TEDxMileHigh
Christian Picciolini: My descent into America's neo-Nazi movement -- and how I got out
Christian Picciolini: Amerikan Neo-Nazi hareketine kapılışıma ve nasıl ayrıldığıma dair
Filmed:
Readability: 3.6
4,136,078 views
Christian Picciolini; 14 yaşındaki naif gençten, beyaz ırkın diğer ırklardan daha üstün olduğuna inanan birine ve kısa sürede Amerika'daki ilk Neo-Nazi dazlak çetesinin liderine dönüştü. Nasıl radikalleşti ve en sonunda hareketten nasıl ayrılabildi? Picciolini, bu cesur konuşmasında nefretin tüm türlerine yönelik şaşırtıcı ve mantık dışı çözümleri paylaşıyor.
Christian Picciolini - Counter-extremism specialist
Christian Picciolini is dedicated to helping others counter racism and extremism. Full bio
Christian Picciolini is dedicated to helping others counter racism and extremism. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:13
My journey away from violent extremism
began 22 years ago,
began 22 years ago,
0
1223
4965
Irkçılığı ve inşasına destek olduğum
beyaz ırkın üstünlüğünü savunan
beyaz ırkın üstünlüğünü savunan
Amerikan dazlak hareketini bırakarak
00:18
when I denounced racism
1
6212
1947
00:20
and left the American white
supremacist skinhead movement
supremacist skinhead movement
2
8183
2784
şiddet içeren aşırılıktan uzak
yolculuğum başlayalı
yolculuğum başlayalı
00:22
that I had helped build.
3
10991
1360
22 yıl oldu.
00:24
(Cheers and applause)
4
12707
5062
(Tezahürat ve alkışlar)
00:30
I was just 22 years old at the time,
5
18780
2585
O zaman sadece 22 yaşındaydım fakat
00:33
but I had already spent eight years,
from the time I was 14 years old,
from the time I was 14 years old,
6
21389
4053
Amerika'nın en çok şiddet içeren
nefret hareketine,
nefret hareketine,
ilk ve en genç üyesi olarak
14 yaşında katılıp
14 yaşında katılıp
00:37
as one of the earliest
and youngest members
and youngest members
7
25466
2214
00:39
and an eventual leader within
America's most violent hate movement.
America's most violent hate movement.
8
27704
4529
en sonunda da liderleri olarak
hâlihazırda sekiz yılımı harcamıştım.
hâlihazırda sekiz yılımı harcamıştım.
00:44
But I wasn't born into hate;
9
32881
2778
Fakat nefret duygusuyla doğmamıştım,
00:47
in fact, it was quite the opposite.
10
35683
3011
aslına bakarsanız tam tersiydi.
00:52
I had a relatively normal childhood.
11
40067
3051
Nispeten normal bir çocukluğum oldu.
00:55
My parents are Italian immigrants
12
43771
1698
Ailem, ABD'ye 1960'lı yılların
ortasında gelen ve
ortasında gelen ve
00:57
who came to the United States
in the mid-1960s
in the mid-1960s
13
45493
3090
South Side, Chicago'ya yerleştikten sonra
01:00
and settled on the South Side of Chicago,
14
48607
2689
birbirleri ile tanışan ve
küçük bir güzellik mağazası
01:03
where they eventually met,
15
51320
1404
açan İtalyan göçmenlerdi.
01:05
and opened a small beauty shop.
16
53307
1912
01:08
Right after I was born,
things got a little bit more difficult.
things got a little bit more difficult.
17
56639
2995
Ben doğduktan kısa bir süre sonra,
işler biraz zorlaştı.
işler biraz zorlaştı.
01:11
They struggled to survive with raising
a young family and a new business,
a young family and a new business,
18
59658
4692
Genç bir aileyi ve yeni bir işi
büyütmelerinden dolayı,
büyütmelerinden dolayı,
genellikle haftanın yedi günü
günde 14 saat çalışıp,
günde 14 saat çalışıp,
01:16
often working seven days a week,
19
64374
2394
sadece kıt kanaat geçinebilmek için
01:19
14 hours a day,
20
67259
1798
01:21
taking on second and third jobs
just to earn a meager living.
just to earn a meager living.
21
69081
3475
ikinci ve üçüncü işlere girerek
var olma mücadelesi verdiler.
var olma mücadelesi verdiler.
01:25
And quality time with my parents
was pretty nonexistent.
was pretty nonexistent.
22
73210
3402
Ailemle geçirdiğim nitelikli zaman,
neredeyse hiç yok gibiydi.
neredeyse hiç yok gibiydi.
01:29
Even though I knew
they loved me very much,
they loved me very much,
23
77176
2381
Her ne kadar beni çok sevdiklerini
bilsem de,
bilsem de,
01:32
growing up, I felt abandoned.
24
80216
2179
büyürken
kendimi terk edilmiş hissettim.
kendimi terk edilmiş hissettim.
01:35
I was lonely, and I started to withdraw,
25
83297
2959
Yalnızdım ve
kabuğuma çekilip,
kabuğuma çekilip,
01:39
and then I started to resent my parents
and become very angry.
and become very angry.
26
87196
4183
aileme gücenmeye ve
çok sinirli olmaya başladım.
çok sinirli olmaya başladım.
01:44
And as I was growing up,
through my teenage years,
through my teenage years,
27
92943
2563
Büyümeye devam ettiğim
ergenlik yıllarım boyunca,
ergenlik yıllarım boyunca,
01:47
I started to act out to try and get
attention from my parents.
attention from my parents.
28
95530
4042
ailemden ilgi görmek için
haylazlık yapmaya başladım.
haylazlık yapmaya başladım.
01:53
And one day, when I was 14,
29
101032
2534
Ve 14 yaşında olduğum bir gün,
01:55
I was standing in an alley,
and I was smoking a joint,
and I was smoking a joint,
30
103590
3544
sokakta durup esrar içiyordum
01:59
and a man who was twice my age,
with a shaved head and tall black boots,
with a shaved head and tall black boots,
31
107791
5043
ve iki katım yaşında olan
saçları tıraşlı, siyah botlu
saçları tıraşlı, siyah botlu
02:05
came up to me,
32
113470
1251
bir adam gelerek
02:07
and he snatched the joint from my lips.
33
115295
2288
dudağımdaki esrarı attı.
02:10
Then he put his hand on my shoulder
and he looked me in the eyes,
and he looked me in the eyes,
34
118893
3917
Ardından, ellerini omuzlarıma koyarak
gözlerimin içine baktı ve
gözlerimin içine baktı ve
02:14
and he said,
35
122834
1226
şöyle söyledi:
02:16
"That's what the communists
and the Jews want you to do
and the Jews want you to do
36
124933
3019
"Bu, Komunistler ve Yahudilerin
uysal kalman için
uysal kalman için
senden yapmanı istedikleri şey."
02:19
to keep you docile."
37
127976
1369
02:23
I was 14 years old,
38
131330
1182
14 yaşındaydım,
02:24
I'd been trading baseball cards
and watching "Happy Days" --
and watching "Happy Days" --
39
132536
2874
beysbol kartlarını takas ediyor,
"Mutlu Günler" izliyordum...
