ABOUT THE SPEAKER
Jeanne Gang - Architect
With an eye for nature’s forms and lessons learned from its materials, Jeanne Gang creates iconic environments that stand in curvy relief to blocky urban cityscapes.

Why you should listen

American architect and MacArthur Fellow Jeanne Gang is the founding principal of Studio Gang, an architecture and urban design practice based in Chicago and New York. Gang is recognized internationally for her socially engaged design process that foregrounds the relationships between individuals, communities, and environments. Drawing insight from ecological systems, her analytical and creative approach has produced some of today's most compelling architecture, including the Aqua Tower and Nature Boardwalk at Lincoln Park Zoo in Chicago, and the Arcus Center for Social Justice Leadership at Kalamazoo College in Kalamazoo, Michigan. Her current major projects include an expansion of the American Museum of Natural History in New York City and the next United States Embassy in Brasília, Brazil.

Committed to working on global and local issues, Gang brings design to a wide range of projects beyond architecture's conventional boundaries. She collaborates and innovates with experts across fields on pursuits ranging from the development of stronger materials to fostering stronger communities. Through teaching, speaking, writing, advocacy and advising, she engages with others to make a positive impact at multiple scales.

More profile about the speaker
Jeanne Gang | Speaker | TED.com
TEDWomen 2016

Jeanne Gang: Buildings that blend nature and city

Jeanne Gang: Doğayı ve Şehri Buluşturan Binalar

Filmed:
1,605,835 views

Rüzgârı yönlendiren bir gökdelen... bir merkezin etrafında insanları toplayan bir bina... Jeanne Gang ilişki kurmak için mimariyi kullanıyor. Çalışmalarının bu ilgi çekici turunda, Gang, bizi şaşırtıcı bir yerel topluluk merkezinden bir kent simgesi olan Şikago gökdelenine kadar irili ufaklı binalara davet ediyor. Diyor ki “Mimarlıkla, bina yapmaktan çok daha fazlasını yapabiliriz” . "Hepimizin paylaştığı bu gezegende düzen sağlamak için yardımcı olabiliriz."
- Architect
With an eye for nature’s forms and lessons learned from its materials, Jeanne Gang creates iconic environments that stand in curvy relief to blocky urban cityscapes. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I'm a relationshipilişki builderOluşturucu.
0
914
2206
Ben bir ilişki kurucuyum.
00:15
When you think of a relationshipilişki builderOluşturucu,
1
3144
1972
İlişki kurmak derken,
00:17
don't you just automaticallyotomatik olarak
think "architectmimar?"
2
5140
2300
otomatik olarak "mimar" sözü
akla gelmiyor mu?
00:19
ProbablyMuhtemelen not.
3
7922
1423
Muhtemelen hayır.
00:22
That's because mostçoğu people think
architectsmimarlar designdizayn buildingsbinalar and citiesşehirler,
4
10077
4206
Çünkü çoğu insan mimarların binaları
ve şehirleri tasarladığını düşünür,
00:26
but what we really designdizayn
are relationshipsilişkiler,
5
14307
2354
fakat aslında bizim
tasarladığımız şey ilişkiler,
00:29
because citiesşehirler are about people.
6
17383
2107
çünkü şehirler, insanlarla ilgilidir.
00:31
They're placesyerler where people come togetherbirlikte
for all kindsçeşit of exchangedeğiş tokuş.
7
19514
3382
İnsanların her tür değişim için
bir araya geldiği yerlerdir.
00:34
And besidesdışında, skylinessilueti
are highlybüyük ölçüde specificözel urbankentsel habitatshabitatları
8
22920
3217
Ayrıca binaların silueti; kendi böcekleri,
bitkileri ve hayvanları
00:38
with theironların ownkendi insectshaşarat,
plantsbitkiler and animalshayvanlar,
9
26161
2318
hatta kendi havaları ile
00:40
and even theironların ownkendi weatherhava.
10
28503
1633
özgün, kentsel yaşam alanlarıdır.
00:42
But todaybugün, urbankentsel habitatshabitatları
are out of balancedenge.
11
30650
2744
Ancak günümüzde kentsel yaşam
alanları dengesini kaybetti.
00:45
Climateİklim changedeğişiklik, togetherbirlikte with politicalsiyasi
and economicekonomik troublessorunları,
12
33803
4032
Politik ve ekonomik sorunlarla
birlikle iklim değişimlerinin
00:49
are havingsahip olan an impactdarbe;
13
37859
1152
bir etkisi var;
00:51
they're addingekleme up
and stressingvurgulayarak out citiesşehirler and us,
14
39035
3312
hepsi üst üste geliyor ve şehirler ile
orada yaşayan insanları,
00:54
the people who livecanlı in them.
15
42371
1531
bizleri de olumsuz etkiliyor.
00:57
For me, the fieldalan of ecologyekoloji
has providedsağlanan importantönemli insightIçgörü,
16
45000
3625
Ekoloji alanı benim
önemli bilgiler edinmemi sağladı,
01:00
because ecologistsekologlar don't just look
at individualbireysel speciesTürler on theironların ownkendi,
17
48649
4209
çünkü ekolojistler yalnızca
belirli türlerle ilgilenmezler,
01:04
they look at the relationshipsilişkiler
betweenarasında livingyaşam things
18
52882
3193
canlıların çevreleriyle arasındaki
01:08
and theironların environmentçevre.
