ABOUT THE SPEAKER
Heidi Grant - Social psychologist
Heidi Grant researches, writes and speaks about the science of motivation, influence and decision-making.

Why you should listen

Dr. Heidi Grant is the Chief Science Officer for the Neuroleadership Institute, Associate Director of the Motivation Science Center at the Columbia University, and author of six best-selling books, including: Reinforcements: How to Get People to Help YouNo One Understands You and What to Do About It and Nine Things Successful People Do Differently. In 2017, Grant was named one of Thinkers50's most influential management thinkers globally. 

More profile about the speaker
Heidi Grant | Speaker | TED.com
TED Salon Brightline Initiative

Heidi Grant: How to ask for help -- and get a "yes"

Heidi Grant: Nasıl yardım isteriz -- ve "evet" cevabını alırız

Filmed:
2,446,833 views

Yardım istemek zordur. Ama yaşamın zorluklarını atlatabilmek için bunu yapmaya sürekli ihtiyaç duyarız. Peki, nasıl daha rahat yardım isteyebiliriz? Bu eyleme geçirilebilir konuşmada sosyal psikolog Heidi Grant, yardım istemek ve yardım alabilmek için uygulayabileceğimiz ve karşımızdakinin de bu süreçte faydalı hissetmesini sağlayacak dört basit kuralı açıklıyor.
- Social psychologist
Heidi Grant researches, writes and speaks about the science of motivation, influence and decision-making. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
So, askingsormak for help
is basicallytemel olarak the worsten kötü, right?
0
1380
4953
Yardım istemek oldukça zor, değil mi?
Aslında insanların en çok korktuğu on şey
listelerinde buna hiç rastlamadım.
00:18
I've actuallyaslında never seengörüldü it
on one of those topüst tenon listslisteleri
1
6357
3952
00:22
of things people fearkorku,
2
10333
1675
00:24
like publichalka açık speakingkonuşuyorum
3
12032
2103
O listelerde topluluk önünde konuşma
00:26
and deathölüm,
4
14159
1672
veya ölüm vardı.
00:27
but I'm prettygüzel sure
it actuallyaslında belongsaittir there.
5
15855
2601
Eminim yardım istemek de
o listelerde olmalı.
00:31
Even thoughgerçi in manyçok waysyolları it's foolishaptalca
for us to be afraidkorkmuş to admititiraf etmek we need help,
6
19146
4876
Yardıma ihtiyacımız olduğunu söylemekten
korkmamız birçok yönden saçma olsa da
sevdiklerimizden, arkadaşımızdan,
iş arkadaşınızdan
00:36
whetherolup olmadığını it's from a lovedsevilen one
or a friendarkadaş or from a coworkeriş arkadaşı
7
24046
4734
00:40
or even from a strangeryabancı,
8
28804
1983
veya bir yabancıdan yardım istemek
nedense rahatsız edici ve can sıkıcı.
00:42
somehowbir şekilde it always feel just a little bitbit
uncomfortablerahatsız and embarrassingutanç verici
9
30811
5132
00:47
to actuallyaslında asksormak for help,
10
35967
2043
Bu yüzden çoğumuz mümkün olduğunda
yardım istemekten kaçınıyor.
00:50
whichhangi is, of coursekurs, why mostçoğu of us
try to avoidönlemek askingsormak for help
11
38034
3202
00:53
wheneverher ne zaman humanlyinsanca possiblemümkün.
12
41260
1651
00:55
My fatherbaba was one of those
legionsLejyon of fathersbabalar
13
43400
3432
Babam da kaybolduğunda
birine yol tarifi sormaktansa
00:58
who, I swearyemin etmek, would ratherdaha doğrusu drivesürücü
throughvasitasiyla an alligator-infestedtimsah istilası swampBataklık
14
46856
5383
timsahlarla dolu bir bataklıktan geçmeyi
tercih eden babalar ordusundandı.
01:04
than actuallyaslında asksormak someonebirisi for help
gettingalma back to the roadyol.
15
52263
3406
01:07
When I was a kidçocuk,
we tookaldı a familyaile vacationtatil.
16
55693
3094
Çocukluğumda ailece tatile çıkmıştık.
01:10
We drovesürdü from our home in SouthGüney JerseyJersey
to ColonialColonial WilliamsburgWilliamsburg.
17
58811
3662
Güney Jersey'deki evimizden
Colonial Williamsburg'a gidiyorduk
01:14
And I rememberhatırlamak we got really badlykötü lostkayıp.
18
62958
2745
ve fena hâlde kaybolduğumuzu hatırlıyorum.
01:17
My motheranne and I pleadedyalvardı with him
19
65727
2551
Annem ve ben kenara çekmesi
ve yol tarifi sorması için yalvardık.
