dedi ki:"Narkozun etkisinde."
05:45
(LaughterKahkaha)
114
333238
1958
(Kahkahalar)
05:47
And then after my treatmenttedavi, it just feltkeçe like
115
335196
2494
Tedavimden sonra
05:49
everyoneherkes was tellingsöylüyorum me what my
experiencedeneyim was going to mean.
116
337690
3283
sanki herkes bana deneyimimin
ne anlama geleceğini söylüyordu.
05:53
"Oh, this meansanlamına geliyor you're going to be doing the walkyürümek."
117
340973
2792
"Ha, bu yürüyüş yapacaksın demek."
"Ha, bu öğle yemeğine geleceksin demek."
05:55
"Oh, this meansanlamına geliyor you're cominggelecek to the luncheonÖğle Yemeği."
118
343765
1624
05:57
"This meansanlamına geliyor you're going to be wearinggiyme
119
345389
1262
"Bu pembe kurdele takacağın
05:58
the pinkpembe ribbonŞerit and the pinkpembe t-shirttişört
120
346651
2391
pembe tişört, saç bandı, küpe
06:01
and the headbandkafa bandı and the earringsKüpe
121
349042
1862
bileklik ve külot
06:03
and the braceletbilezik and the pantieskülot."
122
350904
3736
giyeceğin anlamına geliyor."
06:06
PantiesKülot. No, seriouslycidden mi, googleGoogle it.
123
354640
3229
Külot. Hayır, ciddiyim, google'a bakın.
06:10
(LaughterKahkaha)
124
357869
2051
(Kahkahalar)
06:12
How is that raisingyükselen awarenessfarkında olma?
125
359920
2091
Bu nasıl farkındalık artırıyor?
06:14
Only my husbandkoca should be seeinggörme my pantieskülot.
126
362011
2067
Külotlarımı sadece kocam görmeli.
06:16
(LaughterKahkaha)
127
364078
1669
(Kahkahalar)
06:17
He's prettygüzel awarefarkında of cancerkanser alreadyzaten.
128
365747
4411
O da kanserin fazlaca farkında zaten.
06:22
It was at that pointpuan where I feltkeçe like, oh my God,
129
370158
3144
İşte o noktada, Allah'ım,
hayatım ele geçiriliyormuş
06:25
this is just takingalma over my life.
130
373302
3150
gibi hissettim.
06:28
And that's when I told myselfkendim,
claimİddia your experiencedeneyim.
131
376452
4972
O zaman kendime dedim ki,
deneyimine sahip ol.
06:33
Don't let it claimİddia you.
132
381424
3662
O sana sahip olmasın.
06:37
We all know that
133
385086
2108
Hepimiz biliyoruz ki
06:39
the way to copebaşa çıkmak with traumaTravma, with losskayıp,
134
387194
4122
Travmayla, kayıpla, tüm hayat değiştirici
06:43
with any life-changingdeğişen yaşam experiencedeneyim,
135
391316
2425
deneyimlerle başa çıkma yolu
06:45
is to find meaninganlam.
136
393741
2150
anlam bulmaktır.
06:48
But here'sburada the thing:
137
395891
2237
Ama durum şu ki:
06:50
No one can tell us
138
398128
1667
Kimse bize deneyimimizin
06:51
what our experiencedeneyim meansanlamına geliyor.
139
399795
2736
ne anlama geldiğini söyleyemez.
06:54
We have to decidekarar ver what it meansanlamına geliyor.
140
402531
3289
Buna biz karar vermek zorundayız.
06:58
And it doesn't have to be some giganticDev,
141
405820
2132
Bunun da öyle devasa, dışa dönük
07:00
extroverteddışa dönük meaninganlam.
142
407952
2007
bir anlamı olmak zorunda değil.
07:02
We don't all have to startbaşlama a foundationvakıf
143
409959
2511
Hepimiz bir vakıf ya da dernek kurmak
07:04
or an organizationorganizasyon or writeyazmak a bookkitap
144
412470
2152
kitap yazmak veya belgesel çekmek
07:06
or make a documentarybelgesel.
145
414622
2880
zorunda değiliz.
07:09
MeaningAnlamı can be quietsessiz
146
417502
2947
Anlam, sessiz ve içe dönük
07:12
and introvertediçe dönük.
147
420449
2171
olabilir.
07:14
Maybe we make one smallküçük decisionkarar about our liveshayatları
148
422620
5928
Belki hayatımıza
büyük bir değişiklik getirecek
07:20
that can bringgetirmek about bigbüyük changedeğişiklik.
