ABOUT THE SPEAKER
Tanya Menon - Organizational psychologist
Tanya Menon speaks, writes and consults on collaboration. Her research focuses on how people think about their relationships and the habits that allow them to build positive connections with other people.

Why you should listen

Tanya Menon is fascinated that in a time when we can instantaneously connect with nearly the whole world, we often instead filter our relationships even more narrowly. As such, we often get stuck in dead ends, missing out on new people, ideas and opportunities. Menon and her collaborators have studied the often mundane feelings and innocuous daily habits that cause people to remain in their social comfort zone and produce this polarization. And they have also explored ways that we can be more intentional about navigating the social world.

Menon is Associate Professor at the Ohio State University’s Fisher College of Business. Her research has been cited in the Wall Street Journal, Boston Globe, Chicago Tribune and The Financial Times. She is Associate Editor at Management Science journal, an award-winning teacher, and she has done keynotes, consulting and training for organizations all over the world. Her book with Dr. Leigh Thompson, Stop Spending, Start Managing: Strategies to Transform Wasteful Habits (2016, Harvard Business Review Press) explores various social traps people face in business, and how to overcome them.

Menon earned a bachelor's degree in sociology from Harvard University in 1995 and her Ph.D. from the Stanford Graduate School of Business. Her goal as a researcher, educator, consultant and parent is to create new ways for people to connect with each other so that they can live richer and more creative lives. She hopes that her work will help people intentionally create new habits to live a wider life and also share them widely.

More profile about the speaker
Tanya Menon | Speaker | TED.com
TEDxOhioStateUniversity

Tanya Menon: The secret to great opportunities? The person you haven't met yet

Tanya Menon: Muhteşem fırsatların sırrı mı? Henüz tanışmadığınız insanda.

Filmed:
1,913,723 views

Kendimizi sıklıkla benzer insanlardan oluşan dar bir sosyal çevrede buluruz. Hangi alışkanlıklar bizi sınırlıyor ve bunları nasıl aşabiliriz? Örgüt psikoloğu Tanya Menon, sosyal çevremizi genişletme konusunda nasıl daha istekli olabileceğimizi ve bunun yeni fikirlere ve fırsatlara nasıl öncülük edeceğini inceliyor.
- Organizational psychologist
Tanya Menon speaks, writes and consults on collaboration. Her research focuses on how people think about their relationships and the habits that allow them to build positive connections with other people. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I startedbaşladı teachingöğretim MBAMBA studentsöğrencilerin
0
769
2827
İşletme bölümünde yüksek lisans
dersleri vermeye başladım
00:15
17 yearsyıl agoönce.
1
3620
1808
bundan 17 yıl önce.
00:17
SometimesBazen I runkoş into
my studentsöğrencilerin yearsyıl latersonra.
2
5452
3460
Yıllar sonra öğrencilerime rastlıyorum
00:20
And when I runkoş into them,
a funnykomik thing happensolur.
3
8936
2620
ve şu komik olay gerçekleşiyor.
00:23
I don't rememberhatırlamak just theironların facesyüzleri;
4
11580
2252
Sadece yüzlerini değil,
00:25
I alsoAyrıca rememberhatırlamak where exactlykesinlikle
in the classroomsınıf they were sittingoturma.
5
13856
4640
sınıfta nerede ve kiminle oturduklarını
00:30
And I rememberhatırlamak who
they were sittingoturma with as well.
6
18520
3321
bile hatırlıyorum.
00:33
This is not because I have
any specialözel superpowerssüper güçler of memorybellek.
7
21865
4694
Hafızamın özel süper güçleri
olduğundan değil.
00:38
The reasonneden I can rememberhatırlamak them
8
26583
1860
Onları hatırlıyor olmamın nedeni
00:40
is because they are creaturesyaratıklar of habitalışkanlık.
9
28467
2667
alışkanlıkları olan insanlar olmaları.
00:43
They are sittingoturma with theironların
favoritesevdiğim people in theironların favoritesevdiğim seatsKoltuklar.
10
31158
4111
Hep sevdikleri yerde ve sevdikleri
kişilerle oturuyorlar.
00:47
They find theironların twinsİkizler,
they staykalmak with them for the wholebütün yearyıl.
11
35293
4179
İkizlerini bulmuşlar,
bütün yıl onlarla birlikteler.
00:51
Now, the dangerTehlike of this
for my studentsöğrencilerin is they're at riskrisk
12
39976
4850
Bunun tehlikesi ise şu;
öğrencilerim üniversiteden
00:56
of leavingayrılma the universityÜniversite
with just a fewaz people
13
44850
3546
kendilerine oldukça benzeyen
sadece birkaç arkadaşla
01:00
who are exactlykesinlikle like them.
14
48420
1321
ayrılma riski altındalar.
01:01
They're going to squanderboşa harcama theironların chanceşans
for an internationalUluslararası, diverseçeşitli network.
15
49765
4418
Uluslararası ve çeşitli gruplardan
yararlanma şansını yitirecekler.
01:06
How could this happenolmak to them?
16
54207
1612
Bu nasıl oluyor peki?
01:07
My studentsöğrencilerin are open-mindedaçık fikirli.
17
55843
1619
Öğrencilerim açık görüşlü.
01:09
They come to business schoolokul preciselytam
so that they can get great networksağlar.
18
57486
4387
Muhteşem bağlar kurabilmek için
işletme fakültesindeler.
01:14
Now, all of us sociallysosyal narrowdar
in our liveshayatları, in our schoolokul, in work,
19
62212
6181
Hepimiz sosyal bakımdan daralıyoruz
hayatımızda, okulda, iş yerinde
01:20
and so I want you to think about this one.
20
68417
2545
ve bunu bir düşünmenizi istiyorum.
01:22
How manyçok of you here
broughtgetirdi a friendarkadaş alonguzun bir for this talk?
21
70986
4517
Kaç kişi bir arkadaşını
bu konuşma için getirdi?
01:27
I want you to look
at your friendarkadaş a little bitbit.
22
75527
2676
Arkadaşınıza birazcık bakmanızı
istiyorum.