01:20
to please just pullÇek over and asksormak someonebirisi
for directionstalimatlar back to the highwaykarayolu,
20
68302
4495
01:24
and he absolutelykesinlikle refusedreddetti,
21
72821
2133
O kesinlikle reddetti
01:26
and, in factgerçek, assuredgüvence verdi us
that we were not lostkayıp,
22
74978
2908
ve hatta kaybolmadığımıza bizi ikna etti;
01:29
he had just always wanted to know
what was over here.
23
77910
2968
hep orada ne olduğunu bilmek istiyormuş.
01:32
(LaughterKahkaha)
24
80902
1965
(Gülüşmeler)
01:34
So if we're going to asksormak for help --
25
82891
2370
Yardım isteyeceksek,
01:37
and we have to, we all do,
practicallypratikte everyher day --
26
85285
4540
ki istemek zorundayız,
her gün istiyoruz,
01:41
the only way we're going to even beginbaşla
to get comfortablerahat with it
27
89849
3182
bunu rahatça yapmaya başlamanın tek yolu
bu konuda kendimizi geliştirmek
01:45
is to get good at it,
28
93055
1869
01:46
to actuallyaslında increaseartırmak the chancesşansı
that when you asksormak for help from someonebirisi,
29
94948
3547
ve birinden yardım istediğinizde
evet deme ihtimallerini artırmak.
01:50
they're actuallyaslında going to say yes.
30
98519
2341
01:52
And not only that, but they're going
to find it actuallyaslında satisfyingtatmin edici
31
100884
3390
Sadece bununla kalmayıp size yardım etmeyi
tatmin edici ve yapmaya değer bulacaklar
01:56
and rewardingödüllendirme to help you,
32
104298
1650
çünkü bu şekilde, gelecekte de
size yardım etmek için motive olacaklar.
01:57
because that way, they'llacaklar be motivatedmotive
to continuedevam et to help you into the futuregelecek.
33
105972
4245
02:02
So researchAraştırma that I
and some of my colleaguesmeslektaşlar have donetamam
34
110902
2617
İş arkadaşlarımla birlikte
yaptığım bir araştırma
birinden yardım istediğimizde
neden bazen evet
02:05
has sheddöken a lot of lightışık on why it is
that sometimesara sıra people say yes
35
113543
4037
bazen hayır dediği konusunu
bayağı bir aydınlattı.
02:09
to our requestsistekler for help
36
117604
1334
02:10
and why sometimesara sıra they say no.
37
118962
2102
02:13
Now let me just startbaşlama by sayingsöz right now:
38
121479
3015
Şunu söyleyerek başlayayım,
02:16
if you need help,
39
124518
1546
yardıma ihtiyacınız olduğunda
02:18
you are going to have to asksormak for it.
40
126088
3153
yardım istemeniz gerekiyor,
02:21
Out loudyüksek sesle.
41
129265
1276
duyulacak bir şekilde.
Tamam mı?
02:22
OK?
42
130565
1153
Psikologların "şeffaflık yanılsaması"
olarak adlandırdıkları şeyi
02:23
We all, to some extentderece, sufferacı çekmek
from something that psychologistspsikologlar call
43
131742
3302
02:27
"the illusionyanılsama of transparencyşeffaflık" --
44
135068
2263
hepimiz bir nebze de olsa yaşıyoruz.
02:29
basicallytemel olarak, the mistakenyanlış beliefinanç
45
137355
1670
Bu kısaca; düşünce,
duygu ve ihtiyaçlarımızın
02:31
that our thoughtsdüşünceler
and our feelingsduygular and our needsihtiyaçlar
46
139049
2899
başkalarına aşikâr olduğuna inanmamız.
02:33
are really obviousaçık to other people.
47
141972
2387
02:37
This is not truedoğru, but we believe it.
48
145348
1850
Bu, doğru değil ama inanıyoruz
02:39
And so, we just mostlyçoğunlukla standdurmak around
waitingbekleme for someonebirisi to noticeihbar our needsihtiyaçlar
49
147222
4035
ve genelde öylece durup
birinin ihtiyaçlarımızı fark etmesini
02:43
and then spontaneouslykendiliğinden offerteklif
to help us with it.
50
151281
2933
ve kendiliğinden yardım
teklif etmesini bekliyoruz.
02:46
This is a really, really badkötü assumptionvarsayım.
51
154238
2479
Bu gerçekten kötü bir varsayım.
02:48
In factgerçek, not only is it very difficultzor
to tell what your needsihtiyaçlar are,
52
156741
3658
İhtiyaçlarınızın ne olduğunu anlamanın
ne kadar zor olduğunu geçin,
size nasıl destek olabileceklerini
anlamak konusunda
02:52
but even the people closekapat to you
oftensık sık strugglemücadele to understandanlama
53
160423
3297
size yakın kişiler bile
genellikle zorlanıyor.
02:55
how they can supportdestek you.
