ABOUT THE SPEAKER
Eva Zeisel - Designer
The legendary Eva Zeisel worked as a ceramics designer -- whose curvy, sensual pieces bring delight and elegance to tabletops around the world.

Why you should listen

Young Eva Zeisel was driven by two desires: to make beautiful things, and to see the world. Her long and legendary career in ceramics helped her do both. Born in Budapest in 1906, she apprenticed to a guild of potters as a teenager, then worked in Germany and later Russia (where she was imprisoned by Stalin for 16 months) and Vienna. Landing in New York in 1938 with her husband Hans, Zeisel began her second design career.

In the American postwar period, Zeisel's work simply defined the era. Organic shapes, toned colors, a sense of fun and play -- her Town and Country line for Red Wing in particular evokes an urbane early-1950s kitchen where you'd be likely to get an excellent cup of coffee and some good conversation.

Zeisel took a break from design in the 1960s and 1970s, returning to the scene in the 1980s as interest in her older work revived. But as she collected lifetime achievement awards and saw centenary exhibitions open and close, she didn't simply rehash her older work for the repro crowd -- instead branching out into glassware and furniture. Zeisel died in late 2011 at the age of 105.

More profile about the speaker
Eva Zeisel | Speaker | TED.com
TED2001

Eva Zeisel: The playful search for beauty

Eva Zeisel ile güzelliğin peşinde oyuncu bir arayış üzerine

Filmed:
503,633 views

Seramik tasarımcısı Eva Zeisel 75 yıllık kariyerine dönüp bakıyor. Onun çalışmalarını (en son eserlerinin yer aldığı sergi 2008'de açıldı) 1926' daki gibi taze tutan nedir? Oyun ve güzellik anlayışı ile macera tutkusu. Zengin, renkli bir hayatın içinden öyküler dinleyin.
- Designer
The legendary Eva Zeisel worked as a ceramics designer -- whose curvy, sensual pieces bring delight and elegance to tabletops around the world. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
So I understandanlama that this meetingtoplantı was plannedplanlı,
0
0
4000
Anlıyorum ki, bu toplantı ayarlandı
00:16
and the slogansloganı was From Was to Still.
1
4000
4000
ve konusu, "eskiden" ve "hâlâ" olarak belirlendi.
00:20
And I am illustratinggösteren Still.
2
8000
5000
ve ben burda "hâlâ" yı temsil ediyorum
00:25
WhichHangi, of coursekurs, I am not agreeingkabul with because,
3
13000
4000
ve tabii ki bunu kabul etmiyorum çünkü
00:29
althougholmasına rağmen I am 94, I am not still workingçalışma.
4
17000
4000
94 yaşında olmama rağmen, ben "hâlâ" çalışmıyorum.
00:33
And anybodykimse who askssorar me, "Are you still doing this or that?"
5
21000
6000
Ne zaman biri bana "Hâlâ şunu yapıyor musun?" diye sorduğunda
00:39
I don't answerCevap because I'm not doing things still, I'm doing it like I always did.
6
27000
7000
cevap vermiyorum çünkü ben bir şeyi hâlâ yapmıyorum, her zaman yapmış olduğum gibi yapıyorum.
00:46
I still have -- or did I use the wordsözcük still? I didn't mean that.
7
34000
6000
Benim hâlâ -- yoksa hâlâ lafını mı kullandım. Öyle demek istememiştim.
00:52
(LaughterKahkaha)
8
40000
4000
Gülüşmeler
00:56
I have my filedosya whichhangi is calleddenilen To Do. I have my plansplanları.
9
44000
10000
Benim "yapılacak işler" listem var. Planlarım var.
01:06
I have my clientsistemciler. I am doing my work like I always did.
10
54000
5000
Müşterilerim var. İşimi her zaman yapmış olduğum gibi yapıyorum.
01:13
So this takes carebakım of my ageyaş.
11
61000
4000
Ve bu benim yaş sorunumu ortadan kaldırıyor.
01:18
I want to showgöstermek you my work so you know what I am doing and why I am here.
