TEDxCambridge
Tony Luciani: A mother and son's photographic journey through dementia
Tony Luciani: Demans hastası bir anne ve oğlunun fotoğrafik yolculuğu
Filmed:
Readability: 3.6
531,090 views
91 yaşındaki annesi Elia arka planda aniden belirdiğinde sanatçı Tony Luciani aslında yeni aldığı kamerayı test etmekteydi. Ortaya çıkan bu spontane fotoğraflar, Luciani'nin annesiyle arasında bir işbirliğini tetikleyerek bu görüntüleri demans hastalığı boyunca annesinin hayatını ve iç dünyasını yansıttığı bir belgesele dönüştürmesini sağladı. Bu duygu yüklü konuşmada, Luciani en sevdiği karelerle ilgili hikayeleri anlatıyor ve yaşlanmakta olan bir ebeveynle ilgilenmenin keyifli ve hüzünlü anlarına dair bizlere bir imge sunuyor.
Tony Luciani - Artist
Tony Luciani picked up a camera in 2014 to document his aging mom's struggle with dementia, beginning a four-year-long voyage of discovery. Full bio
Tony Luciani picked up a camera in 2014 to document his aging mom's struggle with dementia, beginning a four-year-long voyage of discovery. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:13
When my 91-year-old mother, Elia,
moved in with me,
moved in with me,
0
1254
3952
Doksan bir yaşındaki annem Elia
evime taşındığında
evime taşındığında
00:17
I thought I was doing her a service.
1
5230
2400
yardım eden tarafın
ben olduğunu düşünüyordum.
ben olduğunu düşünüyordum.
00:20
In fact, it was the other way around.
2
8460
2611
Aslında bakarsanız
meğer o bana yardım ediyormuş.
meğer o bana yardım ediyormuş.
00:23
You see, Mom was having issues
with memory loss and accepting her age.
with memory loss and accepting her age.
3
11914
4170
Anlayacağınız üzere hafıza kaybı,
yaşını kabullenmek gibi sıkıntıları vardı.
yaşını kabullenmek gibi sıkıntıları vardı.
00:29
She looked defeated.
4
17128
1888
Yorgun düşmüş gibi görünüyordu.
00:31
I tried to make her
as comfortable as possible,
as comfortable as possible,
5
19914
3415
Onu elimden geldiğince
rahat ettirmeye çalışıyordum
rahat ettirmeye çalışıyordum
00:35
but when I was at my easel, painting,
6
23353
2396
fakat ben şövalede resim yaparken,
00:37
I would peek over
and see her just ... there.
and see her just ... there.
7
25773
3595
ona şöyle bir üstten baktığımda
"öylece" duran birini görüyordum.
"öylece" duran birini görüyordum.
00:41
She'd be staring at nothing in particular.
8
29836
3021
Boşluğa gözlerini öylece dikiyordu.
00:45
I'd watch her slowly climb the stairs,
9
33633
3754
Merdivenlerden ağır ağır
çıkarken izlerdim onu,
çıkarken izlerdim onu,
00:49
and she wasn't the mom I grew up with.
10
37411
2251
beni büyüten kadına hiç benzemiyordu.
00:52
I saw, instead, a frail,
11
40053
3365
Onun yerine ince ve güçsüz,
00:55
tiny, old woman.
12
43442
3667
ufacık, yaşlı bir kadın görüyordum.
01:01
A few weeks went by,
and I needed a break from my painting.
and I needed a break from my painting.
13
49339
3536
Birkaç hafta daha geçti
ve resme ara verme ihtiyacı duydum.
ve resme ara verme ihtiyacı duydum.
01:04
I wanted to play with the new camera
I had just bought.
I had just bought.
14
52899
2658
Yeni aldığım kamerayı
biraz kurcalamak istiyordum.
biraz kurcalamak istiyordum.
01:07
I was excited --
it had all sorts of dials,
it had all sorts of dials,
15
55581
3389
Heyecanlıydım, her çeşit mod kadran,
düğme ve öğrenmek istediğim
birtakım ayarlara sahipti,
birtakım ayarlara sahipti,
01:10
buttons and settings I wanted to learn,
16
58994
2325
01:13
so I set up my tripod
facing this large mirror,
facing this large mirror,
17
61343
4686
ben de tripodu
büyük bir aynanın önüne koydum,
büyük bir aynanın önüne koydum,
01:18
blocking the doorway
to the only bathroom in the house.
to the only bathroom in the house.