54
163744
2049
02:57
My partnerortak has actuallyaslında
had to adoptbenimsemek a habitalışkanlık
55
165817
2679
Partnerim şu soruları her gün
birkaç kez sorma alışkanlığı edindi:
03:00
of askingsormak me multipleçoklu timeszamanlar a day,
56
168520
2728
03:03
"Are you OK? Do you need anything?"
57
171272
2002
"İyi misin? Bir şeye ihtiyacın var mı?"
Çünkü yardıma ihtiyacım olduğunda
bunu belli etmede gerçekten çok kötüyüm.
03:05
because I am so, so badkötü at signalingsinyalizasyon
when I need someone'sbirisi var help.
58
173298
4763
Ama o, hak ettiğimden çok daha sabırlı
ve yardım etme konusunda
03:10
Now, he is more patienthasta than I deservehak etmek
59
178085
2560
03:12
and much more proactiveproaktif,
much more, about helpingyardım ediyor
60
180669
3782
başkalarından bekleme hakkımız
olduğundan çok daha fazla öngörülü.
03:16
than any of us have any right
to expectbeklemek other people to be.
61
184475
3097
Yani yardıma ihtiyacınız olduğunda
yardım istemeniz gerekiyor.
03:20
So if you need help, you're going
to have to asksormak for it.
62
188239
2717
Bu arada, biri yardıma ihtiyacınız
olduğunu anlasa bile
03:22
And by the way, even when someonebirisi
can tell that you need help,
63
190980
3420
yardım isteyip istemediğinizi
nasıl bilebilir ki?
03:26
how do they know that you want it?
64
194424
2149
03:29
Did you ever try to give unsolicitedistenmeyen help
to someonebirisi who, it turnsdönüşler out,
65
197100
3855
Birisi istemeden ona yardım etmeyi
hiç denediniz mi?
Bu kişi meğer yardımınızı
istemiyor muymuş?
03:32
did not actuallyaslında want your help
in the first placeyer?
66
200979
2437
03:35
They get nastykötü realgerçek quickhızlı, don't they?
67
203440
2820
Birden kabalaşıyorlar, değil mi?
03:38
The other day -- truedoğru storyÖykü --
68
206284
2576
Yaşanmış bir olay anlatayım.
Geçen gün kızım okula hazırlanıyordu
03:40
my teenagegenç daughterkız evlat
was gettingalma dressedgiyinmiş for schoolokul,
69
208884
2425
ve o istemeden yardım etmeye karar verdim.
03:43
and I decidedkarar to give her
some unsolicitedistenmeyen help about that.
70
211333
3057
(Gülüşmeler)
03:46
(LaughterKahkaha)
71
214414
1030
Açık renkli kıyafetlerin ona
çok yakıştığını düşünüyorum nedense.
03:47
I happenolmak to think she looksgörünüyor amazingşaşırtıcı
in brighterdaha parlak colorsrenkler.
72
215468
2960
03:50
She tendseğilimi to prefertercih etmek sortçeşit of darkerdaha koyu,
more neutralnötr tonessesleri.
73
218452
3731
Ama o daha koyu,
daha nötr tonları tercih ediyor.
03:54
And so I said, very helpfullyyardımsever,
74
222207
2437
İşte ben de yardımsever bir şekilde
biraz daha az karamsar bir şeyler
bulabileceğini söyledim.
03:56
that I thought maybe
she could go back upstairsüst katta
75
224668
2532
03:59
and try to find something
a little lessaz somberkasvetli.
76
227224
2923
(Gülüşmeler)
04:02
(LaughterKahkaha)
77
230171
1948
04:04
So, if looksgörünüyor could killöldürmek,
78
232143
2748
Eğer bakışlar öldürebilseydi
şu an burada olmazdım.
04:06
I would not be standingayakta here right now.
79
234915
2426
04:09
We really can't blamesuçlama other people for not
just spontaneouslykendiliğinden offeringteklif to help us
80
237365
5230
Kendiliğinden yardım teklif etmediklerinde
başkalarını suçlayamayız
04:14
when we don't actuallyaslında know
that that's what is wanted.
81
242619
3195
çünkü yardım isteyip
istemediğimizi bilmiyorlar.
04:17
In factgerçek, actuallyaslında, researchAraştırma showsgösterileri
82
245838
1754
Araştırmalar gösteriyor ki
04:19
that 90 percentyüzde of the help that coworkersiş arkadaşları
give one anotherbir diğeri in the workplaceiş yeri
83
247616
4603
iş yerinde meslektaşların birbirine olan
yardımlarının yüzde doksanı
04:24
is in responsetepki
to explicitaçık requestsistekler for help.
84
252243
3785
açıkça yapılan yardım istekleri
üzerine gerçekleşiyor.
Yani "Yardımına ihtiyacım var"
cümlesini söylemek zorundasınız.
