ABOUT THE SPEAKER
Stephen Webb - Writer, scientist
Stephen Webb is a science fiction fan who's passionately interested in what the future might hold for our species.

Why you should listen

An early preoccupation with science fiction ended up influencing most of Stephen Webb's professional activity. It instilled in him a deep love of science and the scientific endeavor, which in turn led him to complete a PhD in theoretical particle physics. Isaac Asimov's story "The Fun They Had," about computerized homeschooling, prompted him to consider how digital technology might deepen students' learning, which in turn led to posts in a variety of UK universities.

And it was in the pages of a science fiction magazine that he first encountered the Fermi paradox, which kindled a lifelong fascination with the problem of why we see no signs of extraterrestrial intelligence -- and led to his book Where Is Everybody, which explores the question in detail. Webb hopes to pass on his love of science through his outreach work, and he is the author of a number of popular science books. He is working on New Light Through Old Windows, an anthology of classic science fiction tales; each tale appears alongside a commentary detailing the latest scientific thinking relating to the story's theme.

More profile about the speaker
Stephen Webb | Speaker | TED.com
TED2018

Stephen Webb: Where are all the aliens?

Stephen Webb: Dünya dışı canlılar nerede?

Filmed:
5,111,570 views

Evren inanılmaz ölçüde eski, akıl almaz derecede devasa ve trilyonlarca gezegenle dolu. Peki tüm bu dünya dışı canlılar nerede? Astronom Stephen Webb'in bir açıklaması var: evrende yalnızız. Bu ufkumuzu genişleten konuşmada Webb, bir gezegenin dünya dışı canlılara ev sahipliği yapabilmesi için aşması gereken bariyerleri anlatıyor ve potansiyel kozmik yalnızlığımızın güzelliğini ortaya koyuyor. Webb'e göre ''Evrenin yalnızlığı 'Biz şanlı olan canlılarız' diye bağırıyor.''
- Writer, scientist
Stephen Webb is a science fiction fan who's passionately interested in what the future might hold for our species. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
I saw a UFOUFO oncebir Zamanlar.
0
1200
2176
Bir kez UFO görmüştüm.
00:15
I was eightsekiz or ninedokuz,
1
3400
1896
Sekiz veya dokuz yaşındaydım,
00:17
playingoynama in the streetsokak with a friendarkadaş
who was a coupleçift of yearsyıl olderdaha eski,
2
5320
3336
benden iki yaş büyük bir arkadaşımla
dışarıda oyun oynuyordum
00:20
and we saw a featurelessözelliksiz silvergümüş discdisk
hoveringhovering over the housesevler.
3
8680
4656
evlerin üzerinde asılı duran
gümüş bir disk görmüştük.
00:25
We watchedizledi it for a fewaz secondssaniye,
4
13360
1776
Birkaç saniye izledik,
00:27
and then it shotatış away incrediblyinanılmaz quicklyhızlı bir şekilde.
5
15160
3256
sonra inanılmaz bir hızla uzaklaştı.
00:30
Even as a kidçocuk,
6
18440
1216
Çocukken bile
00:31
I got angrykızgın it was ignoringgörmezden
the lawsyasalar of physicsfizik.
7
19680
2840
fizik kurallarını görmezden
geldiği için sinirlenmiştim.
00:35
We ranran insideiçeride to tell the grown-upsYetişkinler,
8
23160
2256
Yetişkinlere söylemek için içeri koştuk
00:37
and they were skepticalşüpheci --
9
25440
1576
ama onlar bu durumdan şüpheliydi,
00:39
you'dşimdi etsen be skepticalşüpheci too, right?
10
27040
2080
siz de şüphe duyardınız, değil mi?
00:42
I got my ownkendi back a fewaz yearsyıl latersonra:
11
30120
1736
Yıllar sonra aynısını ben de yaptım.
00:43
one of those grown-upsYetişkinler told me,
12
31880
1496
Bu yetişkinlerden biri bana
00:45
"Last night I saw a flyinguçan sauceruçan daire.
13
33400
1816
''Dün gece bir uçan daire gördüm.
00:47
I was cominggelecek out of the pubpub
after a fewaz drinksiçecekler."
14
35240
2576
Birkaç duble içip
bardan çıkmıştım.'' dedi.
00:49
I stoppeddurduruldu him there.
I said, "I can explainaçıklamak that sightingNişangah."
15
37840
2816
Orada sözünü kestim.
''Ne gördüğünü açıklayabilirim.'' dedim.
00:52
(LaughterKahkaha)
16
40680
1016
(Kahkahalar)
00:53
PsychologistsPsikologlar have showngösterilen
we can't trustgüven our brainsbeyin
17
41720
2896
Psikologlar doğruyu söylerken
beynimize güvenemeyeceğimizi gösterdi.
00:56
to tell the truthhakikat.
18
44640
1216
00:57
It's easykolay to foolaptal ourselveskendimizi.
19
45880
1816
Kendimizi kandırıyor olabiliriz.
00:59
I saw something,
20
47720
1616
Ben bir şey gördüm,
01:01
but what's more likelymuhtemelen --
21
49360
1376
ama daha da olası olan şey
01:02
that I saw an alienyabancı spacecraftuzay aracı,
22
50760
2016
dünya dışı bir uzay gemisi gördüm
01:04
or that my brainbeyin misinterpretedyanlış yorumlanabilir
the dataveri my eyesgözleri were givingvererek it?
23
52800
3920
veya beynim gözlerimin
gördüğü şeyi yanlış yorumladı.
01:10
Ever sincedan beri thoughgerçi I've wonderedmerak:
24
58200
1576
O zamandan beri şunu merak ettim:
01:11
Why don't we see
flyinguçan saucersdaireler flittinguçuyor around?
