ABOUT THE SPEAKER
Alexis Charpentier - Record digger, DJ, music entrepreneur
Alexis Charpentier (aka Lexis from Music Is My Sanctuary) believes record collectors, music curators and DJs serve a crucial role as cultural preservationists and alternative voices to mainstream music platforms.

Why you should listen

Alexis Charpentier is the founder of the Music Is My Sanctuary website and collective, one of the most respected and trusted voices in the independent music community. 

He is also the creator and producer of 24 Hours of Vinyl, a project that celebrates the love of vinyl culture by gathering DJs and collectors from different cities worldwide. During a 24-hour music marathon, participants share some of the best music discoveries from their vinyl collections.

A music lover above all, Charpentier is passionate about projects that that champion musicians from the past and present, while creating alternatives to commercial platforms. Through thousands of content pieces, interviews, radio sessions and events, his projects connect music lovers in a more profound manner than what’s possible with algorithm-driven suggestions. 

Based in Montreal, Canada, Charpentier runs the projects that fall under the Music Is My Sanctuary umbrella. He works as a music programmer at the PHI Center, a multidisciplinary arts and culture center. He also tours worldwide as a DJ and has regular club nights in his home city.

More profile about the speaker
Alexis Charpentier | Speaker | TED.com
TEDxMontreal

Alexis Charpentier: How record collectors find lost music and preserve our cultural heritage

Alexis Charpentier: Kayıt koleksiyonerleri kayıp müzikleri ortaya çıkararak kültürel mirasımızı nasıl koruyorlar