"Mutlu Günler" izliyordum...
02:27
I didn't really know what a Jew was.
40
135434
1774
Gerçekte Yahudi ne demek
bilmiyordum.
bilmiyordum.
02:29
(Laughter)
41
137232
1770
(Gülüşler)
02:31
It's true.
42
139026
1151
Ciddiyim.
02:32
And the only communist that I knew
was the bad Russian guy
was the bad Russian guy
43
140201
3975
Ve bildiğim tek Komünist,
Rocky filmindeki
Rocky filmindeki
02:36
in my favorite Rocky movie.
44
144200
1868
kötü Rus adamdı.
02:38
(Laughter)
45
146092
2631
(Gülüşler)
02:40
And since I'm here
baring my soul with you,
baring my soul with you,
46
148747
2231
Hazır burada size
ruhumu açıyorum,
ruhumu açıyorum,
02:43
I can reveal that I did not even know
what the word "docile" meant.
what the word "docile" meant.
47
151002
3992
şunu da söyleyeyim; "Uysal" kelimesinin
ne anlama geldiğini bile bilmiyordum.
ne anlama geldiğini bile bilmiyordum.
02:47
(Laughter)
48
155018
1801
(Gülüşler)
02:48
Dead serious.
49
156843
1205
Çok ciddiyim.
02:50
But it was as if this man in this alley
had offered me a lifeline.
had offered me a lifeline.
50
158950
4461
Fakat, sokaktaki bu adam
bana yardım eli uzatmış gibiydi.
bana yardım eli uzatmış gibiydi.
02:55
For 14 years, I'd felt
marginalized and bullied.
marginalized and bullied.
51
163435
4276
14 yıl boyunca, ötekileştirilmiş
ve zorbalığa uğramış hissetmiştim.
ve zorbalığa uğramış hissetmiştim.
03:00
I had low self-esteem.
52
168247
1663
Özgüvenim azdı.
03:02
And frankly, I didn't know
who I was, where I belonged,
who I was, where I belonged,
53
170632
3796
Ve açıkçası, kim olduğumu,
nereye ait olduğumu
nereye ait olduğumu
03:06
or what my purpose was.
54
174452
2005
ya da amacımın ne olduğunu
bilmiyordum.
bilmiyordum.
03:08
I was lost.
55
176481
1174
Kaybolmuştum.
03:10
And overnight, because this man
had pulled me in,
had pulled me in,
56
178430
4092
Bir gecede,
bu adamın beni çektiği
bu adamın beni çektiği
03:14
and I had grabbed onto that lifeline
with every fiber of my being.
with every fiber of my being.
57
182546
4605
o yaşam halatına
tüm varlığımla tutundum.
tüm varlığımla tutundum.
03:19
I had gone from "Joanie Loves Chachi"
58
187901
3126
"Joanie Loves Chachi"den
03:24
to full-blown Nazi.
59
192264
1994
tam gelişmiş bir
Nazi'ye dönüştüm.
Nazi'ye dönüştüm.
03:26
Overnight.
60
194826
1178
Bir gecede.
03:29
I started to listen to the rhetoric
61
197626
3147
Etkili konuşmalar dinleyip
03:32
and believe it.
62
200797
1155
onlara inanmaya başladım.
03:34
I started to watch very closely
as the leaders of this organization
as the leaders of this organization
63
202518
4362
Organizasyonun liderlerinin,
kendisini ötekileştirilmiş hisseden
kendisini ötekileştirilmiş hisseden
03:38
would target vulnerable young people
who felt marginalized
who felt marginalized
64
206904
5155
savunmasız gençleri
hedef alarak
hedef alarak
03:44
and then draw them in
with promises of paradise
with promises of paradise
65
212083
4550
onları yerine getirilmeyen vaatler
cennetine çekişini
cennetine çekişini
çok yakından izlemeye
başladım.
başladım.
03:48
that were broken.
66
216657
1204
03:51
And then I started to recruit myself.
67
219691
2565
Daha sonra ben de
üye alımına başladım.
üye alımına başladım.
03:55
I started to do that by making
white-power music.
white-power music.
68
223099
3784
Buna, beyaz gücüne yönelik
şarkılar yapmakla başladım.
şarkılar yapmakla başladım.
04:00
And soon, I became the leader
of that infamous organization
of that infamous organization
69
228299
5265
Kısa sürede, Amerika'daki ilk Neo-Nazi
dazlaklardan olan
dazlaklardan olan
ve beni radikalleştirip üye yapan
sokaktaki
sokaktaki
04:05
that was led by that man in that alley
70
233588
2628
04:08
who recruited me that day,
71
236240
1749
o adamın yönlendirmesiyle
04:10
who was America's first neo-Nazi skinhead
and who had radicalized me.
and who had radicalized me.
72
238013
4731
bu ünlü olmayan organizasyonun
lideri oldum.
lideri oldum.
04:15
For the next eight years,
73
243452
2280
Sekiz yıl boyunca,
04:17
I believed the lies that I had been fed.
74
245756
2908
beslendiğim yalanlara inandım.
04:21
And though I saw
no evidence of it whatsoever,
no evidence of it whatsoever,
75
249292
3356
Ne bir delil ne bir şey gördüm
yine de
yine de
04:24
I didn't hesitate to blame
every Jewish person in the world
every Jewish person in the world
76
252672
4223
dünya üzerindeki her Yahudi'yi suçlamaya
çekinmedim
çekinmedim
04:28
for what I thought was a white,
European genocide
European genocide
77
256919
4133
çünkü bir beyaz olarak,
Avrupa soykırımının onlar tarafından
Avrupa soykırımının onlar tarafından
04:33
being promoted by them
through a multiculturalist agenda.
through a multiculturalist agenda.
78
261076
4260
çok kültürlülük gündeminde
teşvik edildiğini sanıyordum.
teşvik edildiğini sanıyordum.
04:38
I blamed people of color
79
266553
1998
Beyaz olmayan insanları
04:40
for the crime and violence
and the drugs in the city,
and the drugs in the city,
80
268575
4035
şehirdeki suç, şiddet ve uyuşturucular
için suçladım,
için suçladım,
04:45
completely neglecting the fact
that I was committing acts of violence
that I was committing acts of violence
81
273737
3891
her gün şiddet içeren davranışlarda
bulunduğum gerçeğini
bulunduğum gerçeğini
04:49
on a daily basis,
82
277652
1245
04:51
and that in many cases,
83
279558
1672
ve birçok olayda
şehirleri uyuşturucuyla dolduranların
04:53
it was white supremacists
who were funneling drugs
who were funneling drugs
84
281254
2970
beyaz üstünlüğünü savunan kişiler olduğunu
04:56
into the inner cities.
85
284248
1484
tamamıyla göz ardı ederek.