25
59800
3016
Neden gezinen uçan daireler görmüyoruz?
01:14
At the very leasten az,
26
62840
1216
En azından,
01:16
why don't we see life
out there in the cosmosEvren?
27
64080
2856
kozmoz içerisinde
neden hiç hayat görmüyoruz?
01:18
It's a puzzlebulmaca,
28
66960
1216
Karmaşık bir konu
01:20
and I've discussedtartışılan it
with dozensonlarca of expertsuzmanlar
29
68200
2456
ve farklı alanlardan pek çok kişiyle
01:22
from differentfarklı disciplinesdisiplinler
over the pastgeçmiş threeüç decadeson yıllar.
30
70680
3136
30 yıl boyunca bu konuyu tartıştım.
01:25
And there's no consensusfikir birliği.
31
73840
1856
Ortak bir kanı yok.
01:27
FrankFrank DrakeDrake beganbaşladı searchingArama
for alienyabancı signalssinyalleri back in 1960 --
32
75720
4336
Frank Drake 1960 yılında
dünya dışı sinyal aramaya başladı,
01:32
so faruzak, nothing.
33
80080
1896
şimdiye dek bir şey bulunamadı.
01:34
And with eachher passinggeçen yearyıl,
34
82000
1416
Ayrıca her geçen yıl
01:35
this nonobservationnonobservation,
35
83440
1536
dünya dışı bir aktiviteye ilişkin
01:37
this lackeksiklik of evidencekanıt
for any alienyabancı activityaktivite getsalır more puzzlingşaşırtıcı
36
85000
5656
bu yapılamayan gözlem ve kanıt eksikliği
daha da karmaşık bir hâl alıyor,
01:42
because we should see them, shouldn'tolmamalı we?
37
90680
3000
çünkü onları görmemiz lazım, değil mi?
01:47
The universeEvren is 13.8 billionmilyar yearsyıl oldeski,
38
95120
3776
Evren 13,8 milyar yaşında,
01:50
give or take.
39
98920
1256
ortalama olarak.
01:52
If we representtemsil etmek the ageyaş
of the universeEvren by one yearyıl,
40
100200
3496
Evrenin yaşını bir yılla
temsil ediyor olsak
01:55
then our speciesTürler camegeldi into beingolmak
about 12 minutesdakika before midnightgece yarısı,
41
103720
4576
o hâlde insanoğlu gece yarısından
12 dakika önce var olmaya başlamış olurdu,
02:00
31stst DecemberAralık.
42
108320
1240
31 Aralık gecesı.
02:02
WesternWestern civilizationmedeniyet
has existedvar for a fewaz secondssaniye.
43
110120
3656
Batı medenıyeti ise yalnızca
birkaç saniye yaşamış olurdu.
02:05
ExtraterrestrialDünya dışı civilizationsmedeniyetler
could have startedbaşladı in the summeryaz monthsay.
44
113800
3720
Dünya dışı medeniyetlerin
yaz aylarında başlamış olması gerekirdi.
02:10
ImagineHayal a summeryaz civilizationmedeniyet
45
118600
2736
Bir yaz medeniyeti hayal edin,
02:13
developinggelişen a levelseviye of technologyteknoloji
more advancedileri than oursbizim,
46
121360
4256
bizimkinden daha gelişmiş
bir teknoloji geliştirmiş olsunlar,
02:17
but techteknoloji basedmerkezli on acceptedkabul edilmiş physicsfizik thoughgerçi,
47
125640
2136
ama teknoloji kabul edilen
fiziğe dayanıyor.
02:19
I'm not talkingkonuşma wormholessolucan delikleri
or warpWarp drivessürücüler -- whateverher neyse --
48
127800
3936
Solucan deliği veya uzay
motorlarından bahsetmiyorum -
02:23
just an extrapolationekstrapolasyon
of the sortçeşit of techteknoloji that TEDTED celebrateskutladı.
49
131760
4520
sadece TED'in de tanıttığı
teknolojinin gelişmiş versiyonu.
02:28
That civilizationmedeniyet could programprogram
self-replicatingkendini kopyalayan probesprobları
50
136880
3576
Bu medeniyet kendini kopyalayan
uzay araçları programlayarak
02:32
to visitziyaret etmek everyher planetarygezegen
systemsistem in the galaxygökada.
51
140480
2640
galaksideki tüm gezegen sistemini
ziyaret edebilir.
02:35
If they launchedbaşlattı the first probesprobları
just after midnightgece yarısı one AugustAğustos day,
52
143840
4520
İlk araçlarını bir Ağustos günü
gece yarısı fırlatsalar
02:41
then before breakfastkahvaltı sameaynı day,
53
149200
2256
aynı gün kahvaltı vaktine kadar
02:43
they could have colonizedkolonize the galaxygökada.
54
151480
2120
galaksiyi kolonize edebilirlerdi.
02:46
IntergalacticGalaksiler arası colonizationkolonizasyonu
isn't much more difficultzor,
55
154640
2576
Galaksiler arası kolonileşme
çok daha zor değil,
02:49
it just takes longeruzun.
56
157240
1240
sadece daha uzun sürüyor.
02:51
A civilizationmedeniyet from any one
of millionsmilyonlarca of galaxiesgalaksiler
57
159080
2936
Milyonlarca galaksiden
birindeki bir medeniyet
02:54
could have colonizedkolonize our galaxygökada.
58
162040
2360
bizim galaksimizi kolonize edebilirdi.
02:56
SeemsGibi görünüyor far-fetchedzoraki?
59
164960
1736
Kulağa imkânsız mı geliyor?