12
66000
7000
Size eserlerimi göstermek istiyorum böylece ne yaptığımı ve neden burada olduğumu öğrenebilirsiniz.
01:25
This was about 1925.
13
73000
3000
Bu 1925'lere ait.
01:30
All of these things were madeyapılmış duringsırasında the last 75 yearsyıl.
14
78000
7000
Tüm bu gördükleriniz son 75 sene içinde yapıldı.
01:39
(LaughterKahkaha)
15
87000
2000
(Gülüşmeler)
01:41
(ApplauseAlkış)
16
89000
5000
(Alkış)
01:47
But, of coursekurs, I'm workingçalışma sincedan beri 25,
17
95000
3000
Ama, tabii ki, 25 yaşımdan beri çalışıyorum,
01:50
doing more or lessaz what you see here. This is CastletonCastleton ChinaÇin.
18
98000
5000
aşağı yukarı burada gördüklerinizi yapıyorum. Bu Castleton çinisi
01:55
This was an exhibitionsergi at the MuseumMüze of ModernModern ArtSanat.
19
103000
4000
Bu Modern Art müzesinde bir sergiden.
02:01
This is now for saleSatılık at the MetropolitanBüyükşehir MuseumMüze.
20
109000
3000
Bu şu anda Metropolitan müzesinde satışta.
02:05
This is still at the MetropolitanBüyükşehir MuseumMüze now for saleSatılık.
21
113000
3000
Bu hala Metropolitan müzesinde satışta.
02:11
This is a portraitportre of my daughterkız evlat and myselfkendim.
22
119000
3000
Bu kızımla benim bir portremiz.
02:16
(ApplauseAlkış)
23
124000
10000
(Alkış)
02:26
These were just some of the things I've madeyapılmış.
24
134000
4000
Bunlar yalnızca yaptıklarımdan bazılarıydı.
02:30
I madeyapılmış hundredsyüzlerce of them for the last 75 yearsyıl.
25
138000
5000
Son 75 sene içerisinde onlardan yüzlercesini yaptım.
02:35
I call myselfkendim a makeryapıcı of things.
26
143000
3000
Ben kendime yapımcı diyorum.
02:39
I don't call myselfkendim an industrialSanayi designertasarımcı because I'm other things.
27
147000
7000
Ben kendime endüstriyel tasarımcı demiyorum çünkü ben başka bir şeyim.
02:47
IndustrialEndüstriyel designerstasarımcılar want to make novelyeni things.
28
155000
4000
Endüstriyel tasarımcılar orijinal şeyler yapmak isterler.
02:52
NoveltyYenilik is a conceptkavram of commerceticaret, not an aestheticestetik conceptkavram.
29
160000
8000
Orijinallik bir ticaret konseptidir. Estetik bir konsept değil.
03:01
The industrialSanayi designdizayn magazinedergi, I believe, is calleddenilen "InnovationYenilik."
30
169000
8000
Endüstriyel tasarım dergisinin adı, yanılmıyorsam, "Yenilik".
03:09
InnovationYenilik is not partBölüm of the aimamaç of my work.
31
177000
5000
Yenilik, benim yaptığım işin amaçlarından biri değil.
03:19
Well, makersvericiler of things: they make things more beautifulgüzel, more elegantzarif,
32
187000
8000
Yapımcılar birşeyleri zanaatkarların yaptığından daha güzel, daha zarif,
03:27
more comfortablerahat than just the craftsmenustalar do.
33
195000
5000
daha konforlu yaparlar.
03:32
I have so much to say. I have to think what I am going to say.
34
200000
5000
Söyleyecek çok şey var. Ne söyleyeceğimi düşünmem gerekiyor.
03:37
Well, to describetanımlamak our professionmeslek otherwiseaksi takdirde,
35
205000
4000
Mesleğimizi başka türlü anlatmak gerekirse
03:41
we are actuallyaslında concernedilgili with the playfuloynak searcharama for beautygüzellik.
36
209000
6000
biz aslında güzelliğin peşinde oyuncu bir arayış içindeyiz.
03:48
That meansanlamına geliyor the playfuloynak searcharama for beautygüzellik was calleddenilen the first activityaktivite of Man.
37
216000
8000
Güzelliğin peşinde oyuncu bir arayış insanın ilk aktivitesiydi.
03:57
SarahSarah SmithSmith, who was a mathematicsmatematik professorprofesör at MITMIT, wroteyazdı,
38
225000
6000