19
56099
1249
ilişkilerle ilgilenirler.
01:10
They look at how all the diverseçeşitli partsparçalar
of the ecosystemekosistem are interconnectedbirbirine bağlı,
20
58554
3878
Ekosistemin farklı kısımlarının birbirine
nasıl bağlı olduğuyla ilgilenirler
01:14
and it's actuallyaslında this balancedenge,
this web of life, that sustainsbesler life.
21
62456
4298
ve yaşamı devam ettiren de
bu denge, bu hayat ağacıdır.
01:19
My teamtakım and I have been applyinguygulayarak
insightsanlayışlar from ecologyekoloji to architecturemimari
22
67268
4592
Takımım ve ben, fiziki ortamın
daha güçlü ilişkiler kurulmasına
01:23
to see how physicalfiziksel spaceuzay
can help buildinşa etmek strongergüçlü relationshipsilişkiler.
23
71884
3994
nasıl yardımcı olabileceğini görmek için,
ekolojik bilgileri mimariye uyguluyoruz.
01:28
The projectsprojeler I'm going to showgöstermek you todaybugün
24
76304
1962
Bugün size göstereceğim projeler,
01:30
use the ideaFikir of buildingbina relationshipsilişkiler
as the keyanahtar driversürücü for designdizayn.
25
78290
3703
tasarımda temel etken olarak
ilişki kurma fikrine dayalı.
01:34
Here'sİşte an exampleörnek of what I mean.
26
82852
1833
İşte kastettiğim şeye dair bir örnek.
01:36
RecentlySon zamanlarda, we were askeddiye sordu to designdizayn
a centermerkez for socialsosyal justiceadalet leadershipliderlik
27
84709
4149
Yakın zamanda, Arcus Merkezi adlı
bir sosyal adalet liderliği merkezi
01:40
calleddenilen the ArcusArcus CenterMerkezi.
28
88882
1550
tasarlamamız istendi.
01:43
They askeddiye sordu us for a buildingbina
that could breakkırılma down traditionalgeleneksel barriersengeller
29
91102
3522

Bizden farklı gruplar arasındaki
geleneksel engelleri kırabilecek
01:46
betweenarasında differentfarklı groupsgruplar
30
94648
1284
bir bina yapmamızı,
01:47
and in doing so, createyaratmak possibilitiesolasılıklar
for meaningfulanlamlı conversationskonuşmaları
31
95956
4247
bunu yaparken, sosyal adalet
çevresinde anlamlı konuşmalara
01:52
around socialsosyal justiceadalet.
32
100227
1504
olanak yaratmamızı istediler.
01:54
The studentsöğrencilerin wanted a placeyer
for culturalkültürel exchangedeğiş tokuş.
33
102233
2657
Öğrenciler, kültürel alışveriş
için bir yer istedi.
01:56
They thought a placeyer for preparinghazırlamak
foodGıda togetherbirlikte could do that.
34
104914
3799
Birlikte yemek hazırlayabilecekleri
bir yerin buna uygun olduğunu düşündüler.
02:00
And they wanted to be welcomingKarşılama
to the outsidedışında communitytoplum.
35
108737
2731
Dışarıdan gelenleri de
buyur etmek istediler.
02:03
They thought a fireplaceşömine
could drawçekmek people in
36
111492
2663
Bir şöminenin insanları
bir araya getirebileceğini
02:06
and help startbaşlama conversationskonuşmaları.
37
114179
2296
ve sohbetler başlatabileceğini düşündüler.
02:09
And everybodyherkes wanted the work
of socialsosyal justiceadalet to be visiblegözle görülür
38
117553
3465
Ayrıca herkes sosyal adalet
çalışmalarının dış dünyaya
02:13
to the outsidedışında worldDünya.
39
121042
1419
görünür olmasını istedi.
02:15
There really wasn'tdeğildi a precedentörnek
for this kindtür of spaceuzay,
40
123568
2741
Bu tür bir alan için
örnek teşkil eden bir yer yoktu,
02:18
so we lookedbaktı around the globeküre
and foundbulunan examplesörnekler
41
126333
2467
bu yüzden dünya çapında araştırdık
02:20
of communitytoplum meetingtoplantı housesevler.
42
128824
1745
ve toplantı salonu örnekleri bulduk.
02:22
CommunityTopluluk meetingtoplantı housesevler are placesyerler
43
130974
2190
Sosyal toplantı salonları
02:25
where there's very specificözel
relationshipsilişkiler betweenarasında people,
44
133188
3361
Mali'deki yaşlıların bir araya
geldikleri bu salonda olduğu gibi
02:28
like this one in MaliMali,
where the eldersyaşlılar gathertoplamak.
45
136573
3172
insanlar arasında çok özel
ilişkilerin olduğu yerlerdir.
02:32
The lowdüşük roofçatı keepstutar everybodyherkes seatedoturmuş
and at equaleşit eyegöz levelseviye.
46
140189
3552
Alçak çatı herkesin aynı
göz hizasında oturmasını sağlar.
02:35
It's very egalitarianeşitlikçi.
47
143765
1223
Çok eşitlikçi.
02:37
I mean, you can't standdurmak up
and take over the meetingtoplantı.
48
145012
2478
Yani, ayağa kalkıp
toplantıyı ele geçiremezsiniz.
02:39
You'dOlur actuallyaslında bumpçarpmak your headkafa.
49
147514
1513
Aslında, kafanı çarparsın.
