ABOUT THE SPEAKER
Duarte Geraldino - Journalist
Duarte Geraldino is working on a multi-year project that chronicles the lives of citizens who lose people to deportation.

Why you should listen

Duarte Geraldino is an American journalist who travels the country documenting how culture is being changed and challenged by shifting demographics, business and technology. He leads a team of skilled journalists who produce multimedia reports and short films that have been distributed around the world through national and global news networks. He is currently working on a multi-year project that chronicles the lives of citizens who lose people to deportation called Hear Our Stories Now

He is currently a special correspondent for PBS NewsHour. At the NewsHour, he reports and writes long-form television stories about business trends like the housing crisis that is gripping many American cities and developments in labor laws that some see as choking middle and low-income workers.

In 2017, one of Geraldino's short documentaries, Ordered Out, was screened in New York's Times Square as part of the Dominican Film Festival New York. It explores the impact of American identity and immigration and tells the story of a family being torn apart by US laws. In the same year, he was selected as a TED Resident. During his residency at TED's global headquarters, he started developing a digital journalism project to document the lives of US citizens who have lost people to deportation.

Previously, Geraldino worked as a National Correspondent for Al Jazeera America and as a local news reporter in New York, Ohio, Texas and Maryland.

More profile about the speaker
Duarte Geraldino | Speaker | TED.com
TED Residency