MİT'deki matematik profesörlüğü yapmış Sarah Smith şöyle yazmıştı:
04:03
"The playfuloynak searcharama for beautygüzellik was Man'sAdamın first activityaktivite --
39
231000
6000
"Güzelliğin peşinde oyuncu bir arayış insanın ilk aktivitesiydi,
04:10
that all usefulişe yarar qualitiesnitelikleri and all materialmalzeme qualitiesnitelikleri
40
238000
6000
yüm yararlı nitelikler ve maddesel nitelikler
04:16
were developedgelişmiş from the playfuloynak searcharama for beautygüzellik."
41
244000
6000
bu arayıştan doğdu."
04:22
These are tilesfayans. The wordsözcük, "playfuloynak" is a necessarygerekli aspectGörünüş of our work
42
250000
7000
Bunlar fayanslar. "Oyuncu" olmak işimizin gerekli bir yanı
04:29
because, actuallyaslında, one of our problemssorunlar is that we have to make,
43
257000
9000
çünkü aslında sorunlarımızdan biri şu ki biz hoş şeyler yaratmak
04:38
produceüretmek, lovelygüzel things throughoutboyunca all of life, and this for me is now 75 yearsyıl.
44
266000
12000
zorundayız yaşam boyu, bu benim için şu anda 75 yıl.
04:51
So how can you, withoutolmadan dryingkurutma up,
45
279000
3000
Yani körelmeden, bu kadar süre
04:54
make things with the sameaynı pleasureZevk, as a gifthediye to othersdiğerleri, for so long?
46
282000
8000
aynı zevkle, başkalarına sunmak için üretmeye nasıl devam edebilirsin?
05:03
The playfuloynak is thereforebu nedenle an importantönemli partBölüm of our qualitykalite as designertasarımcı.
47
291000
9000
"Oyuncu olmak" işte bu yüzden tasarımcı olmanın önemli bir parçası.
05:16
Let me tell you some about my life.
48
304000
4000
Size hayatımı biraz anlatayım.
05:21
As I said, I startedbaşladı to do these things 75 yearsyıl agoönce.
49
309000
7000
Söylediğim gibi bu eserleri yapmaya 75 sene önce başladım.
05:29
My first exhibitionsergi in the UnitedAmerika StatesBirleşik
50
317000
5000
Amerika'daki ilk sergim
05:34
was at the SesquicentennialSesquicentennial exhibitionsergi in 1926 --
51
322000
5000
1926 da yapılan Sesquicentennial sergisiydi.
05:39
that the HungarianMacarca governmenthükümet sentgönderilen one of my hand-drawnçizilmiş piecesparçalar as partBölüm of the exhibitsergi.
52
327000
10000
Macar hükümeti, el çizimi bir eserimi sergilenmek üzere göndermişti.
05:57
My work actuallyaslında tookaldı me throughvasitasiyla manyçok countriesülkeler,
53
345000
8000
İşim bana bir çok ülke gezdirdi
06:05
and showedgösterdi me a great partBölüm of the worldDünya.
54
353000
3000
ve bana dünyanın büyük kısmını gösterdi.
06:08
This is not that they tookaldı me -- the work didn't take me --
55
356000
4000
Aslında bunu işim yapmadı, işim beni bir yere götürmedi.
06:12
I madeyapılmış the things particularlyözellikle because I wanted to use them to see the worldDünya.
56
360000
8000
Ben bu eserleri özellikle dünyayı gezmek istediğim için yaptım.
06:20
I was incrediblyinanılmaz curiousMeraklı to see the worldDünya, and I madeyapılmış all these things,
57
368000
8000
Dünyayı gezmek için inanılmaz meraklıydım ve bütün bu eserleri yaptım
06:28
whichhangi then finallyen sonunda did take me to see manyçok countriesülkeler and manyçok cultureskültürler.
58
376000
6000
ve en sonunda yaptığım eserler, bir sürü ülke ve kültürle tanışmamı sağladı.
06:35
I startedbaşladı as an apprenticeçırak to a HungarianMacarca craftsmanUsta,
59
383000
11000
İşe Macar bir zanaatkarın yanında çırak olarak başladım.
06:46
and this taughtöğretilen me what the guildGuild systemsistem was in MiddleOrta AgesÇağlar.
60
394000
8000
Bu bana Orta Çağ'daki lonca sisteminin ne demek olduğunu öğretti.
06:54
The guildGuild systemsistem: that meansanlamına geliyor when I was an apprenticeçırak,