18
66053
5366
yani evde var olan
tek banyonun da önünü kapattım.
tek banyonun da önünü kapattım.
01:23
(Laughter)
19
71443
1150
(Gülüşmeler)
01:25
After a while, I hear,
20
73244
2571
Bir süre sonra bir ses duydum,
01:29
(Imitating Italian accent)
"I need to use the washroom."
"I need to use the washroom."
21
77094
2642
(İtalyan aksanı yaparak)
"Lavaboyu kullanmam lazım."
"Lavaboyu kullanmam lazım."
01:31
(Laughter)
22
79760
1001
(Gülüşmeler)
01:32
"Five minutes, Mom. I need to do this."
23
80785
3008
"Beş dakika daha anne,
bunu bitirmem gerek."
bunu bitirmem gerek."
01:36
15 minutes later, and I hear, again,
24
84379
4722
On beş dakika sonra tekrar seslendi,
01:42
"I need to use the washroom."
25
90205
2592
"Lavaboyu kullanmam lazım."
01:45
"Five more minutes."
26
93157
1889
"Beş dakika daha."
01:47
Then this happened.
27
95913
1267
Sonra da işte bu oldu.
01:53
(Laughter)
28
101323
3965
(Gülüşmeler)
01:57
(Applause)
29
105312
6943
(Alkışlar)
02:05
And this.
30
113072
1714
Sonra bu.
02:09
(Laughter)
31
117136
5449
(Gülüşmeler)
02:14
And then, this.
32
122609
2690
Ardından da bu.
02:19
(Laughter)
33
127383
6400
(Gülüşmeler)
02:25
I had my "aha!" moment.
34
133807
3041
İşte o zaman "dank" etti.
02:29
We connected.
35
137198
1150
Bir bağlantı kurmuştuk.
02:30
We had something tangible
we could do together.
we could do together.
36
138729
3254
Artık birlikte yapabileceğimiz,
elle tutulabilir bir şey vardı.
elle tutulabilir bir şey vardı.
02:36
My mom was born in a small
mountain village in central Italy,
mountain village in central Italy,
37
144991
4334
Annem İtalya'nın merkezindeki
ufak bir dağ kasabasında doğmuştu,
ufak bir dağ kasabasında doğmuştu,
ailesi burada toprağı ekiyor
ve koyun besliyordu.
ve koyun besliyordu.
02:41
where her parents had land and sheep.
38
149349
2466
02:44
At a young age,
her father died of pneumonia,
her father died of pneumonia,
39
152658
2879
Babası genç yaşta zatürreden ölmüştü,
02:47
leaving his wife and two daughters alone
with all the heavy chores.
with all the heavy chores.
40
155561
4228
ardında bütün bu ağır işlerle birlikte,
karısı ve iki kızını bırakmıştı.
karısı ve iki kızını bırakmıştı.
02:53
They found that they couldn't cope.
41
161260
2436
Onlar da bu işlerle
baş edemeyeceklerini anladılar.
baş edemeyeceklerini anladılar.
02:56
So a very hard decision was made.
42
164363
2515
Bu sebeple zor bir karar vermek
durumunda kaldılar.
durumunda kaldılar.
02:59
Mom, the oldest, at 13,
43
167490
3460
Kızlardan en büyüğü olan
13 yaşındaki annem
13 yaşındaki annem
03:02
was married off to a complete
stranger twice her age.
stranger twice her age.
44
170974
4921
kendisinden iki kat yaşlı ve tamamen
yabancı biriyle evlendirildi.
yabancı biriyle evlendirildi.
03:08
She went from being just a kid
and was pushed into adulthood.
and was pushed into adulthood.
45
176927
4531
Daha bir çocukken
bir yetişkin olmak zorunda bırakıldı.
bir yetişkin olmak zorunda bırakıldı.
03:14
Mom had her first child
when she was only 16.
when she was only 16.
46
182621
3897
Annem ilk çocuğunu henüz
16 yaşındayken doğurmuştu.
16 yaşındayken doğurmuştu.