01:31
Are they of the sameaynı nationalityMilliyet as you?
23
79036
3055
Sizinle aynı milletten mi?
01:34
Are they of the sameaynı genderCinsiyet as you?
24
82601
2407
Sizinle aynı cinsiyette mi?
01:37
Are they of the sameaynı raceyarış?
25
85032
1665
Sizinle aynı ırkta mı?
01:38
Really look at them closelyyakından.
26
86721
2425
Gerçekten yakından bir bakın.
01:41
Don't they kindtür of look like you as well?
27
89170
2116
Size biraz benziyor mu?
01:43
(LaughterKahkaha)
28
91310
1013
(Gülüşmeler)
01:44
The musclekas people are togetherbirlikte,
29
92347
1555
Kankalar birlikte
01:45
and the people with the sameaynı hairstylessaç modelleri
30
93926
2017
ve saç stilleri aynı
01:47
and the checkedkontrol shirtsshirtler.
31
95967
1227
ve ekose gömlekleri de.
01:50
We all do this in life.
32
98069
1817
Hepimiz bunu yapıyoruz.
01:51
We all do it in life, and in factgerçek,
there's nothing wrongyanlış with this.
33
99910
3712
Aslında bunda yanlış bir şey yok.
01:55
It makesmarkaları us comfortablerahat to be
around people who are similarbenzer.
34
103646
3848
Benzer insanlarla birlikte olmak
bizi rahatlatır.
01:59
The problemsorun is when
we're on a precipiceuçurumun, right?
35
107518
3075
Sorun şu, uçurumun kenarında
olduğumuzda
02:02
When we're in troublesorun,
when we need newyeni ideasfikirler,
36
110617
2264
başımız dertteyse, yeni fikirler lazımsa
02:04
when we need newyeni jobsMeslekler,
when we need newyeni resourceskaynaklar --
37
112905
3808
yeni bir işe, yeni kaynaklara
ihtiyacımız varsa,
02:08
this is when we really payödeme a pricefiyat
for livingyaşam in a cliqueklik.
38
116737
4079
işte o zaman bir grupta yaşadığımız için
bunun bedelini öderiz.
02:13
MarkMark GranovetterGranovetter, the sociologistsosyolog,
had a famousünlü paperkâğıt
39
121294
4695
Sosyolog Mark Granovetter'in
ünlü bir araştırması var,
02:18
"The StrengthGücü of WeakZayıf TiesBağları,"
40
126013
2060
"Zayıf Bağların Gücü" adında.
02:20
and what he did in this paperkâğıt
is he askeddiye sordu people
41
128097
2699
Araştırmasında, insanlara
02:22
how they got theironların jobsMeslekler.
42
130820
1901
işlerini nasıl bulduklarını sormuş.
02:24
And what he learnedbilgili was that
mostçoğu people don't get theironların jobsMeslekler
43
132745
3155
Öğrendiği şeyse; insanların çoğu
02:27
throughvasitasiyla theironların stronggüçlü tieskravatlar -- theironların fatherbaba,
theironların motheranne, theironların significantönemli other.
44
135924
3911
işlerini güçlü bağları olan kişiler
değil de; öylesine tanıştıkları
02:31
They insteadyerine get jobsMeslekler throughvasitasiyla weakzayıf tieskravatlar,
people who they just metmet.
45
139859
4663
zayıf bağları olan kişiler
sayesinde bulmuşlar.
02:36
So if you think about what
the problemsorun is with your stronggüçlü tieskravatlar,
46
144546
3131
Sorunun, neden güçlü bağlarımızda
olduğunu düşünürsek
02:39
think about your
significantönemli other, for exampleörnek.
47
147701
2332
mesela hayat arkadaşınızı düşünün.
02:42
The network is redundantgereksiz.
48
150057
1646
Bağınız alışılagelmiş.
02:43
EverybodyHerkes that they know, you know.
49
151727
2889
Onların tanıdığı senin tanıdığın.
02:46
Or I hopeumut you know them. Right?
50
154640
2342
Ya da umarım onları
tanıyorsundur, değil mi?
02:49
Your weakzayıf tieskravatlar --
people you just metmet todaybugün --
51
157006
2555
Zayıf bağların- bugün tanıştığın insanlar-
02:51
they are your ticketbilet
to a wholebütün newyeni socialsosyal worldDünya.
52
159585
3817
tamamen yeni bir sosyal çevreye
giriş biletin.
02:55
The thing is that we have this amazingşaşırtıcı
ticketbilet to travelseyahat our socialsosyal worldsdünyalar,
53
163900
4440
Bu bilet muhteşem dünyalara
seyahat bileti
03:00
but we don't use it very well.
54
168364
1477
fakat biz iyi kullanamıyoruz.
03:01
SometimesBazen we staykalmak awfullyçok closekapat to home.
55
169865
2836
Aşırı derecede yakınız evimize.
03:04
And todaybugün, what I want to talk about is:
56
172725
2085
Ve bugün konuşmak istediğim konu bu.
03:06
What are those habitsalışkanlıkları that keep
humaninsan beingsvarlıklar so closekapat to home,
57
174834
3654
Bizi eve bağlayan alışkanlıklarımız neler
03:10
and how can we be
a little bitbit more intentionalkasıtlı
58
178512
2632
ve sosyal çevrede seyahat etmeye
03:13
about travelingseyahat our socialsosyal universeEvren?
59
181168
2281
nasıl istekli olabiliriz?
03:15
So let's look at the first strategystrateji.
60
183854
2060
İlk stratejiye bir göz atalım.
03:18
The first strategystrateji is to use
a more imperfectben mükemmelim socialsosyal searcharama enginemotor.
61
186223
6336
Daha kusurlu bir
sosyal arama motoru kullan.
03:24
What I mean by a socialsosyal searcharama enginemotor
62
192583
2111
Sosyal arama motorundan kastım
03:26
is how you are findingbulgu
and filteringsüzme your friendsarkadaşlar.
63
194718
3941
arkadaşlarını nasıl seçtiğin,
onları nasıl bulduğun.