61
402000
5000
Lonca sistemi: yani ben bir çırakken
06:59
I had to apprenticeçırak myselfkendim in ordersipariş to becomeolmak a potteryçanak çömlek masterana.
62
407000
6000
iyi bir çömlek üstadı olabilmek için çıraklık etmem gerekiyordu.
07:08
In my shopDükkan where I studiedokudu, or learnedbilgili, there was a traditionalgeleneksel hierarchyhiyerarşi
63
416000
11000
Çalıştığım dükkanda ya da işleri öğrendiğim dükkanda, üstat, usta, kalfa
07:21
of masterana, journeymankalfa and learnedbilgili workerişçi, and apprenticeçırak,
64
429000
7000
ve çıraktan oluşan bir hiyerarşi vardı.
07:28
and I workedişlenmiş as the apprenticeçırak.
65
436000
3000
Ben çırak olarak çalıştım.
07:33
The work as an apprenticeçırak was very primitiveilkel.
66
441000
7000
Bir çırak olarak yaptığım iş çok temeldi.
07:40
That meansanlamına geliyor I had to actuallyaslında learnöğrenmek everyher aspectGörünüş of makingyapma potteryçanak çömlek by handel.
67
448000
9000
Yani elle çömlek yapmanın her türlü inceliğini öğrenmem gerekiyordu.
07:49
We mashedpüresi the claykil with our feetayaklar when it camegeldi from the hillsideyamaç.
68
457000
11000
Dağ yamaçlarından gelen killeri ayağımızla ezerdik.
08:02
After that, it had to be kneadedyoğrulur. It had to then go in, kindtür of, a manglemengeneden.
69
470000
5000
Sonra yoğurulması gerekiyordu. Sonra da bir mengene gibi sıkıştırılması.
08:07
And then finallyen sonunda it was preparedhazırlanmış for the throwingatma.
70
475000
7000
Ve en sonunda şekillendirilmek için hazır olurdu.
08:15
And there I really workedişlenmiş as an apprenticeçırak.
71
483000
4000
Ben orada gerçekten bir çırak gibi çalıştım.
08:19
My masterana tookaldı me to setset ovensFırınlar
72
487000
5000
Ustam bana ocakları hazırlattı.
08:24
because this was partBölüm of oven-makingfırın yapımı, oven-settingfırın-ayarı, in the time.
73
492000
8000
çünkü o zamanlar bu iş ocak hazırlama işiydi.
08:32
And finallyen sonunda, I had receivedAlınan a documentbelge
74
500000
5000
Ve sonunda çıraklığımı ahlaklı davranış
08:37
that I had accomplishedbaşarılı my apprenticeshipçıraklık successfullybaşarılı olarak,
75
505000
6000
ve başarıyla tamamladığıma dair bir belge aldım.
08:43
that I had behaveddavrandım morallymanevi olarak, and this documentbelge was givenverilmiş to me
76
511000
7000
Bu belgeyi bana çatı döşeyicileri, demiryolu inşaatçıları,
08:50
by the GuildGuild of Roof-CoverersÇatı-Coverers, Rail-DiggersDemiryolu-kazma, Oven-SettersFırın-ayarlayıcılar,
77
518000
7000
ocakçılar, baca temizleyicileri ve çömlekçiler
08:57
ChimneyBaca SweepsPiyango and PottersPotters.
78
525000
4000
locası vermişti.
09:01
(LaughterKahkaha)
79
529000
3000
(Gülüşmeler)
09:04
I alsoAyrıca got at the time a workbookçalışma kitabı whichhangi explainedaçıkladı my rightshaklar
80
532000
6000
Bana bir de haklarımı ve çalışma koşullarımı açıklayan bir kitapçık verdiler.
09:10
and my workingçalışma conditionskoşullar, and I still have that workbookçalışma kitabı.
81
538000
6000
O kitapçığı hala saklarım.
09:16
First I setset up a shopDükkan in my ownkendi gardenBahçe,
82
544000
5000
Önce kendi bahçemde bir dükkan açtım
09:21
and madeyapılmış potteryçanak çömlek whichhangi I soldsatıldı on the marketplacepazar in BudapestBudapeşte.
83
549000
5000
ve çömlek yapıp Budapeste'de pazarda satmaya başladım.
09:27
And there I was sittingoturma, and my then-boyfriendo erkek --
84
555000
7000
Orada ben ve o zamanki erkek arkadaşım,
09:34
I didn't mean it was a boyfrienderkek arkadaş like it is meantdemek todaybugün --
85
562000
4000