02:58
Maybe it is,
60
166720
1216
Belki de öyledir,
02:59
but wouldn'tolmaz aliensuzaylılar engagetutmak
in some recognizabletanınabilir activityaktivite --
61
167960
5096
ama dünya dışı varlıklar, görebileceğimiz
bir faaliyette bulunmazlar mıydı?
03:05
put worldletsworldlets around a starstar
to captureele geçirmek freeücretsiz sunlightGüneş ışığı,
62
173080
4256
Mesela güneş ışığından faydalanmak için
bir yıldızın çevresine bir obje koymak,
03:09
collaborateişbirliği yapmak on a WikipediaWikipedia GalacticaGalactica,
63
177360
3176
edinilen bilgiler için
ortak bir kaynak oluşturmak
03:12
or just shoutNot out
to the universeEvren, "We're here"?
64
180560
2920
veya tüm evrene ''Biz buradayız''
diye bağırmak gibi.
03:16
So where is everybodyherkes?
65
184920
1200
Peki herkes nerede?
03:18
It's a puzzlebulmaca because we do expectbeklemek
these civilizationsmedeniyetler to existvar olmak, don't we?
66
186760
5416
Karmaşık bir konu çünkü gerçekten de
bu medeniyetlerin var olduğunu umuyoruz.
03:24
After all, there could be
a trilliontrilyon planetsgezegenler in the galaxygökada --
67
192200
3176
Ne de olsa galakside
bir trilyon gezegen olabilir -
03:27
maybe more.
68
195400
1360
belki daha da fazla.
03:29
You don't need any specialözel knowledgebilgi
to considerdüşünmek this questionsoru,
69
197600
4376
Bu soruyu düşünmek için
özel bir bilgiye ihtiyacınız yok,
03:34
and I've exploredaraştırdı it
with lots of people over the yearsyıl.
70
202000
3896
ben kendim yıllar boyunca
pek çok kişiyle bunu irdeledim.
03:37
And I've foundbulunan they oftensık sık
frameçerçeve theironların thinkingdüşünme
71
205920
2976
Bir gezegenin, iletişim kuran
bir medeniyete ev sahipliği yapmak için
03:40
in termsşartlar of the barriersengeller
that would need to be clearedtemizlenir
72
208920
3096
ortadan kaldırılması gereken
engeller olduğunu
03:44
if a planetgezegen is to hostevsahibi
a communicativeiletişimsel civilizationmedeniyet.
73
212040
4240
ve onların da bu engellerle
düşüncelerini kısıtladığını fark ettim.
03:49
And they usuallygenellikle identifybelirlemek
fourdört keyanahtar barriersengeller.
74
217120
3816
Genellikle dört önemli engel sunuyorlar.
03:52
HabitabilityYaşanabilirliğini --
75
220960
1376
Yaşanabilirlik,
03:54
that's the first barrierbariyer.
76
222360
1416
bu bizim ilk engelimiz.
03:55
We need a terrestrialkarasal planetgezegen
in that just right "GoldilocksGoldilocks zonebölge,"
77
223800
4616
Aradığımız gezegenin
suyun sıvı hâlde aktığı
04:00
where waterSu flowsakar as a liquidsıvı.
78
228440
2240
o ''Goldilocks Bölgesi''nde olması lazım.
04:03
They're out there.
79
231400
1256
Varlar.
04:04
In 2016, astronomersastronomlar confirmedonaylı
there's a planetgezegen in the habitableyaşanabilir zonebölge
80
232680
4576
2016'da astronomlar, en yakın
yıldızın yaşanabilir bölgesinde
bir gezegen olduğunu onayladılar.
04:09
of the closestEn yakın starstar,
81
237280
1456
04:10
ProximaProxima CentauriCentauri --
82
238760
1776
Proxima Centauri.
04:12
so closekapat that BreakthroughAtılım StarshotStarshot
projectproje plansplanları to sendgöndermek probesprobları there.
83
240560
5056
O kadar yakın ki Breakthrough Starshot
projesi oraya araç göndermeyi planlıyor.
04:17
We'dBiz istiyorsunuz becomeolmak a starfaringstarfaring speciesTürler.
84
245640
2880
Yıldızlar arası yolculuk yapan
bir tür olurduk.
04:21
But not all worldsdünyalar are habitableyaşanabilir.
85
249480
1616
Ama tüm gezegenler yaşanabilir değil.
04:23
Some will be too closekapat to a starstar
and they'llacaklar frykızartma,
86
251120
2336
Bazıları bir yıldıza çok
yakın olacak ve yanacak.
04:25
some will be too faruzak away
and they'llacaklar freezedonmak.
87
253480
2120
Bazıları da çok uzak olduğu için donacak.
04:28
AbiogenesisAbiogenesis --
88
256800
1216
Abiyogenez,
04:30
the creationoluşturma of life from nonlifenonlife --
89
258040
1775
cansızdan canlı oluşumu,
04:31
that's the secondikinci barrierbariyer.
90
259839
1281
bu ikinci engel.
04:34
The basictemel buildingbina blocksbloklar of life
aren'tdeğil uniquebenzersiz to EarthDünya:
91
262000
3896
Hayatın temel yapı taşları
Dünya'ya özgü değil:
04:37
aminoamino acidsasitler have been foundbulunan in cometskuyruklu yıldızlar,
92
265920
2736
gök cisimlerinde amino asitler bulundu,
04:40
complexkarmaşık organicorganik moleculesmoleküller
in interstellaryıldızlar arası dusttoz cloudsbulutlar,
93
268680
3096
yıldızlar arası toz bulutlarında
karmaşık organik moleküller,
04:43
waterSu in exoplanetaryexoplanetary systemssistemler.
94
271800
2600
güneş sistemi dışındaki
gezegenlerde su bulundu.