04:28
So you're going to have to say
the wordskelimeler "I need your help." Right?
85
256052
3431
Bunun başka yolu yok.
04:31
There's no gettingalma around it.
86
259507
1627
Şimdi, bu konuda kendimizi geliştirmek
04:33
Now, to be good at it,
87
261158
1238
04:34
to make sure that people actuallyaslında do
help you when you asksormak for it,
88
262420
3201
ve yardım istediğimizde
insanların yardım etmesini sağlamak için
04:37
there are a fewaz other things
that are very helpfulfaydalı to keep in mindus.
89
265645
3378
aklımızda tutmamız gereken
bazı yardımcı kurallar var.
Birinci kural:
04:41
First thing: when you asksormak for help,
90
269047
3052
Yardım isterken isteğiniz
ve nedeni konusunda çok açık olun.
04:44
be very, very specificözel
about the help you want and why.
91
272123
4897
04:49
VagueBelirsiz, sortçeşit of indirectdolaylı requestsistekler for help
92
277718
3582
Üstü kapalı ve dolaylı
yoldan yapılan istekler
yardım eden kişiye
çok da yardımcı olmuyor.
04:53
actuallyaslında aren'tdeğil very helpfulfaydalı
to the helperyardımcı, right?
93
281324
3163
Bizden istediğiniz şeyin
ne olduğunu bilemiyoruz
04:56
We don't actuallyaslında know
what it is you want from us,
94
284511
3013
ve aynı derecede önemli olarak
04:59
and, just as importantönemli,
95
287548
1656
size gerçekten yardım edip
edemeyeceğimizi de bilmiyoruz.
05:01
we don't know whetherolup olmadığını or not
we can be successfulbaşarılı
96
289228
2641
05:03
in givingvererek you the help.
97
291893
1184
Hiç kimse yardımının
kötü olmasını istemez.
05:05
NobodyKimse wants to give badkötü help.
98
293101
1903
05:07
Like me, you probablymuhtemelen get
some of these requestsistekler
99
295512
2867
Muhtemelen benim gibi siz de
05:10
from perfectlykusursuzca pleasanthoş
strangersyabancı insanlar on LinkedInLinkedIn
100
298403
3257
LinkedIn'deki çok hoş yabancılardan
böyle istekler alıyorsunuzdur.
05:13
who want to do things like
"get togetherbirlikte over coffeeKahve and connectbağlamak"
101
301684
4948
Mesela "Bir kahve içmek için
buluşup iletişime geçelim"
ya da "Görüş ve düşüncelerinizi
almak istiyorum."
05:18
or "pickalmak your brainbeyin."
102
306656
2100
05:21
I ignorealdırmamak these requestsistekler
literallyharfi harfine everyher time.
103
309327
3416
Böyle istekleri her zaman
görmezden geliyorum.
Kötü biri olduğum için değil,
05:24
And it's not that I'm not a niceGüzel personkişi.
104
312767
2195
sadece benden ne istediğinizi
05:26
It's just that when I don't know
what it is you want from me,
105
314986
2897
veya benden umduğunuz yardımın
ne olduğunu bilmediğimde
05:29
like the kindtür of help
you're hopingumut that can I providesağlamak,
106
317907
2759
05:32
I'm not interestedilgili.
107
320690
1636
bu, ilgimi çekmiyor.
Kimsenin ilgisini çekmez.
05:34
NobodyKimse is.
108
322350
1355
Tam olarak ne yapmamı istediklerini
açıkça söyleselerdi
05:35
I'd have been much more interestedilgili
if they had just come out and said
109
323729
3339
çok daha fazla ilgimi çekerdi
05:39
whateverher neyse it is was
they were hopingumut to get from me,
110
327092
2449
çünkü eminim ki
istedikleri belli bir şey var.
05:41
because I'm prettygüzel sure they had
something specificözel in mindus.
111
329565
2900
Açıkça "Sizin şirketinizde
çalışma olanaklarını görüşmek istiyorum,"
05:44
So go aheadönde and say,
112
332489
1170
05:45
"I'm hopingumut to discusstartışmak opportunitiesfırsatlar
to work in your companyşirket,"
113
333683
3084
05:48
or, "I'd like to proposeteklif etmek, önermek
a jointortak researchAraştırma projectproje
114
336791
2981
"İlginizi çekecek bir konuda
birlikte yapabileceğimiz
bir araştırma sunmak istiyorum"
05:51
in an areaalan I know you're interestedilgili in,"
115
339796
2545
veya "Tıp fakültesine girebilmek için
tavsiyelerinizi almak isterim" deyin.
05:54
or, "I'd like your advicetavsiye
on gettingalma into medicaltıbbi schoolokul."
116
342365
3288
Teknik olarak sonuncusuyla ilgili
size yardımcı olamam
05:58
TechnicallyTeknik olarak, I can't help you
with that last one
117
346343
2300
çünkü öyle bir doktor değilim.