Erkek arkadaş derken bugünkü anlamında demiyorum--
09:38
but my boyfrienderkek arkadaş and I satoturdu at the marketpazar and soldsatıldı the potsTencere.
86
566000
5000
erkek arkadaşımla pazarda oturur çanak satardık.
09:43
My motheranne thought that this was not very properuygun,
87
571000
3000
Annem bunu uygunsuz bulmuş olacak ki
09:46
so she satoturdu with us to addeklemek proprietyyerindelik to this activityaktivite.
88
574000
9000
daha uygun olsun diye o da bizimle oturmaya başladı.
09:55
(LaughterKahkaha)
89
583000
2000
(Gülüşmeler)
09:58
HoweverAncak, after a while there was a newyeni factoryfabrika beingolmak builtinşa edilmiş in BudapestBudapeşte,
90
586000
6000
Ama bir süre sonra Budapeste'de yeni bir fabrika inşa edilmeye başlandı
10:04
a potteryçanak çömlek factoryfabrika, a largegeniş one.
91
592000
3000
bir çömlek fabrikası, büyük bir fabrika.
10:07
And I visitedziyaret it with severalbirkaç ladiesBayan, and askeddiye sordu all sortssıralar of questionssorular of the directoryönetmen.
92
595000
7000
Ben orayı bir çok hanımla birlikte ziyaret edip, müdüre bir sürü soru sordum.
10:14
Then the directoryönetmen askeddiye sordu me, why do you asksormak all these questionssorular?
93
602000
4000
Müdür bana: "Bütün bu soruları neden soruyorsun" diye sordu.
10:18
I said, I alsoAyrıca have a potteryçanak çömlek.
94
606000
4000
Benimde bir çömlek imalathanem var dedim.
10:22
So he askeddiye sordu me, could he please visitziyaret etmek me, and then finallyen sonunda he did,
95
610000
5000
Bana ziyaret edip edemeyeceğini sordu, daha sonra ziyaret ettiğinde
10:27
and explainedaçıkladı to me that what I did now in my shopDükkan was an anachronismanakronizm,
96
615000
6000
bana çağdışı bir iş yaptığımı söyledi,
10:33
that the industrialSanayi revolutiondevrim had brokenkırık out,
97
621000
3000
sanayi devrimi gerçekleşmişti
10:36
and that I ratherdaha doğrusu should joinkatılmak the factoryfabrika.
98
624000
3000
ve artık fabrikaya katılsam iyi olurdu.
10:39
There he madeyapılmış an artSanat departmentbölüm for me where I workedişlenmiş for severalbirkaç monthsay.
99
627000
6000
Fabrikada benim için güzel sanatlar departmanı oluşturdu ve ben orada aylarca çalıştım.
10:45
HoweverAncak, everybodyherkes in the factoryfabrika spentharcanmış his time at the artSanat departmentbölüm.
100
633000
8000
Fakat fabrikadaki herkes zamanını güzel sanatlar departmanında geçiriyordu.
10:53
The directoryönetmen there said there were severalbirkaç womenkadınlar castingdöküm
101
641000
9000
Müdür, bir çok kadının döküm yaptığını
11:02
and producingüreten my designstasarımlar now in moldskalıpları, and this was soldsatıldı alsoAyrıca to AmericaAmerika.
102
650000
8000
ve tasarımlarımı kalıplarda üreterek Amerika'ya sattıklarını söyledi.
11:10
I rememberhatırlamak that it was quiteoldukça successfulbaşarılı.
103
658000
4000
Hatırlıyorum da epey başarılıydı.
11:14
HoweverAncak, the directoryönetmen, the chemistkimyager, modelmodel makeryapıcı -- everybodyherkes --
104
662000
7000
Yine de müdür, kimyacı, kalıpçı-- herkes--
11:21
concernedilgili himselfkendisi much more with the artSanat departmentbölüm --
105
669000
4000
sanat departmanıyla ilgileniyordu--
11:25
that meansanlamına geliyor, with my work -- than makingyapma toiletstuvaletler,
106
673000
4000
yani benim işimle-- tuvalet yapmakla değil.
11:29
so finallyen sonunda they got a lettermektup from the centermerkez, from the bankbanka who ownedSahip olunan the factoryfabrika,
107
677000
8000
Sonunda merkezden, fabrikanın sahibi olan bankadan bir mektup geldi,
11:37