04:47
The ingredientsmalzemeler are there,
95
275160
1256
Gerekli bileşenler mevcut,
04:48
we just don't know
how they combinebirleştirmek to createyaratmak life,
96
276440
2656
ama yaşam için nasıl bir araya
geleceklerini bilmiyoruz,
04:51
and presumablymuhtemelen there will be worldsdünyalar
on whichhangi life doesn't startbaşlama.
97
279120
3160
ayrıca tahminen üzerinde yaşamın
hiç başlamayacağı gezegenler var.
04:55
The developmentgelişme of technologicalteknolojik
civilizationmedeniyet is a thirdüçüncü barrierbariyer.
98
283840
3680
Teknolojik medeniyetin
gelişimi üçüncü engel.
05:00
Some say we alreadyzaten sharepay our planetgezegen
with alienyabancı intelligenceszeka.
99
288600
4776
Kimilerine göre gezegenimizi
dünya dışı zekâyla paylaşıyoruz bile.
05:05
A 2011 studyders çalışma showedgösterdi that elephantsfiller
can cooperateişbirliği to solveçözmek problemssorunlar.
100
293400
4800
Bir 2011 yılı çalışması, fillerin sorun
çözmede işbirliği yaptığını gösterdi.
05:10
A 2010 studyders çalışma showedgösterdi
101
298840
1536
Bir 2010 yılı çalışması ise
05:12
that an octopusAhtapot in captivitytutsaklık
can recognizetanımak differentfarklı humansinsanlar.
102
300400
4280
yetiştirilen bir ahtapotun
farklı insanları tanıdığını gösterdi.
05:17
2017 studiesçalışmalar showgöstermek that ravensKuzgunlar
can planplan for futuregelecek eventsolaylar --
103
305360
3896
2017 yılı çalışmaları kuzgunların geleceğe
yönelik plan yapabildiklerini gösterdi -
05:21
wonderfulolağanüstü, cleverzeki creaturesyaratıklar --
104
309280
2736
harika, zeki canlılar -
05:24
but they can't contemplatedüşünmek
the BreakthroughAtılım StarshotStarshot projectproje,
105
312040
3216
ama Breakthrough Starshot projesine
onlar kafa yormuyor.
05:27
and if we vanishedyok oldu todaybugün,
106
315280
2256
Bugün ortadan kaybolsak
05:29
they wouldn'tolmaz go on
to implementuygulamak BreakthroughAtılım StarshotStarshot --
107
317560
2856
Breakthrough Starshot'ın
uygulanmasına devam etmezler.
05:32
why should they?
108
320440
1376
Neden etsinler ki?
05:33
EvolutionEvrim doesn't have
spaceuzay travelseyahat as an endson goalhedef.
109
321840
2760
Uzay yolculuğu evrimin nihai durağı değil.
05:37
There will be worldsdünyalar where life
doesn't give riseyükselmek to advancedileri technologyteknoloji.
110
325160
4560
Yaşamın ileri teknolojiye
izin vermeyeceği gezegenler de olacak.
05:43
Communicationİletişim acrosskarşısında spaceuzay --
that's a fourthdördüncü barrierbariyer.
111
331040
2856
Dördüncü engelimiz
uzay boyunca iletişim.
05:45
Maybe advancedileri civilizationsmedeniyetler
chooseseçmek to explorekeşfetmek inner spaceuzay
112
333920
3776
Belki de gelişmiş medeniyetler,
05:49
ratherdaha doğrusu than outerdış spaceuzay,
113
337720
2336
dış uzaydan ziyade
iç uzayı keşfetmeyi seçtiler
05:52
or engineermühendis at smallküçük distancesmesafeler
ratherdaha doğrusu than largegeniş.
114
340080
3520
veya kısa mesafeleri
keşfedecek mühendisliğe sahipler.
05:56
Or maybe they just don't want
to riskrisk an encounterkarşılaşma
115
344600
2856
Belki de daha gelişmiş
ve daha düşmanca bir komşuyla
05:59
with a potentiallypotansiyel more advancedileri
and hostiledüşmanca neighborkomşu.
116
347480
4136
karşılaşma riskini göze alamıyorlar.
06:03
There'llOrada olacak be worldsdünyalar where,
for whateverher neyse reasonneden,
117
351640
2176
Her ne sebepten olursa olsun
06:05
civilizationsmedeniyetler eitherya staykalmak silentsessiz
or don't spendharcamak long tryingçalışıyor to communicateiletişim kurmak.
118
353840
4640
sessiz kalacak veya iletişim kurmak için
çaba göstermeyecek gezegenler olacak.
06:12
As for the heightyükseklik of the barriersengeller,
119
360600
2096
Engellerin yüksekliğine gelince
06:14
your guesstahmin is as good as anyone'sKimsenin.
120
362720
2400
tahmininiz diğer herkesle aynı.
06:18
In my experiencedeneyim,
121
366080
1256
Tecrübeme göre,
06:19
when people sitoturmak down and do the mathmatematik,
122
367360
2056
insanlar oturup hesap yaptıklarında
06:21
they typicallytipik concludesonuçlandırmak there are
thousandsbinlerce of civilizationsmedeniyetler in the galaxygökada.
123
369440
4880
galakside binlerce medeniyet olduğu
çıkarımına varıyorlar.
06:27
But then we're back to the puzzlebulmaca:
Where is everybodyherkes?
124
375640
2720
Sonra karmaşaya geri dönüyoruz:
Herkes nerede?
06:32
By definitiontanım,
125
380055
1361
Tanımlamak gerekirse,
06:33
UFOsUFO -- includingdahil olmak üzere the one I saw --
126
381440
2336
benim gördüğüm de dâhil,
06:35
are unidentifiedkimliği belirsiz.
