ABOUT THE SPEAKER
Dolly Chugh - Author, social psychologist
Dolly Chugh studies the psychology of good people.

Why you should listen
Dolly Chugh teaches at New York University's Stern School of Business in the full-time MBA program and the NYU Prison Education Program. Her book, The Person You Mean to Be: How Good People Fight Bias, was published by HarperCollins and selected by Malcolm Gladwell, Adam Grant, Susan Cain and Dan Pink as one of "six books to have on your bookshelf" in fall 2018. Prior to becoming an academic, Chugh worked in the corporate world for 11 years. She received her BA from Cornell and her MBA and PhD from Harvard.
More profile about the speaker
Dolly Chugh | Speaker | TED.com
TED@BCG Toronto

Dolly Chugh: How to let go of being a "good" person -- and become a better person

Dolly Chugh: "İyi" bir insan olmayı bırakmak ve daha iyi bir insan olmak

Filmed:
3,946,584 views

Ya iyi insan olma bağlılığımız, daha iyi insanlar olmamızı engelliyorsa? Sosyal psikolog Dolly Chugh, bu erişilebilir konuşmada, ahlaki davranışların karmaşık psikolojisini açıklıyor -- ön yargılarımızı fark etmenin ve hatalarımızı kabullenmenin neden zor olduğu gibi -- ve daha iyi olma yolunun, hatalarınızı sahiplenmekle nasıl başladığını gösteriyor. Chugh, "hayatımızın kalan diğer kısımlarında, kendimize büyüme alanı bırakıyoruz -- bu kısım hariç, en önemli kısım da bu" diyor.
- Author, social psychologist
Dolly Chugh studies the psychology of good people. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
So a friendarkadaş of mineMayın was ridingbinme
in a taxitaksi to the airporthavalimanı the other day,
0
1515
3706
Bir arkadaşım geçen gün
taksiyle hava alanına gidiyormuş
00:17
and on the way, she was chattingsohbet
with the taxitaksi driversürücü,
1
5245
2710
ve yolda taksi şoförü ile
sohbet ediyormuş,
00:19
and he said to her, with totalGenel Toplam sinceritysamimiyet,
2
7979
2429
şoför ona tüm samimiyetiyle demiş ki
00:22
"I can tell you are a really good personkişi."
3
10432
3286
"Gerçekten iyi bir insan
olduğunuzu söyleyebilirim."
00:25
And when she told me this storyÖykü latersonra,
4
13742
1817
Daha sonra bana hikâyeyi anlattığında
00:27
she said she couldn'tcould believe
how good it madeyapılmış her feel,
5
15583
3175
bunun kendisini nasıl iyi
hissettirdiğine inanamadığını,
00:30
that it meantdemek a lot to her.
6
18782
2059
onun için anlamlı olduğunu söyledi.
00:32
Now that mayMayıs ayı seemgörünmek
like a stronggüçlü reactionreaksiyon from my friendarkadaş
7
20865
3026
Arkadaşımın yabancı
birisinin sözlerine verdiği tepki,
00:35
to the wordskelimeler of a totalGenel Toplam strangeryabancı,
8
23915
2204
güçlü bir tepki gibi gözükebilir
00:38
but she's not aloneyalnız.
9
26143
1618
fakat o yalnız değil.
00:39
I'm a socialsosyal scientistBilim insanı.
10
27785
1365
Ben bir sosyal bilimciyim.
00:41
I studyders çalışma the psychologyPsikoloji of good people,
11
29174
2653
İyi insanların psikolojisini inceliyorum
00:43
and researchAraştırma in my fieldalan saysdiyor
manyçok of us carebakım deeplyderinden
12
31851
4290
ve alanımdaki araştırmalar,
çoğumuzun iyi bir insan gibi hissetmek
00:48
about feelingduygu like a good personkişi
and beingolmak seengörüldü as a good personkişi.
13
36165
5001
ve iyi bir insan gibi görünmek konusuyla
derinden ilgilendiğini gösteriyor.
00:53
Now, your definitiontanım of "good personkişi"
and your definitiontanım of "good personkişi"
14
41467
4833
Şimdi, sizin "iyi insan" tanımınız
ve sizin "iyi insan" tanımınız
00:58
and maybe the taxitaksi driver'ssürücü
definitiontanım of "good personkişi" --
15
46324
2740
ve belki de taksi şoförünün
"iyi insan" tanımı --
01:01
we mayMayıs ayı not all have the sameaynı definitiontanım,
16
49088
1983
hepimiz aynı tanıma sahip olmayabiliriz
01:03
but withiniçinde whateverher neyse our definitiontanım is,
17
51095
2825
fakat tanımımız ne olursa olsun,
01:05
that moralmanevi identityKimlik
is importantönemli to manyçok of us.