Duarte Geraldino: What we're missing in the debate about immigration

Duarte Geraldino: Göçmenlik tartışmasında kaçırdığımız nokta

Filmed:
1,170,030 views

2008-2016 yılları arasında Birleşik Devletler, üç milyondan fazla kişiyi sınır dışı etti. Peki geride kalanlar neler yaşıyor? Gazeteci Duarte Geraldino, sınır dışı edilme konusunu, devletin bıraktığı yerden alıp devam ettiriyor. Geraldino, bir annenin, yerel bir işletme sahibinin veya lise öğrencisinin ani yokluğunun dalga halinde nasıl yayıldığını ve toplumları bir arada tutan ilişkiler üzerinde nasıl büyük hasara yol açtığını açıklarken, zorla uzaklaştırmanın geniş kapsamlı etkisi hakkında daha fazla bilgi edinin.
- Journalist
Duarte Geraldino is working on a multi-year project that chronicles the lives of citizens who lose people to deportation. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
So, MaMa was tryingçalışıyor to explainaçıklamak
something to me
0
1166
2273
Annem bana bir şeyi
açıklamaya çalışıyordu,
00:15
about GrandmaBüyükanne and when they grewbüyüdü up,
1
3463
1791
büyükannem ve büyüdükleri
dönem hakkında
00:17
but I couldn'tcould payödeme attentionDikkat to her
2
5278
1707
ama ona dikkatimi verememiştim
00:19
because I was fivebeş yearsyıl oldeski,
and I was petrifiedtaşlaşmış.
3
7009
2932
çünkü beş yaşındaydım ve
çok korkmuştum.
00:21
I had just seengörüldü The GreenYeşil LadyBayan.
4
9965
2985
"Yeşil Kadın"ı daha az önce görmüştüm.
00:24
Now, about a weekhafta earlierdaha erken,
I'd watchedizledi that moviefilm "GodzillaGodzilla'yı,"
5
12974
2999
Bir hafta kadar önce,
"Godzilla" filmini izlemiştim,
koca bir şehre saldıran, kertenkelemsi
dev bir canavar hakkında olan
00:27
the one about that hugeKocaman lizard-likekertenkele gibi beastcanavar
stormingfırtınası a majormajör cityŞehir,
6
15997
3147
00:31
and the thought of a greenyeşil monstercanavar
cominggelecek for me was stucksıkışmış in my mindus.
7
19168
4317
ve yeşil bir canavarın beni almaya
geleceğini düşünüp duruyordum.
00:35
And yethenüz there I was,
at the tipbahşiş of LowerDaha düşük ManhattanManhattan with my momanne,
8
23850
3289
Ama işte oradaydım; annemle,
Aşağı Manhattan'ın ucundan
00:39
just staringbakmak at her:
9
27163
1781
ona bakıyordum:
00:40
her hornsboynuzları,
10
28968
1159
tacının sivri uçlarına,
00:42
her muscleskaslar --
11
30151
1161
kaslarına --
00:43
all of it just frightenedkorkmuş me.
12
31336
1381
hepsi beni korkutuyordu.
00:44
And I didn't know
whetherolup olmadığını she was a monstercanavar or a herokahraman.
13
32741
4373
Ve onun bir canavar mı yoksa
bir kahraman mı olduğunu bilmiyordum.
00:49
So I decidedkarar to consultdanışın
the GoogleGoogle of the day --
14
37138
3222
O zamanın Google'ına
danışmaya karar verdim --
00:52
"MaMa! MaMa!"
15
40384
1280
"Anne! Anne!"
00:53
(LaughterKahkaha)
16
41688
1896
(Kahkaha)
00:55
My motheranne explainedaçıkladı that The GreenYeşil LadyBayan
is actuallyaslında the StatueHeykel of LibertyÖzgürlük
17
43608
4441
Annem, Yeşil Kadın'ın aslında
Özgürlük Heykeli olduğunu
ve eliyle göçmeleri ülkeye
davet ettiğini açıkladı.
01:00
and that she was wavingsallama immigrantsgöçmenler in.
18
48073
2271
01:02
Now, the partBölüm of her explanationaçıklama
that really messedhaberci with my younggenç headkafa
19
50368
4295
Şimdi, bu açıklamanın benim
çocuk kafamı karıştıran kısmı,
01:06
was the factgerçek that, accordinggöre to MaMa,
20
54687
2635
anneme göre,
01:09
long before us,
21
57346
2033
bizden çok uzun zaman önce,
01:11
The GreenYeşil LadyBayan was actuallyaslında brownkahverengi,
22
59403
3152
Yeşil Kadın'ın aslında
kahverengi olmasıydı,
01:15
brownkahverengi like me,
23
63202
1353
benim gibi kahverengi
ve yıllar içinde
renk değiştirmiş olması,
01:16
and that she changeddeğişmiş
colorsrenkler over the yearsyıl,
24
64579
2466
