ABOUT THE SPEAKER
Kasiva Mutua - Drummer, percussionist
Kasiva Mutua is working to elevate the place of the African woman in music.

Why you should listen

Jackline Kasiva Mutua is an internationally touring drummer and percussionist based in Nairobi, Kenya. Her performance style is influenced by afrobeat, zouk, samba, reggae and soul. As a young drummer, Mutua learned traditional drums from her grandmother and continues to perpetuate her heritage and celebrate her community’s spirit.

More profile about the speaker
Kasiva Mutua | Speaker | TED.com
TEDGlobal 2017

Kasiva Mutua: How I use the drum to tell my story

Kasiva Mutua: Hikâyemi anlatmamda bongoyu kullanışım

Filmed:
1,203,157 views

Bu konuşma ve müzik performansında, melez, bongocu, çalgı sanatçısı ve TED Burslusu olan Kasiva Mutua, Kenya'daki bongocu kadınlara karşı olan tabuları nasıl yıktığını ve görevinin genç çocuklara, kadınlara ve kızlara bongo çalmanın değerini ve önemini öğretmek olduğunu paylaşıyor. Mutua " Kadınlar, kültürün koruyucusu da olabilir" diyor.
- Drummer, percussionist
Kasiva Mutua is working to elevate the place of the African woman in music. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
"Listen.
0
1080
1496
"Dinle.
00:14
Do you hearduymak that?"
1
2600
1200
Duyuyor musun?"
00:16
my grandmotherbüyükanne askeddiye sordu me.
2
4560
1480
diye sordu büyük annem.
00:19
"Listen.
3
7000
1536
"Dinle.
00:20
Listen to what the beetleböcek is sayingsöz."
4
8560
3040
Böceğin dediğini dinle."
00:24
I would spendharcamak hourssaatler and hourssaatler
listeningdinleme to the little beetleböcek
5
12560
4736
Küçük böceğin gübre topunda
sürüklenişini dinleyerek
00:29
rollingyuvarlanan a hugeKocaman balltop of dunggübre,
6
17320
2496
saatler geçirirdim.
00:31
and while at it,
7
19840
1536
Bunu yaparken de
00:33
I heardduymuş a varietyvaryete of environmentalçevre soundssesleri.
8
21400
2560
Çeşitli çevresel sesler duyardım.
00:36
With the keenestinatçı bir zekâya of earskulaklar,
I would hearduymak familyaile chattersohbet eden,
9
24920
5016
Kulaklarımdaki hevesle
ailenin sohbetini,
00:41
laughterkahkaha,
10
29960
1416
gülüşünü,
00:43
the windrüzgar howlinginleyen
11
31400
1536
rüzgarın ulamasını ve hatta
00:44
and even cricketscırcır chirpingcıvıl cıvıl.
12
32960
1760
cırcır böceğinin cıvıldamasını duyardım.
00:47
All these soundssesleri crisscrossedçapraz
into eachher other,
13
35840
2976
Tüm bu sesler birbirleriyle uyumluydu
00:50
and I would hearduymak rhythmritim in betweenarasında.
14
38840
1840
ve aralarındaki ritmi de duyardım.
00:53
Then I would beatdövmek my plateplaka with a spoonkaşık
and my chestgöğüs with my tinyminik handseller
15
41240
5776
Sonra, bongoma kaşıkla
göğsümü de minik ellerimle vururak
00:59
tryingçalışıyor to recreateyeniden oluşturun what I was hearingişitme.
16
47040
2040
duyduğum şeyi çıkartmaya çalışırdım.
01:01
I have been beatingdayak the sameaynı platesplakaları,
17
49800
2696
Profesyonel bir bongocu
01:04
shakersshakers, drumsdavul, panstava
and so much more ever sincedan beri
18
52520
4936
ve çalgı sanatçısı olduğumdan beri
aynı marakasları, bongoları, perküsyonları
01:09
to becomeolmak a professionalprofesyonel drummerdavulcu
19
57480
2336
ve daha birçok şeyi
01:11
and percussionistperküsyon.
20
59840
1200
çalıyorum.
01:13
(ApplauseAlkış)
21
61400
4840
(Alkışlar)
01:18
As I grewbüyüdü up, subconsciouslybilinç altında,
22
66960
1936
Büyüdüğümde bilinçaltımda,
01:20
I feltkeçe a stronggüçlü urgedürtü
to hidesaklamak my newfoundkeşfedilmiş hobbyhobi.
23
68920
4296
yeni keşfettiğim hobimi
saklama hissi uyandı.
01:25
Even withoutolmadan it beingolmak said out loudyüksek sesle,
24
73240
2296
Dile getirmesem bile
01:27
I knewbiliyordum that somehowbir şekilde
it was wrongyanlış to do what I was doing.