18
53944
2801
ahlaki kimlik çoğumuz için önemli.
01:09
Now, if somebodybirisi challengeszorluklar it,
like they questionsoru us for a jokeşaka we tell,
19
57154
5221
Pekâlâ, birisi ona karşı gelirse,
yani yaptığımız bir şakayı sorgularsa
01:14
or maybe we say
our workforceişgücü is homogenoushomojen,
20
62399
2683
veya belki de iş gücümüzün
homojen olduğunu söylersek
01:17
or a slipperykaygan business expensegider,
21
65106
2979
ya da güvenilmez bir iş masrafı yaparsak
01:20
we go into red-zoneKırmızı bölge defensivenessdefensiveness
a lot of the time.
22
68109
3198
çoğu zaman kırmızı-bölge
savunmacılığına giriyoruz.
01:23
I mean, sometimesara sıra we call out
23
71331
3091
Yani bazen marjinal gruplardaki insanlara
01:26
all the waysyolları in whichhangi we help
people from marginalizedmarjinal groupsgruplar,
24
74446
3669
yardım etmemizi veya
hayır kurumuna bağış yapmamızı
01:30
or we donateBağış to charitysadaka,
25
78139
1768
ya da kâr amacı gütmeyen yerlerde
01:31
or the hourssaatler we volunteergönüllü to nonprofitskar amacı gütmeyen.
26
79931
4039
gönüllü olduğumuz
saatleri devreye sokuyoruz.
01:35
We work to protectkorumak
that good personkişi identityKimlik.
27
83994
3691
O iyi insan kimliğini
korumak için çalışıyoruz.
01:39
It's importantönemli to manyçok of us.
28
87709
1936
O, çoğumuz için önemli.
01:42
But what if I told you this?
29
90517
1858
Peki ya size şöyle dersem?
01:44
What if I told you that our attachmentek dosya
to beingolmak good people
30
92399
4714
Ya iyi insan olma bağlılığımız,
01:49
is gettingalma in the way
of us beingolmak better people?
31
97137
2516
daha iyi insanlar olmamızı engelliyorsa?
01:52
What if I told you that our definitiontanım
of "good personkişi" is so narrowdar,
32
100225
6326
Ya "iyi insan" tanımımız
çok darsa ve bilimsel olarak
01:58
it's scientificallybilimsel impossibleimkansız to meetkarşılamak?
33
106575
2531
bir karşılığının olması imkânsızsa?
02:01
And what if I told you
the pathyol to beingolmak better people
34
109806
3277
Ayrıca, ya daha iyi
bir insan olmaya giden yol,
02:05
just beginsbaşlar with lettingicar go
of beingolmak a good personkişi?
35
113107
2936
iyi bir insan olmayı
terk etmekle başlıyorsa?
02:08
Now, let me tell you a little bitbit
about the researchAraştırma
36
116876
2640
Şimdi, insan zihninin
nasıl çalıştığıyla ilgili
02:11
about how the humaninsan mindus worksEserleri
37
119540
1472
araştırmadan biraz bahsedeyim,
02:13
to explainaçıklamak.
38
121036
1150
açıklamak için.
02:14
The brainbeyin reliesdayanır on shortcutskısayolları
to do a lot of its work.
39
122540
4108
Beyin, görevinin çoğunu
gerçekleştirmek için kısa yollara güvenir.
02:18
That meansanlamına geliyor a lot of the time,
40
126672
1625
Yani çoğu zaman,
02:20
your mentalzihinsel processessüreçler are takingalma placeyer
outsidedışında of your awarenessfarkında olma,
41
128321
3328
zihinsel süreçleriniz,
bilinciniz dışında yer alır,
02:23
like in low-batterydüşük pil, low-powerdüşük güç modekip
in the back of your mindus.
42
131673
4738
tıpkı zihninizin ardındaki
düşük-pil, düşük-güç modu gibi.
02:29
That's, in factgerçek, the premiseöncül
of boundedsınırlı rationalityrasyonellik.
43
137088
3461
Bu aslında,
sınırlı rasyonelliğin öncülüdür.
02:32
BoundedSınırlı rationalityrasyonellik is
the NobelNobel Prize-winningÖdül-çekici ideaFikir
44
140573
3441
Sınırlı rasyonellik,
Nobel ödülü kazanmış bir fikirdir
02:36
that the humaninsan mindus
has limitedsınırlı storagedepolama resourceskaynaklar,
45
144038
2842
ve insan zihninin
sınırlı depolama kaynakları,
02:38
limitedsınırlı processingişleme powergüç,
46
146904
2096
sınırlı işlem gücü olduğunu
02:41
and as a resultsonuç, it reliesdayanır on shortcutskısayolları
to do a lot of its work.