02:41
(LaughterKahkaha)
50
149051
1653
(Kahkaha)
02:42
In meetingtoplantı housesevler,
there's always a centralmerkezi spaceuzay
51
150728
2614
Toplantı salonlarında,
daima daire şeklinde oturup
02:45
where you can sitoturmak around a circledaire
and see eachher other.
52
153366
2651
birbirinizi görebileceğiniz
bir orta alan vardır.
02:48
So we designedtasarlanmış a spaceuzay just like that
53
156041
2021
Biz de Arcus Merkezi'nin tam ortasında
02:50
right in the middleorta of the ArcusArcus CenterMerkezi,
54
158086
1979
böyle bir alan tasarladık,
02:52
and we anchoredbağlantılı it
with a fireplaceşömine and a kitchenmutfak.
55
160089
2990
bir de burayı şömine
ve mutfakla birleştirdik.
02:55
It's prettygüzel hardzor to get a kitchenmutfak
and a fireplaceşömine in a buildingbina like this
56
163103
3472
İmar kanunlarıyla böyle bir binaya
mutfak ve şömine inşa etmek
02:58
with the buildingbina codeskodları,
57
166599
1204
oldukça zordu,
02:59
but it was so importantönemli
to the conceptkavram, we got it donetamam.
58
167827
2802
ama konsept açısından
çok önemliydi, yaptık.
03:03
And now the centralmerkezi spaceuzay
worksEserleri for bigbüyük socialsosyal gatheringstoplantılar
59
171288
3781
Şimdi ise merkezdeki alan
ilk kez büyük toplantılar
03:07
and a placeyer to meetkarşılamak one-on-oneteke tek
for the very first time.
60
175093
3238
ve birebir görüşmelerde kullanılıyor.
03:10
It's almostneredeyse like
this three-wayüç yollu intersectionkesişim
61
178355
2079
Tıpkı insanlarla çarpışıp
03:12
that encouragesteşvik eder bumpingçarpmak into people
and startingbaşlangıç a conversationkonuşma.
62
180458
3574
konuşma isteği uyandıran
kavşaklar gibi.
03:16
Now you can always passpas the kitchenmutfak
and see something going on.
63
184676
3144
Şimdi mutfağı geçince daima
bir şeylerin olduğunu görebilirsiniz.
03:19
You can sitoturmak by the fireplaceşömine
and sharepay storieshikayeleri.
64
187844
3347
Şöminenin yanında oturabilir ve
hikâyeler anlatabilirsiniz.
03:23
You can studyders çalışma togetherbirlikte
in bigbüyük groupsgruplar or in smallküçük onesolanlar,
65
191754
3197
Küçük ya da büyük gruplar hâlinde
birlikte ders çalışabilirsiniz,
03:26
because the architecturemimari
setskümeler up these opportunitiesfırsatlar.
66
194975
3237
çünkü mimari bu imkânları sunuyor.
03:31
Even the constructioninşaat
is about buildingbina relationshipsilişkiler.
67
199641
2603
Bina bile ilişki kurmakla ilgili.
03:34
It's madeyapılmış of cordwoodyığar masonryduvar,
68
202268
1861
Tuğlaların kullanıldığı şekilde
03:36
whichhangi is usingkullanma logsgünlükleri
the way you would use brickstuğla.
69
204153
2937
kütüklerle duvar örülerek yapılmıştır.
03:39
It's superSüper low-techDüşük teknolojili and easykolay to do
and anyonekimse can do it --
70
207114
2971
Oldukça düşük teknolojili
ve yapması kolay, herkes yapabilir,
03:42
and that's the entiretüm pointpuan.
71
210109
1677
bütün mesele de bu.
03:43
The actdavranmak of makingyapma is a socialsosyal activityaktivite.
72
211810
2967
Bir sosyal aktivite olarak; inşa etmek.
03:48
And it's good for the planetgezegen, too:
73
216412
2008
Ayrıca bu gezegen için de iyi;
03:50
the treesağaçlar absorbedemilir carbonkarbon
when they were growingbüyüyen up,
74
218444
3096
ağaçlar büyürken karbonu absorbe eder
03:53
and they gaveverdi off oxygenoksijen,
75
221564
1644
ve oksijen verirdi
03:55
and now that carbonkarbon
is trappedhapsolmuş insideiçeride the wallsduvarlar
76
223232
2741
ve şimdi karbon duvarların
içine hapsoluyor
03:57
and it's not beingolmak releasedyayınlandı
into the atmosphereatmosfer.
77
225997
3173
ve atmosfere yayılmıyor.
04:01
So makingyapma the wallsduvarlar is equivalenteşdeğer
to takingalma carsarabalar right off the roadyol.
78
229194
4071
Bu yüzden, duvarları yapmak arabaları
trafikten çekmekle eşdeğer.
04:06
We choseseçti the buildingbina methodyöntem
79
234149
2269
Biz inşa yöntemini seçiyoruz,
04:08
because it connectsbağlandığı people
to eachher other and to the environmentçevre.
80
236442
3946
çünkü insanlar birbirleriyle
ve çevreyle buluşuyor.
04:13
But is it workingçalışma?
81
241435
1151
Ama bu işe yarıyor mu?
04:14
Is it creatingoluşturma relationshipsilişkiler
and nurturingbesleyici them?
82
242610
2266
İlişkiler kurup geliştiriyor mu?
04:16
How can we know?