sayingsöz, make toilet-settingtuvalet-ayarı behindarkasında the artSanat departmentbölüm, and that was my endson.
108
685000
5000
sanat departmanında tuvalet takımı yapmaya başlayın diye, benim işim böylece bitti.
11:43
So this gaveverdi me the possibilityolasılık because now I was a journeymankalfa,
109
691000
4000
Bu bana bir fırsat verdi çünkü ben artık kalfaydım,
11:47
and journeymenJourneymen alsoAyrıca take theironların satchelel çantası and go to see the worldDünya.
110
695000
6000
kalfalar çantalarını alıp dünyayı gezmeye çıkarlar.
11:53
So as a journeymankalfa, I put an adilan into the paperkâğıt that I had studiedokudu,
111
701000
6000
Bir kalfa olarak, gazeteye ilan verdim,
11:59
that I was a down-to-earthaşağı-toprak potter'sPotter'ın journeymankalfa
112
707000
4000
eğitimliyim, ayaklarım yere basar
12:03
and I was looking for a job as a journeymankalfa.
113
711000
3000
ve kalfa olarak iş arıyorum diye.
12:06
And I got severalbirkaç answerscevaplar, and I acceptedkabul edilmiş the one
114
714000
5000
Pek çok teklif aldım, evden en uzaktakini
12:11
whichhangi was farthesten uzak from home and practicallypratikte, I thought, halfwayyarım to AmericaAmerika.
115
719000
6000
kabul ettim. Amerika'ya yarı yol diye düşünüyordum.
12:17
And that was in HamburgHamburg.
116
725000
3000
Hamburg'daydı.
12:20
Then I first tookaldı this job in HamburgHamburg, at an artSanat potteryçanak çömlek
117
728000
8000
Bir çömlek sanat atölyesinde başladım,
12:28
where everything was donetamam on the wheeltekerlek,
118
736000
3000
herşey teker üzerinde yapılıyordu.
12:31
and so I workedişlenmiş in a shopDükkan where there were severalbirkaç pottersPotters.
119
739000
7000
Birkaç başka çömlekçi daha burada çalışıyordu.
12:38
And the first day, I was cominggelecek to take my placeyer at the turntablepikap --
120
746000
10000
İlk gün döner tablada yerimi almaya gittim-- bunlardan üç dört tane vardı--
12:48
there were threeüç or fourdört turntablesturntable -- and one of them, behindarkasında where I was sittingoturma,
121
756000
9000
bir tanesinde, tam arkamdakinde çok kötü kokan bir kambur,
12:57
was a hunchbackKambur, a deaf-mutesağır-dilsiz hunchbackKambur, who smelledkokuyordu very badkötü.
122
765000
7000
sağır ve dilsiz bir kambur oturuyordu.
13:04
So I dousedıslatılmış him in cologneKöln everyher day, whichhangi he thought was very niceGüzel,
123
772000
7000
Ben de hergün onun üzerine kolonyo serptim, o bunu çok hoş buldu,
13:11
and thereforebu nedenle he broughtgetirdi breadekmek and buttertereyağı everyher day,
124
779000
5000
bu yüzden bana hergün ekmek ve tereyağı getiriyordu
13:16
whichhangi I had to eatyemek out of courtesynezaket.
125
784000
3000
ben de nezaketen yemek zorunda kalıyordum.
13:19
The first day I camegeldi to work in this shopDükkan
126
787000
4000
Bu iş yerindeki ilk günümde tekerimin üzerinde
13:23
there was on my wheeltekerlek a surprisesürpriz for me.
127
791000
6000
benim için bir sürpriz duruyordu.
13:30
My colleaguesmeslektaşlar had thoughtfullydüşünceli put on the wheeltekerlek where I was supposedsözde to work
128
798000
12000
İş arkadaşlarım, benim çalışacağım tekerin üzerine büyük bir incelikle
13:42
a very nicelygüzelce modeledmodellenmiştir naturaldoğal man'sadam organsorganları.
129
810000
6000
erkeklik organları modeli koymuşlardı.
13:48
(LaughterKahkaha)
130
816000
4000
(Gülüşmeler)
13:54
After I brushedfırça them off with a handel motionhareket, they were very --
131
822000
5000
Bir el hareketi ile süpürdüm,
13:59
I finallyen sonunda was now acceptedkabul edilmiş, and workedişlenmiş there for some sixaltı monthsay.
132
827000
6000