04:58
And I blamed immigrants
86
286967
2296
Göçmenleri suçladım,
05:01
for taking jobs from white Americans,
87
289287
3516
beyaz Amerikalıların işlerini ellerinden
aldıkları için,
aldıkları için,
05:04
completely neglecting the fact that
my parents were hardworking immigrants
my parents were hardworking immigrants
88
292827
4971
ailemin birilerinden yardım almak yerine,
hayatta kalmak için
hayatta kalmak için
çok çalışan göçmenler olduğu gerçeğini
05:09
who struggled to survive,
89
297822
2085
05:13
despite not getting help
from anybody else.
from anybody else.
90
301010
2761
tamamıyla göz ardı ederek.
05:17
For the next eight years,
91
305846
1596
Sekiz yıl boyunca,
05:20
I saw friends die,
92
308339
1725
arkadaşlarımın öldüğünü,
05:23
I saw others go to prison
and inflict untold pain
and inflict untold pain
93
311096
4117
hapse girenleri ve
sayısız kurbana ve ailelerine
sayısız kurbana ve ailelerine
05:27
on countless victims
and their families' lives.
and their families' lives.
94
315237
3083
tarifsiz acılar çektirenleri gördüm.
05:31
I heard horrific stories
from young women in the movement,
from young women in the movement,
95
319566
3548
Hareketteki genç kadınlardan,
güvenmeleri gerektiği erkekler tarafından
güvenmeleri gerektiği erkekler tarafından
05:35
who'd been brutally raped by the very men
they were conditioned to trust,
they were conditioned to trust,
96
323138
4946
vahşice tecavüze uğradıklarına ilişkin
korkunç hikâyeler duydum
korkunç hikâyeler duydum
05:41
and I myself committed acts
of violence against people,
of violence against people,
97
329957
3158
ve ben de sırf ten renkleri,
kimleri sevdikleri ya da
kimleri sevdikleri ya da
05:45
solely for the color of their skin,
98
333139
2528
dua ettikleri tanrılar yüzünden
05:47
who they loved,
99
335691
1337
insanlara karşı
05:49
or the god that they prayed to.
100
337052
2628
şiddet içeren davranışlarda bulundum.
05:53
I stockpiled weapons for what I thought
was an upcoming race war.
was an upcoming race war.
101
341315
3871
Bir ırk savaşının yaklaşmakta olduğu
düşüncesiyle silah stoku yaptım.
düşüncesiyle silah stoku yaptım.
05:57
I went to six high schools;
102
345746
1419
Altı liseye gittim;
05:59
I was kicked out of four of them,
103
347189
1677
dördüden kovuldum,
06:00
one of them, twice.
104
348890
1429
bir tanesinden iki kez.
06:03
And 25 years ago, I wrote
and performed racist music
and performed racist music
105
351641
4903
Ve 25 yıl önce kendi yazdığım
ve icra ettiğim ırkçı şarkı,
ve icra ettiğim ırkçı şarkı,
06:10
that found its way
to the internet decades later
to the internet decades later
106
358044
2670
onlarca yıl sonra
internette yerini bularak
internette yerini bularak
06:12
and partially inspired
a young white nationalist
a young white nationalist
107
360738
3289
beyaz ırk milliyetçisi bir gence,
Charleston, South Carolina'daki
Charleston, South Carolina'daki
06:16
to walk into a sacred Charleston,
South Carolina, church
South Carolina, church
108
364051
4501
kutsal kiliseye giderek
dokuz masum insanı
dokuz masum insanı
06:20
and senselessly massacre
nine innocent people.
nine innocent people.
109
368576
4107
anlamsızca katletmesinde
kısmen ilham oldu.
kısmen ilham oldu.
06:28
But then my life changed.
110
376278
1641
Ama sonra hayatım değişti.
06:31
At 19 years old, I met a girl
who was not in the movement,
who was not in the movement,
111
379721
4104
19 yaşındayken,
harekete dâhil olmayan ve
harekete dâhil olmayan ve
06:35
who didn't have a racist bone in her body,
112
383849
2744
ırkçılıktan eser taşımayan
bir kızla tanıştım,
bir kızla tanıştım,
06:39
and I fell in love with her.
113
387708
1499
ona aşık oldum.
06:42
And at 19, we got married,
114
390279
1751
Ve 19 yaşındayken evlendik,
06:44
and we had our first son.
115
392920
1965
ilk oğlumuz oldu.
06:48
And when I held my son in my arms
in the delivery room that day,
in the delivery room that day,
116
396425
3648
O gün, doğumhanede oğlumu
kollarımda tuttuğumda
kollarımda tuttuğumda
06:52
not only did I reconnect
with some of the innocence that I had lost
with some of the innocence that I had lost
117
400784
4496
14 yaşında kaybettiğim masumiyetle
yeniden bağlantı kurmamın yanında
yeniden bağlantı kurmamın yanında
06:57
at 14 years old,
118
405304
1426
beni, harekete girmeye
06:59
but it also began to challenge
119
407716
1933
sürükleyen önemli şeylere de
07:01
the very important things that drew
me to the movement to begin with:
me to the movement to begin with:
120
409673
4209
meydan okumaya başladım:
07:05
identity, community and purpose --
121
413906
2470
kimlik, topluluk ve amaç gibi
07:08
things that I had been
struggling with as a young boy.
struggling with as a young boy.
122
416400
3514
genç bir erkekken
mücadele ettiğim şeylerle.
mücadele ettiğim şeylerle.
07:11
And now, I struggled with the concept
of who I was again.
of who I was again.
123
419938
5168
Şimdiyse, kim olduğum kavramıyla
mücadele ediyordum.
mücadele ediyordum.
07:17
Was I this neo-Nazi hatemonger,
124
425130
4610
Neo-Nazi nifakçısı mı,
07:22
or was I a caring father and husband?
125
430674
2756
yoksa şefkatli bir baba ve koca mıydım?
07:26
Was my community the one
that I had manufactured around me
that I had manufactured around me
126
434932
3656
Benim topluluğum;
kendimden nefret ettiğim ve
kendimden nefret ettiğim ve
07:30
to boost my own ego,
127
438612
1601
bunu etrafıma yansıtarak
07:32
because I felt self-hatred for myself
and I wanted to project it onto others,
and I wanted to project it onto others,
128
440982
4511
egomu tatmin etmesi için
çevremde oluşturduğum mu
çevremde oluşturduğum mu
07:38
or was it the one
that I had physically given life to?
that I had physically given life to?
129
446597
4020
ya da fiziksel olarak hayat verdiğim mi?
07:43
Was my purpose to scorch the earth
130
451918
2956
Amacım;
dünyayı yakıp yıkmak mı
dünyayı yakıp yıkmak mı
07:48
or was it to make it
a better place for my family?
a better place for my family?
131
456134
3555
yoksa, ailem için daha iyi bir yer
hâline getirmek mi?
hâline getirmek mi?
07:52
And suddenly, like a ton of bricks hit me,
132
460903
4174
Aniden, bir ton tuğla çarpmışçasına
07:57
I became very confused with
who I'd been for the last eight years.
who I'd been for the last eight years.
133
465101
5380
son sekiz yıldır kim olduğum
konusundakafam karıştı.
konusundakafam karıştı.