03:20
Years later, and now living in Toronto,
47
188726
2994
Yıllar sonra,
şu an Toronto'da yaşayan annem
şu an Toronto'da yaşayan annem
03:23
Mom got work in a clothing factory
48
191744
2286
bir kumaş fabrikasında işe girdi
03:26
and soon became manager
of a very large sewing department.
of a very large sewing department.
49
194054
4761
ve kısa bir sürede
çok büyük bir dikiş bölümünün müdürü oldu.
çok büyük bir dikiş bölümünün müdürü oldu.
03:31
And because it was full
of immigrant workers,
of immigrant workers,
50
199839
2524
Fabrikadaki bütün işçiler
göçmen olduğu için
göçmen olduğu için
03:34
Mom taught herself words
from translation books.
from translation books.
51
202387
4008
annem çeviri kitaplarından
kendi kendine kelimeler öğrendi.
kendi kendine kelimeler öğrendi.
03:38
She then practiced them in French,
Greek, Spanish, Portuguese, Danish,
Greek, Spanish, Portuguese, Danish,
52
206419
4349
Mümkün olan her yerde Fransızca,
Yunanca, İspanyolca, Portekizce, Danca,
Yunanca, İspanyolca, Portekizce, Danca,
03:42
Polish, Russian, Romanian, Hungarian,
all around the house.
all around the house.
53
210792
4190
Lehçe, Rusça, Romence,
Bulgarca dillerinde pratik yapıyordu.
Bulgarca dillerinde pratik yapıyordu.
03:47
I was in awe of her focus
and determination to succeed
and determination to succeed
54
215695
5730
Sevdiği şey her ne olursa olsun,
başarmak için gösterdiği azim
başarmak için gösterdiği azim
03:53
at whatever she loved to do.
55
221449
2734
ve kararlılığa hayranlık duyuyordum.
03:56
After that bathroom "aha!" moment,
56
224863
2666
Banyodaki aydınlanma anımdan sonra,
03:59
I practiced my newfound camera skills
with Mom as portrait model.
with Mom as portrait model.
57
227553
4513
annemi portre modeli yapıp keşfetmekte
olduğum kamera becerilerimi geliştirdim.
olduğum kamera becerilerimi geliştirdim.
04:05
Through all of this,
she talked, and I listened.
she talked, and I listened.
58
233053
3451
Bütün bu süreçte,
annem konuştu ve ben dinledim.
annem konuştu ve ben dinledim.
04:08
She'd tell me about her early childhood
and how she was feeling now.
and how she was feeling now.
59
236895
4282
Çocukluğundan ve şimdi
nasıl hissettiğinden bahsederdi.
nasıl hissettiğinden bahsederdi.
04:13
We had each other's attention.
60
241952
2000
Dikkatimizi birbirimize vermiştik.
04:17
Mom was losing her short-term memory,
61
245404
1992
Annem kısa süreli hafızasını kaybediyordu
04:19
but was better recalling
her younger years.
her younger years.
62
247420
2933
ama genç olduğu yılları
hatırlamakta daha iyiydi.
hatırlamakta daha iyiydi.
04:23
I'd ask, and she would tell me stories.
63
251023
2498
Ben ona sorardım,
o da bana hikayeler anlatırdı.
o da bana hikayeler anlatırdı.
04:25
I listened, and I was her audience.
64
253884
3111
Onu dinlerdim, onun seyircisi gibiydim.
04:29
I got ideas.
65
257932
1421
Kafamda fikirler vardı.
04:31
I wrote them down,
and I sketched them out.
and I sketched them out.
66
259377
3056
Bunları kağıda döktüm ve eskiz çıkardım.
04:34
I showed her what to do
by acting out the scenarios myself.
by acting out the scenarios myself.
67
262926
3810
Senaryolar uydurarak neler
yapmasını istediğimi gösterdim.
yapmasını istediğimi gösterdim.
04:40
We would then stage them.
68
268038
1634
Bunları sahneleyecektik.
04:42
So she posed, and I learned
more about photography.
more about photography.
69
270434
4739
O poz verdi ve ben fotoğraf hakkında
daha fazla şey öğrendim.
daha fazla şey öğrendim.
04:48
Mom loved the process, the acting.
70
276585
4571
Annem oyunculuk kısmını çok sevmişti.
04:53
She felt worthy again,
she felt wanted and needed.
she felt wanted and needed.