03:31
And so people always tell me,
64
199555
1745
Ve insanlar bana hep şöyle diyorlar:
03:33
"I want to get luckyşanslı throughvasitasiyla the network.
65
201324
2040
"Bağlarım sayesinde
şanslı olmak istiyorum.
03:35
I want to get a newyeni job.
I want to get a great opportunityfırsat."
66
203388
2911
Yeni bir iş,
muhteşem fırsatlar istiyorum."
03:38
And I say, "Well, that's really hardzor,
67
206323
1981
Ve ben, "Bu çok zor, çünkü
03:40
because your networksağlar
are so fundamentallyesasen predictabletahmin edilebilir."
68
208328
3252
bağların aslında çok tahmin edilebilir"
diyorum.
03:43
MapHarita out your habitualalışılmış dailygünlük footpathpatika,
69
211604
3122
Günlük alışık olduğun yol haritanı çıkar.
03:46
and what you'llEğer olacak probablymuhtemelen discoverkeşfetmek
is that you startbaşlama at home,
70
214750
3521
Muhtemelen evinden başlıyorsun ve
03:50
you go to your schoolokul or your workplaceiş yeri,
71
218295
2436
okula ya da işine gidiyorsun,
03:52
you maybe go up
the sameaynı staircasemerdiven or elevatorAsansör,
72
220755
2770
aynı merdivenden ya da asansörden
çıkıyorsun,
03:55
you go to the bathroombanyo --
the sameaynı bathroombanyo --
73
223549
2705
lavaboya gidiyorsun, aynı lavaboya,
03:58
and the sameaynı stalldurak in that bathroombanyo,
74
226278
1773
lavabodaki aynı kabine,
04:00
you endson up in the gymspor salonu,
75
228075
1613
spor salonuna gidiyorsun
04:01
then you come right back home.
76
229712
1460
ve sonra eve dönüyorsun.
04:03
It's like stopsdurak on a traintren scheduleprogram.
77
231196
2200
Sanki tren tarifesindeki duraklar gibi:
04:05
It's that predictabletahmin edilebilir.
78
233420
1326
O derece tahmin edilebilir.
04:06
It's efficientverimli, but the problemsorun is,
you're seeinggörme exactlykesinlikle the sameaynı people.
79
234770
5843
Faydalı fakat sorun hep aynı
kişileri görmende.
04:12
Make your network
slightlyhafifçe more inefficientyetersiz.
80
240637
3123
Bağlarını biraz değiştirmelisin.
04:15
Go to a bathroombanyo on a differentfarklı floorzemin.
81
243784
2353
Farklı kattaki lavaboya git.
04:18
You encounterkarşılaşma a wholebütün newyeni
network of people.
82
246161
3137
Tamamen yeni bir çevreyle
karşılaşacaksın.
04:21
The other sideyan of it is how
we are actuallyaslında filteringsüzme.
83
249791
4537
Diğer bir konu ise aslında bu kişileri
nasıl seçtiğimiz.
04:26
And we do this automaticallyotomatik olarak.
84
254352
1633
Bunu otomatik olarak yapıyoruz.
04:28
The minutedakika we meetkarşılamak someonebirisi,
we are looking at them, we meetkarşılamak them,
85
256009
3104
Biriyle tanıştığımız dakika içinde
onlara bakıyoruz, tanışıyoruz
04:31
we are initiallybaşlangıçta seeinggörme,
86
259137
1579
biz aslında görmeye başlıyoruz.
04:32
"You're interestingilginç."
87
260740
1152
"İlginç biri."
04:33
"You're not interestingilginç."
"You're relevantuygun."
88
261916
2099
"İlginç biri değil." "Uygun biri."
04:36
We do this automaticallyotomatik olarak.
We can't even help it.
89
264039
2399
Otomatik ve istemsiz bir şey bu.
04:38
And what I want to encourageteşvik etmek you
to do insteadyerine is to fightkavga your filtersfiltreler.
90
266462
3995
Benim yapmak istediğim ise bu filtrelerle
savaşmada sizi cesaretlendirmek.
04:42
I want you to take a look
around this roomoda,
91
270481
2533
Bu salonun etrafına bir göz atın.
04:45
and I want you to identifybelirlemek
the leasten az interestingilginç personkişi that you see,
92
273038
4200
Size göre en az ilginç olan kişiye bakın
04:49
and I want you to connectbağlamak with them
over the nextSonraki coffeeKahve breakkırılma.
93
277262
3176
ve onunla bir sonraki kahve
molasında ilişki kurun.
04:52
And I want you to go
even furtherayrıca than that.
94
280462
2441
Hatta bundan daha ilerisini yapın.
04:54
What I want you to do is find
the mostçoğu irritatingrahatsız edici personkişi you see as well
95
282927
4757
Ayrıca en rahatsız edici kişiyi
bulmanızı istiyorum
04:59
and connectbağlamak with them.
96
287708
1605
ve onunla iletişim kurun.
05:01
What you are doing with this exerciseegzersiz
is you are forcingzorlama yourselfkendin
97
289337
6658
Bu egzersizde yaptığımız
kendimizi zorlamaktır.
05:08
to see what you don't want to see,
98
296019
2625
Görmek istemediklerimizi görerek
05:10
to connectbağlamak with who
you don't want to connectbağlamak with,
99
298668
2666
iletişim kurmak istemediklerimizle
iletişim kurarak
05:13
to widengenişletmek your socialsosyal worldDünya.
100
301358
2197
sosyal çevremizi genişleteceğiz.
05:15
To trulygerçekten widengenişletmek, what we have to do is,
101
303579
3019
Gerçek anlamda genişletmek içinse
05:18
we'vebiz ettik got to fightkavga our senseduyu of choiceseçim.
102
306622
2315
seçme şansımızla savaşmak zorundayız.
05:20
We'veBiz ettik got to fightkavga our choicesseçimler.
103
308961
1551
Seçimlerimizle savaşıyoruz.
05:22
And my studentsöğrencilerin hatenefret this,
but you know what I do?