149
428548
5078
küçük bir karar alabiliriz.
07:25
ManyBirçok yearsyıl agoönce, I had a patienthasta,
150
433626
1940
Yıllar önce, bir hastam vardı,
07:27
just a wonderfulolağanüstü younggenç man
151
435566
2005
harika genç bir adam
07:29
who was lovedsevilen by the staffpersonel,
152
437571
2735
çalışanlar tarafından da sevilirdi
07:32
and so it was something of a shockşok to us to realizegerçekleştirmek
153
440306
2884
ve hiç arkadaşı olmadığını farketmek
07:35
that he had no friendsarkadaşlar.
154
443190
3784
bizi şok etmişti.
07:39
He livedyaşamış by himselfkendisi,
155
446974
2306
Yalnız yaşıyordu,
07:41
he would come in for chemotherapykemoterapi by himselfkendisi,
156
449280
4028
kemoterapiye yalnız gelirdi,
07:45
he would receiveteslim almak his treatmenttedavi,
157
453308
1945
tedavisini olup
07:47
and then he'diçin ona walkyürümek home aloneyalnız.
158
455253
3731
eve yalnız yürürdü.
07:51
And I even askeddiye sordu him. I said, "Hey,
159
458984
1764
Hatta sordum: "Hey, neden hiç
07:52
how come you never bringgetirmek a friendarkadaş with you?"
160
460748
2741
bir arkadaşını da getirmiyorsun?"
07:55
And he said, "I don't really have any friendsarkadaşlar."
161
463489
4719
Dedi ki: "Hiç arkadaşım yok."
08:00
But he had tonston of friendsarkadaşlar on the infusioninfüzyon floorzemin.
162
468208
2261
Fakat kemoterapi katında
tonla arkadaşı vardı.
08:02
We all lovedsevilen him, and people were going
in and out of his roomoda all the time.
163
470469
4376
Hepimiz onu severdik ve insanlar
sürekli odasına girer çıkardı.
08:07
So at his last chemoKemoterapi,
164
474845
2959
Bu yüzden, son terapisinde
08:10
we sangşarkı söyledi him the songşarkı
165
477804
1327
ona şarkı söyledik,
08:11
and we put the crowntaç on his
headkafa and we blewpatladı the bubbleskabarcıklar,
166
479131
2767
kafasına taç taktık, baloncuklar üfledik
08:14
and then I askeddiye sordu him, I said,
167
481898
2441
ve sonra ona dedim ki:
08:16
"So what are you going to do now?"
168
484339
4456
"Peki, şimdi ne yapacaksın?"
08:20
And he answeredcevap,
169
488795
1810
Cevap verdi:
08:22
"Make friendsarkadaşlar."
170
490605
1633
"Arkadaş edineceğim."
08:24
And he did.
171
492238
2112
Ve edindi de.
08:26
He startedbaşladı volunteeringgönüllü
and he madeyapılmış friendsarkadaşlar there,
172
494350
3554
Gönüllülük yapmaya başladı
ve orada arkadaşlar edindi,
08:30
and he beganbaşladı going to a churchkilise
and he madeyapılmış friendsarkadaşlar there,
173
497904
2686
kiliseye gitmeye başladı
ve orada arkadaşlar edindi,
08:32
and at ChristmasNoel he inviteddavet my husbandkoca
and me to a partyParti in his apartmentapartman,
174
500590
2960
Noel'e beni ve eşimi
evindeki partiye davet etti
08:35
and the placeyer was filleddolu with his friendsarkadaşlar.
175
503550
5117
ve evi arkadaşlarıyla doluydu.
08:40
ClaimTalep your experiencedeneyim.
176
508667
2243
Deneyiminize sahip çıkın.
08:43
Don't let it claimİddia you.
177
510910
1649
O size sahip olmasın.
08:44
He decidedkarar that the meaninganlam of his experiencedeneyim
178
512559
4872
O, deneyiminin anlamının
08:49
was to know the joysevinç of friendshipdostluk,
179
517431
3767
arkadaşlığın kıymetini bilmek
ve arkadaş edinmeyi öğrenmek
08:53
and then learnöğrenmek to make friendsarkadaşlar.
180
521198
4608
olduğuna karar verdi.
08:58
So what about you?
181
525806
3986
Peki, sizi sormalı?