08:04
And if only I'd been brave enough
to walk away at that moment,
to walk away at that moment,
134
472026
3324
Keşke, o an terk edebilecek
ve içimdeki mücadelenin
ve içimdeki mücadelenin
08:07
to understand what the struggle was
that was happening inside of me,
that was happening inside of me,
135
475374
5568
ne olduğunu anlayabilecek kadar
cesur olsaydım,
cesur olsaydım,
08:13
then maybe tragedy
could have been averted.
could have been averted.
136
481715
3241
o zaman belki de
facia önlenebilirdi.
facia önlenebilirdi.
08:17
Instead, I did compromise.
137
485916
1919
Bunun yerine, taviz verdim.
08:19
I took myself off the streets
for the benefit of my family,
for the benefit of my family,
138
487859
3345
Ailemin iyiliği için kendimi
sokaklardan çektim çünkü;
sokaklardan çektim çünkü;
hapse girersem ya da sonum ölüm olursa,
kendi başlarının çaresine
kendi başlarının çaresine
08:23
because I was nervous that maybe
I could go to jail or end up dead,
I could go to jail or end up dead,
139
491228
3976
bakmak zorunda kalmalarından
korkuyordum.
korkuyordum.
08:27
and they would have to fend
for themselves.
for themselves.
140
495228
2093
08:30
So I stepped back as a leader,
141
498086
1582
Liderlikten geri çekildim,
08:31
and instead I opened a record store
142
499692
2639
bunun yerine tabii ki
beyaz gücüne yönelik
beyaz gücüne yönelik
08:35
that I was going to sell
white-power music in, of course,
white-power music in, of course,
143
503092
4151
şarkılar satacağım bir
müzik mağazası açtım,
müzik mağazası açtım,
08:39
because I was importing it in from Europe.
144
507267
2121
çünkü Avrupa'dan ithal ediyordum.
08:42
But I knew that if I was just
a racist store selling racist music
a racist store selling racist music
145
510409
4136
Tabii, ırkçı mağazada
sadece ırkçı şarkılar satarsam,
sadece ırkçı şarkılar satarsam,
08:46
the community would not
allow me to be there.
allow me to be there.
146
514569
3022
halkın orada kalmama
izin vermeyeceğini biliyordum.
izin vermeyeceğini biliyordum.
08:49
So I decided I was going to also
stock the shelves with other music,
stock the shelves with other music,
147
517615
4649
Raflarda punk rock, heavy metal,
hip-hop gibi
hip-hop gibi
diğer müzik türlerini de
08:54
like punk rock and heavy metal
148
522288
2456
bulundurmaya karar verdim.
08:56
and hip-hop.
149
524768
1247
08:58
And while the white-power music
that I was selling
that I was selling
150
526925
2531
Beyaz gücüne yönelik şarkılar,
09:01
was 75 percent of my gross revenue,
151
529480
2411
brüt gelirimin %75'ini oluşturuyordu
09:03
because people were driving in
from all over the country to buy it
from all over the country to buy it
152
531915
3318
çünkü bunları satan tek mağaza olduğu için
ülkenin her tarafından insanlar geliyordu.
09:07
from the only store that was selling it,
153
535257
2139
09:10
I also had customers come in
to buy the other music.
to buy the other music.
154
538435
4763
Diğer şarkılardan da satın almaya
gelen müşterilerim oluyordu.
gelen müşterilerim oluyordu.
09:15
And eventually, they started
to talk to me.
to talk to me.
155
543222
3123
Zamanla benimle konuşmaya
başladılar.
başladılar.
09:19
One day, a young black teen came in,
156
547387
4455
Bir gün, görünür biçimde üzgün
09:23
and he was visibly upset.
157
551866
1739
siyahi bir genç geldi.
09:27
And I decided to ask him what was wrong.
158
555076
2330
Ona, neyi olduğunu sormaya karar verdim?
09:30
And he told me that his mother
had been diagnosed with breast cancer.
had been diagnosed with breast cancer.
159
558213
3943
Annesine meme kanseri teşhisi
konulduğunu söyledi.
konulduğunu söyledi.
09:35
And suddenly, this young black teenager,
160
563166
2989
Bir anda, hiçbir zaman
anlamlı bir konuşmam
anlamlı bir konuşmam
09:38
who I'd never had a meaningful
conversation or interaction with,
conversation or interaction with,
161
566716
4565
ya da etkileşimim olmayan
bu siyahi gençle
bu siyahi gençle
09:43
I was able to connect with,
162
571305
1719
bağ kurabilmiştim,
09:45
because my own mother
had been diagnosed with breast cancer,
had been diagnosed with breast cancer,
163
573048
4005
çünkü kendi anneme de
meme kanseri teşhisi konulmuştu
meme kanseri teşhisi konulmuştu
09:49
and I could feel his pain.
164
577077
2426
ve acısını hissedebiliyordum.
09:52
On another occasion, a gay couple
came in with their son,
came in with their son,
165
580712
3740
Bir başka olay ise,
oğulları ile gelen gay çiftin
oğulları ile gelen gay çiftin
09:56
and it was undeniable to me
that they loved their son
that they loved their son
166
584476
4917
kendi oğullarını
benim kendi oğlumu sevdiğim gibi
benim kendi oğlumu sevdiğim gibi
derin bir şekilde sevdikleri
inkar edilemez gözükmüştü.
inkar edilemez gözükmüştü.
10:01
in the same profound ways
that I loved mine.
that I loved mine.
167
589417
3544
10:06
And suddenly, I couldn't rationalize
or justify the prejudice
or justify the prejudice
168
594233
4844
Bir anda, kafamdaki ön yargıyı
ne mantıklı bulabilmiş
ne mantıklı bulabilmiş
ne de haklılaştırabilmiştim.
10:11
that I had in my head.
169
599101
1434
10:13
I decided to pull the white-power
music from the inventory
music from the inventory
170
601869
2812
Yeni arkadaşlarımın gözleri önünde
satmaktan utanınca,
satmaktan utanınca,
10:16
when I became too embarrassed
to sell it in front of my new friends.
to sell it in front of my new friends.
171
604705
3359
beyaz gücüne yönelik şarkıları
stoktan çıkarmaya karar verdim.
stoktan çıkarmaya karar verdim.
10:20
And of course, the store
couldn't sustain itself,
couldn't sustain itself,
172
608929
2355
Hâliyle, dükkan ayakta kalamadı
10:23
so I had to close it.
173
611308
1311
ve kapatmak zorunda kaldım.
10:25
At that same time, I lost
nearly everything in my life.
nearly everything in my life.
174
613343
4631
Tam o dönemde, neredeyse
hayatımdaki her şeyi kaybettim.
hayatımdaki her şeyi kaybettim.
10:30
I used it as an opportunity to walk away
175
618484
2504
Bunu, sekiz yıl boyunca parçası olduğum
10:33
from the movement that
I'd been a part of for eight years,
I'd been a part of for eight years,
176
621012
2858
ve hayatım boyunca gördüğüm tek
kimlik, topluluk ve amaç olan
kimlik, topluluk ve amaç olan
10:35
the only identity, community and purpose
that I'd really known for most of my life.
that I'd really known for most of my life.