Filmed:
971,293 views

Kuşaklar boyunca, kayıt koleksiyonerleri, müzikal ve kültürel mirası, gözden kaçmış sanatçıların yarattığı gizli kalmış eserleri gün yüzüne çıkararak koruma konusunda hayati bir rol almıştır. Alexis Charpentier kayıtlara olan aşkını ve koleksiyonerlerin nasıl unutulmuş bir müziğe, ona ulaşarak, ikinci bir şans verilebileceğini paylaşıyor. Bu keyifli ve tazeleyici konuşmayla kayıt kazıcılarının kültürü hakkında daha fazla şey öğrenin ve kim bilir belki siz de yeni bir hobi sahibi olursunuz.
- Record digger, DJ, music entrepreneur
Alexis Charpentier (aka Lexis from Music Is My Sanctuary) believes record collectors, music curators and DJs serve a crucial role as cultural preservationists and alternative voices to mainstream music platforms. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I becameoldu obsessedkafayı takmış with recordskayıtlar
when I was about 12 yearsyıl oldeski.
0
840
2920
Yaklaşık 12 yaşımdayken kasetlere karşı
bir saplantı başladı bende.
00:16
My parentsebeveyn used to give me moneypara to eatyemek
1
4400
2176
Ailem çoğu zaman yiyecek bir şeyler
00:18
and on mostçoğu daysgünler, insteadyerine of eatingyemek yiyor,
2
6600
1736
almam için para verirdi bana.
00:20
I would savekayıt etmek it and buysatın almak myselfkendim
a recordkayıt at the endson of the weekhafta.
3
8360
3376
Bu parayı biriktirir ve hafta sonları
kendime bir kaset daha alırdım.
00:23
Here I am with a giganticDev WalkmanWalkman
that's about halfyarım my legbacak --
4
11760
3056
İşte, bacağımın yarısı kadar
büyüklükte bir Walkman ile ben.
00:26
(LaughterKahkaha)
5
14840
1856
(Gülüşmeler)
00:28
It actuallyaslında looksgörünüyor more like a VCRVCR.
6
16720
1856
Daha çok VCR'a benziyor.
00:30
(LaughterKahkaha)
7
18600
1856
(Gülüşmeler)
00:32
So when I was a teenagergenç,
8
20480
1256
Dolayısıyla gençliğimde,
00:33
the obsessiontakıntı of buyingalış cassetteskasetleri,
vinylsvinyls and CDsCD just kepttuttu growingbüyüyen.
9
21760
3976
kaset, plak ve CD alma takıntım
giderek büyüdü.
00:37
I was even workingçalışma
in a recordkayıt storemağaza for manyçok yearsyıl
10
25760
2976
Çok uzun yıllar bir müzik dükkanında
bile çalıştım,
00:40
and only ever got paidödenmiş in recordskayıtlar.
11
28760
1840
maaşı kaset olarak kabul ediyordum.
00:43
One day I realizedgerçekleştirilen
that I had thousandsbinlerce of recordskayıtlar more
12
31680
2776
Bir gün, bütün hayatım boyunca
dinleyebileceğimden
00:46
than I could even listen to in my life.
13
34480
2576
binlerce kat fazla kaydım
olduğunu fark ettim.
00:49
I becameoldu what manyçok of us are:
14
37080
1976
Pek çoğumuzun olduğu şeye dönüşmüştüm
00:51
recordkayıt junkiesıvır zıvır --
15
39080
1776
kayıt bağımlısına --
00:52
or recordkayıt diggerskazma,
as we like to call ourselveskendimizi.
16
40880
2800
ya da çağrılmayı sevdiğimiz
şekliyle; bir kayıt avcısına.
00:56
RecordRekor diggingkazma, as the nameisim suggestsanlaşılacağı,
17
44480
2056
Kayıt avcılığı, adından
anlaşıldığı üzere,
00:58
meansanlamına geliyor gettingalma your handseller dirtykirli.
18
46560
2136
elinizi kirlettiğiniz anlamına geliyor.
01:00
It meansanlamına geliyor spendingharcama hourssaatler
rummagingkarıştırmak throughvasitasiyla warehousesAmbarlar,
19
48720
3536
Saatlerinizi, bodrumlarda,
kilise dehlizlerinde,
01:04
churchkilise basementsbodrumlu,
20
52280
1256
garaj satışlarında,
01:05
yardyard salessatış, recordkayıt storesdepolar --
21
53560
2256
müzik dükkanlarında,
yıllarca unuttuğumuz
01:07
all to find recordskayıtlar that have been
forgottenunutulmuş for decadeson yıllar.
22
55840
3496
kayıtları bulduğumuz yerlerde,
harcadığımız anlamına geliyor.
01:11
RecordsKayıtları that have becomeolmak culturalkültürel wasteatık.
23
59360
2120
Kayıtlar kültürel bir israf olmaya başladı
01:14
The earliesten erken recordkayıt collectorstoplayıcıları
from about the '30s to the 1960s
24
62280
4216
'30'lardan 1960'lara kadar olan
kayıt koleksiyonerleri
01:18
foundbulunan and preservedkorunmuş
so manyçok importantönemli recordskayıtlar
25
66520
2816
birçok önemli kaydı buldu
ve muhafaza etti
01:21
that would have been lostkayıp foreversonsuza dek.
26
69360
1680
-- ki bunlar sonsuza dek
kaybolabilirdi.--
01:24
In those daysgünler, mostçoğu
culturalkültürel and publichalka açık institutionskurumlar
27
72280
2936
O günlerde, çoğu kültür
ve halk merkezi
01:27
didn't really carebakım
to preservekorumak these treasureshazineler.
28
75240
2216
bu hazineleri korumayı pek de
önemsemiyordu.
01:29
In manyçok casesvakalar, they were just
throwingatma them into the garbageçöp.
29
77480
2880
Pek çok durumda, bu değerli şeyleri
öylece çöpe atıyorlardı.
01:33
RecordRekor diggingkazma is a lifestyleyaşam tarzı.
30
81680
1936
Kayıt avcılığı bir yaşam tarzıdır.
01:35
We're absolutelykesinlikle obsessedkafayı takmış
with obscurekaranlık recordskayıtlar,
31
83640
3416
Gerçekten de, kayıtların pahalı olanlarını
ucuz olanlarını,
01:39
expensivepahalı recordskayıtlar, dollar-bindolar-bin recordskayıtlar,
32
87080
2176
sanatsal çılgınlıkta olanları,
01:41
crazyçılgın artworksanat eseri,
33
89280
1296
ötekileştirilmişleri,
01:42
sub-subgenresalt subgenres.
34
90600
1360
en küçük detaylarına kadar
01:44
And all of the tiniestufak detailsayrıntılar
that go with eachher releaseserbest bırakmak.
35
92680
3776
saklama ve koruma konusunda
saplantılıyız.
01:48
When the mediamedya talksgörüşmeler
about the vinylVinil revivalRevival
36
96480
2096
Son birkaç yıldır, medya
ne zaman plakların
01:50
that's been happeningolay
these last fewaz yearsyıl,
37
98600
2056
yeniden doğuşunu konuşsa,
01:52
they oftensık sık forgetunutmak
to mentionsöz etmek this communitytoplum
38
100680
2896
plakları saklayarak
01:55