71
281180
4167
Tekrar işe yarar hissediyordu, istendiğini
ve ona ihtiyaç duyulduğunu hissetti.
ve ona ihtiyaç duyulduğunu hissetti.
04:58
And she certainly wasn't camera-shy.
72
286419
2325
Üstelik kesinlikle kameradan utanmıyordu.
05:00
(Laughter)
73
288768
3772
(Gülüşmeler)
05:04
(Applause)
74
292564
6946
(Alkış)
05:12
Mom laughed hysterically at this one.
75
300748
2969
Annem burada isterik biçimde gülmüştü.
05:16
(Laughter)
76
304236
2833
(Gülüşmeler)
05:19
The idea for this image
came from an old German film I'd seen,
came from an old German film I'd seen,
77
307093
4454
Bu fotoğraftaki fikri, izlediğim
bir Alman filminden esinlenmiştim,
bir Alman filminden esinlenmiştim,
05:23
about a submarine, called "Das Boot."
78
311571
2400
"Das Boot" adlı bir denizaltı hakkındaydı.
05:26
As you can see, what I got instead
looked more like "E.T."
looked more like "E.T."
79
314483
3761
Gördüğünüz gibi daha çok
"E.T." filmine benzedi tabii.
"E.T." filmine benzedi tabii.
05:30
(Laughter)
80
318268
1881
(Gülüşmeler)
05:32
So I put this image aside,
thinking it was a total failure,
thinking it was a total failure,
81
320173
3666
Bu fotoğrafı bir kenara koydum,
gözümde epey başarısızdı
gözümde epey başarısızdı
05:35
because it didn't reach
my particular vision.
my particular vision.
82
323863
2865
çünkü istediğim şeye erişememişti.
05:38
But Mom laughed so hard,
83
326752
2388
Fakat annem o kadar çok güldü ki
05:41
I eventually, for fun,
decided to post it online anyway.
decided to post it online anyway.
84
329164
4941
sırf eğlence olsun diye
yayınlamaya karar verdim.
yayınlamaya karar verdim.
05:47
It got an incredible amount of attention.
85
335129
3936
İnanılmaz derecede ilgi gördü.
05:51
Now, with any Alzheimer's, dementia,
86
339875
4147
Alzheimer ve demans hastalıklarında
05:56
there's a certain amount
of frustration and sadness
of frustration and sadness
87
344046
3753
kesinlikle kızgınlık
ve hüzün hissediyorsunuz;
ve hüzün hissediyorsunuz;
05:59
for everyone involved.
88
347823
1467
sürece dahil olan herkes için geçerli.
06:02
This is Mom's silent scream.
89
350434
2762
Bu annemin sessiz çığlığı.
06:06
Her words to me one day were,
90
354530
2182
Bir gün bana şöyle dedi:
06:08
"Why is my head so full of things to say,
91
356736
4214
"Neden kafamdaki tonlarca düşünce
06:12
but before they reach my mouth,
I forget what they are?"
I forget what they are?"
92
360974
4539
tam ağzımdan çıkacakken uçup gidiyor?"
06:20
"Why is my head so full of things to say,
93
368239
5563
"Neden kafamdaki tonlarca düşünce
06:27
but before they reach my mouth,
I forget what they are?"
I forget what they are?"
94
375946
4173
tam ağzımdan çıkacakken uçup gidiyor?"
06:33
(Applause)
95
381968
6865
(Alkış)
06:44
Now, as full-time care partner
and full-time painter,
and full-time painter,
96
392564
5254
Bunun yanında tam zamanlı bir bakıcı
ve tam zamanlı bir ressam olarak
ve tam zamanlı bir ressam olarak
06:49
I had my frustrations too.
97
397842
2158
beni delirten şeyler de oluyordu.
06:53
(Laughter)
98
401009
1960
(Gülüşmeler)
06:55
But to balance off
all the difficulties, we played.
all the difficulties, we played.
99
403588
3254
Zorluklarla mücadele ederek
denge kurmak için oyunlar oynuyorduk.
denge kurmak için oyunlar oynuyorduk.
06:58
That was Mom's happy place.
100
406866
1936
Burası annemin mutlu olduğu bir yerdi.
07:01
And I needed her to be there, too.
101
409160
2266
Benim de onun buradaki
varlığına ihtiyacım vardı.
varlığına ihtiyacım vardı.
