ABOUT THE SPEAKER
Sophie Andrews - Author, helpline advocate
Sophie Andrews is the CEO of The Silver Line, a 24-hour phone line that provides social connectivity for isolated senior citizens in the UK and receives approximately 1,500 calls per day.

Why you should listen

Sophie Andrews's harrowing childhood experiences, documented in her 2009 autobiography, Scarred, inspired her to become a local volunteer for the suicide prevention line Samaritans over 25 years ago, and she later served as the organization's national chairman for three years. Andrews makes regular appearances as a motivational speaker before a variety of audiences, giving talks about her life experiences and the importance of charity work.

More profile about the speaker
Sophie Andrews | Speaker | TED.com
TEDMED 2017

Sophie Andrews: The best way to help is often just to listen

Sophie Andrews: En iyi yardım genellikle sadece dinlemektir

Filmed:
1,669,271 views

İngiltere'de Samaritans (İyiliksevenler) olarak bilinen 7/24 açık yardım hattı, Sophie Andrew'un cinsel istismar kurbanı olmak yerine hayatta kalan olmasına yardımcı oldu. Şimdi o da bu iyiliğin karşılığını, yalnız ve izole yaşlı insanları destekleyen bir hat olan Silver Line'ın (Gümüş Hat) kurucusu olarak geri ödüyor. Güçlü ve kişisel bir konuşmayla, neden tavsiye vermek yerine basit bir eylem olan dinlemenin, ihtiyacı olan insanlara yardım etmenin en iyi yol olduğunu bizlerle paylaşıyor.
- Author, helpline advocate
Sophie Andrews is the CEO of The Silver Line, a 24-hour phone line that provides social connectivity for isolated senior citizens in the UK and receives approximately 1,500 calls per day. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
After cuttingkesim her armkol with a brokenkırık glassbardak,
0
921
2404
Kırık bir cam parçasıyla
kolunu kestikten sonra
00:15
she felldüştü into a fitfulfitful, exhaustedbitkin sleepuyku
on the railwayDemiryolu stationistasyon platformplatform.
1
3349
5074
bitkin bir şekilde istasyondaki
peronda uyuklamaya başladı.
00:21
EarlyErken in the morningsabah,
when the stationistasyon toiletstuvaletler were openedaçıldı,
2
9649
2794
Sabahın erken saatlerinde,
istasyonun tuvaletleri açıldığında,
00:24
she got painfullyacı to her feetayaklar,
and madeyapılmış her way over to them.
3
12467
3173
acı içinde ayağa kalktı
ve kabinlerden birine girdi.
00:28
When she saw her reflectionyansıma in the mirrorayna,
4
16458
2079
Tuvalet aynasındaki yansımasını gördüğünde
00:30
she startedbaşladı to cryağlamak.
5
18561
1267
ağlamaya başladı.
00:32
Her faceyüz was dirtykirli and tearstainedgözyaşları;
6
20792
2182
Yüzü kirli ve gözyaşlarıyla doluydu.
00:34
her shirtgömlek was rippedsökülmüş and coveredkapalı in bloodkan.
7
22998
2325
Tişörtü parçalanmış ve kan içindeydi.
00:38
She lookedbaktı as if she'do ediyorum been on the streetssokaklar
for threeüç monthsay, not threeüç daysgünler.
8
26038
4047
Sanki 3 gün değil de 3 aydır sokakta
yaşıyormuş gibi görünüyordu.
00:42
She washedyıkandı herselfkendini as besten iyi she could.
9
30998
2451
Elinden geldi kadarıyla üstünü temizledi.
00:45
Her armssilâh and stomachmide were hurtingzarar badlykötü.
10
33473
2667
Kolları ve karnı kötü yaralanmıştı.
00:49
She trieddenenmiş to cleantemiz the woundsyaralar,
11
37149
1579
Yaralarını temizlemeye çalıştı
00:50
but any pressurebasınç she applieduygulamalı
just startedbaşladı the bleedingkanama again.
12
38752
3182
ama en ufak baskıda
yeniden kanamaya başlıyorlardı.
00:55
She neededgerekli stitchesdikiş, but there was no way
she would go to a hospitalhastane.
13
43244
3836
Dikişe ihtiyacı vardı
ama hastaneye gidemezdi.
00:59
They'dOnlar-cekti have sentgönderilen her back home again.
14
47718
1849
Giderse eve,
o adama geri gönderilirdi.
01:01
Back to him.
15
49591
1150
01:03
She tightenedsıkılır her jacketceket --
16
51964
1929
Ceketini sıkıca kavradı --
01:05
well, fastenedKemerlerinizi bağlayın her jacketceket tightlysıkıca
to coverkapak the bloodkan.
17
53917
2533
kanı gizlemek için bağladı.
01:09
She lookedbaktı back at herselfkendini in the mirrorayna.
18
57109
2333
Aynadaki yansımasına tekrar baktı.
01:11
She lookedbaktı a little better than before
but was pastgeçmiş caringsempatik.
19
59466
3178
Biraz daha iyi görünüyordu,
aldırmayı bırakmıştı.
01:16
There was only one thing
she could think of doing.
20
64260
2476
Aklına gelen tek bir şey vardı.
01:19
She camegeldi out of the stationistasyon
and into a phonetelefon boxkutu nearbyyakında.
21
67093
3340
İstasyondan çıktı ve yakındaki
telefon kulübesine girdi.
01:23
(TelephoneTelefon ringshalkalar)
22
71456
3581
(Telefon çalma sesi)
01:28
(TelephoneTelefon ringshalkalar)
23
76863
2744
(Telefon çalma sesi)
01:32
WomanKadın: SamaritansSamaritans, can I help you?
24
80339
1961
Kadın: İyiliksevenler,
yardımcı olabilir miyim ?
01:37
HelloMerhaba, SamaritansSamaritans. Can I help you?
25
85133
2518
Alo, burası İyiliksevenler.
Nasıl yardımcı olabilirim?
01:40
GirlKız: (CryingAğlıyor) I -- I don't know.
26
88076
1651
Kız: (Ağlayarak) -- Bilmiyorum.