that's been keepingkoruma the vinylVinil
and the traditiongelenek and the culturekültür alivecanlı
39
103600
4736
bu kültürü ve geleneği yaşatan
topluluktan
02:00
for these last 30 yearsyıl.
40
108360
1600
bahsetmeyi unutuyor.
02:02
It's a very close-knitbirbirine bağlı
but competitiverekabetçi societytoplum, a little bitbit,
41
110800
3336
Bu, birbirine bağlı ancak
birazcık yarışmacı ruhlu bir topluluk.
02:06
because when you're huntingavcılık
for extremelyson derece rarenadir recordskayıtlar,
42
114160
3056
Çünkü çok nadir bulunan
kayıtları avlarken,
02:09
if you missbayan your opportunityfırsat,
43
117240
1416
eğer fırsatı kaçırırsanız,
02:10
you mightbelki not see that recordkayıt
ever in your life.
44
118680
2240
o kaydı hayatınız boyunca
bir daha göremeyebilirsiniz.
02:14
But I guesstahmin the only personkişi in here
trulygerçekten impressedetkilendim by recordkayıt collectorstoplayıcıları
45
122040
4776
Ancak böyle bir durumda bir kayıt
avcısının etkilendiği tek kişi
02:18
is anotherbir diğeri recordkayıt collectorToplayıcı.
46
126840
1520
yine bir başka kayıt avcısıdır.
02:21
To the outsidedışında worldDünya,
47
129680
1256
Dışarıdan bakıldığında
02:22
we seemgörünmek like a very weirdtuhaf,
oddballantika groupgrup of individualsbireyler.
48
130960
4056
oldukça garip, ucube tipler olarak
görülüyoruz.
02:27
And --
49
135040
1216
Ve --
02:28
(LaughterKahkaha)
50
136280
1416
(Gülüşmeler)
02:29
And they're mostlyçoğunlukla right.
51
137720
1216
Ve çoğunlukla haklılar.
02:30
All the recordkayıt collectorstoplayıcıları I know
are obsessiveobsesif maniacsmanyaklar.
52
138960
2656
Pek çok kayıt avcısı arasında
saplantılı tipler olduğunu biliyorum.
02:33
We know we're all crazyçılgın in some way.
53
141640
2040
Bazı açılardan deli olduğumuzu
söyleyebilirim.
02:36
But I think we should be viewedbakıldı
a little bitbit more like this.
54
144320
2936
Fakat bence daha çok bunun gibi
görülmeliyiz.
02:39
(LaughterKahkaha)
55
147280
1016
(Gülüşmeler)
02:40
We're musicmüzik archaeologistsArkeologlar.
56
148320
1336
Bizler müzik arkeolojistleriyiz.
02:41
We're huntingavcılık down the lostkayıp artifactYapı.
57
149680
2200
Kayıp eserlerin peşindeyiz.
02:44
We all have a listliste of recordskayıtlar that we
would do anything to get our handseller on,
58
152320
3616
Elde edebilmek için her şeyi
yapabileceğimiz, yıllarımızı peşinde
02:47
that we'vebiz ettik been chasingtakip for yearsyıl,
59
155960
1656
harcadığımız bir kayıt listemiz var
02:49
and we actuallyaslında call this listliste
our "holyKutsal grailsGrails."
60
157640
2320
ve biz buna "kutsal kase" diyoruz.
02:53
When you're diggingkazma for recordskayıtlar,
61
161200
1616
Bir kaydın peşine düştüğünüzde,
02:54
you're surroundedçevrili by musicmüzik you don't know.
62
162840
2136
etrafınız bilmediğiniz müziklerle
kuşatılıyor.
02:57
You're surroundedçevrili by mysterygizem
and by all these dreamsrüyalar --
63
165000
3296
Gizem, bütün bu hayaller
ve insanların bir zamanlar inandığı
03:00
recordskayıtlar that people oncebir Zamanlar believedinanılır in.
64
168320
1960
bu kayıtlar tarafından çevreleniyorsunuz.
03:03
ImagineHayal the thousandsbinlerce of artistssanatçılar
who were destinedkaderinde to be legendsefsaneler
65
171200
3536
Düşünsenize kaderinde efsane olmak
olan binlerce star vardı
03:06
but for variousçeşitli reasonsnedenleri,
were just overlookedgözden kaçan.
66
174760
3616
ve çeşitli sebeplerle
kaybolup gittiler.
03:10
ManyBirçok of these recordskayıtlar
only existvar olmak in a handfulavuç of copieskopyalar,
67
178400
3216
Bu kayıtların pek çoğunun
yalnızca bir avuç kopyası var
03:13
and some have never even been foundbulunan,
68
181640
2256
ve bazılar hiç bulunamadı,
03:15
never been heardduymuş.
69
183920
1216
duyulmadı.
03:17
They're literallyharfi harfine endangerednesli tehlike altında olan speciesTürler.
70
185160
2080
Resmen nesli tükenmekte olan bir tür.
03:20
I'll tell you a storyÖykü
71
188480
1256
Size bir hikâye anlatacağım,
03:21
that for me sortçeşit of sumstoplamları up
the valuedeğer of the work of recordkayıt diggerskazma.
72
189760
4936
bu bir şekilde, benim için kayıt
avcılığının değerini ortaya koyuyor.
03:26
The storyÖykü of a brilliantparlak
MontrealMontreal musicianmüzisyen and composerbesteci.
73
194720
3040
Montreal müzisyeni ve bestekârının
başarısıyla ilgili bir hikâye.
03:31
Henri-PierreHenri-Pierre Noël
was borndoğmuş and raisedkalkık in HaitiHaiti,
74
199600
2936
Henri-Pierre Noël, Haiti'de
doğdu ve büyüdü
03:34
but he livedyaşamış brieflykısaca
in the US and in BelgiumBelçika.
75
202560
2520
ancak kısa bir süre
ABD ve Belçika'da yaşadı.
03:37
He passedgeçti throughvasitasiyla MontrealMontreal
what was supposedsözde to be for two weekshaftalar,
76
205760
3096
Montreal'de iki hafta kadar geçirmeyi
planlarken,
03:40
but he endedbitti up
stayingkalma for the nextSonraki 40 yearsyıl.
77
208880
2176
hayatının kırk yılını burada geçirdi.
03:43
When he was younggenç,
he learnedbilgili to playoyun pianopiyano
78
211080
2056
Gençlik dönemlerinde piyano
çalmayı öğrendi
03:45
and developedgelişmiş a very particularbelirli way
of playingoynama his instrumentEnstrüman:
79
213160
2936
ve bir şekilde enstrümanı çalma
yeteneğini güçlendirdi:
03:48
very fasthızlı and almostneredeyse like a percussionperküsyon.
80
216120
1880
çok hızlı neredeyse perküsyon gibi.
03:50
His stylestil was a mixkarıştırmak
of his HaitianHaiti influencesetkiler and folklorefolklor
81
218960
4096
Haiti ve Amerikan folklorik etkileri
altında büyüyen ve gelişen
03:55
mixedkarışık with the AmericanAmerikan influencesetkiler
that he grewbüyüdü up hearingişitme.
82
223080
3536
karma bir tarzı vardı.
03:58
So he createdoluşturulan a mixkarıştırmak