09:01
How are you going to find meaninganlam
182
529792
2353
Berbat deneyiminizde
09:04
in your crappyberbat experiencedeneyim?
183
532145
2447
nasıl anlam bulacaksınız?
09:06
It could be a recentson one,
184
534592
1891
Bu yakınlarda sahip olduğunuz
09:08
or it could be one that you've been carryingtaşıma around
185
536483
1971
ya da çok uzun zamandır taşıdığınız
09:10
for a really long time.
186
538454
3891
bir deneyim olabilir.
09:14
It's never too lategeç to changedeğişiklik what it meansanlamına geliyor,
187
542345
4510
Sahip olduğu anlamı değiştirmek
için asla geç değildir
09:19
because meaninganlam is dynamicdinamik.
188
546855
2255
çünkü anlam dinamiktir.
09:21
What it meansanlamına geliyor todaybugün
189
549110
1661
Bugün geldiği anlam
09:22
mayMayıs ayı not be what it meansanlamına geliyor a yearyıl from now,
190
550771
1927
bir yıl sonra
aynı şeyi ifade etmeyebilir
09:24
or 10 yearsyıl from now.
191
552698
2843
ya da 10 yıl sonra.
09:27
It's never too lategeç to becomeolmak someonebirisi other
192
555541
2610
Basit bir kurtulan olmaktansa
başka biri olmak için
09:30
than simplybasitçe a survivorSurvivor.
193
558151
3521
asla geç değil.
09:33
HearDuymak how staticstatik that wordsözcük soundssesleri?
194
561672
3324
Bu kelimenin kulağa nasıl durağan
geldiğini duyuyor musunuz?
09:37
SurvivorSurvivor.
195
564996
1917
Kurtulan.
09:39
No movementhareket, no growthbüyüme.
196
566913
4391
Hareket yok, ilerleme yok.
09:43
ClaimTalep your experiencedeneyim.
197
571304
1887
Deneyiminize sahip çıkın.
09:45
Don't let it claimİddia you, because if you do,
198
573191
2621
O size sahip olmasın çünkü sahip olursa,
09:48
I believe you will becomeolmak trappedhapsolmuş,
199
575812
3161
inanıyorum ki, kapana kısılacaksınız,
09:51
you will not growbüyümek, you will not evolvegelişmek.
200
578973
5942
ilerleyemeyeceksiniz, değişemeyeceksiniz.
09:57
But of coursekurs, sometimesara sıra it's not outsidedışında pressuresbasınçları
201
584915
3478
Tabi ki, bazen bu kurtulan kimliğini
10:00
that causesebeb olmak us to take on that identityKimlik of survivorSurvivor.
202
588393
4371
edinmemize sebep olan
dış baskılar değildir.
10:04
SometimesBazen we just like the perksikramiyesiz.
203
592764
3893
Bazen ikramiyeleri severiz
10:08
SometimesBazen there's a payoffhesabı kapatmak.
204
596657
3508
Bazen bir ödül vardır.
10:12
But then we get stucksıkışmış.
205
600165
3735
Ama sonra tıkanırız.
10:16
Now, one of the first things I learnedbilgili
206
603900
1811
Şimdi, bir stajyer rahibe olarak
10:17
as a chaplainPapaz internStajyer was the threeüç C'sC
207
605711
4106
öğrendiğim ilk şeylerden biri
10:22
of the chaplain'sPapaz'ın job:
208
609817
2391
bir rahibenin işindeki üç kuraldı:
10:24
ComfortKonfor, clarifyaçıklamak and, when necessarygerekli, confrontkarşısına çıkmak
209
612208
6962
Rahatlat, açıkla ve, gerekliyse, yüzleş
10:31
or challengemeydan okuma.
210
619170
2155
ya da meydan oku.
10:33
Now, we all prettygüzel much love the comfortingrahatlatıcı
211
621325
1946
Şimdi, hepimiz
rahatlatmayı ve açıklamayı
10:35
and the clarifyingaçıklığa kavuşturulması.
212
623271
1857
oldukça severiz.
10:37
The confrontingkarşı karşıya, not so much.
213
625128
4942
Yüzleşmeyi pek değil.