25
75560
3320
bir şekilde yaptığım şeyin
yanlış olduğunu biliyordum.
01:32
In mostçoğu of the ceremoniestörenleri,
26
80680
1856
Birçok törende,
01:34
I noticedfark that mostçoğu of the womenkadınlar
and girlskızlar were not in sightgörme,
27
82560
4096
Kadınların çoğunun
göz önünde olmadığını fark ettim.
01:38
but when they were,
28
86680
1536
Fakat oldukları zaman da
01:40
I noticedfark that they would weargiyinmek
theironların dancingdans skirtsetek
29
88240
2536
Dans kıyafetlerini giydiklerini,
01:42
and shakesallamak theironların waistswaists off,
30
90800
2416
bellerini salladıklarını,
01:45
singingşan, clappingAlkışlar, ululatingsesini,
31
93240
2776
şarkı söylediklerini,
alkışladıklarını ve uladıklarını,
01:48
while the menerkekler filleddolu up
the rhythmritim sectionBölüm.
32
96040
3280
erkeklerin de ritme
ayak uydurduğunu fark ettim.
01:52
A fewaz yearsyıl latersonra, I camegeldi to understandanlama
33
100240
2896
Birkaç yıl sonra, gelenek ve göreneğin
01:55
what traditiongelenek and culturekültür meantdemek,
34
103160
2896
ne demek olduğunu,
01:58
and what was considereddüşünülen tabootabu
35
106080
2176
neyin tabu kabul edilip edilmediğini
02:00
or otherwiseaksi takdirde.
36
108280
1200
anladım.
02:03
In the majorityçoğunluk of AfricanAfrika cultureskültürler,
37
111080
2160
Afrika kültürlerinin çoğunda,
02:06
womenkadınlar have been forbiddenyasak
to playoyun drumsdavul and percussionperküsyon
38
114200
2576
kadınların bateri ve perküsyon çalması
02:08
for a very long time.
39
116800
1480
uzun süredir yasaktı.
02:11
I believe this tabootabu stemssapları from
the psychologicalpsikolojik and traditionalgeleneksel beliefinanç
40
119360
5896
Kadınları kalitesiz gören tabunun
psikolojik ve geleneksel inançtan
02:17
that the womankadın is an inferioraşağı beingolmak.
41
125280
2480
geldiğine inanıyorum.
02:20
I grewbüyüdü up hearingişitme that the placeyer
of the womankadın is in the kitchenmutfak
42
128639
4097
Kadının yerinin mutfak
veya diğer oda olduğunu duyarak
02:24
or in the other roomoda.
43
132760
2280
büyüdüm.
02:28
MhmMHM?
44
136280
1000
Öyle mi?
02:29
(LaughterKahkaha)
45
137330
2070
(Gülüşmeler)
02:32
WomenKadınlar had been brainwashedyıkanmış
and led on for so long
46
140110
3666
Kurban düşüp
buna inanmaya başlayana kadar
02:35
untila kadar we had fallendüşmüş victimkurban and actuallyaslında
startedbaşladı believinginanan in this ourselveskendimizi.
47
143800
4840
kadınlar uzun süredir beyni yıkanmış,
kandırılmışlardı.
02:41
This, coupledbirleştiğinde with the lackeksiklik
of interestfaiz to educateEğitmek womenkadınlar,
48
149440
3736
Kadınları okutma algısının
eksikliğiyle birleşen bu şey,
02:45
playedOyunun a majormajör, majormajör rolerol
49
153200
1896
bu durumun aklımıza kazınmasında
02:47
in etchinggravür this into our mindszihinler.
50
155120
1600
büyük rol oynadı.
02:50
The soundssesleri of the drumdavul
provokekışkırtmak emotionduygu and movementhareket.
51
158080
3096
Bongo sesleri duygu ve hareketi dürter.
02:53
EssentiallyAslında, the drumdavul
is a very sensualşehvetli instrumentEnstrüman.
52
161200
3400
Esasen, bango çok duygusal bir alettir.
02:57
OnceBir kez at a festivalFestivali, a man askeddiye sordu me
53
165760
1856
Festivaldeyken bir adam bana
02:59
how I daredcesaret put a drumdavul in betweenarasında my legsbacaklar.
54
167640
3080
bacaklarımın arasına nasıl
bongo koymaya cesaret ettiğimi sormuşu.
03:03
I have been considereddüşünülen loosegevşek and dirtykirli
for playingoynama an instrumentEnstrüman.
55
171760
4520
Enstrüman çalmak için
çok serbest ve kirli sayılırmışım.
03:09
I have repeatedlydefalarca been questionedsorguya
56
177240
2776
Üniversitede eğitimini aldığım
03:12
why I would chooseseçmek to playoyun drumsdavul