01:42
WomanKadın: What's happenedolmuş?
You soundses very upsetüzgün.
27
90895
3158
Kadın: Ne oldu?
Çok üzgün gibisin.
01:46
(GirlKız criesçığlıkları)
28
94077
2301
(Kız ağlar)
01:50
WomanKadın: Why not startbaşlama with your nameisim?
29
98799
1921
Kadın: Adını söylemekle başlayabilirsin.
01:52
I'm PamPam. What can I call you?
30
100744
1933
Ben Pam. Senin adın ne?
01:57
Where are you speakingkonuşuyorum from?
31
105894
2128
Nereden arıyorsun?
02:00
Are you safekasa?
32
108046
1150
Güvende misin?
02:02
GirlKız: It's a phonetelefon boxkutu in LondonLondra.
33
110244
2020
Kız: Londra'da bir
telefon kulübesindeyim.
02:05
PamPam: You soundses very younggenç.
How oldeski are you?
34
113609
2979
Pam: Sesin çok genç geliyor.
Kaç yaşındasın?
02:08
GirlKız: FourteenOn dört.
35
116612
1150
Kız: On dört.
02:10
PamPam: And what's happenedolmuş
to make you so upsetüzgün?
36
118374
2365
Pam: Seni bu kadar üzen ne oldu?
02:13
GirlKız: I just want to dieölmek.
EveryHer day I wakeuyanmak up and wishdilek I was deadölü.
37
121128
3894
Kız: Ölmek istiyorum. Her gün uyandığımda
keşke ölseydim diyorum.
02:17
If he doesn't killöldürmek me, then, I think,
I want to do it myselfkendim.
38
125046
3721
Eğer beni o öldürmezse
galiba bunu kendim yapacağım.
02:21
PamPam: I'm gladmemnun you calleddenilen.
39
129949
1667
Pam: Aramana memnun oldum.
02:24
Let's startbaşlama at the beginningbaşlangıç.
40
132165
1866
İstersen en baştan başlayalım.
02:28
SophieSophie AndrewsAndrews: PamPam continueddevam etti to gentlyYavaşça
asksormak the girlkız about herselfkendini.
41
136854
3160
Sophie Andrews: Pam, kıza nazikçe
soru sormaya devam etti.
02:32
She didn't say much;
there were lots of silencessessizliği.
42
140038
2544
Çok bir şey anlatmadı;
çoğu zaman suskundu
ama orada biri olduğunu biliyordu
02:35
But she knewbiliyordum she was there,
43
143222
1354
02:36
and havingsahip olan PamPam on the endson of the phonetelefon
feltkeçe so comfortingrahatlatıcı.
44
144600
3352
ve Pam'in telefonda olması
onu çok rahatlatıyordu.
02:42
The 14-year-old-yaşında
that madeyapılmış that call was me.
45
150365
2428
Aramayı yapan 14 yaşındaki kız bendim.
02:46
That was me in the phonetelefon boxkutu.
46
154189
1933
Telefon kulübesindeki bendim.
02:48
I was runningkoşu away from home,
sleepinguyuyor roughkaba on the streetssokaklar in LondonLondra.
47
156451
3885
Evden kaçmıştım ve Londra'daki
izbe sokaklarda uyuyordum.
02:53
I was beingolmak sexuallycinsel abusedistismar
by my fatherbaba and his friendsarkadaşlar.
48
161426
3033
Babam ve arkadaşları tarafından
cinsel istismara uğruyor,
02:57
I was self-harmingkendi kendine zarar everyher day.
I was suicidalintihara meyilli.
49
165681
3066
her gün kendime zarar veriyor
ve intiharı düşünüyordum.
03:03
The first time I calleddenilen SamaritansSamaritans,
I was 12 and absolutelykesinlikle desperateumutsuz.
50
171847
3655
İyiliksevenleri ilk aradığımda 12 yaşında
ve tamamen çaresizdim.
03:08
It was a fewaz monthsay after
my motheranne had desertedıssız me,
51
176371
2656
Annem beni terk edeli
birkaç ay olmuştu,
03:11
walkedyürüdü out and left me in the familyaile home.
52
179051
2201
çekip gitmiş ve beni o evde bırakmıştı.
03:14
And the abusetaciz I was sufferingçile
at the handseller of my fatherbaba and his friendsarkadaşlar
53
182077
3405
Babam ve arkadaşlarının
elinde uğradığım suistimal
03:17
had left me a totalGenel Toplam wreckbatık.
54
185506
1733
beni mahvediyordu.
03:20
I was runningkoşu away, I was missingeksik schoolokul,
55
188232
2607
Evden kaçıyor, okulu asıyor
03:22
I was arrivinggelen drunksarhoş.
56
190863
1333
ve eve sarhoş geliyordum.
03:24
I was withoutolmadan hopeumut and wanted to dieölmek.
57
192957
2467
Umutsuzdum
ve ölmek istiyordum.
03:28
And that's where SamaritansSamaritans camegeldi in.
58
196934
1917
Ve o anda İyiliksevenler
devreye girdi.
03:33
SamaritansSamaritans has been around sincedan beri 1953.
59
201046
3299
İyiliksevenler 1953'ten beri faaliyette.
03:36
It's a 24/7 confidentialgizli
helplineyardım hattı in the UKİNGİLTERE
60
204878
3619
İngiltere'de 7/24 aktif olan
güvenilir bir yardım hattıdır.
03:40
for anyonekimse who mightbelki be feelingduygu
desperateumutsuz or suicidalintihara meyilli.
61
208521
3023
Çaresiz kalanlar veya intiharı
düşünenlere yardım ederler
03:44
WhichHangi I certainlykesinlikle was.
62
212036
1467
ve ben kesinlikle öyleydim.
03:46
VolunteersGönüllüler answerCevap the phonetelefon
around the clocksaat everyher day of the yearyıl,
63
214411
3181
Gönüllüler yılın her günü
ve saatinde telefona bakarlar.
03:49
and callsaramalar are confidentialgizli.
64
217616
1532
Görüşmeler gizli tutulur.