104
310536
2409
Öğrencilerim şundan nefret eder:
05:24
I won'talışkanlık let them sitoturmak
in theironların favoritesevdiğim seatsKoltuklar.
105
312969
2191
Onların favori yerlerine oturmalarına
izin vermiyorum.
05:27
I movehareket them around from seatoturma yeri to seatoturma yeri.
106
315184
1819
Onları sıra sıra ilerletiyorum,
05:29
I forcekuvvet them to work with differentfarklı people
107
317027
2367
farklı insanlarla
çalışmaya zorluyorum.
05:31
so there are more accidentalkaza sonucu
bumpstümsekleri in the network
108
319418
2725
Böylece bağlarında
kazara farklılıklar oluyor
05:34
where people get a chanceşans
to connectbağlamak with eachher other.
109
322167
2699
birbirleriyle iletişim kurma
şansları doğuyor.
05:36
And we studiedokudu exactlykesinlikle this kindtür
of an interventionmüdahale at HarvardHarvard UniversityÜniversitesi.
110
324890
4634
Harvard Üniversitesinde
tam da bu tür bir girişim denedik.
05:41
At HarvardHarvard, when you look at
the roomingkiralik groupsgruplar,
111
329548
3103
Yurttaki oda gruplarına baktığımızda
05:44
there's freshmanBirinci sınıf öğrencisi roomingkiralik groupsgruplar,
people are not choosingSeçme those roommatesOda arkadaşı.
112
332675
3815
çömezler grubu var ve öğrenciler
bu oda arkadaşlarını seçmiyor.
05:48
They're of all differentfarklı racesyarışları,
all differentfarklı ethnicitiesetnikler.
113
336514
2769
Farklı ırklardan ve etnik gruplardan
öğrenciler var.
05:51
Maybe people are initiallybaşlangıçta uncomfortablerahatsız
with those roommatesOda arkadaşı,
114
339307
3004
Belki başlangıçta öğrenciler bu oda
arkadaşlarından rahatsız olabiliyorlar.
05:54
but the amazingşaşırtıcı thing is,
115
342335
1232
Fakat müthiş olan şey şu:
05:55
at the endson of a yearyıl with those studentsöğrencilerin,
116
343591
2026
En baştaki bu rahatsızlığı
bu öğrencilerle
05:57
they're ableyapabilmek to overcomeüstesinden gelmek
that initialilk discomfortrahatsızlık.
117
345641
3427
bir yıl geçirdikten sonra
sene sonunda yenebiliyorlar.
06:01
They're ableyapabilmek to find deep-levelderin düzeyi
commonalitiesortak with people.
118
349092
3864
Derin manada ortak noktalar
bulabiliyorlar.
06:04
So the takeawaypaket servisi olan Restoran here is not just
"take someonebirisi out to coffeeKahve."
119
352980
5284
Bunu şöyle anlamayalım
"Biriyle kahve için"
06:10
It's a little more subtleince.
120
358288
1294
Konu biraz daha ince.
06:11
It's "go to the coffeeKahve roomoda."
121
359606
2649
Konu "Hadi kafeye gidelim."
06:14
When researchersaraştırmacılar talk about socialsosyal hubshub'ları,
122
362279
2399
Araştırmacılar sosyal oluşumlardan
bahseder.
06:16
what makesmarkaları a socialsosyal hubmerkez so specialözel
is you can't chooseseçmek;
123
364702
3811
Sosyal oluşumu bu kadar özel yapan
onu seçememektir.
06:20
you can't predicttahmin who
you're going to meetkarşılamak in that placeyer.
124
368537
3730
Bir yerde kiminle karşılaşacağını
tahmin edemezsin.
06:24
And so with these socialsosyal hubshub'ları,
the paradoxparadoks is, interestinglyilginç biçimde enoughyeterli,
125
372291
5346
Ve bu oluşumda ilginç bir paradoks var:
06:29
to get randomnessrastgelelik,
126
377661
1499
Rastlantısallık,
06:31
it requiresgerektirir, actuallyaslında, some planningplanlama.
127
379184
2061
aslında, biraz planlama gerektirir.
06:33
In one universityÜniversite that I workedişlenmiş at,
128
381269
2849
Çalıştığım bir üniversitede
06:36
there was a mailposta roomoda
on everyher singletek floorzemin.
129
384142
2503
her katta bir posta odası vardı.
06:38
What that meantdemek is that the only people
who would bumpçarpmak into eachher other
130
386669
3655
Demek istediğim birbiriyle karşılaşanlar
06:42
are those who are actuallyaslında on that floorzemin
131
390348
1959
hep aynı kattaki insanlardı.
06:44
and who are bumpingçarpmak
into eachher other anywayneyse.
132
392331
2014
Her hâlükârda karşılaşan kişiler yani.
06:46
At anotherbir diğeri universityÜniversite I workedişlenmiş at,
there was only one mailposta roomoda,
133
394369
3064
Çalıştığım diğer üniversitede ise
sadece
06:49
so all the facultyFakülte
from all over that buildingbina
134
397457
3406
tek bir posta odası vardı
fakülteden pek çok kişi
06:52
would runkoş into eachher other
in that socialsosyal hubmerkez.
135
400887
2604
bu sosyal oluşumda birbiriyle
karşılaşıyordu.
06:56
A simplebasit changedeğişiklik in planningplanlama,
136
404098
2974
Planlamada basit bir değişiklik,
06:59
a hugeKocaman differencefark in the traffictrafik of people
137
407096
3115
insan trafiğinde kocaman bir farka
07:02
and the accidentalkaza sonucu bumpstümsekleri in the network.
138
410235
2070
ve bağlarımızda kazara değişimlere
neden olur.
07:04
Here'sİşte my questionsoru for you:
139
412329
2306
İşte size bir soru:
07:06
What are you doing that breakssonları you
from your socialsosyal habitsalışkanlıkları?
140
414659
3514
Sosyal alışkanlıklarınızı bozan neler
yapıyorsunuz?
07:10
Where do you find yourselfkendin
141
418197
1595
Tahmin edilemeyen
07:11
in placesyerler where you get injectionsenjeksiyonları
of unpredictableöngörülemeyen diversityçeşitlilik?