127
383800
1296
UFO'lar tanımlanamıyor.
06:37
We can't simplybasitçe infersonucuna they're spacecraftuzay aracı.
128
385120
3736
Onların uzay aracı olduğunu çıkaramıyoruz.
06:40
You can still have some funeğlence
playingoynama with the ideaFikir aliensuzaylılar are here.
129
388880
3480
Dünya dışı varlıkların burada olduğu
fikriyle eğlenebilirsiniz.
06:45
Some say a summeryaz civilizationmedeniyet
did colonizekolonize the galaxygökada
130
393000
3856
Kimilerine göre bir yaz medeniyeti
galaksiyi kolonize etti
06:48
and seededseribaşı EarthDünya with life ...
131
396880
2000
ve yaşamın tohumlarını Dünya'ya ekti.
06:51
othersdiğerleri, that we're livingyaşam
in a cosmickozmik wildernessçöl preservekorumak --
132
399800
2856
Kimilerine göre de kozmik,
vahşi bir korunakta yaşıyoruz;
06:54
a zooHayvanat Bahçesi.
133
402680
1240
bir hayvanat bahçesinde.
06:56
YetHenüz othersdiğerleri --
134
404480
1496
Başka bir grup da
06:58
that we're livingyaşam in a simulationsimülasyon.
135
406000
2176
simülasyon içinde yaşadığımızı düşünüyor.
07:00
ProgrammersProgramcılar just haven'tyok
revealedortaya the aliensuzaylılar yethenüz.
136
408200
2320
Programcılar henüz dünya dışı
varlıkları ortaya çıkarmadı.
07:03
MostÇoğu of my colleaguesmeslektaşlar thoughgerçi
arguetartışmak that E.T. is out there,
137
411680
4336
Ama iş arkadaşlarımın çoğu E.T.'nin
uzayda bir yerde olduğu kanısında,
07:08
we just need to keep looking,
138
416040
1616
sadece aramaya devam etmemiz gerek
07:09
and this makesmarkaları senseduyu.
139
417680
1576
ve bu mantıklı da.
07:11
SpaceUzay is vastgeniş.
140
419280
1776
Uzay devasa.
07:13
IdentifyingTanımlama a signalişaret is hardzor,
141
421080
2816
Bir sinyali tanımlamak çok zor,
07:15
and we haven'tyok been looking that long.
142
423920
2600
ayrıca o kadar uzun zamandır
inceleme yapmıyoruz.
07:19
WithoutOlmadan doubtşüphe, we should
spendharcamak more on the searcharama.
143
427160
3136
Arama için daha fazla
yatırım yapmamız lazım.
07:22
It's about understandinganlayış
our placeyer in the universeEvren.
144
430320
3336
İşin ucunda evrendeki
yerimizi anlamak var.
07:25
It's too importantönemli a questionsoru to ignorealdırmamak.
145
433680
3320
Görmezden gelinemeyecek
kadar önemli bir soru.
07:29
But there's an obviousaçık answerCevap:
146
437840
2096
Ancak bir de bariz cevap var:
07:31
we're aloneyalnız.
147
439960
1296
Evrende yalnızız.
07:33
It's just us.
148
441280
1616
Sadece biz varız.
07:34
There could be a trilliontrilyon
planetsgezegenler in the galaxygökada.
149
442920
3496
Galakside bir trilyon gezegen olabilir.
07:38
Is it plausiblemakul we're the only creaturesyaratıklar
capableyetenekli of contemplatingdüşünürken this questionsoru?
150
446440
4480
Bu soruyu masaya yatıran
tek canlıların biz olması mantıklı mı?
07:43
Well, yes, because in this contextbağlam,
151
451840
2616
Evet, çünkü konu bu olunca
07:46
we don't know whetherolup olmadığını
a trilliontrilyon is a bigbüyük numbernumara.
152
454480
2360
bir trilyonun büyük bir rakam
olup olmadığını bilmiyoruz.
07:50
In 2000, PeterPeter WardWard and DonDon BrownleeBrownlee
proposedönerilen the RareNadir EarthDünya ideaFikir.
153
458040
5296
2000'de Peter Ward ve Don Brownlee,
Rare Earth fikrini ortaya attılar.
07:55
RememberHatırlıyorum those fourdört barriersengeller
154
463360
1816
İnsanların medeniyet sayısını
ölçmek için kullandığı
07:57
that people use to estimatetahmin
the numbernumara of civilizationsmedeniyetler?
155
465200
3856
o dört engeli hatırlayın.
08:01
WardWard and BrownleeBrownlee said
there mightbelki be more.
156
469080
2120
Ward ve Brownlee daha fazla
olabileceğini söyledi.
08:03
Let's look at one possiblemümkün barrierbariyer.
157
471840
1696
Muhtemel bir engele göz atalım.
08:05
It's a recentson suggestionöneri by DavidDavid WalthamWaltham,
158
473560
2656
David Waltham'dan yeni bir öneri,
08:08
a geophysicistjeofizikçi.
159
476240
1240
kendisi jeofizikçi.
08:10
This is my very simplifiedbasitleştirilmiş versionversiyon
160
478000
2456
Dave'in oldukça sofistike olan argümanını
08:12
of Dave'sDave'in much more
sophisticatedsofistike argumenttartışma.
161
480480
2600
çok basit bir şekilde anlatayım.
08:16
We are ableyapabilmek to be here now
162
484240
2016
Burada olma yetisine sahibiz
08:18
because Earth'sDünya'nın previousönceki
inhabitantssakinleri enjoyedzevk
163
486280
2656
çünkü Dünya'nın önceki sakinleri
dört bin yıllık
güzel havanın tadını çıkarttılar,
08:20
fourdört billionmilyar yearsyıl of good weatherhava --
164
488960
2176
08:23
upsUPS and downsçıkışlar but more or lessaz clementClement.