of compasCOMPAS mixedkarışık with funkFunk and jazzcaz.
83
226640
4160
Funk ve jazz karışımı
karma bir ritm yarattı.
04:03
As a younggenç man,
84
231800
1216
Henüz genç bir adamken,
04:05
he playedOyunun and touredgezdi with livecanlı bandsbantları
in the US and in EuropeEurope,
85
233040
2896
ABD'de ve Avrupa'da gruplarla
turnelere gitti ve çaldı,
04:07
but had never recordedkaydedilmiş an albumalbüm
or a songşarkı before movinghareketli to CanadaKanada.
86
235960
3360
fakat Kanada'ya gidene dek ne bir albüm
ne bir şarkı kaydetti.
04:12
It was in MontrealMontreal in 1979
87
240200
2456
Montreal'de, 1979'da "Piyano"
04:14
that he releasedyayınlandı
his first albumalbüm calleddenilen, "PianoPiyano."
88
242680
2616
adındaki ilk albümü yayınladı.
04:17
CompletelyTamamen on his ownkendi,
on Henri-PierreHenri-Pierre Noël RecordsKayıtları.
89
245320
3000
Tamamı Henri-Pierre Noël'in kendi
kayıtlarından oluşuyordu.
04:21
He only madeyapılmış what he could affordparası yetmek:
2,000 copieskopyalar of the recordkayıt.
90
249040
3280
Yalnızca 2000 kopya basmaya
gücü yetti.
04:25
The recordkayıt receivedAlınan
a little bitbit of airplayAirplay,
91
253520
2320
Kayıt ancak küçük bir zümreye
ulaşabildi,
04:28
a little bitbit of supportdestek
in CanadaKanada and in HaitiHaiti,
92
256519
2976
birazcık Kanada ve Haiti'de
destek gördü
04:31
but withoutolmadan a bigbüyük labeletiket behindarkasında it,
93
259519
2457
ancak ardında büyük bir destek yoktu.
04:34
it was very, very difficultzor.
94
262000
1600
Oldukça zordu.
04:36
Back then,
95
264400
1216
O zamanlar,
04:37
if your recordkayıt wasn'tdeğildi gettingalma playedOyunun
on mainstreamana akım radioradyo,
96
265640
2696
eğer kaydınız ana akım radyolarda
çalmıyorsa
04:40
if you weren'tdeğildi in jukeboxesoptik disk kutuları
or if you weren'tdeğildi inviteddavet to playoyun on TVTV,
97
268360
3216
müzik kutularında yer almıyorsa ya da
TV'ye davet edilmiyorsanız
04:43
the oddsolasılık were completelytamamen againstkarşısında you.
98
271600
1816
tüm olumsuzluklar size karşı oluyor.
04:45
ReleasingSerbest bırakma an albumalbüm
as an independentbağımsız artistsanatçı
99
273440
2616
Bağımsız bir sanatçı olarak
albüm yayınlamak
04:48
was so much more difficultzor
than it is todaybugün,
100
276080
2096
bugün olduğundan çok daha zordu,
04:50
bothher ikisi de in termsşartlar of beingolmak heardduymuş
and just distributingdağıtma the thing.
101
278200
3616
hem bilinirlik açısından, hem de
pazarlama açısından.
04:53
So, soonyakında after,
he releasedyayınlandı a secondikinci albumalbüm,
102
281840
3176
Bir süre sonra,
ikinci albümünü yayınladı,
04:57
kepttuttu a busymeşgul scheduleprogram playingoynama pianopiyano
in variousçeşitli clubskulüpleri in the cityŞehir,
103
285040
3056
şehirdeki çeşitli kulüplerde çaldığı
yoğun bir programı vardı
05:00
but his recordskayıtlar startedbaşladı
to accumulatebiriktirmek dusttoz slowlyyavaşça.
104
288120
3160
ancak kayıtlar zamanla eskimeye başladı.
05:04
And those 2,000 copieskopyalar
in the spankarış of 30 yearsyıl
105
292040
2776
Ve bu 2,000 kopya, 30 yıl içerisinde
05:06
easilykolayca startedbaşladı to get lostkayıp
106
294840
1976
ancak geriye kalan birkaç kopya dışında
05:08
untila kadar only a fewaz copieskopyalar
in the worldDünya remainedkalmıştır.
107
296840
3160
yok olmaya başladı.
05:12
Then in the mid-orta2000s,
108
300840
2376
2000'lerin ortasında,
05:15
a MontrealMontreal recordkayıt diggerKazıcı
that goesgider by the nameisim KobalKobal
109
303240
2856
Kobal adını kullanan, Montrealli
bir kayıt kazıcısı
05:18
was doing his weeklyhaftalık roundsmermi
of just huntingavcılık for recordskayıtlar.
110
306120
3120
rutin haftalık kayıt avlarından birini
yapıyordu.
05:21
He was in a fleapire marketpazar
111
309720
1656
Bit pazarında,
05:23
surroundedçevrili by thousandsbinlerce
of other dirtykirli, dustytozlu, moldyküflü recordskayıtlar.
112
311400
4096
her yeri kirli, tozlu, eski püskü
kayıtlar götürüyordu.
05:27
That's where he foundbulunan the "PianoPiyano" albumalbüm.
113
315520
1920
"Piyano" albümünü burada buldu.
05:30
He wasn'tdeğildi specificallyözellikle looking for it.
114
318600
1856
Özellikle onu aramıyordu.
05:32
ActuallyAslında, you could say
it sortçeşit of foundbulunan him.
115
320480
2336
Her nasılsa bir şekilde onu buluverdi.
05:34
You could alsoAyrıca say that after 20 yearsyıl
of recordkayıt diggingkazma everyher singletek weekhafta,
116
322840
3976
20 yıl boyunca her hafta kayıt kazıcılığı
yapmanın, değerli bir şey bulma
05:38
he had developedgelişmiş a sixthaltıncı senseduyu
for findingbulgu the goldaltın.
117
326840
2560
konusunda onun altıncı hissini
geliştirdiğini de söyleyebiliriz.
05:42
He tookaldı the recordkayıt and inspectedkontrol it:
118
330840
1976
Kaydı aldı ve onu araştırmaya başladı:
05:44
the frontön, the artworksanat eseri,
the back, the linerastar notesnotlar,
119
332840
2816
arka kapak, ön kapak,
editörün notları
05:47
and he was intriguedilgisini by the factgerçek
that this HaitianHaiti musicianmüzisyen madeyapılmış a recordkayıt
120
335680
3696
ve '70lerin sonunda Quebec'de, Hatili
bir müzisyenin bir kayıt yapması
05:51
in QuebecQuebec in the lategeç '70s,
121
339400
2336
durumu onun ilgisini çekmişti,
05:53
so he was intriguedilgisini.
122
341760
1840
merakını uyandırdı.
05:56
He tookaldı out his little,
plasticplastik, portabletaşınabilir turntablepikap
123
344240
2576
Küçük, plastik, taşınabilir pikabını
çıkardı,
05:58
that he broughtgetirdi with him
wheneverher ne zaman he was on these diggingkazma questsgörevler
124
346840
3856
ne zaman bir kayıt avına çıksa
onun yanına alırdı
06:02
and put the recordkayıt on.
125
350720
1656
ve kaydı içine koydu.
06:04
So why don't we do the sameaynı thing?