10:42
One of the other things that I lovedsevilen
214
630070
1994
Rahibe olmakla ilgili sevdiğim
10:44
about beingolmak a chaplainPapaz was
215
632064
2458
bir diğer şey ise
10:46
seeinggörme patientshastalar a yearyıl, or even severalbirkaç yearsyıl
216
634522
4473
tedavilerinden sonra hastaları
10:51
after theironların treatmenttedavi, because
217
638995
1841
bir yıl ya da yıllarca görmekti çünkü
10:53
it was just really coolgüzel to see
how they had changeddeğişmiş
218
640836
2700
nasıl değiştiklerini,
hayatlarının nasıl geliştiğini
10:55
and how theironların liveshayatları had evolvedgelişti
219
643536
2216
ve onlara ne olduğunu görmek
10:57
and what had happenedolmuş to them.
220
645752
1890
gerçekten harikaydı.
10:59
So I was thrilledheyecan one day
221
647642
2520
Bir gün, bir yıl önce gördüğüm
11:02
to get a pagesayfa down into the lobbylobi of the clinicklinik
222
650162
2448
bir hastadan kliniğin lobisinde olduğu
11:04
from a patienthasta who I had seengörüldü the yearyıl before,
223
652610
3581
çağrısını alınca heyecanlandım
11:08
and she was there with her two adultyetişkin daughterskız çocukları,
224
656191
2474
ve o iki genç kızıyla oradaydı
11:10
who I alsoAyrıca knewbiliyordum, for her one yearyıl follow-uptakip examsınav.
225
658665
4259
ki onu bir yıllık
takip sınavından da tanıyordum.
11:15
So I got down to the lobbylobi, and they were ecstatickendinden geçmiş
226
662924
3537
Neyse, lobiye indim, çok mutluydular
11:18
because she had just gottenkazanılmış
all of her testÖlçek resultsSonuçlar back
227
666461
2251
çünkü tüm test sonuçlarını henüz almıştı
11:20
and she was NEDNED: No EvidenceKanıt of DiseaseHastalığı.
228
668712
6188
ve hastalıktan kurtulmuştu.
11:27
WhichHangi I used to think meantdemek Not EntirelyTamamen DeadÖlü.
229
674900
4757
Eskiden bunu tamamen paçayı kurtarmadın
demek diye düşünürdüm.
11:31
So they were ecstatickendinden geçmiş, we satoturdu down to visitziyaret etmek,
230
679657
5493
Neyse, çok mutluydular, biraz oturduk
11:37
and it was so weirdtuhaf, because
231
685150
2807
ve çok tuhaftı, çünkü
11:40
withiniçinde two minutesdakika, she
startedbaşladı retellingyeniden anlatma me the storyÖykü
232
687957
3882
iki dakika içinde teşhis hikayesini,
11:44
of her diagnosisTanı and her
surgerycerrahlık and her chemoKemoterapi,
233
691839
4530
ameliyatını ve kemoterapisini
yeniden anlattı
11:48
even thoughgerçi, as her chaplainPapaz,
I saw her everyher weekhafta,
234
696369
3468
rahibesi olarak onu her hafta görmeme
11:52
and so I knewbiliyordum this storyÖykü.
235
699837
2891
ve hikayesini bilmeme rağmen.
11:54
And she was usingkullanma wordskelimeler like sufferingçile,
236
702728
3042
Çile, ızdırap, mücadele gibi
11:57
agonyacı, strugglemücadele.
237
705770
3995
kelimeler kullanıyordu.
12:01
And she endedbitti her storyÖykü with,
238
709765
2614
Ve hikayesini şöyle bitirdi:
12:04
"I feltkeçe crucifiedçarmıha."
239
712379
4794
"Çarmıha gerilmiş gibi hissettim."
12:09
And at that pointpuan, her two
daughterskız çocukları got up and said,
240
717173
2664
O noktada, iki kızı kalktı ve
12:12
"We're going to go get coffeeKahve."
241
719837
3912
"Kahve almaya gidiyoruz." dediler.
12:15
And they left.
242
723749
3141
Gittiler.
Sonraki duraktan önce
bana kendinizle ilgili üç şey söyleyin.
12:19
Tell me threeüç things about
yourselfkendin before the nextSonraki stop.
243
726890
2835
12:21
People were leavingayrılma the busotobüs before she even got
244
729725
2756
O, iki ya da üç şey bile söyleyemeden önce
12:24
to numbernumara two or numbernumara threeüç.
245
732481
5377
insanlar otobüsten iniyorlar.
12:30
So I handedeli her a tissuedoku,
246
737858
3487
Ona bir mendil verdim,
12:33
and I gaveverdi her a hugsarılmak,
247
741345
3297
sarıldım
12:36
and then, because I really caredbakım for this womankadın,
248
744642
3510
ve sonra, onu gerçekten önemsediğim için
12:40
I said,
249
748152
2086
dedim ki:
12:42
"Get down off your crossçapraz."