83
244900
1318
Nasıl bilebiliriz?
04:18
Well, more and more people
are cominggelecek here, for one,
84
246242
3411
Bir kere buraya gittikçe daha
fazla insan geliyor,
04:21
and as a resultsonuç of the firesideOcak başı chatssohbetler
85
249677
2320
ayrıca şömine yanı sohbetleri
04:24
and a fulltam calendartakvim of programmingprogramlama,
86
252021
2098
ve programlarla dolu bir takvim sonucu
04:26
people are applyinguygulayarak
for the ArcusArcus FellowshipsBurs.
87
254143
2588
insanlar Arcus bursuna başvuruyor.
04:28
In factgerçek, applicationsuygulamaları have increasedartmış
tenfoldon kat for the ArcusArcus FellowshipArkadaş grubu
88
256755
4299
Hatta, Arcus bursuna başvurular
bina açıldığından beri
04:33
sincedan beri the buildingbina openedaçıldı.
89
261078
1265
on kat arttı.
04:34
It's workingçalışma. It's bringinggetiren
people togetherbirlikte.
90
262367
2670
İşe yarıyor. İnsanları bir
araya getiriyor.
04:38
So I've showngösterilen how architecturemimari
can connectbağlamak people
91
266254
2368
Yani yatay bir yerleşke
ile mimarinin insanları
04:40
on this kindtür of horizontalyatay campuskampus scaleölçek.
92
268646
2158
nasıl birleştirebileceğini gösterdim.
04:43
But we wonderedmerak if socialsosyal relationshipsilişkiler
could be scaledpullu up --
93
271345
3498
Yalnız sosyal ilişkiler, yüksek binalarla
04:46
or ratherdaha doğrusu, upwardyukarı doğru -- in talluzun boylu buildingsbinalar.
94
274867
2653
daha da yükseltilebilir mi diye
merak ettik.
04:50
TallUzun buildingsbinalar don't necessarilyzorunlu olarak lendödünç
themselveskendilerini to beingolmak socialsosyal buildingsbinalar.
95
278381
4037
Yüksek binalar kendilerini tam olarak
sosyal göstermezler.
04:54
They can seemgörünmek isolatingyalıtma and inwardiçe doğru.
96
282442
1993
İzole ve içe dönük görünebilirler.
04:56
You mightbelki only see people
in those awkwardgarip elevatorAsansör ridessürmek.
97
284826
4532
Sadece o tuhaf asansör seanslarında
insan görebilirsiniz.
05:02
But in severalbirkaç majormajör citiesşehirler,
I've been designingtasarım talluzun boylu buildingsbinalar
98
290676
3511
Ama birkaç büyük şehirde insanlar arasında
05:06
that are basedmerkezli on creatingoluşturma
relationshipsilişkiler betweenarasında people.
99
294211
3341
ilişki kurma amaçlı yüksek
binalar tasarladım.
05:09
This is AquaAqua.
100
297576
1476
Bu Aqua.
05:11
It's a residentialyerleşim high-riseyüksek katlı in ChicagoChicago
101
299076
3574
Şikago'da, çoğu şehre yeni gelmiş
genç çalışanlara
05:14
aimedamaçlayan at younggenç urbankentsel professionalsprofesyoneller
and emptyboş nestersnesters,
102
302674
2611
ve çocukları ayrı eve çıkan ailelere
05:17
manyçok of them newyeni to the cityŞehir.
103
305309
1643
hitap eden bir rezidans.
05:19
With over 700 apartmentsdaireler, we wanted to see
if we could use architecturemimari
104
307817
3926
700'ün üstünde daireyle, evleri
dikey düzende olsa da mimariyi
05:23
to help people get to know
theironların neighborsKomşular,
105
311767
2071
insanların komşularıyla tanışmaları için
05:25
even when theironların homesevler are organizedörgütlü
in the verticaldikey dimensionboyut.
106
313862
3250
kullanabilir miyiz görmek istedik.
05:31
So we inventedicat edildi a way to use balconiesbalkonlar
as the newyeni socialsosyal connectorsBağlayıcılar.
107
319088
3716
Bu yüzden balkonları sosyal bağlayıcılar
olarak kullanmanın bir yolunu bulduk.
05:35
The shapesşekiller of the floorzemin slabsplaka
varyfarklılık göstermek slightlyhafifçe and they transitiongeçiş
108
323569
3540
Balkon tabanları hafifçe dönüyor
ve yukarıya çıktıkça
05:39
as you go up the towerkule.
109
327133
1369
geçişli bir hâl alıyor.
05:40
The resultsonuç of this
is that you can actuallyaslında see people
110
328526
3901
Bunun sonucundaysa balkonunuzdan
05:44
from your balconybalkon.
111
332451
1345
insanları görebiliyorsunuz.
05:45
The balconiesbalkonlar are misregisteredboyutta.
112
333820
2133
Balkonlar üst üste değil.
05:47
You can leanyağsız over your balconybalkon
and say, "Hey!"
113
335977
2144
Balkonunuzdan eğilip "Selam!"
diyebilirsiniz,
05:50
just like you would acrosskarşısında the backyardarka bahçe.
114
338145
2201
tıpkı arka bahçenizden yapacağınız gibi.