06:00
because I'm not that kindtür of doctordoktor,
118
348667
1747
Ama sizi, yardım edebilecek
birine yönlendirebilirim.
06:02
but I could pointpuan you in the directionyön
of someonebirisi who could.
119
350438
3179
İkinci kural, bu gerçekten önemli:
06:06
OK, secondikinci tipbahşiş.
120
354160
1689
06:07
This is really importantönemli:
121
355873
1276
Vazgeçmekten, özür dilemekten
ve rüşvetten kaçının.
06:10
please avoidönlemek disclaimersFeragatler,
apologiesÖzür dilerim and bribesrüşvet.
122
358054
4628
06:15
Really, really importantönemli.
123
363214
1246
Bu, kesinlikle önemli.
06:16
Do any of these soundses familiartanıdık?
124
364484
2122
Bunlar tanıdık geliyor mu?
06:18
(ClearsTemizler throatboğaz)
125
366630
1252
06:20
'I'm so, so sorry
that I have to asksormak you for this."
126
368949
4364
"Senden bunu isteyeceğim için
çok çok üzgünüm."
"Seni bununla rahatsız etmek
hiç hoşuma gitmiyor."
06:25
"I really hatenefret botheringrahatsız you with this."
127
373337
3483
"Eğer yardımın olmadan bunu yapmamın
bir yolu olsaydı yardımını istemezdim."
06:28
"If I had any way of doing this
withoutolmadan your help, I would."
128
376844
5312
06:34
(LaughterKahkaha)
129
382180
1023
(Gülüşmeler)
06:35
SometimesBazen it feelshissediyor like people
are so eageristekli to provekanıtlamak
130
383227
3124
Bazen insanlar yardım isterken güçsüz
ve açgözlü olmadıklarını kanıtlamak için
06:38
that they're not weakzayıf and greedyaçgözlü
when they asksormak your for help,
131
386375
3113
o kadar istekli oluyorlar ki
ne kadar rahatsız hissetmenize
neden olduklarını hiç fark etmiyorlar.
06:41
they're completelytamamen missingeksik out
on how uncomfortablerahatsız
132
389512
2835
06:44
they're makingyapma you feel.
133
392371
1558
06:45
And by the way -- how am I supposedsözde
to find it satisfyingtatmin edici to help you
134
393953
3347
Sen benden yardım istemekten
bu kadar nefret ediyorken
sana yardım etmeyi
nasıl memnun edici bulabilirim ki?
06:49
if you really hatednefret edilen
havingsahip olan to asksormak me for help?
135
397324
3032
06:53
And while it is perfectlykusursuzca,
perfectlykusursuzca acceptablekabul edilebilir
136
401198
2957
Sizin işinizi görmeleri için yabancılara
ödeme yapmak kabul edilebilir olsa da
06:56
to payödeme strangersyabancı insanlar to do things for you,
137
404179
3423
06:59
you need to be very, very carefuldikkatli
when it comesgeliyor to incentivizingteşvik
138
407626
3885
arkadaşlarınızı ve meslektaşlarınızı
size yardım etmeleri için
ücretle teşvik etmek söz konusu
olduğunda çok dikkatli olmalısınız.
07:03
your friendsarkadaşlar and coworkersiş arkadaşları.
139
411535
2208
07:05
When you have a relationshipilişki with someonebirisi,
140
413767
2097
İlişkimiz olan kişilerle
karşılıklı yardımlaşmak
07:07
helpingyardım ediyor one anotherbir diğeri is actuallyaslında
a naturaldoğal partBölüm of that relationshipilişki.
141
415888
3392
ilişkinin doğal bir parçası
ve birbirimize önem verdiğimizi
göstermenin bir yolu.
07:11
It's how we showgöstermek one anotherbir diğeri that we carebakım.
142
419304
2608
Ücretle teşvik etmeyi ve ödeme
yapmayı ilişkinize katarsanız
07:13
If you introducetakdim etmek incentivesteşvikler
or paymentsÖdemeler into that,
143
421936
3652
olacak şey şudur ki
ilişki, ilişki gibi hissettirmekten çok
07:17
what can happenolmak is, it startsbaşlar to feel
like it isn't a relationshipilişki,
144
425612
3676
alışveriş gibi hissettirir.
07:21
it's a transactionişlem.
145
429312
1364
07:23
And that actuallyaslında
is experienceddeneyimli as distancingmesafe,
146
431128
2544
Bu, birbirinizden
uzaklaşmanıza neden olur
ve işe bakın ki bu da insanların
yardım etme ihtimalini düşürür.
07:25
whichhangi, ironicallyironik, makesmarkaları people
lessaz likelymuhtemelen to help you.