01:19
much like AmericaAmerika.
25
67904
1334
tıpkı Amerika gibi.
01:21
Now, the partBölüm that really
is intriguingilgi çekici about this
26
69262
5294
Bunun en şaşırtıcı kısmı da
01:26
is that when she changeddeğişmiş colorsrenkler,
27
74580
1631
onun renk değiştirmesi
01:28
she madeyapılmış me think about myselfkendim.
28
76235
1741
bana kendimi düşündürttü.
01:30
It all madeyapılmış senseduyu to me,
29
78481
1395
Her şey mantıklı geliyordu,
01:31
because as a first-generationbirinci nesil AmericanAmerikan,
30
79900
1997
çünkü birinci nesil Amerikalı olarak
01:33
I was surroundedçevrili by immigrantsgöçmenler.
31
81921
1477
etrafım göçmenlerle çevriliydi.
01:35
In factgerçek, withiniçinde my immediateacil socialsosyal circledaire
of the people who supportdestek me,
32
83422
3810
Aslında, yakın sosyal çevremde
bana destek olan,
hayatımı zenginleştirenlerin
01:39
who enrichzenginleştirmek my life,
33
87256
1288
01:40
at leasten az two are foreign-bornyabancı uyruklu.
34
88568
1887
en az ikisi başka bir ülkede doğmuş.
01:43
My life as a US citizenvatandaş is in manyçok waysyolları
shapedbiçimli by newcomersyeni gelenler,
35
91199
3652
Bir ABD vatandaşı olarak
birçok açıdan hayatımı, buraya
yeni gelenler şekillendiriyor
01:46
and chancesşansı are,
36
94875
1159
01:48
so is yoursseninki.
37
96058
1452
ve muhtemelen
sizinki de öyle.
01:49
There are more than 40 millionmilyon
immigrantsgöçmenler in the USAABD.
38
97534
3653
ABD'de 40 milyondan
fazla göçmen var.
Nüfus sayım verilerine göre,
ülkedeki çocukların
01:53
AccordingAccording to censussayım dataveri,
39
101211
1510
01:54
a quarterçeyrek of the nation'snationâ €™ s childrençocuklar
have at leasten az one foreign-bornyabancı uyruklu parentebeveyn.
40
102745
4662
çeyreğinin en az bir ebeveyni
başka bir ülkede doğmuş.
01:59
I know all these statisticsistatistik
because I studyders çalışma globalglobal migrationgöç patternsdesenler.
41
107431
5111
Bu istatistikleri biliyorum çünkü küresel
göç kalıpları üzerinde çalışıyorum.
02:04
I'm a journalistgazeteci,
and for the last fewaz yearsyıl,
42
112566
2162
Ben bir gazeteciyim ve
son birkaç yıldır,
02:06
I've been documentingbelgeleme
the liveshayatları of US citizensvatandaşlar
43
114752
2407
yakınları sınır dışı edilmiş
ABD vatandaşlarının
02:09
who'veettik kim lostkayıp people to deportationsınır dışı etme.
44
117183
1928
hayatlarını belgeliyorum.
02:11
And the numberssayılar are enormousmuazzam.
45
119135
2303
Rakamlar inanılmaz yüksek.
02:14
From 2008 to 2016,
46
122036
2548
2008'den 2016'ya,
02:16
more than threeüç millionmilyon people
were "ordereddüzenli removedçıkarıldı" --
47
124608
3294
üç milyondan fazla insana
"ülkeden çıkmaları" emredilmiş --
02:19
that's the technicalteknik termterim
for beingolmak deportedsınır dışı.
48
127926
3027
bu, sınır dışı edilmenin
teknik adı.
02:23
There is an economicekonomik, a politicalsiyasi,
a psychologicalpsikolojik and an emotionalduygusal costmaliyet
49
131415
5517
Bu sınır dışı edilmelerin
ekonomik, politik, psikolojik
02:28
to those deportationssınır dışı işlemleri --
50
136956
1896
ve duygusal bedelleri var --
02:30
the momentsanlar when these circlesçevreler are brokenkırık.
51
138876
2802
bu halkaların koptuğu anlar.
Bir keresinde, bir ABD askerine sordum,
02:33
I oncebir Zamanlar askeddiye sordu a US soldierasker,
52
141702
1746
02:35
"Why did you volunteergönüllü to fightkavga this warsavaş?"
53
143472
2335
"Neden bu savaşta savaşmak
için gönüllü oldun?"
02:37
And she told me,
54
145831
1179
Bana dedi ki,
"Çünkü ülkemi savunmaktan
gurur duyuyorum."
02:39
"Because I'm proudgururlu to defendsavunmak my countryülke."
55
147034
1986
Ama öğrenmek için
zorluyordum --
02:41
But I pressedpreslenmiş to know --
56
149044
1166
02:42
"Really, when you're on basebaz,
57
150234
1857