126
352400
1640
Biz neden aynısını yapmıyoruz?
06:14
(MusicMüzik)
127
362640
3360
(Müzik)
06:45
He felldüştü in love with the musicmüzik instantlyanında,
128
393680
4056
Aniden müziğe vurulmuştu,
06:49
but he had to know
the backstorybackstory behindarkasında it.
129
397760
2056
fakat arka plandaki hikâyeyi de
bilmek istiyordu.
06:51
He didn't know where it camegeldi from.
130
399840
1720
Nereden çıktığını bilmiyordu.
06:54
He knewbiliyordum the artistsanatçı,
131
402760
1256
Sanatçıyı öğrendi,
06:56
at the time of the recordingkayıt,
132
404040
1416
kaydın yapıldığı sırada
06:57
was livingyaşam in MontrealMontreal,
133
405480
1256
Montreal'de yaşıyordu,
06:58
so for monthsay, he trieddenenmiş to trackiz him down.
134
406760
2000
birkaç ay sanatçının izini bulmayı denedi.
07:01
He even foundbulunan Noël'slafcı business cardkart
insideiçeride the recordkayıt sleevekol.
135
409520
3600
Noël'in kartvizitinin olduğu bir kapak
resmi bile bulmuştu.
07:05
That's how DIYDIY Henri-PierreHenri-Pierre Noël was.
136
413640
3520
Henri-Pierre Noël'di bu.
07:09
So he foundbulunan the cardkart
insideiçeride the recordkayıt sleevekol --
137
417680
3496
Kapak resminde telefon numarasını
bulmuştu --
07:13
of coursekurs he did try to call,
138
421200
1416
elbette hemen onu aramayı denedi,
07:14
but after 30 yearsyıl,
the numbernumara didn't work anymoreartık.
139
422640
2400
fakat geçen 30 yıl içinde,
artık o telefon numarası kullanılmıyordu.
07:18
So it was only in BelgiumBelçika,
140
426880
2056
Telefon numarası, sanatçının daha önce
07:20
where the artistsanatçı had oncebir Zamanlar livedyaşamış,
141
428960
1576
yaşadığı Belçika'ya aitti,
07:22
that KobalKobal managedyönetilen to find someonebirisi
that knewbiliyordum the artistsanatçı personallyŞahsen
142
430560
3136
Kobel bizzat sanatçıyı tanıyan
birisini buldu
07:25
and gaveverdi him the contacttemas.
143
433720
1320
ve ona iletişim adresi verdi.
07:27
So when he finallyen sonunda
satoturdu down with the artistsanatçı,
144
435520
3056
Nihayet, Kobel onu bulmuştu,
07:30
he madeyapılmış him a promisesöz vermek to somedaybirgün
find a way to get the albumalbüm rereleasedyeniden yayımlanan.
145
438600
5200
ona, bir gün, bir yolunu bulup albümü
yayınlayacağının sözünü verdi.
07:37
He then arrangeddüzenlenmiş for a Britishİngiliz labeletiket
calleddenilen WahWah WahWah 45s
146
445200
3616
İki albümü de tekrar yayınlayabilmek için
Wah Wah 45s adında İngiliz bir plak
07:40
to get the two albumsalbüm reissuedtekrar yayınladılar.
147
448840
1880
şirketi ayarladı.
07:43
And what happensolur very oftensık sık is,
148
451680
1816
Ve genelde yeniden yayınlama
07:45
in these reissueyeniden lisans çıkarma projectsprojeler,
149
453520
1256
durumlarında sık sık olan şey oldu:
07:46
that it becomesolur very difficultzor
to find the masterana tapesbantlar --
150
454800
3136
ana kaydı, orijinal sesleri bulmak
07:49
the originalorijinal recordingkayıt of the sessionsoturumları.
151
457960
2096
gerçekten sıkıntı yarattı.
07:52
ArtSanat can be destroyedyerlebir edilmiş
by firesyangınlar, floodssel, earthquakesDepremler,
152
460080
2976
Sanat, yangın, sel, deprem
tarafından yok edilebilir,
07:55
thrownatılmış in the garbageçöp,
153
463080
1216
çöpe atılabilir,
07:56
or just lostkayıp foreversonsuza dek.
154
464320
1496
ya da öylece sonsuza dek
kaybolabilir.
07:57
But thankfullyneyse ki,
155
465840
1216
Neyse ki,
07:59
the Henri-PierreHenri-Pierre Noël tapesbantlar were safekasa
156
467080
1816
Henri-Pierre Noël'in kaydı güvendeydi
08:00
and they were readyhazır for remasteringUyarlama.
157
468920
1720
ve yeniden düzenlenme için hazırdı.
08:03
The recordkayıt was finallyen sonunda rereleasedyeniden yayımlanan
158
471320
1976
Kayıt nihayet yayınlandı
08:05
and receivedAlınan praiseövgü from musicmüzik criticseleştirmenler,
DJsDJ'ler and listenersdinleyici worldwideDünya çapında --
159
473320
4000
ve dünya genelindeki dinleyiciler, Dj'ler
ve müzik otoriteleri tarafından övüldü,
08:10
the praiseövgü that it should have
receivedAlınan in 1979.
160
478080
3120
1979'da yapılması gereken bir övgüydü bu.
08:15
The artistsanatçı was so inspiredyaratıcı that he decidedkarar
to revivecanlandırmak his musicmüzik careerkariyer,
161
483360
3456
Sanatçı bu durumdan etkilenerek
müzik kariyerine devam etme kararı aldı,
08:18
get back on a stageevre,
and playoyun for newyeni audiencesizleyiciler.
162
486840
2760
sahnelere döndü,
ve yeni şeyler çaldı.
08:22
The artistsanatçı, now in his 60s,
163
490680
2776
Sanatçı, 60'lı yaşlarında,
08:25
told me, "This changeddeğişmiş everything for me.
164
493480
2296
dedi ki, "Bu benim için
her şeyi değiştirdi.
08:27
I wentgitti from planningplanlama my retirementemeklilik
165
495800
1656
Emeklilik planları yaparken,
08:29
to playingoynama on the BBCBBC RadioRadyo in LondonLondra,
and on RadioRadyo CanadaKanada and more."
166
497480
3600
Londra BBC Radyosu'nda, Kanada Radyosu'nda
çalmaya başladım."
08:33
But alsoAyrıca it gaveverdi him a chanceşans to playoyun
167
501760
1816
Ayrıca bu, ona oğullarının önünde de
08:35
in frontön of his threeüç sonsoğulları
for the first time.
168
503600
2496
ilk kez çalma şansı verdi.
08:38
To me, this storyÖykü showsgösterileri perfectlykusursuzca
the work of recordkayıt diggerskazma at its besten iyi.
169
506120
5056
Bu hikâye, benim için, kayıt kazıcılığının
mükemmel çalıştığını gösteren en iyi örnek
08:43
BeyondÖtesinde the raritynadir and the dollardolar valuedeğer --
170
511200
1976
Paha biçilemez bir şey --
08:45
and I'll be honestdürüst,
we're totallybütünüyle obsessedkafayı takmış by that --
171
513200
2935
Dürüst olmak gerekirse,
hepimiz gerçek güzelliğin
08:48
the truedoğru beautygüzellik