147
433696
3982
Biri size yardım ettiğinde
minnettarlığınızı göstermek için
07:29
So a spontaneousdoğal gifthediye
148
437702
1948
07:31
after someonebirisi givesverir you some help
to showgöstermek your appreciationtakdir and gratitudeŞükran --
149
439674
3841
kendiliğinizden bir hediye
etmeniz son derece hoş.
07:35
perfectlykusursuzca fine.
150
443539
1480
Ama yeni dairenize taşınmanızda
size yardım etmesi için
07:37
An offerteklif to payödeme your besten iyi friendarkadaş
to help you movehareket into your newyeni apartmentapartman
151
445043
3935
arkadaşınıza ödeme yapmayı
önermek doğru değil.
07:41
is not.
152
449002
1214
Üçüncü kural, samimi söylüyorum:
07:42
OK, thirdüçüncü rulekural,
153
450620
1447
07:44
and I really mean this one:
154
452091
1710
07:45
please do not asksormak for help
155
453825
2678
E-posta veya mesaj ortamında
yardım istemeyin.
07:48
over emailE-posta or textMetin.
156
456527
2292
07:51
Really, seriouslycidden mi, please don't.
157
459351
2613
Gerçekten lütfen yapmayın.
07:53
EmailE-posta and textMetin are impersonalkişiliksiz.
158
461988
2194
E-posta ve mesaj samimi değil.
07:56
I realizegerçekleştirmek sometimesara sıra
there's no alternativealternatif,
159
464206
2766
Bazen başka olanağımızın
olmadığının farkındayım.
07:58
but mostlyçoğunlukla what happensolur is,
160
466996
2492
Ama genelde olan şu:
08:01
we like to asksormak for help
over emailE-posta and textMetin
161
469512
2973
E-posta ve mesaj ortamında
yardım istemeyi tercih ediyoruz
08:04
because it feelshissediyor lessaz awkwardgarip
for us to do so.
162
472509
3517
çünkü bunu yapmak
daha az garip hissettiriyor.
08:08
You know what elsebaşka feelshissediyor
lessaz awkwardgarip over emailE-posta and textMetin?
163
476730
3745
E-posta ve mesaj ortamında daha az garip
hissettiren başka bir şey ne?
08:12
TellingSöylüyorum you no.
164
480499
1814
"Hayır" demek.
08:14
And it turnsdönüşler out, there's
researchAraştırma to supportdestek this.
165
482337
2853
Bunu destekleyen bir araştırma da varmış.
08:17
In-personŞahsen requestsistekler for help
are 30 timeszamanlar more likelymuhtemelen to get a yes
166
485214
5742
Yüz yüze yapılan yardım isteklerinin
kabul edilme ihtimali
e-posta üzerinden yapılanlara göre
30 kat daha fazla.
08:22
than a requestistek madeyapılmış by emailE-posta.
167
490980
1866
Bu yüzden önemli bir şey olduğunda
ve birinin yardımına ihtiyaç duyduğunuzda
08:25
So when something is really importantönemli
and you really need someone'sbirisi var help,
168
493313
3518
yardım istemek için yüz yüze görüşün
08:28
make faceyüz time to make the requestistek,
169
496855
2824
veya telefonunuzu
telefon etmek için kullanın --
08:31
or use your phonetelefon as a phonetelefon --
170
499703
3140
(Gülüşmeler)
08:34
(LaughterKahkaha)
171
502867
1840
ihtiyacınız olan yardımı istemek için.
08:36
to asksormak for the help that you need.
172
504731
2324
08:39
OK.
173
507079
1182
Sonuncusu
08:40
Last one, and this is actuallyaslında
a really, really importantönemli one
174
508775
3726
ve bu gerçekten ama gerçekten çok önemli
ve konu yardım isteme olduğunda
muhtemelen en çok gözden kaçan kural:
08:44
and probablymuhtemelen the one
that is mostçoğu overlookedgözden kaçan
175
512525
2092
08:46
when it comesgeliyor to askingsormak for help:
176
514641
1636
Birinden yardım istediğinizde
ve o yardım etmeyi kabul ettiğinde
08:48
when you asksormak someonebirisi
for theironların help and they say yes,
177
516301
3108
yardımının etkilerini ona bildirin.
08:51
followtakip et up with them afterwardsonra.
178
519433
2208
08:54
There's a commonortak misconceptionyanlış kanı
that what's rewardingödüllendirme about helpingyardım ediyor
179
522109
3749
Yardım etmenin en güzel yönünün
yardım etmenin kendisi olduğuna inanmak,
08:57
is the actdavranmak of helpingyardım ediyor itselfkendisi.
180
525882
2343
yaygın bir yanlış kanı.
Bu, doğru değil.
09:00
This is not truedoğru.
181
528249
1418
09:01
What is rewardingödüllendirme about helpingyardım ediyor
is knowingbilme that your help landedindi,
182
529691
4113
Yardım etmenin en güzel yönü
yardımınızın amacına ulaştığını,
belli bir etkisi olduğunu
ve faydalı olduğunuzu bilmek.