142
419816
4906
bu çeşitliliğin içinde
kendinizi nerede görüyorsunuz?
07:17
And my studentsöğrencilerin give me
some wonderfulolağanüstü examplesörnekler.
143
425165
2671
Öğrencilerim bazı muhteşem cevaplar verdi.
07:19
They tell me when they're doing
pickuppikap basketballBasketbol gamesoyunlar,
144
427860
2834
Rastgele basketbol maçları
yapıyorlarmış.
07:22
or my favoritesevdiğim exampleörnek
is when they go to a dogköpek parkpark.
145
430718
2889
Benim favorim ise
köpek parkına gitmeleriydi.
07:25
They tell me it's even better
than onlineinternet üzerinden datingescort when they're there.
146
433631
3593
Çevrim içi tanışmalardan bile
daha iyi diyorlar.
07:29
So the realgerçek thing that
I want you to think about
147
437248
4030
Düşünmenizi istediğim asıl konu bu.
07:33
is we'vebiz ettik got to fightkavga our filtersfiltreler.
148
441302
2057
Filtrelerimizle savaşmamız gerekiyor.
07:35
We'veBiz ettik got to make ourselveskendimizi
a little more inefficientyetersiz,
149
443383
3217
Kendimizi daha randımansız yapmalıyız
07:38
and by doing so, we are creatingoluşturma
a more impreciseimprecise socialsosyal searcharama enginemotor.
150
446624
4978
böylece daha belirsiz bir sosyal
arama motorumuz olacak.
07:43
And you're creatingoluşturma that randomnessrastgelelik,
151
451626
2360
Bu belirsizliği oluşturarak
07:46
that luckşans that is going to causesebeb olmak you
to widengenişletmek your travelsNow,
152
454010
2863
seyahatlerini genişletmede
07:48
throughvasitasiyla your socialsosyal universeEvren.
153
456897
1460
sosyal çevren sayesinde bir şansın olacak.
07:50
But in factgerçek, there's more to it than that.
154
458812
2422
Aslından bundan fazlası da var.
07:53
SometimesBazen we actuallyaslında buysatın almak ourselveskendimizi
a second-classikinci sınıf ticketbilet
155
461258
4743
Bazen sosyal çevremize seyahat ederken
07:58
to travelseyahat our socialsosyal universeEvren.
156
466025
1670
kendimize ekonomi sınıfından
bilet alırız.
08:00
We are not courageouscesur
when we reachulaşmak out to people.
157
468337
3710
İnsanlara ulaşmada istekli değiliz.
08:04
Let me give you an exampleörnek of that.
158
472071
2268
Bir örnek vereyim:
08:06
A fewaz yearsyıl agoönce, I had
a very eventfulOlaylı yearyıl.
159
474363
2994
Birkaç yıl önce oldukça
maceralı bir yıl geçirdim.
08:09
That yearyıl, I managedyönetilen to losekaybetmek a job,
160
477381
3202
O yıl işten ayrıldım,
08:12
I managedyönetilen to get a dreamrüya job
overseasdenizaşırı and acceptkabul etmek it,
161
480607
3245
hayalimdeki işi -yurt dışındaydı-
buldum ve işe kabul edildim,
08:15
I had a babybebek the nextSonraki monthay,
162
483876
1582
sonraki ay bir bebeğim oldu,
08:17
I got very sickhasta,
163
485482
1190
çok hastalandım ve
08:18
I was unableaciz to take the dreamrüya job.
164
486696
2174
o hayalimdeki işi alamadım,
gidemedim.
08:21
And so in a fewaz weekshaftalar,
what endedbitti up happeningolay was,
165
489319
2759
Sonraki birkaç hafta içinde ise
08:24
I lostkayıp my identityKimlik as a facultyFakülte memberüye,
166
492102
2928
fakülte üyesi kimliğimi kaybettim
08:27
and I got a very stressfulstresli
newyeni identityKimlik as a motheranne.
167
495054
2998
onun yerine çok stresli annelik
kimliğini kazandım.
08:30
What I alsoAyrıca got was tonston
of advicetavsiye from people.
168
498076
3144
İnsanlardan tonlarca öğüt aldım.
08:33
And the advicetavsiye I despisedhor
more than any other advicetavsiye was,
169
501244
3105
En çok nefret ettiğim öğüt:
08:36
"You've got to go network with everybodyherkes."
170
504373
2267
"Herkesle yeni bağlar kurmalısın" idi.
08:38
When your psychologicalpsikolojik worldDünya
is breakingkırma down,
171
506664
3241
Psikolojik dünyan alt üst olurken
08:41
the hardestEn zor thing to do
is to try and reachulaşmak out
172
509929
2882
en zor şey
yeni bir sosyal çevre
08:44
and buildinşa etmek up your socialsosyal worldDünya.
173
512835
1812
bulmak ve sosyal dünyanı
oluşturmaktı.
08:46
And so we studiedokudu exactlykesinlikle this ideaFikir
on a much largerdaha büyük scaleölçek.
174
514671
4672
Biz tam da bu konuyu çok daha geniş
bir kapsamda inceledik.
08:51
What we did was we lookedbaktı at highyüksek
and lowdüşük socioeconomicsosyo-ekonomik statusdurum people,
175
519367
5908
Yüksek ve düşük sosyoekonomik
seviyedeki insanlara baktık
08:57
and we lookedbaktı at them in two situationsdurumlar.
176
525299
2370
ve onları iki durumda inceledik.
08:59
We lookedbaktı at them first
in a baselinebaşlangıç conditionşart,
177
527693
2453
İlk başta dayanak noktası olarak
09:02
when they were quiteoldukça comfortablerahat.
178
530170
1952
onları rahat oldukları zaman inceledik.
09:04
And what we foundbulunan was that
our loweralt socioeconomicsosyo-ekonomik statusdurum people,
179
532146
3641
Düşük sosyoekonomik sınıftaki
insanların
09:07
when they were comfortablerahat,
were actuallyaslında reachingulaşan out to more people.
180
535811
3442
rahat oldukları zaman
daha çok kişiye erişebildiklerini bulduk.