03:53
DuringSırasında my teenagegenç yearsyıl,
when I was mostçoğu desperateumutsuz,
65
221204
2540
Ergenlik çağlarımda,
en çaresiz anlarımda
03:55
SamaritansSamaritans becameoldu my lifelineyaşam çizgisi.
66
223768
2133
beni hayatta tutan şey
İyiliksevenlerdi.
03:58
They promisedsöz verdim me totalGenel Toplam confidentialityGizlilik.
67
226776
2650
Bana kesin gizlilik sözü verdiler
04:01
And that allowedizin me to trustgüven them.
68
229450
1809
ve bu, onlara güvenmemi sağladı.
04:04
DisturbingRahatsız edici as they no doubtşüphe
foundbulunan my storyÖykü, they never showedgösterdi it.
69
232315
3191
Anlattıklarım onları şüphesiz çok rahatsız
etse de, bunu hiç belli etmediler.
04:08
They were always there for me
and listeneddinlenen withoutolmadan judgmentyargı.
70
236457
3072
Her zaman oradalardı
ve yargılamadan dinlediler.
04:12
MostlyÇoğunlukla, they gentlyYavaşça
encouragedteşvik me to get help;
71
240244
2182
Genelde yardım almam için
nazikçe cesaret verdiler;
04:14
I never feltkeçe out of controlkontrol with them --
72
242450
1947
Onlarla hiç kontrolsüzlük
hissi yaşamadım. --
04:17
an interestingilginç parallelparalel,
73
245014
1174
İlginç bir kıyaslama ama
04:18
as I feltkeçe so out of controlkontrol
in everyher other aspectGörünüş of my life.
74
246212
3563
hayatımın diğer alanlarını
kontrolüm dışında görüyordum.
Kontrolün bende olduğunu
hissettiğim diğer tek zaman
04:22
It feltkeçe my self-harmKendine zarar verme
was probablymuhtemelen the only areaalan
75
250632
2209
04:24
where I feltkeçe I had any controlkontrol.
76
252865
1845
kendime zarar verdiğim anlardı.
04:29
A fewaz yearsyıl latersonra, I managedyönetilen to get
some controlkontrol in my life.
77
257442
3733
Birkaç yıl sonra, hayatımda bazı şeyleri
kontrole almayı başardım.
Çevremde uygun bir destek buldum
04:33
And I had appropriateuygun supportdestek around me
78
261641
2262
ve geçmişte olanla
yaşamama izin verdim.
04:35
to allowizin vermek me to livecanlı
with what had happenedolmuş.
79
263927
2118
04:38
I had becomeolmak a survivorSurvivor of abusetaciz
ratherdaha doğrusu than a victimkurban.
80
266387
2757
Artık bir kurban değil, cinsel
istismarla baş etmiş biriydim.
04:42
And at 21, I contactedtemas SamaritansSamaritans again.
81
270204
2484
Ve 21 yaşında, İiyiliksevenlerle
tekrar iletişime geçtim.
04:45
This time because I wanted
to becomeolmak a volunteergönüllü.
82
273299
2739
Bu sefer gönüllü olmak istiyordum.
04:48
Wanted to payödeme something back
83
276426
1453
Hayatımı kurtaran bu kuruluşa
04:49
to the organizationorganizasyon
that had really savedkaydedilmiş my life.
84
277903
2886
borcumu ödemek istiyordum.
04:54
I knewbiliyordum that the simplebasit actdavranmak of listeningdinleme
in an empatheticempatik way
85
282674
3650
Yalnızca empati kurarak
dinlemenin bile
04:58
could have a profoundderin effectEfekt.
86
286348
1698
çok yardımcı olduğunu
biliyordum.
05:00
I knewbiliyordum that somebodybirisi
listeningdinleme to me withoutolmadan judgmentyargı
87
288991
3032
Biliyordum ki beni yargılamadan
dinleyen biri
05:04
would make the biggesten büyük differencefark.
88
292047
1690
çok büyük bir değişime yol açmıştı.
05:07
So I caughtyakalandı up with my educationEğitim,
89
295673
2975
Bu yüzden, eğitimime devam ettim,
05:10
foundbulunan someonebirisi I could persuadeikna etmek
to give me a job,
90
298672
3945
bana iş vermeyi kabul eden
birini buldum
05:14
and I enjoyedzevk my volunteeringgönüllü
at SamaritansSamaritans.
91
302641
2753
ve İyiliksevenlerdeki
gönüllü işimden çok keyif aldım
05:17
And when I say "enjoyedzevk,"
it's an oddgarip wordsözcük to use,
92
305744
2493
"Keyif" aldım derken,
ki orası için tuhaf bir kelime,
05:20
because no one would want
to think of anyonekimse
93
308261
2063
çünkü hiç kimse başkasının
acısı veya sıkıntısından
05:22
beingolmak in absolutekesin distresssıkıntı or painAğrı.
94
310348
2055
keyif almayı düşünmez.
05:25
But I knewbiliyordum that that profoundderin impactdarbe
of that listeningdinleme earkulak
95
313053
2723
Ama seni dinleyen bir kulağın,
05:27
and someonebirisi beingolmak alongsideyanında me
at that desperateumutsuz time
96
315800
3237
çaresizlik içindeyken
birinin yanında olmasının
05:31
had the biggesten büyük impactdarbe,
97
319061
1215
etkisini biliyordum
05:32
and I feltkeçe a great senseduyu of fulfillmentyerine getirilmesi
98
320300
2595
ve büyük bir tatmin duygusu yaşıyordum.
05:34
that I was ableyapabilmek to help people
as a SamaritanSamaritan.
99
322919
2263
Bir İyilikseven olarak insanlara
yardım ediyordum.
05:38
In my yearsyıl volunteeringgönüllü at SamaritansSamaritans,
I was askeddiye sordu to performyapmak manyçok rolesroller.
100
326450
3897
Buradaki gönüllü yıllarımda,
benden birçok görev istendi.
05:42
But I guesstahmin the peakzirve camegeldi in 2008,
101
330371
3166
Ama sanırım zirvesi 2008 yılındaydı,
05:45
when I was askeddiye sordu to chairsandalye
the organizationorganizasyon for threeüç yearsyıl.