09:05
that it had impactdarbe,
183
533828
1428
09:07
that you were effectiveetkili.
184
535280
1660
Yardımımın sizi nasıl etkilediği
hakkında hiçbir bilgim olmazsa
09:09
If I have no ideaFikir
how my help affectedetkilenmiş you,
185
537358
3738
bu konuda nasıl hissedebilirim?
09:13
how am I supposedsözde to feel about it?
186
541120
1682
Üniversitede öğretim görevlisi
olduğum yıllar boyunca
09:14
This happenedolmuş; I was a universityÜniversite
professorprofesör for manyçok yearsyıl,
187
542826
2826
insanların meslek edinmeleri
ve yüksek lisans yapmaları için
09:17
I wroteyazdı lots and lots
of lettersharfler of recommendationtavsiye
188
545676
2424
09:20
for people to get jobsMeslekler
or to go into graduatemezun olmak schoolokul.
189
548124
2759
birçok kişiye referans mektubu yazdım
ve bu kişilerden yaklaşık yüzde 95'ine
ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yok.
09:22
And probablymuhtemelen about 95 percentyüzde of them,
190
550907
2311
09:25
I have no ideaFikir what happenedolmuş.
191
553242
2081
Size yardımcı olup olmadığımı
09:27
Now, how do I feel about the time
and effortçaba I tookaldı to do that,
192
555347
3555
ve istediğiniz şeyi elde etmenizi
sağlayıp sağlamadığımı bilmiyorsam
09:30
when I really have no ideaFikir
if I helpedyardım etti you,
193
558926
2553
mektup yazmak için harcadığım zaman
ve emek hakkında nasıl hissederim?
09:33
if it actuallyaslında helpedyardım etti you
get the thing that you wanted?
194
561503
2880
09:36
In factgerçek, this ideaFikir of feelingduygu effectiveetkili
195
564407
2539
Faydalı hissetme düşüncesi,
bazı tür bağış isteklerinin
çok ikna edici olmasının bir nedeni
09:38
is partBölüm of why certainbelli kindsçeşit
of donordonör appealstemyiz are so, so persuasiveikna edici --
196
566970
5634
09:44
because they allowizin vermek you
to really vividlycanlı imaginehayal etmek
197
572628
2731
çünkü edeceğiniz yardımın etkisini
canlı bir şekilde hayal etmenizi sağlıyor.
09:47
the effectEfekt that your help
is going to have.
198
575383
2162
Örneğin, DonorsChoose'u ele alalım.
09:49
Take something like DonorsChooseKurumları.
199
577569
2475
09:52
You go onlineinternet üzerinden, you can chooseseçmek
the individualbireysel teacheröğretmen by nameisim
200
580068
3628
İnternet ortamına giriyorsunuz,
yardım etmek istediğiniz sınıfın
öğretmeninin adını yazıyorsunuz
09:55
whosekimin classroomsınıf you're going
to be ableyapabilmek to help
201
583720
2492
09:58
by literallyharfi harfine buyingalış the specificözel
itemsürün they'veonlar ettik requestedistenen,
202
586236
3192
ve onların istedikleri belli eşyaları;
örneğin mikroskop, dizüstü
10:01
like microscopesmikroskoplar or laptopsdizüstü bilgisayarlar
or flexibleesnek seatingoturma.
203
589452
4272
veya esnek oturma düzeni için
mobilyalar satın alıyorsunuz.
Böyle bir rica, paramın sağlayacağı
iyiliği hayal etmemi çok kolaylaştırıyor.
10:05
An appealtemyiz like that makesmarkaları it
so easykolay for me to imaginehayal etmek
204
593748
3447
10:09
the good that my moneypara will do,
205
597219
1548
O kadar kolaylaştırıyor ki
bağış yapmaya karar verdiğim anda
10:10
that I actuallyaslında get
an immediateacil senseduyu of effectivenessetki
206
598791
2607
bağışımın etkisini hissedebiliyorum.
10:13
the minutedakika I commitişlemek to givingvererek.
207
601422
1872
Peki bu kuruluş başka ne yapıyor?
10:15
But you know what elsebaşka they do?
208
603318
1531
Yardımınızın etkilerini size bildiriyor.
10:16
They followtakip et up.
209
604873
1602
10:18
DonorsBağış actuallyaslında get lettersharfler
from the kidsçocuklar in the classroomsınıf.
210
606499
3525
Bağış yapanlar o sınıftaki
öğrencilerden mektuplar alıyor,
10:22
They get picturesresimler.
211
610048
1476
sınıfın fotoğraflarını görüyor.
10:23
They get to know
that they madeyapılmış a differencefark.
212
611548
2493
Fark yarattıklarını biliyorlar.