05:53
To make the balconiesbalkonlar more comfortablerahat
115
341147
1879
Balkonları yılın daha
05:55
for a longeruzun perioddönem of time
duringsırasında the yearyıl,
116
343050
2277
uzun bir bölümünde rahat kılmak için
05:57
we studiedokudu the windrüzgar
with digitaldijital simulationssimülasyonlar,
117
345351
2466
dijital simülasyonlarla rüzgârı inceledik.
05:59
so the effectEfekt of the balconybalkon shapesşekiller
breakssonları up the windrüzgar
118
347841
2862
Balkon şekillerinin etkisi rüzgârı kırar
06:02
and confuseskarıştırır the windrüzgar
119
350727
1311
ve yönünü değiştirir
06:04
and makesmarkaları the balconiesbalkonlar
more comfortablerahat and lessaz windyrüzgarlı.
120
352062
3057
ve balkonları daha rahat ve
az rüzgârlı yapar.
06:08
Now, just by beingolmak ableyapabilmek
to go outsidedışında on your balconybalkon
121
356110
2949
Şimdi sadece balkonunuza
06:11
or on the thirdüçüncü floorzemin roofçatı terraceTeras,
122
359083
2075
ya da üçüncü kat çatı terasına çıkarak
06:13
you can be connectedbağlı to the outdoorsaçık havada,
123
361182
2085
yeryüzünden çok yüksekte olsanız da
06:15
even when you're way aboveyukarıdaki
the groundzemin planeuçak.
124
363291
2131
dışarıda olabilirsiniz.
06:17
So the buildingbina actseylemler to createyaratmak communitytoplum
125
365446
2735
Böylece bina aynı zamanda
bina içinde ve şehirde
06:20
withiniçinde the buildingbina and the cityŞehir
at the sameaynı time.
126
368205
2621
topluluk oluşturmayı sağlıyor.
06:22
It's workingçalışma.
127
370850
1166
İşe yarıyor.
06:24
And people are startingbaşlangıç to meetkarşılamak eachher other
on the buildingbina surfaceyüzey
128
372863
4000
Ve insanlar bina içerisinde birbirleriyle
tanışmaya başlıyor
06:28
and we'vebiz ettik heardduymuş --
129
376887
1156
ve duyduk ki --
06:30
(LaughterKahkaha)
130
378067
1056
(Kahkaha)
06:31
they'veonlar ettik even startingbaşlangıç gettingalma
togetherbirlikte as couplesçiftler.
131
379147
2768
çift olmaya bile başlamışlar.
06:34
But besidesdışında romanticromantik relationshipsilişkiler,
132
382756
2627
Ama romantik ilişkilerin yanı sıra
06:37
the buildingbina has a positivepozitif socialsosyal effectEfekt
133
385407
2240
binanın insanlar üzerinde
06:39
on the communitytoplum,
134
387671
1937
pozitif bir sosyal etkisi var.
06:41
as evidencedkanıtlandığı by people
startingbaşlangıç groupsgruplar togetherbirlikte
135
389632
2687
Örneğin, insanlar gruplar oluşturuyor,
06:44
and startingbaşlangıç bigbüyük projectsprojeler togetherbirlikte,
136
392343
1846
binanın çatı terasındaki
06:46
like this organicorganik communitytoplum gardenBahçe
on the building'sBinanın roofçatı terraceTeras.
137
394213
3976
bu organik hobi bahçesi gibi
büyük projeler oluşturuyorlar.
06:51
So I've showngösterilen how talluzun boylu buildingsbinalar
can be socialsosyal connectorsBağlayıcılar,
138
399874
3016
Uzun binaların nasıl sosyal
bağlayıcılar olabileceğini gösterdim
06:54
but what about publichalka açık architecturemimari?
139
402914
1992
ama ya kamu mimarisi?
06:56
How can we createyaratmak better
socialsosyal cohesionuyum in publichalka açık buildingsbinalar
140
404930
3863
Kamu binalarında ve
şehirsel alanlarda nasıl daha iyi
sosyal bütünlük yaratabiliriz
07:00
and civickent spacesalanlarda,
141
408817
1357
07:02
and why is it importantönemli?
142
410198
1433
ve bu neden önemlidir?
07:04
PublicKamu architecturemimari
is just not as successfulbaşarılı
143
412070
2097
Kamu mimarisi tepeden inme olduğu takdirde
07:06
if it comesgeliyor from the topüst down.
144
414191
1924
o kadar da başarılı değildir.
07:09
About 15 yearsyıl agoönce in ChicagoChicago,
145
417493
2098
Yaklaşık 15 yıl önce Şikago'da
07:11
they startedbaşladı to replacedeğiştirmek
oldeski policepolis stationsistasyonlar,
146
419615
3107
eski polis merkezlerini değiştirip
07:14
and they builtinşa edilmiş this identicalözdeş modelmodel
all over the cityŞehir.
147
422746
3170
tüm şehirde bu aynı model
binaları yapmaya başladılar.
07:18
And even thoughgerçi they had good intentionsniyetleri
148
426499
2561
Her mahallaye eşit davranmak
07:21
of treatingtedavi all neighborhoodsmahalleler equallyaynı derecede,
149
429084
2498
gibi iyi bir niyetleri olsa da
07:23
the communitiestopluluklar didn't feel
investedyatırım in the processsüreç
150
431606
2420
insanlar bu sürece dâhil hissetmediler
07:26
or feel a senseduyu of ownershipsahiplik
of these buildingsbinalar.
151
434050
2514
veya bu binalara karşı bir
sahiplik hissetmediler.