177
623894
4402
hareketten ayrılabilmek için
bir fırsat olarak kullandım.
bir fırsat olarak kullandım.
10:40
So I had nobody.
178
628949
1586
Kimsem kalmadı.
10:43
I lost my livelihood
because I closed the store.
because I closed the store.
179
631731
2596
Mağazayı kapattığım için
geçim kaynağımı kaybettim.
geçim kaynağımı kaybettim.
10:46
I didn't have a great relationship
with my parents, even though they tried.
with my parents, even though they tried.
180
634351
3986
Ailemle, her ne kadar onlar
çabalamış olsa da, iyi bir ilişkim yoktu.
çabalamış olsa da, iyi bir ilişkim yoktu.
Karım ve çocuklarım,
hareketi yeterince hızlı bırakmadığım
hareketi yeterince hızlı bırakmadığım
10:50
And my wife and children left me,
181
638891
1997
10:52
because I hadn't left the movement
and disengaged quickly enough.
and disengaged quickly enough.
182
640912
3665
ve bağlantılarımı koparmadığım için
beni terk etti.
beni terk etti.
10:58
And suddenly,
183
646040
1184
Ansızın yeniden
11:01
I didn't know who I was again,
184
649117
1931
kim olduğumu,
nereye ait olduğumu,
11:03
or where I fit in
185
651072
1260
11:05
or what my purpose was supposed to be.
186
653044
2370
amacımın ne olması gerektiğini
bilmiyordum.
bilmiyordum.
11:08
I was miserable inside,
187
656034
2317
Zavallı bir durumdaydım,
11:10
and I often woke up in the morning
188
658959
2955
sabahları
sıklıkla uyanmamayı umarak
sıklıkla uyanmamayı umarak
11:13
wishing that I hadn't.
189
661938
1484
uyanıyordum.
11:17
About five years in,
190
665590
1740
Beş yıl içinde
11:19
one of the few friends that I had
was concerned about my well-being,
was concerned about my well-being,
191
667354
3846
kalan birkaç arkadaşımdan biri
benim için endişelenip
benim için endişelenip
yanıma geldi ve
11:23
and she came to me and she said,
192
671224
1883
"Bir şeyler yapman lazım,
çünkü öldüğünü görmek istemiyorum." dedi.
çünkü öldüğünü görmek istemiyorum." dedi.
11:25
"You need to do something,
because I don't want to see you die."
because I don't want to see you die."
193
673131
3359
11:29
And she suggested that I go
apply for a job where she worked,
apply for a job where she worked,
194
677982
3628
Çalıştığı yerde iş başvurusu
yapmamı önerdi,
yapmamı önerdi,
11:33
at a company called IBM.
195
681634
1799
IBM'de.
11:37
Yeah, I thought she was crazy, too.
196
685158
2053
Ben de çıldırdığını düşünmüştüm.
11:39
(Laughter)
197
687235
1685
(Gülüşler)
11:40
Here I was, a closeted ex-Nazi
covered in hate tattoos.
covered in hate tattoos.
198
688944
4575
Nefret dövmeleriyle kaplı
eski bir Nazi olduğunu saklayan
eski bir Nazi olduğunu saklayan
ve üniversiteye gitmemiş
biriydim.
biriydim.
11:45
I didn't go to college.
199
693543
1232
11:46
I'd been kicked out of multiple
high schools multiple times.
high schools multiple times.
200
694799
4075
Birçok liseden
birden çok kez atıldım.
birden çok kez atıldım.
11:52
I didn't even own a computer.
201
700071
1599
Bir bilgisayarım bile yoktu.
11:55
But I went in,
202
703384
1256
Ama,
yine de gittim
yine de gittim
11:56
and somehow, miraculously, I got the job.
203
704664
3630
ve mucize eseri işi aldım.
12:01
I was thrilled.
204
709636
1566
Çok sevinmiştim.
12:04
And then I became terrified to learn
205
712218
2637
Ardındansa,
iki defa atıldığım lisede
iki defa atıldığım lisede
12:06
that they'd actually be putting me
back at my old high school,
back at my old high school,
206
714879
3561
bilgisayar kurulumu işine
12:10
the same one I got kicked out of twice,
207
718464
2475
verildiğimi öğrendiğimde
12:13
to install their computers.
208
721892
1449
korkuyla doldum.
12:16
This was a high school
where I had committed acts of violence
where I had committed acts of violence
209
724483
3507
Öğrencilerine ve öğretmenlerine karşı
12:20
against students, against faculty;
210
728014
2452
şiddet içeren davranışlarda bulunduğum;
12:22
where I had protested out in front
of the school for equal rights for whites
of the school for equal rights for whites
211
730490
4140
okulun önünde beyazlar için eşit haklar
protestosu yaptığım
protestosu yaptığım
12:26
and even had a sit-in in the cafeteria
212
734654
3079
ve hatta kafeteryada oturup
beyaz öğrenci birliği için
beyaz öğrenci birliği için
12:29
to try and demand a white student union.
213
737757
2494
çabalayıp emirler yağdırdığım liseydi.
12:34
And of course, as karma would have it,
214
742039
2608
Ve tabii
kaderin cilvesine bakın ki,
kaderin cilvesine bakın ki,
12:37
within the first couple of hours,
215
745289
1835
birkaç saat içinde
12:39
who walks right by me
but Mr. Johnny Holmes,
but Mr. Johnny Holmes,
216
747676
3922
önümde yürüyen kişi
Mr. Johnny Holmes'tan başkası değildi;
Mr. Johnny Holmes'tan başkası değildi;
12:43
the tough black security guard
I had gotten in a fistfight with,
I had gotten in a fistfight with,
217
751622
3386
yumruk yumruğa kavga ettiğim,
beni okuldan ikinci kez attıran
beni okuldan ikinci kez attıran
12:48
that got me kicked out the second time
218
756016
2040
ve kelepçeler içinde dışarı çıkartan
12:50
and led out in handcuffs from the school.
219
758080
2414
çetin siyahi güvenlik görevlisi.
12:53
He didn't recognize me,
220
761763
1615
O beni tanımadı ama
12:56
but I saw him,
221
764251
1232
ben onu gördüğümde
12:58
and I didn't know what to do.
222
766404
1402
ne yapacağımı şaşırmıştım.
12:59
I was frozen; I was this grown man now,
years out of the movement,
years out of the movement,
223
767830
3643
Dona kalmıştım,
hareketten ayrılalı yılları geçmiş olan
hareketten ayrılalı yılları geçmiş olan
bu yetişkin adamdım ve şimdi
terliyor, titriyordum.
terliyor, titriyordum.
13:03
and I was sweating and I was trembling.
224
771497
2081
13:06
But I decided I had to do something.
225
774533
2154
Yine de bir şeyler yapmaya
karar verdim.
karar verdim.
13:09
And I decided I needed to suffer
under the weight of my past,
under the weight of my past,
226
777902
3799
Geçmişimin ağırlığı karşısında
acı çekmem gerektiğine karar verdim
acı çekmem gerektiğine karar verdim
13:13
because for five years
I had tried to outrun it.