is to give artSanat a secondikinci chanceşans;
172
516159
3457
sanata ikinci bir şans vermesinden,
sanatın unutulmasının önlenmesinden
08:51
to savekayıt etmek artSanat from oblivionAF.
173
519640
1600
etkilendik.
08:54
The work of a good recordkayıt diggerKazıcı
is a constantsabit loopdöngü of threeüç phasesAşama.
174
522480
3296
İyi bir kayıt kazıcılığı üç aşamalı sabit
bir döngüden oluşur.
08:57
The first thing we do is huntav.
175
525800
1640
İlki, yaptığımız şey avlanmak.
09:00
We spendharcamak hourssaatler, daysgünler, yearsyıl of our liveshayatları
176
528040
2096
Saatlerimizi, günlerimizi, ömrümüzü
09:02
rummagingkarıştırmak throughvasitasiyla
dirtykirli and dustytozlu recordkayıt binsdepo gözleri.
177
530160
3056
kirli, tozlu kayıt kutuları arasında
harcıyoruz.
09:05
Everything that we can do
to find our handseller on the goldaltın.
178
533240
3120
Değerli bir şeyi elimizde tutmak için
her şeyi yapabiliriz.
09:10
Yes, you can find good recordskayıtlar onlineinternet üzerinden,
179
538000
2256
Evet, çevrim içi iyi kayıtlar
bulabilirsiniz,
09:12
but for the deepesten derin treasureshazineler,
180
540280
1456
ancak gerçek hazine için,
09:13
you need to get off the couchkanepe
and into the wildvahşi.
181
541760
2240
elinizi kirletmeniz gerekir.
09:16
That's why we call it recordkayıt diggingkazma
and not recordkayıt clickingtıklatma.
182
544400
2896
Buna kayıt bulma işi değil de kayıt
kazıcılığı denilmesinin sebebi budur.
09:19
(LaughterKahkaha)
183
547320
1136
(Gülüşmeler)
09:20
So what we are is musicmüzik archaeologistsArkeologlar.
184
548480
2200
İşte bu yüzden müziğin arkeologlarıyız.
09:23
But then the nextSonraki thing
we do is we gathertoplamak.
185
551240
2176
İkincisi,
yaptığımız şey bir araya getirmek.
09:25
BasedDayalı on our tastedamak zevki,
expertiseUzmanlık, personalkişisel agendaGündem,
186
553440
2256
Zevkimize, uzmanlığımıza, kişisel
ajandamıza göre,
09:27
we chooseseçmek carefullydikkatlice whichhangi recordskayıtlar to savekayıt etmek,
187
555720
2336
hangi kaydı korumalıyız,
hangisinin bize bir şeyler
09:30
whichhangi recordskayıtlar mean something to us.
188
558080
2176
ifade eder bunu özenle seçiyoruz.
09:32
We then try and find out everyher
little thing we can about that recordkayıt --
189
560280
3656
Daha sonrasında kayıt hakkında
bulabileceğimiz her detayı buluyoruz,
09:35
the artistsanatçı, the labeletiket
190
563960
1456
sanatçı, kapak
09:37
and supervitalsupervital informationbilgi
191
565440
2016
diğer çok önemli bilgileri
09:39
like "Who'sKim'ın that playingoynama trumpettrompet
on trackiz threeüç?"
192
567480
2520
"Üçüncü parçada trompeti kim çalıyor?"
gibi.
09:42
Then we filedosya them, we contextualizecontextualize them,
193
570960
1976
Dosyalıyoruz, birbirleriyle
ilişkilendiriyoruz
09:44
and we keep them safekasa.
194
572960
1256
ve onları muhafaza ediyoruz.
09:46
We are musicmüzik archivistsarşivciler.
195
574240
1480
Bizler müziğin arşivçileriyiz.
09:48
And the last thing we do
to closekapat the loopdöngü is we sharepay.
196
576400
2736
Son olarak döngüyü tamamlamak adına
bunları paylaşıyoruz.
09:51
MostÇoğu recordkayıt diggerskazma that I know
have some sortçeşit of a way
197
579160
3656
Bildiğim pek çok kayıt kazıcısının
keşfini paylaşmak ve
09:54
to sharepay theironların discoverykeşif
and elevateyükseltmek the artistsanatçı
198
582840
2416
sanatçıyı onore etmek için farklı
yöntemleri var;
09:57
throughvasitasiyla an albumalbüm reissueyeniden lisans çıkarma,
199
585280
1256
albümü yeniden yayınlamak,
09:58
a web articlemakale, a radioradyo showgöstermek.
200
586560
2320
makale yazmak, radyo programında
çalmak gibi.
10:01
We give recordskayıtlar back
theironların rightfulhaklı placeyer in musicmüzik historytarih.
201
589800
3080
Kayıtlara müzik tarihi içerisindeki
hak ettikleri yerlerini geri veriyoruz.
10:05
We are tastemakerstastemakers and curatorsKüratörler.
202
593520
1576
Bizler bu işin öncüleriyiz.
10:07
We are musicologistsmüzikologlar.
203
595120
1280
Müzik uzmanlarıyız.
10:09
So for myselfkendim
204
597720
1216
Kendi adıma
10:10
and mostçoğu of the recordkayıt collectorstoplayıcıları
I've encounteredkarşılaşılan in 20 yearsyıl,
205
598960
2976
ve pek çok kayıt koleksiyoncusu
adına söyleyebilirim ki
10:13
I think that we all
have some sortçeşit of an outletçıkış
206
601960
2416
bu keşifler, bizler için bir tür
10:16
for these discoverieskeşifler.
207
604400
1256
çıkış yolu.
10:17
I think it's our way to keep our sanityakıl sağlığı
and sortçeşit of senseduyu of purposeamaç
208
605680
4056
Sanırım bu hepimiz için akıl sağlığımızı
korumanın ve bu çılgın saplantılı durumu
10:21
in this very maddeningçıldırtıcı obsessiontakıntı,
209
609760
2776
kayda değer bir amaca
yönlendirmenin bir yolu,
10:24
because it can be sortçeşit of a lonelyyalnız one.
210
612560
1896
çünkü bu yalnız bir yol.
10:26
But I think we alsoAyrıca do it
because it servesvermektedir the humaninsan need
211
614480
2715
Biz bunu yapıyoruz çünkü bu
insanlığın ihtiyaç duyduğu
10:29
to passpas alonguzun bir culturalkültürel knowledgebilgi.
212
617219
1600
kültürel birikime hizmet ediyor.
10:31
SpeakingKonuşma of the need for curationküratörlüğü,
213
619920
2176
Küratörlükten bahsetmişken
10:34
in an eraçağ of overwhelmingezici choiceseçim,
214
622120
1896
yoğun bir seçim dönemindeyiz
10:36
it's been demonstratedgösterdi
215
624040
1256
ve bu kadar çok seçim olması
10:37
that too much choiceseçim
actuallyaslında hindersengel discoverykeşif.
216
625320
2616
aslında keşifleri önlüyor.
10:39
For exampleörnek,
217
627960
1216
Mesela,
10:41
if you're tryingçalışıyor to watch
something on NetflixNetflix,
218
629200
2616
Netflix'de bir şeyler izliyorsunuz
diyelim,
10:43
you're actuallyaslında only browsingTarama