07:28
It was equalityeşitlik in the senseduyu that
everybodyherkes getsalır the sameaynı policepolis stationistasyon,
152
436588
3527
Herkese aynı polis merkezi olarak
bakıldığında bu eşitlikti
07:32
but it wasn'tdeğildi equityhisse senedi
in the senseduyu of respondingtepki vermek
153
440139
3354
ama her topluluğun kendi farklı
ihtiyaçları açısından
07:35
to eachher community'stopluluk en individualbireysel needsihtiyaçlar.
154
443517
2358
bu eşitlik değildi.
07:37
And equityhisse senedi is the keyanahtar issuekonu here.
155
445899
2841
Burada temel mesele eşitlik.
07:40
You know, in my fieldalan, there's a debatetartışma
156
448764
3400
Bilirsiniz, benim alanımda mimarinin
sosyal ilişkileri ilerletmek için
07:44
about whetherolup olmadığını architecturemimari
can even do anything
157
452188
2591
her şeyi yapıp yapamayacağı hakkında
07:46
to improveiyileştirmek socialsosyal relationshipsilişkiler.
158
454803
2185
bir tartışma söz konusu.
07:49
But I believe that we need architecturemimari
and everyher toolaraç in our toolaraç kitkiti
159
457012
5434
Ama bence bu ilişkileri
ilerletmek için mimariyi
ve her tür aracı
cebimizde bulundurmalıyız.
07:54
to improveiyileştirmek these relationshipsilişkiler.
160
462470
1938
07:57
In the US, policypolitika reformsreformlar
have been recommendedÖnerilen
161
465313
3383
ABD'de, güveni yeniden inşa etmek için
08:00
in ordersipariş to rebuildyeniden inşa etmek trustgüven.
162
468720
1804
politika reformları önerildi.
08:02
But my teamtakım and I wonderedmerak
163
470548
1408
Ancak ekibim ve ben,
08:03
if designdizayn and a more inclusivedahil
designdizayn processsüreç
164
471980
3039
tasarımın ve daha kapsamlı bir tasarım
sürecinin bu politikaya
08:07
could help addeklemek something positivepozitif
to this policypolitika conversationkonuşma.
165
475043
3653
olumlu bir şey eklemeye yardımcı
olup olmadığını merak ettik.
08:10
We askeddiye sordu ourselveskendimizi simplybasitçe:
166
478720
1686
Basitçe kendimize sorduk:
08:12
Can designdizayn help rebuildyeniden inşa etmek trustgüven?
167
480430
1956
Tasarım güveni tekrar inşaya
yardımcı olabilir mi?
08:15
So we reachedulaştı out to communitytoplum membersüyeler
and policepolis officersgörevlileri in NorthKuzey LawndaleLawndale;
168
483108
4322
Böylece Şikago'da bir muhit olan ve
polis merkezinin park yerleriyle çevrili
08:19
it's a neighborhoodKomşuluk in ChicagoChicago
169
487454
1559
korkunç bir kale olarak
08:21
where the policepolis stationistasyon
is perceivedalgılanan as a scarykorkutucu fortressKale
170
489037
2816
görüldüğü Kuzey Lawndale'deki
bölge sakinlerine
08:23
surroundedçevrili by a parkingotopark lot.
171
491877
1689
ve polis memurlarına ulaştık.
08:26
In NorthKuzey LawndaleLawndale,
people are afraidkorkmuş of policepolis
172
494254
2618
Kuzey Lawndale'de insanlar polisten
ve polis merkezinin
08:28
and of going anywhereherhangi bir yer
nearyakın the policepolis stationistasyon,
173
496896
2205
yanından geçmekten bile korkuyor,
08:31
even to reportrapor a crimesuç.
174
499125
1287
bir ihbar için bile.
08:32
So we organizedörgütlü this brainstormingbeyin fırtınası sessionoturum, toplantı, celse
175
500843
2753
Biz de her iki grubun da katıldığı
bu fikir toplantısını organize ettik
08:35
with bothher ikisi de groupsgruplar participatingkatılan,
176
503620
1658
08:37
and we camegeldi up with this wholebütün
newyeni ideaFikir for the policepolis stationistasyon.
177
505302
3180
ve polis merkezi için tamamen
yeni bir fikir bulduk.
08:41
It's calleddenilen "PolisPolis Stationİstasyonu."
178
509141
1905
Adı "Polis Merkezi".
08:43
"PolisPolis" is a GreekYunanca wordsözcük that meansanlamına geliyor
a placeyer with a senseduyu of communitytoplum.
179
511070
4720
"Polis", topluluk duygusu olan bir yer
anlamına gelen Yunanca bir kelimedir.
08:48
It's basedmerkezli on the ideaFikir
180
516528
1620
Şu düşünceye dayanıyor;
08:50
that if you can increaseartırmak opportunitiesfırsatlar
for positivepozitif socialsosyal interactionsetkileşimler
181
518172
3937
polis ve mahalle sakinleri arasındaki
olumlu sosyal etkileşimler için
08:54
betweenarasında policepolis and communitytoplum membersüyeler,
182
522133
2293
fırsatları artırabilirseniz,
08:56
you can rebuildyeniden inşa etmek that relationshipilişki
183
524450
2195
bu ilişkiyi yeniden kurabilir
ve aynı zamanda
08:58
and activateetkinleştirmek the neighborhoodKomşuluk
at the sameaynı time.
184
526669
2714
mahalleyi de aktif hâle getirebilirsiniz.