47
149024
4032
ve sonuç olarak görevinin çoğu
için kısa yollara güvendiğini öne sürer.
02:45
So for exampleörnek,
48
153571
1524
Yani örneğin
02:47
some scientistsBilim adamları estimatetahmin
that in any givenverilmiş momentan ...
49
155833
2634
bazı bilimcilerin tahmini şöyle:
02:51
Better, better clicktık, right? There we go.
50
159270
2080
Daha iyi, daha iyi tıklama, evet?
İşte oldu.
02:53
(LaughterKahkaha)
51
161374
1007
(Gülüşmeler)
02:54
At any givenverilmiş momentan,
52
162405
1244
Herhangi bir anda
02:55
11 millionmilyon piecesparçalar of informationbilgi
are cominggelecek into your mindus.
53
163673
3804
zihninize 11 milyon bilgi parçası gelir.
03:00
ElevenOnbir millionmilyon.
54
168054
1616
On bir milyon.
03:01
And only 40 of them
are beingolmak processedişlenen consciouslybilinçli olarak.
55
169694
2873
Bunlardan yalnızca
40 tanesi bilinçli olarak işlenir.
03:05
So 11 millionmilyon, 40.
56
173051
2222
Yani 11 milyon, 40.
03:08
I mean, has this ever happenedolmuş to you?
57
176140
1884
Yani bu hiç başınıza geldi mi?
03:10
Have you ever had
a really busymeşgul day at work,
58
178048
2354
İş yerinde çok meşgul bir gün geçirip
03:12
and you drivesürücü home,
59
180426
1729
eve döndüğünüzde
03:14
and when you get in the doorkapı,
60
182179
2218
ve kapıdan girdiğinizde
03:16
you realizegerçekleştirmek you don't
even rememberhatırlamak the drivesürücü home,
61
184421
3248
arabayı nasıl sürdüğünüzü bile
hatırlamadığınızı fark ettiniz mi,
yeşil mi kırmızı ışıklara mı
denk geldiğinizi mesela?
03:19
like whetherolup olmadığını you had
greenyeşil lightsışıklar or redkırmızı lightsışıklar.
62
187693
2503
03:22
You don't even rememberhatırlamak.
You were on autopilototomatik pilot.
63
190220
2410
Hatırlamıyorsunuz bile.
Otomatik pilottaydınız.
03:24
Or have you ever openedaçıldı the fridgebuzdolabı,
64
192974
3287
Hiç buzdolabını açıp
03:28
lookedbaktı for the buttertereyağı,
65
196285
2072
tereyağını aradığınız
03:30
sworeyemin ettim there is no buttertereyağı,
66
198381
2944
ve orada olmadığına yemin ettiğiniz,
03:33
and then realizedgerçekleştirilen the buttertereyağı
was right in frontön of you the wholebütün time?
67
201349
3617
ve sonra da tereyağının gözünüzün
önünde durduğunu fark ettiğiniz oldu mu?
03:36
These are the kindsçeşit of "whoopsHoppala" momentsanlar
that make us gigglekıkırdama,
68
204990
3521
Bizi güldüren çeşit çeşit
"ay!" anları vardır
03:40
and this is what happensolur in a brainbeyin
69
208535
2011
ve yalnızca 40'ı
bilinçli olarak işlenirken
03:42
that can handlesap 11 millionmilyon
piecesparçalar of informationbilgi cominggelecek in
70
210570
3574
11 milyon bilgi parçasının
üstesinden gelen bir beyinde
03:46
with only 40 beingolmak processedişlenen consciouslybilinçli olarak.
71
214168
2577
gerçekleşen şey budur.
03:48
That's the boundedsınırlı partBölüm
of boundedsınırlı rationalityrasyonellik.
72
216769
3380
Sınırlı rasyonelliğin
sınırlı kısmı da budur.
03:55
This work on boundedsınırlı rationalityrasyonellik
73
223352
2477
Max Bazerman ve Mahzarin Banaji
adlı ortaklarımla
03:57
is what's inspiredyaratıcı work I've donetamam
with my collaboratorsortak çalışanlar
74
225853
4166
sınırlı ahlaklılık adını
verdiğimiz çalışmamıza
04:02
MaxMax BazermanBazerman and MahzarinMahzarin BanajiBanaji,
75
230043
2635
ilham veren şey
04:04
on what we call boundedsınırlı ethicalityetiklik.