I had tried to outrun it.
227
781725
2671
çünkü beş yıldır
bundan kaçmaya çalışıyordum.
bundan kaçmaya çalışıyordum.
13:17
I'd tried to make new friends
and cover my tattoos with long sleeves,
and cover my tattoos with long sleeves,
228
785105
3304
Yeni arkadaşlar yapmaya,
uzun kollu elbiselerle dövmelerimi
uzun kollu elbiselerle dövmelerimi
gizlemeye çalıştım ve
13:20
and I wouldn't admit it
229
788433
1167
13:21
because I was afraid of being judged
230
789624
1822
diğer insanları yargıladığım gibi
13:23
the same way I had judged other people.
231
791470
2241
yargılanmaktan korktuğum için
itiraf edemedim.
itiraf edemedim.
13:26
Well, I decided I was going to chase
Mr. Holmes out to the parking lot --
Mr. Holmes out to the parking lot --
232
794862
3984
Park yerinin dışına kadar Mr. Holmes'u
takip etmeye karar verdim,
takip etmeye karar verdim,
13:30
probably not the smartest
decision that I made.
decision that I made.
233
798870
2503
muhtemelen yaptığım en zekice
seçim değildi.
seçim değildi.
13:33
(Laughter)
234
801397
1271
(Kahkahalar)
13:34
But when I found him,
he was getting into his car,
he was getting into his car,
235
802692
2514
Onu, arabasına girmeye
çalışırken bulup
çalışırken bulup
13:37
and I tapped him on the shoulder.
236
805230
1973
omzuna dokundum.
13:39
And when he turned around
and he recognized me,
and he recognized me,
237
807227
3156
Kafasını çevirip
beni tanıdığında
beni tanıdığında
13:42
he took a step back because he was afraid.
238
810407
2567
korku dolu bir şekilde
bir adım geri attı.
bir adım geri attı.
13:46
And I didn't know what to say.
239
814907
1627
Ne söyleyeceğimi bilemedim.
13:50
Finally, the words came out of my mouth,
and all I could think to say was,
and all I could think to say was,
240
818088
4040
Sonunda, kelimeler ağzımdan çıktı
ve tüm söyleyebildiğim
ve tüm söyleyebildiğim
13:54
"I'm sorry."
241
822152
1161
"Özür dilerim." idi.
13:56
And he embraced me,
242
824096
1476
Bana sarıldı
13:58
and he forgave me.
243
826391
1429
ve beni affetti.
Kendimi affetmem için
beni yüreklendirdi.
beni yüreklendirdi.
14:01
And he encouraged me to forgive myself.
244
829877
2966
Bunun; çeteye katılarak hapse girecek
bir arpa boyu yol gidememiş
bir arpa boyu yol gidememiş
14:06
He recognized that it wasn't the story
of some broken go-nowhere kid
of some broken go-nowhere kid
245
834073
6090
hasarlı bir çocuğun hikâyesi olmadığını
anladı.
anladı.
14:12
who was going to just
join a gang and go to prison.
join a gang and go to prison.
246
840187
3016
14:15
He knew that this was the story
of every young person who was vulnerable,
of every young person who was vulnerable,
247
843227
4523
Bunun;
kimlik, topluluk ve amaç ararken
kimlik, topluluk ve amaç ararken
duvara toslayan ve bulamayarak
14:19
who was searching for identity,
community and purpose,
community and purpose,
248
847774
2808
karanlık yola sapan
14:22
and then hit a wall
249
850606
1406
her korunmasız gencin hikâyesi
olduğunu
olduğunu
14:24
and was unable to find it
250
852036
1722
14:25
and went down a dark path.
251
853782
1747
biliyordu.
Bir şey için söz vermemi istedi;
14:29
And he made me promise one thing,
252
857482
2093
hikâyemi, dinlemek isteyen herkese
anlatacaktım.
anlatacaktım.
14:31
that I would tell my story
to whoever would listen.
to whoever would listen.
253
859599
3228
Bu, 18 yıl önceydi
14:34
That was 18 years ago,
254
862851
1582
ve o zamandan beri bunu yapıyorum.
14:36
and I've been doing it ever since.
255
864457
1798
14:38
(Applause)
256
866737
4874
(Alkışlar)
Kendinize şuan şunu soruyor olabilirsiniz:
14:49
You might be asking yourself right now:
257
877309
1968
Çok çalışan göçmen bir ailenin
iyi çocuğu
iyi çocuğu
14:51
How does a good kid from
a hardworking immigrant family
a hardworking immigrant family
258
879301
3022
nasıl oldu da
böyle karanlık bir yola saptı?
böyle karanlık bir yola saptı?
14:54
end up going down such a dark path?
259
882347
2843
Tek kelime: Çukurlar.
14:57
One word: potholes.
260
885214
2680
15:00
That's right. Potholes.
261
888508
1718
Evet doğru: Çukurlar.
Çocukken çok fazla çukurum vardı.
15:02
I had a lot of potholes when I was kid.
262
890250
2533
Hepimizin var,
15:05
We all had them --
263
893582
1545
15:07
you know, the things in life that we hit
264
895151
2870
bilirsiniz, hayatta rast geldiğimiz
şeyler
şeyler
15:10
that invariably just kind of
nudge us off our path,
nudge us off our path,
265
898045
2926
devamlı bizi bu yola
sürükler
sürükler
ve eğer çözümlenmez,
15:12
and if they remain unresolved
266
900995
1682
tedavi edilmez veya
15:15
or untreated
267
903442
1239
ilgilenilmezlerse
15:17
or not dealt with,
268
905697
1421
bazen, epey karanlık olan koridorlarda
tehlikeli biçimde kaybolabiliriz.
tehlikeli biçimde kaybolabiliriz.
15:19
sometimes we can get dangerously lost
down pretty dark corridors.
down pretty dark corridors.
269
907792
3763
Çukurlar; travma,
15:24
Potholes can be things like trauma,
270
912228
2183
kötü muamele, işsizlik,
15:26
abuse, unemployment,
271
914435
2417
ihmal,
15:29
neglect,
272
917667
1159
tedavi edilmemiş psikolojik rahatsızlıklar
15:31
untreated mental health conditions,
273
919652
2192
hatta ayrıcalık bile olabilir.
15:33
even privilege.
274
921868
1191
Ve eğer hayattaki yolculuğumuzda
yeterince çukura rast gelirsek
yeterince çukura rast gelirsek
15:35
And if we hit enough potholes
on our journey in life,
on our journey in life,
275
923942
3148
ve bizi, menzile ulaştıracak
ya da çekip çıkaracak
ya da çekip çıkaracak
15:39
and we don't have the resources
or the help to navigate around them
or the help to navigate around them
276
927696
3740
yeterli kaynağımız
ya da yardımcımız olmazsa
ya da yardımcımız olmazsa
15:43
or to pull us out,
277
931460
1217
bazen iyi insanları,
kötü şeyler yaparken buluruz.
kötü şeyler yaparken buluruz.