102
333561
2810
3 yıl boyunca organizasyona
başkanlık yapmam istendi.
05:48
So I had actuallyaslında gonegitmiş
from that vulnerablesavunmasız callerarayan
103
336395
2349
O telefon kulübesindeki
05:50
in the phonetelefon boxkutu, desperateumutsuz for help,
104
338768
2000
çaresiz ve umutsuzca yardım
arayan kızdan,
05:52
to beingolmak the nationalUlusal leadöncülük etmek
for the organizationorganizasyon
105
340792
2237
22 bin gönüllüsü olan ulusal bir kuruluşun
05:55
and responsiblesorumluluk sahibi for 22,000 volunteersgönüllüler.
106
343053
2533
başındaki birine dönüşmüştüm.
05:59
I actuallyaslında used to jokeşaka at the time
107
347018
1730
Bunu bir espri konusunu yapmıştım.
Eğer yardım istemeyi beceremezsen,
06:00
and say if you really
screwedberbat up as a callerarayan,
108
348772
2126
kendini orayı yönetirken bulabilirsin.
06:02
you mightbelki endson up runningkoşu the placeyer.
109
350922
1667
(Kahkahalar)
06:04
(LaughterKahkaha)
110
352613
1151
06:05
WhichHangi I did.
111
353788
1170
Benim yaptığım buydu.
Ancak, galiba yaptığımız her şeyi
profesyonelleştirdiğimiz dünyada
06:06
But I guesstahmin in a worldDünya whichhangi is dominatedhakim
by professionalizingprofesyonelleştirme everything we do,
112
354982
5087
şunu gerçekten biliyorum ki
sadece dinlemek bile
06:12
I really understoodanladım
that that simplebasit actdavranmak of listeningdinleme
113
360093
2492
hayatları değiştirebilir.
06:14
could have suchböyle a life-changingdeğişen yaşam effectEfekt.
114
362609
2135
Sanırım bu basit bir fikir.
06:17
I guesstahmin it's a simplebasit conceptkavram
115
365578
1429
06:19
that can be applieduygulamalı
acrosskarşısında all areasalanlar of life.
116
367031
2443
Ve hayatın bütün
alanlarında uygulanabilir.
06:22
So in the 1980s, when I calleddenilen SamaritansSamaritans,
117
370768
2032
1980'lerde, İyiliksevenleri aradığımda,
06:24
childçocuk abusetaciz was a subjectkonu
no one wanted to talk about.
118
372824
2570
çocuk istismarı kimsenin
konuşmak istemediği bir şeydi.
06:28
VictimsKurban were oftensık sık blamedsuçladı,
victimskurbanlar were oftensık sık judgedkarar.
119
376022
3852
Çoğunlukla mağdur
suçlanır ve karalanırdı.
06:33
And it was a topickonu of shameutanç,
and no one really wanted to talk about it.
120
381236
3815
Bu ayıp bir konuydu ve kimse
bunları konuşmak istemezdi.
06:38
TodayBugün, judgmentyargı and shameutanç
surroundkuşatma a differentfarklı issuekonu.
121
386284
3563
Bugün suçlama ve karalama
farklı bir konuda yapılıyor.
06:41
There's a differentfarklı stigmastigma
that's out there.
122
389871
2404
Farklı bir damga var.
06:44
And the stigmastigma that's there todaybugün
is to talk about lonelinessyalnızlık.
123
392633
3411
Ve bugünkü damga ise yalnızlıkla alakalı.
06:50
LonelinessYalnızlık and isolationyalıtım
have profoundderin healthsağlık impactsetkiler.
124
398180
3342
Yalnızlık ve tecritin
içe işleyen sağlık etkileri var.
06:53
BeingVarlık lonelyyalnız can have a significantönemli impactdarbe
on your ownkendi well-beingsağlık.
125
401546
3759
Yalnız olmanın kendi iç huzurunda
önemli bir etkisi var.
06:58
RecentSon systematicsistematik reviewgözden geçirmek of researchAraştırma
126
406022
2158
Gözden geçirilen son
sistematik araştırmalara göre bu,
07:00
actuallyaslında said that it increasedartmış
the mortalityölüm oranı ratesoranları,
127
408204
2596
ölüm oranlarını
veya erken doğum ölüm oranlarını
07:02
or prematureerken deathölüm ratesoranları,
128
410824
1325
07:04
by up to 30 percentyüzde.
129
412173
1333
%30'a kadar azalttı.
07:06
It can leadöncülük etmek to higherdaha yüksek bloodkan pressurebasınç,
higherdaha yüksek levelsseviyeleri of depressiondepresyon,
130
414556
4017
Bu yüksek tansiyona,
ileri seviyede depresyona neden olabilir.
07:10
and actuallyaslında alignedhizalanmış to mortalityölüm oranı ratesoranları
131
418597
2182
Ölüm oranlarıyla dengeli olan
07:12
that mightbelki be more associatedilişkili
with alcoholalkol abusetaciz or smokingsigara içmek cigarettesSigara.
132
420803
4345
alkol bağımlılığı ve sigara içme
ile ilişkili olabilir.
07:17
LonelinessYalnızlık is actuallyaslında more harmfulzararlı
that smokingsigara içmek 15 cigarettesSigara.
133
425913
3419
Yalnızlık, aslında 15 tane
sigara içmekten daha zararlıdır.
07:21
A day.
134
429667
1190
Bir günde.
07:23
Not in your life, in your day.
135
431215
1660
Hayatında değil, gününde.
07:25
It's alsoAyrıca associatedilişkili
with higherdaha yüksek levelsseviyeleri of dementiademans.
136
433324
2920
Ayrıca bunamanın da
ileri seviyesiyle ilişkilidir.
Ayrıca yakın zamandaki bir çalışma
yalnız insanların
07:28
So a recentson studyders çalışma alsoAyrıca foundbulunan
137
436268
1888
07:30
that lonelyyalnız people are twiceiki defa at riskrisk
of Alzheimer'sAlzheimer diseasehastalık.
138
438180
3781
Alzheimer hastalığına yakalanma riskinin
iki kat daha fazla olduklarını buldu.