76
232702
2646
sınırlı rasyonellik çalışmasıdır.
04:07
So it's the sameaynı premiseöncül
as boundedsınırlı rationalityrasyonellik,
77
235702
3072
Bu, sınırlı rasyonellik ile aynı öncül,
04:10
that we have a humaninsan mindus
that is boundedsınırlı in some sortçeşit of way
78
238798
5601
yani bir şekilde sınırlı olan ve kısa
yollara güvenen bir insan zihnine sahibiz
04:16
and relyingbağlı olduğu on shortcutskısayolları,
79
244423
2082
ve bu kısa yollar
04:18
and that those shortcutskısayolları
can sometimesara sıra leadöncülük etmek us astrayyoldan.
80
246529
3825
bazen bizi yanlış yola götürebilir.
04:22
With boundedsınırlı rationalityrasyonellik,
81
250886
1525
Zihin, sınırlı rasyonellikle
04:24
perhapsbelki it affectsetkiler the cerealtahıl
we buysatın almak in the groceryBakkal storemağaza,
82
252435
3686
belki de bakkaldan aldığımız mısır
gevreğini veya toplantı odasında
04:28
or the productürün we launchbaşlatmak in the boardroomToplantı odası.
83
256145
3083
piyasaya sürdüğümüz ürünü etkiliyor.
04:31
With boundedsınırlı ethicalityetiklik, the humaninsan mindus,
84
259836
2683
Sınırlı ahlaklılıkla insan zihni,
04:34
the sameaynı humaninsan mindus,
85
262543
2079
aynı insan zihni
04:36
is makingyapma decisionskararlar,
86
264646
1492
kararlar alır
04:38
and here, it's about who to hirekiralama nextSonraki,
87
266162
2786
ve bu kimi işe alacağımızla
04:40
or what jokeşaka to tell
88
268972
1650
veya hangi şakayı yapacağımızla
04:42
or that slipperykaygan business decisionkarar.
89
270646
2222
ya da riskli iş kararıyla alakalı.
04:46
So let me give you an exampleörnek
of boundedsınırlı ethicalityetiklik at work.
90
274157
4603
İş yerinde sınırlı ahlaklılık ile ilgili
bir örnek vereyim.
04:50
UnconsciousBilinçsiz biasönyargı is one placeyer
91
278784
2786
Bilinçsiz ön yargı,
04:53
where we see the effectsetkileri
of boundedsınırlı ethicalityetiklik.
92
281594
3509
sınırlı ahlaklılığın etkilerini
gördüğümüz bir yer.
04:57
So unconsciousbilinçsiz biasönyargı refersatıfta
to associationsdernekler we have in our mindus,
93
285127
4386
Yani bilinçsiz önyargılar
zihnimizdeki ortaklıklar ile ilgili,
05:01
the shortcutskısayolları your brainbeyin is usingkullanma
to organizedüzenlemek informationbilgi,
94
289537
4290
beyninizin bilgiyi düzenlemek için
kullandığı kısa yollar,
05:05
very likelymuhtemelen outsidedışında of your awarenessfarkında olma,
95
293851
2264
yüksek ihtimalle farkındalığınız dışında,
05:08
not necessarilyzorunlu olarak liningastar up
with your consciousbilinçli beliefsinançlar.
96
296139
3452
bilinçli inançlarınızla
mutlaka aynı hizada olmaz.
05:12
ResearchersAraştırmacılar NosekNosek, BanajiBanaji and GreenwaldGreenwald
97
300503
2524
Araştırmacılar Nosek, Banaji ve Greenwald
05:15
have lookedbaktı at dataveri
from millionsmilyonlarca of people,
98
303051
2731
milyonlarca insanın verisine baktılar
05:17
and what they'veonlar ettik foundbulunan is, for exampleörnek,
99
305806
2757
ve buldukları şey, örneğin,
05:20
mostçoğu whitebeyaz AmericansAmerikalılar
can more quicklyhızlı bir şekilde and easilykolayca
100
308587
3493
çoğu beyaz Amerikalı, iyi şeyleri
05:24
associateilişkilendirme whitebeyaz people and good things
101
312104
4269
siyahi insanlardan ziyade,
beyaz insanlarla
05:28
than blacksiyah people and good things,
102
316397
2293
daha hızlı ve kolayca bağdaştırıyorlar
05:31
and mostçoğu menerkekler and womenkadınlar
can more quicklyhızlı bir şekilde and easilykolayca associateilişkilendirme
103
319650
5614
ve çoğu erkek ve kadın,
bilimi kadınlardan ziyade erkeklerle
05:37
menerkekler and scienceBilim than womenkadınlar and scienceBilim.