throughvasitasiyla a catalogkatalog of 6,000 titlesbaşlıklar.
219
631840
4496
6,000 etiketlik bir katalog
arasında geziniyorsunuz.
10:48
Now, comparekarşılaştırmak that with SpotifySpotify;
220
636360
1896
Ya da Spotify için düşünelim;
10:50
if you want to pickalmak
something to listen to,
221
638280
2096
bir şey dinlemek istiyorsanız,
10:52
you're browsingTarama throughvasitasiyla a catalogkatalog
of 30 millionmilyon songsşarkılar.
222
640400
3736
30 milyon şarkılık bir kataloğunuz var.
10:56
So I think as you can see,
223
644160
1256
Sizin de anlayacağınız üzere,
10:57
this notionkavram of paralysisfelç by choiceseçim
224
645440
2176
bu seçimlerce paralize olma kavramı
10:59
affectsetkiler musicmüzik more than moviesfilmler,
225
647640
3056
müziği filmlerden
11:02
for exampleörnek.
226
650720
1416
daha çok etkiliyor.
11:04
And there's a fewaz studiesçalışmalar
227
652160
1256
Ve yeni başlayan,
11:05
that are startingbaşlangıç to showgöstermek
the effectsetkileri of this.
228
653440
2176
bu durumun etkisini gösteren
birkaç çalışma var.
11:07
A recentson look at the UKİNGİLTERE musicmüzik marketpazar
229
655640
1736
Birleşik Krallık müzik sektörü
gösteriyor ki;
11:09
showsgösterileri that the topüst one percentyüzde of artistssanatçılar
in the UKİNGİLTERE are actuallyaslında earningkazanma 77 percentyüzde
230
657400
5416
yalnızca en üst klasmandaki sanatçıların
yüzde biri toplam müzik endüstrisi
11:14
of the totalGenel Toplam revenuesgelirleri
insideiçeride the musicmüzik industrysanayi.
231
662840
2616
içerisindeki tüm gelirin
yüzde 77'sini alıyor.
11:17
That's 2013,
232
665480
1496
Bu 2013'de böyleydi
11:19
and that's progressivelydevamlı olarak gettingalma worsedaha da kötüsü,
233
667000
3216
ve durum daha da kötüye gidiyor
11:22
or progressingilerliyor.
234
670240
1776
ya da ilerliyor.
11:24
AnywayYine de, if you're in the one percentyüzde,
I'm sure you're happymutlu.
235
672040
2856
Neyse, yüzde birlik kısımdaysanız eğer
eminim mutlusunuzdur.
11:26
(LaughterKahkaha)
236
674920
1256
(Gülüşmeler)
11:28
So the takeawaypaket servisi olan Restoran for me is
237
676200
2360
Neyse benim için önemli olan,
11:31
it's easierDaha kolay for people
to listen to musicmüzik than ever before.
238
679640
4040
insanlar için müzik dinlemek,
öncesine gere daha da kolay artık.
11:36
People have more musicmüzik
at theironların disposalelden çıkarma than ever before,
239
684960
2736
İnsanlar için
her zamankinden daha fazla müzik var,
11:39
yethenüz people chooseseçmek to listen to more
of the sameaynı musicmüzik than ever before.
240
687720
3776
her zamankinden daha da fazla aynı tarz
müziği dinlemek istiyor insanlar.
11:43
And that's a sadüzgün thing.
241
691520
1240
Üzücü olan bu.
11:47
Inspiredİlham by my love for musicmüzik researchAraştırma,
recordkayıt diggingkazma and curationküratörlüğü,
242
695760
4136
Müzik araştırma, kayıt kazıcılığı
ve kürasyon sevgimden ilhamla
11:51
I startedbaşladı a websiteWeb sitesi calleddenilen
"MusicMüzik Is My SanctuarySanctuary" in 2007.
243
699920
4136
2007'de "Müzik Benim Tapınağım" adında
bir web sitesi kurdum.
11:56
Our slogansloganı has always been
"FutureGelecek ClassicsKlasikleri and ForgottenUnutulmuş TreasuresHazineler."
244
704080
3736
"Gelecekteki Klasikler ve Unutulan
Hazineler" her zaman sloganımız olmuştur.
11:59
And it showsgösterileri our love
for discoveringkeşfetmek musicmüzik
245
707840
2496
Bu, hem eski hem yeni müziğin tanıtılması,
hem de müziği keşfetmeye olan
12:02
and introducingtanıtım musicmüzik bothher ikisi de oldeski and newyeni.
246
710360
2576
sevgimizi gösteriyor.
12:04
From humblemütevazi beginningsbaş,
247
712960
1256
Mütevazi bir başlangıçtan
sonra bugüne kadar
12:06
we'vebiz ettik builtinşa edilmiş a worldwideDünya çapında platformplatform
with a massivemasif audienceseyirci
248
714240
2816
100'ün üzerinde partner
ve muazzam bir kitleyle
12:09
with over 100 collaboratorsortak çalışanlar.
249
717080
2176
dünya çapında bir platform inşa ettik.
12:11
We'veBiz ettik createdoluşturulan over
10,000 piecesparçalar of contentiçerik,
250
719280
2336
10,000 parça üzerinde içerik
12:13
over 500 hourssaatler of audioses contentiçerik.
251
721640
2360
ve 500 saatten fazla sesli içerik
yarattık.
12:16
Our audienceseyirci consistsoluşur of people
252
724880
1496
Kitlemiz, ona, ana akım
12:18
who just want more
than what's beingolmak offeredsunulan to them
253
726400
2456
medya tarafından önerilenden
daha fazlasını
12:20
by mainstreamana akım musicmüzik channelskanallar.
254
728880
1496
isteyen insanlardan oluşuyor.
12:22
They want to do --
255
730400
1200
Daha fazlasını yapmak
12:24
they want to digkazmak deeperDaha derine,
256
732320
1336
ve daha derine kazmak istiyorlar
12:25
but they don't necessarilyzorunlu olarak
have 20 hourssaatler a weekhafta like us nerdsİnekler,
257
733680
3920
tabii biz inekler gibi haftada 20
saatlerini harcamaya ihtiyaçları yok
12:30
so they trustgüven us to do that for them.
258
738440
1800
onlar için iyi olanı
yapacağımıza güveniyorlar.
12:33
CurationKüratörlüğü is at the heartkalp
of everything we do.
259
741400
2136
Kürasyon bizim yaptığımız her şeyin
merkezinde.
12:35
We believe in humaninsan
recommendationstavsiyeler over algorithmsalgoritmalar.
260
743560
2560
Algoritmalardan çok
insanların yorumlarına inanıyoruz.
12:40
I could talk about the passiontutku
of recordkayıt diggingkazma for daysgünler,
261
748680
3656
Beni bıraksanız günlerce bu konu hakkında
konuşabilirim,
12:44
but let me concludesonuçlandırmak this way.
262
752360
2216
izin verin şöyle bitireyim.
12:46
After manyçok yearsyıl of doing it,
263
754600
1736
Yıllarca bu işi yaptıktan sonra
12:48
a recordkayıt collector'skoleksiyoncu collectionToplamak