09:11
They thought of more people.
181
539277
1424
Daha fazla insanı düşündüler.
09:12
They were alsoAyrıca lessaz constrainedzoraki
in how they were networking.
182
540725
2847
Bağ kurarken daha az sıkıntı yaşadılar.
09:15
They were thinkingdüşünme of more diverseçeşitli people
183
543596
2037
Yüksek seviyedeki insanlara kıyasla
09:17
than the higher-statusdaha yüksek statü people.
184
545657
1462
çok daha fazla farklı insanı düşündüler.
09:19
Then we askeddiye sordu them
to think about maybe losingkaybetme a job.
185
547143
3121
Onlardan işlerini kaybetme olasılığını
düşünmelerini istedik.
09:22
We threatenedtehdit them.
186
550288
1216
Onları tehdit altında
hissettirdik.
09:23
And oncebir Zamanlar they thought about that,
187
551528
2071
Bunu düşündüklerinde
09:25
the networksağlar they generatedoluşturulan
completelytamamen differedfarklılık.
188
553623
2696
oluşturdukları bağlar
tamamen değişti.
09:28
The loweralt socioeconomicsosyo-ekonomik statusdurum
people reachedulaştı inwardsiçe doğru.
189
556651
3529
Düşük sosyoekonomik seviyedeki insanlar
09:32
They thought of fewerDaha az people.
190
560204
1560
daha az kişiyi düşündü.
09:33
They thought of less-diversedaha az-çeşitli people.
191
561788
2357
Daha az çeşit insan düşündüler.
09:36
The higherdaha yüksek socioeconomicsosyo-ekonomik statusdurum
people thought of more people,
192
564169
3629
Yüksek sosyoekonomik düzeydekiler
daha fazla kişi
09:39
they thought of a broadergeniş network,
193
567822
1667
daha geniş bir ağı düşündüler.
09:41
they were positioningkonumlandırma themselveskendilerini
to bouncehemen çıkma back from that setbackgerileme.
194
569513
4184
Bu kötü giden durumda kendilerini
toparlayabilmeyi düşündüler.
09:46
Let's considerdüşünmek what this actuallyaslında meansanlamına geliyor.
195
574101
2986
Bunun aslında ne anlama geldiğini
bir düşünelim.
09:49
ImagineHayal that you were beingolmak
spontaneouslykendiliğinden unfriendedunfriended
196
577524
4421
Aniden dışlandığınızı hayal edin
09:53
by everyoneherkes in your network
197
581969
2721
ağınızdaki hemen hemen herkes
tarafından.
09:56
other than your momanne,
your dadbaba and your dogköpek.
198
584714
3575
Anneniz, babanız ve
köpeğiniz haricinde tabii.
10:00
(LaughterKahkaha)
199
588313
1021
(Gülüşmeler)
10:01
This is essentiallyesasen what we are doing
200
589358
2555
Bağlarımıza en çok
10:03
at these momentsanlar when
we need our networksağlar the mostçoğu.
201
591937
3156
ihtiyacımız olduğunda
bunu yapıyoruz aslında.
10:08
ImagineHayal -- this is what we're doing.
We're doing it to ourselveskendimizi.
202
596193
3084
Hayal edin-- kendinize bunu yapıyorsunuz.
10:11
We are mentallyzihinsel compressingsıkıştırma our networksağlar
203
599301
1970
Zihinsel olarak bağlarımızı kısıtlıyoruz.
10:13
when we are beingolmak harassedtaciz,
when we are beingolmak bulliedzorbalık,
204
601295
2619
Taciz edildiğimizde,
zorbalığa uğrayınca,
10:15
when we are threatenedtehdit about losingkaybetme a job,
205
603938
2214
işimizi kaybetmekle tehdit edilince,
10:18
when we feel down and weakzayıf.
206
606176
2376
zayıf ve düşük hissettiğimizde.
10:20
We are closingkapanış ourselveskendimizi off,
isolatingyalıtma ourselveskendimizi,
207
608576
2925
Kendimizi kapatıp izole ediyoruz.
10:23
creatingoluşturma a blindkör spotyer where we actuallyaslında
don't see our resourceskaynaklar.
208
611525
3744
Kaynaklarımızı göremediğimiz
bir kör nokta yaratıyoruz.
10:27
We don't see our alliesMüttefikler,
we don't see our opportunitiesfırsatlar.
209
615293
2897
Yardımcılarımızı, dostlarımızı
ve fırsatları göremiyoruz.
10:30
How can we overcomeüstesinden gelmek this?
210
618214
1501
Bunu nasıl aşabiliriz?
10:32
Two simplebasit strategiesstratejiler.
211
620136
1397
İki basit stratejiyle.
10:33
One strategystrateji is simplybasitçe to look
at your listliste of FacebookFacebook friendsarkadaşlar
212
621557
3738
Biri Facebook ve Linkedln
10:37
and LinkedInLinkedIn friendsarkadaşlar
213
625319
1156
arkadaş listene göz at.
10:38
just so you remindhatırlatmak yourselfkendin
of people who are there
214
626499
3057
Böylece ilk akla gelen
10:41
beyondötesinde those that
automaticallyotomatik olarak come to mindus.
215
629580
2520
insanların orada olduğunu hatırla.
10:44
And in our ownkendi researchAraştırma,
one of the things we did was,
216
632415
2833
Araştırmamızda yaptığımız
bir şey de
10:47
we considereddüşünülen ClaudeClaude Steele'sSteele
researchAraştırma on self-affirmationkendi kendine yemin:
217
635272
3611
Claude Steele'nin öz olumlama
teorisini düşünmekti.
10:50
simplybasitçe thinkingdüşünme about your ownkendi valuesdeğerler,
218
638907
2523
Basitçe, kendi değerlerini
düşünerek
10:53
networking from a placeyer of strengthkuvvet.
219
641454
1835
güçlü bir yerden bağlarını oluşturmak.