104
325288
4302
daha hızlı ve kolayca bağdaştırıyor.
05:42
And these associationsdernekler
don't necessarilyzorunlu olarak linehat up
105
330137
4287
Bu bağdaştırmalar insanların
bilinçli olarak düşündükleri şey ile
05:46
with what people consciouslybilinçli olarak think.
106
334448
1875
aynı olmak zorunda değil.
05:48
They mayMayıs ayı have
very egalitarianeşitlikçi viewsgörünümler, in factgerçek.
107
336347
3333
Aslında çok eşitlikçi görüşleri olabilir.
05:52
So sometimesara sıra, that 11 millionmilyon
and that 40 just don't linehat up.
108
340206
4413
Yani bazen, o 11 milyon ile
o 40 aynı olmazlar.
05:57
And here'sburada anotherbir diğeri exampleörnek:
109
345402
1967
İşte başka bir örnek:
05:59
conflictsçatışmalar of interestfaiz.
110
347393
1492
çıkar çatışmaları.
06:01
So we tendeğiliminde to underestimateAzımsamak
how much a smallküçük gifthediye --
111
349372
3810
Küçük bir hediyenin --
tükenmez kalem veya akşam yemeği gibi --
06:05
imaginehayal etmek a ballpointtükenmez pendolma kalem or dinnerakşam yemegi --
112
353206
3643
bu küçük hediyenin karar almamızı
06:08
how much that smallküçük gifthediye
can affectetkilemek our decisionkarar makingyapma.
113
356873
4158
ne kadar etkileyebileceğini
hafife almaya meyilliyiz.
06:13
We don't realizegerçekleştirmek that our mindus
is unconsciouslybilinçsizce liningastar up evidencekanıt
114
361852
4326
Zihnimizin bilinçsiz olarak hediyeyi veren
kişinin bakış açısını desteklemek için
06:18
to supportdestek the pointpuan of viewgörünüm
of the gift-giverhediye-verici,
115
366202
3531
kanıtlar sıraladığını fark etmiyoruz,
06:21
no mattermadde how hardzor we're consciouslybilinçli olarak
tryingçalışıyor to be objectiveamaç and professionalprofesyonel.
116
369757
4821
bilinçli olarak ne kadar objektif ve
profesyonel olmaya çalışırsak çalışalım.
06:27
We alsoAyrıca see boundedsınırlı ethicalityetiklik --
117
375689
1719
Sınırlı ahlaklılığı da görüyoruz --
06:29
despiterağmen our attachmentek dosya
to beingolmak good people,
118
377432
3377
iyi insanlar olma bağlılığımıza rağmen
06:32
we still make mistakeshatalar,
119
380833
2081
hâlâ hatalar yapıyoruz
06:34
and we make mistakeshatalar
that sometimesara sıra hurtcanını yakmak other people,
120
382938
4011
ve bazen diğer insanların
canını acıtan hatalar yapıyoruz
06:38
that sometimesara sıra promotedesteklemek injusticeadaletsizlik,
121
386973
2470
ve en iyi girişimlerimize rağmen
06:41
despiterağmen our besten iyi attemptsdenemeler,
122
389467
2025
adaletsizliğe neden olan
hatalar yapıyoruz
06:43
and we explainaçıklamak away our mistakeshatalar
ratherdaha doğrusu than learningöğrenme from them.
123
391516
4117
ve hatalarımızdan öğrenmek yerine
onların nedenini açıklıyoruz.
06:48
Like, for exampleörnek,
124
396810
2453
Tıpkı, örneğin
06:51
when I got an emailE-posta
from a femalekadın studentÖğrenci in my classsınıf
125
399287
3801
sınıfımdan bir kadın
öğrenciden e-posta aldım,
06:55
sayingsöz that a readingokuma I had assignedatanmış,
126
403112
2548
seçtiğim bir okuma metninin,
06:57
a readingokuma I had been assigningatama for yearsyıl,
127
405684
2754
yıllardır seçtiğim okuma metninin
07:00
was sexistcinsiyet ayrımı.
128
408462
1431
cinsiyetçi olduğu yazıyordu.
07:02
Or when I confusedŞaşkın
two studentsöğrencilerin in my classsınıf
129
410738
5588
Sınıfımdaki aynı ırktan olan iki kişiyi
07:08
of the sameaynı raceyarış --
130
416350
1357
karıştırdığımda --
07:09
look nothing alikebenzer --
131
417731
2270
hiç benzemiyorlardı --
07:12
when I confusedŞaşkın them for eachher other
132
420025
2159
onları herkesin önünde birbirleriyle
07:14
more than oncebir Zamanlar, in frontön of everybodyherkes.