becomesolur sortçeşit of his autobiographyotobiyografi.
264
756360
4800
bir kayıt toplayıcısının koleksiyonu onun
bir tür otobiyografisi olmaya başlıyor.
12:54
Last yearyıl, I was DJ-ingDJ-ing in PolandPolonya,
265
762880
2256
Geçen yıl, Polonya'da DJlik yapıyordum
12:57
and the people that were hostingHosting me,
266
765160
1976
ve beni ağırlayan insanların
12:59
they had this amazingşaşırtıcı recordkayıt collectionToplamak,
267
767160
2096
harika bir kayıt koleksiyonu vardı,
13:01
and of coursekurs I was intriguedilgisini
268
769280
1616
elbette ilgimi çekti
13:02
and I said, "Are you sellingsatış these?"
269
770920
2576
ve bunları satıp satmadıklarını sordum.
13:05
They then explainedaçıkladı to me
that it was the collectionToplamak
270
773520
2576
Bunların birkaç yıl önce
hayatını kaybeden arkadaşları
13:08
that belongedait to theironların dearSayın friendarkadaş MaceoMaceo
who passedgeçti away a fewaz monthsay earlierdaha erken.
271
776120
4880
Maceo'ya ait olan bir koleksiyon
olduğunu söylemişlerdi.
13:13
And they were doing a projectproje
of invitingçekici differentfarklı people
272
781600
3576
Bu koleksiyondan yeni bir şeyler
yaratmak amacıyla sürdürdükleri proje için
13:17
to take the collectionToplamak
and to createyaratmak something newyeni from it,
273
785200
2896
koleksiyonu alacak ve sample'lar
ya da Dj miksleriyle
13:20
whetherolup olmadığını it's samplingörnekleme or DJDJ mixeskarışımlar,
274
788120
2456
ona ikinci bir hayat verecek
13:22
you know, just to give it a secondikinci life.
275
790600
2176
farklı insanları davet ediyorlardı.
13:24
And so after a fewaz hourssaatler
of going throughvasitasiyla the collectionToplamak myselfkendim
276
792800
2976
Ve koleksiyonla birkaç saat geçirip,
ondan bir Dj miksi
13:27
and creatingoluşturma a DJDJ mixkarıştırmak from it,
277
795800
2176
yarattıktan sonra,
13:30
even thoughgerçi I never
got the chanceşans to meetkarşılamak him,
278
798000
2456
onunla hiç tanışamamış olsam bile
13:32
it feltkeçe like in a specialözel way,
279
800480
2616
bu yine de özel hissettirdi,
13:35
me and him,
280
803120
1216
ben ve o,
13:36
we got to talk
about recordskayıtlar for a fewaz hourssaatler.
281
804360
2120
birkaç saat kayıtlar üzerine
konuştuk.
13:39
So, as recordkayıt diggerskazma,
282
807120
2680
Bir kayıt kazıcısı olarak,
13:42
our work and our recordkayıt
collectionskoleksiyonları are there
283
810760
3096
bizim çalışmalarımız ve kayıt
koleksiyonlarımız
13:45
to be passedgeçti on to the nextSonraki generationnesil.
284
813880
1880
gelecek jenerasyonlara kalacak.
13:48
BeautifulGüzel artSanat deserveshak ediyor to be cherishedAziz,
sharedpaylaşılan and rediscoveredyeniden keşfedilen.
285
816360
3120
Gerçek sanat, güzel anılmayı, paylaşılmayı
ve yeniden keşfedilmeyi hak eder.
13:54
EmbraceKucaklama curatorsKüratörler;
286
822120
1696
Küratörleri kucaklayın;
13:55
we are alternativealternatif voicessesleri
to the mainstreamana akım musicmüzik channelskanallar,
287
823840
3176
ana akım müzik kanallarına, dijitale
ve diğerlerine kıyasla
13:59
digitaldijital or otherwiseaksi takdirde.
288
827040
1360
farklı bir soluğuz biz.
14:01
Go beyondötesinde the algorithmalgoritma.
289
829240
1480
Algoritmaların ötesine geçin.
14:03
WhateverNe olursa olsun kindtür of musicmüzik you like,
290
831920
1576
Ne tarz müzikten hoşlanıyorsanız hoşlanın
14:05
there are so manyçok websitesweb siteleri,
radioradyo showsgösterileri, DJsDJ'ler, recordkayıt storesdepolar out there
291
833520
4376
sizin tarafınızdan keşfedilmeyi bekleyen
pek çok web sitesi, radyo, Djler,
14:09
that are just waitingbekleme
to sharepay theironların discoverieskeşifler with you.
292
837920
2736
müzik dükkanları var burada.
14:12
We do this work for you.
293
840680
1336
Bizler sizin için çalışıyoruz.
14:14
All you have to do
is openaçık your earskulaklar and take risksriskler.
294
842040
3016
Kulaklarınızı açın ve risk alın.
14:17
This musicmüzik will changedeğişiklik your life.
295
845080
1936
Müzik hayatınızı değiştirecek.
14:19
Thank you.
296
847040
1216
Teşekkür ederim.
14:20
(ApplauseAlkış)
297
848280
4000
(Alkış)
Translated by TOLGA ALTIPARMAK
Reviewed by Figen Ergürbüz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Alexis Charpentier - Record digger, DJ, music entrepreneur
Alexis Charpentier (aka Lexis from Music Is My Sanctuary) believes record collectors, music curators and DJs serve a crucial role as cultural preservationists and alternative voices to mainstream music platforms.

Why you should listen

Alexis Charpentier is the founder of the Music Is My Sanctuary website and collective, one of the most respected and trusted voices in the independent music community. 

He is also the creator and producer of 24 Hours of Vinyl, a project that celebrates the love of vinyl culture by gathering DJs and collectors from different cities worldwide. During a 24-hour music marathon, participants share some of the best music discoveries from their vinyl collections.

A music lover above all, Charpentier is passionate about projects that that champion musicians from the past and present, while creating alternatives to commercial platforms. Through thousands of content pieces, interviews, radio sessions and events, his projects connect music lovers in a more profound manner than what’s possible with algorithm-driven suggestions. 

Based in Montreal, Canada, Charpentier runs the projects that fall under the Music Is My Sanctuary umbrella. He works as a music programmer at the PHI Center, a multidisciplinary arts and culture center. He also tours worldwide as a DJ and has regular club nights in his home city.

More profile about the speaker
Alexis Charpentier | Speaker | TED.com