10:55
What LeighLeigh ThompsonThompson, Hoon-SeokHoon-Seok ChoiChoi
and I were ableyapabilmek to do is,
220
643313
2910
Leigh Thompson, Hoon-Seok Choi ve ben
çalışmamızda,
öncesinde kendilerini olumlamış
insanların
10:58
we foundbulunan that people
who had affirmedteyit themselveskendilerini first
221
646247
3052
aksi takdirde kendileri için
tehdit olabilecek
11:01
were ableyapabilmek to take advicetavsiye from people
222
649323
1831
insanlardan tavsiyeler alabildikleri
sonucuna ulaştık.
11:03
who would otherwiseaksi takdirde
be threateningtehdit to them.
223
651178
2137
11:06
Here'sİşte a last exerciseegzersiz.
224
654778
1846
İşte son egzersiz:
11:09
I want you to look in your emailE-posta in-box,
225
657245
3240
Eposta kutunuza bakmanızı istiyorum
11:12
and I want you to look at the last time
you askeddiye sordu somebodybirisi for a favoriyilik.
226
660509
3727
en son kimden bir iyilik istediğinize
11:16
And I want you to look
at the languagedil that you used.
227
664260
2540
ve kullandığınız dile bir bakın.
11:18
Did you say things like,
228
666824
1863
Şöyle mi demiştiniz?
11:20
"Oh, you're a great resourcekaynak,"
229
668711
1460
"Sen muhteşem bir kaynaksın."
11:22
or "I oweborçlu you one,"
230
670195
1476
veya "Sana borçluyum."
11:23
"I'm obligatedyükümlü to you."
231
671695
1679
"Sana muhtacım."
11:25
All of this languagedil
representstemsil a metaphormecaz.
232
673398
3241
Bütün bu konuşma bir metafor.
11:28
It's a metaphormecaz of economicsekonomi bilimi,
233
676663
1854
Bu ekonomi, bilanço tablosu,
11:30
of a balancedenge sheettabaka, of accountingmuhasebe,
234
678541
2235
muhasebe, alışveriş hakkında
11:32
of transactionshareketleri.
235
680800
1282
bir metafor.
11:34
And when we think about humaninsan relationsilişkiler
in a transactionalişlem way,
236
682106
3051
İnsan ilişkilerini, çıkar ilişkisi
olarak düşünürsek
11:37
it is fundamentallyesasen uncomfortablerahatsız
to us as humaninsan beingsvarlıklar.
237
685181
3754
bu bize çok rahatsız edici gelecektir.
11:41
We mustşart think about humaninsan relationsilişkiler
and reachingulaşan out to people
238
689399
3726
Biz insan ilişkilerini ve insanlarla
iletişimi daha insancıl
11:45
in more humaneinsancıl waysyolları.
239
693149
1384
yollarla düşünmeliyiz.
11:47
Here'sİşte an ideaFikir as to how to do so.
240
695160
2813
İşte size bir fikir:
11:49
Look at wordskelimeler like "please," "thank you,"
"you're welcomeHoşgeldiniz" in other languagesdiller.
241
697997
5129
"Lütfen, sağol, bir şey değil" gibi
kelimelerin tam çevirisine
11:55
Look at the literalkelimesi kelimesine
translationçeviri of these wordskelimeler.
242
703150
2246
diğer dillerde bir bakın.
11:57
EachHer of these wordskelimeler is a wordsözcük
that helpsyardım eder us imposeempoze uponüzerine other people
243
705420
3712
Bu kelimelerin her biri
sosyal çevremizdeki
12:01
in our socialsosyal networksağlar.
244
709156
1622
insanları etkileyecektir.
12:02
And so, the wordsözcük "thank you,"
245
710802
1852
"Teşekkür ederim" kelimesi mesela
12:04
if you look at it in Spanishİspanyolca,
Italianİtalyanca, FrenchFransızca,
246
712678
2456
İspanyolca, İtalyancasına bakarsak
12:07
"graciasgracias," "grazieGrazie," "mercimerci" in FrenchFransızca.
247
715158
3471
"Gracias, grazie" ve Fransızcada "merci".
12:10
EachHer of them are "graceGrace" and "mercymerhamet."
248
718653
1763
Hepsinin anlamı rahmet ve lütuf.
12:12
They are godlydindar wordskelimeler.
249
720440
1888
Hepsi ilahi kelimeler.
12:14
There's nothing economicekonomik
or transactionalişlem about those wordskelimeler.
250
722352
3362
Çıkara dayalı hiçbir anlam yok.
12:18
The wordsözcük "you're welcomeHoşgeldiniz" is interestingilginç.
251
726194
2139
"Bir şey değil" kelimesi ilginç.
12:20
The great persuasionikna theoristkuramcı
RobertRobert CialdiniCialdini saysdiyor
252
728357
2719
Muhteşem ikna kuramcısı Robert Cialdini,
iyiliklerimizin
12:23
we'vebiz ettik got to get our favorsiyilik back.
253
731100
1597
bize geri dönmesini isteyebiliriz, der.
12:24
So we need to emphasizevurgu yapmak
the transactionişlem a little bitbit more.
254
732721
2752
Bu nedenle alışverişi
biraz daha vurgulamalıyız.
12:27
He saysdiyor, "Let's not say 'You're' Sen welcomeHoşgeldiniz.'
255
735497
1984
"Bir şey değil" demeyin
onun yerine
12:29
InsteadBunun yerine say, 'I' Ben know you'dşimdi etsen
do the sameaynı for me.'"
256
737505
2895
"Sen de aynısını
benim için yapardın" deyin.
12:32
But sometimesara sıra it mayMayıs ayı be helpfulfaydalı
to not think in transactionalişlem waysyolları,
257
740424
4481
Fakat bazen çıkar açısından düşünmemek,
12:36
to eliminateelemek the transactionişlem,
to make it a little bitbit more invisiblegörünmez.
258
744929
3653
alışverişi ortadan kaldırmak,
daha görünmez kılmak faydalıdır.
12:40
And in factgerçek, if you look in ChineseÇince,
259
748606
2147
"Bir şey değil" kelimesinin
12:42
the wordsözcük "bú kè qì" in ChineseÇince,
"You're welcomeHoşgeldiniz," meansanlamına geliyor,
260
750777
3159
Çincesine (bú kè qì) bakarsak
12:45
"Don't be formalbiçimsel; we're familyaile. We don't
need to go throughvasitasiyla those formalitiesformaliteleri."