133
422208
2665
birden fazla kez karıştırdığımda.
07:17
These kindsçeşit of mistakeshatalar sendgöndermek us, sendgöndermek me,
134
425885
4323
Bu tür hatalar bizleri, beni,
07:22
into red-zoneKırmızı bölge defensivenessdefensiveness.
135
430232
2835
kırmızı-bölge savunmacılığına gönderir.
07:25
They leaveayrılmak us fightingkavga
for that good personkişi identityKimlik.
136
433091
4230
O iyi insan kimliği için
savaşmamızı sağlar.
07:30
But the latestson work that I've been doing
on boundedsınırlı ethicalityetiklik with MaryMary KernKern
137
438189
4340
Fakat Mary Kern ile birlikte sınırlı
ahlaklılıkla ilgili son çalışmamız
07:34
saysdiyor that we're not
only proneeğilimli to mistakeshatalar --
138
442553
3572
yalnızca hatalara eğilimli
olmadığımızı gösteriyor --
07:38
that tendencyeğilim towardskarşı mistakeshatalar dependsbağlıdır
on how closekapat we are to that redkırmızı zonebölge.
139
446149
5239
hatalara eğilimimiz, o kırmızı bölgeye
ne kadar yakın olduğumuza bağlıdır.
07:43
So mostçoğu of the time, nobody'sKimsenin challengingmeydan okuma
our good personkişi identityKimlik,
140
451412
4199
Yani çoğu zaman hiç kimse iyi insan
kimliğimizi sorgulamaz
07:47
and so we're not thinkingdüşünme too much
141
455635
2159
ve kararlarımızın ahlaki çıkarımları
07:49
about the ethicalahlâki implicationsetkileri
of our decisionskararlar,
142
457818
2333
hakkında çok fazla düşünmeyiz
07:52
and our modelmodel showsgösterileri
that we're then spiralinggiderek
143
460175
3879
ve modelimiz, çoğunlukla gitgide daha
az ahlaki davranışa doğru
07:56
towardskarşı lessaz and lessaz
ethicalahlâki behaviordavranış mostçoğu of the time.
144
464078
4739
kıvrılıp gittiğimizi gösteriyor.
08:00
On the other handel, somebodybirisi
mightbelki challengemeydan okuma our identityKimlik,
145
468841
2848
Diğer yandan, birisi
kimliğimizi sorgulayabilir
08:03
or, uponüzerine reflectionyansıma,
we mayMayıs ayı be challengingmeydan okuma it ourselveskendimizi.
146
471713
3499
veya yansıma olarak
kendimiz de sorguluyor olabiliriz.
08:07
So the ethicalahlâki implicationsetkileri
of our decisionskararlar becomeolmak really salientbelirgin,
147
475236
4124
Dolayısıyla kararlarımızın ahlaki
çıkarımları gerçekten belirgin hâle gelir
08:11
and in those casesvakalar, we spiralsarmal towardskarşı
more and more good personkişi behaviordavranış,
148
479384
5737
ve bu durumlarda, daha daha iyi kişi
davranışına yöneliyoruz
08:17
or, to be more precisekesin,
149
485145
1841
veya daha net olmak gerekirse
08:19
towardskarşı more and more behaviordavranış
that makesmarkaları us feel like a good personkişi,
150
487010
4538
kendimizi daha iyi bir insan hissettiren
davranışlara daha çok yöneliyoruz,
08:23
whichhangi isn't always the sameaynı, of coursekurs.
151
491572
2444
tabii her zaman aynı olmuyor.
08:27
The ideaFikir with boundedsınırlı ethicalityetiklik
152
495413
3643
Sınırlı ahlaklılık fikri,
08:31
is that we are perhapsbelki overestimatingoverestimating
153
499080
4202
ahlaki kararlarımızda rol oynayan
08:35
the importanceönem our inner compasspusula
is playingoynama in our ethicalahlâki decisionskararlar.
154
503306
5168
niçimizdeki pusulanın önemini
belki de abarttığımız anlamına gelir.