07:35
Of coursekurs, there's manyçok people
that livecanlı aloneyalnız who are not lonelyyalnız.
139
443728
4168
Tabii ki de yalnız yaşayıp da
yalnız olmayan bir çok insan var.
07:40
But beingolmak a caregiverCaregiver for a partnerortak
that maybe has dementiademans
140
448696
3627
Ama bunama hastalığı bulunan
partnere bakmak da
07:44
can be a very lonelyyalnız placeyer.
141
452347
1733
yalnız bir yer olabilir.
07:47
And a recentson landmarkSimgesel Yapı studyders çalışma gaveverdi us
a very good, clearaçık definitiontanım
142
455163
3128
Son zamanlardaki önemli bir çalışma
07:50
of what lonelinessyalnızlık is.
143
458315
1515
bize yalnızlığın ne olduğunu
açıkça söyledi.
07:51
And it said it's a subjectiveöznel,
unwelcomeistenmeyen feelingduygu
144
459854
3402
Bu düşsel olan ve hoş karşılanmayan his;
07:55
of a lackeksiklik or losskayıp of companionshipArkadaşlık.
145
463280
2334
arkadaşlık eksikliği
veya kaybında oluşur.
07:58
And it happensolur when there's a mismatchuyuşmazlığı
146
466185
2064
Bu ilişkilerimizdeki sahip olduklarımız
ve istediklerimizin
08:00
betweenarasında the qualitykalite and the quantitymiktar
of relationshipsilişkiler that we have
147
468273
3666
nitelik ve niceliği arasında
08:03
and those that we want.
148
471963
1347
uyumsuzluk olduğunda ortaya çıkar.
08:07
Now in my life, the besten iyi help
I've ever receivedAlınan
149
475007
2739
Hayatımda aldığım en iyi yardım;
08:09
has been from those personalkişisel connectionsbağlantıları
150
477770
2150
bu kişisel bağlantılarımdan
08:11
and beingolmak listeneddinlenen to
in an empatheticempatik way.
151
479944
2531
ve empatiyle dinlenmekten geldi.
08:15
ProfessionalsProfesyonel, and I'm consciousbilinçli
I'm speakingkonuşuyorum to a roomoda of professionalsprofesyoneller,
152
483561
3445
Profesyoneller, farkındayım ki
bir oda dolusu profesyonele konuşuyorum
08:19
have a very importantönemli placeyer.
153
487030
1397
ve bu çok önemli bir yere sahip
08:20
But for me, a volunteergönüllü
givingvererek up theironların time
154
488451
3015
Ama benim için, zamanından vazgeçip
08:23
and listeningdinleme to me withoutolmadan judgmentyargı
in a confidentialgizli way,
155
491490
3730
beni sorgulamadan
ve gizlilik içinde dinleyen bir gönüllünün
08:27
had suchböyle a hugeKocaman,
life-changingdeğişen yaşam effectEfekt for me.
156
495244
2754
hayatımı değiştirme konusunda
çok büyük etkisi oldu.
08:30
And that was something
that really stayedkaldı with me.
157
498546
2467
Ve bu beni çok etkiledi.
08:33
So as you will have gatheredtoplanmış,
in my teenagegenç yearsyıl,
158
501561
2374
Bildiğiniz gibi ergenlik yıllarımda
kontrolden çıkmıştım.
08:35
I was off the railsraylar, I was going everyher day
wonderingmerak ediyor if I'd even livecanlı the nextSonraki day.
159
503959
3915
Her günümü bir sonraki gün yaşayacak mıyım
diye düşünerek geçiriyordum.
08:39
But that profoundderin impactdarbe of the volunteergönüllü
listeningdinleme to me stayedkaldı with me.
160
507898
3910
Ama o gönüllünün beni dinlemesi,
beni derin ve etkili bir şekilde etkiledi.
08:44
When I finallyen sonunda got to a pointpuan in my life
161
512673
2126
Hayatımın bir anlamı olduğunu anladığımda
08:46
where I feltkeçe I could livecanlı
with what had happenedolmuş,
162
514823
2548
her ne olduysa
onunla yaşayabileceğimi anladığımda
08:49
I wanted to payödeme something back.
163
517395
1658
bir şeyleri geri ödemek istedim.
08:51
And in my experiencedeneyim,
164
519990
1150
Ve tecrübeme göre,
08:53
people who have been helpedyardım etti
in a transformingdönüştürme way
165
521164
2890
bu şekilde yardım edilen insanlar
08:56
always want to payödeme something back.
166
524078
1849
her zaman bir şeyleri
geri ödemek isterler.
08:59
So I startedbaşladı payingödeme yapan back by my 25 yearsyıl
volunteeringgönüllü with SamaritansSamaritans.
167
527450
4195
İyiliksevenler'e 25 yıl gönüllü olarak
yardım ettim.
09:05
And then, in 2013,
168
533125
2033
Ve sonra 2013'te
09:07
pickingtoplama up on that wholebütün issuekonu
and the newyeni stigmastigma of lonelinessyalnızlık,
169
535182
3649
Tüm sorunu ve yeni damga olan
yalnızlığı ele aldım.
09:10
I launchedbaşlattı a newyeni nationalUlusal
helplineyardım hattı in the UKİNGİLTERE for olderdaha eski people,
170
538855
3611
Yaşlılar için yeni milli yardım hattını
İngiltere'de piyasaya sürdüm,
09:14
calleddenilen The SilverGümüş LineSatır,
171
542490
1206
adı ise Gümüş Hattı,
09:15
whichhangi is there to supportdestek
lonelyyalnız and isolatedyalıtılmış olderdaha eski people.
172
543720
3364
yalnız ve izole olmuş yaşlı insanlara
yardım etmeyi amaçlıyor.
09:20
In our shortkısa historytarih,
we'vebiz ettik takenalınmış 1.5 millionmilyon callsaramalar.
173
548260
3533
Kısa zamanımızda 1,5 milyon arama
gerçekleştirdik.
09:24
And I know we're havingsahip olan a bigbüyük impactdarbe,
basedmerkezli on the feedbackgeri bildirim we get everyher day.
174
552276
3821
Her gün aldığımız geri bildirimler
sayesinde biliyoruz ki oldukça etkiliyiz.