"Gerçekten, üsdeyken
02:44
and you hearduymak bombsbombalar
explodingpatlayan in the distancemesafe,
58
152115
2239
ve uzaklarda bombaların
patladığını duyduğunda
02:46
and you see soldiersaskerler cominggelecek back
who are gravelyağır injuredyaralı,
59
154378
3777
ve askerlerin ağır bir şekilde
yaralanmış geri geldiğini gördüğünde,
02:50
in that momentan,
when you know you could be nextSonraki,
60
158179
4159
o anda, sırada senin
olabileceğini bildiğinde,
02:54
what does 'my' benim country'Ülke ' mean?"
61
162362
1631
'ülkem' ne demek oluyor senin için?"
02:56
She lookedbaktı at me.
62
164806
1150
Bana baktı.
02:58
"My countryülke is my wifekadın eş,
63
166568
1867
"Ülkem, benim karım,
03:00
my familyaile,
64
168459
1314
ailem,
03:01
my friendsarkadaşlar, my soldiersaskerler."
65
169797
1560
arkadaşlarım, askerlerim."
03:03
What she was tellingsöylüyorum me
66
171381
1317
Bana diyordu ki
03:04
is that "my countryülke" is a collectionToplamak
of these stronggüçlü relationshipsilişkiler;
67
172722
3368
"ülkem" bu güçlü ilişkilerin
bir arada olması;
03:08
these socialsosyal circlesçevreler.
68
176114
1869
bu sosyal çevreler demekti.
03:10
When the socialsosyal circlesçevreler are weakenedzayıflamış,
69
178406
2220
Bu sosyal çevreler zayıfladığında,
03:12
a countryülke itselfkendisi is weakerzayıf.
70
180650
2032
ülkenin kendisi daha zayıf hale gelir.
Göçmenlik politikası hakkında tartışırken,
çok önemli bir noktayı kaçırıyoruz.
03:15
We're missingeksik a crucialçok önemli aspectGörünüş
in the debatetartışma about immigrationGöçmenlik policypolitika.
71
183255
3590
03:18
RatherDaha doğrusu than focusingodaklanma on individualsbireyler,
72
186869
2023
Bireylere odaklanmak yerine,
03:20
we should focusodak
on the circlesçevreler around them,
73
188916
3027
onların etrafındaki
çevrelere odaklanmalıyız,
03:23
because these are the people
who are left behindarkasında:
74
191967
2989
çünkü geride kalanlar onlar:
03:26
the votersSeçmenler, the taxpayersmükellefler,
75
194980
1880
seçmenler, vergi ödeyenler,
03:28
the onesolanlar who are sufferingçile that losskayıp.
76
196884
2278
bu kayıptan zarar görenler.
03:31
And it's not just the childrençocuklar
of the deportedsınır dışı
77
199186
2282
Ve bundan etkilenenler yalnızca,
sınır dışı edilenlerin çocukları değil.
03:33
who are impactedetkilenen.
78
201492
1341
03:34
You have brothersKardeşler and sisterskız kardeşler
who are separatedayrıldı by borderssınırlar.
79
202857
2877
Ülke sınırlarıyla sizden
ayrılmış kardeşleriniz var.
03:37
You have classmatessınıf arkadaşları, teachersöğretmenler,
lawhukuk enforcementzorlama officersgörevlileri,
80
205758
2807
Sınıf arkadaşları, öğretmenler,
polisler,
teknologlar, bilim insanları,
doktorlar var,
03:40
technologiststeknoloji, scientistsBilim adamları, doctorsdoktorlar,
81
208589
2232
03:42
who are all scramblingşifreleme
to make senseduyu of newyeni realitiesgerçekler
82
210845
3718
sosyal çevreleri dağıtıldığında
03:46
when theironların socialsosyal circlesçevreler are brokenkırık.
83
214587
2432
yeni gerçeklikleri anlamlandırmak
için uğraşıp duran...
03:49
These are the realgerçek liveshayatları
behindarkasında all these statisticsistatistik
84
217885
3655
Bunlar, göçmenlik politikası
tartışmalarında öne çıkan
03:53
that dominatehükmetmek discussionstartışmalar
about immigrationGöçmenlik policypolitika.
85
221564
2448
tüm istatistiklerin
ardındaki gerçek hayatlar.
03:56
But we don't oftensık sık think about them.
86
224036
1961
Ama genelde bunları hiç düşünmüyoruz.
03:58
And I'm tryingçalışıyor to changedeğişiklik that.
87
226021
1513
Ve ben bunu değiştirmeye çalışıyorum.
03:59
Here'sİşte just one of the real-lifegerçek storieshikayeleri
that I've collectedtoplanmış.
88
227917
3957
Bu, biriktirdiğim gerçek hayat
hikaylelerinden yalnızca biri.