15:46
well, sometimes good people
end up doing bad things.
end up doing bad things.
278
934184
3173
15:52
One such person
who had potholes is Darrell.
who had potholes is Darrell.
279
940026
3139
Çukurları olan insanlardan
biri de Darrell'dı.
biri de Darrell'dı.
Darrell, New York eyaletinin
merkezden uzak yerinde yaşıyordu.
merkezden uzak yerinde yaşıyordu.
15:55
Darrell is from upstate New York.
280
943189
1791
15:57
He had read my memoir,
281
945495
2125
Anılarımı okumuş
ve sonu yüzünden gerçekten üzülmüştü.
15:59
and he was really upset about the ending.
282
947644
2697
İşte, ben hareketten ayrılmıştım
16:02
You see, I'd gotten out of the movement
283
950365
1906
16:04
and he was still in.
284
952295
1430
ama o hâlâ içindeydi.
Bana e-posta atarak
şunu söyledi:
şunu söyledi:
16:05
And he emailed me and he said,
285
953749
3707
"İşlerin bu hâle gelmesinden
hoşlanmadım."
hoşlanmadım."
16:09
"I didn't really like the way
that turned out."
that turned out."
286
957480
2338
16:11
And I said, "Well, I'm sorry."
287
959842
1714
Ben ise, "Özür dilerim."
16:13
(Laughter)
288
961580
1629
(Gülüşler)
"Fakat eğer konuşmak istersen,
bunu kesinlikle yapabiliriz." dedim.
bunu kesinlikle yapabiliriz." dedim.
16:15
"But if you want to talk about it,
we could certainly do that."
we could certainly do that."
289
963233
2991
Darrell'la bir ileri bir geri geçen
birkaç haftadan sonra
birkaç haftadan sonra
16:18
And after a couple of weeks
of going back and forth with Darrell,
of going back and forth with Darrell,
290
966248
3218
öğrendim ki; yaralandığı için
Müslümanları öldürmeye
Müslümanları öldürmeye
16:21
I learned he was a 31-year-old
military veteran who had been injured
military veteran who had been injured
291
969490
5080
Afganistan'a gidemediğinden
gerçekten öfkelenen
gerçekten öfkelenen
16:26
and was really angry about
not being able to go to Afghanistan
not being able to go to Afghanistan
292
974594
3739
gazi bir askermiş.
16:30
to kill Muslims.
293
978357
1301
16:32
And one day on the phone,
294
980741
1325
Bir gün telefonda bana,
16:34
he told me that he had seen
a Muslim man in the park praying,
a Muslim man in the park praying,
295
982090
4189
parkta dua eden bir Müslüman
gördüğünü ve
gördüğünü ve
tüm yapmak istediğinin
onu yüzünden tekmelemek olduğunu söyledi.
onu yüzünden tekmelemek olduğunu söyledi.
16:38
and that all he wanted to do
was kick him in the face.
was kick him in the face.
296
986303
3887
Ertesi gün Buffalo'ya uçtum,
16:43
I flew to Buffalo the next day,
297
991377
1749
16:45
and I sat down with Darrell,
298
993968
1674
ve Darrell'la oturup
16:48
and I asked him,
299
996515
1192
ona şunu sordum:
"Daha önce hiç, bir Müslümanla
tanıştın mı?"
tanıştın mı?"
16:50
"Have you ever met
a Muslim person before?"
a Muslim person before?"
300
998343
3205
Ve "Hayır!
16:54
And he said, "No!
301
1002168
1546
16:55
Why the hell would I want to do that?
302
1003738
1831
Neden böyle bir şey yapmak isteyeyim?
Onlar şeytan. Onlarla hiç işim
olmaz." dedi.
olmaz." dedi.
16:57
They're evil. I don't want
anything to do with them."
anything to do with them."
303
1005593
2549
17:01
I said, "OK."
304
1009067
1430
"Tamam" dedim.
Müsaade isteyerek,
tuvalete gittim ve
tuvalete gittim ve
17:02
So I excused myself,
and I went into the bathroom
and I went into the bathroom
305
1010521
2422
tuvallette telefonumu çıkarıp
17:04
and I took my phone out in the bathroom,
306
1012967
2234
bölgedeki camileri Google'da arayarak
17:07
and I Googled the local mosque,
307
1015225
1893
onları sessizce aradım ve
17:09
and I called them very quietly
from the bathroom,
from the bathroom,
308
1017977
2287
şöyle söyledim: "Affedersin İmam,
bir iyilik yapmanızı isteyeceğim.
bir iyilik yapmanızı isteyeceğim.
17:12
and I said, "Excuse me,
imam, I need a favor.
imam, I need a favor.
309
1020288
3958
Dininiz hakkında daha fazla şey
17:16
I have a Christian man
310
1024270
1151
17:17
who would really love to learn more
about your religion."
about your religion."
311
1025445
2806
öğrenmek isteyen
Hristiyan bir adam var."
Hristiyan bir adam var."
(Gülüşler)
17:20
(Laughter)
312
1028275
2685
"Uğramamızın bir mahzuru var mı?"
17:22
"Do you mind if we stop by?"
313
1030984
1738
17:26
Well, it took some convincing
for Darrell to go,
for Darrell to go,
314
1034278
2714
Darrell'ı oraya götürmek için
ikna etmek gerekti,
ikna etmek gerekti,
ama eninde sonunda
oradaydık
oradaydık
17:29
but finally we got there,
315
1037016
2002
17:31
and when I knocked on the door,
316
1039042
1506
ve kapıyı çaldığımda
imam bizim için
15 dakikası kaldığını
15 dakikası kaldığını
17:32
the imam said he only had
15 minutes left for us,
15 minutes left for us,
317
1040572
3090
çünkü ibadet hizmeti için
hazırlık yapacaktı.
hazırlık yapacaktı.
17:35
because he was preparing
for a prayer service.
for a prayer service.
318
1043686
2550
17:38
I said, "We'll take it."
319
1046260
1197
"Kabul ediyoruz." dedik.
İçeri girdik,
17:40
We went in,
320
1048252
1158
iki buçuk saat sonunda
sarılıp ağladık
sarılıp ağladık
17:41
and two and a half hours later,
we came out after hugging and crying
we came out after hugging and crying
321
1049434
5183
ve en garibi; Chuck Norris üzerinden
bir şekilde bağ kurduk.
bir şekilde bağ kurduk.
17:46
and, very strangely,
bonding over Chuck Norris for some reason.
bonding over Chuck Norris for some reason.
322
1054641
3972
(Gülüşler)
17:50
(Laughter)
323
1058637
1050
17:51
I don't know what it was about that,
324
1059711
1932
Ne hakkında olduğunu bilmiyorum
ama olan buydu işte.
17:53
but that's what happened.
325
1061667
1392
Darrell ile imamı,
yerel falafel yapan yerin orada
yerel falafel yapan yerin orada
17:56
And I'm happy to say now
that Darrell and the imam,
that Darrell and the imam,
326
1064459
3100
beraber öğle yemeği yerken
görebileceğinizi söylemekten
görebileceğinizi söylemekten
17:59
you can often find them
at the local falafel stand,
at the local falafel stand,
327
1067583
2436
mutluluk duyuyorum.