57
180040
2336
ve "daha uygun" olduğu belirlenen
03:14
insteadyerine of practicingalıştırma yapmak journalismgazetecilik,
58
182400
2096
gazetecilik yapmak yerine,
03:16
whichhangi I studiedokudu for my undergraduateLisans,
59
184520
2896
niye bongo çalmayı seçtiğim
03:19
whichhangi has been termedolarak adlandırdığı "more decentiyi."
60
187440
3400
durmadan soruldu.
03:24
The sightgörme of a womankadın
playingoynama drumsdavul enfeeblesenfeebles her,
61
192160
3456
Bir kadının bateri çalma fikri
onu güçsüzleştirir,
03:27
makesmarkaları her lessaz femininekadınsı,
62
195640
1280
kadınlığını
03:30
lessaz desirableçekici,
63
198320
1816
ve çekiciliğini azaltır.
03:32
but all this optimallyoptimal
putskoyar her on a loweralt socialsosyal standdurmak.
64
200160
4320
Bunlar onu düşük
toplumdaymış gibi gösterir.
03:38
DrummingDavul has essentiallyesasen representedtemsil
the stronggüçlü AfricanAfrika heritagemiras,
65
206360
4056
Afrika geleneğinin birçok yönünde,
Bongo çalmak güçlü Afrika mirasının
03:42
and its importanceönem can be seengörüldü
66
210440
1456
03:43
in the manyçok aspectsyönleri
of the AfricanAfrika traditiongelenek.
67
211920
2120
ve öneminin görülebileceğini yansıttı.
03:46
ManyBirçok communitiestopluluklar encompasskapsamak drummingdavul
in theironların day-to-dayGünden güne activitiesfaaliyetler,
68
214960
4256
Birçok topluluğun günlük aktivitesinde,
güncel yaptığı şeylerde,
03:51
and still do up to datetarih,
69
219240
1936
03:53
from childbirthsdoğuma to initiationbaşlatma ceremoniestörenleri,
70
221200
4096
doğumdan kabul törenlerine,
03:57
welcomingKarşılama ceremoniestörenleri,
71
225320
1976
karşılama törenlerinde,
03:59
marriagesevlilikler and even burialsgömü.
72
227320
1920
evliliklerde ve hatta cenazeler de bile
bongo çalmak var.
04:03
HoweverAncak, this sameaynı drumdavul
73
231400
2616
Ancak bu aynı bongo
04:06
is disappearingyok olan very fasthızlı
from the musicmüzik scenefaliyet alani, sahne,
74
234040
3496
çok hızlı bir şekilde müzikten yok oluyor
04:09
and the traditionalgeleneksel genreTür
is losingkaybetme its popularitypopülerlik
75
237560
2976
ve halk arasında hızlıca
04:12
very quicklyhızlı bir şekilde amongstarasında the people.
76
240560
1960
geleneksel tür popülerliğini kaybediyor.
04:15
Inspiredİlham by the need
to preservekorumak this culturekültür,
77
243120
3216
Bu kültürün korunması
ihtiyacından esinlenerek
04:18
I am teachingöğretim the significanceönem
and the importanceönem of the drumdavul
78
246360
3496
baterinin, genç çocuklar ve kızlar için
04:21
to younggenç boysçocuklar, womenkadınlar and girlskızlar.
79
249880
2520
önemini öğretiyorum.
04:25
In my journeyseyahat as a percussionperküsyon teacheröğretmen,
80
253520
1936
Müzik öğretmeni olarak yaptığım gezimde,
04:27
I have realizedgerçekleştirilen that very manyçok womenkadınlar
81
255480
3056
birçok kadının bateri çalmayı
04:30
actuallyaslında want to playoyun the drumdavul,
82
258560
2255
gerçekten istediğini fark ettim,
04:32
but at the sameaynı time,
83
260839
1897
bununla birlikte
04:34
they fearkorku it.
84
262760
1576
korkuyorlar da.
04:36
Some fearkorku how societytoplum will perceivealgıladıkları them.
85
264360
3376
Bazıları toplumun
nasıl karşılayacağından korkuyor.
04:39
OthersDiğerleri fearkorku the physicalfiziksel painAğrı
that comesgeliyor with playingoynama.
86
267760
4176
Diğerleri de çalarken
oluşacak fiziksel acıdan.
04:43
Oh yes, it's not that easykolay.
87
271960
1560
Ah evet, o kadar kolay değil.
04:46
Some, because theironların spouses
don't approveonaylamak of them,
88
274760
3736
Çünkü kimisi, eşleri kınayacak diye,
04:50
and othersdiğerleri generallygenellikle
fearkorku the responsibilitysorumluluk
89
278520
2536
diğerleri de kültür taşıyıcı
olma sorumluluğundan