09:29
Some people mightbelki be callingçağrı up
for a friendlyarkadaş canlısı chatsohbet,
175
557411
2595
Bazı insanlar arkadaşça sohbet
09:32
maybe some informationbilgi
about localyerel servicesHizmetler.
176
560030
2484
ya da yerel servislerle alakalı bilgi için
09:34
Some mightbelki be callingçağrı
because they're suicidalintihara meyilli.
177
562538
2642
bazıları intihar eşiğinde
olduğu için arayabiliyorlar.
09:37
Some mightbelki be callingçağrı up
because they're reportingraporlama abusetaciz.
178
565204
2794
Bazıları bir tacizi
ihbar etmek için arayabiliyorlar.
09:40
And some quiteoldukça simplybasitçe, as I was,
mayMayıs ayı have simplybasitçe just givenverilmiş up on life.
179
568693
3844
Bazıları da basitçe hayattan bıktığı için,
benim gibi, arayabiliyorlar.
09:46
I guesstahmin it's a really simplebasit ideaFikir,
settingayar up a helplineyardım hattı.
180
574931
2754
Sanırım bir yardım hattı kurmak
oldukça basit bir düşünce.
09:49
And I look back to those earlyerken daysgünler
181
577709
1709
O günlere geri gittiğimde,
09:51
when I had the loftyYüce titleBaşlık, I still have,
of chiefşef execexec, but in the earlyerken daysgünler,
182
579442
3715
yüksek bir unvanım varken,
ki hâlâ var ama eskiden,
09:55
I was chiefşef execexec of myselfkendim.
183
583181
1451
kendimin baş yöneticisiydim.
09:56
WhichHangi, I have to say, I had
the besten iyi meetingstoplantılar ever in my careerkariyer --
184
584982
3157
Söylemem gerekirse,
kariyerimde ki en iyi görüşmelere gittim -
10:00
(LaughterKahkaha)
185
588163
1151
(Gülüşmeler)
10:01
as chiefşef execexec of myselfkendim.
186
589338
1286
kendimin yöneticisi olarak.
10:02
But things have movedtaşındı on, and now in 2017,
187
590648
3783
Ama işler ilerledi ve şimdi 2017'de,
10:06
we have over 200 staffpersonel
listeningdinleme to olderdaha eski people
188
594455
3728
7/24 yaşlı insanlarımızı dinleyen
10:10
everyher day of the yearyıl, 24/7.
189
598207
1867
200'den fazla çalışanımız var.
10:12
We alsoAyrıca have over 3,000 volunteersgönüllüler
makingyapma weeklyhaftalık friendshipdostluk callsaramalar
190
600673
3770
Aynı zamanda evlerinden
haftalık arama yapan
10:16
from theironların ownkendi home.
191
604467
1339
3 binden fazla gönüllümüz de var.
10:18
We alsoAyrıca, for people
that like the writtenyazılı wordsözcük,
192
606767
2207
Ayrıca, kalem kağıdı sevenler için,
10:20
offerteklif SilverGümüş LettersMektuplar,
and we writeyazmak pen-palkalem arkadaşı lettersharfler
193
608998
2897
Gümüş Mektupları sunuyoruz.
Hâlâ mektup almayı seven yaşlılarımızla
10:23
to olderdaha eski people who still enjoykeyfini çıkarın
receivingkabul a lettermektup.
194
611919
2964
mektup arkadaşı oluyoruz.
10:27
And we alsoAyrıca have introducedtanıtılan
something calleddenilen SilverGümüş CirclesDaireler --
195
615497
2921
Aynı zamanda da Gümüş Halkalar
adında bir şeyi de tanıttık.
Farkına varmışsınızdır ki,
"gümüş" dünyasına sahibim --
10:30
you noticeihbar I'm owningsahibi
the wordsözcük "silvergümüş" here --
196
618442
2264
10:32
put "silvergümüş" in frontön of it and it's oursbizim.
197
620730
2003
gümüşü başa koy ve bizimdir.
10:34
SilverGümüş CirclesDaireler are groupgrup conferencekonferans callsaramalar
198
622757
1957
Gümüş Halkalar konferans
konuşmaların geçtiği yerdir.
10:36
where people actuallyaslında
talk about sharedpaylaşılan interestsilgi.
199
624728
2334
İnsanlar hobilerini
birbirleriyle paylaşırlar.
10:39
My favoritesevdiğim groupgrup is the musicmüzik groupgrup,
200
627086
1849
Aralarında en sevdiğim müzik grubu.
10:40
where people, everyher weekhafta,
playoyun musicalmüzikal instrumentsenstrümanlar
201
628959
2353
İnsanlar her hafta telefonlarında
10:43
down the phonetelefon to eachher other.
202
631336
1796
birbirlerine enstrümanlarını çalıyor.
10:45
Not always the sameaynı tunenağme at the sameaynı time.
203
633156
2231
Elbette her zaman aynı tonda ve anda değil
10:47
(LaughterKahkaha)
204
635411
1539
(Gülüşmeler)
10:48
But they do have funeğlence.
205
636974
1400
Ama eğleniyorlar.
10:51
And "funeğlence" is an interestingilginç wordsözcük,
206
639260
1616
"Eğlence" ilginç bir kelimedir.
10:52
because I've talkedkonuştuk very much about
desperationumutsuzluk, lonelinessyalnızlık and isolationyalıtım.
207
640900
3876
Çünkü umutsuzluk, yalnızlık ve tecrit
hakkında çok konuştum.
Ama bizim İngiltere'deki yardım hattımıza
gelirseniz, siz de gülüşmeler duyarsınız.
10:56
But if you camegeldi to our helplineyardım hattı in the UKİNGİLTERE,
you would alsoAyrıca hearduymak laughterkahkaha.
208
644800
3595
11:00
Because at the SilverGümüş LineSatır,
209
648419
1445
Çünkü Gümüş Hat'ta,
11:01
we do want to cherishbeslemek
the wonderfulolağanüstü liveshayatları of olderdaha eski people
210
649888
3384
inanılmaz hayatları olan
yaşlıların yaşamlarına
ve getirdikleri tüm tecrübeleri
kutlamak istiyoruz.