165
491160
2640
inişli çıkışlı olsa da ılımandı.
08:26
But long-termuzun vadeli climateiklim
stabilityistikrar is strangegarip,
166
494960
2496
Ancak uzun süreli iklim dengesi tuhaf,
08:29
if only because astronomicalastronomik influencesetkiler
167
497480
2416
çünkü astronomik etkenler
08:31
can pushit a planetgezegen
towardskarşı freezingbuz gibi or fryingkızartma.
168
499920
4056
bir gezegeni yanmaya
ve donmaya itebiliyor.
08:36
There's a hintipucu our moonay has helpedyardım etti,
169
504000
2176
Ay'ın yardımcı olduğuna dair ipuçları var
08:38
and that's interestingilginç
170
506200
2176
ve bu bir hayli ilginç
08:40
because the prevailinggeçerli theoryteori is
171
508400
1656
çünkü öne çıkan teori şu ki
08:42
that the moonay camegeldi into beingolmak when TheiaTheia,
172
510080
2496
Mars büyüklüğündeki cisim Theia
08:44
a bodyvücut the sizeboyut of MarsMars,
173
512600
1616
yeni oluşmuş Dünya'ya çarptığı zaman
08:46
crashedçöktü into a newlyYeni formedoluşturulan EarthDünya.
174
514240
2736
Ay var olmaya başladı.
08:49
The outcomesonuç of that crashkaza could have been
a quiteoldukça differentfarklı Earth-MoonDünya-ay systemsistem.
175
517000
4120
Bu çarpışmanın sonucunda çok daha
farklı bir Dünya-Ay sistemi oluşabilirdi.
08:54
We endedbitti up with a largegeniş moonay
176
522120
2256
Büyük bir uydumuz oldu
08:56
and that permittedizin verilen EarthDünya
to have bothher ikisi de a stablekararlı axialAksiyel tilteğim
177
524400
3856
bu sayede de dengeli bir
dönüş ekseni eğikliğinin yanı sıra,
09:00
and a slowyavaş rotationdöndürme rateoran.
178
528280
3176
yavaş bir dönme hızı oldu.
09:03
BothHer ikisi de factorsfaktörler influenceetki climateiklim
179
531480
1656
Bu ikisi de iklimi etkiliyor
09:05
and the suggestionöneri is that they'veonlar ettik helpedyardım etti
moderateılımlı climateiklim changedeğişiklik.
180
533160
3600
ve iklim değişikliğini düzenlemede
yardım ettiği düşünülüyor.
09:09
Great for us, right?
181
537440
1240
Bizim için harika.
09:11
But WalthamWaltham showedgösterdi that if the moonay
were just a fewaz milesmil biggerDaha büyük,
182
539360
3736
Ama Waltham, Ay birkaç km daha büyük olsa
her şeyin farklı olacağını gösterdi.
09:15
things would be differentfarklı.
183
543120
1616
09:16
Earth'sDünya'nın spinçevirmek axiseksen
would now wanderdolaşmak chaoticallydüzensizce.
184
544760
3336
Dünya'nın dönüş ekseni
korkunç şekilde gelişigüzel olurdu.
09:20
There'dOrada istiyorsunuz be episodesBölüm
of rapidhızlı climateiklim changedeğişiklik --
185
548120
2896
Hızlı iklim değişikliği
dalgaları yaşanırdı,
09:23
not good for complexkarmaşık life.
186
551040
2376
karmaşık yaşam için hiç de iyi değil.
09:25
The moonay is just the right sizeboyut:
187
553440
2216
Ay gerçekten de
tam olması gereken boyutta;
09:27
bigbüyük but not too bigbüyük.
188
555680
3056
büyük, ama çok büyük değil.
09:30
A "GoldilocksGoldilocks" moonay around
a "GoldilocksGoldilocks" planetgezegen --
189
558760
2416
''Goldilocks'' gezegeninin
çevresinde ''Goldilocks'' uydusu,
09:33
a barrierbariyer perhapsbelki.
190
561200
1520
belki de bir engel.
09:35
You can imaginehayal etmek more barriersengeller.
191
563200
1816
Daha fazla engel hayal edebilirsiniz.
09:37
For instanceörnek,
192
565040
1216
Mesela,
09:38
simplebasit cellshücreler camegeldi into beingolmak
billionsmilyarlarca of yearsyıl agoönce ...
193
566280
3040
basit hücreler milyarlarca yıl önce
var olmaya başladı
09:42
but perhapsbelki the developmentgelişme
of complexkarmaşık life
194
570480
3296
ama karmaşık hayatın gelişimi için
09:45
neededgerekli a seriesdizi of unlikelyolası olmayan eventsolaylar.
195
573800
2896
beklenmedik bir olay dizisi
yaşanması gerekti.
09:48
OnceBir kez life on EarthDünya
had accesserişim to multicellularityhücreli
196
576720
2576
Dünya, çok hücreli organizmalar,
09:51
and sophisticatedsofistike geneticgenetik structuresyapıları,
197
579320
2056
sofistike genetik yapılar
09:53
and sexseks,
198
581400
1256
ve sekse sahip olunca
09:54
newyeni opportunitiesfırsatlar openedaçıldı up:
199
582680
1536
yeni fırsatlar boy gösterdi:
09:56
animalshayvanlar becameoldu possiblemümkün.
200
584240
1360
hayvanlar mümkün oldu.
09:58
But maybe it's the fatekader of manyçok planetsgezegenler
201
586240
2816
Belki de pek çok gezegenin kaderinde
10:01
for life to settleyerleşmek
at the levelseviye of simplebasit cellshücreler.