04:04
And it still hauntsziyaret ediyor me.
89
232550
1368
Ve hiç aklımdan çıkmaz.
04:06
I metmet RamonRamon and his sonoğul in 2016,
90
234482
3745
Ramon ve oğluyla 2016'da tanıştım,
04:10
the sameaynı yearyıl bothher ikisi de of them
were beingolmak ordereddüzenli out of the countryülke.
91
238251
3536
ikisinin de ülkeden çıkması için
bildirinin geldiği yıl.
04:14
RamonRamon was beingolmak deportedsınır dışı to LatinLatin AmericaAmerika,
92
242459
3890
Ramon, Latin Amerika'ya
sınır dışı ediliyordu.
04:18
while his sonoğul, who was a sergeantÇavuş
in the US militaryaskeri,
93
246373
3325
ABD ordusunda çavuş olan oğlu ise,
04:21
was beingolmak deployedkonuşlandırılmış.
94
249722
1569
başka bir yere sevk ediliyordu.
04:24
DeportedSınır dışı ...
95
252596
1202
Sınır dışı edilmek...
04:26
deployedkonuşlandırılmış.
96
254479
1200
başka bir yere sevk edilmek.
04:28
If you just look at Ramon'sRamon'un casedurum,
97
256308
2986
Sadece Ramon'un durumuna bakarsanız,
ülkeye ne kadar derinden bağlı
olduğunu pek de net göremezsiniz.
04:31
it wouldn'tolmaz be clearaçık how deeplyderinden
connectedbağlı to the countryülke he is.
98
259318
3268
04:35
But considerdüşünmek his sonoğul:
99
263307
1320
Ama oğlunu düşünün:
04:37
a US citizenvatandaş defendingsavunmak a countryülke
that's banishedsürgün his fatherbaba.
100
265159
3823
babasını sürgün eden
ülkeyi savunan bir ABD vatandaşı.
04:41
The socialsosyal circledaire is what's keyanahtar here.
101
269499
1883
Buradaki anahtar nokta
sosyal çevre.
04:43
Here'sİşte anotherbir diğeri exampleörnek
that illustratesgösterir those criticalkritik bondstahviller.
102
271955
3429
Bu kritik bağları gösteren
başka bir örnek vereyim.
04:47
A groupgrup of citizensvatandaşlar in PhiladelphiaPhiladelphia
were concernedilgili about theironların jobsMeslekler,
103
275408
3338
Philadelphia'daki bir grup vatandaş,
işleri için endişeliydi
04:50
because the legalyasal ownersahip
of the restaurantrestoran where they workedişlenmiş
104
278770
2991
çünkü çalıştıkları restoranın
yasal sahibi
04:53
was an undocumentedbelgesiz immigrantGöçmen,
105
281785
1740
belgesiz bir göçmendi
04:55
and immigrationGöçmenlik officialsYetkililer
had pickedseçilmiş him up.
106
283549
2276
ve göçmenlik memurları
onu gözaltına almıştı.
Çalışanlar, peşlerinden gitti.
04:58
They ralliedyürüdü behindarkasında him.
107
286218
1343
04:59
An immigrationGöçmenlik lawyeravukat arguedsavundu
108
287585
1423
Bir göçmenlik avukatı,
onun, yerel halk için
sınır dışı edilemeyecek kadar
05:01
he was too importantönemli
to the localyerel communitytoplum
109
289032
2174
05:03
to be deportedsınır dışı.
110
291230
1448
önemli olduğunu ileri sürdü.
05:04
At the hearingişitme, they even submittedgönderilmiş
restaurantrestoran reviewsdeğerlendirmeden edinildi --
111
292702
4058
Duruşmada restoran
değerlendirmelerini bile teslim ettiler --
05:08
restaurantrestoran reviewsdeğerlendirmeden edinildi!
112
296784
1269
restoran değerlendirmeleri!
05:10
In the endson, a judgehakim exercisedİcra
what's calleddenilen "judicialyargı discretiontakdirine"
113
298645
4668
Sonunda, hakim "takdir yetkisini"
kullandı ve restoran sahibinin
05:15
and allowedizin him to staykalmak in the countryülke,
114
303337
1936
ülkede kalmasına izin verdi,
05:17
but only because they considereddüşünülen
the socialsosyal circledaire.
115
305297
3486
yalnızca sosyal çevreyi
göz önüne aldıkları için.
05:21
There are 23 millionmilyon
noncitizensyurttaşlara in the USAABD,
116
309647
4763
ABD'de 23 milyon
ABD vatandaşı olmayan insan var,
05:26
accordinggöre to verifiabledoğrulanabilir federalfederal dataveri.
117
314434
2068
kanıtlanabilir federal verilere göre.
05:28
And that doesn't includeDahil etmek the undocumentedbelgesiz,
118
316526
2162
Ve bu rakam belgesizleri kapsamıyor,
05:30