11:05
and all the experiencesdeneyimler that they bringgetirmek.
211
653296
2202
11:07
So here'sburada an exampleörnek,
just a snippetpasajı of one of our callsaramalar.
212
655522
3579
Aramalarımızdan küçük bir örnek.
11:11
(AudioSes) Good morningsabah,
you're throughvasitasiyla to the SilverGümüş LineSatır.
213
659974
2667
(Ses) Günaydın. Gümüş Hattındasınız.
Benim adım Alan,
nasıl yardımcı olabilirim ?
11:14
My name'sAdım AlanAlan, how can I help?
214
662665
1532
11:16
WomanKadın: HelloMerhaba, AlanAlan. Good morningsabah.
215
664221
1579
Kadın: Merhaba, Alan. Günaydın.
11:17
AlanAlan: HelloMerhaba.
216
665824
1151
Alan: Merhaba
11:18
WomanKadın: (ChipperParçalayıcı) HelloMerhaba!
217
666999
1157
Kadın: (Sevkli) Merhaba!
11:20
AlanAlan: Oh, how are you this morningsabah?
218
668180
1730
Alan: Bu sabah nasılsınız?
11:21
WomanKadın: I'm alrightPeki, thank you.
219
669934
1429
Kadın: İyiyim, teşekkürler.
Alan: Bunu duyduğuma sevindim.
11:23
AlanAlan: I'm pleasedmemnun to hearduymak it.
220
671387
1396
11:24
WomanKadın: What a wonderfulolağanüstü thing
the telephonetelefon is, you know?
221
672807
2698
Kadın: Telefon ne kadar
harika bir şey.
11:28
AlanAlan: It's a remarkabledikkat çekici
inventionicat, isn't it?
222
676101
2103
Alan: Harikulade bir icat, değil mi?
11:30
WomanKadın: I rememberhatırlamak
when I was a little girlkız,
223
678228
2079
Kadın: Hatırlıyorum da küçük bir kızken,
11:32
donkey'seşek's yearsyıl agoönce,
224
680331
1532
fi tarihinden beri,
11:33
if you wanted to make
a phonetelefon call to somebodybirisi,
225
681887
2896
eğer birini aramak istiyorsan
11:36
you had to go to a shopDükkan
226
684807
2191
dükkana gitmen gerekirdi.
11:39
and use the telephonetelefon of the shopDükkan
227
687022
2452
Dükkanın telefonunu kullanırdın.
11:41
and payödeme the shopDükkan for usingkullanma the telephonetelefon
and have your phonetelefon call.
228
689498
3953
Aramayı yapabilmek için para verirdin
ve aramanı yapardın.
11:45
So you didn't make phonetelefon callsaramalar
just wheneverher ne zaman you fanciedsanılan.
229
693475
2689
Yani istediğin her an ve yerde
arama yapamazdın.
11:48
AlanAlan: Oh, no.
230
696188
1151
Alan: Ah, hayır.
11:49
WomanKadın: (CoughsÖksürük) Oh, sorry.
231
697363
1770
Kadın: (Öksürür) Kusura bakma.
11:51
(CoughsÖksürük)
232
699157
1269
(Öksürür)
11:52
ExcuseBahane me about that.
233
700450
1326
Kusuruma bakmayın lütfen.
11:53
You had to, you know,
234
701800
1699
Bilirsin işte,
11:55
confinesınırlandırmak your phonetelefon callsaramalar
to the absolutekesin essentialstemel parçalar.
235
703523
3225
aramalarını sadece önemli
olanlarla kısıtlamalıydın.
11:59
And now, here I am, sittingoturma in my ownkendi home
in my dressingsoyunma gownelbisesi still,
236
707141
5647
ama şimdi sabahlığımla evimde oturmuş
12:04
and usingkullanma the telephonetelefon,
isn't it wonderfulolağanüstü?
237
712812
2971
telefon kullanıyorum,
harika bir şey değil mi bu?
12:07
AlanAlan: It is. (LaughterKahkaha)
238
715807
2502
Alan: Evet öyle (Gülüşme)
12:10
SASA: And that's not untypicalalışılmadık of a call
we mightbelki receiveteslim almak at our helplineyardım hattı.
239
718886
3397
Talker: Hattımıza gelen,
alışık olmadığımız bir arama değil.
12:14
That's someonebirisi who really seesgörür us
as partBölüm of the familyaile.
240
722307
2649
Bu kişi bizi ailesi gibi görüyor.
12:17
So SilverGümüş LineSatır, I guesstahmin,
are now helpingyardım ediyor olderdaha eski people
241
725727
2485
Gümüş Hat yaşlılara yardım ediyor.
12:20
in the sameaynı way
that SamaritansSamaritans has helpedyardım etti me.
242
728236
2206
İyiliksevenler'in de bana
yardım ettiği gibi.
12:22
They're there 24/7,
they're listeningdinleme confidentiallyGizli
243
730466
2658
Onlar orada 7/24 gizlilik içinde dinler
12:25
and quiteoldukça oftensık sık not givingvererek any advicetavsiye.
244
733148
2523
ve çoğunlukla tavsiye vermezler.
12:27
How oftensık sık do we really ever listen
withoutolmadan givingvererek advicetavsiye?
245
735695
3612
Ne sıklıkla birini,
ona tavsiye vermeden dinledik?
12:31
It's actuallyaslında quiteoldukça hardzor.
246
739331
1333
Çok nadir.
12:32
QuiteOldukça oftensık sık on the phonetelefon callsaramalar,
an olderdaha eski personkişi would say,
247
740688
3009
Çoğunlukla telefondaki yaşlı der ki:
12:35
"Could you give me some advicetavsiye, please?"
248
743721
1942
"Bana tavsiye verir misiniz?"
12:37
And 20 minutesdakika latersonra, they say,
"Thank you for your advicetavsiye,"
249
745687
2859
Ve 20 dakika sonra
"Tavsiyen için teşekkür ederim" der.
Fark ederiz ki hiçbir tavsiye vermemişiz.
12:40
and we realizegerçekleştirmek we haven'tyok givenverilmiş any.