18:02
having lunch together.
328
1070043
1615
(Alkışlar)
18:03
(Applause)
329
1071682
3765
Görüyorsunuz, bu bizim
birbirimizden kopukluğumuz.
birbirimizden kopukluğumuz.
18:12
You see, it's our disconnection
from each other.
from each other.
330
1080418
2541
Nefret, cahillikten doğmadır.
18:14
Hatred is born of ignorance.
331
1082983
2243
Korku, babası
ve yalnızlık ise annesidir.
ve yalnızlık ise annesidir.
18:17
Fear is its father,
and isolation is its mother.
and isolation is its mother.
332
1085250
4079
Anlamadığımız şeylerden
korkmaya eğilimliyizdir
korkmaya eğilimliyizdir
18:21
When we don't understand something,
we tend to be afraid of it,
we tend to be afraid of it,
333
1089353
3977
ve eğer kendimizi uzak tutarsak
18:25
and if we keep ourselves from it,
334
1093354
1719
18:27
that fear grows, and sometimes,
it turns into hatred.
it turns into hatred.
335
1095097
3147
korku büyür ve bazen
nefrete dönüşür.
nefrete dönüşür.
Hareketi bıraktığımdan beri
yüzün üzerinde kişiye,
yüzün üzerinde kişiye,
18:31
Since I've left the movement,
I've helped over a hundred people
I've helped over a hundred people
336
1099120
2999
aşırıcı hareketlerden
18:34
disengage from extremist movements,
from white supremacist groups --
from white supremacist groups --
337
1102143
3318
ve beyaz üstünlüğünü
savunan gruplardan
savunan gruplardan
ayrılabilmeleri için yardım ettim.
18:37
(Applause)
338
1105485
3810
(Alkışlar)
Cihatçı gruplara bile.
18:46
to even jihadist groups.
339
1114278
1526
Bunu;
onlarla tartışmayarak,
onlarla tartışmayarak,
18:47
And the way I do that
is not by arguing with them,
is not by arguing with them,
340
1115828
4557
münakaşa etmeyerek,
18:52
not by debating them,
341
1120409
1517
hatta hatalı olduklarını dahi
söylemeyerek yaptım.
söylemeyerek yaptım.
18:53
not by even telling them they're wrong,
342
1121950
2289
Her ne kadar bazen yapmak istesem de,
18:56
even though, boy, I want to sometimes.
343
1124263
2233
bunu yapmıyorum.
18:58
I don't do that.
344
1126520
1274
Bunun yerine,
onları uzaklaştırmıyorum.
onları uzaklaştırmıyorum.
19:00
Instead, I don't push them away.
345
1128334
2528
Yakınlaştırıyor,
19:02
I draw them in closer,
346
1130886
1635
19:05
and I listen very closely
for their potholes,
for their potholes,
347
1133220
4363
çukurlarını
çok yakından dinliyor
çok yakından dinliyor
ve doldurmaya çalışıyorum.
19:10
and then I begin to fill them in.
348
1138345
1669
İnsanları daha dirençli,
19:12
I try to make people more resilient,
349
1140657
2256
daha özgüvenli
yapmaya çalıştım ve
yapmaya çalıştım ve
19:14
more self-confident,
350
1142937
1504
19:16
more able to have skills
to compete in the marketplace
to compete in the marketplace
351
1144841
4029
daha fazla yetenekleri olması
için uğraştım ki
için uğraştım ki
piyasada rekabet edebilsinler
19:20
so that they don't have
to blame the other,
to blame the other,
352
1148894
2672
hiç tanışmadıkları diğer insanları
suçlamasınlar.
suçlamasınlar.
19:24
the other that they've never met.
353
1152764
1824
Gitmeden önce size
son bir şey söylemek istiyorum.
son bir şey söylemek istiyorum.
19:27
I'd like to just leave you
with one last thing before I go.
with one last thing before I go.
354
1155758
3800
Çalıştığım tüm insanlar,
size aynı şeyi söyleyecektir.
size aynı şeyi söyleyecektir.
19:32
Of all the people I've worked with,
they will all tell you the same thing.
they will all tell you the same thing.
355
1160915
3523
1- İdeoloji ya da inançtan dolayı değil,
19:36
One, they became extremists
356
1164462
3592
19:40
because they wanted to belong,
not because of ideology or dogma.
not because of ideology or dogma.
357
1168078
3834
ait olmak istedikleri için
aşırıcılardan oldular.
aşırıcılardan oldular.
2- En az hakkettikleri zamanda
19:44
And second, what brought them out
358
1172787
2628
en az hakkettikleri kişilerden
19:48
was receiving compassion
359
1176290
1902
19:50
from the people
they least deserved it from,
they least deserved it from,
360
1178216
2343
merhamet görünce,
vazgeçtiler.
19:53
when they least deserved it.
361
1181247
1653
(Alkışlar)
19:54
(Applause)
362
1182924
2097
19:57
So I would like
to leave you with a challenge:
to leave you with a challenge:
363
1185045
2310
Size zorlu bir görev vermek istiyorum:
19:59
go out there today, tomorrow --
hopefully every day --
hopefully every day --
364
1187801
3506
bugün, yarın
-umarım her gün- dışarı çıkmanızı
-umarım her gün- dışarı çıkmanızı
ve sizin merhametinizi hak etmediğini
düşündüğünüz birini bulun
düşündüğünüz birini bulun
20:04
find somebody that you think
is undeserving of your compassion
is undeserving of your compassion
365
1192052
4672
ve onlara merhametinizi verin
20:08
and give it to them,
366
1196748
1184
çünkü sizi temin ederim ki
20:10
because I guarantee you,
367
1198694
1389
buna en çok ihtiyacı olanlar,
onlar.
onlar.
20:12
they're the ones who need it the most.
368
1200107
1908
Çok teşekkür ederim.
20:14
Thank you very much.
369
1202554
1312
20:15
(Applause)
370
1203890
1963
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Christian Picciolini - Counter-extremism specialistChristian Picciolini is dedicated to helping others counter racism and extremism.
Why you should listen
After leaving the white supremacist skinhead movement he helped build in America during the 1980s and 90s, Christian Picciolini earned a degree in international relations from DePaul University. He launched Goldmill Group, a global media and counter-extremism consulting firm. In 2016, he won an Emmy Award for his role in producing an anti-hate advertising campaign aimed at helping people disengage from violent extremist groups. His life since leaving the white-supremacist movement over two decades ago has been dedicated to helping others counter racism and extremism by founding such organizations as ExitUSA and Life After Hate.
Picciolini has spoken all over the world, sharing his unique and extensive knowledge, teaching all who are willing to learn about building greater peace through empathy and compassion. His involvement in the early American skinhead movement is chronicled in his memoir WHITE AMERICAN YOUTH: My Descent into America’s Most Violent Hate Movement—and How I Got Out (Hachette). He is co-developing a television docu-series based on his work helping people disengage from violent ideologies.
Christian Picciolini | Speaker | TED.com