07:05
(Laughter)
102
413909
1698
(Gülüşmeler)
07:10
(Laughter)
103
418110
4475
(Gülüşmeler)
07:15
(Laughter)
104
423093
4079
(Gülüşmeler)
07:19
Now, Mom was also preoccupied with aging.
105
427196
3230
Annemin bir de yaşlanmayla
ilgili kaygıları vardı.
ilgili kaygıları vardı.
07:22
She would say,
"How did I get so old, so fast?"
"How did I get so old, so fast?"
106
430450
4952
"Bu kadar kısa sürede,
nasıl bu kadar çok yaşlandım?" derdi.
nasıl bu kadar çok yaşlandım?" derdi.
07:29
(Audience sighs)
107
437770
1920
(Seyirci ah çekiyor)
07:41
"So old."
108
449996
1150
"Çok yaşlı."
07:48
"So fast."
109
456795
1150
"Çok erken."
07:53
I also got Mom to model
for my oil paintings.
for my oil paintings.
110
461292
3610
Anneme resimlerim için de
modellik yaptırdım.
modellik yaptırdım.
07:57
This painting is called "The Dressmaker."
111
465942
2800
Bu tablonun adı "Terzi".
08:02
I remember, as a kid,
112
470101
2984
Ben çocukken
08:05
Mom sewing clothes for the whole family
113
473109
2714
annemin bütün aileye
giysiler diktiğini anımsıyorum,
giysiler diktiğini anımsıyorum,
08:07
on this massive, heavy sewing machine
114
475847
3517
bodrum katında sürgülenmiş,
08:11
that was bolted
to the floor in the basement.
to the floor in the basement.
115
479388
2773
devasa boyutlardaki
ağır dikiş makinesiyle.
ağır dikiş makinesiyle.
08:15
Many nights, I would go downstairs
and bring my schoolwork with me.
and bring my schoolwork with me.
116
483173
4418
Akşamları ev ödevlerimi yanıma alarak
bodruma indiğim çok olmuştur.
bodruma indiğim çok olmuştur.
08:20
I would sit behind her
in this overstuffed chair.
in this overstuffed chair.
117
488808
3752
Arkasındaki içi tıka basa dolu
sandalyeye otururdum.
sandalyeye otururdum.
08:25
The low hum of the huge motor
and the repetitive stitching sounds
and the repetitive stitching sounds
118
493935
4825
Koca motorun çıkardığı cılız vızıltı
ve tekrarlayan iğne sesleri
ve tekrarlayan iğne sesleri
08:30
were comforting to me.
119
498784
1466
bana rahatlatıcı gelirdi.
08:33
When Mom moved into my house,
120
501612
1833
Annem benim evime taşındığında
08:35
I saved this machine and stored it
in my studio for safekeeping.
in my studio for safekeeping.
121
503469
3936
bu makineyi aldım
ve saklamak üzere stüdyomda tuttum.
ve saklamak üzere stüdyomda tuttum.
08:40
This painting brought me
back to my childhood.
back to my childhood.
122
508220
3133
Bu tablo beni çocukluğuma götürdü.
08:44
The interesting part
123
512284
1815
İşin ilginç kısmı,
08:46
was that it was now Mom,
sitting behind me,
sitting behind me,
124
514123
3903
şimdi annem benim arkamda oturuyor,
08:51
watching me paint her
125
519181
2246
ben onun resmini yaparken,
08:53
working on that very same
machine she sewed at
machine she sewed at
126
521451
2627
onun eskiden çalıştığı makineyi
08:57
when I sat behind her, watching her sew,
127
525276
4246
çizmemi izliyordu.
09:01
50 years earlier.
128
529546
2340
Elli yıl öncesi gibi.
09:07
I also gave Mom a project to do,
to keep her busy and thinking.
to keep her busy and thinking.
129
535466
4341
Bunun dışında anneme,
onu meşgul etmesi için bir proje verdim.
onu meşgul etmesi için bir proje verdim.
09:11
I provided her with a small camera
130
539831
2167
Ona ufak bir kamera aldım
09:14
and asked her to take at least
10 pictures a day of anything she wanted.
10 pictures a day of anything she wanted.
131
542022
3951
ve ondan canı ne istiyorsa
onu çekmesini istedim; en az on poz.
onu çekmesini istedim; en az on poz.
09:18
These are Mom's photographs.