08:40
We perhapsbelki are overestimatingoverestimating
how much our self-interestkişisel çıkar
155
508498
4485
Belki de kişisel çıkarlarımızın
08:45
is drivingsürme our decisionskararlar,
156
513007
3372
kararlarımızı ne kadar
tetiklediğini abartıyoruz
08:48
and perhapsbelki we don't realizegerçekleştirmek
how much our self-viewSelf-görünüm as a good personkişi
157
516403
5715
ve belki de kendimizi
iyi insan olarak görmemizin
davranışlarımızı ne kadar
etkilediğini fark etmiyoruz,
08:54
is affectingetkileyen our behaviordavranış,
158
522142
2524
08:56
that in factgerçek, we're workingçalışma so hardzor
to protectkorumak that good personkişi identityKimlik,
159
524690
5485
yani aslında o iyi insan kimliğini korumak
ve onu kırmızı bölgeden uzak tutmak için
09:02
to keep out of that redkırmızı zonebölge,
160
530199
2294
öyle çok uğraşıyoruz ki
09:04
that we're not actuallyaslında givingvererek ourselveskendimizi
spaceuzay to learnöğrenmek from our mistakeshatalar
161
532517
5354
hatalarımızdan öğrenmek ve gerçekten
daha iyi insanlar olmak için
09:09
and actuallyaslında be better people.
162
537895
2317
kendimize bir alan bırakmıyoruz.
09:13
It's perhapsbelki because
we expectbeklemek it to be easykolay.
163
541998
3041
Belki de kolay olmasını
beklediğimiz için.
09:17
We have this definitiontanım
of good personkişi that's either-orya-ya da.
164
545063
4090
Ya/ya da olan iyi insan tanımına sahibiz.
09:21
EitherHer iki you are a good personkişi
or you're not.
165
549177
3039
Ya iyi insansınızdır ya da değilsinizdir.
09:24
EitherHer iki you have integritybütünlük or you don't.
166
552240
2620
Dürüstlüğe sahipsinizdir
ya da değilsinizdir.
09:26
EitherHer iki you are a racistırkçı or a sexistcinsiyet ayrımı
or a homophobeHomophobe or you're not.
167
554884
4632
Irkçı, cinsiyetçi veya
homofobiksinizdir ya da değilsinizdir.
09:31
And in this either-orya-ya da definitiontanım,
there's no roomoda to growbüyümek.
168
559540
3983
Bu ya/ya da tanımında, büyümeye yer yok.
09:36
And by the way,
169
564444
1151
Bu arada,
09:37
this is not what we do
in mostçoğu partsparçalar of our liveshayatları.
170
565619
2984
hayatlarımızın çoğu bölümünde
yaptığımız şey bu değil.
09:40
Life, if you neededgerekli to learnöğrenmek accountingmuhasebe,
171
568627
2475
Hayat, eğer hesap tutmayı
öğrenmeniz gerekseydi
09:43
you would take an accountingmuhasebe classsınıf,
172
571126
1693
bir hesap tutma dersi alırdınız
09:44
or if you becomeolmak a parentebeveyn,
173
572843
2294
veya bir ebeveyn olursak
09:47
we pickalmak up a bookkitap and we readokumak about it.
174
575161
3507
bununla ilgili bir kitap alır ve okuruz.
09:50
We talk to expertsuzmanlar,
175
578692
2627
Uzmanlarla konuşuyoruz,
09:53
we learnöğrenmek from our mistakeshatalar,
176
581343
1454
hatalarımızdan öğreniyoruz,
09:54
we updategüncelleştirme our knowledgebilgi,
177
582821
1499
bilgimizi güncelliyoruz,
09:56
we just keep gettingalma better.
178
584344
1966
daha iyi olmaya devam ediyoruz.
09:58
But when it comesgeliyor to beingolmak a good personkişi,
179
586835
1956
Fakat mesele iyi insan olmaya geldiğinde
10:00
we think it's something
we're just supposedsözde to know,
180
588815
2492
efor ve büyüme faydası olmaksızın
bilmekle yükümlü,
10:03
we're just supposedsözde to do,
181
591331
1263
yapmakla yükümlü olduğumuz
10:04
withoutolmadan the benefityarar of effortçaba or growthbüyüme.
182
592618
3308
bir şeymiş gibi düşünüyoruz.
10:07
So what I've been thinkingdüşünme about
183
595950
1840
Bir süredir düşündüğüm şey şu:
10:09
is what if we were to just forgetunutmak
about beingolmak good people,
184
597814
4152
iyi insanlar olmayı unutsaydık,
10:13
just let it go,
185
601990
1765
boş verseydik
10:15
and insteadyerine, setset a higherdaha yüksek standardstandart,
186
603779
3096
ve bunun yerine daha yüksek,
daha da yüksek bir
10:18
a higherdaha yüksek standardstandart
of beingolmak a good-ishiyi-ish personkişi?
187
606899
3062
"iyimsi" insan olma standardı
belirleseydik ne olurdu?
10:24
A good-ishiyi-ish personkişi
absolutelykesinlikle still makesmarkaları mistakeshatalar.