261
753960
3850
"Ciddi olma. Biz aileyiz. Böyle resmiyete
gerek yok" anlamına gelir.
12:49
And "kembalikembali" in IndonesianEndonezya dili
is "Come back to me."
262
757834
3280
Endonezcede "kembali" "Bana geri dön"
anlamındadır.
12:53
When you say "You're welcomeHoşgeldiniz" nextSonraki time,
263
761592
2032
Bir dahaki sefere "Bir şey değil"
dediğinizde
12:55
think about how you can maybe
eliminateelemek the transactionişlem
264
763648
2952
çıkarı nasıl ortadan kaldırabileceğinizi
12:58
and insteadyerine strengthengüçlendirmek that socialsosyal tiekravat.
265
766624
2545
sosyal bağlarınızı nasıl
güçlendirebileceğinizi düşünün.
13:01
Maybe "It's great to collaborateişbirliği yapmak,"
or "That's what friendsarkadaşlar are for."
266
769193
4355
"İşbirliği yapmak güzeldi'' ya da
''Dostlar bunun içindir.'' gibi.
13:06
I want you to think about how
you think about this ticketbilet that you have
267
774771
4632
Sosyal çevrenizde
seyahat etme biletinizi
13:11
to travelseyahat your socialsosyal universeEvren.
268
779427
2234
nasıl gördüğünüzü düşünmenizi istiyorum.
13:13
Here'sİşte one metaphormecaz.
269
781685
1357
İşte bir metafor daha.
13:15
It's a commonortak metaphormecaz:
"Life is a journeyseyahat." Right?
270
783066
2475
Bilindik birşey.
"Hayat bir seyahattir" değil mi?
13:17
It's a traintren ridebinmek,
271
785565
1186
Tren yolculuğudur
13:18
and you're a passengeryolcu on the traintren,
272
786775
2362
ve o trende bir yolcusunuz
13:21
and there are certainbelli people with you.
273
789161
1872
ve sizinle birlikte belirli kişiler var.
13:23
CertainBelirli people get on this traintren,
274
791057
2145
Bazıları bu trene biniyor,
13:25
and some staykalmak with you,
some leaveayrılmak at differentfarklı stopsdurak,
275
793226
2577
bazıları sizinle kalıyor,
bazıları farklı duraklarda iniyor
13:27
newyeni onesolanlar mayMayıs ayı entergirmek.
276
795827
1413
yenileri biniyor.
13:29
I love this metaphormecaz,
it's a beautifulgüzel one.
277
797264
2038
Bu metaforu severim
güzel bir metafor.
13:31
But I want you to considerdüşünmek
a differentfarklı metaphormecaz.
278
799326
3014
Fakat farklı bir metafor
düşünmenizi istiyorum.
13:34
This one is passivepasif,
beingolmak a passengeryolcu on that traintren,
279
802364
3558
Bu pasif,
bir trende bir yolcu olmak
13:37
and it's quiteoldukça lineardoğrusal.
280
805946
1176
ve oldukça tek düze.
13:39
You're off to some particularbelirli destinationhedef.
281
807146
2521
Belirli bir hedefe doğru
yol alıyorsunuz.
13:42
Why not insteadyerine think of yourselfkendin
282
810045
2582
Bunun yerine, neden kendinizi
şöyle düşünmüyorsunuz?
13:44
as an atomatom,
283
812651
1325
Bir atom gibi,
13:46
bumpingçarpmak up againstkarşısında other atomsatomları,
284
814000
2341
diğer atomlarla rastlaşarak
13:48
maybe transferringaktarma energyenerji with them,
285
816365
1757
onlara enerji transfer eden
13:50
bondingbağ with them a little
286
818146
1430
biraz bağ kuran ve belki
13:51
and maybe creatingoluşturma something newyeni
287
819600
1898
bu seyahatinde sosyal bağlarıyla
13:53
on your travelsNow
throughvasitasiyla the socialsosyal universeEvren.
288
821522
2504
yeni şeyler oluşturan bir atom.
13:56
Thank you so much.
289
824375
1403
Çok teşekkür ederim.
13:57
And I hopeumut we bumpçarpmak into eachher other again.
290
825802
2094
Umarım tekrar rastlaşırız.
13:59
(ApplauseAlkış)
291
827920
4951
(Alkışlar)
Translated by nesibe neslihan onaran
Reviewed by Figen Ergürbüz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Tanya Menon - Organizational psychologist
Tanya Menon speaks, writes and consults on collaboration. Her research focuses on how people think about their relationships and the habits that allow them to build positive connections with other people.

Why you should listen

Tanya Menon is fascinated that in a time when we can instantaneously connect with nearly the whole world, we often instead filter our relationships even more narrowly. As such, we often get stuck in dead ends, missing out on new people, ideas and opportunities. Menon and her collaborators have studied the often mundane feelings and innocuous daily habits that cause people to remain in their social comfort zone and produce this polarization. And they have also explored ways that we can be more intentional about navigating the social world.

Menon is Associate Professor at the Ohio State University’s Fisher College of Business. Her research has been cited in the Wall Street Journal, Boston Globe, Chicago Tribune and The Financial Times. She is Associate Editor at Management Science journal, an award-winning teacher, and she has done keynotes, consulting and training for organizations all over the world. Her book with Dr. Leigh Thompson, Stop Spending, Start Managing: Strategies to Transform Wasteful Habits (2016, Harvard Business Review Press) explores various social traps people face in business, and how to overcome them.

Menon earned a bachelor's degree in sociology from Harvard University in 1995 and her Ph.D. from the Stanford Graduate School of Business. Her goal as a researcher, educator, consultant and parent is to create new ways for people to connect with each other so that they can live richer and more creative lives. She hopes that her work will help people intentionally create new habits to live a wider life and also share them widely.

More profile about the speaker
Tanya Menon | Speaker | TED.com