250
750238
2306
"Çarmıhından in."
12:44
And she said, "What?"
251
752544
4266
"Ne?" dedi.
12:49
And I repeatedtekrarlanan, "Get down off your crossçapraz."
252
756810
5414
Tekrar ettim:"Çarmıhından in."
12:54
And to her creditkredi, she could
talk about her reasonsnedenleri
253
762224
4645
İtibarı için, kimliğine sarılmak
12:59
for embracingkucaklama and then clingingdar to this identityKimlik.
254
766869
5119
ve sonra bağlanmak için
sebeplerinden bahsedebilirdi.
13:04
It got her a lot of attentionDikkat.
255
771988
2022
Hastalığı ilgi çekti.
13:06
People were takingalma carebakım of her for a changedeğişiklik.
256
774010
3105
İnsanlar bir değişiklik için
ona dikkat etti.
13:09
But now, it was havingsahip olan the oppositekarşısında effectEfekt.
257
777115
3695
Ama şimdi, tam tersi oldu.
13:13
It was pushingitme people away.
258
780810
2483
Hastalığı insaları uzaklaştırdı.
13:15
People kepttuttu leavingayrılma to get coffeeKahve.
259
783293
3747
İnsanlar kahve almak için uzaklaştılar.
13:19
She feltkeçe crucifiedçarmıha by her experiencedeneyim,
260
787040
3901
Deneyimi çarmıha gerilmiş gibi hissettirdi
13:23
but she didn't want to let that crucifiedçarmıha selföz dieölmek.
261
790941
6222
ama o hissettiği şeyin
ölmesine izin vermedi.
13:29
Now, perhapsbelki you are thinkingdüşünme
262
797163
2917
Şimdi, belki ona biraz katı davrandığımı
13:32
I was a little harshsert with her,
263
800080
2950
düşünüyorsunuz
13:35
so I mustşart tell you that
264
803030
2108
bu yüzden, size şunu söylemeliyim
13:37
I was speakingkonuşuyorum out of my ownkendi experiencedeneyim.
265
805138
3692
kendi deneyimimle konuşuyordum.
13:41
ManyBirçok, manyçok yearsyıl before,
266
808830
2844
Yıllar, yıllar önce
13:43
I had been firedateş from a job that I lovedsevilen,
267
811674
3326
sevdiğim bir işten çıkarılmıştım,
13:47
and I would not stop talkingkonuşma about my innocencesaflık
268
815000
3716
masumiyetim, adaletsizlik,
ihanet ve yalanlar hakkında
13:50
and the injusticeadaletsizlik and the betrayalihanet and the deceiptdeceipt,
269
818716
3404
durmaksızın konuşuyordum
13:54
untila kadar finallyen sonunda, just like this womankadın,
270
822120
1130
ta ki, bu kadın gibi,
13:55
people were walkingyürüme away from me,
271
823250
2041
insanlar benden kaçmaya başlayana kadar
13:57
untila kadar I finallyen sonunda realizedgerçekleştirilen
272
825291
3236
sonunda duygularımı
14:00
I wasn'tdeğildi just processingişleme my feelingsduygular,
273
828527
3872
sadece yönlendirmediğimi,
aynı zamanda beslediğimi
14:04
I was feedingbesleme them.
274
832399
2708
farkedene kadar.
14:07
I didn't want to let that crucifiedçarmıha selföz dieölmek.
275
835107
4063
Çarmıha gerilen şeyin
ölmesine izin vermek istemedim.
14:11
But we all know that with any resurrectionDiriliş storyÖykü,
276
839170
5422
Ama hepimiz yeniden diriliş
hikayesinden biliriz ki
14:16
you have to dieölmek first.
277
844592
2628
önce ölmek zorundayız.
14:19
The ChristianHıristiyan storyÖykü,
278
847220
1823
Hristiyan hikayesi,
14:21
Jesusİsa was deadölü a wholebütün day in the tombmezar
279
849043
3272
İsa yeniden diriltilmeden önce
14:24
before he was resurrecteddirildi.
280
852315
2495
bir gün boyunca mezarda ölüydü.