sonunda aralarına kabul edilmiştim, orada altı ay çalıştım.
14:06
This was my first job.
133
834000
3000
Bu benim ilk işimdi.
14:11
If I go on like this, you will be here tillkadar midnightgece yarısı.
134
839000
4000
Eğer böyle devam edersem, gece yarısına kadar burada olacaksınız.
14:15
(LaughterKahkaha)
135
843000
2000
(Gülüşmeler)
14:17
(ApplauseAlkış)
136
845000
4000
Alkış
14:21
So I will try speedhız it up a little
137
849000
3000
Biraz daha hızlanmayı deneyeceğim.
14:24
(LaughterKahkaha)
138
852000
2000
(Gülüşmeler)
14:26
ModeratorModeratör: EvaEva, we have about fivebeş minutesdakika.
139
854000
2000
Moderatör: Eva, beş dakikamız kaldı.
14:28
(LaughterKahkaha)
140
856000
4000
(Gülüşmeler)
14:33
EvaEva ZeiselZeisel: Are you sure?
141
861000
2000
Eva Zeisel: Emin misin?
14:36
ModeratorModeratör: Yes, I am sure.
142
864000
3000
Moderatör: Evet, eminim.
14:39
EZEZ: Well, if you are sure,
143
867000
2000
EZ: Peki, eğer eminsen..
14:41
I have to tell you that withiniçinde fivebeş minutesdakika I will talk very fasthızlı.
144
869000
5000
Bu beş dakika içerisinde çok hızlı konuşacağımı size söylemeliyim.
14:46
And actuallyaslında, my work tookaldı me to manyçok countriesülkeler
145
874000
8000
Doğrusu, işin beni bir çok ülkeye götürdü,
14:54
because I used my work to filldoldurmak my curiositymerak.
146
882000
5000
çünkü işimi merakımı gidermek için kullandım.
14:59
And amongarasında other things, other countriesülkeler I workedişlenmiş, was in the SovietSovyet UnionBirliği,
147
887000
7000
Diğer pek çok ülke arasında, Sovyetler Birliği'nde de çalıştım
15:06
where I workedişlenmiş from '32 to '37 -- actuallyaslında, to '36.
148
894000
8000
1932' den 1937' ye kadar. Aslında 1936.
15:14
I was finallyen sonunda there, althougholmasına rağmen I had nothing to do -- I was a foreignyabancı expertuzman.
149
902000
6000
Yapacak birşeyim olmadığı halde oradaydım-- Yabancı uzmandım.
15:20
I becameoldu artSanat directoryönetmen of the chinaÇin and glassbardak industrysanayi,
150
908000
3000
Çini ve cam endüstrisinin sanat direktörü oldum.
15:23
and eventuallysonunda underaltında Stalin'sStalin'in purgestemizler -- at the beginningbaşlangıç of Stalin'sStalin'in purgestemizler,
151
911000
11000
Nihayetinde Stalin düzeninde, Stalin düzeninin başında
15:34
I didn't know that hundredsyüzlerce of thousandsbinlerce of innocentmasum people were arrestedtutuklandı.
152
922000
6000
yüzlerce masum insanın tutuklandığını bilmiyordum.
15:40
So I was arrestedtutuklandı quiteoldukça earlyerken in Stalin'sStalin'in purgestemizler,
153
928000
5000
Böylece Stalin düzeninin epey başında tutuklandım,
15:45
and spentharcanmış 16 monthsay in a RussianRusça prisonhapis.
154
933000
8000
bir Rus hapishanesinde 16 ay geçirdim.
15:53
The accusationsuçlama was that I had successfullybaşarılı olarak preparedhazırlanmış an AttentatAttentat on Stalin'sStalin'in life.
155
941000
8000
Suçlamaya göre Stalin' in canına kıymaya başarıyla hazırlanmıştım.
16:01
This was a very dangeroustehlikeli accusationsuçlama.
156
949000
6000
Bu çok tehlikeli bir suçlamaydı.
16:07
And if this is the endson of my fivebeş minutesdakika, I want to tell you that
157
955000
7000
Ve eğer bu benim beş dakikamın sonuysa, size şunu söylemek isterim
16:14
I actuallyaslında did survivehayatta kalmak, whichhangi was a surprisesürpriz.
158
962000
5000
hakikaten hayatta kaldım ve bu bir sürpriz oldu.
16:21
But sincedan beri I survivedhayatta and I'm here,
159
969000
3000
Hayatta kalmış olduğum ve burda olduğum için
16:24
and sincedan beri this is the endson of the fivebeş minutesdakika, I will --
160
972000
4000