04:53
of beingolmak a bearertaşıyıcı of culturekültür.
90
281080
2000
genel olarak korkuyor.
04:56
I believe, or I think that all these fearsendişe
91
284320
3136
Bu korkuların toplu kadınsal tedbiri
04:59
are etchedkazınmış in the collectivetoplu
femininekadınsı cautiousnessAkılcılık
92
287480
2816
parçaladığına inanıyorum.
05:02
because when we learnöğrenmek of the atrocitieszulüm
that have happenedolmuş to womenkadınlar,
93
290320
4816
Çünkü kadınların başına gelen zulümleri
05:07
continentallycontinentally especiallyözellikle,
94
295160
2336
özellikle de avrupa tarzında
olanları duyunca
05:09
it servesvermektedir as a constantsabit reminderuyarı mektubu
95
297520
1736
Bize tasarlanan yerin dışına çıkmanın,
05:11
that one stepadım out of our designatedÖzel İçilir placeyer
96
299280
4216
ciddi sonuçlarla son bulabileceğini
05:15
mayMayıs ayı endson up in very seriousciddi consequencessonuçları.
97
303520
2960
hatırlatma görevi görür.
05:22
Well, I use my drumdavul to tell my storyÖykü
and my people'sinsanların storieshikayeleri.
98
310000
6456
Benim ve halkımın hikâyelerini
anlatmak için bongo kullanıyorum.
05:28
My rootskökleri shapedbiçimli me
and my culturekültür is here to staykalmak with me.
99
316480
3240
Kökenim beni şekillendirdi
ve kültürüm bende kalıcı oldu.
05:32
WomenKadınlar can be custodiansvasilerinin of culturekültür, too.
100
320600
2496
Kadınlar kültürün koruyucusu da olabilir.
05:35
We are borndoğmuş to bringgetirmek forthileri life,
101
323120
3336
Hayatı beslemek,
ileri seviye getirmek için
05:38
to nurturebeslemek it.
102
326480
1576
dünyaya geliyoruz.
05:40
We can definitelykesinlikle preservekorumak our traditionsgelenekler
very, very excellentlymükemmel bir performans.
103
328080
4000
Kesinlikle geleneklerimizi
en iyi şekilde koruyoruz.
05:45
My drumdavul and I,
104
333280
1200
Bongom ve ben,
05:47
we are here to staykalmak.
105
335720
1200
Kalıcıyız.
05:49
(ApplauseAlkış)
106
337680
4656
(Alkışlar)
05:54
We are definitelykesinlikle here to staykalmak.
107
342360
2240
Kesinlikle kalıcıyız.
05:58
If womenkadınlar have led countriesülkeler,
108
346680
2616
Kadınlar ülkelere öncülük ettiyse,
06:01
womenkadınlar have gonegitmiş to spaceuzay,
109
349320
2336
Uzaya gittiyse,
06:03
womenkadınlar have wonwon GrammysGrammy Ödülleri,
110
351680
2216
Grammy ödüllerini kazandılarsa,
06:05
then the sameaynı, sameaynı womenkadınlar
can playoyun the drumdavul
111
353920
3216
öyleyse aynı kadınlar bongoyu,
06:09
and playoyun it -- to a five-starBeş yıldızlı ratingderecelendirme?
112
357160
3016
beş yıldız oranında mı çalarlar?
06:12
No, to a million-starmilyon yıldızlı ratingderecelendirme.
113
360200
3256
Hayır bir milyon yıldız oranında çalarlar.
06:15
Thank you.
114
363480
1216
Teşekkür ederim.
06:16
(ApplauseAlkış)
115
364720
5280
(Alkış)
(Çan Sesi)
06:29
(ChimingChiming)
116
377200
1720
06:35
(MetallicMetalik drummingdavul)
117
383320
4120
(Metalik Ses)
06:55
(ChimingChiming)
118
403240
3120
(Çan Sesi)
07:03
(RattlingTehdidi)
119
411200
2600
(Tıkırtı)
07:34
(DrummingDavul)
120
442160
1600
(Davul)
12:23
(ApplauseAlkış)
121
731560
4280
(Alkış)
Translated by Görkem Hasko
Reviewed by Cihan Ekmekçi

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Kasiva Mutua - Drummer, percussionist
Kasiva Mutua is working to elevate the place of the African woman in music.

Why you should listen

Jackline Kasiva Mutua is an internationally touring drummer and percussionist based in Nairobi, Kenya. Her performance style is influenced by afrobeat, zouk, samba, reggae and soul. As a young drummer, Mutua learned traditional drums from her grandmother and continues to perpetuate her heritage and celebrate her community’s spirit.

More profile about the speaker
Kasiva Mutua | Speaker | TED.com