132
546545
1867
Bunlar da annemin fotoğrafları.
09:21
She's never held a camera
in her life before this.
in her life before this.
133
549411
3466
Bu zamana kadar hayatında
eline kamera almışlığı yoktu.
eline kamera almışlığı yoktu.
09:25
She was 93.
134
553625
1531
Doksan üç yaşındaydı.
09:53
We would sit down together
and talk about our work.
and talk about our work.
135
581386
3095
Birlikte oturup ortak yaptığımız
bu işten konuşurduk.
bu işten konuşurduk.
09:57
I would try to explain
136
585187
1675
Sizlere bunları
09:58
(Laughter)
137
586886
1158
(Gülüşmeler)
10:00
how and why I did them,
138
588068
2922
nasıl ve neden yaptığımı,
10:03
the meaning, the feeling,
why they were relevant.
why they were relevant.
139
591014
3150
arkasındaki anlam
ve hissiyatı anlatmaya çalışacağım.
ve hissiyatı anlatmaya çalışacağım.
10:07
Mom, on the other hand,
would just bluntly say,
would just bluntly say,
140
595490
3365
Bu arada annem de bir yandan
fikrini dobra dobra söylüyordu:
fikrini dobra dobra söylüyordu:
10:10
"sì,"
141
598879
1174
"Evet,"
10:12
"no,"
142
600077
1484
"Hayır,"
10:13
"bella" or "bruta."
143
601585
2135
"güzel" ya da "kötü."
10:15
(Laughter)
144
603744
1579
(Gülüşmeler)
10:17
I watched her facial expressions.
145
605347
2200
Onun yüz ifadelerini izliyordum.
10:21
She always had the last say,
with words or without.
with words or without.
146
609681
4873
Sesli veya ses etmeden,
son sözü hep o söylüyordu.
son sözü hep o söylüyordu.
10:28
This voyage of discovery
hasn't ended with Mom.
hasn't ended with Mom.
147
616641
3766
Bu keşif süreci annemle son bulmadı.
10:33
She is now in an assisted
living residence,
living residence,
148
621705
3476
Kendisi şimdi bir destekli yaşam tesisinde
10:37
a 10-minute walk away from my home.
149
625205
2334
evimden on dakikalık
yürüme yolu mesafesinde.
yürüme yolu mesafesinde.
10:41
I visit her every other day.
150
629038
1867
Onu her gün ziyaret ediyorum.
10:45
Her dementia had gotten to the point
151
633651
1754
Demansı artık bende kalmasının,
10:47
where it was unsafe for her
to be in my house.
to be in my house.
152
635429
2351
kendi açısından tehlike
yaratacağı noktaya geldi.
yaratacağı noktaya geldi.
10:50
It has a lot of stairs.
153
638667
1600
Evde çok fazla merdiven var.
10:54
She doesn't know my name anymore.
154
642546
2200
Artık adımı hatırlamıyor.
10:58
(Voice breaking)
But you know what? That's OK.
But you know what? That's OK.
155
646760
2233
(İncelen ses tonuyla)
Ama aslında, benim için sorun değil.
Ama aslında, benim için sorun değil.
11:02
She still recognizes my face
156
650783
2531
Yüzümü hâlâ anımsıyor
11:05
and always has a big smile
when she sees me.
when she sees me.
157
653338
3849
ve beni gördüğü zaman
kocaman gülümsüyor.
kocaman gülümsüyor.
11:10
(Applause)
158
658813
6761
(Alkış)
11:23
(Applause ends)
159
671219
1150
11:25
I don't take pictures of her anymore.
160
673077
2467
Artık onun fotoğraflarını çekmiyorum.
11:28
That wouldn't be fair
or ethical on my part.
or ethical on my part.
161
676292
2785
Benim açımdan adil ve etik olmaz.
11:32
And she wouldn't understand
the reasons for doing them.
the reasons for doing them.
162
680490
2967
O da zaten neden çektiğimi anlamaz.
11:36
My father,
163
684394
1150
Babam,
11:38
my brother,
164
686395
1150
erkek kardeşim,
11:40
(Voice breaking) my nephew,
165
688253
1372
(incelen ses tonuyla) yeğenim,
11:46
my partner and my best friend,
166
694893
2461
eşim ve en iyi arkadaşım,
11:49
all passed away suddenly.