202
589080
3840
yaşam basit hücrelerden öteye gidemiyor.
10:06
PurelyTamamen for the purposesamaçlar of illustrationörnekleme,
203
594760
3096
Yalnızca örnekleme adına
10:09
let me suggestönermek fourdört more barriersengeller
to addeklemek to the fourdört
204
597880
3056
iletişim kuran medeniyete dair
yolun kapalı olduğunu savunan
10:12
that people said blockedbloke edilmiş the pathyol
to communicativeiletişimsel civilizationmedeniyet.
205
600960
3920
dört engele dört tane daha ekleyeyim.
10:17
Again, purelyyalnızca for the purposesamaçlar
of illustrationörnekleme,
206
605760
3256
Sadece örnekleme açısından.
10:21
supposevarsaymak there's a one-in-a-thousandbin içinde tane chanceşans
of makingyapma it acrosskarşısında eachher of the barriersengeller.
207
609040
4256
Her bir engeli aşmak için
binde bir şansımız olduğunu varsayalım.
10:25
Of coursekurs there mightbelki be
differentfarklı waysyolları of navigatinggezinme the barriersengeller,
208
613320
3136
Tabii engelleri aşmak için
farklı yollar olabilir
10:28
and some chancesşansı will be better
than one in a thousandbin.
209
616480
2776
ve bazı yollar binde birden
daha olası olabilir.
10:31
EquallyEşit, there mightbelki be more barriersengeller
210
619280
1856
Aynı şekilde, daha fazla engel olabilir
10:33
and some chancesşansı
mightbelki be one in a millionmilyon.
211
621160
2256
ve bazı olasılıklar
milyonda bir olabilir.
10:35
Let's just see
what happensolur in this pictureresim.
212
623440
2080
Bu resimde neler olduğuna bakalım.
10:39
If the galaxygökada containsiçeren a trilliontrilyon planetsgezegenler,
213
627120
2576
Eğer bir galaksi bir trilyon
gezegen barındırıyorsa
10:41
how manyçok will hostevsahibi a civilizationmedeniyet
capableyetenekli of contemplatingdüşünürken like us
214
629720
5496
bunlardan kaç tanesi bizim gibi düşünce
yetisine sahip medeniyet barındırabilir,
10:47
projectsprojeler suchböyle as BreakthroughAtılım StarshotStarshot?
215
635240
2200
Breakthrough Starshot gibi
bir proje yapabilir?
10:50
HabitabilityYaşanabilirliğini --
216
638480
1256
Yaşanabilirlik;
10:51
right sortçeşit of planetgezegen
around the right sortçeşit of starstar --
217
639760
2816
doğru yıldızın çevresinde doğru gezegen.
10:54
the trilliontrilyon becomesolur a billionmilyar.
218
642600
2336
Trilyon burada milyara dönüşüyor.
10:56
Stabilityİstikrar --
219
644960
1336
Denge;
10:58
a climateiklim that stayskalır benigniyi huylu for eonsEons --
220
646320
3416
sonsuzluk için iyi huylu kalan bir iklim.
11:01
the billionmilyar becomesolur a millionmilyon.
221
649760
1856
Milyar burada milyona dönüşüyor.
11:03
Life mustşart startbaşlama --
222
651640
1200
Yaşamın başlaması.
11:05
the millionmilyon becomesolur a thousandbin.
223
653600
2216
Milyon burada bine dönüşüyor.
11:07
ComplexKarmaşık life formsformlar mustşart ariseortaya --
224
655840
2256
Karmaşık yaşamın ortaya çıkışı.
11:10
the thousandbin becomesolur one.
225
658120
2576
Bin bire dönüştü.
11:12
SophisticatedSofistike toolaraç use mustşart developgeliştirmek --
226
660720
1856
Sofistike araç gereç kullanımı gelişmesi.
11:14
that's one planetgezegen in a thousandbin galaxiesgalaksiler.
227
662600
2000
bin galaksi içinde
sadece bir gezegen var.
11:17
To understandanlama the universeEvren,
228
665480
1576
Evreni anlamak için
11:19
they'llacaklar have to developgeliştirmek the techniquesteknikleri
of scienceBilim and mathematicsmatematik --
229
667080
3216
bilim ve matematik tekniklerini
geliştirmeleri gerek,
11:22
that's one planetgezegen in a millionmilyon galaxiesgalaksiler.
230
670320
2096
bu, bir milyon galakside
bir gezegen demek.
11:24
To reachulaşmak the starsyıldızlar,
they'llacaklar have to be socialsosyal creaturesyaratıklar,
231
672440
2656
Yıldızlara ulaşmak için
sosyal canlılar olmaları lazım,
11:27
capableyetenekli of discussingtartışılması
abstractsoyut conceptskavramlar with eachher other
232
675120
2816
birbirlerinden bilgi alış verişi
yapabiliyor olmaları lazım,
11:29
usingkullanma complexkarmaşık grammardilbilgisi --
233
677960
1896
karmaşık dilbilgisi kullanmaları lazım;
11:31
one planetgezegen in a billionmilyar galaxiesgalaksiler.
234
679880
3216
bir milyar galakside bir gezegen.
11:35
And they have to avoidönlemek disasterafet --
235
683120
1736
Ayrıca felaketten kaçınmaları gerek,
11:36
not just self-inflictedkendi kendine olan
but from the skiesgökyüzü, too.
236
684880
4056
sadece bireysel zararlar değil,
gökten gelen zararlardan da.
11:40
That planetgezegen around ProximaProxima CentauriCentauri,
237
688960
2936
Proxima Centauri çevresindeki gezegen,
11:43
last yearyıl it got blastedAllah'ın belası by a flareişaret fişeği.