ve bu beş dakikanın sonu olduğundan, ben
16:28
ModeratorModeratör: Tell me when your last tripgezi to RussiaRusya was.
161
976000
2000
Moderatör: Rusyaya en son seyahatin ne zamandı?
16:30
Weren'tDeğildi you there recentlyson günlerde?
162
978000
2000
Yakın zamanlarda orada değil miydin?
16:32
EZEZ: Oh, this summeryaz, in factgerçek,
163
980000
3000
EZ: Oh, evet. Bu yaz aslında.
16:35
the LomonosovLomonosov factoryfabrika was boughtsatın by an AmericanAmerikan companyşirket, inviteddavet me.
164
983000
11000
Lomosonov fabrikasını Amerikalı bir şirket satın almış, beni davet ettiler.
16:47
They foundbulunan out that I had workedişlenmiş in '33 at this factoryfabrika,
165
995000
4000
Benim 1933 yılında orada çalıştığımı öğrenmişler.
16:51
and they camegeldi to my studiostüdyo in RocklandRockland Countyİlçe,
166
999000
7000
Rockland County'de ki stüdyoma geldiler,
16:58
and broughtgetirdi the 15 of theironların artistssanatçılar to visitziyaret etmek me here.
167
1006000
6000
15 kadar sanatçılarını da beni ziyarete getirmişlerdi.
17:04
And they inviteddavet myselfkendim to come to the RussianRusça factoryfabrika last summeryaz,
168
1012000
6000
Beni geçen yaz, temmuz ayında Rusya' daki fabrikaya
17:10
in JulyTemmuz, to make some dishesbulaşıklar, designdizayn some dishesbulaşıklar.
169
1018000
5000
davet ettiler, bir kaç çanak yapmam, tasarlamam için.
17:15
And sincedan beri I don't like to travelseyahat aloneyalnız, they alsoAyrıca inviteddavet my daughterkız evlat,
170
1023000
8000
Tek başıma seyahat etmeyi sevmediğim için, kızımı,
17:23
son-in-lawdamat and granddaughtertorunu,
171
1031000
2000
damadımı ve torunumu da davet ettiler.
17:25
so we had a lovelygüzel tripgezi to see RussiaRusya todaybugün,
172
1033000
5000
Bugünkü Rusya'yı, çok iç açıcı ve mutlu bir manzara olmasa da,
17:30
whichhangi is not a very pleasanthoş and happymutlu viewgörünüm.
173
1038000
4000
görmek için hoş bir seyahat gerçekleştirdik.
17:35
Here I am now, if this is the endson? Thank you.
174
1043000
5000
Şimdi burdayım, eğer sonuna geldiysek, Teşekkürler.
17:40
(ApplauseAlkış)
175
1048000
23000
(Alkış)
Translated by Ayşe Müge Yüksel
Reviewed by Meric Aydonat

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Eva Zeisel - Designer
The legendary Eva Zeisel worked as a ceramics designer -- whose curvy, sensual pieces bring delight and elegance to tabletops around the world.

Why you should listen

Young Eva Zeisel was driven by two desires: to make beautiful things, and to see the world. Her long and legendary career in ceramics helped her do both. Born in Budapest in 1906, she apprenticed to a guild of potters as a teenager, then worked in Germany and later Russia (where she was imprisoned by Stalin for 16 months) and Vienna. Landing in New York in 1938 with her husband Hans, Zeisel began her second design career.

In the American postwar period, Zeisel's work simply defined the era. Organic shapes, toned colors, a sense of fun and play -- her Town and Country line for Red Wing in particular evokes an urbane early-1950s kitchen where you'd be likely to get an excellent cup of coffee and some good conversation.

Zeisel took a break from design in the 1960s and 1970s, returning to the scene in the 1980s as interest in her older work revived. But as she collected lifetime achievement awards and saw centenary exhibitions open and close, she didn't simply rehash her older work for the repro crowd -- instead branching out into glassware and furniture. Zeisel died in late 2011 at the age of 105.

More profile about the speaker
Eva Zeisel | Speaker | TED.com