167
697378
1864
hepsi birden bu dünyadan göçüp gitti.
11:51
And I didn't have the chance
168
699980
2018
Benimse onlara ne kadar çok
minnettar olduğumu
minnettar olduğumu
11:54
to tell them how much
I appreciated and loved them.
I appreciated and loved them.
169
702022
3463
ve onları ne kadar çok sevdiğimi
yüzlerine söyleme şansım olmadı.
yüzlerine söyleme şansım olmadı.
11:58
With Mom, I need to be there
170
706807
3933
Annemin durumunda ise,
onun yanında olmalıyım
onun yanında olmalıyım
12:02
and make it a very long goodbye.
171
710764
3658
ve birbirimize uzun uzun veda etmeliyiz.
12:09
(Applause)
172
717066
6434
(Alkış)
12:20
(Applause ends)
173
728811
1150
12:22
For me, it's about being present
and really listening.
and really listening.
174
730684
4099
Benim için bu, orada olmak
ve onu gerçekten dinlemekle mümkün.
ve onu gerçekten dinlemekle mümkün.
12:27
Dependents want to feel
a part of something, anything.
a part of something, anything.
175
735382
3167
Başkalarına muhtaç kimseler, bir şeylerin
parçası olmaya ihtiyaç duyuyorlar.
parçası olmaya ihtiyaç duyuyorlar.
12:30
It doesn't need to be something
exceptionally profound that's shared --
exceptionally profound that's shared --
176
738573
3492
Paylaşılanın illa ki
çok derin olması gerekmiyor.
çok derin olması gerekmiyor.
12:35
it could be as simple as walks together.
177
743041
2261
İşe yarar en küçük şey.
12:38
Give them a voice
178
746635
2023
Onlara kulak verin,
12:41
of interaction, participation,
179
749262
3296
iletişim kurmak, dahil olmak
12:44
and a feeling of belonging.
180
752582
2544
ve ait hissetmelerine olanak tanıyın.
12:48
Make the time meaningful.
181
756363
2722
Onlar için zamanı anlamlı kılın.
12:52
Life, it's about wanting to live
182
760688
3429
Hayat, yaşamayı istemek
12:56
and not waiting to die.
183
764141
2507
ve ölmeyi beklememektir.
13:01
(Applause)
184
769787
6964
(Alkış)
13:11
(Applause ends)
185
779339
1150
13:14
Can I get a wave and a smile
from everyone, please?
from everyone, please?
186
782776
3865
Her birinizden el sallamasını
ve gülümsemesini rica edebilir miyim?
ve gülümsemesini rica edebilir miyim?
13:18
(Laughter)
187
786665
1499
(Gülüşmeler)
13:20
This is for you, Mom.
188
788188
1400
Bu senin için anne.
13:23
(Camera clicks)
189
791554
1150
(Deklanşör sesi)
13:25
(Applause)
190
793571
5682
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Tony Luciani - ArtistTony Luciani picked up a camera in 2014 to document his aging mom's struggle with dementia, beginning a four-year-long voyage of discovery.
Why you should listen
Tony Luciani picked up a camera in 2014 to document his aging mom's struggle with dementia, and it was the imaginative expression of the collaboration that propelled his work internationally. After more than 40 years as a full-time painter, Luciani garnered worldwide attention with this four-year-long photography series. Their voyage of discovery, expressing the benefits of inclusion and participation within a creative medium, has gone beyond the boundaries of recognizing it as just a personal visual diary.
Luciani graduated from Toronto's Ontario College of Art in 1977 with prestigious honors. At age 21, he was encouraged to continue with his fifth-year post-graduate study in Florence, Italy. It was there that he found maturity while carefully observing the historical paintings of the Renaissance Masters. Upon returning, he was promptly accepted for representation by a well-respected and established Canadian art gallery.
In defining his work, Luciani prefers to be placed in a tradition of realism, which is both interpretive and characterized by focused observation. As a photographer, he likes defining his imagery as an "obvious extension" to what he already creates as an artist.
Luciani's art can be found in private, public and corporate collections globally. An unabridged edition of one-hundred photographs titled "MAMMA, In the Meantime" is in the collection of the local chapter of the Canadian Alzheimer Society. He is represented by Loch Gallery in Toronto, Winnipeg and Calgary.
Tony Luciani | Speaker | TED.com