09:02
InsteadBunun yerine of the policepolis stationistasyon
as a scarykorkutucu fortressKale,
185
530183
3105
Korkunç kale gibi bir polis
merkezi yerine,
09:05
you get highlybüyük ölçüde activeaktif spacesalanlarda
on the publichalka açık sideyan of the stationistasyon --
186
533312
4457
merkezin kamusal tarafında oldukça
aktif alanlar elde edersiniz,
09:09
placesyerler that sparkkıvılcım conversationkonuşma,
187
537793
1510
tıpkı bir berber,
09:11
like a barbershopBerber Dükkanı, a coffeeKahve shopDükkan
188
539327
2560
kahve dükkânı veya spor sahası gibi
09:13
or sportsSpor Dalları courtsmahkemeler as well.
189
541911
1573
iletişim başlatan yerler.
09:15
BothHer ikisi de copspolisler and kidsçocuklar said they love sportsSpor Dalları.
190
543508
2179
Çocuklarla polisler spor
sevdiklerini söyledi.
09:18
These insightsanlayışlar camegeldi directlydirekt olarak
from the communitytoplum membersüyeler
191
546339
3391
Bu fikirler doğrudan mahalle sakinleri
ve polislerden çıktı
09:21
and the policepolis officersgörevlileri themselveskendilerini,
192
549754
2332
ve bize düşen de tasarımcılar olarak
09:24
and as designerstasarımcılar, our rolerol
was just to connectbağlamak the dotsnoktalar
193
552110
3759
bağlantıyı kurarak
09:27
and suggestönermek the first stepadım.
194
555893
1622
ilk adımı önermekti.
09:29
So with the help
of the cityŞehir and the parksparklar,
195
557853
2614
Böylece belediyenin ve parkların
da yardımıyla
09:32
we were ableyapabilmek to raiseyükseltmek fundspara
and designdizayn and buildinşa etmek a half-courtyarım kort,
196
560491
4286
para toplayıp polis merkezi
otoparkının üzerine
09:36
right on the policepolis stationistasyon parkingotopark lot.
197
564801
2340
bir yarı saha tasarlayıp inşa edebildik.
09:39
It's a startbaşlama.
198
567165
1441
Bu bir başlangıç.
09:40
But is it rebuildingYeniden oluşturma trustgüven?
199
568630
1868
Ancak bu güveni yeniden tesis etmek mi?
09:42
The people in NorthKuzey LawndaleLawndale say
the kidsçocuklar are usingkullanma the courtsmahkemeler everyher day
200
570854
3576
Kuzey Lawndale sakinleri çocukların
sahaları her gün kullandığını söylüyor,
09:46
and they even organizedüzenlemek tournamentsTurnuvalar
like this one showngösterilen here,
201
574454
3349
hatta burada görüldüğü gibi
turnuvalar düzenliyorlarmış
09:49
and oncebir Zamanlar in a while an officersubay joinskatılır in.
202
577827
2614
ve arada bir de bir memur
onlara katılıyormuş.
09:54
But now, they even have basketballsBasket
insideiçeride the stationistasyon
203
582264
2666
Şimdiyse, merkezde çocukların
ödünç alabileceği
09:56
that kidsçocuklar can borrowödünç almak.
204
584954
1265
basket topları bile var.
09:58
And recentlyson günlerde they'veonlar ettik askeddiye sordu us
to expandgenişletmek the courtsmahkemeler
205
586243
2492
Ve şimdilerde bizden sahaları
genişletmemizi
ve alana bir park inşa
etmemizi istediler.
10:00
and buildinşa etmek a parkpark on the siteyer.
206
588759
1943
10:04
And parentsebeveyn reportrapor something astonishingşaşırtıcı.
207
592639
2368
Ve aileler şaşılacak bir şey söylediler.
10:07
Before, there was fearkorku of going
anywhereherhangi bir yer the stationistasyon, and now they say
208
595491
4231
Önceden, merkezin yanına yaklaşmaktan
korkuluyordu, şimdiyse
10:11
there's a senseduyu that the courtmahkeme is saferdaha güvenli
than other courtsmahkemeler nearbyyakında,
209
599746
3487
bu sahanın çevredeki diğer sahalardan
daha güvenli olduğu algısı var
ve çocukların burada
oynamasını tercih ediyorlar.
10:15
and they prefertercih etmek theironların kidsçocuklar to playoyun here.
210
603257
2274
10:18
So maybe in the futuregelecek,
211
606277
1590
Belki de ileride
10:19
on the publichalka açık sideyan of the stationistasyon,
212
607891
1646
merkezin kamusal alanında,
10:21
you mightbelki be ableyapabilmek to dropdüşürmek in
for a haircutsaç kesimi at the barbershopBerber Dükkanı
213
609561
3705
saç kestirmek için bir berbere
uğrayabilecek
ya da kamusal alanı bir doğum
günü partisi için kapatabilecek
10:25
or reserverezerv the communitytoplum roomoda
for a birthdaydoğum günü partyParti
214
613290
2649
10:27
or renewyenilemek your driver'ssürücü licenselisans
215
615963
1643
ya da ehliyetinizi yeniletebilecek
10:29
or get moneypara out of an ATMATM.
216
617630
2098
veya bir ATM'den para çekebileceksiniz.