250
748570
1740
12:42
(LaughterKahkaha)
251
750334
1001
(Gülüşmeler)
12:43
We'veBiz ettik listeneddinlenen and listeneddinlenen,
and we haven'tyok interruptedkesintiye.
252
751359
2613
Dinledik, dinledik ve araya hiç girmedik.
12:45
But to that personkişi,
maybe we have givenverilmiş advicetavsiye.
253
753996
2491
Ama ona göre, biz ona bir tavsiye verdik.
12:48
We recentlyson günlerde conductedyürütülen
a surveyanket at The SilverGümüş LineSatır
254
756511
2366
Son zamanlarda Gümüş Hat'ta
bir anket düzenledik.
12:50
to 3,000 olderdaha eski people, to asksormak them
what they thought of the servicehizmet.
255
758901
3657
3 bin yaşlıya servis hakkındaki
düşüncelerini sorduk.
12:54
And one personkişi quiteoldukça simplybasitçe
camegeldi back and said,
256
762582
2334
Biri geldi
12:56
for the first time in her life,
257
764940
2557
ve hayatında ilk defa,
12:59
she had what we would call
in the sportspor cricketKriket a wicketkeeperwicketkeeper,
258
767521
3786
kriket sporundaki kaleci
13:03
and what you would call
in baseballbeyzbol, a catcherCatcher.
259
771331
3200
ve beysboldaki yakalayıcı gibi hissetmiş.
13:06
I've been here 48 hourssaatler,
and I'm talkingkonuşma AmericanAmerikan.
260
774911
2397
Sadece 48 saattir buradayım
ve Amerikan ağzıyla konuşuyorum.
13:09
They will not recognizetanımak me
when I get home.
261
777332
2015
Eve gittiğimde beni tanımayacaklar.
13:11
(LaughterKahkaha)
262
779371
1524
(Gülüşmeler)
13:12
But for the first time in her life,
she had that catcherCatcher,
263
780919
2737
Ama hayatında ilk defa
o yakalayıcı gibi hissetmiş
13:15
whichhangi is really, really importantönemli.
264
783680
1675
ki bu çok önemli.
13:17
And now it's come fulltam circledaire,
because actuallyaslında,
265
785379
2649
Şimdi anlaşılıyor ki aslında
Gümüş Hattını arayan insanların
yakalayıcıya ihtiyacı var.
13:20
people that are callingçağrı SilverGümüş LineSatır
and needinggerek a catcherCatcher
266
788052
2683
13:22
are now becomingolma catchersyakalayıcı themselveskendilerini
by puttingkoyarak something back
267
790759
2946
kendilerini yakalayıcıların
yerine koyarak,
13:25
and becomingolma volunteersgönüllüler
and becomingolma partBölüm of our familyaile.
268
793729
3007
gönüllü oluyorlar
ve ailenin bir parçası haline geliyorlar.
13:29
So I endson my talk, really, where I startedbaşladı,
talkingkonuşma about my ownkendi personalkişisel experiencedeneyim.
269
797641
4144
Kendi hayat tecrübelerimi anlatmayı
bitiriyorum, gerçekten.
Çünkü hayatımla ilgili konuştuğumda
sıklıkla şanslı olduğumu söylerim.
13:34
Because when I talk about my life,
I oftensık sık say that I've been luckyşanslı.
270
802323
3381
13:37
And people generallygenellikle asksormak me why.
271
805728
2133
İnsanlar genellikle nedenini sorar.
13:40
And it's because,
at everyher stageevre of my life,
272
808212
2437
Çünkü hayatımın her evresinde,
13:42
I have been luckyşanslı enoughyeterli to have someonebirisi
alongsideyanında me at the right time
273
810673
4437
en doğru anda
yanımda biri oldu.
13:47
who maybe has believedinanılır in me,
274
815134
1763
bana inandı,
kendime biraz daha inanmama yardım etti,
13:48
whichhangi in turndönüş has helpedyardım etti me
275
816921
1357
13:50
just to believe a little bitbit more
in myselfkendim, whichhangi has been so importantönemli.
276
818302
3822
bu da bana çok yardımcı oldu.
13:55
And everyoneherkes needsihtiyaçlar a catcherCatcher
at some pointpuan in theironların liveshayatları.
277
823094
2800
Herkesin hayatının bir bölümünde
yakalayıcıya ihtiyacı vardır.
13:58
This is my catcherCatcher.
278
826895
1267
Bu da benimki.
14:00
So that's PamPam.
279
828705
1309
Bu Pam.
14:02
And she answeredcevap the call to me
280
830038
1584
Aramama cevap verdi.
14:03
when I was that 14-year-old-yaşında
in the phonetelefon boxkutu, over 30 yearsyıl agoönce.
281
831646
3572
Üstünden 30 yıl geçti yaşındaydım,
üstünden 30 sene geçti.
14:08
So never, ever underestimateAzımsamak
the powergüç of a simplebasit humaninsan connectionbağ.
282
836973
4468
Asla ama asla insan iletişiminin gücünü
küçümsemeyin.
Çünkü bu çoğunlukla
hayat kurtarmaya yetebiliyor.
14:14
Because it can be and so oftensık sık is
the powergüç to savekayıt etmek a life.
283
842418
3162
Teşekkürler.
14:18
Thank you.
284
846045
1151
14:19
(ApplauseAlkış)
285
847260
3152
(Alkışlar)
Translated by Elif Karatas
Reviewed by Ezgisu Karakaya

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Sophie Andrews - Author, helpline advocate
Sophie Andrews is the CEO of The Silver Line, a 24-hour phone line that provides social connectivity for isolated senior citizens in the UK and receives approximately 1,500 calls per day.

Why you should listen

Sophie Andrews's harrowing childhood experiences, documented in her 2009 autobiography, Scarred, inspired her to become a local volunteer for the suicide prevention line Samaritans over 25 years ago, and she later served as the organization's national chairman for three years. Andrews makes regular appearances as a motivational speaker before a variety of audiences, giving talks about her life experiences and the importance of charity work.

More profile about the speaker
Sophie Andrews | Speaker | TED.com