because numberssayılar for that populationnüfus
are at besten iyi complexkarmaşık estimatestahminler.
119
318712
3354
çünkü o nüfus için rakamlar
en iyi ihtimalde bile karışık tahminler.
05:34
Let's just work with what we have.
120
322090
2258
Yalnızca elimizde olanlarla
ilerleyelim hadi.
05:36
That's 23 millionmilyon socialsosyal circlesçevreler --
121
324372
3042
Bu 23 milyon sosyal çevre demek --
05:39
about 100 millionmilyon individualsbireyler
122
327438
2905
sınır dışı uygulamasından hayatı
etkilenebilecek
05:42
whosekimin liveshayatları could be impactedetkilenen
by deportationsınır dışı etme.
123
330367
3099
yaklaşık 100 milyon birey demek.
05:45
And the stressstres of it all is tricklingdamlatmalı down
throughvasitasiyla the populationnüfus.
124
333490
3173
Ve beraberinde gelen stres,
tüm nüfusta yavaşça ilerliyor.
05:49
A 2017 pollAnket by UCLAUCLA of LALA Countyİlçe residentssakinleri
125
337341
3621
UCLA tarafında 2017'de
yapılan LA bölge sakinleri anketi,
05:52
foundbulunan that 30 percentyüzde
of citizensvatandaşlar in LALA Countyİlçe
126
340986
3773
LA bölgesindeki vatandaşların
%30'unun sınır dışı uygulaması nedeniyle
05:56
are stressedvurguladı about deportationsınır dışı etme,
127
344783
2321
stres altında olduğunu,
05:59
not because they themselveskendilerini
could be removedçıkarıldı,
128
347128
2976
kendileri ülkeden
çıkarılabilir diye değil,
06:02
but ratherdaha doğrusu, because membersüyeler
of theironların socialsosyal circledaire were at riskrisk.
129
350128
4741
daha çok, kendi çevrelerindeki
insanlar tehlikede olduğu için.
06:07
I am not suggestingdüşündüren that no one
should ever be deportedsınır dışı;
130
355823
2695
Hiç kimse kesinlikle sınır dışı
edilmesin demiyorum;
06:10
don't confusekarıştırmayın me with that.
131
358542
1851
beni yanlış anlamayın.
06:12
But what I am sayingsöz is that we need
to look at the biggerDaha büyük pictureresim.
132
360417
4167
Demek istediğim, daha büyük
resme bakmamız gerek.
06:17
If you are withiniçinde the soundses of my voiceses,
133
365692
2353
Eğer beni duyabiliyorsanız,
06:20
I want you to closekapat your eyesgözleri for a momentan
134
368069
2450
kısa bir süreliğine
gözlerinizi kapatmanızı
06:22
and examineincelemek your ownkendi socialsosyal circledaire.
135
370543
2629
ve kendi sosyal çevrenizi
irdelemenizi istiyorum.
06:25
Who are your foreign-bornyabancı uyruklu?
136
373923
1613
Kim başka ülkede doğmuş?
06:28
What would it feel like
if the circledaire were brokenkırık?
137
376120
3754
Bu çevrenin dağılması
nasıl bir his olurdu?
06:32
SharePaylaş your storyÖykü.
138
380488
1345
Hikâyenizi paylaşın.
Birinci ağızdan hikâyelerin
küresel bir arşivini oluşturuyorum
06:34
I'm buildingbina a globalglobal archiveArşiv
of first-personBirinci şahıs accountshesapları
139
382550
2624
ve haritalama teknolojisiyle
aralarında bağ kuruyorum
06:37
and linkingbağlayıcı them with mappingharitalama technologyteknoloji,
140
385198
2261
06:39
so that we can see exactlykesinlikle
where these circlesçevreler breakkırılma,
141
387483
3904
böylece çevrelerin tam olarak
nerede dağıldığını görebiliyoruz,
06:43
because this is not
just an AmericanAmerikan issuekonu.
142
391411
3074
çünkü bu yalnızca Amerikalıların
yaşadığı bir sorun değil.
06:46
There are a quarter-billionçeyrek milyar migrantsgöçmenler
around the worldDünya;
143
394816
3221
Dünyada çeyrek milyar
göçmen var;
06:50
people livingyaşam, lovingseven and learningöğrenme
in countriesülkeler where they were not borndoğmuş.
144
398061
4075
doğmadıkları ülkelerde yaşayan,
orayı seven ve orada öğrenen insanlar.
06:54
And in my careerkariyer, in my life,
I've been one of them:
145
402160
2632
Ve kariyerimde, kendi hayatımda
ben de onlardan biriyim:
06:56
in ChinaÇin, in AfricaAfrika, in EuropeEurope.
146
404816
2982