10:26
And this is something we need
to all be doing in our everydayher gün liveshayatları,
213
614065
3267
Bu, hepimizin günlük hayatında
yapması gereken bir şey,
özellikle de eğer insanların bize
uzun vadede yardım etmelerini istiyorsak.
10:29
especiallyözellikle if we want people
to continuedevam et to give us help
214
617356
3069
10:32
over the long termterim.
215
620449
1376
10:34
Take time to tell your colleagueçalışma arkadaşı
that the help that they gaveverdi you
216
622341
3377
İş arkadaşınıza,
büyük bir satış elde etmenizde
veya geçmeyi umduğunuz mülakatı geçmenizde
onun yardımının etkili olduğunu söyleyin.
10:37
really helpedyardım etti you landarazi that bigbüyük saleSatılık,
217
625742
2060
10:39
or helpedyardım etti you get that interviewröportaj
that you were really hopingumut to get.
218
627826
3463
Partnerinize, verdiği desteğin
10:43
Take time to tell your partnerortak
that the supportdestek they gaveverdi you
219
631313
3157
zor zamanları atlatmanızı
mümkün kıldığını söyleyin.
10:46
really madeyapılmış it possiblemümkün for you
to get throughvasitasiyla a toughsert time.
220
634494
2910
10:50
Take time to tell your catsittercatsitter
221
638096
2333
Kedi bakıcınıza, siz uzaktayken
kedileriniz bir şekilde hiçbir şeyi
kırmadığı için çok mutlu olduğunuzu
10:52
that you're superSüper happymutlu
that for some reasonneden,
222
640453
2899
10:55
this time the catskediler didn't breakkırılma
anything while you were away,
223
643376
3129
ve iyi iş çıkardığını söyleyin.
10:58
and so they mustşart have donetamam
a really good job.
224
646529
2631
11:02
The bottomalt linehat is:
225
650149
1351
Uzun lafın kısası,
11:03
I know -- believe me, I know --
226
651524
2437
yardım istemenin kolay olmadığını
gerçekten biliyorum.
11:05
that it is not easykolay to asksormak for help.
227
653985
2482
11:09
We are all a little bitbit afraidkorkmuş to do it.
228
657348
2078
Hepimiz bunu yapmaktan biraz korkuyoruz,
11:11
It makesmarkaları us feel vulnerablesavunmasız.
229
659450
1836
güçsüz hissetmemize neden oluyor.
11:13
But the realitygerçeklik of modernmodern work
and modernmodern life
230
661921
4073
Ama modern çalışmanın
ve modern hayatın gerçeği şu ki
11:18
is that nobodykimse does it aloneyalnız.
231
666018
2330
kimse tek başına yapamıyor.
11:20
NobodyKimse succeedsbaşarılı in a vacuumvakum.
232
668372
2003
Boşlukta kimse başarılı olamıyor.
11:22
More than ever, we actuallyaslında do
have to relygüvenmek on other people,
233
670399
4072
Başarılı olmak için başka kişilere,
onların desteğine ve iş birliğine
11:26
on theironların supportdestek and collaborationişbirliği,
in ordersipariş to be successfulbaşarılı.
234
674495
3719
her zamankinden çok ihtiyacımız var.
11:30
So when you need help,
asksormak for it out loudyüksek sesle.
235
678993
4155
Yardıma ihtiyacınız olduğunda
duyulacak bir şekilde yardım isteyin
11:35
And when you do, do it in a way
that increasesartışlar your chancesşansı
236
683172
3258
ve bunu, aldığınız cevabın
"evet" olma ihtimalini yükseltecek
11:38
that you'llEğer olacak get a yes
237
686454
1490
11:39
and makesmarkaları the other personkişi
feel awesomemüthiş for havingsahip olan helpedyardım etti you,
238
687968
4562
ve yardım eden kişinin kendini harika
hissetmesini sağlayacak bir şekilde yapın
çünkü ikiniz de bunu hak ediyorsunuz.
11:44
because you bothher ikisi de deservehak etmek it.
239
692554
1562
11:46
Thank you.
240
694604
1278
Teşekkür ederim.
(Alkışlar)
11:47
(ApplauseAlkış)
241
695906
2735
Translated by Nevaz Mescioğlu
Reviewed by Gözde Alpçetin

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Heidi Grant - Social psychologist
Heidi Grant researches, writes and speaks about the science of motivation, influence and decision-making.

Why you should listen

Dr. Heidi Grant is the Chief Science Officer for the Neuroleadership Institute, Associate Director of the Motivation Science Center at the Columbia University, and author of six best-selling books, including: Reinforcements: How to Get People to Help YouNo One Understands You and What to Do About It and Nine Things Successful People Do Differently. In 2017, Grant was named one of Thinkers50's most influential management thinkers globally. 

More profile about the speaker
Heidi Grant | Speaker | TED.com