14:27
And I believe that for us,
281
854810
1838
Bizim için mezarda olmanın
14:28
beingolmak in the tombmezar
282
856648
2132
yaralarımızın etrafındaki
14:30
meansanlamına geliyor doing our ownkendi deepderin inner work
283
858780
3986
derin işleri halletmek
14:34
around our woundsyaralar
284
862766
2704
ve iyileşmemize izin vermek
14:37
and allowingizin ourselveskendimizi to be healediyileşti.
285
865470
4473
anlamına geldiğine inanıyorum.
14:42
We have to let that crucifiedçarmıha selföz dieölmek
286
869943
3057
Çarmıha gerilmiş kişiliğimizin
ölmesine izin vermeliyiz
14:45
so that a newyeni selföz, a truerdaha gerçek selföz,
287
873000
3604
böylece yeni, daha doğru bir kişilik
14:48
is borndoğmuş.
288
876604
2382
doğsun.
14:51
We have to let that oldeski storyÖykü go
289
878986
2858
O eski hikayenin bitmesine izin vermeliyiz
14:54
so that a newyeni storyÖykü, a truerdaha gerçek storyÖykü,
290
881844
4147
böylece yeni ve daha doğru bir hikaye
14:58
can be told.
291
885991
3039
anlatılsın.
15:01
ClaimTalep your experiencedeneyim. Don't let it claimİddia you.
292
889030
5543
Deneyiminize sahip olun.
O size sahip olmasın.
15:06
What if there were no survivorsHayatta kalanlar,
293
894573
2581
Farz edelim hiç kurtulan yok,
15:09
meaninganlam, what if people decidedkarar
294
897154
2796
yani, insanlar travmasını bir kimlik gibi
15:12
to just claimİddia theironların traumaTravma as an experiencedeneyim
295
899950
2870
üstlenmek yerine sadece bir deneyim olarak
15:15
insteadyerine of takingalma it on as an identityKimlik?
296
902820
4170
sahip olmaya karar verdi diyelim.
15:19
Maybe it would be the endson of beingolmak
297
906990
2002
Belki bu, yaralarımızda
15:21
trappedhapsolmuş in our woundsyaralar
298
908992
2358
kapana kısılmamızın sonu
15:23
and the beginningbaşlangıç of amazingşaşırtıcı
299
911350
3554
ve muhteşem kendini incelemenin, keşfin
15:27
self-explorationkendini keşif and discoverykeşif and growthbüyüme.
300
914904
3926
ve gelişmenin başlangıcı olurdu.
15:31
Maybe it would be the startbaşlama of definingtanımlarken ourselveskendimizi
301
918830
4795
Belki de, kim olduğumuz
15:35
by who we have becomeolmak
302
923625
2580
ve kim olacağımızla kendimizi
15:38
and who we are becomingolma.
303
926205
4170
ifade etmenin başlangıcı olurdu.
15:42
So perhapsbelki survivorSurvivor was not
304
930375
5771
Yani, belki kurtuluşunuz
15:48
one of the threeüç things that you would tell me.
305
936146
5207
bana söyleyeceğiniz
üç şeyden biri değildi.
15:53
No mattermadde.
306
941353
1317
Sorun değil.
15:54
I just want you all to know that
307
942670
2240
Sadece hepinizin şunu bilmesini isterim
15:57
I am really gladmemnun that we are on this busotobüs togetherbirlikte,
308
944910
4313
bu otobüste beraber
olduğumuz için memnunum
16:01
and this is my stop.
309
949223
3896
ve bu benim durağım.
16:05
(ApplauseAlkış)
310
953119
3705
(Alkışlar)
Translated by Zeynep Atalay
Reviewed by Tuğçe Ayar

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Debra Jarvis - Chaplain + author
Debra Jarvis isn't your typical hospital chaplain. With wry wit, she aims to comfort patients -- and also challenge them.

Why you should listen

For writer, ordained minister and hospital chaplain Debra Jarvis, humor is a powerful balm. She is not afraid to be funny even when doing very serious work with the sick and dying as a hospice chaplain, a pastoral consultant for volunteer groups caring for people with AIDS and MS, and a staff chaplain at the Seattle Cancer Care Alliance. Debra is the author of It’s Not About the Hair: And Other Certainties of Life & Cancer and numerous other books. Currently on sabbatical in Geneva, Debra’s last job was as writer-in-residence for the University Congregational United Church of Christ in Seattle. In her free time, Debra accompanies her Cairn terrier Max in his therapy dog work.

More profile about the speaker
Debra Jarvis | Speaker | TED.com