Çin'de, Afrika'da, Avrupa'da.
06:59
And eachher time I becomeolmak
one of these foreignersyabancıların --
147
407822
3150
Ve ne zaman bu
yabancılardan biri olsam --
07:02
one of these strange-lookingtuhaf görünümlü
guys in a newyeni landarazi --
148
410996
3153
yeni bir yerde, garip
görünümlü kişilerden biri --
07:06
I can't help but think back to that day
149
414173
1969
o günü düşünmeden edemiyorum:
07:08
when I was in LowerDaha düşük ManhattanManhattan with my momanne
150
416166
2356
yıllar önce annemle,
07:10
all those decadeson yıllar agoönce,
151
418546
1904
Aşağı Manhattan'da
07:12
when I was scaredkorkmuş,
152
420474
1598
korktuğum günü,
07:14
and I had just spottedBenekli that greenyeşil ladybayan.
153
422096
2631
o yeşil kadını gördüğüm günü...
07:17
And I guesstahmin the questionsoru
that I keep on thinkingdüşünme about
154
425624
4106
Sanırım, üzerinde
düşünüp durduğum soru,
07:21
when I see her
155
429754
1252
onu gördüğümde
07:23
and all the youngerdaha genç replicasyinelemeler of her
that are so obviouslybelli ki brownkahverengi,
156
431030
4260
ve açıkça kahverengi olan
daha eski kopyalarını,
07:27
and even the paintingsresimlerinde
that showcasevitrin her in the beginningbaşlangıç
157
435314
2813
hatta ilk halinin o kadar da
yeşil olmadığını gösteren
07:30
as not quiteoldukça greenyeşil --
158
438151
2106
resimlerde bile --
07:33
when I look at all of that,
159
441532
1707
bütün bunlara baktığımda,
07:36
the questionsoru that my researchAraştırma
seeksistiyor to answerCevap
160
444038
3348
araştırmamın yanıt aradığı
soru, benim için,
07:39
becomesolur, to me, the sameaynı one
that confoundedşaşırmış me all those yearsyıl agoönce:
161
447410
4297
tüm bu yıllar boyunca kafamı
karıştıran sorunun aynısı haline geliyor:
07:44
Is she a monstercanavar
162
452652
1440
Bu kadın bir canavar mı,
07:47
or a herokahraman?
163
455011
1255
yoksa bir kahraman mı?
07:49
Thank you.
164
457271
1150
Teşekkür ederim.
07:50
(ApplauseAlkış)
165
458445
3022
(Alkış)
Translated by Ozge Demirci-Richardson
Reviewed by Figen Ergürbüz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Duarte Geraldino - Journalist
Duarte Geraldino is working on a multi-year project that chronicles the lives of citizens who lose people to deportation.

Why you should listen

Duarte Geraldino is an American journalist who travels the country documenting how culture is being changed and challenged by shifting demographics, business and technology. He leads a team of skilled journalists who produce multimedia reports and short films that have been distributed around the world through national and global news networks. He is currently working on a multi-year project that chronicles the lives of citizens who lose people to deportation called Hear Our Stories Now

He is currently a special correspondent for PBS NewsHour. At the NewsHour, he reports and writes long-form television stories about business trends like the housing crisis that is gripping many American cities and developments in labor laws that some see as choking middle and low-income workers.

In 2017, one of Geraldino's short documentaries, Ordered Out, was screened in New York's Times Square as part of the Dominican Film Festival New York. It explores the impact of American identity and immigration and tells the story of a family being torn apart by US laws. In the same year, he was selected as a TED Resident. During his residency at TED's global headquarters, he started developing a digital journalism project to document the lives of US citizens who have lost people to deportation.

Previously, Geraldino worked as a National Correspondent for Al Jazeera America and as a local news reporter in New York, Ohio, Texas and Maryland.

More profile about the speaker
Duarte Geraldino | Speaker | TED.com