238
691920
2320
geçen yıl alev aldı.
11:47
One planetgezegen in a trilliontrilyon galaxiesgalaksiler,
239
695200
1936
Olasılık şimdi bir trilyonda bir gezegen,
11:49
just as in the visiblegözle görülür universeEvren.
240
697160
2760
sadece görebildiğimiz evrende.
11:54
I think we're aloneyalnız.
241
702480
1200
Bence yalnızız.
11:57
Those colleaguesmeslektaşlar of mineMayın
who agreeanlaşmak we're aloneyalnız
242
705240
2296
Yalnız olduğumuza katılan iş arkadaşlarım
11:59
oftensık sık see a barrierbariyer aheadönde --
243
707560
3136
genellikle önlerinde bir engel görüyorlar:
12:02
bioterrorbioterror,
244
710720
1256
biyolojik terör,
12:04
globalglobal warmingısınma, warsavaş.
245
712000
1560
küresel ısınma, savaş.
12:06
A universeEvren that's silentsessiz
246
714320
3016
Sessiz bir evren
12:09
because technologyteknoloji itselfkendisi
formsformlar the barrierbariyer
247
717360
3416
çünkü teknolojinin kendisi
gerçekten ileri bir medeniyetin
gelişimi için ortaya engel koyuyor.
12:12
to the developmentgelişme
of a trulygerçekten advancedileri civilizationmedeniyet.
248
720800
3936
12:16
DepressingKarartıcı, right?
249
724760
1440
Moral bozucu, değil mi?
12:19
I'm arguingTartışan the exactkesin oppositekarşısında.
250
727240
1680
Ben tam tersini savunuyorum.
12:22
I grewbüyüdü up watchingseyretme "StarYıldız TrekTrek"
and "ForbiddenYasak PlanetGezegen,"
251
730560
2576
''Star Trek'' ve ''Forbidden Planet''i
izleyerek büyüdüm
12:25
and I saw a UFOUFO oncebir Zamanlar,
252
733160
1776
ve bir kere UFO gördüm,
12:26
so this ideaFikir of cosmickozmik lonelinessyalnızlık
I certainlykesinlikle find slightlyhafifçe wistfuldalgın.
253
734960
6080
o yüzden bu kozmik yalnızlık fikri
beni kesinlikle hüzünlendiriyor.
12:34
But for me,
254
742240
2096
Ama benim için
12:36
the silenceSessizlik of the universeEvren is shoutinghaykırış,
255
744360
1936
evrenin sessizliği bağırıyor,
12:38
"We're the creaturesyaratıklar who got luckyşanslı."
256
746320
1720
''Biz şanslı olan canlılarız.''
12:40
All barriersengeller are behindarkasında us.
257
748800
1856
Tüm bu engeller geride kaldı.
12:42
We're the only speciesTürler
that's clearedtemizlenir them --
258
750680
2416
Onları aşan tek tür biziz,
12:45
the only speciesTürler capableyetenekli
of determiningbelirleyen its ownkendi destinyKader.
259
753120
4416
kendi kaderine
karar verebilen tek tür biziz.
12:49
And if we learnöğrenmek to appreciateanlamak
how specialözel our planetgezegen is,
260
757560
3200
Gezegenimizin ne kadar özel olduğunu
takdir etmeyi öğrenirsek
12:53
how importantönemli it is to look after our home
261
761840
2136
evimize iyi bakmanın önemini,
12:56
and to find othersdiğerleri,
262
764000
1816
başkalarını bulmayı
12:57
how incrediblyinanılmaz fortunateşanslı we all are
simplybasitçe to be awarefarkında of the universeEvren,
263
765840
4816
ve evrenin farkında olduğumuz için bile
ne kadar şanslı olduğumuzu,
13:02
humanityinsanlık mightbelki survivehayatta kalmak for a while.
264
770680
2336
insanoğlu bir süre daha hayatta kalabilir.
13:05
And all those amazingşaşırtıcı things
265
773040
1656
Tüm bu harika şeyleri
13:06
we dreamedhayal aliensuzaylılar
mightbelki have donetamam in the pastgeçmiş,
266
774720
2856
dünya dışı varlıkların geçmişte
yaptığını hayal ettik,
13:09
that could be our futuregelecek.
267
777600
1200
bizim geleceğimiz de bu olabilir.
13:11
Thank you very much.
268
779640
1256
Çok teşekkürler.
13:12
(ApplauseAlkış)
269
780920
3520
(Alkışlar)
Translated by Cihan Ekmekçi
Reviewed by Figen Ergürbüz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Stephen Webb - Writer, scientist
Stephen Webb is a science fiction fan who's passionately interested in what the future might hold for our species.

Why you should listen

An early preoccupation with science fiction ended up influencing most of Stephen Webb's professional activity. It instilled in him a deep love of science and the scientific endeavor, which in turn led him to complete a PhD in theoretical particle physics. Isaac Asimov's story "The Fun They Had," about computerized homeschooling, prompted him to consider how digital technology might deepen students' learning, which in turn led to posts in a variety of UK universities.

And it was in the pages of a science fiction magazine that he first encountered the Fermi paradox, which kindled a lifelong fascination with the problem of why we see no signs of extraterrestrial intelligence -- and led to his book Where Is Everybody, which explores the question in detail. Webb hopes to pass on his love of science through his outreach work, and he is the author of a number of popular science books. He is working on New Light Through Old Windows, an anthology of classic science fiction tales; each tale appears alongside a commentary detailing the latest scientific thinking relating to the story's theme.

More profile about the speaker
Stephen Webb | Speaker | TED.com