10:32
It can be a placeyer for neighborsKomşular
to meetkarşılamak eachher other
217
620204
2691
Burası komşuların buluşabileceği
10:34
and to get to know
the officersgörevlileri, and vicemengene versatersi.
218
622919
2687
memurlarla tanışabilecekleri
bir yer olabilir.
10:38
This is not a utopianütopik fantasyfantezi.
219
626781
1944
Bu ütopik bir hayal değil.
10:40
It's about how do you designdizayn
to rebuildyeniden inşa etmek trustgüven,
220
628749
3988
Bu güveni tekrar inşa etmek
için tasarlamakla,
10:44
trustinggüvenme relationshipsilişkiler?
221
632761
1487
güven dolu ilişkilerle alakalı.
10:47
You know, everyher cityŞehir has parksparklar,
librarieskütüphaneler, schoolsokullar
222
635009
3791
Her şehirde, sosyal kaynaştırıcı olarak
yeniden tasarlanabilecek
10:50
and other publichalka açık buildingsbinalar
223
638824
1394
parklar, kütüphaneler,
10:52
that have the potentialpotansiyel
to be reimaginedReimagined as socialsosyal connectorsBağlayıcılar.
224
640242
4186
okullar ve diğer kamusal binalar var.
10:57
But reimaginingreimagining the buildingsbinalar
for the futuregelecek is going to requiregerektirir
225
645134
4030
Ama binaları gelecek için yeniden
tasarlamak orada yaşayan insanları
11:01
engagingçekici the people who livecanlı there.
226
649188
2108
dâhil etmeyi gerektirecek.
11:03
Engagingİlgi çekici the publichalka açık can be intimidatingkorkutucu,
and I've feltkeçe that, too.
227
651979
3888
Halkı dâhil etmek korkutucu olabilir
ve bunu ben de hissettim.
11:07
But maybe that's because
in architecturemimari schoolokul,
228
655891
2281
Ama belki de bu mimarlık okulunda
11:10
we don't really learnöğrenmek how to engagetutmak
the publichalka açık in the actdavranmak of designdizayn.
229
658196
4007
halkı tasarıma nasıl dâhil edeceğimizi
öğrenmediğimizdendir.
11:14
We're taughtöğretilen to defendsavunmak
our designdizayn againstkarşısında criticismeleştiri.
230
662227
3110
Tasarımımızı eleştirilere
karşı savunmayı öğreniyoruz.
11:17
But I think that can changedeğişiklik, too.
231
665774
2068
Ancak bence bu da değişebilir.
11:20
So if we can focusodak the designdizayn mindus
232
668993
2573
Yani eğer tasarım kafasını
11:23
on creatingoluşturma positivepozitif,
reinforcingtakviye relationshipsilişkiler
233
671590
3980
mimaride ve mimari yoluyla
pozitif, yapıcı ilişkiler
11:27
in architecturemimari and throughvasitasiyla architecturemimari,
234
675594
1980
kurmaya odaklarsak
11:29
I believe we can do much more
than createyaratmak individualbireysel buildingsbinalar.
235
677598
3866
inanıyorum ki bina inşa etmekten
çok daha fazlasını yapabiliriz.
11:34
We can reduceazaltmak the stressstres
and the polarizationpolarizasyon
236
682245
3195
Kentsel yaşam alanlarındaki stresi ve
11:37
in our urbankentsel habitatshabitatları.
237
685464
1564
kutuplaşmayı azaltabiliriz.
11:40
We can createyaratmak relationshipsilişkiler.
238
688280
1865
İlişkiler kurabiliriz.
11:42
We can help steadyistikrarlı
this planetgezegen we all sharepay.
239
690169
2799
Paylaştığımız bu gezegeni düzenlemeye
yardımcı olabiliriz.
11:46
See?
240
694142
1159
Gördünüz mü?
11:47
ArchitectsMimarlar really are
relationshipilişki buildersinşaatçılar.
241
695325
2239
Mimarlar gerçekten ilişki kurucu.
11:49
(LaughterKahkaha)
242
697588
1362
(Kahkaha)
11:50
Thank you very much.
243
698974
1152
Çok teşekkür ederim.
11:52
(ApplauseAlkış)
244
700150
2045
(Alkış)
Translated by Dilara Çatı
Reviewed by Eren Gokce

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Jeanne Gang - Architect
With an eye for nature’s forms and lessons learned from its materials, Jeanne Gang creates iconic environments that stand in curvy relief to blocky urban cityscapes.

Why you should listen

American architect and MacArthur Fellow Jeanne Gang is the founding principal of Studio Gang, an architecture and urban design practice based in Chicago and New York. Gang is recognized internationally for her socially engaged design process that foregrounds the relationships between individuals, communities, and environments. Drawing insight from ecological systems, her analytical and creative approach has produced some of today's most compelling architecture, including the Aqua Tower and Nature Boardwalk at Lincoln Park Zoo in Chicago, and the Arcus Center for Social Justice Leadership at Kalamazoo College in Kalamazoo, Michigan. Her current major projects include an expansion of the American Museum of Natural History in New York City and the next United States Embassy in Brasília, Brazil.

Committed to working on global and local issues, Gang brings design to a wide range of projects beyond architecture's conventional boundaries. She collaborates and innovates with experts across fields on pursuits ranging from the development of stronger materials to fostering stronger communities. Through teaching, speaking, writing, advocacy and advising, she engages with others to make a positive impact at multiple scales.

More profile about the speaker
Jeanne Gang | Speaker | TED.com