188
612891
4223
İyimsi bir insan kesinlikle
yine de hata yapar.
10:29
As a good-ishiyi-ish personkişi,
I'm makingyapma them all the time.
189
617138
3042
İyimsi bir insan olarak
her zaman hata yapıyorum.
10:32
But as a good-ishiyi-ish personkişi,
I'm tryingçalışıyor to learnöğrenmek from them, ownkendi them.
190
620881
4374
Ancak iyimsi bir insan olarak onlardan
öğrenmeyi, onları sahiplenmeyi deniyorum.
10:37
I expectbeklemek them and I go after them.
191
625279
3559
Onları bekliyor ve peşlerinden gidiyorum.
10:40
I understandanlama there are costsmaliyetler
to these mistakeshatalar.
192
628862
2604
Bu hataların bedelleri olduğunu anlıyorum.
10:43
When it comesgeliyor to issuessorunlar like ethicsetik
and biasönyargı and diversityçeşitlilik and inclusioniçerme,
193
631490
4068
Ahlak, önyargı, çeşitlilik ve dahil olma
gibi konular söz konusu olduğunda
10:47
there are realgerçek costsmaliyetler to realgerçek people,
194
635582
3142
gerçek insanlara gerçek bedeller vardır
10:50
and I acceptkabul etmek that.
195
638748
1315
ve bunu kabul ediyorum.
10:54
As a good-ishiyi-ish personkişi, in factgerçek,
196
642602
1881
Aslında, iyimsi bir insan olarak
10:56
I becomeolmak better
at noticingfark my ownkendi mistakeshatalar.
197
644507
2683
hatalarımı fark etme konusunda
daha iyi oluyorum.
10:59
I don't wait for people to pointpuan them out.
198
647214
2300
İnsanların göstermelerini beklemiyorum.
11:01
I practiceuygulama findingbulgu them,
199
649538
2142
Onları bulma alıştırması yapıyorum
11:03
and as a resultsonuç ...
200
651704
1276
ve sonucunda...
11:05
Sure, sometimesara sıra it can be embarrassingutanç verici,
201
653911
3617
Elbette bazen utandırıcı olabilir,
11:09
it can be uncomfortablerahatsız.
202
657552
1862
huzursuzluk verici olabilir.
11:11
We put ourselveskendimizi
in a vulnerablesavunmasız placeyer, sometimesara sıra.
203
659438
3346
Kendimizi bazen
korunmasız yerlere koyuyoruz.
11:15
But throughvasitasiyla all that vulnerabilityGüvenlik açığı,
204
663968
2151
Fakat tüm bu korunmasızlık içerisinde,
11:18
just like in everything elsebaşka
we'vebiz ettik trieddenenmiş to ever get better at,
205
666143
4340
tıpkı daha da iyi olmaya
çalıştığımız diğer her şey gibi
11:22
we see progressilerleme.
206
670507
1302
gelişim gösteririz.
11:23
We see growthbüyüme.
207
671833
1151
Büyümeyi görürüz.
11:25
We allowizin vermek ourselveskendimizi to get better.
208
673008
2929
Daha iyi olmamıza izin veririz.
11:29
Why wouldn'tolmaz we give ourselveskendimizi that?
209
677016
3421
Kendimize bu izni neden vermeyelim?
11:32
In everyher other partBölüm of our liveshayatları,
we give ourselveskendimizi roomoda to growbüyümek --
210
680944
4527
Hayatımızın kalan diğer kısımlarında,
kendimize büyüme alanı bırakıyoruz --
11:37
exceptdışında in this one, where it mattershususlar mostçoğu.
211
685495
2531
bu kısım hariç, en önemli kısım da bu.
11:41
Thank you.
212
689256
1151
Teşekkürler.
11:42
(ApplauseAlkış)
213
690431
4600
(Alkış)
Translated by Gözde Zülal Solak
Reviewed by Figen Ergürbüz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Dolly Chugh - Author, social psychologist
Dolly Chugh studies the psychology of good people.

Why you should listen
Dolly Chugh teaches at New York University's Stern School of Business in the full-time MBA program and the NYU Prison Education Program. Her book, The Person You Mean to Be: How Good People Fight Bias, was published by HarperCollins and selected by Malcolm Gladwell, Adam Grant, Susan Cain and Dan Pink as one of "six books to have on your bookshelf" in fall 2018. Prior to becoming an academic, Chugh worked in the corporate world for 11 years. She received her BA from Cornell and her MBA and PhD from Harvard.
More profile about the speaker
Dolly Chugh | Speaker | TED.com